28-5-938 » —I— Viyana, Mayıs 1936 Belgrattaki Balkan Antantı top- lantıları yüzünden Viyanrdaki In - Biltere - Avusturya maçına yetişe- Medim. Halbuki kısa seyahatimin €n güzel bir safhası bu maçın zev- kini gözlerime tattırmak olacaktı. Viyanaya, maçtan üç gün sonra Beldim. Koca şehir büyük karşı m hâli heyecanı içinde idi. Otellerde ve kahvelerde İngiltere milli takımı üzerine kazanılan bü- Yük galebenin heyecanı devam edi- Yor gibiydi. Maçı görmek imkâni- hi kaybedince, maçı kazananı olsun Börmek ve 1936 senesinin bu en mü- him futbol hâdisesini onun ağsın dan dinlemek fırsatını kaçırmak is- temedim. Otelimden Hugo Mayzele telefon ettim. Meyzeli bundan yedi Bene evvel Viyanaya ilk gelişimden tanıyordum. Kendisine ilk ziyareti- Mİ “Tegethofştrasse” de, Avusturya Futbol Federasyonunun üç dört o- dalı küçük merkezinde yapmıştım. Daha o zaman, Mayzel, yalnız Avus turyanm değil, bütün Merkezi Av- Tupanın futbol dizginlerini elinde tutan bir adamdı. Onu, odasında, daktilo gürültüleri ve Peşte ve İa ardı arkası kesilmiyen | te- lefon muhavereleri arasında görün- €8 şaşırmıştım. Şaşkımlığım bizdeki Çalışma tarzile Viyanadaki çalışma tarzı arasındaki uçurum tezadından İleri geliyordu. Bir harita Üzerinde Uğraşan kumandan gibi, Mayzel, önünde bir tarife, birçok tarihler, Me zaman, nerede ve kiminle karşı- | cağını hesap eden ve bu hesap- | larının milli takım anasırmı veren Klüplerin lik fiküstürleri ile zâfa Uğramaması için kafası bin bir kom »bizezon Içinde işliyen bir makine - Alama» benziyordu. Onun üzerimde bıraktığı bu derin tesire kapılarak» tir ki, daha yedi sene evvel, ilk gö- Tüşlimde, hemen o akşam Avusturya Milli takımile beraber Praga gide - Yek Çekoslovak milli takımile yapı- maçı seyretmek teklifini he- Men kabul etmiş ve 9 saat süren yolculuğu, Avusturyanm milli oyuncularını üçüncü mevki Arabalara o yerleştirdikten (o sonra, Futbol Kralı Hügol Mayzelle bir mülâkat İngiltere milli takımını yenen Hügol Meyzel'in bu maç ve alelümum futbol işleri hakkında ders olacak kadar değerli sözleri o Alelümum Avrupa beynelmilel fatbolcülerini ve bilhassa İngiliz oyuncu- larının ökserisini hatırlatan bir futboleü tipi (Bir futboleliniin yüzünde, gözlerinde ve halinde bulunması şart olan bütün cana yakınlık, kuvvet ve zokâ mânalarmı hakkile belirten bu resmi Mayzelte beraber, koridorda, ayakta | Avrupalı ressamlardan biri idesl futbolcü tiplerini belirtmek üzere yap- Yapmak yorgunluğuna tahammül- | mıştır.) çekinmemiştim. Yalnız 20 bin kişilik bir Avustur. Ya futbol ordusunun kumandanı de- fakat hakikaten Merkezi Avru- Panm futbol kralı olan Mayzel, bu #ski aşinalık yüzünden, telefonda *esimi duyunca, büyük nezüket gös- trerek bana hemen gelip kendisini Rörebileceğimi söyledi ve yine, o tkşam için, İtalya takrmile kargı laşmak üzere Romaya hareket ede- “eğini de ilâve etti. i Mayzeli, bu sefer, Tegethopştras- I ia deki küçük merkez yerine, başka İ İF şirassede, fakat saray kadar İ Muhteşem büyük bir binada, ve ka- bin ismimi söyledikten ve kâ- plerile kendisine haber gönderttik- sonra ziyaret edebildim. Bir : ü aldığımı bilmiyen kâtipler Sok meşgul olduğunu ve kabul ede- bilmesinin şüpheli o bulunduğunu “öylüyorlardı. İki koridor geçtikten V bir odada beş dakika bekledikten yanma girdim. Burası bir na- w odası kadar mükellef bir daire | Avusturya mili takımile orta Avru- Ve yedi sene evvelki Mayzel, hiç padaki faikiyeti için mütemadi cenk- ye ği$memiş, belki biraz daha ta7€ | esen “İtalya milli takımının bomba kalktı ..» mw Kenç bir sima ile, büyük bir ma- başında oturmuştu. Ayağa ve beni yalnız Merkezi Avru- futbol kralı değil, ayni oza- |daki tanıdıklarını sorduktan sonra & Viyananın en nazik adamı |niçin Avusturya - İngiltere maçına ipğunu da gösteren büyük bir sa- | yetisemediğimi adeta serzenişle öğ- Miyet ve nezaketle karşıladı. Bü- | renmek istedi. Yetişseydim bile bi- alâk» ile hatırımı ve İstanbul İlet bulamamaktan korktuğumu söy- NT e leyince canı sikildi: — Mayzel burada ne güne duru- yor? Bir telefon edecektik ve arka- daşım Ali Naciyi yanıma alıp bu güzel maçı, vaktile Pragda seyretti. ğimiz gibi, yine beraber seyredecek- tik! dedi, Mayzeli kazandığı büyük galebe- den dolayı tebrik ettim. O, kazanı- lan büyük galebenin ehemmiyetini tamamen idrak etmiş, fakat zafer- den asla sarhoş olmamıştı. — Şüphe yok ki Avusturya mil Ni takımının İngilterenin çıkarabile- ceği en kuvvetli bir takım olduğun- da şüphe bulunmıyan bir kuvveti yenmesinden o mes'udum, OoFakat unutmamalı ki sporda yenmek ka- dar yenilmeği de tabii kabul etmek lâzımgelir. Hattâ zaman zaman ye- nilmek bir futbol takımı için zaru- ri ve faydalıdır. Boyuna yenen 'ta- kım galibiyet içinde yavaş yavaş dejenere olür. Halbuki arasıra ye - nilmek taktma mütemadiyen hız ve- rir ve ona adeta yeni can ve enerji aşılar. Londra maçındaki gulibiye- timizdenberi İngiltere milli takımı. na karşı kuvvetli bir takım çıkâr- mak benim için geceli gündüzlü dü- şündüğüm bir ideal olmuştu. Buna muvaffak olmaktan ve iyi bir neti- ce almaktan çok memnunum. Fakat beni daha çok memnun eden İngil- tere - Avusturya maçmın içimde cereyan ettiği anlaşılmaz spor ha- vasıdır. Bu maç 1936 #enesinin en mühim futbol hâdisesi idi. Düşünün ki sahada 70 bin seyirci vardı. Avusturya federal reisi ve altı na- zır maçta hazır bülunuyordu. Tri- bünlerde her tabakadan on binlerce, Avusturyalı ve bu meyanda diyebi- lirim ki Viyananm en İyi sosyetesi oturuyordu. 460 otomobil ve oto- büs, sahanın dış tarafmda kesif bir vasrtai nakliye kalabalığı teşkil edi- yordu. Yalnız bu maç için Çekosle- vakya, Macaristan ve Almanyadan binlerce insan, Paristen 114, hattâ Maltadan 20 meraklı gelmişlerdi. Sehmaus Willi Havlicek Viktor Moker Josef Milli takım namzetlerinin çarpışacağı Viyanalılar haftaya geliyor Milli takımımızın seçilmesi için Federasyonca getirtilen First Vienn Olimpiyada gidecek Türk milli ta- kım oyuncularını seçmek gayesile şeh rimizde Ankara, İzmir, İstanbul muh- telitlerile Avusturyanın kuvetli ta- kımlarından First Viyenna arasında bir turnuva yapılcağını bildirmiş- tik. Bu sene Viyana profesyonel li- kinde ikinci olan ve 9 oyuncusu mü. teaddit defalar beynelmilel maçlara iştirak eden First Viyennanm kuvve ti hakkında alâkadarlardan aldığı- miz malümatı yazıyoruz. Kaleci: Havlicek Viktor 20 yaşm - da plonjon ve degajmanları çok ku' vetli, İngilterede yaptıkları turna; iştirak ederek parlak muvaffakiyet ler elde etmiştir. Yaşının küçüklü ne rağmen (2) defa enternasyonal ol- muştur. Müdafi: Rayner Kari, 32 yaşında. Kuvvetli bir teknisiyen. Herhangi bir e topa hâkim, Taktik iti- k görünlü. Sai müdafi. (55) defa enternasyonn! olmuştur. Müdafi: Sehmans Villi, 23 yaşmda. Kafaya çok hâkim. Avusturya mil. W takımında genç oyuncular en ba- şmda gelmektedir. Son defa İtalya - Avusturya maçın da sol müdafi oyniyarak hârıkalar yaratmıştır. (40) defa enternasyonal olmuştur. Haf: Kaller Otto. 26 yaşında, Forvetti beslemekle iştihar etmiş (18) defa enternasyonal olmuştur. Sağ haf oynar. Santrhaf: Hofman Leopold. 28 ya- sında. Teknik ve taktikile iştihar etmiş, Kafa oyunlarına çok hâkim, (40) defa enternasyonal olmuştur. Haf: Machu Leo. 24 yaşında. Kuvvetli teknik ve istoplarile işti - har etmiş sol haf oynar. (5) defn enternasyonal olmuştur. Forvet: Molzer Jozef. 28 yaşında. Seri,ve cevval bir oyuncu sağ açık oynar. (10) defa enternasyonel ol - mi uştur. Forvet: Gschveidi. 30 yaşında. Senelerce Avusturya milli takımın i Hoftmann Seagold da sağ ofsayt oynamış Avrupanm en meşhur forveti. Dripling ve kafa ©- yunlarile iştihar etmiş. Bilhassa kale önünde iştihar şütlerile her an tehli- ke yaratır. (55) defa enternasyonal olmuştur. Foret: Erdi Franz. 23 yaşında, Kendi mevvkiinin tam mânasile hâ- kimi kuvvetli teknisiyen ve şütör. (5) defa enternasyonal olmuştur. Forvet: Fıseher Richard. 18 yaşm- da. Gayet seri, Kale önünde çok so- gük kanlı davranır.“Bilhassa açıkgöz Tüliğile her fırsattan istifade eder. Forvet: Mandi Franz. 19 yaşmda. Dripling ve ani şütlerile iştihar et- miş. Seri, atılgan oynar. Holec Villi. 19 yaşmda, 200 gazeteci maçı takip ediyordu. Hiç şüphe yok ki İngiltere karşımı- za bugün çıkarabileceği en kuvvetli takımımı çıkardı. Takımda yalniz Arsenalden 6 oyuncu vardı. Bizim takıma gelince, belki tuhafınıza gi- der, fakat hakikat şudur ki benim çıkardığım takım Londraya götür- düğüm takım kadar kuvvetli değil di. Fark, bugünkü takımın fizi man, nefes itibarile o takımdan ağa- ğı almasında idi, Futbolda esas on bir oyuncunun da bir buçuk saat oy- namasıdır. Bu bakımdan Londraya götürdüğüm takım daha iyi idi, İn- giltereyi yenen takımda kimi kirk beş dakika, kimi bir saat, takımm yarısı tam bir buçuk saat oynıya- biliyordu. Fakat takımımızın tek- nik bakımından üstünlüğü ve oyun tarzımızın çeşitli olmasıdır ki İngi- Uz milli taktmının mağlübiyetine sebep oldu. Biliyorsunuz ki İngiliz- lerin yalnız bir oyun tarzları var: Meşhur W sistemi. Bu sistemi takip ediyorlar, bir buçuk saat oynuyor lar ve bharikulâde şut çekiyorlar. Binaenaleyh bu yeknesak sistem teknik kabiliyeti üstün ve çeşitli bir takımım karşısında artık miles- «ir olmaktan çıkmıştır ve bu son maç bunun en bariz delilidir. Çün- kü nihayet karşımızdaki takımm muayyen bir kalıptan dışarı çıka- | muiyacağını biliyoruz ve on beş da- kikada tarzına alışıyoruz. O ise bir Avusturya milli takımınn her an tenevvü eden oyun hususiyetlerini tamamen kavrıyamıyor ve bir bu- çuk saatte bir kere fazla aldanınca netice mağlübiyet oluyor. Yoksa, yani bu üstünlüğümüz olmasa, İn- giltere milli takimile uğraşabilmek imkânsız olurdu. Düşünün ki hep- si fizik itibarile kuvvetli hepsi iki ayakla oynuyorlar, bepsinin top kontrolları fevkalâde, bütün muha- cim ve muavin hatları harikulâde şut çekiyorlar, yalnız vücut muva- zenelerine ve hareketlerine bakmak, bunların ta gençliklerindenberi id- manlı olduklarını anlatmağa (kâfi, Bunların hepsi iyi, güzel, fakat şu var ki İngilterede futbol emniyet esasma dayanıyor. İngiliz milli ta- kımları, dediğim gibi W sistemini mekanizmalaştırmışlardır. Binaen- aleyh karşılarında #cientifigue, fen- ni oynıyan bir ekip görünce şaşırı- yorlar. Şunu söyliyeyim ki, tam otuz senedir bu İşin başmdayım. Eğer bu kadar bu İngiliz takrmiyle meşgul olabilseydim, bütün dünyayı yenerdim. Mayzel'in maçı anlattıktan sonra İngilizlerin spor terbiyesi hakkında söylediklerini yarın yazacağım. a çok kuvvetli bir takımdır Seri,ayağına çok hâkim Avusturya nın büyük ümitlerle bağlı olduğu bir oyuncu. Pollaok Gustav, 24 yaşında, Yüksek kombinezon yapan. Kıvrak vücut hareketlerile tanmmış şütör bir oyuncu, Haziranın-dördünde bu takımla be- raber Ankara ve İzmir muhtelitleri- de şehrimizde olacaklardır. Taksim stadyomunda yapılacak o lan bu müsabakaların şekli şöyle tes- bit edilmiştir. 6 haziran cumartesi, İstanbul — Ankara, İzmir — Pirat Vienna, 7 haziran pazar. Ankara — Izmir, Istanbul — First Vienna. 9 haziran salı, Izmir — Istanbul, Ankara — First Vienna, Bu karşılaşmalardan sonra seçile- cek oyunculardan tesbit edilen takım- In müsabaka yapmak üzere Isparta « Slâvya mühtelitinin de şehrimize gel mesi kuvvetli bir ihtimal dahilindedir. İBu temasta futboleülerimizin kiymet lerini meydana koyacağımız cihetle alâkadarlar taratından büyük ehem- miyet verilmekte olduğundan müsa- bakaların enteresan olacağı şüphesiz görülmektedir, Alman güreşçileri de geliyor Güreş federasyonu tarafndan da vet edilen Alman güreş takımı hazi- ranm yirmisinde İstanbula geleceği « ni alâkadarlara bildirmiştir. Finlândiya maçlarile büyük bir im- tihan geçirecek olan güreşçilerimiz iki hafta sonra da Almanlarla karşılaş” mış olacaklardır. Almanlarla da Taksim stadında iki si Grekorümen ikisi serbest olmak ü zere dört müsabaka yapılacaktır. Ge lecek takım içinde 66 kiloda Şperling 80 da Vegedes ağırda Riger Alman « larm tanmmış güreşçileridir. Genç futbolcular müsabakası Beykoz parti başkanlığı ve top spor mecmuası tarafından memleke- timizde ilk defa olarak tertip edilen genç futbolcüler müsabakası hakkm- da bir fikir verebilmek için yarm sa- at 6 da Güneş klübü antrenörü Donel- li tarafından bir gösteriş yapılacak» tır, Top hâkimiyeti, kontrol, şut çek « me, muayyen bir mesafe dahilinde süratli top sürmek gibi faydalı hare- kâtı bâvi olan bu müsabakaya 20 ya- şma kadar olan bütün sporcular gire- bilecektir. Kazananlara kıymetli hediye (o ve mükâfatlar verileceği gibi bu husus- taki bilgilerini de artıracağı için iki taraftan enteresan olan bu mü- sabakanm tarihi ayrica Mân odile-