Eskişehir mill (x işareti olan, müfreze kumandanı 2 — Sonra., Bu muazzam tevkifa- tı yapabilmek için evvelâ zabrta me- murları arasında bir tasfiye yapıla- lacak., Kuvayı Milliyeye kal kadar bi Je meyyal olanlar derhal azlonula- rak nezaret altına almacaktı 3 — Daha sonra. Istanbuldaki| iye) şiddetli bir rabtı zabt ven Bunun için (mütekait topçu livası) Mustafa Natik paşa (muv ina nakledilecek fızlığı) uhdesine verilecekti Matbuat, şiddetli bir sansür al azedilecek.. Ayni zamanda, Ku- vayı Milliye aleyhindeki yazılara kuv rp heyetleri arasın da bir tebeddill yapılacak; ve bir de (fevkalâde divanı harp) teskil olu- | nacak... Bu divanı harp; vazifesindi tamamen müstakil olup, verdiği kümler kat'i olacak.. Vazifesi de yal- © harokâtiyle alâ- kadar olanları muhakemeye munha- Sir kalacak... (Bu m alâ- aci elisi dö mleakere silmiş. Vaktile Bursa Valisi ik nım emrile tev Sadrazam Damat Ferit paşanın İş lerini teshil ve muvi ıyetini te - inin için çalışan bu grup ilk mukar- reratını, Damat Ferit paşaya arze miş; ve derhal kabul edilmişti. Hele üç bin kişinin tevkifi ile gerek Istan- | bula ve gerek Anadoluya verilecek damat Ferit paşanın çok ho- işti, Ancak şu var ki, bu kişi, nerede tevkif edilecek ti?.. Artık Babiâli hükümetinin bü - tün nüfuz ve kudreti, ancak İstanbul civarma inhisar etmişti. Bu üç bi kişiyi de Maltaya göndermenin nı olup olmadığını bilvasıta İngiliz - lerden İstimzaç edilmiş ise de; Mart) günü bile lüzumundan faz! leri atıldıklarını hisseden İngilizler, Türk efkârı umumiyesine hürmet © derek bu teklifi nazikâne bir surette reddetmişlerdi... Bunun üzerine tev- kif edilecek bu üç bin kişiyi, adalara yerleştirmek akla gelmişti, Fakat, bunlara bina temin etmek imkân ha- ricinde idi. Mustafa Natık paşa çok büyük bir deha eseri göstermiş: — Efendim!.. Hayırsız adalara ça- dır kuralım. Varsm orada, gebersir otursunigr. demişti... Bu fikir, bazı- larma mülâyim gelmişti. Fakat, su ve iaşe maarafı hesap edilince, bu İ- gin pâhalıya mal olacağı anlaşılmış: Şimdilik bu meseleyi tehir ede- Iim. Mustafa paşanm divanı harp ri- yasetine geçmesi kâfidir. O, işini bi Denilmişti Mustafa Natık paşanm İstanbul afızlığına ve Nemrut Mustafa nın da (fevkalâde divanı harp) riyasetine tayinleri padişaha arze - dilmiş; deral (iradei seniye) ye ikti ran etmişti. | sıra, artık hâdisatı öne ka ütmeye gelmişti. işah Vahdettin ile Damat Fe| rit paşanm sinirlerini bozan bir #€y| varsa o da, Fındıklı sarayındaki mec lisi meb'usan dairesi üzerinde daha hâlâ bir bayrağın temevvüç etmesi idi. Azalardan çoğu, kaçıp Anadolya | gitmişlerdi. Hattâ, Reis Celâlettin Arif Bey bile, istifanamesini yazıp göndermişti. Bunlar, Ankarada top- | lanarak bugün Yarm yeni bir meclis | teşkil edecekler ve müzakerata giri- | geceklerdi. Bunları bu sıf rından tecrit et- müfrezelerinden bir Ziya ŞAK! Bütün mesele hâdiseleri öne katıp sona kadar yürütmekiedir grup Enis Beydir) mek. Ve artık. lüzumu (Meclisi meb'usan) kapısının önün- bir (paydos borusu) tan sonra : — Ey ahali!.. Meş dır. Zatı hazreti padi milletini, diledikleri gibi idare e ceklerdir. Demek samanı gelmişti, Mustafa Natık saraya lilmiş; (Meclisi meb'usanın feshine dair iradei seniye) eline verilmiş — Gidiniz. Bunu mecliste okuyu- nuz... İçerdekileri derhal dışarıya çi- karınız. Kapıları kilitleyip anahtar. ları alınız. Muhafızlık dairesinin ka- sında saklayınız. Denilmi: de Nisanın 12 inci pazar günü tam Mustafa Natık pa a gelmişti. Meydanda, r, birkaç kâ- en başka kimseye tesadüf edeme i. Bu halden tuhaf bir vaziyete düşen Istanbul muhafizi, p edile- cek bir zatı aramak mecburiyetini hissetmişti. Hademeler, Hiüğsk diva. saat on ikide meclis binası; odacılardan ve hademe! tir nah: stermiş lerdi. Mustafa Natık paşa bir odanm ka- pısını açmış bakmıştı. Burada, bir zat iğilmiş, harıl harıl yazı yazıyor- du. Bu zat, Gümüşhane meb'usu Ze- ki beydi. Muhafız paşa, bunu kâtip zannetmiş, ehemmiyet o vermemişti p geri çekilmişti. Bu t almak için kolları se salı, bir zata tesadüf etmişti. Başm- da, sakız gibi beyaz ter'takkesi, sir- tndeki ilmiye kıyafeti ve bilhassa heybetli vilcudü ile muhafız paşanın nazarı dikkatini celbeden bu zat dur ş, aralarında şöyle tarihi bir mu- migti: rsun, Paşa?, sları arıyorum Ne yapacaksm ?. Iradeijseniye tebliğ edec E. Tebliğ et, bana Siz kimsiniz? — Ben.. Melis reis vekiliyim ma, Abdülâziz Mecdi, derler... sen kimsin ?.. Adı Ya, ,. İstanbul muhafız; Mus Pekâlâ.. Iradsi tebliğ edebilirsin. — Olmaz. Şahsa tebliğ edilemez Çünkü, fesih iradesidir. Bugünden itibaren, (bâ irade seniyei hazreti padişahi) Meclisi Mıbusan feshedil- seni miştir. Bunu, mebuslara resmen teb| iğ etmek vazifesile geldim (Arkamı IAN Aâ8ONE VE ILAN ŞARTLARI Sigortah Normal Türkiye için — Dışa ân içp İlâncıık girketlerme we scaat edilmetidir Kücük dinler doğrudan doğru #wremizce almabilir Küçük ılânlarım 5 satırlığı bir det» W S0 emruştur 5 sarırdan atm Başma 5 iraruş elma tap tasi için yektindan “e 10 kuru dirilir Memleket hareme sigartak abar İ bu türkü de kalmıyan çaldırdık- | İ teslim ettiği | KUŞBAKIŞI 'Ata ve otomobile dair Beyoğlundan Beyazıda on kuru- 5& müşteri arıyan şoförler yola çı- karken taksilerini kapatır, çeneleri- ni açarlar. Müşteriler tarafından dinlenilip dinlenilmediklerile meşgul olmadan dörder beşer satırlık hiki yeleri biribiri arkasına sıralarlar, İ sık sık önlerine düşen dalgın yoleu- ler ve — Sigortalı mısm, be mübarek, Yollu nükteler savururlar. Geçen akşam bizi götüren şoför | ise taksi saatini kapatır kapatmaz yanık bir sesle şu köy türküsünü tutturdu: Ata binesim geldi. Hay dah dah Köye gidesim geldi. Şarlunım yalnız bu parçası akl da kalmış olacak, onü yolun sonuna kadar tekrarlayıp durdu. Acaba ya- nık sesli şoförün hakika nesi ve köye gidesi gel bütün te gibi tesadüfen mi « kaldı ran yolculardan bi na şunları söyledi; ni duş lum f, diyordu, bizim <ofö İrü a binmek köylüler de c mek için can atalar, Zonun Yomra e me köylüler fındıklarını satıp boton bir paraya kavuştular mı fik işleri bir otomobi- le binmek olur. Köylerinin etrafında bir tur yap- tıktan sonra tekrar şehire ve yine köye ayni otomobille gidip gelerek bir yılık parayı bir günde harcar, rahat ederler. * Şoförün türküsü ve yo'enlardden birinin anlattığı bu hkâyesbana at- ta otomobil arasmda bir sürü nmina- sebetler buldurmustu: Meselâ bir atomobilin kuvvetini ölserken, motö- rü beş veya on beygir kuvwct'ndedir sözü. Bu söz atın dizgini makineye gündenberi dönüyor. At o gündenberi mütemadiyen ye - simlere, edebiyata doğru gerileyin duruyor. At güzel bir an'ane gibi kaybolup gidiyor. Ona yavaş yavas sırnınlı bir elbise gibi. yalnız mera Sim grmlerimele Kura küm ediyoruz. Harbe giren zırhlı aflarm verini çoktan zırhlı otom. biller aldı. Otomobil yarısları, at varrlarmın müşterilerini elinden a- yor. Atla otomobil arasmda ntbası gi- den münasebetleri bunlardan birinin Allah yanısı olduğu, ötekinin insan elinden çıkması bile durduramıyor. Anadoluyu gezenler çok iyi bilirler: Eskiden, şehirden uzak yol kenarla- rında, kaburgaları bir çift kuru el gibi göke uzanan korkunç at İske - letlerine sik sık rastgzelinirdi. Şimdi ri, artık yerlerini, insanın içerisine ayni kasveti ve korkuyu otomobil iskeletlerine bırakıyorlar, Bedri RAHMİ »İ VENUS RUJU : Gayet: cazib renklerile kullananla- rı hayretlere düşürür ve 24 saat du- daklarda sabit kalır. VENUS KREMİ : Terkibi, esrarlı, güzellik kremleri» / nin içinde en şayanı emniyet ve iti- mad olanıdır. VENÜS PUDRASI : Şık ve kibar familyaların rağbe- i kazanan, narin ve nazik cildli- leri teşhir eden yüksek evsafta eş- | siz pudradır. VENUS RİMELİ : Venüs Rimeli ile tuvalet gören kir- | sikler kalbelere ok gibi saplanır. Beyoğlunda tanmmış ve maruf | Karlman, N. Tarika, Şark Merkez pat riyat ve tuhafiye “mağazalarında | satılır. Deposu : Evliya zade Nureddin Eren, kimyevi ecza âlât ve itriyat İ ticarethanesi, Istanbul - Bahçekapı. lara ve taksilere uzun boylu küfür. | | rgama, | maş, Itfaiye teşkilâtının noksanlığı, yan muştur. poda 600 balya ot yanmıştır. rini makineye bırakıp, müzelere, re- | derken yolda Mehmet oğlu Ahmet ME ET MANSSRAL AKINDA N: MEMLEKETTE “TAN, Si Bergamada 7 ev tamamen 3 ev de kısmen yandı (Tan) — Evvelki akşam, İnkılâp mahallesinde müteat Halil Kâmil ve Mahmut Kâmil kardeşlere git ot deposundan yangın çik- şehir büyük bir tehlike geçirmiştir. gmın vaktinde söndürülmesine in kân vermemiş, bu yüzdeh dört ev tamamen, Üç ev de kısmen harap ol- Yangınm iki ufak çocuk tarafından çıkarıldığı &i Tahkikata devam edilmektedir. Başını taşla ezerek öldürmüş | Karaman, (Tan) — Ismail oğlu Ömer isminde bir köylü, işine gi- isminde bir tanıdığına rastlamıştır. Ötedenberii aralarında çekememezlik olduğu için, Ahmet, kısa bir mi akaşadan sonra yerden aldığı taşı Ömerin kafasına vurmak suretile ştur, Katli, bundan sonra Ömerin başını iki » aresına koya anlatmıştır. Katil ie kalmiiştar tar biraz sonra iyeye verilerek tevkif ve edilmiştir. ş ve köye dönüşünde işlediği cinayeti muh- jandarmalar tarafından yakalanmış Ömerin, sekiz çocuğu öksüz E-eğli şirketinin hükümetçe a'nnası etrafında tetkikler | citride azalan bu kahursa kemikle- , asılıyan | Yakında hükümet tarafından satın Zowguldak, (Tan) — Bir müddet- evvel Ankaraya giden Ereğli şirke- ti Direktörü Aryeti, pazar günü bu- raya dönmüştür. Öğrendiğimize gö- İ re direktörün bu seyahati şirketin satım işile alâkadardır. Direktörün Ankarada şirketin mümessili Bu - vassiye ile temas ettiği ve şirketin defterlerini hükümete bildirdiği an- laşılmaktadır. alınacak olan Ereğli Şirketinin Zonguldaktaki lavuarlarından birisi Bir motör battı Zonguldak, (Tan) — Uçkardeşler ismindeki otuz tonluk bir motör sa» hilde direk boşaltırken büyük fırtı - nada batan Hacizade vapurunun en- kazına çarparak delinmiş ve birkaç dakika içinde batmıştır. Motörün kaplan ve tayfaları etraftan yeti - şen sandalcılar tarafımdan kurtarıl miştir. da gösteriyor. Rize, (Tan) — Ders senesi sonu münasebetiyle, yapılan tetkikler tale- benin geçen yıllara nispeten daha çok muvaffak olduğunu göstermiştir. Yukarki resim, Adacami köyü ilk okul talebelerini muallimleri ile bir ara- Havza Manyas panayırı çok rağbet gördü Balıkesir, (Ta) — Dört gün sil * ren Manyas panayırı dün dağılmış * tır, Panayır çok alış verişli olmuş v6 on bin kadar halk iştirak etmiştire Satılmak üzere getirilen 6 bin kü * sur hayvandan dört bini satılmıştır» Hayvan alımına Yunanistandan, A * #inadan, Konyadan gelen tüccarlar önemli miktarda hayvan satın ab mışlardır. Bu panayıra iştirak eden tüccarların kısmı azamı Gönen pa * nayırına iştirak et re Güne ne gitmişlerdir. İİ LL a Niksara iskâr göçmenler Niksar (Tan) Halk, muhacirlerin zaru, iyaç mak hususunda birçok da bulunmuştur. Ayrics gösterit kolu da (Kozan Oğlu) piyesini temsil etmek suretile yardım temin etmiştir. Göçmenler“ den san'at sahibi olanlar, derhal ça lışmağa başlamışlardır. Diğerleri de köylere iskân edilmek üzeredir. Adapazarı klüpleri bir kararla birleştiler Adapazarı, (Tan) — Adapazarı * nın dört spor klübü idare heyetleri, Partide kaza kaymakamı, Parti baş“ kanı, Halkevi ve Halkevi spor kolu başkanlarınm da iştirakile bir top * lanli yapmışlardır. Bu toplantıda, Adapazarı sporunun daha faydalı bir yolda yürüyerek memleket gençliği ni daha derlitoplu bir şekilde çalış * tırması kaygusuyla, dört klübün İki ye indirilmesi lüzumu görüşülmü tür. Müteakıp iki gecede de kllplef fevkalâde kongrelerini toplıyarak b birleşmeği kat'ileştirmişlerdir. Kararlaşan esasa göre, Ada ld * man yurdu ile Sakarya Spor, Gen. ler Birliği ile Yeniny birleşmi Birleşen klüpler, Parti binasında ışacaklardır. Pisi Küç ik Haberler * Nizip, (Tan) — Nizip Vakıflar Işyarı Orhan Türkmen, idare nam na 106 çocuğu giydirmiştir. Kendi vilâyetçe bir takdirname ile tatl edilmiştir. * Çanakkale, (Tan) — Hafta ta til ruhsatiyesine birkaç lira zam medilmesini bâhâne ederek ba kahveler birdenbire fiyatlara yirmi şer para zammetmişlerdir. * Çanakkale, (Tan) — Halkevi nin verdiği kıyafet balosu çok iy geçmiştir. * Balıkesir, (Tan) — Birkuç gür denberi ilimizde bulunan kültür mü fettişleri, orta okullarla lise ve öğ retmen okulunda incelemelerde lunmuşlar, Kütahyaya gitmişlerdir. * Kütahya, (Tan) — Zerzevat kasap çarşısı haline konulmak zet büyük ve küçük bedestenlerde yap lan tadilât ve İnşaat bitmiştir. Zer zevat halinin idaresi İçin, bir tali matname hazırlanmaktadır.