> TAN 23-58-0935 N ünya Gazetelerine Göre Hâdiseler KALKINMALAR işsizlik Azalıyor New Chronicle'den: Beş senedir, ilk defa olarak, resmi kayıtlar işsizlerin adedini iki milyon- dan dun olarak gösterebilmektedir ler. Bu işsizlik azalması keyfiyetinin | kuna yarayacak metod, bu yıla Temmuz ayına tesadüf edişi, ayrıca sevinilecek bir hâdisedir; zira, umu - | yin olunmuştur. mi olarak temmuzda, mevsim icaba- Geden a BALDVİN tından işçi istihdemt hususunda, bir durgunluk, hattâ bir gerileme olur, Bu yılın Temmuz ayı ise, eski şöhretinin her senenin temmuz âyma has olmadığını meydana koymuş” tur. İşsizlik azalmasının nisbeti ol dukça mühim bir miktar arzetmekte- dir: yeniden otuz bin kişiye yakın bir işsizler ordusuna iş bulunmuştur. Bu istihdam keyfiyeti, makul bir ahenk çerçivesi içinde, hem muh- telif sanatlara hem de memleketin ayrı ayrı kısımlarma yayılmış olarak, gö- rülmektedir. £Ve, buna mukabil, bazı tek tük vaziyet ve mahallerde, işsizliğin artmış olmasına hakiki ve bususi bir izahedici sebep görülebil- mektedir. Meselâ, mahalli endüstrilerde mev- sim dolayısile vukua gelen gevşeklik “Midlands” lardaki işsizliğin artma- sını kısmen bile olsa, bize anlat- maktadır. Geçen gün neşrolunan ra- kamlar bir yıl evvelki rakamlarla kıyas edildikte, hemen her âmif tica- ret ve endüstrimin bir terakki eseri göstermekte olduğu, meydana çıkar, / Kömür, yün ve.mensucat-. endüstri- leri eskiye nisbetle daha çok fazla işçi amele istihdam ( etmektedirle! Ocaklar, inşaat ve deri teşebbüsleri ise daha bariz nisbetlerle fazla ame- le almaktadırlar, Hazar Türklerinden | Evrensel edebiyat kalan anıtlar Pravda'dan: Kültür tarihi akademisi, Don neh- ti kıyısındaki Limliyanski köyünde arkeöoloijk kazımlar yapmaktadır. Bu yerde yedinci asırda, Hazar Türkle- rinin baş şehri olar Sarıgöl bulunu yordu. Bu kazım esnasında yüzden fazla mezarda açılmıştır. Bunların bir kısmı XI - XII inci asırlara aid- dir. Bu mezarlarda çok önemli Türk eserleri çıkmaktadır. e Bunlar arasında değerli zinet eşyaları, kılıç hançer, altın eşya ve oavanı bulun- maktadır. Kızılyar şehri civarında di kazımlar devam etmekte ve bu- rada eski Hazar şehrinin anıtları a- raştırılmaktadır, Bu işlere akademi- den başka Azak ve Karadeniz Mü- m Müdürlüğü de iştirak etmekte- ir. No: 116. olduğunu söylemiştim; beniz güzel, temiz yürekli, balim selim bir ka. dıncağızdır; bütün ödevlerine sa- rk, çok iyi bir aile anasıdır; dinini bilir ama kaba sofuluğu da yoktur. Maderoiselle de La Mole: “Kız kardeşinin sözünü de ne diye aştı?,, “ye düşünüyordu. e Altamira devam etti: — Kız kardeşim bahtiyardır; 1815 te de babtiyardı. O zamanlar ben onun Antibes'deki köşküne sığınıp gizlenmiştim; mareşal Ney'in kurşu- va dizildiğini inci Vurulmuşa dönen Julien: — Ne diyorsunuz! dedi. Altamira: . — Ne yaparım! parti zihniyeti, deli, Bu xx Uncu asırda hakiki ih- tiras denen Şey kalmadı: Fransa'da nişi bu içsikıntası çek » mesi hep bundan. En büyük zulüm- ler işleniyor ama işleri yapanlar, içlerinde zulmetmek ihtiyacını duy- guyor. Jalien : — Daha kötü ya! dedi; insan bir i l KIRMIZI VE SİYAH Asıl mesele şimdi, bu bir derece- ye kadar düzelmiş olan vaziyeti tu- tabilmek idame ettirmek ve şümullen dirmektir. Bu meselenin tahakku- ait rakamların ifadelerinde sarahatie ta- Maamafih, yukarıda isimleri ge- çen memleket kısımları dahilindeki mekteplerden Haziran sonu mezun olan genç kızlar ve erkek çocukları dahili hesabetmek © mecburiyeti ol. masaydı, Büyük Britanyadaki işsiz- ler adedi şimdiki azalmış miktar üzerinden altı bin kadar daha az ©- lscaktı. Yalnız Temmuz aym vaziye | ti tetkik edilecek olursa İskoçyadaki artan işsizler adedinin üçte birini iş bu lamıyan genç kızlar ve erkek çocuk- lar teşkil etmktedir. 1934 yılının Temmuz ayında, piyasada elli bin iş- siz erkek çocuğu ve kırk bin de genç kız vardır. Bu yılm haziran ayında, bu ra- kamler birinciler için elli beş bin, ikinciler için kırk altı bin idi, Geçen ay, yani Temmuzda ise, bu ra- kamlarda bir artma sabit olmuş ve biri elli sekiz bine, diğeri de kırk 86- kiz bine çıkmıştır. Haddizatinde MAC DONALD taşmış olan iş piyasası, öyle kolay kolay içine çekemiyeceği (ve kendi zati menfaatleri bakımından olduğu kadar, milletin menlaatleri. cihetin- den de, daha “birkaş yeiemektepienİ rinde kalmalarnda “falde “oldn ba genç mekteplilerin, iş piyasasına te- hacümüne müsaade edilmesinin han- gi suretle izahı o mümkün ve ispatı vardır? enstitüsü Pravada'daı Sovyetler Birliği Halk Kültürü Komiserliği Moskova'da O Evrensel bir edebiyat enstitüsü kurmağa ka- rar vermiştir. Bu çnstitü Maksimgor ki namına kurulacaktır. Bina proje- si arşitekt Jeltanski tarafından ya” pılmıştır. Bu bina yirmi hektar ar- sa üstünde 500,000 metro murabba - lık bir yer | tutacaktır. Enstitüye bağı tecrübe daireleri, prova tiyat- rosu, İlmi istihbarat şubesi, bir mil- yon cildlik bir kütüpane, müze, ser - gi salonları ve saire olacaktır. Ens- titünün yapılacağı parka ve Mos kova nehrine bakan kısma Hamer- den bugüne kadar yetişen bütün bü- yük ünlü şairlerin heykelleri dikile - İsviçrede Telefon Mükâlemeleri Songünlerde Yüzde Yüz Arttı Metin'den: Cenevre, 17 Ağustos Alo! Alo! Matmazel Paris'te Ma- tin gazetesini, 1501 numarayı veri- niz, Beş ilâ altı dakikalık ve bazan da ha az bir zaman geşmeden telefon ir- tibatı teessüs etmiş bulunuyor. Böyle seri bir surette telefon mu- fazlalaştı Dahildeki teleton'arda sürat Bundan dört sene evvel otomatik santralların tesisini, İsviçrenin büyük merkezleri arasında seri muhabere İ çareleri takip etti. Cenevrede bulunan herhangi bir abone, makinesinde mevcut daire üze- rindeki numaralardan 13 rakamını bir hayretle bu memleketin telefon hizmeti teşkilâtını methetmek İsviç- haberatınım teessüsünden in tn) rede bulunan bir gevirerek ekseriya çok sevimli olan telefon memutesile karşılaşır. Bu me- mure ihbarsız, doğrudan doğruya hemen yüz kilometrelik bir saha di €cnebinin hoşuna gidiyor. Aranılan şehirler Paris, Londra, Madrit, Roma, Berlin, Budapeşte ol» sa bile muhabere yine ayni sür'atle temin edilir, Londra » Ceneve telefon hatları vasati olarak o ndakikada bağ- lanıyor. Avrupanın en uzak herhan- gi bir merkezile muhabere edebilmek için azami yarım saatlik bekleme 2a- manı besap ediliyor, İtalya - Habeşistan hâdisesi müna- sebetile Ceneve'de geçenlerde diplo- bilinde meselâ Bern, Ba), Zürih gibi | şehirlerde bulunan abone ile çağıran abonenin muhaberesini temin eder. Eern şebekesi dahilinde bulunan her- hangi bir abone talep edildiği vakit | telefon mmemuresi önünde bulunan ve boş olan Çenevre - Bern hattını alır ve talep edilen numarayı karşı da bulunan telefon memuresine söyler, | bu da telefon makinesi üzerindeki da: ire üzerindeki numarayı yazarak irti- | bat: hemen tesis eder, Bu ameliyatın | İ tesis olunacak bunun müstemlekeler- masi mükâlemeleri esnasında olduğu gibi bazı defalar hatların mesgul ol- duğu ve bekleme müddetinin tabii olarak fazlalaştığı da vakidir. Fakat normal zamanlarda telefonla konuş - mak istiyen kimsenin sabrı suiistimal edilmiyor. New-York'la muhabere edebilmek için yirmi ilâ otuz dakika- lık bir zaman kâfi geldiği gibi Cenu- bi Amerika ile kon: için bundan fazla bir samana Hacet di İsviçrede dühyanın “ hertarafile — bazı memleketler müstesna olmak üzere — telefon muhaberesi kolaylık- la yapılıyor. Fakat yalnız Uluslarara» s Kurumunun vazifedar olan bir dip- lomatın AdissAbabâ ile muhabere et- mek arzusu temin edilemedi. Telefon idaresi hükümetin daimi dikkat ve himayesi altındadır. Hükü- met bu idareden zikre değer varidat almaktadır. o Mukaddema telefon İş- lerini uyuklattıran bazı kırtasiyeci memurlar değiştirilmiştir. Bundan on sene evvel yeni kuvvetler, daima ye- nilikler arıyan elemanlar ilâvesile te- İsfon servisine yeni kan ilâve oluna, rak yarım milyon İsviçre #rangı kıy- metinde olan ve pek karışık bir hal de bulunan telefon işlerine yeni ha- yat verildi, Tesis masrafının azaltılması, abo- neman şartlarının tadili. üç ayda bir tediye yerine aylık tediyat, tarifenin tadili ile beraber sürekli bir propa - ganda gibi muhtelif vasıtalara müra- gaat edilerek telefon alınma hususu herkesin kesesine uygun bir hale ko- muldu. Ve teknik işlerin hepsinde ta- dilât vücuda getirildi. Bu tadilât yü- zünden telefon postaları adedile be- cektir, STENDMHAL kişiye, birkaç kişiye kıymağa kalktı m, bari bunu bir zevk duyarak yap- mal; cena kıymanın iyi bir tarafı varsa o da budu ancak bu yüzden haklı z Mademoiselle de La Mole haysiye- tini gözetmeği unutmuş, Altamira | ile Julien'in hemen her;en tam ara sna girmişti. Kardeşinin kolunu | bırakmamıştı; onun dediğine uyma- ğa alışık olan Norbert salonun baş- ka bir yerine bakıyor ve orada dur- ida bahane olsun # ei ıktan geçemiyor. ibi bir hal ta- kınıyordu. km Altamira: — Doğru söylüyorsunuz, dedi, bu gün her $ey, cana kıyma bile, zevk duymadan yapılıyor ve hemen hatırdan çıkıyor. Ben size bu halo- da, adam öldürdükleri için yarın ce- hennemde yanacak belki on kişi gös- terebilirim. Ama adam öldürdükleri- ni kendileri de (O unutmuştur. halk da (1) (0) Ba sözleri, hükümetçe hırcı olan bir adam söylüyor. Doliere'in “Tartgife,, € haşiyesi. di raber konuşma miktarı da yüzde yüz “Çoğu, köpeklerinin bacağı kırılsa, içleri yanıp gözyey döker. Ölüp de Pire-Lachaise mezarlığına götürül düler mi, Paris'lilerin. kullandığı o hoş diyemle hani mezarlarma çiçek atılırken, biri çıkar onlarda kahra- man chevalier'lerin bütün meziyetle- ri bulunduğunu söyler, ağababaları- nın ağababası TV üncü Henri zama- nında yüce yüce ne işler görmüş, onu anlatır. Prince d'Araceli'nin gayreti, himmeti boşa çıkar da ben asılmak- tan kurtulur, Paris'te paramın zev- kini çıkarabilirsem sizi, saygı gören ve hiçbir vicdanazabı duymıyan se- kiz on kanlı katille birlikte yemeğe çağırayım. “O akşam sofrada kan dökmemiş bir siz bulunacaksınız, bir de ben; ama ben kan dökücü, jacobin bir ca- navar diye hafifsenecek, hemen he- men kin göreceğim; siz de kibarlar arasına yanaşma olarak girmiş bir halk çocuğu diye adam. yerine kon- mıyacaksınız. Mademoiselle de La Mole: — Çok doğru söylüyorsunuz, dedi, Altamira ona hayretle baktı; Juli. en bakmağa tenezzül etmedi. Comte Altamira devam etti: — Şuna da dikkat edin ki başına geçtiğim ihtilâli başaramamış olma. mızın biricik sebebi benim iki üç ka- fayı gum ve anahtarı elimde olan kasadaki yedi sekiz milyo- mu bize uyanlara dağıtmağa razı ol- olim ki ei akik di ölmesi kâffesi bir dakikalık zaman zarfında İkmal edilir ve ayni zamanda bir saat faaliyete geçerek mükâleme miktarı- nı üçer dakika bir mükâleme olmak Üzere kaydeder. Şehirler arasında otomatik şehirler arası otomatik mubabereyi tesis suretile çalışmaktadır. Daima tekâmül ettirilmekte olan bu nevi muhabere Cenevre - Lozan, Lozan - Bern, Loza' Bienne, Lo- zan - Thoune, Bal - Zürih arasında elyevm mevcut bulunmaktadır. Bu sayede Cenevre şebekesinde bulunan ehrhangi bir abone bizzat Lozanda bulunan diğer bir abone ile doğru- dan doğruya muhabere tesis edebili- Bunun için abonenin talep ettiği numaraları makine üzerindeki daire- de tertip etmezden evvel şu üç raka- mı “021” gvirmesi kâfidir. Birkaç se- ne zarında İsviçrede bulunan tele. fon santralları otomatiğe tahvil edil. dikten sonra herhangi bir abonenin bizzat kendisi diğer bir abone ile mu- habere edebilecektir. Hali hazırda santralların yarısı otomatik olmuştur. Cenevre ile doğrudan doğruya iltisakı olmıyan istasyonlar şehirler arası ser- visi tarafmdan verilir ve bu servis aboneyi çağırır. Bu servis ayni za“ manda beynelmilel muhabereyi de te- mine memurdur. Bu servis te son se“ neler zarfında bilhassa bobin popen kablolu devrelere seda büyültücü aletlerin istimali ile azim terakkiyat mayışımdır. Bugün beni astırmak için içi en ve #htilalden önce benimle senli benli konusan kralım, o liç kafayı kestirip kasalardaki pa rayı dağrttırsaydım bana nişanın birinci rütbesini verirdi; çünkü o işi yapsaydım ihtilali hiç olmazsa yarı başarmış Olurduk, memlekette de meşrutiyet kurulurdu... o Dünyanın işi böyledir, sanki bir şatranç oyu- Bu... en gözleri parlıyarak: — Siz o zâman oyunu bilmiyor, muşsunüz, dedi; şimdi ise... Altamira hüzünlü hüzünlü cevap verdi: — Şimdi İse o kafaları kestirir ve geçen gün İma ettiğiniz gibi bir Girendin olmam demek istiyorsunuz, değil mi?.. Hele siz düelloda bir adam öldürün de ondan sonra konu- şuruz; düello edip öldürmek, cella- da öldürtmek kadar cirkin değildir le. Julien: i, — Vallahi, dedi, bir işin sonuna ermek istiyen, bunun çarelerine de katlanır; ben bir zerre olacağıma kudret sahibi bir insan olsaydım, dört kişinin hayatını kurtarmak için üç kişiyi astırmaktan çekinmezdim. Gözlerinde şuurun ve elalemin ne diyeceğine aldırış etmemenin verdi- ği ateşin parıltıları vardı; ta yanı ba- şında duran mademoisellede La Mole'un gözlerini gördü ve o hafif- Japonya Silâhlanıyor Japonyanın beş senelik silâhlan- ma programının hüldsası şudur: 1 — Piyadeler için tanklarla mücadele âletleri. Tayyareye kar- şt hava topları makineli tüfeklerin artırılması, 2 — Süvarilerde ateşli silâhları piyade derecesine çıkarmak. 3 — Adi topları ve dağ toplarını asrileştirmek ve çaplarını büyüli - mek. 4 — Ağır topları çoğaltmak ve yeni toplar keşfetmek. 6 — Nakliyat ku'alarında kam- yon ve otomobillerin sayısını ça - ğaltmak. 7 — Makinalaşmış fırkaların sa- yısını ve silâhları çoğaltmak. 8 — Kimya harbi için yeni kıt'a- lar teşkili, 9 — Askerin atış kabiliyetini art tırmak. EE a a Rİ Japonyada uçakçılık genişliyor Pravada'dan: Japonya sü bakanlığının kararma göre 1 ağustosdan itibaren Japon | tayyarecilik işlerinde yeni değişik- likler olacaktır. Birçok yerlerde bir | kaç tayyare müfrezesi bir araya top lanarak yeni tayyare merkezlerinin | sayımı çoğalacak ve ilk adımda ye- niden iki büyük mekteb açılacaktır. Uçman kadrosunu çoğaltmak için | uçakçılarn o terfilerini sıklaşdırıcı ve kolaylaşdırıcı tedbirler alınacak- tır. Tokyoda özel bir hava kurmayı de şubeleri açılacakdır. Bundan baş- ka hava savgası direktörlüğü adiyle diğer bir teşkilât havacılığın iler- lemesi ve gelişmesi işleriyle uğraşa caktır, Tecimel ve sivil uçakcılığı ilerletmek için de gelecek ( 1935/36 senesinde 13,700,000 yen sarf olur nacaktır. Bu para ile “Tokyoda ve diğer on büyük şehirdeki uçak a- lânllari genişletilecek ve sivil uçakla ” Yine yeni hava plânına “göre Tokyo ile Furmuz ve Singapor arasında yeni ve daimi hava yolları tesis olunacak» tır. Bu yar bu yollar için 140 uçakçı ve 30 makina mütehassısı hazırlana» caktır. vülcuda getirilmiştir. Beynelmilel muhabere teşkilâlı Cenevrede Monblan İstasyonunda dört il âbeş memufesi yalnı zecnebi memleketlerle muhabere etmek isti - yen kimseleri tikeler üzerine saat ve dakika sırasile kaydetmekle mesgul olmakta ve bu tikeleri pneumatigue | borular içerisinde kontrol merkezine sevketmektedirler. Burtlar ve burada kontrol edildikten sonra yine pnecu- matigue borular içinde ait olduğu şe- bekeve sevkolunmakta ve istenilen abone çağırılmaktadır. Tekmil bu iş| bir dakikadan daha fazla bir zamana ihtiyaç hissettirmez. İstenilen hat boşalınca telefon memuresi zaman si- rasile talep edilen aboneyi talep eden | ik ile kraştrrır.şalnlüp enin er küçlik şehirleri uzak hali, değişip bir nezaket, ter- tavrı olmak şöyle dursun, sanki ir kat daha arttı. Bu, Mathilde'in pek fenasına gitti | ama artık Juli düşünmemek de elinden gelmedi; kardeşini çekerek, öfkeli öfkeli uzaklaştı. “Ben punç içip durmadan dansa Kalkmalıyım, diye düşünüyordu; adı, şıklığı en ileri erkeklerle dansedip ne olursa olsun herkesi kendime baktıracağım. Hah! comte de Fer- vagnes küstah: tam sırasında geldi, Onun davetini kabul etti; dansa gir- diler,,, Mathilde içinden: “Bakalım hangimiz daha çok küstahlık edebiji- yor? dedi; ama onu söyletmeli de, yoksa alay tam olmaz... Arası çok geçmedi, öbür dansedenler, oyunlar rın: büsbütün bırakmamakla beraber, kendilerini ileri sürmekten de vağ- geştiler. Kimse, Mathilde'in alaycı nüktelerinden birini bile kaçırmak istemiyordu. M, de Fervagues şaşı rıyor, aklma fikir değil, ancak süslü sözler gelebildiği için yüzünl ekşi duruyordu. Sinirli olan Malı kıyasıya eziyetten çekinmedi ve onu kendine düşman elti. Sabaha kadar dansetti; çekilip gittiği zaman fena halde yorgundu. Fakat kalan bir kendisine hüzün, gam verecek düşüncelere sarfediyor. du, Jülien'den hafifseme görmüştü, fakat kendisini onu hafifsiyemiyordu. Julien bahtiyarlığın son derecesi Rokfeller'in servet Matin'deni Amerikada kıymetler o ve dele komisyonunun bir rı nazaran milyarder John Rockfelle” Sokony Vacum Corporation 808Y©« Rokfellerin oğlu tesi esham ve tahvillerinden wÜ him bir kısmını birçok kimselef” isne olarak vermiştir, Rockefeller” in bu suretle fane olarak verdiği €* ham ve tahvilâtın krymeti 27 mil“ yon doları geçmektedir. Rockfelif bunları Cumur Başkanı Roosevelt | in mirastan vergi almması ve he yelerden alınan verginin arttırı) ” ası hakkında Amerikan kongre © sine verdiği tekliften dokuz gü” evvel hediye etmiştir. New York Times bundan babsf” derken diyor ki? ; “Roekfeller'in, vergi memurlef.. el koymadan evvel bütün servi “ sarfetmek niyetinde olduğu anlaş” lıyor. İstatistiklere nazaran ai feller şimdiye kadar servetini. dörtte birini fen müesseselerine © ade olarak vermiştir. Eğer yeni”Y? gi vsulü bu servetinin bu sureti taksiminden evvel tatbik edilmi olsaydı Rockfeller hükümete olarak 60 milyon dolar vermeğe NN bur olacaktı. Halbuki bugün ansi 30 inilyon dolar vermekle mükellef tire —— 4 Tayyare ila ipek kaçıran fabrikatör — 85 kilogram ipek sokan Döbrutef”” altı ay hapse mahküm © etmişti”. Döbruten, Liyonda bir ipek fab kasının sahibi ve Güney Fransi” hava seferleri kumpanyası başka0” dır. # mesafelerle muhabere edilmektedif” Umumi işler A Isviçre telefon idaresi arzu aya abonelerine küçük bir ücret mu, linde hava vaziyetini, saati, bir My, iyatını, spor havadis ve "e intihabatı, doktorların, ebelerin adreslerini. eczacıları, 9t9, şpobil merkezlerini, tren vakti van lerini telefonla bildirir. Jdarede Sg. siplin pek şiddetlidir. Fakat bie mukabil bütün memurların derecf ie tece maaşları çok dolgundur. VE art çok avantajları vardır. Meselâ ak memurları bir leviçre “su” su Mi bilinde bir fincan çay, bir kalı #metelik ve bir limonatayı üç Mig lik mukabilinde içebilir, Telefon resi henü zvazifesinin hitama çeneli zehabında değildir. Ve daima ©“ memleketlere yaptığı terakkiyâ dirmek istemektedir. ne vartnıştı. Musiki, çiçekler kadınlar, her tarafta gördüğü fet onu adeta serhoş etmiş çuf kendi için yüce şerefler, herk€$ çig özgenlik (hürriyet) hulyalk” ye6 mak büsbütün coşturmuştu. bir — Ne güzel balo! dedi, bi yok. Hlamira: — Var, dedi, düşünee ekti ge Altamira'nın yüzünde, eray bi gizlendiği için dabi Teoğu olar bir hafifseme belli eli asl — Siz buradasınız ya! “çile le comte. Düşünce yine d€ değil mi? — Ben a adım mira'dır diye çağrıldım. salonlarınızda düşüncey© beslenir. Düşünce, fikir bir vodvil şarkısında bir makla kalırsa, eh! ses © mükâfat da görür. Fakat - adamın sözlerinde enerji bulunursa siz ona e sız der çıkarsınız. den biri Courier için ÖV eryi e mi? Courier'yi de, BÖTLe hapse attınız. Sizin meri. çahif kafası değerli olan kim V ler heyeti onu ceza “m... önderiyor; kibar, efendi. p ne de bunu all seye “Çünkü sizin Köhne vl Uy, ATA el üs Sari a ii VK