EKONOMİ PİYASA VAZİYETİ Son günlerde kuzu eti ucuzlamak- tadır. Asmaaltı piyasasında (Okuzu eti 40 kuruşa kadar düşmüştür. 'Trakyadan bol miktarda kuzu eti gelmektedir. e Kuzu etinde olduğu gibi diğer yiyecek maddeler de| ucuzlamaktadır. Bilhassa taze seb-| gelerin fiy rı gin geçtikçe düş- mektedir. Kabak, ucuz pazar yerle-| rinde yedi buçuk kuruşa, bakla beş kuruşa satılmaktadır, Yağ fiatleri Evvelce de yazdığımız gibi fiyatları umumiyet itibarile ucuzla- maktadır. Ekstra zeytinyağları 55 kuruşa kadar satılmaktadır. Halbu- ki iki hafta evvel ekstra malların fiyatı 67 kuruşa Okadar fırlamıştı. Maamafih zeytinyağındaki bu yeni ucuzluk, henüz perakende satışlar Üzerine tesir etmemiştir. Ekseri bakkallar zeytinyağını hâlâ 75 ku- ruş üzerinden satmaktadırlar, Top- tan fiyatlarla perakende fiyatlar a- rasında pek tabii olarak bir fark ol- ması lâzımdır. Fakat toptan zey- tinyağ 55 kuruşa kadar satıldığı halde perakende olarak 75 kuruşa satılmasını ihtikâr şeklinde izah edebiliriz. Belediye İktısat Müdüri- yetinin toptan ve perakende fiyat - lar arasındaki bu nisbetsizliği tetki ve yiyecek maddelerini kontrol et- mesi lâzımdır. "Tereyağ fiyatlarm- daki ucuzluk ta devam etmektedir. Piyasaya yeni mahsul geleceği için buzhanedeki mallar piyasaya fazla miktarda arzedilmektedir. Bu yüzden Trabzon yağları 70 kuruşa kadar düşmüştür. Halbuki bir ay evvel, Trabzon yağları 110 kuruşa kadar yükselmişti. Ceviz Samsunda ihraç için mal kalmamış gibidir İstanbul ceviz piyasasında son gün lerde iş olmamıştır. Fakat stokların azlığı dolayıslle fiatlar seviyelerini muhafaza etmektedirler, Son fiştlar kabuklu cevizler için 11, iç cevizler için 25 kuruştur. Ege mmtakasında mevsim geçmiş olduğundan dış piyasalara yapılan tekliflerin durduğu anlaşılmaktadır. Dahili sarfiyat için kabuklu cevizler 8 - 9, iç cevizler 25 kuruştur. Samsun mıntakasında ihracat el - verişli m * kaİmamış olduğu bildiril- mektedir. Fiyatlarda geçen haftaya nazaran bir değişiklik olmadığı ha - ber verilmektedir. Diş Piyasada: Almanya ceviz sasında kaye”, değer bir değişikli madığı bildirmektedir. iya ik ol İstanbul mısır piyasası isteklidir İstanbul mısır piyasası isteklidir. Son fiyatlar geçen haftanm ayni o- larak 5,25 kuruştur. Samsun mınta- kasmda mevsim münasebetile misir fiyatlarının yükseldiği bildirilmekte» dir. Son fiyat durumu aşağıda göste rilmiştir: Samsunda 5,125 kuruş, Çorumda No. 12 Ademle Havva Bürhan CAHID Beni sahiden bir mektep çocuğu ye rine mi koyuyordu bilmem. Hayalin bu gerip teklifine metr- dötel getirdiği tren biletleriyle be - bim namıma cevap vermiş oldu. Gösterdim: — İşte beni Nise kadar sizden #- yırmıyacak kâğıt parçaları. Bunlara râğmen beni istemezseniz o başka! Gözlerinin içi bir bahar gibi çiçek» lendi. — Oh, dedi. Bunu ben rica etmiş- tim, * Gece on biri geçmişti ki tren gel- di. Bu sefer kompartımanlarımız bir az uzak düşmiiş, O vagonun orta- sında, ben nihayetinde, Başka yer yokmuş. Hayal hazırlanmış kompar tımanma girerken: — Bonnüi dedi. Güneşle beraber sizi görürüm. Ve başmın zarif bir hareketi ile selâm vetdi. Kaplisını kapadı, kafam göğsüme yapışmış gibi ben de çok gükür benden baska kimsa olmıyan yağ! Fazla balı Bu balıkları iç istihlâk etmek ç a Kğ Balıkhanede bir çift torik balığı 3 kuruşa kadar satılmaktadır. Bazı dalyan sahipleri ,“balık para etmi- yor” diye tuttukları balıkları denize dökmek mecburiyetinde kalmışlar- dır. Bir balıkçı diyor ki: — Kilyosta tutulan torik balıkla» rmm Balıkhaneye kadar motör mas rafmı hesap ettim. Çift torik 3 ku- ruşa satıldıktan sonra motör masta- fini çikarmak kabil değildir. Bünun liçin, balıkları denize döktlik, Evvelki gün muhtelif dalyan sa- hipleri bu hesabı yaparak denize bir rü balık dökmüşlerdir. Denize dö- İ külen balıkların yekünu 4.0090 çifti bulmaktadır. Bir taraftan, balıklar denize dökülürken, diğer taraftan iç Anadoluda balık istihlâk edemiyen bir halk kütlesi vardır. Balıklarımı- za dahili piyasada mahreç bulmak için, iç Anadolu halkma, balık İs- tihlâkini öğretmek lâzmıdır. Bu ba- hisler etrafında kendisile görüştü - gümüz bir balık taciri diyor ki: — Arasıra balıkçılığın inkişafı için araştırmalar (yapılmaktadır. Hattâ bize sorulan sualler arasında “balık istihsalâtını arttırmak / için, ne gibi çareler lâzımdır?” gibi clm- lelere de tesadüf edilmektedir. Bu- günkü şerait altında, balık istihsa- lâtını arttırmağa . nelüzum var? Çünkü tutulan balıkları denize dö- küyoruz. Anadolu halkmı balık ye- meğe alıştırmak için çareler arama- lıyız. Her şeyden evvel Ankaraya taze ve bol miktarda göndermeliyiz. Bunun için bir soğuk hava vagonu- na ihtiyaç vardır. Şimdiye kadar balıkçılar cemiyeti, birkaç defa bu mesele hakkmda demiryollar idare- sine mliracaat etmişti. Fakat bir türlü, bu soğuk hava vagonu temin edilemedi. Halbuki, Ankara Anado- lu şehirleri arasında en çok balık İstihlâk eden bir yerdir. Bugün! şerait altmda Ankaraya buzlu #e- petlerin içinde balık gönderilmekte- dir. Bu yüzden Ankarada emniyet- 5 kuruş, Amasyada 5,5 - 6 kuruş. Marsilya piyasasında mısır fiyat- ları yüz kilo başına cif olarak şöyle- dir: La plâta sarı 31 - 32 Frank. Romanya mısır piyasası durgun - dur. Son fiyatlar vagonu 25,000 - 25 bin 500 ley arasındadır. kompartımanıma girdim. Hem soyunuyor, hem düşünüyo - Tümü, Ne garip kızdı bu Hayal, İki gündür beraber yemek yiyo - ruz. Beraber geziyoruz. Beraber 0- tellere gidiyoruz. Beraber seyahat programları değiştiriyoruz. Bütün bunlara rağmen hâlâ ortada bir iler- İ sonra bu kadını elde edemeyişime hayret doğrusu, Ağzım, dilim mi bağlandı, ne oldu. Beni yolumdan çevirip: Nise kadar sürükliyen bu kızın maksadı ne olabilir. Elbet benden hoşlandı ki, bunu yaptı. Pe- İki ama ben neden bu fırsattan isti- fade etmiyorum. Etmiyorum mu, edemiyorum mu? Bir kadınla bu şekilde ahbap ol - duktan sonra onun yanmda hâlâ bir korkuluk gibi gezdiğim vaki değil Değil ama gel gelelim bu kıza bir türlü açılamıyörum. Halbuki apaşi - kür bir müsaade işte. Beni yolum- dan çevirip Nise kadar niçin sürüklü İ bası karşılıyacak. O olmasa her hal- de evden birisi istasyona gelecek. Peki sonra.. bu mesele akşamdan otelde halledilecekti. Beceriksizlik. tovluk ettim. Toy- leyiş yok. Bu kadar sıkıfıkı olduktan | İyor.Yarın da Nise varacağız.Tabil ba | k tutuluyor piyasalarımızda areleri aranmalı le taze balrk yemek kabil değildi. Halbuki bir soğuk hava vagonu bu- nu temin edebilir. Ankaradan #on- ra, Eskiehir, Kayseri gibi yerlerde de, balık istihlâki temin edilebilir. Meselâ, bazı mekteplerde, kışlalar- da, fabrika bulunan ve çok amele BORSA - PİYASA 2 MAYIS CUMARTESİ Para Borsası Alış 20 İsviçre fr. 20 Çek kuron 20 Ley 20 Dinar Liret vesikalı Florin Ayasturya gilin Mark Zivt Pengo Banknot Çekler Paris üzerine iliz üzerine Dolar Liret Bega Cenevre İsveç İkuronu İspanya pezeta Esham İş Bankası ML Kupon kesik 2 N. &, Hemlline “05 60 76100 Sirketihayrıye Tramvay Bomonti Nektar Terkos Kupon kesil Reji, Aslan Çimento Merkez Bankasi Osmanlı Bankası Şark Merkez Eceanesi İstikrazlar Türk Borcu 1 I ie ei İstikrazı dahili C. K. kesik ) Kupon kesik o “ Anadal Mısır Tahvilleri 1888 istihdam eden Yerlere soğuk hava | vagonları vasrtasile balık sevketmek çareleri aramalıyız. Aksi takdirde| | tutulan balıklarım pek“ azı “İstanbul | | mıntakasında istihlâk edildikten son İra geriye kalan kısmı da denize dö- külmektedir. | Yapak piyasasında stok kalmadı İstanbul piyasasında yapak stoku kalmamıştır. Bu yüzden muamele de olmamaktadır. Piyasa çok sağlam ve talep devamlıdır. Trakya inceleri ü-| zerine alivre satışlara balşlanmıştır. İ Bir ay zarfında teslim edilmek üzere bir vagon Trakya malı 66 kuruştan muamele görmüştür. Ankara piyasasmda son hafta İ- çinde yapak üzerine 41-42 kuruştan muamele olmuştur. Bu piyasaya çok az miktarda mal gelmiştir. Diş piyasalarda : Almanyadan bil- dirildiğine göre, Türkiyeden gerek Anadolu, gerek Rumeli malları için yapılan teklifler uyğan bulunduğun- dan yün Üzerine Türkiye İle yeni iş- ler yapılmıştır. dalalığımı anlıyorum. Hayalin beni yoldan çevirmesinden anlıyacaktım ki bu yolculukta kısmet var. Ne ya- zik ki ben sersemlik ettim. Hâlâ da ediyorum. Fakat bu kizm öyle bir sokuluşu ve öyle gekinişi var) kl, İnsanı şaşırtıyor. İlk hamlede avcıların çantada keklik dedikleri gibi görünüyor. Fakat konuştukça insandan uzaklaşıyor. Fena bir gece geçirdim. Tren birçok istasyonlarda durdu. Hiç uyumadım gibi bir şey. Hava da çok sıcak. Bu mevsimde cenup sa hilleri pek hoş değildir derler. Güneşle beraber kalktım. Ne gü - zel yerlerden geçiyoruz. Daha İtal - yen toprağındayız. Giyinip lokanta vagonuna geçti -| ğim zaman birçok yerler boştu. Bir çay içtim. Bu seyahatte adamakıllı alıştığım sigaranm galiba dördüncüsünü yak- mıştım ki Hayal kapıda (göründü. Hayal gibi bir giriş. Açık mavi bir ince elbise giymiş, boynunda" toz pembe bir eşarp var. Bahar gibi bir kız. — Bonjur. | Avucumdaki ince armaklarını bi- 19031 OKkesik 88— 1911 İL Ku.kesik B3.— Tahvilât .0— B.— 1010 43.25 46.— 50.15 Rititim Anadolu I ve TI Kupon kesik 7 Anadolu Mümessil /Tütün mübayaası ,devam ediyor İstanbul mmtakasında tütün mü- bayaatına devam edilmektedir. Fiyat larda hiç bir değişiklik yoktur. Fe- lemcnk tütün şirketi, Polonya tütün monopoluna hazırlamış olduğu 78 balya nümunelik tütünleri sevketmiş tir. Çekoslovakya in monopolü için hazırlanmakta olan tütün parti- lerinin de yakında Prag'a günderile- cekleri bildirilmektedir. Samsun mmtakası tütün piyasa- sının normal olduğu bildirilmekte- dir. Yumurtalar İstanbuldan #on hafta içinde İs- panyaya 6601 küçük sandık yumur- ta ihraç olunmuştur. İstanbula çok az yumurta £elmektedir. Çif yarım sandık iri yumurtaların fiatları 17,5 liradır. rakmamak için sıkıyorum, O kader neşeli ki! Karşımdaki o sandalyeye yerleşmek behanesiyle elini çekti. — Uyudunuz mu? — Hiç! — Ben de öyle! Ve bu her zaman böyledir. Seyahat sonuna yaklaştığı zaman insanm uykusu kaçar. Güldüm. — Fakat benim için seyahatin so- nu görünmedi ki! — Fakat ama buraya kadar gel- mişken birkaç gün geçirmez misi- niz? Paris bu mevsimde hiç de eğ- lenceli değildir. — Eğlence aradığım yok. Yalnız. Şeytani bir gülüşle yürüme baktı — Oyle ya. Maden mühendisi ola- caksmız, Vaktiniz kıymetli! Kimbilir ne zengin madenler keşfedeceksi- niz? — Daha tahsile başlamadan kıy- metli bir maden keşfettim zannedi- yorum. Yalnız. — Evet! — İnatçı bir damarı var, Tam yerinden yakalamıştım, Ar - tik açılabilecektim. Başımıza dikilen garson döndü: — Yalnız bir çay, Ve vencereden dışarı bakarak: (Bu Fatihten Nazlı imzasile: “Nişanlıyım; bugünlerde #vlene - ceğim. Fi nişanlım olan genç he- nüz hayatim müşkülâlla kazandığı | halde evlendikten sonra benim çalış- İmama razı değildir. Şimdiden Du- tunduğum işi terketmemde tsrar €- diyor. Halbuki benim kazandığım para hiç olmazsa benim masrafları ms ve belki evin bir Kısım masraf- larını kapıyacak derecededir. Onun Hilerince bir kadın, analık ve ev ka- dınlığı vazifelerile dışardaki işini bir araya getiremez. Bir araya ge- tirdiği takdirde birinden birini ih- mal eder. Böyle olsaydı, binlerce Türk kadını evlenince memuriyetle- Tini terketmezler miydi? Memür ol- dukları halde pek âlâ evlerini idare eden kadınlara çok rastlıyorum. Siz ne dersiniz?” 'Bu bahiste iki tarafın, yalnız ken- di nokta nazarlarma dayanarak u-| yuşmaları, başkalarmdan alacakları dalıdır. Zaten bu hususta kat! bir söz söylemek te mümkün değildir. Yalnız size, noktai nazarınızı teyit eder mahiyette olan ve Mis Stetsen isminde terbiyeci âlim bir kadınm fikirlerini hulâsa eden şu satırlârı hatırlatalım; “Kadmların birtakım mesleklere girmeleri ve çalışmaları anneliğe ait ruhi ve bedeni istidatlarını sarsma- mamış ve bilâkis yükseltmiş tir, Bir gok işler gö- ren vahşi, âmele, köylü ka- dınları pek ziyade yorgun düşme- dikleri takdirde, evinde oturan, evin- de çalışan kadından daha kolay ço- cuk taşır ve doğurur. Bir kadın İk- tısadi faaliyetlerden nekadar uzak tutularak yalnız cinsi vazifelere has- İredilmiş bulunursa annelik hususun- da o kadar zorluk çeker. Cinsi işti- hanm başka işlerin, alâkalarm aley- hine olarak çoğalması kadında an- nelik faaliyetini son derece azaltır, annelik zevkini yok eder ve başka zevkleri bu vazifenin üstünde tut- masıni mucip Olur...” * "Emin ol ki seveceksin!,, Kadıköyünden B. Diken imzasile: “Yirmi dokuz yaşındayım. Henüz İ evlenmek niyetinde değilim, Fakat ailem beni evlendirmek ve mürüv- İ vetimi görmek istiyorlar. Bunun henüz tanıdığım bir kızla nişanlar dırmak azmindedirler. Israr edip | duruyorlar. Halbuki ben kendimden İon yaş küçük olan bu kızı sevme - dim, seveceğimi de ümit etme- diğim halde onlar: “Emin onlar ki, İ seveceksin?” diye onu methediyor - İlar. Bugün hiçbir kadın sevme, İme göre bu kızı ilerde sevmem müm- İ kün müdür?” Şu satırlar meşhur bir İngiliz ha- kiminin sözleridir: “Bir adamm uzun zaman yaşıy cağım diye iddiada bulunması neka- dar garip İse şunu seveceğim, bunu sevmiyeceğim diye iddiada bulunma- si da o kadar gariptir. Bir adamın — Sahile indik, dedi. Artık hep deniz kıyısı. Bakım İtalyan Kotda- zürü. Buraları da Nis kadar güzel- Şimdi karar verdiniz mi, Niste bir kaç gün geçirmek istiyor musunuz? Dudaklarımı büktüm: — Bilmem, henüz bir kararım yok. Şimdiki halde bir gölge gibiyim. Ne- rede ve ne zâman birâkırsanız başi“ mm çaresini arıyacağım. Çok ciddi bir bahse girmeğe ha- zırlanır gibi kaşlarmı oynattı: — Ricamt kabul edip seyahat programınızı değiştirdiğiniz için size teşekkiir edeceğim. Arkadaşlığımızı mümkin olduğu kadar uzatmak be- nim için de.. Bir gey söyliyecekti vazgeçti. Son rm; © — Evet, diye tekrar başladı. Ar kadaşlığınız çok dostanedir. Size Ni- si gezdirmek vazifemdir. Yalnız bu- | rası nekadar olsa yabancımız sayı - | lar. Sizi misafir etmek isterdim. Fa- kat evimiz müsait değil, Sizi istedi giniz gib! rahat ettiremiyeceğimden | korkarım. Fakat Niste kaldığnız şerefini verirsiniz zannederim. utunlar için gönderilecek mektupların 4-5 Çevismeler ene “Evlenmeler “Ben bir gün gun diye kehanette b kün olsun... Manisadan A. Dı “İstanbulluyum. büyük bir tereddil kâr kızlar tanıdı rum. Ancak büyü var. Böyle bir kısi mümkün müdü veti, görgüsüzlüğü bir kusur gibi gör büyük bir noksan maz m9” bulünüze tâbidir, raslan uzak bir ö ve mes'ut olabili 8izi alâkadar bahl: kında hiçbir fikri ediyorsanız Kardeş gibi EâtemitteniYAN “Babamı ve an rafından büyütüldü Bir tek kızları farksız olarak büy dik. Sonra ben ha; viyor muyum vE miyim?” * siniz. Zaten bugü Kardeş gibi öyle kalınız, latıyor: — Parise gezmel Orada bir iki gün ğini zannederim. verecektir, Sinirleri oynam sindayım. Dört seneden İbir Istanbula gitmek üzere Anadoluda geçmektedir. J artık evlenmeye karar dolu içinde öyle saf, saki İşehrin okur yazar, fikirlere dayanmalarından daha fa5-| çu kızlarına bin defa € bir köşesinde asude, her * mes” Yoksa... kolay değil, * yaşımdadır. Biz bu kızl nsi temayül doğmamı!$ la evlenmeyi, nasıl düşünüğ” büyümi - 908 Evli kadının çalışması elinden gelen şey yalnız İaşk münasebetlerini iy idare etmekten ibarett ir Demek ki, bir adam hen ui sev yemez. Ya sever veya 89 lar; yahut sevmez. başkalarının: “Sen onu Nel nl » Bir köylü kızile evle! yoğrul is ve e >. İ 4 verdi” indeyi t iç m, ki, ÖĞR açıkgöfr ii ik bir 1 la bahi # Onun Gabi bugün inmesi olarak 9 Bu sizin hayatı görüşünü yö Eğer mür cih ediyorsanız böyle bir #X rsini... slerin biS” olman ut büyü Tay, â8 me fa Ben çok kilçiik yaşta iken ölmüşler. ve ben üci yıl ÖĞE dar yanında bulunduğun CE) üm, EB evlâtlarından ayırmıyö var ki, OCA üldük vE a veye kadar bir kardeş gibi yata 6! lardan ayrıldım. Hâlâ g tuplaşıyoruz. Aramızda sinden başka bir hiesin duğumu bilmiyorum. Fdi detle özlüyorum. Acab onunla ca sevgisine çevirmeleri o muvafık netice verme i biribirinizi sevmemeğe b n ona HA Çaymı yudum yudum — Niste nekadar kalabi” Verilmiş hiçbir kararı & kat babamın Paristen tubu göndermek için # lâzımdı. Dedim ki: için gi dinlend ra Belçikaya geçeceği tim. — Şu halde müsaad? bunu Niste görüşelim. leketten gelen dostlar& dür. Sizi kolay kolay s8 çek Gülerek iğildim: — Muhterem pederinii? teveccühlerine teşekkür © bana hak vereceğinizi Dedi. Sizin gibi ince, kendisine ““nıtmak dö mr müddetçe yemeklerinizi bizde yemek | ken gözleri çakmak! Ari Aralarında kardeş sam” di tunanların bu hislerini z0ri8 “gi