2 . —SON TELGRAF— 3 1 inci KÂNUN 18t LA AAA AAA HALK FİLOZOFU Tramvayın zevki Aylardanberi, flk defa, bir tramı- vay içinde oturmak zevk'ne vat- dım, Âdeta, bu zevki unutmuşum. Dirseğimi pencete kenarma da- yadım. Yağmurdan ıslak eaddeyi seyrede ede, #atabamın içinde g- diyorum. VFakat, boş bir kanape bulup o- turduğum tramvay arabası, benim bindiğim istasyondan kalktığı va- kit, saat sabahın yedisini çeynek geçiyordu. Gece,.. Caddeler ziliri kacanlık.. araba içinde, beş on yob- €u Yollar tenha, O sabah, sant sekizde bir yerde bulunmuya mec- “burdum. Bulunacağım yere, tranı> yayla uncak üç çeyrek saatte gi- dilir, diye, hesap etmiştim. Çün. kü, her zaman böyle oluyordu. Ç eC FK LA CA o ŞARLO! HİTABI Bir zamaslar çok meşhur olan Sössiz sinemsaann - komiği Şarlo, Amerikan radyosile Türkiyeye hi- tap edecek imiş.. bunu, ajans ha- berleri çok mühim olarak karşılı- yorlar, Bizce Şarlonun Türkiyeye" bilap etmesi mühüm oelmektan 5 iyade öntcresan ve hoştur, Aradaki farka dikkat edelim. 5 BİN DEFA DAHA BÜYÜK Gazetelerin yazdığına göre, dün- yadan 5 bin defa büyük bir sey- | yare keşfedilmişt'r. Bu seyyarte, güneş manzumesi içinde imiş! Ben, şunu düşündüm; Acaba, biz'm küremizden beş bin defa büyük olan bu seyyarede harpler masıl oluyor?. 5 bin defa daha mü- azzam mu?, AZ SİGARA İÇMEK Birçok dostlar — teniyorum, si- gaa fialları yükseldikten sonra, ya büsbütün sigarayı terketiller, yabut da, yarı yarıya — azalttılar, | ve dikkat ediniz, sigara ikramı da hemen hemen ortadan kalktı. Kimse Kimseye tabakasını uzat- miyor. Maamafih, az sigara içmek, sıh- hat bakımımdan çek iyidir. Hep öyle yapmıyor muyuz?. BARDA ÇIKAN BİR YANGIN Amerikada, Boston şehrinde bir barda çıkan yangın — neticesinde beş yüze yakın İnsan yanarak öl- dü. Feci bir kaza., Ajansların - verdiği mütemmim babeclere göre, birçak kadınlar da hâdisenin dehşetinden çıldırm: lar.. halbuki, bar küçük olsayı bu kadar insanı alamazdı ve ka- Za kurbanlarımın sayısı da bu de- vece kabarık olmazdı.. Amerikada berşey büyük eluyon, AHMET RAUF —a | Güzelleştirme cemiyetleri Kırklardi ve Lülebürgazın manı ve güzetleştinimeleri birer cemiyet kurulması kararlaş- Rırilmiştar, - Bu güpül teşebbüse 'Trakya meb'uslar önayak | mifli roman No, 47 REŞAT FEYZİ Meğer, sabahmm erken saatinde tramvaya — bümmek, insana yaknız | boş bir kanape kısmet etmiyer, ayni zamanda, zamandan kazan- dırıyor, Karanlık ve tenha cadde- lerde, tramvay, alabildiğine gidi- yor, En kalabalık olması lâzım ge- len istasyonlarda yarımşar daki ika duruyor, ha bire koşuyor. Saat sekize an vardı, Ben, menzili mak- suduma erişmiştim. Bu saatte, İs- tanbul hâlâ canlanınamış, tama- mmile uyanmamıştır. O sahah, ayakta kalabalık arasında ezilerek büzü- Terek değil, rahat rahat yaptığım tramvay yolculuğu, bende hoş bir. hatıra ve tatlı bir zevk bıraktı. Bu sabah mütekait eytam ve eramile ucuz şeker tevziatı başladı la) — Mü- mille hidemar tertibinden maaş a - lara ucuz şeker evzi olunma- Bına bu sabahtan ütibaren başlar ndneştir. Tevzlat maaş cüzdan - Ankara, 3 (Telel sıra numarasına göre yâr — İDemir yolları ve limanlarda İçalışan amele, hamal ve müs- tahdemlere hayat pahalılığı zamları Devlet Demiryolları ve Hmanlar mı işletme umum müdüclüğü me- mür ve müstuhdemlerini lenine dair olan kanumun bazı Ücrek müm müdürlük teşkilâtinda ça - e hamallarla 1—15 müdietince nüfus başına âyda 5 Bira verlecektir. Hayat pabalılığı | dolayısile yapılan bu yardımdan hiç bir vergi kesilmiyeceği gibi Hataya düşmek Yeşilaycılar, geçen gün yap- tıkları köngrede 'bazı temenniler- de bulundular, İçkinin —tahdidini istediler, İçk! fiatlarına zam ya- pildiktan bu tahdit. kendine olmuş, demektir, Yaln bütün dünya medeni lerinde içkin dit söylemiş. Bu, yahlıştır. Büyle bir şey yoktür. Yeryüzünde medeni memleketler arasında en az sarledilen yer Türkiyedir. Bir da- vayı isbata — çalışirken, düşmeğe lüzüm g z YA memlek miyelim BÜRHAN CEVAT KaT LAY NN BİR PALYAÇO DÖRTCAN.- BAZ BİR DE HOKKABAZ Mubarriri; NEZİME M amarlasmeden İki çocuğum var... Yani bir ollanla bir kar... Oğlanla kı 6 Onlörı gu karitresk birer kopll zannet meyin... İcisi de bogumla beraber çap- kanlar? Bendonu ağtim Süt — kokarken | övlenmiştim... Yeni n allsanda — ya | üT yü yaklum, Ankyorrunuz ya. / Pe derle vakde zünüvvel gi ler biti memhime ile dun İşte.., Şimdiri... Bön le bir mü- Füvvet görmek it'yorum... Daha doğ- 2 Olmak ormmun rak gülüş- | 1 N görerek | “Beİ gözÜüMü calaro münalı mâzalı kuptu: | — Anis v meseleyi külür Mazılecmaf oğlum — Kenanla, | (kzan Saziment burma değiler. Fakat | İEK derceden tekliflmi kabul ceğcek- devdir... Zilen ikisi de Ağcden bhaşır,,, detira sizlere — Atlshin emzi baru kakliylü kssin Şaz'mıyan di Rütibe, oğlum Kenanı da Cülüdeye değii mi bura?. Haydi bu — şenefe bizer “kadeh | müyanlıyorum.. Bu ziyatıt daha içelir. Cehiile - Rakibe tekraç göz iırparak derin bir tey'ı Ya Fuhinet!. Nod Bey boydularım Boi süzdü: Bayan Fitireyi biç? Onş da bi beş göz ecdeceğim, ynut dt vi Hem de parı Sol “küzünü Fehireye kinpa n Bradı, fıkededığra a Fahirenin gevrek gevrek Teh Afiyetler versin! * Eztesi günü Fehine öğle yemeğine Cahide tekbel Game Te beriber çkmaştı. Gönç kanlıa ne yöpıp yapayor, Cahkdeyi — gözimden w Ülmmlterem kayapederine atsini btlm—l dikilerek ve | izanla urutuldu. Bugi V madı, laycılardan bir âza | edildiğini . vigiğine göre içki | hataya | Onu da kurpa uzatacık Börünce tam üslüne bustğım ardadı. Ooi Ah Fecriâti devri ve Emin Bülend Ferçi$t£ şaitlerinden Emin Bü- lent iki gün evvel öldü, Gazete- ler beşer, onar satırla, bu müte- | vazi sanaıkârın medhü senasını | yaptılar, Allahtan rahmet diledi- | ler. Emin Bülent, güzel mesralarla ve temiz şahsı ile, Fecriğti sanab kârları arasında cidden güzide bie Insandı. Emin Bülendin ölü- mü ile, Feeriâti ismi bir kene da- ba ortaya çıktı. Bizim edebiyat tarhimizde bir devrin veya bir edebi grubun ismi olan Fecriâti, zamanla zaif bir hatıra — haline ştir, Bibi bir &- an adıdır. Fakat, bu fikre İş- e zdır. Çünkü, *k edebiyatına yeni kki verilemi içinde, büyük sanalkâr genilebilir. dlemiyocek kadar zaif kalmaştır. Edbiyatı cedidecilerin ise, sanat- rları kuvvetlidir. Bir Halit Zi- tide yoktur, Hattâ, -za- çıkma- edebiyatı cedi- decilerden daha kalabalıktı. Fa- kat, bir kısmı he Bir kasmı € hat iâti sanatkârları Emin | nevi reisi idi. Celâl Sahir de, mi'n Bülent te merhum olduttan sonra, Fecriâti, bütün bütün ta- #ihe maloldu, denilebilir. Fakat, zamanında, Focriâtici- ler çok okunan — gençlerdi. İnce yazmışlardır. Canli ve günlerinde açan güller g'bi İdi. Hoş, güzel, tatlı... Fakat, uzun ömürl Focriâliden 'bugüne kader 30 yıl | geşmiş bulunuyor. Bu 30 yıl içinde Feçriât kadar sağlam bir diğer edebi grup da meydana çıka- ya, R. SABİT Maliye Vekâletine alınacak memurlar Şehr'miz defterd merkez teşkilâtinda yirmi İir: lâr asli maaşlı veybut ta y $ firaya kadar Ücretli #fekere Wse mezunları alıgacaktır. İmehan bu ayın on altıncı Çarşamba günü Ankarada a olunacakt miş kapırdası o d kalkiyor, uzaktan — ya- kmdın tarumut edip Ratiple gizii ke- Suşmalarına fırrat hircimayondu. Ca irlerine şeker hitaplariyle Cosikik ve ankadaşlık göz- bu İki vakibe biribinle. * düşmen olgondu. Binbin decini atlarmıya — imkün bulamadıkça e katşi da “ dlevlenip | Gurüyondu, Helo biçare Retip bir çıl. fina dözrmüştü. Pakonun tenbihlörini gncak dördüncü defacıtda anlıyor ve medlaka yarayat unulup yansını da yamlış yapıyordu, Bunü nulebil Ne- l Bey uğuzlu kâtbini terslemek — şöye e dürein masyim bile arttarmıştı. RSüp tam imğnasiyle Cehideye —tu- tolduğunm salıyondu. Pakat Pahineden D genç içini dökeme hancanı Nati Keyin emir- tere yapmakla çıkatıyordu Beyin gefket ve müsambası art- a tesle Bu aâbengi düyen oşEİMdI, sotira mülee he hayram — Glüm Prkat Retibin maksadı; vek dünle (Dovamı Var) Ka | Afrika: | Genizde İtalyı zeme gibi uzak Ü: Harp Vaziyeti, Stalingradda muvaffakıyet şans- ları her iki taraf için hâlâ mevcut ( Yazan Eski Bükreş Ateşemiliteri ) Stalingrad ve Don dirseğindeki muharebeler bugünlerde bir yıp- ratma şekline döküldü, Sovyet or- duları artık ilk günlerdeki kadar ilerliyemiyorlar; Almım mukave- meti artmıştar. Bu birinci nokta. İkinci mühim nokta, Stalingrad ile Don dürseği arasındaki sahada Rus çemberi dörsek uzunluğunca açıktır, Almanlar Don dirseğinde nehrin âki sah'line de henüz h- kim bulunuyo: laz, Klelskaya'yı alân Rus kuvvet- eğin içindeki « Voroşiloigrad - Stalingr.: yoluna varmadan — durducu! benziyor, Almanlar b Rus kuvvetlerini şimdi geri at- muya çalışıyorlar. Bu üçüneü mü- him nokta, Ruslar hergün ilerliyerek birçok meskün yer işgal ettiklerini, Al- manlar da bütün Rus tasrruzları- nın ağır kayıplar vecdirilerek püs- kürtüldüğünü iddia ediyalar. Bu her zaman meçhiri kalan dördün- cü mühim nokta, Bunun sonu ne olacak? Bu Rus taarrurları, evvelco listeye geç- miş olanlar gibi yine boşa mı gi- decek? Aradan 15 gün geçtiği için Rusların - Almanları Stalin. graddan ve Den dirseğinden çe Kermağeciklarina Yendidleş hük medenler var, Almanlar da «<k- zam suna söylüyorum, gelinim sen anla!» kabilinden yeni bir tehdit savurdular. Berlinden «bekleyi- , görürsünüz, diye bir ses yae yıldı. Stalingrad'da Ruslarım ba- şına blir çorap mm örülece an sonra 15 gün içinde bü- yük bir meydan muharcbesini biçbir. ordu başaramaz; bu sene | doğu cephesinde Almanisr da 15 gün içinde bir meydan muhare- besi kazanamanışlardır. Mareşal Timoçenko, ric'at eden ordular de asıl muharebeyi Staliugrad ve Don dirseğinde kabul etti — Almanlar Staliugrad'ı almak için, en ax 25 ay yâüni tam 75 gün ve hem de durmadan hücum cettiler, Bütün taatruzlay meyzil kaldı, — Ruslar Stalingrad'dan çkarılamadı. Kaf- kasyada Tuapse ve Grezay mey- dan muharobeleri de — baftalarca sürdü de Almanlar — buralarını alamadalar. | Şimdi Ruslar Alman — ordusu- mun Stalingrad'da 75 günde ya- pamadığı işi 15 gün içinde becere- med'lerse, bundan ilânihaye bece- | remiyecekleri hükmünü çıkarmak acaba doğru olur mu? Bugünkü harpleede yalnız top- çu hazırlığı ve huva bombardı- manlarile yapılan ilk imha ve tah- zip ateşleri bir hafla sürmekte- dir, Libyada 8 inci İng'bz ordu- sunun taarruz için İki hafia ye- rüarde uğraştığını hatırlıyolum, Eğer Ruslür 30 gün veyn 70 gün içinde Alman ordularmı Don ha Zasına geri atabilirlerse bu bü- | yük bir muvaffakiyet sayılmalı- dır, Şumu demek ist'yorum ki bir meydan müharebesinin — meticı hakkında hüküm verebilmek için geçen sene olduğu g'bi 1 - 2 hafla değil, 3 - 4 hafta beklemek lâzım- dır, Orduların muharebe kükiret- leri arasında müvazene hasıl öl- dukça, meydan muharebelerinin müddetleri de uzuyor, İngiliz or- dusu Libyada 15 gün boculadı di- | ye muvuflfak olamıyacağına hük. sonra aldandıkları ortaya çıktı. Stalingrad'da muvalfakiyet şans- ları iki taraf için de henüz mev- | cuttur. Açık iş ve memuriyetler Havna belediyes | fuslu Havza kaza: lk bankası müdürlüğ: kalarda ve mali çalışmış beş muhasebe e resen mühesebecil'k müessese memuru yapabi- mezunu çaktır, T: nar bu ayın de- kusuncu Çanşamba günü —akşar Toma kadar müracaat edebilirler. İmtihani rmizdi Tunacaktır. Hoş geldi, safa geldi medenler olmuştu. Amma iki gün | | MAHKEMELERDE, İi eski, yeşil kasıc Adliye korido. Tundü kerşıliştilar ” ct Harlerğım Btzçütin de, hiç uğrazcasır, Çok bakkatsiz, vatışki Böyle bize gol aka Hiç kabul ekoçın, Ben Kaç - ventale de Haz- vBun. onumla vğraş- Hiz gn n de bu kulak, zasım versin. — İki senedir, büzsbülün ndi, Artık hiç işi Sağ b © da iâe öylecine, hiç hakiketsiz söyle tığın. Allah çe- Ha kiz #yrrmya Tiflen leteniie zürü senna t | Kumür ma b fena hi n d get, mahikeme de mahiemeyle adik, — Ayımdık | olummak ümmma, zafs geldi. Tantı misafiri balmumu Gdi oldu. | Bayuna ceni sayik büyü Dların da le oluyor. — Ona mühakkal İyi sizüite ol np & Bidelim, Senin lerada ne işla mzer hecif, torunum İçin e İcraya... Sgn ne yak Turibet kinacı vas. di evde. Bvden çıkanlık. Sekiz aglık Harcu kakh, Onu ödeyor. Haydi kan deş.., CGidip bele gu Pantleri alalım da. merdiyenleri — çıkmıya HÜSEVİN BEHÇET —- ——— FNL SN D Müttefiklerin, Şimali Pransız işgallerile ve önümüz- deki günlerd 'den * cebinin #kibetile "a « 1i takip € mukave; Fransız Al in elinde bi jer memleketle- rile birlikte tamamile — birleşmiş milletlerin elinde buunması Av - rupanın Norveçlen başlıyarak Ake ahillenne kadar tahdit edilmiş mihver müdafaa tertibimen bilhassa şimaldeki kıs- mıinin -vaktile Maginot battı gi- i- faydasız bir hale gelmesi de- mek olacaktır, Maginot hatunın hlariyle ve bilhassa ağır top- bir kat daha kuvvtelenen Avrupanın garp sahillenae karşı bir müstefik isliği teşebbüsünün fazla pahalıya mablacağı anlaşıl- miş ve mihver için asker ve mal- evkinin çok kolay olacağı olduğundan kler, tübiyeyi de- ğiştirerek bütün kuvveti Afrika ve Akdenize vermiş oluyorlar. H müttefil gimdi anlaşıldığına göre kler Sierra Leone, Nige de bile büyük tay yara kuvvetleri biriksirmektedir- ler Amerikalıların Ezitrede vücude getirdikleri büyük maleme ve tamir t z Avrupa har- bine deği rk ve diğer harp sahalarına da lüzumlu mak zemeyi yetiştirmek için açılmış tesislendir Garp Afrikasında Fran- sız Gülnea'sı fil Gşi sahilleri ve Dshomy böylece büsbütün müt- tefiklere iltihak — etti Tunusta: da mihvesin tutunduğu Dir yer takdirde maada Afrika kıt'asın- nsız Afrikasına bir bakı ae ğir — Yazan : NÜZHET BABA | demek olacaktır. Dakar ve ci mühim bir Libyada olduğu gibi askerin suyu bert&bce getirilmek İcap et | tiği gibi bu suyun mikroplardan temizlenmesi kap etmekte ve an- cak ondan sonra içilebilmektedir. Fakat garbi Fransız Afrikasında sağlık durumu sağlamdır. Sari hastalıklar vesaire çok azdır. Ve meselâ: Libyada çok görülen bit Fransız Sudanında ve diğer Fran- sız garbi Afrika müstemlekelerin- de yok gibidir. Nehir ve su binkintileri mın- takaları hatiç sivrisinek te yok- tur, Fakat bu sene esasen kurak- bk baş'tadığından önümüzdeki Ha- zirana kadar bu yandan da endi- şe edilemez, Buna mukabil sene- nin üç ayında Haziran, Temmuz Ağustos aylarında taş gibi kum yolları çamurdan ve yağmurdan geçilenez bir bal alır, Hattâ bu yollar üzeri ğmurlu mev- meseksi nünbit topraklarından dam Bo- rida, Louisiana ve Texas eyaletle- lerine benzetmektedirler. Hee t lü ziraate en müsale şekilde elve- Tişli olduğu gibi yetişen nebatat cins ye kalite ün tam Münâ halini aldığı bu tope raklarda yer fıstığı sün derece güzel yetişir, Senenin üç ayında kalâde iydir. eeei $ —— k büyük pa- Tiraat e var kuvveti verir ve çok bereketli neticeler a- r. Yalnız Dokar'dan sevko- dunan yer fıstiğı milyonlarcn to- te her türlü nekliyat durmuş, motörlü vesaltten tutunuz da & geklere kadar bütün nakil vasıta- ları yer fıstığınt lmanlara ve sa- tş merkezlerine nakil He meşgul- | dürler, | Dakar'dan denizyolile kaç se- nedir nakliyat yapılamadığı için yerliler fıstık mahsullerini ancak müttefiklere , satabilmektedirler. Diğer mahsuller de ayni şekilde- dir. — Fransız şimal kasına gönderilen miktarlar hariç, garbi Fransız Afrikası için ticaret yap- mak şimdiki şartlar altında güç leşmiştir. Fakat bundan evvel bir yazımızda işaret ettiğimiz gibi Cezair ve Oran lim: nede 6 milyon ton eşy de Dakar'ın bir thracat limanı v- darak şimdilik kıymetini kaybet- miş olmasındandır. Bugün Dekar'da ticaret gemile- rine pek az fırsat vardır. Fran- Bz garbi Afrikasnın mahsullerini ve öhassa yer fıstığını neklede- cek bu gemiler âdetâ görülme - mektedir, Bunun yerine limanda, | bir kaç gün evvel ajanslarda da söylendiği giöi Fransız donanma- sına ait mühim cüzülamlar mev Richelisu —gibi Fran; Goönanmaszının gözbebeği büyük « zırhlılardan ber halde bir tanesi oradadır. Buna ilâve üç ağır kru- üç mubrip, 12 denizaltı ve daha bir çok küçük deniz kuvs vetleri Dakar'da toplanımış bu - lunuyor, Bütün bunlar gözönüne getirk cüttur. | döki donunmanın | çirememişlerse bu da |( bu kararın sessiz, fakat kat CŞ LD İA Zamazın kendince hallettiği mesele.. Yazan: Ali Kemal SUNMAN Harpten Sonra anlaşılacak dü- Yük vak'alardan biri de Tulon (fa- ciasıdır. Birçok noktaların aydın- lanması dâzun geliyor. Şimdiye kadar: — Fransız donanması ne yapa- çak?, sunli M0 mütarekesinden- beri bu harbin birinci derecedeki meselelerinden — birini teşkil et işti, Vöşi Pransasının elinde Fran r kuvvet alarak faraf ile ileride e girişilirken bu donanmanın terazide pek ağır ba- sacağı kesap ediliyordu. Lâkin el bir gün — Vişi Fromsasını bırakıp gitmesi, mütle- fikler davasına sadık olarak Am- glo - Sakson tarafına geçmesi, bu suretle harpte Azami tesirini göse termesi —ihtimalleri — vardı. Vişi | #—.sı donanmayı elde tutarak 'gün Almanlarla, İtalyanla müzakerede donanmanın ağırlr gından istifade etmeyi — düşünlü Kön Alman tarafı da Fransız do- manmasıtı — nâsıl eke geçireceği meselesini hiç ihmal etmemiştir. O halde o kadar müsait fırvatlar verken neden Almanlar bu donan- mayt elde edememişler, donanma- zan mühim bir kımı uzaklaşmız, nihayet Tulon'da kalan diğer mü- him bir kasmı da geçen gün ken- | dini buturmıya vakit bulmuştur? Mütareke — olduktan — sonra da Fransız dananmasının ne olacağı meselesi Alman iaralım — iyidem iyiye meşgul etmiştir. Evvelâ ma- İündur ki donanma 940 mütareke- si ahkâmının dışmda kalmıştır. Vişi Pramssı denanmayı Fransa- man dünkü müttefiki olan İngiliz- lere vermiyecekti. Bunu şöref ve haysiyeti ile taahhüt ediyordu. Fa- kat buna mukabil galip taraf ol Almanya ve İtalyaya da vermeyi lip ve mağlüp arasında donanma bahsi bir tarafa - birakılmış oldu. Fakat meselenin hiçbir. zaman kaybolmıyacak bir ehemmeyeti vardı. Çünkü Fransız donanması mübim bir kuvvet teşkil ediyor- du, Hangi tarafın elinde alursa bununla büyük bis rol oynuyabi- kirdi, Onun için meselenin ehem- miyetk hiçbir vakit Alman tarafı- n gözünden uzak kalmadı. Ev- velâ Vişi hükümet'nden istenen şu oldu: Donanmadaki deniz a5- keri bir an evvej memleketlerine Könderilmeli. Onların yerine gele- cek deniz askeni de ihtiyaca yet- miyecek Kkadan az olacaktı. Bu- munla varıkmak istenen maksat malüm: — Fransız donanmasını iş göremiyecek bir halde bulundur- mak, Fukat daha ilk — sıralarda belli oldu ki Fransız denizcileri gemi- lerini muhariplerden hazgi taraf olursa olsun hiçbirinin eline geç- mesin diye icabında dövüşmeyi, daha olmazsa dönanmayı — batır. mayı düşünmüşlerdir. İngilizlerin bu husustaki istihbaratının hulâ sası şudür ki Fransız " donanma, sını Almanlar 940 danberi ele ge- istemed.k Jerinden veya lüzum görmedikle- | vinden değild'e. Almanlar Fransız donanmasını elde etmeyi çok is temişler, düşünmlşlerdi. Lükin Framsız denizcileri gemilerini ver. memek hususunda azim ve karar- larını daha çok evvei belli etmiş- lerdir. Bu karar şu olmuştur. Fransa mağlüp olmuş, harpten çıkmıştır, Fransız dmmanması mü- harip taraflardan hiçbirinin elin- de ület olmuyacaktır. Galip tara€ bir gün donanmayı ele geçirmek isterse donanma kendisine teslim edilmiyecektir. Hör Fransız bah- riyelisi o zaman mukavemot gös- tereceklir. Eğer İngilizler de Fran- sız donanmasmı alarak müharebe ettirmek isterlerse onlara da mu- kavemet edilecekbir. Fransız do- nanmasının gayesi bu harbin so- | muna kadar tahr'p edilmeden va- tanın bir küvveti olurak kalmak- tır. İşte Fransı denizcileri arasında ola. rak kendi kendine verldiğini an- Tadıktan sonra Alman tarafı Fran- sız dönanması bahsinde ileri git. ir. 940 danberi merelenin büyle bir tatihçesi vardır. Zamam ise meseleyi bildiği gibi halletmiş oldu. lirse, Fransız garbi — Afrikasımtı tamamile müstefikler davasına - Yhakının ehemmiyeti hakkında oldukça iyi bir fikir edinmiş olu- ruz, — SÖN L A dizzğisin eei Tn dara