—z 4 SALANANN No, 147 Osmanlı Hüküme zerre kadar ese Menafii vataniyeye mugayir fa- aliyetleri meşhut olanlar, ve huzur ve asayişi memleketi ihlâl eyli- yenler hakkında, din ve milliyet mensubiyetine bakılmıyarak, ahkâ- mı kânuniyenin seyyanen ve şiddet- le tatbiki ve hükümatı mahalliyeye | itaat ve vezaifi tâbiiyeti ifada ku- sur etmiyenler hakkinda da refet ve şefkatle muamele edilmesini ehemmiyeti mahsusa ile arz, ve bu hususatm tekmil alâkadarlara sür- atle tebliğini, ve bütün efradı mille- te vesaiti münasibe ile tamimini ri: | a s ederiz efendim. Müdafaai Hukuk Heyeti Temsiliyesi namına Mustafa Kemal Hâdisatım en garip ve en hazin | noktalarından biri de şurasıdır ki; (Mustafa Kemal Paşa) nın bu em- ri, yıldırım sür'atile Anadolunun en hücra köşelerine kadar neşredilir ken; İstanbulda insaniyeti dilhun eden o meş'um haile devam ediyor. Bir taraftan İzmit, Adapazarı, Düz- ce, Bolu tarafındaki muhalif unsur- lara; ve Bigada bulunan Ahmet An- zavura haberler gönderiliyor; Ana- doluyu baştanbaşa kızıl kanlara bo- yamak için emirler veriliyordu. İstanbulda 17 mart gününün gü - neçi de, gene şeamet içine doğuyor» du. Ortada, Osmanlı hükümetinin varlığından zerre kadar eser görül - müyordu. Sabahleyin yataklarından | kalkan hükümet memurlarının, an - cak bir alışkanlık dolayısiyle vazife- | lerinin başına gittikleri görülüyor - du. Bunlardan bazılarının çehrelerin de, hükümetin sürüklendiği feci a- kıbetin endişeleri o hissediliyordu. Diğer bir kısmınm ise, (muhalefet) e hoş görünmek için ellerindeki (A- leradar), (Peyamı Sabah) gazeteleri ni sallıyarak o gün hangi (efendi)yi selâmlâmak lâzım geldiğini araştır - makla meşgul oldukları göze çarpı - yordu. Muhalif gazeteler, bir taraftan Kuvayı milliyeye ve diğer taraftan da kabine aleyhine ateş püskürüyor- lar. Dün sabah işgal başlar başla - maz kabinenin istifa ederek hükü - meti niçin daha (ehil ve erbap) el-| lere terketmediklerini soruyorlardı. Ehil ve erbap.. Hiç şüphesiz ki, bundan maksat, damat Ferit paşa İle onun partisi idi. Ve bu gazetele- rin imanından da; bu meş'um parti- nin bir an evvel Babıâliyi işgal ve is- tilâ etmeleri matlup olduğu açıktan açığa anlaşılmaktaydı. Hükümetsiz kalan İstanbulda, ge- ne © hain ve şımarık unsurlar, bir- denbire baş göstermişti. Bilhassa Kadrköy muhitinde Ermeni komiteci leri büyük bir faaliyete geçmişlerdi. Sokaklarda tesadiif ettikleri Türk çocuklarını derhal yakalıyorlar; ki- Biselere taşıyorlardı. Ehemmiyetsiz bir sebeple kin bağladıkları Türkle- ri, (komitecidir, İttihatçıdır. Vaktiy- le şu kadar Ermeni kesmişti. Şimdi de millici olmuş...) diye İngiliz po - Tislerine gösteriyorlar; Arabyan han larma, Kroker zindanlarma.. oradan da, Kırkulesi açığmda, bacasından dumanlar savrulan İngiliz vâpuruna gönderiyorlardı. Galatada, Tatavlada, Feriköyün - de, Beyoğlunun hücra köşelerinde şımarıklık arttıkça artmış; artık Türkler için tahammül edilmez bir bal almıştı. Birdenbire ortaya feci bir rivayet yayılmıştı. Bu rivayete nazaran, Üç bin Türk tevkif olunacak ve Malta- ya yollanacaktı. Kuvayı milliye ile yakmdan ve uzaktan alâkadar olan hiçbir Türk İstanbulda bırakılmıya- caktı, Çılgmlık ve şrmarıklığın takip et- tiği şekle nazaran, bu rivayetin ta - hakkuk etmek ihtimali vardı. Çün - Kü, yirmi dört saattenberi İstanbul- da üç yüze yakın Türkün evi barkı yıkılmış, kapıları kapanmıştı. Ve bu üç yüze yakm Türk, Kızkulesi açi - ğında, Malta seferine harekete ama- de olan İngiliz vapuruna yollanmış- tr. Bunlarm içinde memleketin en değerli şahısları ve en masum evlât- ları vardı. Bazı mebuslar, sabahleyin erken- den mecliste toplanmışlardı. Reis Celâleddin Arif beyin Anadoluya kaçtığından ve bazı arkadaşlarının da tevkif edildiklerinden bahsediyor- Mardi. Bu mrada İngiliz polisleri gene meclise dayanmışlar; dışarda arayıp Ziya ŞAKİR tinin vücudundan r görünmüyordu bulamadıkları üç mebusu İstiyorlar- dı.. Bu üç mebus: Edirne mebusla - rından Şeref ve Faik beylerle, İstan- bul mebusu Numan beyi. Mecliste, gene hararetli bir müzâkere ve mü- nakaşa başgöstermişti. İngilizlerin bu talep ve ısrarlarına mukavemet İ mümkün değildi. Çaresiz, bu arka - daşların da teslimlerine rıza göste - rilmişti, Meclis ikinel rels vekili Abdülâziz Mecdi efendi, gene meclisin zabıta dairesine inmiş; İngiliz polislerinden İbir senet istemişti. Polisler, bu tek- Ufi reddetmişlerdi. O zaman Mecdi efendi de kat'i cevabını vermiş; — Dün akşam bana gelenler, bu yolda bir senet verdiler. İki arkada» şımızt aldılar, götürdüler. Şimdi siz İde böyle bir senet vermeye mesbur- sunuz... Ya, böyle bir senet verdik — ten sonra vayifenizi sükünetle ifa edersiniz; veyahut bizi şiddetli ted - birler almıya mecbur eylersiniz. Bu İtakdirde bütün mes'uliyet size ait - tir. Demişti. İngilizler, Mecdi efendinin bu ce- âdeti karşısmda ricat etmişli cak — dün akşamki İngiliz pollele- rinin verdikleri gibi —bir senet verdikten sonra, istenilen mebusları alıp götürmüşlerdi. Tekerrlir eden bu hâdise, mecliste bulunan mebusların iliklerine kadar işliyen bir teessür husule getirmişti. İ Artık bu şekilde müzakerata devam İ imiânı olmadığı tahakkuk etmişti... Vağiyet, cidden elim ve hazindi. Yalnız, (Osmanlı saltanatı) değil; (Osmanlı meclisi mebusanı) da ar - tık son günlerine ve hattâ, son da- kikalarma gelmişti. Adedi otuzu geçmiyen mebuslar arasında, koridorlarda ve bomboş kalan encümen odalarında bir mü - zakere cereyan etmişti. Hemen her mebusun fikri, ayni nokta üzerinde temerküz eylemişti: — Hayır. Artık meclis, müzake- ratma devam edemeyiz... Şu halde?. Derhal on yedi mebus tarafından | bir takrir imza edilmiş: riyaset ma- kamına verilmişti Ve bu takriri mü- teskıp, (Osmanlı meclisi mebusanı) İnm son ve tarih celsesinde son mü- zakere şu şekilde cereyan etmişti Celseyi, meclisin birinci reis veki- Ti Hüseyin Kâzım bey idare et-| mekteydi. RelsKâzım bey — Efendim!.. takrir var. Müsaadenizle ekin. İçtima salonuna gelmiş olan bü - tün mebuslar arasmdan: — Okunsun... Sesleri yikselmişti... Sinop mebu- su Doktor Rıza Nur bey; — Bendeniz, söz istiyorum efen - dim Demişti. Reis Kâzım bey: — Buyrunuz efendim. Cevabmı vermişti. Rıza Nur bey ktirsiye gelmiş; ay- nen şu sözleri söylemişti: — Efendiler!,, Mühim bir ânı ta- rihi yaşıyoruz... Bu devlet ve bu millet; bu zamana kadar böyle bü - yük bir musibete duçar olmamıştı. Payitahtı Osmani, ve Darülhilâfeti islâmiye, bugün ecnebi işgali müsel- lâhı altma geçmiş bulunuyor. Bunu mucip, hiçbir hal mevcut değildir... Meclisi mebusanı Osmani, tecavüze uğradı, Mebus o arkadaşlarımızdan Rauf, Vasıf, Faik ve Şeref beyler ve Numan efendi; (Arkası var) TAN ASONE VE İLAN ŞARTLARI satır başma $ kuraş dan fazla için yekündan 9ç 10 kuruş eki z Memleket barrema siportakı abone yazılmaz. BORSA... PİYASA 29 MAYIS CUMA Para Borsası 1 Dolar 20 Fransız frangı 168,.— 20 Belcika İrangı 20 20 Drahmi 20.5 20 İsviçre ir. 20 Çek kuron 20 Ley 20 Dinar ret vesikalı Florin Avusturya gilin ark De Penso Leva Yen İsveç kuron Atm Banknot Çekler Paris üzerine İngiliz üzerine Dolar Liret Bega Cenevre Levra Florin Çekoslovak Avusturya Mark İsveç kurana İspanya pezeta Esham ie N 4 Hamiline Anadol x.40 6100 Sirketihayriye Tramvay Bomonti Nektar Terkos Aslan Çimento Merkez Bankası Osmanlı Bankası Sark Merkes Keranesi İstikrazlar Türk Borcu T I ei ye ER İstikrarı dahili Erem ABC Sıvas Erzurum I - u Mısır Tahvlileri 1886 1 — ——— 1903 TI 90,50 9150 1911 HI 85.50 8650 aa a YEN: NESRIYAT Ağaç çıktı Her sayısı bir evyelkisindan daha güzel çıkan bu mecmuanm 9 uncu sayısı Necip Fazıl, Mustafa Şekip, 1. Galip, Ahmet Muhip, Selmin Tev- fik, Salih Zeki, Fikret Adil, Cevdet Kudret, Miraç ve Cahit Sıtkının ya- zıları ve #air kronik ve yazılarla çık- İ ı.. Hararetle tavsiye ederiz. Varlık Edebiyat ve fikir mecmuası Var- hik'm 1 Haziran tarihli 70 inci sayı- sı Yaşar Nabi, Vasfi Mahir, Cevdet Kudret, Firuzan Selçuk, Reşat Ce - mal, Cemil Sena, Süreyya Samizade, | Behiç Enver, Sabahattin Ali, ve Na- hid Sırrmın makale, hikâye ve şiir. leriyle çıkmıştır. Türk Şairleri Sadettin Nüzhet Ergunun neşret- mekte olduğu Türk şairleri ançiklo- pedisinin yedinci sayısı | çıkmıştır. Bu sayıda A harfinden 15 şair var - dır. Yaz Ortasında Bir Gecelik Rüya Viliam Shakespeare'in bu eseri Nurettin Sevin tarafından dilimize cevrilmiştir. Kitap, Hilmi kitap evi tarafmdan çok güzel bir baskı için - de satışa çıkarılmıştır. Bayan SAFİYE PANORAMA Bahçesinde Bugün MELEK sinemasında 2 film birden: - Anna Karenin Greta Garbo - Frederie March 2 -BRODVAY MELO Di Robert Taylor. Eleanor Powell “Yaz fiyatları: 20-25-35 kuruş İHamiş: Melek ve İpek sinemala- rmm kuponlar keşidesinde kaza- anların hediyelerini almak üze- Melek sinemasma müracaatla” maktan suçlu zaman içersinde yakalı Uçüncü umum Bayburt, (Tan) — Bayburdun u- zun zamandanberi halledilemiyen © lektrik derdi, üçüncü umümi müfet- tiş Tahsin Uzerin son seyahatinde misait bir hal çaresine bağlanmış * tır. Belediyenin bir yıl önce elektrik imtiyazmı 35 sene milddetle satması, fakat sonradan İmtiyazı geri alması ışi karışık bir vaziyete sokmuştur. Tahsin Uzer'in burada yaptığı te- maslardan sonra, bu mesele gene şirkete bırakılmak süretyle halledil- miştir. Doğu iilerinde yapılacak e - lektrik işine ilkönce Bayburtlan baş lanacağmı vaadeden umumi müfet- Turgutluda MEMLEKET MANZARALARINDAN: Giizel Giresunun iskelesi MEMLEKETTE “TAN, Eskişehirde zehirli gö/ kursu faaliyetle i İcra kasasını soyan bir odacı hapse mahküm oldu Aydın, (Tan) — Aydm icra dairesi ile tahsil şubesi kasalarını soy - odası İbrahimin muhakemesi asliye ceza mahkemesinde bitirilmiştir. Suçlular icra kasasını soyduğunu itjraf etmiş, tahsil yube- si kasasmı açtığı hakkındaki iddiaları reddetmiştir. bit görerek İbrahimin 6 sene 8 ay hapsine karar vermiştir. Mahkeme, suçu sa- Odunla arkadaşını öldürmüş Karaman, (Tan) — Çukurbağ köyünden Mehmet oğlu Hü syni köyden Berbat oğullarmdan Durmuş Ali; dağda bir kör meselesinden kavgaya tutuşmuşlardır. Durmuş Ali, arkddaşnın sözle- rine hidedtlenerek eline geçirdiği odunu Hüseynin derhal ölümüne sebep olmuştur. Vakayı müteakip kaçan katil, kısa bir rak tevkif edilmiştir. Bayburdun elektirik işi bir zamanda hallediliyor kafasına indirmiş, yakın müfettiş Bayburna | tiş, tesisat için lüzumlu olan para meselesini de bu suretle temin et - miştir. Tahsin Uzer, elektrik işini Üzeri - ne alân un fabrikasında da incele- | melerde bulunmuş ve fabrikanm ha- tıra defterine şunları yazmıştır «Türk ekonomi şuuru ile meydana gelen, halkm ve bilhassa ordunun hayat ve sıhhati ile İlgili olan bu fabrikayı meydana getiren Türk ev- lâtlarmı kutlulamak, çalışkan Bay- burtluları takdir etmek her düşün - celi insana bir vazifedir. Ben de bu vazifeyi yaptım.,, sürek avı Turgutlu, (Tan) — Turgutlu avcrları büyük bir sürek avı yapmış- lardır. Bunda birçok domuz öldürülmüştür. Yukarki resim, avcıları bir arada gösteriyor. Kursun çalıştığı il Eskişehir, (Tan) — dimi iki sydanberi faydalı devam etmektedir. Dersler, gece © rilmektedir. Kursun müdavimi 40 şidir.Bu derslerden başka, 8 İgar evinde hususi halk vi rı da tertip söle Evde bir gaz müzesi vücude rilmiştir. Can kurtaran e mangenler, süzgeçler, korunma İşi” ait levhalar halka hergün açıktır. 2) lam öl lim oi Yağmurlar kesildi vi Akhisar, (Tan) — Günlerden devam eden faydalı yağmurlar dg” du. Uretmenler tütün gi # vam ediyorlar. Şimdiye bin dönüme yakın tütün di elm Bu sene verim itibarile çok ve Bi tütün yetişeceği umulmaktadır. İzmit vapur iskelesi 4 İzmit, (Tan) — Vapur bozukluğu hakkında egr ya yazılar yazıldığı halde bu il iz lâkadar dairelerin dikkate ları görülmektedir. Vapur ve etrafımı çevreliyen yerler pe" £ bir zel ge kımisız ve İpi 1 * Gönen, (Tan) — Kaza Ke kamı, köyleri teftiş ederek KÖY, nunu tatbikatı ile yakmdan Ml dar olmaktadır. * Balıkesir, (Tan) — ye Salim Gündoğanm ekim. klz verdiği önem ve il geren tnelliğin inkişafı yönünde göt“) ünde Kör diği ilgi ve çalışma, tarım boca takdirname ile taltif edi” tir. * Aydın, (Tan) — üyeler okulu öğrenicileri hai salona da bir müsamere vermişlerdir” veri? samere her bakimdan bu yil iri müsamerelerin en İyisi he gör temsil edilerek, numaralar miştir. Küçükler çok muvaffak 9 muşlardır. * Köşk, (Tan) — er Parti başkanı hava kurumu le köyleri dolaşarak ürünlerde berril yazmaktadırla sz ie dar kamuna a e sir kilo teberrü temin edilmiştir köyler de sırasiyle