8 Haziran 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

LT Ne. 156 Ziya ŞAKIr Bu işin buz üzerine yazıldığını bir türlü anlamak istemiyordu Celâlettin Arif Bey, -ihtimalki| mesleği dolayısiyle olacak- biraz faz- laca (kanunperest) ti, Kanuna hür- met ve itaatin her insan için zaruri ve mecburi olmasını bir (şartı mut- lak) olarak telâkki ettiği için bizzat padişahı.sadrazamr.bütün erkânı hü- kümeti tarafmdan daha evvel ayak Isr altında çiğnenen kanunun, artık buz üstüne yazılmiş bir yazıdan iba- Fet kaldığını bir türlü havsalasma sığdiramamakta idi. Bunun içindir ki, miralay Bekir Sami Beyin, kanun haricine çıkan is- yankâr fikir ve mütaleslarınm altın da sersemlemiş; bu (fevkalâde ah- val) karstsmda ne yapılmak icap et- tiğini, henüz kestirememişti. Buna binaen de şimdi Düzcede, derin derin düşünmekte idi. Nitekim, akşem karanlığı çöker- ken -Ankarada . bulunan- “Mustafa Kemal Paşa tarafından makine ba- şına davet edildiği zaman -evvelce aynen naklettiğimiz ghile- yine kanundan ve nazariyattan bâhset miş; #'. dolunun vaziyeti hakkmda. zihninin henüz lüzumu kadar inkişaf edemediğini göstermişti. Celtlettin Arif Beyin bu müteved- dit vaziyetine muk: ; fikren, his iş olan mirslay Ismet Bey ile Ismail Fazil Paşa #ksam yemeğinden sonra ote- lin kıraathanesine inmişler; orada toplanan halkı ikaz ve İrşat için w- mumi vazi hakkmda mühim ma- lümat ve izahat vermişlerdi. Ismet Bevin nakletti”i hazin hü- disatı.. ve bilhassa: mütecaviz düş- manlara karşı silâhla mücadele den başka çare bulunmadığına dair müessir bir sekilde verdiği izahatı Düzeonin biltiln mimevverleri - derin bir alâka ile dinlemiş! Ismet . Be yin sözlerine alkışla mukabele gös- termişlerdi. Bu sırada, halk arasında bir ses yükselmişti. — 'Yahu!, Siz, Tttihatçılar.. On senedir bu memleketin felâketine $6- bep oldunuz. Milletin kuvvetlerini israf ettiniz... Almanya, Avusturya- Macaristan, Bulgaristan gibi devlet- ler müttefikiniz iken Itilâf devletle- rine bir şey yapamadınız da, şimdi | Anadoluda başımıza toplıyacağınız derme çatma adamlardan mürekkep bir kuvvet ile mi bunlarla basa çrka- caksınız?.. Ordunuz, nerede?... Topu nuz, nerede ?.. Tüfeğiniz nerede... Pa ranız nerede,.. .Kime güveniyorsu nuz?.. Hangi kuvvete dayanıyorsu Duz? Yükselen sesin, ve bu sözlerin sa- hibi; (Hüriyet ve Tülâf Fırkası, Düz ce heyeti merkeziyesi âzasından; Abdülvehap Efendi idi. Kıyafetini tebdil etmiş; ve başına büyük gelen bir asker kabalağı giy- miş olan miralay Ismet Bey bu söz- lere karsı sakin bir tebessümle gil- lümsemiş: Efendi!. Anlaşılıyor ki siz, Türk tarihi okumamışsınız. Türk milleti; dünyanm en yaratıcı bir mil- letidir. Şimdiye kadar, ne badireler geçirmiştir. Ve hepsinde de istiklâl ve şerefini muhafaza ederek (kendi hayat ve bakasmı kendisi temin et- miştir... Top, tüfek, para.. evet bun- lar, lâzım olan şeylerdir, Fakat bun- lardan daha lâzım olan bir şey var- 8n; oda iman ve azimdir. Iman ve a- zim ise, Türk milletinin ruhunda, bitmez ve tükenmez bir hazinedir... Efendi!.. Müsterih ol... Top, tüfek, ordu.. biz, bunların hepsini yaralaca- Zız. Ve en büyük şerefimiz olan, İs- tiklâl ile yaşatacağız. Diye cevap vermitşi. Bu cevap, Düzcenin münevverleri tarafmdan koparılan sürekli bir al- kış tufanı ile nihayetlenmişti... Ab. dülvehap Efendi ise, sessizce kıraat- haneyi terketmişti. Fakanaaat terkederken başını ö- ne eğmiş; sıkılan dişleri arasm- e me Salli. cılığıi doğurduğu menfaat ve ihtira, sm değik bilhassa kör bir cehaletin en beliğ ve en sarih bir ifadesi idi... Acıyarak söylemek lâzım gelir ki; Abdilvehap Efendi; pek kısa bir xa- man sonra: -birçok emsali gibi. da- ragacında can vermek suretile; kin- lerinin, hırslarmın ve cehaletinin ce- #asını çekmişti, Ve; miralay İsmet | Beyin sarsılmaz bir iman ile söyledi- #i büyük sözlerin tahakkuk (ettiğini görememiş. Istiklâl uğrunda canla- rını feda edenlerin kazandıkları bü- yük muvaffakıyete karşı: — Aşkolaun, size Diyememişti... Ancak şu var ki, o akşam kıraathanede bulunup ta Ab- dülvehap . Efendinin o sözlerini İşi nler; Düzcenin havasında gizlenen bir kanlı fırtınanın dehşetini bise mişler; derin bir korku ile titri erdi, Abdülvehap Efendi, cahildi. Ruh ve muhakeme rile zayıftı. Şim- di, cahil olmıyan, ruh ve muhakeme itibariyle Abdülvehap Bfendiden çok daha kuvvetli olduğuna süphe bu lunmıyan diğer,bir misel arzedelim: Celâlettin Arif Bey Adapazarında makine başında -Bursada bulunan 56 net fırka kumandanı. miralsy Bekir Sami Böy ile muhabere eder- ken; bu muhabereden daha garip bir cereyan etmisti... Bundırma- da bulunan 14 ncü kolordu kuman- danı Yusuf Izzet Pasa, © rdaki askeri Kıtaatma hitaben su mealde İ bir emirname tamim eylemisti Ustanbulun işgali, mütareke şera- icabatınıandır. Buna binaen, Is İ tanbul ile alâka ve irtibitm kesilme- si doğru değildir. (Harbi ordusunu bu m mur edildim (Ba İradei seniye nasbedilmiş, en kıdemli kumandan sıfatile; ya, emri- me Itanti veyahut vazifeden çekilme vi emrediyorum.) Fırka ve hattâ kolordulara gönde- rilen bu tamime, her taraftan ne cevap verildizini bilmiyoruz. Fakat o tarihte .bizzat karıstığımız hâdi sat arasında: Bursada bulunan mef Fırka Kumandanı Miralay B süretince; . Ahadlu ıksada toplamağa me vap verdiğini hatırlıyoruz. Bandırmada Yusuf Izzet Paşaya a kalmak ve ayrıl mdan bir enn salâhivettar d — Toplanmahtı ta olen meslisin karar- larına kadar, vazifei hazıramıza de vam edece, |. Vazife emirleri için merci; Heyeti Temsiliye Reisi, Mustafa Kemal Pa- #adr*,- Bu husustaki nokt azarı nızm o makama arzında İsabet bu | lürum, 56 mec Fırka Kumandanı Miralay Bekir Sami Fırka erkânmdan bir satin o ta rihteki hatıratıma sit olup elimizde bulunan bazı mühim notlar arasın - | da bulunan teleraf sureti de, ayner bu merkezdedir. Vazife dolayısile hâdisatı takip eden © zatın notlarma nazaran: Yu- suf İzzet Pasunin bu tamimi ma- alesel -- bazı makamatın zihrini bu- landırmıstı. Hattâ, Anadolunun vah deti arasında bir fitret zuhuruna da ramak kalmıstı. Fakat Mustafa Ke. mal Paşanm mücezeler o yaratan birkç söz börle bir felâketin, der- hal önü almıştı. İ Yusuf Izzet Paşaya: hamiyetsisli) | atfetmek. hiç süphesiz ki büyük bir cinayettir. Fakat şunu da kabul et- mek lâzımdır ki; dürüst, saf ve te- miz e gl bu zat; eidden büyük bir safderunluk göstermiş: Istanbulun bin bir renge giren çeh- resinin tesiri altma girivermiştir. Nitekim, bu tamimi mesretmesinden birkaç gün sonra bir bahane ile Bür- saya getirtilerek Çekirgede bir hanc- de birkaç gün misafir edildiği zaman bu hatasinı şimdi idrak ettiğini iti- raf ylemiş; ondan sonrada büyük Turklük davasına, kalbinin bütün #amimiyetile iştirak ederek, büyük vatanperverlerin hariminde can ve: miştir. Açıkça söylenmesi lâzımgelen bir .kikat varsa, o de şudur ki; Yusuf izzet Paşa kolordu kumandanlığı gi- KUŞBAKIŞI Parazite dair Radyonun henüz geamofonlaşma - dığı günlerdi. Anadoluya yalnız Ak manyadaki yeşil. pancorlu evini ge- tiremiyen miihendisin bizi bir akşam evine çağiracağı tuttu. Onu evinde bir lokantanın yemek sobası kadar büyük bir ralyo cihazı önünde kas- katı dikkat kesilmiş radyosunun ku- laklarmı bükerkem bulduk. Bize çok mühim bir işle mesgul olduğunu yü- ziyle anlatan mühendis bir porça sonra iyice işine dalmış, misafirleri- mutanuztu. Ne yaptığımın farkın- Bu sıkıntılı, bekleyişi ara sıra bir miteralyüz kadar patırtı yapan paragitler kurşuna diziyor, ve bazan gayet berrak bi ç nota mü- hendisin bir türlü erdedemediği tinden odaya ir kulak çınlaması odayı dol- duruyordu. Bu arama ne kadar sür- dü bilmiyorum. Neyse, nihayet rad- yo ilk defa olarak > Anmlolunun bu ufak kasabası üstüne Almanyanm bilmem hangi şehrindek, paça du- daklı cazband üflediği gümüş pullu 865 balıkları kıskıvrak yakaladı, Mühendis hem alnımda boncukla nan terleri siliyor, hem de bin bir nesneyi biribirine karıştırarak ni yet yaman bir iksir elde eden bir kimyager edasile: — Nihayet. buldum!. diyordu. O ekşam bu ufak kasabada bize bir zürafe; bir gergedan, bir zümirlidi anka kuşu kadar akılları hayret ve ici roya birkaç sene geç- meden kedilerimize alıştığımız ka- dar alıştık. Motta porazitlerine bile kedilerimizin tımakları kadar #n- dık. — Dikensiz gül, parazitsiz radyo olmaz, diyecek olduk. Fakat biz he- niz radyoyu üzerinde koca kafalı | birkaç nöbet ders | dünyaya elinde veren bir kürsü olarak kabul ede- medik. Onu *lece “Bir musiki ku- tusu” olarak sevdiğimiz için olacak rülyo etrafıma dizilen kulaklarımızı delik deşik eden bir sese rastladı © ee ATM Aman, geç diyoruz. Parazit de- gil bu mitersiyöz. Fakaf bu çeşit parazitlerin dilin ayan bir dostumuz: — Amma da yaptınız hat... diyor. Bu ne parazit ne de miteralyöz. Fa sih bir Almanen. diyor. mz iin bu sesi de parazitler torhasıma atyoruz. kararları Sivas. (Tan) — Srvas be ir, Tayin edilen yer - den başka yerlere çöp dökenler - den birer life, okantalarda kalay * #z kap kullananlardan iki lira, ha: mamları pis bulunduranlardan iki lira, belediyeden müsaadesi olmadan lâğım veya #u yolları açmak istiyen- lerden de beş lira para cezası alına” caktır. ———ş—— an Yüzünüzü ve cildinizi tecrübe tahtasına çe: MEMLEKET MANİA RALARINDAN : MEMLEKETTE İzmit, (Tan) — İzmitin Ağa kı köyüne gitmek Üzere bir y bir ağacın alta oturmuşlardır. dir. ekim sahası gelceck yıl daha genişle mek için şimdiden hazırlığa girişmi edil Sıvas, (Tanı — Sıvas Urayınn elinde bulunan mezbahanın ihtiyaca kâfi gelmediği anlaşılmış, yeni sene bütçesinden tahsisat ayrılmıştır. Bu tahsisatla . Malatya - Kangal ş08esi üzerinde büyük bir mezbaha kurula» caktır, Eski mezbahanm yıktırılma- si takarrür etmiştir. Belediyenin, ka sap dükkânları hakkında hazırladığı virmeyiniz. Yazıktır! Terkipleri meçhul krem, pudra e tuvalet, eşyalarının o mübalâgalı ve) halkı aldatan reklâmlarma aldanma yıniz. Bu gibi tuvalet esyası tedrici surette cildinizi bozar, buruşturur ve bir kaç sene sonra bi yüksek bir makama irtika etmiş | ” olmakla beraber, umumi siyaset İş- lerinde ve görüslerinde büyük bir İbata ve muhakeme sahibi değildi. ", temiz, düpedüz bir askerdi. LArkam Bir Meşelik on kilo yaprak tütün ile yirmi gram kıyılmış tütün ve dört yaprak siya: ra bulunmuştur. ya ve cildiye mütehassıslarınn son keşif ve formüllerine göre yapılan nak cilâsı ve briyantin, emniyet ve tuvalet eşyasıdır. Beyoğlunda: Tanmmiş N. Tarlka, Şark Merkez Itriyat ve Tuhafiye mağazalarında satılır, Eren, Istanbul. Bahçekapı, talimatnamenin tatbikma başlanmış tır. Buna göre, her kasap dükkânın. da temiz su bulunacak, cephesi ca- bataklığa da pirinç ekilmiştir. Gelecek sene birçok kö; Küçük bir çocuk bir atın tekmesi altında can verdi ünden Mustafa Kârisi Şükriye Azıklı şmdaki çocuğu Salâhattini alarak yala çıkmış» Şükriye yolda ayni köyden Aliye rastgelmiş ve iki köylü konuşmak Arkasında taştdığı yavrusu Salâhat- Şükrüye Al ile konuşurken, Alinin atı ürkmüş ve attığı çifteler küçük yavruyu cansız bırakmıştır, Zabıta bu vak'uyı iheelemekte- Eğridirde pirinç ekimi başladı Eğridir. (Tan) — Bu yıl Eğridirin Tepeli köyü civarmdaki araziye ilk defa pirinç ekilmiştir. 2.700 dönümlük arazide yapılan bu deneme şimdi- den çok iyi neticeler vermiştir.Bu 4c ne iyi mahsul alındığı takdirde E- #Mecektir. Yılanlı köyü civarmdaki üiler bu işe giriş lerdir. Sıvasta büyük bir mezbaha inşa vor. eskisi yıktırılacak mekânlı, zemini, peron olacaktır. Bu günkü küsaphanenin tadil edilerek büyük bir müze salonu - yâpilması kararlaşmıştır. Belediye karşısında inşa edilen.Uray Park, şehre güzel bir çehre vermektedir. Kizilay kürü- İ mu, Köylüye beş tön buğday dağıt- mağa karar vermiştir.Bu buğdaylar, Sivas ve çevresinde buğdaya fazla ihtiyaç gösterenlere tevzi edilecek. < tir. İpekçi Kardeşler şirketinin en CEVDET, FAHİR, İHSAN İPEKÇİ'nin Babası, eski müessisi ve müdürlerinden Kâni, Rifat, Avni İpekçi'nin Ağabeyisi, Hamarat Zade Mehmet Nedim, Vahit İpek- gi'nin Kaympederi 52 sene evvel Selânik'te FEYZİYE. (Şimdiki IŞIK Iâsesi) ni tesiz edenlerden ve bu mektebin yaşamasma ve tasiisine cansiparane çalışıp memlekete binlerce münevver. yetiş- tiren, Feyziye mektepleri cemiyeti idare hey'eti reisi memleketi- mizin en eski ve maruf tüçcarlarmdan İPEKÇi vefat etmiştir. iSMAiL Cenazesi bugün saat 12 de Nişantaşmda Vali Konağı caddesinde Kuyumcu İrfan sokağında $ numaralı evinden kaldırılacak “ve Teşvikiye Camiinde namazı kılmarak aile kabristanına defn edi- lecektir. IŞIK Lisesi D.rekiörlüğünden: ve VENUS markasını taşıyan krem, | | Lisemizin 52 yıllık hayatını temin eden, yaşama ve ilerlemesi için ça- pudra, ruj, allık rimel, sürme, tir-| psn, Mücssis İPEKÇİ İSMAİL vefat etmiştir. Bugün saat 12 de kaldırılacak olan osnazesine iştirak için Lisemiz ta- itimada şayan en yüksek ve temiz| yebe ve mezunlarının mektepte bulunmalarını dilerim, Kırman FE YZiYE Mektepleri Çemiyetinden: Cemiyelimizin müessis ve reisi İPEKÇİ İSMAİL vefat etmiştir. Ken- disine karsı olan son borcumuzu yapmak için bütün azayı bugün saat Deposu: Evliya Zade Nurettin | 12'de Vali konağı caddesine Kuyumcu İrfan sokağındaki evinden kal dırılacak olan cenazeye iştirake davet ederiz. SA Parkı ve Atatürk anıtı “TAN, İki ç çocuk nehirde yüzerken boğuldular İzmit, (Tan) — Geyvenin Akhi - #âr nahiyesinin Teşvikiye köyünde acıklı bir vak'a olmuş ve iki çocuk Sakarya nehrinde boğularak ölmüş- tür. 12 yaşında Hakkı oğlu Mehmet ile-8 yaşmda Davut oğlu Hüsamet- tin sıcakların tesiri ile nehire gir » mişler, fakat yilzmek bilmediklerin- den suyun cereyanma kapılarak bo- Eulmuşlardır. Hava Kurumuna yardım Izmit, (Tan) — Dün vali Hümit Oskaym başkanlığında Halkevinde bütün köy muhtarları ve Hava Ku- rumu üyeleri ile “Ticaret ve Ziraat odaları mümessillerinin İştirakile bü yük bir toplantı yapılmıştır. Bu top» lantıda İzmitin yurdsever köylüleri istihsal edecekleri mahsulden yüzde 2 sini Hava Kurumuna vermeği ta- ahhüt etmişlerdir. Köylüye buğday Bartın, (Tan) — Tbaylıkça fakir köylülere dağıtılmak üzere ilçemize 30 ton tohumluk mısır gelmiş ve das i Bitılmağa" başlanmıştır. Ağaç altında ölüm İzmit, (Tan) — Adapazarmm Sö- ütlü köyünden Mehmet oğlu Şev « ket ve kardeşi Bekir ormandan odun keserlerken" bir ağaç Bekir, ağacın altımda kalmış ve si. lerek feci bir şekilde ölmüştür İlkbahar st koşuları Balıkesir, (Tan) — 21 Haziranda at koşuları yapılacaktır. İkramiye tutarı 1585 Hradır. Kayıtlara başlan mışlır.. Civar il ve ilçelerden yarı- şa girecek hayvanlar ilimize gelmiş ve muntazaman koşu mahallinde eg- zersiz yapmağa başlamışlardır. m * Balikesir, (Tan) — İimize'hağ. U Yakup köyünden. Ramazan oğlu Abdullah ,kendi köylerinden Recep kızı Emineyi tarladan xorla kaçır « > | mıştır. Hakkında tahkikat yapıl maktadır. * Karaman, (Tan) — İdman Yur- dunda güzel san'atler cemiyeti te - sekkül etmiştir. Haftada dört ak- şam muntazam dersler verilmekte - dir. Kızday namma âyrica bir sine- ma vücuda getirilmiş, sıhhi filmler gösterilmesine başlanmıstır. TAN ABONE VE İLAN ŞARTLARI Sigortalı Normal Kime İM Türkiye için © Dışarısı Urek ân için İüncilik Şirketlerine me saesat edilmetidir. v Küçük ilinlar doğrudan doğruy: düremizce alabilir. Kücük ildnları $ satırlığı bir defa uk 30 İruruştur. $ antırdan fzlam, içir satır başma $ karaş almır Bir defa #sn hazin icin yeküindan 96 10 ir adirilir. Memleket harıema sişortah abone