'Z —SON TELGRAF HALK FİLOZOFU — T HAZİRAN 184 KIRK YILDA BİR.. Sinemaya çokluk gitmeme.. bunun muhtelif sebepleri var- dir. Evvelâ — vakit bulamam. Sonra, bütün reklâmlara ruğ- E agmen, hoşlanzcağım filmlerin k çok 2 geçirildiğini toerübemle z biliyorum, Daba sonra, kalaba- Tık ve kokmuş havalı sakınlar, daracık koltuklar beni rahatsıt ediyor. Ayda, yılda bir dofa, bir tav- siye üzerine bir film görmiye giderim. Geçen gün, yine, böy- Te bir film İçin bir sinemaya gittim, Saal 13 saları. Hava da sıcuk sayılır. Tenhaca bir saloa. Koltuklarda, seyrek olurmuş | seyirciler. Ekseriyeti genç kız ve kadın. Beş en Bob-Stil deli- kanlı, Birkoç sefil kıyafetli ser- seri, İki üç kalamlor erkek. AD tSELğR IEIND U YA KP SİNEMALARIN ZARARLARI Arkadaşımız R. Sabü, içkinin bugünkü cemiyetlerde gittikçe neden tanmmüm ettiğini zah eden bir yazısında, birçek sebepler sa- Şiyordu. Buü arada, sinemalarda Kösteriley süslü içki sofraları da vardı, Akşam refikimizde, Dev aynası Sühmümu yazan arkadaş, bu ge- bebi, garip buluyor, Eğer, o mu- harririn sinemacılarla bir alışve zİşi Vursa, o başka., GELİNLİK KUNAŞLAR Haziran içinde evlener Kuzlar içinden yoksul alaırlara, Ço- cuk Ksirgeme Kurumu tarafından gelinlik elbise kumaşı hediye edi- decek., Nökâh küğrlma gösteren kumaz gı alacak,, Kadınlarin, kumaşa karyı o de- Yeco iptilâları vardır ki, evli olan- Jar içinde bile, bir kere daha bo- şanıp, yenidem evlenmİya karar 'ııeıilıı bulunabil.r, NASIL MI GEÇİNİYORLAR?, sArkadaşımız Necip Fazu Kısa- kücek bir yazısında; — 150 liradan daha ax kazanam- lar nasıl geçiniyor, diyordu. Bizim Osman Comal bu yazıyı Okumuş, şöyle dedi: " — Necip Fazıl eskiden nasıl ge- ş:mdırhiıl-ninin'- PROFESÖRLÜĞÜ VAR MADIR?, Yeni intihap edilen Meh'usları mizdan sayın Supbi Artelin resml allında, geçen gün, Vakit refikl mizde, profesör sıfatı da vardı, Supbi Beye caki Belediyo az- kadaşları: — Profesörlilğünüz de var m- dır, Üstad?, diye soruuşlar., Sephi Bey şu cevabı vermiş: — Evet, Doçentlik rütbesini ih- raz ötmeden Vakit gazetesi beni Profesörlüğe tayin etmiş., AHMET RAUF REŞAT FEYZİ “Gözüme €n çok hatan şey, | seyirci ekseriyetinin genç kız- Tarda olması idi. Tek başına gelmiş bir genç kız. Biri şara» Ga, biri öte yanda, döğeri daha Yan tarafta, Yaşları kaç?. Tahmin edemi- yorum, 15 mi, 16 mi, 17 mi, 18 mi?, Fakat, bu sularda. Runlar kimdir, kimin nesi- dir, anası babası kimdir, ne iş yapar, nerede oturur, nasıl in- sandır? Salon kararıp tilm başlayın- tıya kadar mütemadiyen bun- Tarı düstündüm.. merakımı ve hettü biraz da hayretimi çoken bu genç kızlar muammasını 'dülâ balletmiş değilim. Ü Avrupa tren seferleri sSolfyaya giden hey'e- timiz dönüyor Yakında açılacak Avrupa hattt kren seferleri hakkırda Bulgar demiryolları idanesile — tumaslar ypamak Üzere Sodyaya giden de miryolu heyetimiz bu hafla için- e gehrlmize dönecektir, Soğya- daü müşterek seler tarifeleri — ve ücretleri hazırlarımıştır. işten kaçan işsizler Halk Partisinin iş bulma büro- su tarafından 30 işçiye Poşabahçe şişe fabrikasında — iş bulunmuş, fakat bunlardan sekiz tanesi dür ha ikinci pünü işlerini bırakarak kaçmışlardır. Serseri ruhlu olan bu gebilere ikinci bir defa iş bi dunmayacaktır, —— 1365 Hira gayrimeşru kâr * #emin den bir baba ve oğla teokif olundua famlr 31 (Telefonla)— Şehr> mezde Birinci Kordonda kitapçım hk oden Bnli ş.;ve ve oğlu Jerat Şöve ti yazı makiresi ve. büz dolaba satışından dolayı milli ko- rurma müddehimumliğine verk lerek tevkif edilmişlerdir. Bu baba ve oğlu 160 liraya sa- tılması icap eden bir adet Mer- sedes markalı yazı makinesini 400 yerine yedi ayaklı bir adet Firijideni 450 İlga yerine 1100 liraya ve bir adet Üç ayaklı Kelvinatörü 200 İtra ye rine 700 licaya satışa arzetmişler ve bu suretle ceman 1365 lira gayrimeşru kâr temin eylemeğe Balkısmın bulunmaktadırfar, HUOKi Taxsilerin aududu BÜRHAN CEVAT Fatınin heykenni dikmek görektir 29 Mayıs, İstanbulua — Fatih Sultan Mehmet tarahodan zaptedliş tarih 'ne Sasarlüf öder. B kaç gün evvel, geze- temle, bu meseleyi tarb eimiyik Bir refikimilin batırında, yanlış kadaa yi dörümü tar di tastiü eznişlik. Nh t6k'm, 20 Maye gününde, İstanbulda Çikün bir kaç söarte, bu yıkdönüyşrügün shemmüyetağ işaret eüriğlerdi. Bu sene, istanbulur. Türkler taram fndan zaptının yıldönümü — taritine, her yılgan fanla bir allka gördük. Het- tü, Ağşam sefikömiz de bu Vadide bir Beşmekale yazıldı. Süyin tuharrir Necmeddin Sadak, bu yaldönümünün hkermaşyetiui teberüz eüLmüklün sone Ta, 1989 seneende idrak edeceğinde 600 Üncü yıldönümü için şimdxien buzi bazırlıklar yapılmasını Hesi Si rüyor ve büyük mörasim yapılmadını Hatlyordu. Bu fikirlere işt'rak gimâyecek İnsan var midir, bündyoruz?, İstanbul Türü- gee tarkfıngön 1453 yılinda alındığına Köce, 1953 yılında idrak — edeceğiniz 809 ünel yal İçin bir bayram yapınakk Dilkikkken çok yerinde olur. Nöcreddin Sadak, öyrısa, İstanbul-. da yeni bir cadde veya meydan açıla- Tak oraya Futih Mehtitdir adının ves çitmedni ve bir de Leykelinin dikik mesini dediyor. Ve oön bir sene sonra, İsambulun unar bakumından çok Czha değişmiş, güzelleşmiş ölmasın temen- ni odyor. Bu #ikirlere de Hörek eiüyemek gnllmkün değildir. Düzya hardi ve g- Hcej kızaallak çebuk biter, ve hür müh detler, bendi işleri güçleri ile meçgul e- Turlar. Harplen gönrü, nüriasl zaman- ların #vdelnde yapılecak bör çök iş- derimiz var. Bu arada, İstonbul - için büyük bir Kutlama programı hazırlam mak cibette yeninde olur. Hu sürete İstanbulun İmari hizla- mır. Herşeyden evvel, şu dünya bikli. resin'in bir ân evvel bilmesini temen- edeim. a R. SABİT Terzi malzemesi tevzi edilecek 'Terzi, bazır ebisesi, kaskelçi, kürtçü, gömlekçi esnalına #ili- yaçları olun malzama bugünlrede birlik tarafından tevzi olunacak- tar, Bu estafin şindiden bir be- yenrame ile #thalâtçı dirliğine müracaat ederek Mhtiyaçlarım: bil- dirmeleri cap etmketedir. Sahte reçete ile iki hastayı dolandıran üç açıkgöz 'Tedavi edilmek üzer Çineden İzmive geln iki hasta üç dolandı rıçi taralımılan garip dolandırılmıştır. Alteğlu İsmail ve Mahmet oğ- Ju Mustafa öimlerindeki iki d dandarıcı; bü iki hasta bir araba ile Beyler sokağında bir doktora Töntgen münyenesine — gitmekte iken arabaya atlamışlardır. Bu iki şahıs Beyler sokağında- ki röntgen mütehasmsının muz- yenehanesini İkinci - Kazdonda 305 sayılı binaya naklettiğini söy lyerek arabayı oraya sevketmiş lerdir, Bu binada bir başka adam hastaları bir karanlık odaya ab muş ve biraz sonra dışarı çıkarıp kendilering 20 lira mukabilinde birer sahte reçete vermiştir. İi hastanım müracaati üzeşine üç suçlu tululmuştur. Üniversitede eleme imtihan” ları biten fakülteler Hukuk ve iktısat fakültelerinin eleme imtihanları dün nihayet- 2 | Tenmiştir. İmtihan neticeleri ha- ziran ayınım 9 uncu günü talebe dere tehlğ olunacak ve fekülte- lerde tahriri âmtihanlara başla- mılâcaktır. Tib, edebiyat ve Ten fakültele- rile eczacı, dişçi mekteplerinin tehriri 'mtihanlarma devsm ©- Tummaktadır. tüde için hiç bör hazeket, hiç bir ha le kalkıımıyordu: — Geçti astık, Dadim. Göçlll... — Demsik enu aewmiyoraunuz — öyle Mit —— Onu ârlek mes'ut ödeceğimi um grriyor ut Yavasos kalktım. “Mübacdde Nusret fe kulcu. Br iziç gidım yürüyerek vek. gar konuşmiya başladı: — Simdi nereye göznük İsliyormu. Dur? — Kalbimin benl çekktiğe yoret... Fakatl! Diye kakeledi. Onu öldü. Tecekmnde! — Ölmesni Diye züldüm... Seyık €a bir erkek için ölmek budatalıkır. Bahusus kendis'ni Bevonler varMI... Genç arkadaşım bend dürüurünek | gödlerini gözlerime diktk — Bu sözlerinlelen sohra nedim ol anyacığınıza ernin mlsiniz? — Em'n olmadığım şeyi söysemem... — Pekii.. Zaman #ze ha aha EDEBİ TEFRİKA: 29 Çıngıraklı Yılan XKazsa: NEZİHE MUHİTTİN datacaktır. Artık mürokıçayı biraka- lamaı Sizden yalmız bu göre İçin bir Ticiem vact... Bunu — anlıyamıldığınız dortluk namma iştiyorum... — Norilk, erktklik, şuur Ve viedan gamına İsli- yorüm... — Yok, yök. Bunlar bende yök! BHepeini kaybetlim... Diye feci bir mna e Bülüyordum... — Zarar yok. Dedi. Kibet bir. gey vardır, ruhunumda... İstiyeceğim o Hi- dar büyük bir gey değli... — Peki kabul ed'yorum söyleyinte? — Bu gece, yalnız bu geçe, kendink Zi böna bırakınız... Zalea çok saraş. #unuz... Burada, zab bipi tao:dığim bir Okel var... Sişi oraya götürtceğ'ın... — Xükermmel! Dedim. | —— Demak kmbul sdyoramız?. — Eyet., — Fakzt ben gelinciye kader bekli. yecekün 2... Sirlele bazuşmak istiyo- Tum... öz müt, — Bu gece sabaha kadar kocüş- tok. — Yarım saai dada tahazarlil ede. mez misiniz?, — Emredecsiniz. — Şimdi değil... Erimüz de dümün- N ve şorgunuz... Yarın olmaz mif, — Nişin olmasın?... Her zaman... — Teştickür ederim... Öyleyse vele KAlelim urlz, Otel orecıkda MdE. Öürdiük Nusret bana derhal teniz bi ödü hazırlattı. — Allah ruhatlik verdin, Diyerek gileli, dd Tazımadığım bu Giclin odasında yak poyalüz sayunmadan bhir çocuk gibi oğlıyarak kendim! yatağın Üstüne at- tum -. Katıl kalde eğlarorgum... Göz decktin önünde yine onun hayali var- &... Önun $yt, ağlıyordum — galiba... Halbuki koybettiğim geler vardı!... İn- san hayatında ne 'çin ağladığını bile. mediği zamamlar ea bedbant olduğu zamanlardır... * Gözlerimi açlığım zaman şaçırdım. Yebancı br yalakta idim... Doğrülmak dtet'iin. Vücüdümlün ber derafı — sınlı. yordü. Penleler sarekı kapanmış ol duğu İçin odada akşsm Taşluğu vardı. Tekrar uyumuk iwledim, Muvaffak o- damadımı.... Bana at olmuştu büylet, var) Harkof meydan muharebesi ve doğru çıkan tahminler ( Yazan: 1 $. Eski Bükreş Ateşemiliteri j Uzak Doğuda: Doğu Çinde Cekiang vilâyetin. de Japon tasrruza inlcişaf vdiyor; tahmin elliğimiz veçhile bu vilü- yetin merkezi olan Kim-liva ve daha şimalde Lansi yebirlerini Çindiler - boşalimışlardır. Yalnız Japonlar Kiwen sahil vilâyetine henüz asker çıkatamadılar. Mer- kexde Yangçe bülgesinde Çin or- düsü Japonlara karşı tanrruza göçimnişlir. Bu iaarruzun hedefi Ja- gobların orta Çine yayılmalarına | mâni olmaktır. Görülüyor ki, Japonların Çine karşı başladıkları topyekün taare | ruz ağır ilerlemekte ve muanni- dane Çin mukavemeti ile karşı- laşmaktadır. Bu itibarla Japonla- raın Çin meselesini, sür'atle hallet meleri ve Mareşa) Çan-Kay-Şek'i | sulha mecbür etmeleri şimdilik bir hayaldoa #barcttir, Libyada: Genvral Rommel, birkaç güne denberi devam eden duarruzlara rağmen İngiliz ordusunu Gazala - Büri Hakeym'den geçen ileri mev- ziden geri atamamış ve Tobruk - Birelgobi hattına yanayamamıştır, İngilizlerin asıl müdafaa cephesi | buradan geçmöktedir. İngilizler, ordu büyük kısınının muharebe- ye girdiğini haber veriyorlar. Tah- min ettiğimiz veçhile, General Bommel'in plânı, İngiliz ordusunu Misir hudüdüna doğrü sürmek ve Tebruk'u muhasara otmektir, İngiliz hava kuvvetleri üstün faaliyet göstermektedir. Bu de vanı ederse, Mihver ordusunun muyaHak — olması — imkânmıdır. Çünkü bu müuharebe, tank ve tay- yare üstünlüğü sayesinde kazanı- labilir, dogiliz lâbiyesi çekilmek değil, mevzle giren zırlılı birlikle- Te karşı mukabil tasrruz yaparak dayanmaktır. Buının kadar İng> ! —. ü— HİKAYE Ba ordusu buna muvaffak olmup tur. Doğu cephesinde: Alman hava kuvvotleri Harkof- İzyamn arasında Doneç nehri ü- zerindeki köprüleri tahribe çalışı- yorlar, Bu vaziyot, bizim tahınin ettiğimiz veçbile Abmanların Do neç şarkına göçemediklerini ve stratojik bir kuşatma yapamıadık- larını göstermektedir, Akman ordusunun Doneç şarkı- a geçerek 3 Rus ordasumu büyük ölçüde imha ettiğini tahmin edemw ler aldanmışlardır. Mareşal Tümo- çenko, bizim düşündüğümüz gibi Doneç gehri şark sahilini tutmuş, ordularının büyük kısmını elinde bulundurduğu köprü geçitlerden mohir şarkına almış ve yeniden bir müdafan cephesi kurmuştur. Rus- İarın riç'at halinde bulunduğunu ve Abnanların takibe koyulduk- karını iddia edender yanılmışlar. tü ç Şimdi vaziyet, Harkof - İzyum mrasında Doneç nehri üzerinde belirmektedir. Almanlar hazırlın- maş müdüfaa karşısında bu nebri geçmek zorunda bulunuyorlar, Avrupa gerbinde hava harbir İngilizler 1000 tayyarelik mü- azzam fiholarla Almanyaya hava | bücumları yapacaklarını 10 gün | evvel söylemişlerdi. Bu işi düm ilk defa olarak tatbika koyulmuş lardır. Bu vaziyet, İngiliz bava kuvvetlerinin biraz daba artığır mı ve kagilizlere daha büyük ümit vve cesaret verdiğini gözlermekte- dir. İngiliz filoları Kolooya şebrine hülcum etmişlerdir; burası en ö- memli Alman sanayi merkezidir. Yalnız bombardımanın - neticesi henüz malüm olmamakla beraber Cabrikaların epeyce hasara uğTa- taklığı tahmin edilebilir. l__ YALAN DÜNYA Nihattan Kemüile mektup: «İhüyarlak ne fena... Artık ih- hissediyorum, İçim de yaşamağa karşı bir hurs, dün- yaya karşı bir kin var. Senelerin bu kadar çabuk geçtiğini hiç ha tıruma gelirir miydim? — Herşey gaha dün gibi... Fakat, hesap - diyorum, — İlk sevdiğim — zemnan henüz 18 yaçında üdim. Bugün — zadan 30 yf geçmiş bülmüyor. Aynaya bakmaktan kerkuyorum, artık.., Hele sabahları... Bu, be- müasxlir, Göztepede, ilk sevd genç İaa; o Sarı saçkı, mavi gi | iâstik top gibi vücutlu Hamiyet, | bugün nesl biliyor musun?. Hay *et edersin... Ben onu geçen gün Kadıköy vapmrtında — gürdüğüm zaman, görlerim yaşandı. Hamik yot bu mu, düye, kendi ketdime tereddüt geçindim, vm-gunlıık fena şey. Kendimi şimdi yorgun hissediyorum. Ka- Bököy vepurunda, kalkıp Hami- yelin yazıra gilineyi, konuşma- ya bir an aklımdan geçirdim. Fa- kat, değer mi, diye, düçündüm sonta... iş.. Yerimden kolkacam b yanına güleceğim.. O, benli roodi. Çünkü yanmdalk ü ç..x çocukla a kadar — meygüldü « Torumu olacak geliba.. Üç am yaşlarında varamız, yerinde dintrayan bir kız çocuğu.. Eski senelerli düçünmek, bazı Zzamae, inaana ne kadar — keder veriyor. Bugün de öyleyim. Ca- mwn hiç bir şey istemiyor, Bizim köşkün eekimiş - kapla- maları, acık. penceremden, — bir hatrra defleri gibi gözlerimin içi- ne kakıyor. Şu evin hatlte bük. Bahçedeki havuz kurumüş.. Ç Yazan: leıll İO’Iİ meztoları çatlımaş.. Etrafin: ay- mk otları bürümüş, Yılar ne kadar tahripkâr oluyur?, Koruşularanızdan biri, geçen güm velat etti, Baki br bahriye mütekaidi idi, Bu adamın, sünlü rlak düğmeli eDisesle, gelp zamanları — Batırlıyorum.. Genç izisi, yakişıklı bir bahriye Tahbiki... Bea, ersin gençliğinde çocuktum, O, mektepten yani çık Mış, yanımızdaki köşke —damat Birmiş genç bir mülâzim... Beklerden hemen kimse kalma- di gibt.. En son bu bühriye mü- takaldi vardı. Şimdi, civarın ee kileri bizler olduk... Ne hazin... bir sözü vandır; şavdi, Onu bar tırladım: «Gençler büse ihtiyem lar yepabike.... Galiba, ihtiyan Tikla da bütün bilinen şelyer, na- zarişat halinde kafada ve gönük de kahyor. Tatbikat için takat lö- duymuyonın. İçözele bir steksiz Bk var, Dün akşam, biraz yürü- üze çıkayım, dedim. Erenküye tuğkaya atladım, Ne yollardai katabalık, ne hı—)ı- Tarmn yoşil, ne ağaçların yaprağı MAHKEMİ! Rabbim kimseyo ver- mesin.. Kioptomani iona hastalık Peok biçareydi. Yüzünün aai görü- nüşü Le bukicında idela Olunün — Suçu tür türlü dek? e$mek Enüznkln Olmu. yurdu. Eğlasmin sorduğu suallere — «üm veş dadim» dlüyır efendim.> cAsla edalrar «Katiyyon eteakan (li Glevet elendün, gz veniği cevaplari, Börüüş göğtmiş, olgun, aai sdamlara Ha bir şda, Vür kala söylüyordu. Hâ- K, sör. suzli sordu: — Demnek, “hslszadenizin - evinden, Ka eilinleri malica vezi ile iki beşl bir yerdeyi aşırdığınmi Jüref ediyor. BunuL?. — Evet eftndim... Mualeset, çaldım. Bu, betili edin, çocukduktarker müp- | delâ cöduğum bir Mletae? Dllhl'il. n(l.lu&d: kleptonsa! — dedideri » Klxnde değdir efendim. Hçr ;ı lüln yerdmn muhakkak bir gey alaca. gaa. Tüç okmuzen bir mendil, bir iğre, be düğme veya Kayamellk yahut kişe eeei hti biz şey.. Çekmasım, yapamdan, Bulin pirabimı Ve yakın destlarım da bu huyumu, bu iletkmi üürler, Onua için müteyakkz — bülü. murlar, Fağai, öyleyken, Yiye bir aram bic ber yaluni bolur, ufak veya büyük bar yey âlıp esbune adıdirln. Bu da öyle oldu. Bt acalık, Odzüm isznst | yokkcan konsolun & züme İki tane beş: &lip cebinie — yorlüy Ag4, Taklar ., nacaslır VESO dürüyor. du. Onu dâ &elip püllomün (ç cebine koyluku. Hüç bir şey olmamış, yerim Gön biç kınzıldandmaşım. gili — yerlme olurdum. — Bimz sonrü de vedalaşıp çıkkım. Beu götller sönra Vasonut yerinde olmadığın: fazketmiğler, Da- da socra da, alümlürin çalındığını an- demişlür, Eye gelen yabamcı tetrse yok. Beaim huyumu 4x billyorlar, Anlâmış- kar ki, bualerı alda bi Gelp benl tezgik etiller <Ahalıtın zatari yök, vaso dede yadgırıdır.. Hiç olmazaa o- nu veri> dedder. Fakat, ulancımdan İiüref edemedim. İlzaf edip etmemek Huamunda da nefsimle günlerce mü. cadele etler. ine bir türlü İtirafa Katsini ikne edemedim.> Mahköme, bir et de Şahiş dindedik- fton socra, nimanunun bu - haslalığının tbi eli edimesi İçin misyeneye sevkolunmasına karar vendi. Mı)*vnıı’ru çıhu_.ıırdvı Y kiğl kos - EAllah nmı:'ı.e göstermecsin| Dedi. Bu da Zena pasislık. Şanci, ga adamin klcaclığına bek. Hir de, söye döle, Vallari, eanın İct meryor. Yüteğlin Harça parça oldu!...> RÜSEYİN BERÇET — —— aa ere a ne de ufükta İbatam güneş, beni sarımadı, Hiç bir göyle meşgul o- damıyorum. Bir kanıksama var içimde.. E- ve gelince, radyomu açtım. İki Adakika sonra kapadım, Müzik â- ben, Bir şezlonga uzandım, Hava Karanmak üzeme idi. Ekrafa biz sestizlik çökmüştü. Bu sessizliğe bayıklım, Dakika- yatsını dayılarma gülmişlerdi. Hizmetçiye serlendim, Masayı balkonda hazırlattın. Şöyle, tek başmma bir iki kedeh atayım, et dum, Yavışça eğildim, baktım,. İki karaltı.. Bizim mutfağın yan penceresinden axseden donuk bir yedelli bir genç çocuk.. katta elektrik yakmamıştım. Be- ni evde yok zannetmişler, galiba.. Evvelâ, türbirlerine sarıldılar, uzun uzum öpüştüler., Sanra, de- Bkanlı göyle feakdedı: Zavallı Ham'yet,, Seni hatırla- dım.. Ben de sana ayni suali mtiş, sen de bana aymi cevabi Miştin.. Hey gi getçlik hey.s. Bu çocuğu Tahatsız etmek Ihıdım. Bir nezakelsizlik ya kadar kotktüm ki.. Çünkü, bir am geldi ki, aşağıya seslenmek is- tedim: — Burlar, bepei yalan şeyler, r gün gelir, ikiniz de urutuhmrumuz. . nwı—dıkü—b başını ağrıttıra, Selimlar kardaşim., | yaların açılması üzerine, ü <| iki HD I Sl bolıhkd Hâdiselerin inkişaf mevsimi ne zaman? Biri Şinal yolu, diğeni İran yolu, Bü j tün kış şima) Buz denizi buzlarla kayfa okduğumdan, 'bu yoldan yt dan: çok göç Ve az oluyardu. Hur burler kısmen erimiştir. Şimdi, Rusyar nn şimmlinde, Buz denizlüde, kinci bir limandan daha istifnde edilebiliyor. Fakat, aövl yardam yolu Trumdir. İngiliz ve Amerikan yardımları bu yoldan gidiyor. Bu yol daha emindir, Şark cephesinde beklenen bü« yük ve bütün cepheye şemli A man taarıuzu başlamadı. Herked bunu mrerak edivor, Noden başlr enyor, Fakat, bu arada Almanlar meval taarruzlarda, Kerçde üç, Tarkofta da üç Rus ordusunu ime Ha etnişlerdir. Bu, mühim — bis neticedir, Bugün anlaşılan vaziyej gudür: Almamlar, herşeyden evvel Rus- Yöya İngiliz ve Anverikem yardıra yollarmı kapamak istiyorlar. Be Yardım yolları nasıl kapatbilir?, Movslin müssit o'duğu için Şi- mal denizinde denizaltı harbi şide detlenmiştir. İran yolumdan - yar- Süveyş istikametindeki yeni Rotae rmel Yasrrumu, Htimal ki, İrzan yo- Tumü ortadan kaldumayı iztihdaf etmektedir. Bü arada, Alman'ar vın Kafkasyaya ihraç yapmaları akla geliyoe, Böyle bir hareket mümkün mü: dür?. -Rus cephesinin cenap kee simindeki — Rus ardularıma iyire zaytf düşürdükten sonra, Kara- derirden — Kafksayaya bix thraç teşebbüsü düsürülebilir. Kalkasyaya çikan Alman küve vetleri İran yazıhm yolunu feloe uğralabilirce, Eğer, Süveyg 1 #kametindeki taarTuz da ruvaf. fak olursa, İran yohu daha çabukk keponmus olur, Bolki de Almanlar, Rusvayaf yerdım yollarını ortadan kaldur dıktan #onra, bülün cephbeye şar Til umumi bir taanruza geçecme- Te ve Ttaslara bütün kuvve'lerile yüklemcceklerdir. Yalnız, İngilizlerin Mısında o0t? küvvet? oldukları hatırdan çıkar tılmamalıvır. Bütün kış Miıseda hazılık yapılmıştır. Bımdan başe ka Kalkasyada Rusların mükewr- mel bir tahkimat manzumesi vü- cvde getirmiş oldukları muhak- kaktır, İran yolunu kolay kolay Selce uğratınak pek mümkün gö- Tünmüyor. Eğer, Kafkasyaya Almamn atla- mast mümkün olür - ve Süveyş düşeşne, Teobin umumi manaz- Tası ve sevri mühim değişikiye maruz kalır. O zaman kat'i netice yeti, belki de Ris cephesi olme yacaklır, Akdemiz, Silveye, H'nd denizi mühim muharebelere sah- ne olacaktır. Şa muhakkak Kt beyecsnle beklenen 1942 ilkbaharmdan zi- yade mühim olan mevsim, hizna 1992 sonbaharklır. Sonbaharda 'Dir çok siyesi ve tekeri hüdisele- Tim inkişafı beklenebilir. O vakit Kafj meticeye daha çok yaklaşık muş olacak ve kat'i neflce yeri ve zamamı daha kuyvetle tahınla bunabitecektir. .. BirimizinEZAR!! HepimizinDERDİ, Bir kadın ayakka- kısına 60 lira ver- mek yazık değil mi Diciyucularımzalar B. Badi Ün YaLIYOr; — *Beyoklu ve Calatedaki dük- kânlarda kadın ve erkek #yakka- Bıları çok pahalı sutdmakladır., İslanbul olmürndeğ Latkır süsür da fahiş bir furk vandır. Moselâ Beyoğlunda 20 Üra istenen bir 2 karpin; - İstanbulda 9,b Tirayf a. dit Diğer tarafina — Heyoğlunda Harıl barıl 60 Hraya kâdar kadım Aalyor!. Bu yısacru! semanında 60 Ura- T kadın Byakkabısına ne Tüzüm genç kız ve kadın iyvkekalarını a- ça bir gekle sokun ve sile köak deride rahnğ açön © Bözde Hüks, çitte tabanlı, mantarlı bikarpinler imaldtnın menolummssıu dilarüen. Y e ea lika |