«—— 7? GÜNAŞIRI Kahrarınamlık Bir milletin hayatı tehlikeye düştüğü zaman hepimiz için o tehlikeye | atılanlar ortaya çıkar. Bazı bir abidenin meçhulü işaret eden parmağı e beliren, bazı tek gözlü tek bacaklı, tek kollu bir valandaş şeklinde gö- rünen bu İnsanlara harp kahramanları derler, Onlar olmadan milli varlık davasma ( kalkışılamaz. Fakat bü kahra- manlıklar yalnız harbe mahsus değildir; Sulh zamanında da bir meçhulü bulmak için basdan ikilmlere kendilerini atanlar, göklerin havasız tuba: | kalarma kadar bir şahin ihtişamı ile süzülerek boğulanlar, bilinmiyen | hastalıkların göze görünmez düşmanları ile çarpışarak ölenler; hepimi- | zin huzuru, sükünu, emniyeti, saadeti için vazife namına can vardır, verenler İşte geçen günkü Tepebaşı yangınısia bir avuç kül olan itfaiye çavu- | $u Şükrü bu vazife kahramanlarından biriydi. Onunölüsü bir muharibin | ölümünden, ne daha az korkumç, ne daha az şerefli oldu, En müthiş harp- lerden birindeymiş gibi ateşle çarpışa çarpışa öldü. Vazife kahramanları için abideler tıralarını düşüncelerimizin kaideleri dikmiyoruz; fakat onlarm kutlu ha- üstünde bir mermer salâbetiyle da- ima dimdik ve yepyeni tutmıya çalışmalıyız. Milli hayatımızın asıl kuv- veti rahları fedakârlıkla dolu bu türlü insanların aramızda sayılamıyacak kadar çok oluşundan gelmiyor mu? Bunlar o kadar feragatle ölüyorlar ki, ekseriya yurdumuza parlak bir şeref destanı yerine bakımsız ve zavallı bir yuva bırakıyorlar. Şehrimi- zin bir nevi (Jandark)ı gibi İstanbul namma ateşte yanan bu kahrama- nın yoksul ailesine yalnız gözle bakmak kifayet etmez. Içimizde bir kararla, bir küçük fedakârlıkla bu yuvanın yoksuzluğunu unutturacak müreffeh İnsanlar eksik değildir. Fakat bir karar... Bir kü- çük fedakârlık... Bir kasanın açılması... Bir çek defteri. Bir imza, hepsi o kadar! Bugün için bu da bir nevi kahramanlık sayılır. Pijama ve gecelik entari Bir bu eksikti. Şimdide Amerika- dan gelen haberlere bakılırsa, pijama ile gecelik entarisi arasında bir harp oluyor. İkisi de müthiş surette çar- pışıyorlarmış. Pijama mı giymeli, gecelik entari. «i mi? İşte bugün bütün Amerikayı Habeş meselesinden, Lokarno pak- tmdan, şundan, bundan ve hattâ Amerikadaki işsizlikten ziyade alâ- kadar eden mesele budur. Gecelik entarisinin taraftarları ve tilmizleri, pijamanm erkekleri ka - dımlaştırdığını iddia ediyorlar, bunun yanmda gecelik entarisinin geniş ve rahat halini öve öve bitiremiyorlar. Buflarm söylediklerine göre, Ne- ton, Napolyon, Vaşington, Linkoin, Redör Ruzvelt te gecelik entarisi kullanmışlardır. Eh bu kadar tarih- sel bir misal karşısında akan sular durur; onun için pijamaya ilân: harp edip: — Yaşasm gecelik entarisi! diye bağırmaktan başka çare yoktur. Gecelik entarisinin, Roma yangi- m, Österliç zaferi, Amerikan istik- lâli, Amerikan emperyalizmi üzerin de ne gibi tesirleri olduğunu bilmi - yoruz. Fakat işte gecelik entarisi taraftarların İleri sürdükleri delil ler bunlar! Bir gün gelip te Amerikada pija- ma partisi, gecelik entarisi partisi diye iki partinin teşekkül ettiğini, bunların Amerikan meb'usanında ve âyanmda meb'uslara malik olduğunu görürsek hayret etmemeliyiz. Fakat ki şu muhakkaktır ki, eğer bu çarpış- ma biraz daha İlerlerse gecelik enta- risinin bundan muzaffer çıkması yüz- de yüzdür. Çünkü hele bü seaklar- da gecelik entarisinin, pijamanın dar manzarası karşısmda birçok muhas- senatı olduğu inkâr edilemez. Hele bu moda bizde de yayılırsa o zaman değmeyin bizim erkeklerin keyfine... Gecelik entarisile sokakta dolaşmağı men&den eski Usküdar kaymakamı nm ahını bol bol çıkarırlar. Plâjlar- da gecelik entarisi akp yürür, Artık patiska üzerine sutaşı işlemeler mi? Yandan yırtmaçlı gecelikler mi? Ipekliler mi, neler neler moda olur... Ehli keyfin keyfi tazelenir. Fakat acaba o zaman, entarinin altından çıkan ve ayağın aşık kemiği üzerin- de iliklenen donlar ne olur dersiniz? O don, her halde kötü bir manza- radır. Fakat donsuz erkek bacağı da ondan kötü olmasa gerektir. Her ne hal ise daha şimdiden çayı görmeden pijamalarım paçalarını #i- vamıyalım, bu moda Okyanosu geçip te bize gelinciye kadar hayli vakit ge- çer, Fakat şuna dikkat etmek lâzımdır ki, Amerikada çıkan bu-pijama - ge- celik entarisi kavgası, bize dünyada garip bir zihniyetin yerleşmekte ol - duğunu göstermek itibarile sayanı dikkattir. Acaba, artık dünyada uğ- raşacak mesele için mi ve münakaşa döndü dolatşı nihayet pi- jama ile gecelik entarisine dayandı? Btraf bu kadar sütlimanlık mı der- siniz? bp Hayır, bilâkis!.. Eskiden her şey biribirile hema- benk gidiyordu. Sade insanlar ara - u anda değil, eşya arasmda da bir ne- Orhan SEYFİ Nil Bilginizi yoklayınız Sorular 8 — En meşhur Alman madenleri nerededir? i 5 — Makiavel kimdir ? En meşhur ler araşmdadır? | S — Çiçeron kimdir? Dünkü soruların cevapları $ — Bütün dünya denizlerinde en meşhur akıntılar neredadir? C— En meşhur cereyanlar, Bah- rimuhiti Atlaside golf sicim cereya- nıdır. Bu cereyan, Florkla sahillerin- den yukarı çıkarak, Ilandaya uza - nır ve oradan İl ve Norveç, Gar- bi Avrupa sahillerine geçer. Bundan başka Bahrimuhiti Ketiirde Kurisi - vu cereyanı vardır. Behrenk Boğa zından İnen bir cereyam da meşhur cereyaniardandır. İ 8 Alize rüzgârları evvelâ kim muştur. £ $ — En meşhur petgol kuyuları nerelerde bulunur ? C — En meşhur petrol kuyuları Amerikada Pensilvanyada, Meksika- $ — Dünyada en çok o lan yer neresidir # C — Yağmurlar en çok hattılsti- va mıntakasma yağar, Afrikada vi anlaşma vardı, Meselâ geniş şap- Kalar, küçük berelerle peki âlâ bağ- daşabiliyorlardı. Uzun etekler kısa eteklere hiğ ses çikarmıyorlardı. Ahı liralık ipek çoraplar, ayva tüylerile yaldızlanan çıplak bacakları hiç te küçük görmüyorlardı. Habeş imparatoru, İtalyayı ziyaret ettiği zaman, Kral Emanüelktarafın- dan büyük merasimle kabulf edilmiş- ti İthalât ihracata metelik wermiyor- du. Sarışım kadmlar da esmerler kadar gönül! kazanabiliyordu. Halbuki, şimdi her taraf karıştı ki pijamanm pan gecelik entarisile dalaşıyor. Düşünün hali bir kere! Fakat dün- ya eğer biraz rahatlığa doğru gide- cekse, gecelik entarisi muhakkak “erkekleri kadınlaştıran” bu 'pijama- ya galebe çalacak ve üste çıkmcaktır Yugoslavlara yakınlık || Evvelki günkü maçta haketigayet fena idare etti. Biz onun İshimizde olmasını değil, fakat bitaraf lir göz- le etrafı görmesini istiyorduk. Her nedense, yalnız macafca velsiavea bilen bu beynelmilel zat, Yugoslav - larin çok ahbaplık etmişti. Belki de bu ahbaplık saikasile, Yugoslavları İ b. bile Bir posta memuru Mektuplardan posta pullarını söküyormus ri boylu bir adamdı. Üçün- Mahkemesinin, vantilâtörü işlemesine rağmen İnsanı büram bu- ram terleten küçük salonuna telâşlı adımlarla girdi. İkide bir elile göz- lüğünük düzeltiyordu. Reis — Müdafasnıza Nâve edecek bir sözünüz var mı? diye sordu. Suçlu, yine o telâşlı hareketlerle; cebihdesi bir kâğıt çıkarıp miübaşire uzattı. Mübaşir kâğıda şöyle bir ba- kmes, basile bir “Olmaz!” işareti yaptı, Galiba, bu kâğrt, eski harfler- le yazılmıştı. Vözifesi Pangaltı Postahanesi ki- şe memuru ve adı Ali Salâhi olan suçlu; mfüdafaasını şöyle yaptı: — Pdstaya sahipleri tarafından pullu olarak verilen mektupların Ü2e- rinden pullarını söküp: gekmecemde sakladığım iddia olunuyor. Halbuki bhakikât bazı kimseler, mektuplara, bir yerine iki pül yapığtırıyorlardı. Ben de, Üzerine damga vurup iptal etmeden ewvel, onlarm fazla olarak yapıştırılanlarmı çıkarıyor, çekme - cemde saköryordum. Bu İse, sanıruın ki bir cürüm teşkil etmez. Çünkü, mektuplar, yine gönderildikleri yere gidiyordu. Mahkeme; kararmı vermek üzere kısa bir rmiizakereye lüzum gördü- ünden suçlu dışarıya çıkarıldı. Biraz sonra, tekrar içeri alındı. Mahkeme- nin verdiği karara göre Pangaltı Postahanesi Kişe Memuru Ali Salâ- hi 3 ay hapis cezasma mahküm edi!- miş, ancak»65 yaşını doldurduğu için cezası iki xy on beş güne indirilerek tecil olunmmuştu. Kendisinden ayrıca 1200 kuruş»ta mahkeme masrafı alı- nacaktı, Suçlu bul kararı, büyük bir teessür içinde dinledi ve sonra başile hâkim- leri selâmlıyarak dışarı çıktı. o ——————— Rusyada tahsillerini bitiren pilotlarımız bugün geldi Bir yarecilik tahsili yapan Ferit, Mus: mer, Ali, Tevfik, Sait ve Hüseyin Hilmi adındaki altı gencimiz bugün Romanya vapurile saat 14 de şehri- mize döneceklerdir. Gençler, doğru İnönü yüksek wçüş kampma gide - sene müddetle Rusyada tay- “İİ cekler ve orada kamp müddetince " İ muhtelif uçuşlar yapacaklardır. Yeni Adliye Sarayı için hazırlık Yeni Adliye saraymın . yapılacağı sahaya isabet eden binalara kıymet takdiri işi ikmal edilmiştir. Alâka - ” İsdarların çoğu verilen kıymetleri mu» vafık görmüştür. Ancak bir kaçile çıkan ibtilâf ta yakında helloluna- caktır. Sarayın temelatma merasimi 29 Teşrinievvel Gümhuriyet bayra- minda yapılacaktır. kendisine pek yakm hissettiği için of- sayt duran hasım mubacimlerini, bi- sirkilerin önünde görüyor ve düdü- ünü çalmıyordu!.. Ahbaplıkta yok!. Yine hakemin ofsaytleri nasıl olup ta görmediğini tefsir eden bir seyir- ci soruyordu: — Yahu, diyordu. ofsayt yok mu hiç?.. — Macaristanda var amma, ah- baplıkta yok!,. Beynelmilel yaklaşmalar Hakem yediğimiz bir golün ofsayt ile yapıldığını görmedi. Yan hakemi Şazi Tezcanm artık tahammülü kal- mamıştı. Bayrağını salladı. Beynel. milel hakem bizim hakemin yanına geldi; Şazi: — Ofsayt, dedi. Hakem: — Naym! dedi... Ve böylelikle bir golü ahbapça yemiş olduk. Ahbaplık- Macaristanda ta bir eksik, bir fazların lâfı mr olur?! Yine kale önünde bir çekişme ol- | du, Eller harekete geçti, Mükemmel bir penaltı İdi, hakem yine görme- mezlikten geldi. Mükemmel bir golü de böylece kaybettik » Şimdi belki futboleiilerimiz bu yüz. den olimpiyatlara gidemiyorlar. Gö- rülüyor ki beynelmilel müdahalele - rin sade siyasette değil #porda bile tesirleri vardır. Nitekim bu beynel- milel hakem de bizi Berlinden çevir- di, Moskovaya yaklaştırdı... * Verem Mücadele Cemiyeti kon- gresi — Verem Mücadele Cemiyeti senelik kongresi 1 ağustos cumar- tesi günü saat 14 te Cağaloğlundaki miümessillikte yapılacaktır. * Sokaklara 1,500 Kimba — Bele- diye sokaklara mevcuduna ilâveten 1.500 lâmba daha astırmağa karar vermişti. Bu hususta mahallen ya- pılan tetkikler bitmiş ve lâmbaların nerelere talik edileceği tesbit olun- muştur. Elektrik Şirketile Belediye arasm- da bu hususta evvelce uyuşulmuş ol duğundan yakında Jâmbalar asıla- caktır. * Dispanserler — Dispanserlerin İbüyük fayda ve hizmetleri görüldü ğünden vilâyet bunların adedini. ve mevcutlarm'yatak miktarlarını ço- Zaltmağa karar vermiştir. -, * İnhisarlar müsteşarı Ankaraya döndü — Gümrük ve İnhisarlar Müs- İteşarı Adil, Istanbul gümrüklerinde İ Yabtığı tetkikleri bititmiş ve dür An- karaya dönmüştür. Adil, hafta 40- nunda yeniden İstanbula dönecek ve gümrük antrepolarının devri mesele- sile meşgul olacaktır. * Kadıköy posta şubesi — Posta ve Başmüdürlüğü, halka ko- layirk olmak üzere şehrin muhtelif yerlerinde açtığı tâli şubelerden &on- ra, Kadıköyünde de yeni bir bina yaptırmış ve sapa bir yerde, köhne bir viranede bulunan posta ve tel- graf merkezini ya nakletmiştir. Kadıköyün en işlek caddesi olan pazar yolunda açılan yeni merkez, 1s- tanbulun en güzel posta"şubelerinden İ biri olmuştur. temizliği Şehrin Belediye çöp işlerini tanzim. için, çalışıyor Belediyenin -çöp- işlerini düzeltme- ğe katar verdiğini ve'bu cümleden olarak geçen sene Frahkfurtta top- (lanan Beynelmilel Temizlik Kongre- sindeki murehhaslarımızın hazırladı ğı rapora göre . ıslahat yapılacağını yazmıştık. Belediye bu raporu tatbik sahasi- - İna köymak için bir proje hazırlamış» (ş. Bu projeye göre, şehrimizin muh- telif yerlerinde - altı tâne çöp imha istasyonu kurulacak, Yine şehrin münasip dört yerine de çöpleri top- lama İstasyonları tesis edilecektir. Binalardan toplanacak çöpler doğ- ruca bu toplama İstasyonlarma geti- imha istasyonlarına götürülecek, 0- rada çöpler gübre haline getirilecek- tir, Belediye, çöpleri toplama İstas- yonlarından imha istasyonlarma ta- gımak için sirf bu işlere mahsus ter- tibatı haiz altı kamyon almağa ka- rar vermişti. Kamyonlardan iki ta- nesi dün şehrimize gelmiştir. Diğer ikisi de-bügün gelecektir. Sonuncu partiyi teşkil edecek olan iki kam- yon da bu aym on besinde gelecek- tir, Bu suretle belediye yeni projeyi tatbik edebilmek için lâzım olan ve- saiti temin etmiştir. On beş tem- muzdan sonra İmha ve ee is. tasyonlarmm kurulmasına ana. caktır. 'Bu da on on beş, yirmi gün zarfında Ikmal edilecek ve temizlik işleri A Adliyede Yedikule Lâstik fabrikası nasıl yandı? Evvelki gün saat 17 ye doğru Ye- dikuledeki lâstik fabrikasından yan gın çıktığını, ancak bina yandıktan sonra söndürülebildiğini yazmıştık. Yangm tabkikatma müddelumumi ımuayinlerinden Sadreddin elkoymuş- tur, Sadreddin dün vaka yerine gide- rek tetkikatta bulunmuş ve bazı kim selerle fabrika müdiriyeti ve mühen- disleri dinlemiştir. Yapılan tahkikatın verdiği netice- ye göre yangın kazan dairesinden çıkmıştır. Kazan yanarken ansizm fırlayan bir kıvılerm yangının sira yetine sebebiyet vermiştir... Yangn bir müddet sorira içeride bulunan a- meleden bazist görmüşlerse de ken- dileri söndürmeğe kalkmışlar, bu su- retle yangının çoğalmasına sebep ol. muşlardır. Hâdise etrafında tahkikat derinleştirilmektedir. Son günlerde sıklaşan müessese yangınlarile müd. delumumilik ehemmiyetli surette meşgul olmağa başlamıştır. rilecek ve buralardan kamyonlarla | Muallimlik için Şifahi imtihanlara 15 Ağustosta başlanıyor. Orta mektep muallimliği için açi- lan müsabaka imtihanında muvaffak olan muallimlerin listeleri vilâyetle- re tebliğ edilmeye başlanılmıstır. Her ! vilâyetin mntakası içind vâki mü- racaatlarda imtihanı kazanmış olan- lar alâkadar vilâyetin Maarif müdür İliklerine bildirilmekte (o ve bunların 15 Ağustosla 17 Ağustos'arasında Ankarada bulündurulmaları ilâve olunmaktadır. 'Tahriri imtihanda kazananların şifahi imtihanlarna 17 Ağustosta Gazi Terbiye Pnstitlisünde başlana- caktır, Ağustosun 15 inden imtihan- ların sonlarma kadar imtihan için ge len muallimler bu enstitüde iaşe ve ibate “edileseklerdir. Dün İstanbul Maarif Müdürlüğüne gelen listeye göre İstanbuldan imtihana giren mu- alimlerden yedisi tarih ve coğrafya grupundan, on ikisi türkçe grupun- dan, üçü riyaziye ve ikisi fen bilgi- sinden muvaffak olmuşlardır. Posta ve Telgraf umumi müdürü geldi Posta, Telgraf ve Telefon idaresi umum müdürü Nazif şehrimize gel- miş ve dün Posta, Telgraf Başmüdür lüiğiyle Telefon idaresine uğrayarak bir müddet meşgul olmuştur. Nazif şehrimizde bir ay kadar kalacak ve yaz mezuniyetini geçirecektir. Bu müddet zarfında, İstanbulun Posta. Telgraf ve Telefon bakımından ehem miyetli olan mevkiinin hususiyeti dolayısile, meriyeti yaklaşan yeni teş il ununun tatbikatma ait etüt ktır. Altı ay sonra tatbika konacak olan teşkilât kanununun mü him noktalarından biri umum müdür | lük memurlarının hepsinin birer de rece terfi ederek mâaş zammı alma ları olacaktır. Bundan başka telgraf hatları çoğalulacak ve mlah edilecek, | gerviş daha otomalik. bir. şekle ifrağ edileöektir; #tanbul Telefon/şebeke- #inin de tevsli mukarrerdir. Tesisat ve müküâleme “ücretlerinde. yapılan büyük tenzilâttan sonra abone mik- darının artacağı kuvvetle tahmin € - diliyor, Tesisat bu nisbette genişle- ecek, tâli merkezlerin de otomatik bir hale İfrağı cihetine gidilecektir. Dahili posta ücretlerinde tenzilât ya- pılması mutasavver olduğuna dair işae edilen haberler asılsızdır. Bugün için bu cihetin mevzuu bahsedilmesi- neimkân verilmemektedir. Yalnız şehir dahili telgraflarda olduğu gibi. yirmi kelimeyi tecavüz etmiyen şe- hirlerarası telgraf muhaberatmda muayyen bir tenzilât yapılması düşü nülmektedir. İstanbul Telefon şebeke #inin tevsiinden sonra, beklenen abo ne mikdarı temin edilirse, telefon üc retlerinde daha bir mikdar tenzilât yapılması kabil olacaktır. Belediyede Bir ayda yediğimiz etler ve balıklar Geçen ay zarfında İstanbul mezba hasında 16694 karaman, 4979 dağlıç, 606 kıvırcık, 33096 kuzu, 101 oğlak 117 öküz, 231 inlek, 176 manda, 79 dana, 315 malak, 120 boğa olmak Üzere 1133150 kilo ağırlığında 59406 res hayvan kesilmiştir. Ayni ay için- de 8452 tane İstakoz, 242530 çift pa- lamut ve torik, 418309 kilo diğer ba lıklar olmak üzere 100936 liralık de nız hayvanı istihsal edilmiştir. Bun- dan 128406 çifti ve 393091 kilosu İs- tanbulda, 42802 çifti ve 10102 kilosu Türkiye içinde istihlâk edilmiş ve yi- ne bu mikdardan 71329 çift ve 14215 kilosu yabancı memleketlere ihraç edilmiştir. Bursada kuduzdan iki kişi öldü Sıcaklarm bastırması üzerine kö- peklerde kuduz hastalığı çoğalmış » tır. Duyduğumuza göre Bursada ku duz bir köpek sekiz'kişiyi ısırmıştır. Bunlar orada tedavi altma alınmış” lardır. İsirilanlardan ikisi kudurarak ölmüştür. İstanbul kuduz hastahane si baş doktoru Zekâi Muammer di. Zerlerinin tedavisi için Bursaya git- miştir. 14-71-9386 <-<f SİRİN EE Rejimlerin çatışması: Faşizm - Komünizm Almanya ile Avusturyanın harp sonu siyaset âleminin müşkül lerinden en büyüğü olan rejimlerini" çalışması meselesini bütün | ği ile tekrar tecelli ettiriyor. Alman Italyan, Avusturya ve i faşizminin teşriki mesai etmek ü“ re olduklarına işaret ediyor. Harbi Umumiden evvel bir mille tin dahili rejimi münhasıran o mille ti alâkadar eden bir mesele added. | lir ve beynelmilel siyasette dahli | İlare pek ehemmiyetsiz bir rol o” nardı, Fakat Amerikanm harp ©“ nasındaki reisicümhuru Vilson, Am* rikanm harbe dünyayı demokrasi?€ salim kılmak için girdiğini ilân ef mesi üzerine dahili rejimler beyne” | milel siyasette rol oynamağa basi” dılar. Harp sonu Ayrupasnda İf şizm ve komünizm gibi biribirine #İ rejimlerin muhtelif memleketleri? yer tutması beynelmilel siyasette r© Jimlerin rollerinin ehemmiyetini git” tikçe arttırdı, büyüttü, Hali hazır * daki siyasi istikrarsızlığın başlı amillerinden olmasma sebebiyet vef” di. Çünkü çarpışan milli menfaatler le birlikte, muhtelif rejimlerin ö* menfaatlerinin çarpıstığı sezildi, Bİ devleti milli menfaat kaygusu sağf çekerken ekseriya dahili re) menfaati sola çektiği için o devleti siyasetinde İstikrar kalmadı. Dahili rejimlerin Ar rupa siyasetindeki ilk mühim aksini Almanyada nasyonal - sosyalistleri" devleti ellerine aldıklarından soor* Almanyada faşist ider mevkli iktidara gelir gelmez har? | sonundanberi Almanyanm dostu © lan komünist Rusyaya karşı müthif bir propaganda savaşı açtı, Alman” ya faşist ve Rusya komünist olduğ” içim bu iki devlet arasında büyük bi” husumet baş gösterdi. Ayni zaman” da, Almanya İle İtalya arasında bif sempati uyanır gibi oldu. Fakat süphesiz rejimlerin çatesms” sının müessir okluğu en büyük ars” hüdise Habeş meselerldir. F ulusal val kabinesinin siyasenaır il, italyaya müzahir davranılmasını 1€ mii etmis ve zecri tedbirlerin siddet iendirilmesine mâni olmustur. Fas kurullarmın çok kuvvetli olduğu © anda Laval komünist Rusya ile Fra” sanın akdettiği paktr parlâmenloğ” tasdik ettirmenin önüne geçmek ist€ mis ve hattâ faşist olmak ihtimsi bulunan Frausanm gerek İtalya, £* Almanyanm anlaşmalarına yol af” ması için Rihentrop'un Parisi ziyar” nin el birliği etmek üzere ol pa şahit oluyoruz. Bu meyanda ö* muhafazakârların elinde bulunan 1” giliz hükümetinin Rus komünizmin” karşı bir itimatarlık beslediğini © faşist Almanya ile birleşmeği terci” ettiğini hatırdan çıkarmamak gere” tir, Bir taraftan milli menfaatleri" diğer taraftan komünizm ve Sasi gibi dahili rejim menfaatlerinin <8” pıştığı bir Avrapada sulhün idame” nin gittikçe daha büyük bir imkâf sızlıkla karşılaşacağı şüphesizdir. nun için Monteskiyö'nün “Her let lâyık olduğu hükümete Gölgede 30 derece! Dün hava sıkıntılı idi, Sabahi bulut vardı “ve yağmur yağs Ds benziyordu. Öğleye doğru açıldı. Kü hararet gölgede âzami 30 dert” ye çıkmıştır. Güneşte 615 deri | idi. Şimal ve Şarki Anadoluda dA men bulütlu geçmiştir. Rüzgâr çimi den esmiştir. Mezat idaresindeki satışla” 5465 lira “değerinde 420 alt, gümüş avani, 8248 Kiralık 769 hal" 7038 liralık 1170 müteferrik eşY8 “4 mak Üzere gecen ay zarfmda mere idaresinde 20752 lira kıymeti 2350 parça esya satılmıştır.