23 Ekim 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
No. 10 CİNCİ HOCA MECNUN İBRAHİM N Yazan; Ziya ŞAKIR Cinci Hoca Saadet Ve Ikbalin Şahikasına Doğru Hızla Yükselip Gidiyordu. Diye Ibrahimi sırtüstü yatırıyor; bötün vücudüne uzun uzun masajlar yaparak padişahın âsabını süküna doğru sevkediyordu. Ayni zamanda; padişahın âsabına ve şehevi hislerine kuvvet verecek vasıtalara da müracaat eyliyordu. Vaktile; sötle kaynatılan incirin si « ni ve belgevşekliğine (biizmillâhi tağ â göl il) olduğunu, bir seyyah dervişten işitmişti. Cinci hoca, Şim « di bu (duayi şâfi) den de istifade edi yor; getirttiği en nefis kuru incirler» İe halis koyun sütlerini urun uzun (nefes) ettikten sonra bunları elile pişiriyor; elile padişaha yeditiyor; bu kuvvetli gıda ile beslemek sayesinde, padişahın vücudünü her an biraz da» ba kuvvetlendiriyordu. Zeki hoca, » bu, maddi ve mânevi « tedavisini, bununla da bırakmıyordu. Padişahı daire ortasına oturtup nefes ettikten. ve sütte pişmiş inciri yedir dikten sonra sıra istirahat etmiye ge- liyet; o zaman hoca padişahı «nefes edilmiş - kuşstüyü wir şilte Üzerine yatırsrak onun hoşuna gidecek ma »| sallar ve hikâyeler söylüyor: ruhi tel kinler şaparak sinirlerine sükün ve - riyr du. Valde Sultan, sık sık oğlunu gör » miye geliyor; ve ber gelişinde, oğlu- nun gittikçe artan sükün ve salâhr- nı gördükçe, memnuniyetle avdet ediyordu. Şu anda, koca sarayın için de, bir tek hava esiyor: o da, Cinci hocayı saadet ve ikbalin en yüksek şahikasma doğru yükseltiyordu. l Sarayın münzevi bir köşesine çe - | kilmiş olan padişahla hocanın hususi | hizmetlerini bizzat (Hobyar) Üzerine almıştı, Hoca, evvelâ (Enderun ha - mamı) na gönderilmiş: (bas odabaşı) nın dıkkat ve ehemmiyetle nezareti al tında civan dellâklar eli ve Edirnenin halis misk sabunlarile bir güzelce yı- katılmıştı. Ve o yıkanırken; sarayın terzi başısma, tepeden tırnağa kadar cüppeler, binişler, Hint dibalarından Üç peşli entariler ssmarlanmıştı. (ia rem kotnu ambarı) ndan derhal ipek atkılı Trabzon bilâlileri çıkartılmış; (mübarek zatın duasını almak için) bunları bizzat hazinedarlar dikerek Cinci hocaya iç çamaşırları hazırlan miştı. Hoca bunları gördükçe şaşırıyor: — Fesipbanallah... Meğer, ne de- tece kadrükrymetimiz varmış ta, biz- ler bilmez imişiz.Hemen Cenabı Hak, encamını hayır eyliye. Diye bayretten hayrete düşüyor; iakat muhitin teveccühü, onun kes - kin zekâsını bir kat daha artırarak vaziyetini büyük bir dikkatle idare ediyordu. Hobyar, bu zeki ve dessas kadın da, ara sıra hoca ile baş başa kalmak tar kaçırmıyordu. Tiki mühim ze kâ unsuru birleşmiş: (ikbal ve saa - det)i paylasmak için biribirile ittifak etmişti. Hobyar, saraym cereyanları ve padişahın tabiat ve meyelâmları hakkında, Cinel hocaya icabeden ma» lümatı vermişti. Bunları öğrenmek, hocaya kâfi gelmişti. Şimdi önünde, kolayca dönebilecek bir fırıldak var- ki yanma varayım. Ve yahut seninle burada yıkışırı Diyerek, artık bir pehlivan kadar güçlü kuvvetli olduğunu isbat et - mek istemişti. * Nihayet (Ecinni padişahı). (Şehin- şah: chan ve Halifci zişan Hazretle- ri) ne (destur) vermiş; Cinci hoca » nm kendi elile boynuna taktığı bir muğkayı sallıya sdilhya Sultan Ibra « him hasekiler dairesine girmişti. O gece, saraya birdenbire büyük bir meye ve şetaret gelmisti. Kaç gün denberi, derin bir sükünet hayatı ge- giren saray bir anda coşkun bir dü - ğün evine benzemiş; her tarafta kah- kabalar, saz ve şarkı sesleri yüksel - mişti, Harem dairesinin bu şenliği, derhal dışarıya da sirayet etmişti. Bütün 2. galara, (destur) verilmişti. Arz oda sn önünde yükselen zurna ve çif- te mâra setleri, Enderon. ağalarını da. aşka getirmiş; eteklerini bellerine 80 kan iç oğlanlarının şuh ve fettan ra- kısları hararet kesbettikçe; — Medet, Allah. — Yaaa hay... Niâraları; (Hirkaişerif) ile (Ema natı, mübareke) nin mahfuz bulun - duğu (emanet hazinesi) nin duvar ve evraklarında, titriye titriye sönen a- kislerle devam eylemişti, . Artık, haris ve aşifte hasekilerin odalarında, İbrahimin şen ve mestâ- ne kahkahâları duyuluyor; harem da- iresinin ve bütün sarayın neşesi art- tıkça artıyordu. Başta, Valde Kösem Sultan olmak Üzere bütün saray halkı, Cinci hoca- ya karşı derin bir minnet ve şükran besliyordu. Çünki; padişah, onun (nefesi berekâtile) kuvvet bulmuş ve sarayı nese ve sürur İle dolrlurmustu. Hele Ibrahim, herkesten daha siya - de memnundu. Çünki, genç yaşında mahrum kaldığı (Ezvaki günagün) e kavuşmuştu. Kendisine, (dünya saadeti) ni bah- şeden Cinci Hocaya, derhal (Süley- maniye, Sahm Medresesi) ile (hariç müderrisliği) payesi vermişti. Henliz (mülâzimet defteri) ne bile dabil ol- mıyan böyle bir adama, bu medrese ve bu payepin — defaten — verilme. sinei Şeyhislim Yahya Efendi itiraz etmiş: — Kanun. değildir. Demişti. Ibrahim, şeyhislâmen bu itirazma hiddetlenmiş; (iradesini in- faz) ettirmek için derhal Cinci Hoca- nn e'ine bir ferman vermiş, bunu da bir (battr hümayun) İle Şeyhislâm | Yahya Efendiye bildirmişti. Eline fermanı alan Cinci Hoca, Seyh Mehmet Çelebiye haber gön- dermiş: — Varın keniduya selimımr söyle || yin. Bizleri mülâzımlıklarına lâyık görmemişlerdi. Halbuki nasibi kıs- mette müderris olmak varmış. Gör- inler, (sbyan ve nisvana efsun okur dı. Kuvvetli nefesi ile bu fırıldağı ksehharı nabekâr) deyu zemmettikleri üflemekte devam ettikçe, (Saray ve saltanat) m mânevi hâkimi, bizsat kendisi olacaktı. Hoca, bu fırıldağı uzun müddet çe virebilmek için nefesinin kudretini, zekâ kuvvetile birleştirmek lâzrm ol- duğunu hissetmişti, Ve işte, onun için dir ki, sütte pişmiş ineirlere, gitgide mikdarı artan ak amber de ilâve etme yi ihmal eylememişti. Üç gün zarfmda. umulmıyacak bir zindeki hisseden padişah, nihayet dördüncü gün artik dayanamamış: — Bre hoca! Söyle şu etinni pa- dişahma. Ya, beni kosun, içeri hase- dâileri; (hu'üsü kalbimiz) sayesinde nice menril almışız. Kendileri, bize gok zulmü gadreylediler amma, biz- den yana havfetmesinler. Kötülüğü. müz dokunmaz, iyiliğimiz dokunur. Demiş; eski müderrisine karşı olan Bfkesini bu suretle teskin eylemişti. Cinci Hocanın nail olduğu ikbal, sadece (hariç mlderrisliği) payesile (Şahm Medresesine müderris) ol- maktan ibaret değildi. Padişah TIbra- him; (nefesi, bir şifa iksiri gibi tesir eden) bu sevgili hocasına, Binbirdi. rekte döşeli dayalı mükemmel bir ko- akla (külliyetli miktarda vezaif ve SAGLIK | ÖGÜTLERİ Tek mi, çift mi ? İ Uzuvlarımızın en çoğu çift olduğu İ halde kalbin tek olması insanları uzun uzyn asırlarca merakta bırakmış Ruhun durduğu yerin kalp olduğ sanılması da ondan ileri gelmişti. İnsanda en yüksek kudret ve bütün hareketlerine hâkim olan ruh Olsa olsa, bir eşi daha olmıyan kalbin içinde bulunur, demişlerdi. İngilizlerin büyük bilgini Harvey önyedinci asırda kal. bin kan: alıp vermek işini gören bir emme basma tulumba olduğunu bulduğu vakit, o da insan ruhunu kalpten çıkarmış olmaktan o ürkerek keşfi, ancak yedi yıl sakladıktan s0n- || fa meydana çıkarmıştı. İ Ruhun kalpte olmadığı anlaşıldık- tan sonra da kalbin niçin tek olduğu || merakr gene geçememişti. Vakâ, teşrih hocaları, kalp tek görünür ma, onun dört gözü vardır, o gözler Sağ ve sol olmak Üzere iki tarafa « tılmıştır. demişlerse de, onların söz- lerine hekimlerden başka kimse inan mamıştı, Daha sonra, kalbin ilkin olduğu halde sonradan o iki kalbin || biribirine bitiştiği de anlaşılmışsa da | gene kanaatler tamam olamıyordu. | En sonunda kalbin gerçekten iki || olduğunu Amerikalı bir doktor,Mor. | genstern, geçen asırda İspat etti. Bu doktor Dors iadımda dört yaşında bir kız çocuğunu çiçek hastalığından tedavi ederken çocuğun (göğsünün iki tarafında birer yürek vurduğunu görür. Bunun üzerine çocuğu anasi- le iki kardeşini de muayene eder, onlarda da görür ki bu familya ger- | çekten ikişer kalpli, Sağ ve sol kal Onlarda birleşmeden işlerini ayrı ay. rı görüyorlar, Amerikalı doktorun keşfinden son ra, İki yürekli insanlar — çoğaldı denilemezse de — başka yerlerde de görülmeğe başladı. Bir gün İngilte- rede yirmi beş yaşında bir genç gö- nülü asker olmak için kendini askeri | hekimlerine muayene ettirirken iki | yürekli olduğu meydana çıkmıştı Askerlik kanunları bu hali evvelden | düşünmedikleri için delikanlı askere de alınmıştı. Gene Amerikada Durr adinda bir adam iki kalplı olduğunu anlayınca isini de — ölümünden sonra tes lim edilmek üzere — satılığa çıkar- ıştı. Bir operatör doktor Se iken alınmak üzere yalnız bir kalbine, ek li bin altın franga müşteri çıktı. Fa- kat iki kalpli adam ekıllılık ederek bu alışverişten vazgeçmişti. Napoli sehrinde de hapishanede Silealam diğ batimi bizden ten sonravermek'şartile — ilkin Bir hapishane arkadaşına sattıktan sonra Londradaki tp akademisine üç bin İngiliz altınına satmıştı Bu misaller de gösterir ki bizim tek sandığımız kalp çifttir. Şu kadar | İ ki sağ kalp ile sol kâlp birleşerek a- ralarmda iş bölümü yapmışlardır. Bayanlar vapurda el çantalarını a- çarak tuvaletlerini tazeledikleri va- kit sol el aynayı tutar, sağ el pug ralı pamuğu, yahut dudak (boyasını dolaştırır. Bu da sağ ve &ol elin be- men hemen bir araya gelmeleri ve aralarında iş bölümü yapmaları de- gil midir? Lokman Hekim —— — ——— İstanbul Dördüncü İcra memurlu- ğundan : Bir borçtan dolayı mahcuz ve pa- raya çevrilmesi mukarrer (297) lira 30 kuruş muhammen kıymette sek. | sen beş çift erkek ayakkabısı önü- müzdeki 26-10.935 tarihli cumartesi bünü saat 10 dan itibaren İstanbul 23-24 No. lu yazıhânede açık artırma suretile satlacağından talip olanla- rın mezkür gün ve saatte mahallin de hazır bulunacak memura müra- || caatları İlân olunur. (15788) em a mn i TAN v | Gündelik Siyasal Gazete İ İ Ea ll Yazı işleri 24319 | TELEFON | düre leri 24316. | İ TELGRAF: “TAN, istanbul || | ABONE | Türkiye için Dırarı için | Lin KR. UK | Bir aylık 10 —— l : . — Çe yi 389 4 | iyik e ILAN | Bdnlar için İlâncılik Şirketlerine sü. racaat Küçük ânler doğrudan doğruya | Kücük Gdnların $ satırlığı bir defakk | i | tayinat) dahi (ihsan) eylemişti. İşte o günden itibaren artık Cinci Hocanın konağı, erbabı hâcât) için bir (babı müracaat) haline gelmişti. Arkası var meze dl Ni Deniz yoliarı İİ CUMHURİYET vapuru 24 Birin- || Postahane karşısında Erzurum han |9 simdiki Beyaz perdede Pek vakinda MELE filmi MA ADRAGANA vel LiKiD BRİYANTİNLE-İ RiNi İSTEYİNİZ. HASAN DEPOSU Ankara, İstanbul, Beyoğlu Yağsız gündüz, yarım İ yağlı gece ve acı | badem yağlı HASAN , KREMLERİ | Gilleri ve sivilceleri ve lekeleri kat'iyen izale eder. Dünyada | imeveud kremlerin en nefisleri, | en sehhileridir. Nazik cildli Ka- dınların hayat arkadaşıdır. İh- tiyarları gençleştirir ve gençleri güzelleştirir. İnsana ebedi bir ta- ravet veren Hasan acıbadem ya- ğile yağız gündüz ve yarım yağlı gece kremlerini unutmayı- nız. Kutumu 50, tüb halinde 20 Türkiyede yapılıp ta Avrupa eti- keti yapıştırılan ve halkı alda» dân kremlere vessir striyata al. danmayınız, Hasan ismine ve markasına dikkat edini İŞLETMESİ Acenteleri: Raraköy Köprübüş | Tel 42362 — Sirkeci Mühürdar tağaaş *de Han. Tel 22760 gg | Imroz Yolu | KOCAELİ vapuru 24 Birinci teşrin PERŞEMBE günü saat | 16 ds IMROZ'a kadar. o (6667) Trabzon yolu | citeşrin PERŞEMBE günü saat 20 de HOPAYA kadar (6668) zu İ — m . — — (Oğuz Destanı| Öz dille yazılmış en güzel | | okullar için ulusal piyes | YAZAN: VEHBİ CEM HİLMİ KİTAPHANESİNDE BULUNUR... . 8447 İstanbul İkinci İcra Memurluğun- dan : | Bir borçtan dolayi mahçuz olup parâya çevirilmesine karar verilen yazıhane, garı yaldızlı ayna, iki ufak Seccade, file perde, portmanto, do- lap, çini soba, camlı büfe, camekân- sız maşa, ve ayna, siyah karyola, si- yah küçük karyola, Kolombya gra- molon, orta masası yuvarlak, üç sandalye, 25-10-9335 tarihine müsadif ccma günü saat dokuzdan itibaren Beyoğlu İstiklâl taddesi Lâtin çik- mazı Bodui apartman asma kat 10 No da açık artırma suretile satılacaktır, artırma birincidir, istekli olanların mezkür gün ve saatte mahallinde ha- zır bulunmaları ilân olunur (.15772) MARTHA EGGERTH - JEAN KIEPURA SEVGİNİN Mudreşem. Dir Fümde muteşem olr toma ALERSANÜKE UUMASINn somanından çekmiş ” ğ MONTE KRiSTO Bu Cuma akşamından itibaren S AR A Y Sinemasında imar 43-10-9335 görülmemiş derecede güzel bir filmde: SESİ K sinemasının en büvük muuafHfakiveti olacaktır. kadar hiç bir şey bir fikir veremez. BUYUK TÜRKÇE FiM Pek yakında IPE K aliil mazln va Harik Hayat Kaza ve Otomobil Sigortalarmızı Galatada Ünyon Hanmda Kâin UNYON SİGORTASINA yaptırmız. Türkiyede bilâfasıla icrayı muamele etmekte olan ÜNYON Kumpanyasına bir kere uğramadan sigorta yaptırmayınız. Telefon : 4.4888. 7603 ADAMA LA AAA ABA ABE HA ORAN ENR A A mmm mama EVKAF WUDIRIYET!I ILANLARI "Tahmin edilen PL Cin Miktar, ikteminat o Beher Kilosu Fiyat Sadeyağı Urfa taze 400 o 22,8C 76 Pirinç Bursa 5000 23,75 25 ne Sabun birinci mal (o290 3,83 6 50, ymm Toz Şeker 400 7,50 25 ) Vaklr Mierçverinin 956 Mavra rihavetine kadar İh / tiyacı olan ve yukarda nev'i ve miktarı yazili Yölt Ke” lem erzak istekli çıkmadığından eksiltme 10 gün uza- tılmıştır. İhalesi 4-11-935 pazartesi günü saat 15 te- dir. Tahmin bedel ve ilk teminatları yanlarında yazılır. dır. Eksiltme İstanbul Evkaf o Müdiriyeti dairesinde toplanan İdare encümeninde yapılacaktır. Eksiltmeye girecekler 935 yılı Ticaret Odası ve 2490 : sayılı kanu” nun 2 inci ve 3 üncümaddelerine göre ellerinde bulunan belgelerle Ticarethane namına işe gireceklerin işbu ka” İ nunda yazılı şartlar içinde Noterlikten alınan vekâletna melerle eksiltmeye girebilirler. İsteklilerin yazılan gün ve sâate kadar teminatlarını Evkaf veznesine yatırma” ları ve eksiltme şartlarını almak ve görmek üzere L&* vazım İdaresine gelmeleri. (6664) Ankara Nümune Hastanesi Baş Tabipliğinden : 1 — Hastanenin muhtelif şubelerine aid 309 kaleri alâtı tibbiye 15 gün müddetle kapalı zarf usuliyle eksilt” meye konulmuştur. Bedeli,muhammeni 9892 liradır. 2 — Liste ve evsaf şeraitini görmek isteyenler An kara Nümune Hastanesi Baştabipliğine ve İstanbulda sağlık ve Sosyal Yardım Direktörlüğüne müracaat ed& ceklerdir. 3 — Eksiltme 9-11-935 cumartesi günü saat 10 da Ankara Nümüne Hastanesinde yapılacaktır. 4 — Eksiltmeye girmek isteyenler 741 lira 90 kuru$” luk teminat mektupları veya vezne makbuzları getir” meleri lâzımdır. 5 — Teklif mektupları yukarıda yazılı üçüncü mağ” dede yazılı saatten bir saat evveline kadar Ankara Nü mune Hastanesine getirilecek ve eksiltme komisyonü Reisliğine makbuz mukabilinde verilecektir. o Posta ile gönderilecek makbuzların nihayet Üçüncü madded€ yazılı saate kadar gelmiş olması ve dış zarfın mühür mü mu ile eyice kapatılmış olması lâzımdır. Postada olacak gecikmeler kabul edilmez. z 6 — Listede yazılı alâtın her birinin (fiatmı ihtivâ eden müfredatlı faturalar teklif mektubuna raptedil& cektir. Asgari Fiat Listeler mecmuu nazarı dikka alınmak suretiyle tayin edilecektir. (3113) (6615) , Askeri Matbaa müdürlüğünden: Genel Kürmay Başkanlığı matbaasındaki Linoti? makinesinde yalnız gündüzleri çalışmak üzere 100/11 lira ücretli bir Linotip operatör makinistine ihtiyâ$ vardır. İsteyenlerin Süleymaniyede Askeri Matbaa M zi dürüne müracaatları. (372) (6523) 20?
