21 Haziran 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

21 Haziran 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—— 21-6-036 Yazan: MITHAT CEMÂL Siz 10 Temmuzu, bu vaadi tutacaksınız degıl mi ? Bu kanlar, bu yaralar olmasaydı, Biz ve arkadaşlarmız zengin olmı- yacaklardı, diyorlar; onun için mi? Fakat bu sözler size bir iftiradır de- ğil mi? Bunların iftira olmasına muhtacım; Bu iftiraya kızıyorsunuz değil mi? Benim bu hiddetinize ihti- yacım var. 20 yaşında ölenler, sizin için bir borsa meselesi değildir de- ğil mi? Allah aşkına “değildir!,, di- yin. Suguyorsunuz; o halde, Belkis Hanımefendinin başı için bu iftirayı reddedin. Delil istemiyorum; kuru İnkârmıza bile razıyım. Ne yapayım; ben inkılâbı bir aşkım heyecanma yakışmıyan şuurla, hesabın, Traka- ram soğuk kanı ile sevdim. Keşke bu türlü sevmeseydim; keşke her aşk gibi bu da bende bir kasırga ka- dar hesapsız, kitapsız olsaydı; o za- man etrafımı, o zaman sizin bugün- kü çehrenizi de belki görmezdim. Ne olur, bana acıym, ve bana söyle- yin; onlar yalan söylüyorlar: Siz davanızı unutmadınız,siz bayrağını- zi brrakmadınız, siz 10 Temmuzu, bu vaadi tutacaksımız değil mi? Balkan mağlübiyetinde kahrımdan niçin öl- medim; hâlâ onun matemindeyim; © hüznün içindeki bir Türk kadınına bu cevabı çok görmeyin; — söyleyin: “Biz memleketi sahiden seviyoruz,, diyin, “bu sevgi, bir sahne işi değil- dir,, diyin.Sizden bu kadareık bir fe- dakârlık istiyorum. —Mektubumu yumruğunuzda buruşturub atma, Bir sual daha Adnan Bey: Sizi niçin kısık seslerle, korkak gözlerle konu- şuyorlar? Bu kadar korkunç olma- ya nasıl tahammül ediyorsunuz? Kapılardan,. pencerelerden kork - madan ismi ağıza almmıyan adam- lar olmak: Bu, sizin için ne fena ta- dır: Size lâkırdı ile iftira ettikleri yetmiyormuş gibi bir de gözle, kaşla rar İftira ? Buna ne bahasma katlanı- yorsunuz? Sonra bu gizli servetiniz. Bu zindanda nasıl oturuyorsunuz? Güneşten kork; aydınlıktan kaç; ö- lünün deliksiz karanlığında otur; bu simsiyah hayata siz yaşamak mı di- yorsunuz? Güneşten niçin korku- yorsunuz? Niçin, niçin, niçin? Hey- hat! Gerçek: Siz bu kelimeden — Ta- hatsız olursunuz. “Niçin,, £ Köprü- başında asryorsunuz; “niçin,, İ Sino- ba sürüyorsunuz. B Biliyorum; bu satırları haset sana- eaksmnız. Fakat işte Talât Bey. Bu temiz inkılâp çocuğunu, bu parasız devlet adamımnı niçin o kadar seviyo- rum? Niçin mi? Söyleyim Adnan Bey: Size benzemediği için! Onun büyük namusu sizin aranızda bi- kestir de onun için.Sonra,Adnan Bey, bu muharebe nedir? Telâş etmeyin: Harbe niçin girdiniz. demiyeceğim. Muharebenin cephe arkası niçin bu kadar çirkin? diyorum, Bir muhare- beyi bir sarrafa, bir bakkala niçin benzettiniz? — Memleket müdafaası bu derece nasıl çirkinleşir? O gü zelliğe nasıl kıydınız?;, Bu imazis mektup Süheyladandi, Süheylâ'nın ağzından kaçırdığı bu Jakırdılara Adnan sevindi: “Bu, zekâ Bız zir kıskançlıktı. Pansıman eldi- venleri de, yalan söylemenin verdi- Bi telâşla acele yapılmış beceriksiz bir edebiyattı. Hilâliahmerde hağta- bakıcılarının eldivenleri pe) Istanbulda Süheylâdan başka herkes biliyordu. Demek ki Süheylâ mektubuna soktuğu bu lâs- tik eldivenlerin yalan olduğunu an- lamıyacak kadar Belkisi kıskanmış- tı” Adnan rdu. — Eldivenler doğruydu. Hilâliahmerde çalışan Mısırlı Prenses Bahire — Prens Ha- sanm karısı — bunları Süheylâya hediye vermişti. Adnan mektuba o kadar kızmiş- tr ki onda şimdi ikinci bir kusur arıyordu., İmlâ yanlışı buldu: Mek- tupta (hoıh) kelimesinin (ha) sı- na üst satırdan bir nokta düşmüştü. Süheylâ (Ha) ları (Hı) ları bir er- kek kadar bilirdi. Fakat Adnan kendini tenkit eden mektubun imlâ yanlışma sevinmek için Süheylânım sağlam tahsilini birdenbire unuttu. Bununla da öç alamadı. Mektubu birdenbire yırttı. İkinci kere yırt - madan durdu. İki parçayı yanyana koydu; okunup okunamtyacaâğımna baktı; çantasma yerleştirdi. Talât temizmişsin; biz nekadar pismişiz!” diyecek,biraz güleceklerdi. Ona gös- termezse, bu kâğıttan korkmuş de- mekti. O zaman, Süheylânm yazdı- ğı geyler doğru olacaktı. Talât Be- ye göstermekle mektup iftira ola - caktı. Birden hatırladı: Bir gün Talât Bey “Hilâliahmerde hastabakreıları arasında bir hanım gördüm; fazilet örneği bir kadın.” demiş, sonra “Bu hanım maliye nazırı Sıtkı Paşanım .| kızıymış; vaktile senden ders al - mış.” diyerek “keşki..” demiş, dur- bu cümle bu muştu. Adnan anlamıştı; bitseydi şöyle olacaktı: “Keşki kızla evlenseydin Adnan!”. Fakat Talât Bey, Adnanın evli olduğunu düşünmüş, bu lüzumsuz lâkırdıyı bi- tirmemişti. Bu sözün bit i ne- TLAN FAYDALI morrenanenen mamamaa BİLGİLER Bugünkü Program İstanbul 12,80: Muhtelif plâklar ve halk musiki si; 18: Dans musikisi (pll.k) 19 Haber- ler 19,15: Türkçe operet ve fi rı (pllk 20: Muhtelif ıoldu (nllk)v 20,30: Studyu orkestraları; 21,30: Son ha- berler. Saat 22 den sonra Anadolu Ajansmın gazetelere mahsus havadis servisi verile- cçektir. N Ankara 12,30: Plâk yayımı ve Ajans haberleri; 19,30: Karışık müzik; 20: Gençlik kuvvet kaynağı hakkımda konuşma. 20,20: Hafif müzik; 20,30: Ajans haberleri; 20,40; Dans musikisi. Bükreş 18: Orkestra; 20,20: Dans musikisi; 21: Skeç; 22: Muhtelif milletlerin ıırhhnı dan; 22,55: Konserin devamı. Varşova 18,25: Keman konseri; 19: Radyo piyesi; 19,30: Örkestra (Büyui ulııt könseri); 21,440: Muhtelif; -23,15: Haberler; 23,30: Dans; 24: Plâk, Prag 20,30: Dvorak'm “RUSALKA” operası; 23,45: Plâk, Viyana 20,30: Şarkı - piyane; 21: Strauss'un eserlerinden konser; 23: Haberler; 28,30; Johann Strauss'un “UÇ VALO"” adlı ©- pereti; 23,40: Plâk; 24,40: Dans. Moskova 18,0: Konser; 20: Opera musikisi; 21: İsteğe göre musikisi eserleri: 22: Yaban- cı dillerle neşriyat. kadar manalıydı; Belkisin, Adnanı mes'ut etmediği, bu söylenmiyen lâ- kırdıda, nekadar belliydi. Adnan fakat anlıyamıyordu: Onun Belkisle evlenmesinin fena izdivaç olduğu çok refahlı konağının, çok terbiyeli karısının neresinden, nasıl görünü - yordu? (Arkası var) Si . Tiy * HALK OPERETİ: Taksim bahçsinde bugün matine 17,30 akşam 21,45 te BAY BAYAN yazan Mahmud Yeşa rı, Necdet Ruşti. Müzik Sezai Seyfet tin Asaf. Her hafta bir operet. Tele fon 43703. * TURAN TİYATROSU 2 Naşit — Hailde birleşiği bugün matine (Katil | Kim) dram 3 perde. Gece İstanbul Opereti (Vornofun Genç Güzel San'atlar Akademisi Direk KAKTI törlüğünden: Güzel San'atlar Akademisinin Mimari, Resim, Hey- kel, Fresk, Seramik, Afiş, Mobilya, Şark tezyini san'at- lar Şubesinin büyük yıllık sergisinin *açılma merasimi 23 Haziran 936 Salı günü saat 14,5 da yapılacaktır. Güzel San'atları sevenlerin gelmeleri rica olunur. (3439) l inhisarlar Umum Müdüriüğünden: : İdaremiz ihtiyacı için 50 ton mazot şartnamesi muci- bince 10- VII -936 tarihine rastlayan Cuma günü saat 15 de pazarlıkla satın alınacaktır. Vermek isteyen- lerin şartnamesini görmek üzere hergün ve pazarlık için de tayin olunan gün ve saatte yüzde 7,5 güvenme paralariyle birlikte levazım ve mübayaat şubesi Müdür- lüğündeki Alım Komisyonuna müracaatları. (3436) | | ISTANBUL BELEDİYESİ İLANLARI HAFTA TATİLİ İÇİN HARÇ VERECEKLERE 1 — Hafta tatili için ruhsat alma müddeti haziranın sonuna kadar uzatılmıştır. 2 — Yeni kanuna göre yaprlan tahririn gayri safi iradlar üze- rindeki tesiri dolayısile harç tarifesi ikinci T. içtimamda umu- mi meclisce tetkik edilecektir. Meclisce verilecek karara göre hareket edilmek üzere şimdilik yalnız yeni tahririn tatbik edil- diği yerlerde yeni iratlara ve eldeki tarifeye nazaran tesbit edi- lecek miktardan dörtte birinin alınması kararlaştırılmıştır. leri) öperet 3 perde. * YILDIZ: (Aşk Senfonisi) ve (Deli Gönül). * TÜRK : (İngiliz Ajanı) ve (Sokaklar da Altm). * TAN : (Dantenin Cehennemi) ve (Kü çük Albay). * ŞIK: (Güneş Prensi) ve (Sikago Ka çakçıları). * FRANSIZ : (Şeytan Kız) ve (Kimse siz). * Saray: (Bozambo ve (Bir aşk gecesi) * Sümer: (Düşmanlar peşinde) ve (Ke manlar çalarken) * Melek: (Altm Zincir) ve (Gönül oyun ları). * İpek: (Hava Kahramanları) ve (Bevgi nİn sesi) * ALEMDAR ; (Son Uçuş) ve (Kadm Asla Unutmaz!). * ÜSKÜDAR HALE : Davetler, Toplantılar KERMES Kımıeı temp Iııy'dh du.n Ticaret Odası daha bir gözden geçirerek son şeklini ve Avrupa dın davet olunacak san'atkârlarla sporcu ları tesbit etmişlerdir. Proğram aşağıda gös terildiği üzere 4 Kışma ayrılmaktadır. 1 — Kermes ve beynelmilel Bebek sergi sinin açılışı 8 Ağustos Cumartsi gecesi saat 20,30 da başlayıp sahne oyunları saat 24,30 da bitecek. Ondan sonra bahçenin muhtelif taraflarımda Lunapark, Sürpriz, Ateş oyun ve eğlencelerile dans sabaha kadar devam edeck. 2 — Spor ve müsabakalar revüsü 9 Ağus tos sabah saat 10 da başlayacak 14 te ka dar devam edecek olan bu oyunlara şehri mizin ve Avrupanın tanmmış sporcuları iş tirak edecekler. Boks, iskrim, güreş maçla rile diğer spor oyun ve gösteritleri yapıla cak. Ayrıca muhtelif dans Gürbüz çocuk, terziler ve berberler müsabakaları yapıla cak. 3 —- Tam ve tekmil programlı sayfiyeli (Ninon). Beye gösterecek: “Bak sen nekadar (B.) (3452) Senelik muhammen Muvakkat teminatı Eyüp Nışanca mahallesinin Sarısamur ıokı ğımda Rami Mehmet paşa mektebi 3,15 Ayvansarayda Lonca mahallesinin Ağaçlı çoş- me sokağında Nakşidil valde sultan mektebi 42 9.15 Uluköyde Mektep sokağında 17 N.lı dükkân 12 0,90 Beylerbeyinde Çamlıca sokağında 3-5 N, Ir eski Hamidiye mektebi 60 4,50 Koskada Molla Kestel mahallesinin Çukur bostan sokağında Taş hanın 23, 25,7, 30, 31 N. lı odalari 120 9 Fatih Aşıkpaşa mahallesinde Küçük Mi- mar Sinan medresesi arsası 24 1,80 Üsküdarda Tabaklar mahallesinde 13 N. Ir Hayrettin Çavuş mektebi 36 2.,70 Beşiktaşta Sinan paşa mahallesinin Has- fırın sokağında 9 N, lı üstünde bir odalr dükkân 48 3,60 Yukarda semti senelik muhammen kirası ve teminatları yazılı ,olan mahaller 937 veya 938-939 seneleri mayısı sonuna kadar ayrı ayrı kiraya verilmek üzere pazarlığa konulmuştur. Şartna- meleri Levazım Mudurlugunde görülür. İstekliler hizalarında gösterilen muvakkat teminat makbuz veya mektubile beraber 22 Haziran 936 pazartesi günü saat 15 de Daimi Encümende bulunmalıdır. (İ) (3124) ler 1 0 Ağustos parar günü saat 16 da başlayıp saat 19 za kadar devam ede cek, 4 — Tam ve tekmil proğramlı veda su varesi saat 21,30 da başlayıp saat 24 te sahne proğramı bitecek. Diğer bahçe oyun ve eğlenceleril dans sabaha kadar devam edecek. Beynelmilel Bebek serğisi Kermesi mü teakip 15 gün açık kalacak. Hastane telefonları Cerrahpaşa hastanesi 21693 Gureba hastanesi Yenibahçe 23017 Haseki kadmlar hastanesi 24553 Zeynep Kümil hastanesi Üsküdar 60179 Kuduz hastanesi Çapa 22142 Beyoğlu Zükür hastanesi 43341 Gülhane hastanesi Gülhane 20510 Haydarpaşa Nümune hastanesi 60107 Etfal hastatesi Şişli 42426 Bakırköy Akıl hastanesi 16,60 Şark Demiryolları Sirkeci 23079 Devlet Demiryolları Haydarpaşa 42145 İtfajye Telefonları İstanbul İtfaiyesi 24222 Şıdıköı itfaiyesi Üsküdar itfaiyesi s0s25 Beyoğlu iıfuyai üyükada, H Burgaz, Kııılı mm takaları için telefon santralımdaki memura yangın demi e Müracaat yerleri Deniz yolları acentesi Telefon 42362 Akay (Kadıköy iskelesi) 43732 9 e çün vi | 3 Çingeenler nâamuslu adamlardır ' Henüz dokuz yaşında var, yok, bir kız çocuğu iken, bir gün aklıma, gidip ihtiyar Avramı ziyaret etmek geldi. Avram, kazanecr kabilesinden bir çingene idi. İllintzi köyüne git - meden biraz ileri de, toprak bir kulü- bede eturuyordu. Beni görünce: — Bonjur küçük hanımım, benim elmas küçük hanımım, dedi, ihtiyar dostunu hatırladığına ne iyi ettin. — Allah kolaylık versin Avram amca dedim, Senden birşey istiyece- ğim. — Bir şey mi isteyeceksin benim kırmız; gülüm... E... neyimiş baka - — Her yerde hırsızlardan çök bah sediliyor. Çok merak ediyorum bir hırsız görmeği. Bana bir hırsız gös- terir misin? Öyle İliya gibi âdisi, do muzcunun oğlu üzüm hırsızı küçük Etyen gibisi de değil, Hayır, anladın mı, sahici, tam bir hırsız. İhtiyar Avram hayretle başmı sal- adı: — Zengin adamların çocukken bi- le ne tuhaf fikirleri vardır. Hırsız görmek istiyorsun, bir de çingene - lere geliyorsun. Çingeneler, küçük hanımım, namuslu adamlardır. Am- ma çok fakirdirler. Bunun için ten cere ksl;îılâıınağı, ve bir avuç buğday için, del ik etmeğe, ve eğer za - man zaman iyi kalpli adamlar bir ka şık yağ vermezlerse, açlıktan ölme Be mahkümdurlar. Söyle yavrum, ya nında biraz domuz yağı, bir parça - cık... ve biraz da tütün var mı? Sen ihtiyar Avramın iki balta sapı ile e& ki ustl çingene dansı ettiğini gör- dün mü? Bir az para ver, benim iyi yavrum, biraz para ver, göreceksin ki pişman olmıyacaksın. Hem öyle her çingene iki balta sapı üstünde kurbağa gibi atlıyamaz. Kendisine on metelik verdun Eli- mi öptü. —— E, balta sapıları nerede Sulta- mnım, nerede yavrüm, getir de üstle- rinden kurbağa gibi atlıyayım. Ge - tirdin mi aslan kızım? Zira, bilesin ki yavrum, ihtiyar Avram, bir bal- taya sahip elaçak kadar zengin de- ğildir. Eğer Avramın iki balta sapı olsaydı, zengin aileler ve kontlardan ne kadar para kazanabilirdim. Hay- di benim ciçi ve tatlı gelinim,eve git de bana iki balta sapı getir. Pişman olmıyacaksın. — Hayır, hayır, sana balta sapı getirmem, babam istemez. Hani ge- çenlerde bana bir okarina (bir nevi galgı) verdindi de ben de sana bir buzağı verdimdi, hatırladın mı? O günden beri babam çok kızgın. — Tabilf hatırlıyorum. küçük kı - zım. Buzağı şimdi kocaman bir bo- ğa oldu ve padişahım sürüleri ile ot- luyor. Onu her görüğün zaman göz lerim yaşarıyor ve boğa da bana me- Jül melül bakıyor. Zavallr koskoca sürüde kimbilir ne sıkılır. Halbuki bende kalsaydı onu evlâdım gibi severdim. Daha yakın zamanda ar- kamdan gelirdi. Pekâlâ bilir ki kanu- nen bana aittir ve ona ben namuslu bir mübadele suretile sahip oldum. — Amma, okarına dört metelik- ten fazla etmezdi ki. — İşte yavrum, anlamıyan böyle der. Okarina var, okarina var. Be- nimki Amerikadan gelmişti. Onu ba na ayı oynatan aslan gibi damadım göndermişti. İstersen Londonland padişahının kemancı başısı olan kar- deşime sor. — Avram, dedim. Burada büyük babamım verdiği gümüş bir mecidiye var. Eğer bana bir hırsız gösterir - sen onu sana veririm. — Ver benim yaldızlı yavrum, Sul tanım, ver bana. İhtiyar Avram sa- na dansedecek, — Dansetmeni istemem. Bana bir hırsız göster. — Bir hırsız mı? Onu çalmadan nereden bulalım? Ama bir deneyim, sultanım, canım, yavrum. Sen iste « dikten sonra ne zahmetlere katlan - mam. Haydi bir hırsız aramağa gi- delim. Gel, gel, küçük kızım. Avram bir çuval alıp omuzuna at ti ve yola çıktık. Dehşetli bir güneş vardı, tozlara batmıştık. Hayatımda bu kadar uzun yol yürümemiştim. — Daha gelmedik mi Avram! — Bir saat daha yürüyeceğiz, Son- ra sana bir hırsız göstereceğim. — Sahi mi, ama sahici bir hırsız mı? — Yavrum, benim göstereceğim hırsızdan jandarmalar bile korkarlar Eğer zavallı Avram, sana bir hrrstz gösterirse, o öyle her hırsıza ben- zemez. Şu kuleyi gördün mü? Orası bir Alman köyüdür. Orada oturur, bir su içer, dinlenir, ve rahat rahat hırsızı seyrederiz. (Sonu yarım) Poliste Şişlide dün bir otomobil kazası oldu Şişlide oturan Amerikan konsolos hanesi vize kâtibi İngiliz tebaasın - dan Jak, motosikletle Ergenekon caddesinden geçerken Keti ve Meh- met adındaki iki çocuğa çarpmıştır. Birçok yerlerinden yaralanan çocuk lar hastaneye kaldırılmıştır. Suçlu Jak yakalanmıştır. Merdivenden düştü Balatta oturan Sultananın hiz « metçisi Marta, dün evde temizlik ya« parken merdivenden düşerek başım dan tehlikeli surette yaralanmıştır, Yaralı hastaneye kaldırılmıştır. Şüpheli bir ölüm Fatihte Sofular mahallesinde Ya- şar adında bir adamla beraber otu « ran Neriman, dün odasında ölü ola- rak bulunmuştur. Yapılan muayene- de ölüm şüpheli görüldüğünden ceset morga kaldırılmıştır. Alacak yüzünden yaralama Beyoğlunda Feyzullah ve saim a- dındaki iki kişi alacak yüzünden kav gaya tutuşmuşlardır. — Bunlardan borçlü olan Saim biçakla Feyzullahı tehlikeli surette yaralamıştır. Fey - zullah hastaneye kaldırılmış — suçlu Saim yakalanmıştır . Denize düştü, kurtarıldı İcadiyede oturan 16 yaşlarımdaki Marko, dün Kuzguncuk iskelesinden vapura atlamak isterken denize yu- varlanmıştır. Boğulmak üzere olan Marko kurtarılmış, kazada kimsenin ilişiği olmadığı anlaşılmıştır. Tabanca patladı, yaralandı Sirkecide Aşır Efendi sgokağımnda oturan 16 yaşlarındaki Süleyman e- vinden aldığı tabancayı cebine soka- rak sokağa çıkmak istemiştir. Fa - kat tam sokağa çıkacağı srrada elini cebine sokmuş ve bu sırada parmağı tetiğe takıldığından tabanca patla - mıştır. Çıkan kurşun çocuğun sol ba cağma-saplanmış ve kemiklerini par çalamıştır. Süleyman polisler tara « fından hastaneye kaldırılmıştır. Kozmatik maddeleri imalinde mütehassıs bir ecnebi PARALI BİIR ŞERIİK veya ciddi bir iş arıyor. Alâ- kadarların M. E. rumuzile pos- ta kutusu 1009 Galata adresi- ne mektupla müracaatları.

Bu sayıdan diğer sayfalar: