HADİSELER. ACİMİSIAN SN Pa SON TELGRAF ARABALARIN SALTANATI Tistanbulda, tramvay, oto- (Yi müessesesi inşasına| , Dün, mobil azalınca, sokaklarda fayton ve lândolar çoğaldı. Gazetelerin yazdığına göre, Belediye, bu yeni nakil vası- talarına bir ücret tarifesi ha- zırlamıştır. Eski fiatlara yüz- de yirmi beş zam yapılmış.. Zavallı arabalar, faytonlar, lândolar' tu. Yıllarca papuçları dama a- tılmış iken, şimdi, izzet ve ik- bal ile, tekrar sahnei saltane- ta çıkıyorlar! NİZAM'IN İSTİLÂL'I İ l : aaT AA F N S CD Üi | ması için istimlâk olunacak bina- | darının bazı yerleri girintili, çı - Fabrika ve Boğaziçi Boğazda hiç, sana- müsade edilmiyecek Şehircilik mütehasısı M. Pros- tun Boğaziçinin iki yakasına ait imar ve tafslât plâmlarını ikmal ettiğini yazmıştık. Boğaziçinde bu- lunan tarihi yalıların yerleri bu plânla aynen muhafaza olunmuş- tur. Yani bu yalılar nekadar eski ve harap olsalar yine yıkılmıya - caklardır. Diğer taraftan Boğaziçinde hiç büyük bir fabrika inşasına müsaade olunmayacah ve şimdiki mevcut - larından başka; sanayle ait ima - lâthaneler de Boğaziçinde bulu- namıyacaklardır. Üsküdardan ve Rumelihisarındam itibaren ber iki sahilde de 25 er metre genişliğinde bir sahil yolu açılarak Boğazın iki müntehasına kadar uzanacaktır. Bu yolun açı- lar ve arsalar çok olduğundan iş- timlâk masrafını mümkün mer - tebe szaltmak makaadile sahil yol> kontılı, virajlı olacaktır. Türk okutma kuru- munun fevkalâde Bir doktor mahkemeye mü- racaat etmiş, karısından ay- rılmak istiyor. Doktor, mah- hııı:de,ıınlnı.ıdııbidı- süpür- ne işi var?. Büyü yapan ka- rımdan ayrılmak istiyorum. Zavallı dünya! Ne hale gel- di.. Bu zamanda, elinde sü- | pürge tutan ev kadınmnı öpüp, başa taç yapmalı! KÂĞIT TASARRUFU Artık, Belediye hurda kâ- ğat tasarrufuna karar vermiş! Önümüzdeki yıl için, Beledi- yeye daha az kırtasiye leva- zımı alınacakmış!. Bize kalırsa, Belediye kâ- Şittan tasarruf fikrinde i:c, evvelâ yor: — Tanzimat adlı eser üç li- Taâ... münevver- ler, bunu nasıl alsın, diyor. Yahu, üstadım, tecahülü â- rifane yapıyorsun, galiba.. Bizde kitap münevverler - sa- tın alsın diye yazılmaz; bir kongresi Türk okutma kurumu «Dartiy- gafaka» nın fevkalâde heyeti umu- miye içtimar martın 2 inci pazar günü saat 14 de — Darüşşafakada toplanacaktır. Bu toplantıda yeni nizamname tetkik ve müzakere olunacaktır. belerin askerliğ durumlrı meklep ida- | relerince teredüdü mucip olmaktaydı. Vekâlet alâkadar mektep müdürlükle- Tine gönderdiği bir emirde imtihan ta- limatnamesinin 58 inci maddesine gö- ve bu gibi talebelerin Okulla alâkaları Kesilmediğinden Lakebe vaslımı haiz ol- dukları bilkdirilnektedir. TİCARET ve SANAYİ: *ir Bursa tütün piyasası ervelki gün açılmıştır. İlk muzameleyi İnhisar İda- Tesi yapmıştır. Fiatlar 29 — 70 kurüşe tur. *& İktasat Vekili B, itüsnü Çakar dün akşam Ankaradan dönmüştür. yir Almanyaya şeherizden frigorifik vağonlarla ilk deta balık daraç - olun- amuştur. IOTÜERRlKı *ir Falihle ibrhim Çovuş mahalle- #inde oturan Mehmct e Seim dün Saray maydanında 101 nuzdaralı cvde küğıl oynarlarken kavgaya — başlamış- dardır, Sim cebinden çıkanlığı tsir ça- kı ile arkadaşını yeralamış ve yaka- lanmuytır. *ir Sebrimiz Müdürü, Fea Tatbikat — Mektebindeki muallimliğini tercih ederek Küprüler Müdürlüğünden istifa etmiştir. * Posta, Telgraf vo Telefon — Mum- melâi Müdürü B. Kadri Güneşoğlu 'Teftiş Heyeti Rekeliğine, Halay Posta Müdürü Besim “Tüncer de- Muamelât | Nüdürtüğüne tayin olunmuşlardır. — | *i Edirne — İstanbul ve Rami — | İstanbul yolu arasında, müselles şek- | Tindeki raha orman halne #rağ oluna | caktır. | *ir 20 gündenberi Sişli Sağlık Vur- | Gunda hasta yatmakta olan Beyoğlu Halkevi Reisi ve Dalmi Encümean üza- madan B. Ykrem Tur'un sıhhi vaziye- tinin düzelmekte olduğu memnuniyet le öğrenilmistir. Şikâyet sırası kendimizden Halkevlerinin kuruluş yıl- kutlandı .Memleketin her dönümü küşesine yayılmış olan bu kültür zim, birer birer sarfedeceğimir fa- aliyete bağlıdır. Halkevi binaları, çatıları, salonları, kendi başlarına iş görecek müşahhas maddoler de- Bildir. Oradaki havayı, benim, sizim, enun Halkevine gidip çalışmamız yaratacaktır. Filân Halkevinin nisbeten —az faaliyet gösterdiğinden şikâyet et- miyelim; © filân Halkevi mertaka- sında oturan münevver vatandaş- ların nisbeten az uğraştıklarından Yeni bir hububat anbarı yapılıyor Toprak mahsülleri ofisi yeni hu- bubat anbar ve ailoları İnşasına devam etmektedir. Bu kere de Dina ristasyonunda 69 bi nlira sar- file büyük bir anbar ve idare bi- nası inşası kararlaştırılınıştır. İnşaala önümüzdeki ay başlamı- lacaklır. n a Açık işler ve mün- hal memuriyetler | Ortn Ticaret Mektebniden veya Ti- Caret Lisesinden mezun gençlerden taş- Faân zigorta işlerinde çalışmak istiyen- let tercümeihal yarakalariyle şehri- Tnizde <Ankara Sigurta Şirketinde B. İsmail Karacığa — müracaat etmelidir- ler. Nişantaşında Güzelbahçe sozağında Doktor B. Kenan 'Tevfik kadın hasta- Desine hastabakıcı aranmaktadır. Galâtada Necatibey cüddesinde 156 | tumarlı folinbağı ve şerit fabrikasna, | masuracı, laveleci, gözücü ve dokuma- | c olarak çalıştırılmak üzece erkek ve | kız işçiler aramaktadır. AYAK HİZMETİ VE MİYTERCİM Ketli göstecedilecek bir genç bir sur- | ketin ayak hizmetlerinde çalıştırılmak Üzere aranmaktadır. Telipler Balıkpa- | zarı çıkmadında Nafia Hanında 18—10 Dumraya müracaat etmelidirler, Güalatada Billür sokakta hâ- | tanda mühendiz, müteahhit K, Asım Yolaç tercihen yol / işlerinde - çalışmış bri fen menuru aramakladır. Müaliye Vekâleli, Almanca ve Fran- sızcaya bihakkın vükı ve Türkçesi kuvvetli bir. mülercim aramaktadır. Aylık ücret 300 tiradır. Talipler - şeb- Timizde Maliye 'Teftiş Heyetinş müra- cunt edebilirler. | | lar ve kendilerine çalışma ücreti | dede şıracılık eden |İşsiz aceze için 'imalâthane tesisi Belediye 15 bin lira sarfile yeni imalâthaneler açıp çalışdıracak Darülâcezedeki çocuklarla ace- zeden çalışabilecekler için açılmış olan imalâ'hanenin genişletilmesi ve yeni imalâthaneler açılması ka- rarlaştırılmışlır. Belediye — reisliği bu maksatla 1941 mali yılı bülçesine 5000 lira fazla tahsisat koymuş ve bu imt- lâthanelere icabeden — levazımın mübayaası için de 10 bin lira e- yırmıştır. Bu suretle Darülâcezeye | daimi bir varidat da temin edilmiş olacaktır. Dışarıdaki işsiz aceze - ler de Darülâcezeye gönderilerek bu imalâthanelerde çalıştırılacak- de verilecek'tir, | cektir. —— ——— — Eksik ekmeklerin | Merbahanrın kadro- | Darülâcezeye tefnin su Hazirandan iti. ettiği varidat? | barengenişletilecek Eksik vezinli ve bozuk oldukla- rından dolayı mühtelif semtler - deki fırın ve dükkânlarda bele - diye memurları tarafından müse- | dere olunan ekmekler Darülüce- l zeye gönderilmektedir. Darülâceze müdürlüğü bunların bir kasmını | icabeden müesseselere satarak 1940 znali yılında 3000 lira varidat te- | min etmiştir. | Ayrıca eksik vezinli kemekler- den bayat olmıyanlar da acezeye i verilmiş ve bu suretle — dışarıdan | alınacak ekmeklerin parasından da 3000 lira tasarruf temin olunmuş- | tır. | sezsde A e SeR T GNS Z —Ç ADLIYE ve POLİS3S— | Dünkü Tatil Gününün Tek | Cürmümeşhut çoııoıum eden bir sarhoş para cozasına mahküm edildi Çemberlitaşta Tavukpazarında | oturan Yusuf Var iszminde biri dün sarolşluk suçile Sultanahmet 2 in- ci sulh Ceza mahkemesine veril- miştir. Ayni zamanda günün tek cüz- Mümeşhut muhakemesini teşkil eden bu vak'a şu süretle cereyan etmiştir; j Yusuf Var evvelki akçam Çem- | berlitaşla anüleaddi! şaraphane - lere giderek ayaküstü şarap içmiş ve hayli sarhoş olmuştur. Bu cad- bir dükkâna gözü ilişon sarhaş Yusuf Var; dene kal peykeye yaklaşarak: — Bana bir şarap.. Emrini vermiş, Fakat dükkâncı; — Bizde şira var, şarap yok. Deyince aralarında bir müna - kaşa ve nihayet bir havga çıkımak üzere iken Ahmet isminde bir ta- ı nıdığı Yusuf Varın koluna girerek: | Gel. —m,.ç'.u,_mumıkm-i miştir. Darülâcezeye 50 lira ücretli bir kulak ve boğaz mütehassısı alınacak ve yemi bir | yiğyetlen gelen 37 spor eğitmeni- Pavyon inşası için de koordinas - Hazirandan itibaren Karaağaç mezbahası müstahdemin kadrasu genişletilecektir. Bu Taeyanda 60 | Etmişlerdir. ar lira ücretli iki tabsildar ve 50 Hira Gcretli bir ihtisap — kolcusu, 30 lira ücretli bir işkambe temiz - Teyicisi alımacaktır. Diğer taraftan daimi buz amele- başısının ücretine 5 lira, kesik et yeri kanlarcısı üereline 10 lira zam yapılacaklır. ücretleri olan 10 paça te- icisinin aylık ücretleri de 30 liraya çıkarılacaktır. Fakat bun- lardan 2 paçacı azaltılacaktır. Ay- rıca 1 inci ve 2 inci saut dörder kesici de alınacaktır. Muhakemesi! | — Gel Yusuf! Sen zaten olduk- ça sarhoşsun, artık git de yat, — Sen bana bir şarap verecek misin?. Yoksa sarhoşum diye mi vetmiyorsun?, Parası ile değli mi? İstediğim kadar içerim.. Sana ne? deyip her ne kadar meramizı an- datmağa çalışmış ise de muvaffak olmamış, bağırıp çağırmalar ve sarhoş Yusuf Varın bağıra bağıra ağız dolusü savurduğu külürlere | biriken halk 'bu hüdiseyi seyret - | meğe toplanmışlardır. Nihayet ge- | Kırtasiye tahdidatı len bekçi ile polis kalabalığı da - Bülmiş ve Yusuf Varı yakalıyarak karakola götürmüşlerdir. aylık | Taner de bu münasobetle Geredeye | yon heyetinden müsaade istene - | kursundaki başarılarından dolayı b Gan (beden terbiyesi ve ders tat- Tekâmül kursları mükelleflerinin hızla yetiştirilme- Geredede açılımış, beden Terbiyesi Genel Direklörü General Cemil Esenlepeye çıkmış ve 28 ni teftiş edip hitam bulan kayak kendilerini tebrik eyliyerek mez- kür kursu açmıştır. 126 DERS VERİLECEK 'Tekâmül kursunun müdürlü - #ünü beden terbhiyesi genel sek - releri Cemal Gökdağ, müdür mt- avinliğini teşkilât dairesi neisi Ce-| lâl Dincer, inzibat ve idare me - murluğunu Resim Pala deruhde Kursda Cemal Gökdağ tarafın- bikatı), Celâl Dincer — tarafından Çİzcilik, atış, harita, teşkilât, sa- hâlar ve içtimaiyat), Ziya Ateş tarafından (müsabakalar tertibi ve, >malzeme bakımı), Mehmetcik ta- Tafından (Öğretme üsulleri) isim- lerile cem'an 128 ders werilacek - tir. Spor oğitraemleri beden terbi- yesi mükelleflerine yaptırılacak mecburi hareketlerin ana hatları üzerinde yetişme dereceleri yok - landıktan sonra 14 martta kırtsa mihayet verileceklir. Kurs mezun- ları bilâhare muhtelif vilâyetlere tevzi edilecekler ve beden terbiyesi Kanununun tatbikatı etrafında ça- lışacaklardır. | İstanbul köylerine ce- viz fidanı dağıtılacak Bu yıl bütün köylere vilâyet #-; #idanlarımdan çok — verilecektir. Bazı köylere tevrista başlınmıştır.. Köy yollarının ağaçlandırılmasına | Gda ehemm yet verİmektedir. Şehir tiyatrosu Müdür ve ve Dahiliye Vekâleti ittihaz a Koordınasyon Heyetince Dünkü duruşmada bu hâdise | olunan yeni bir karar Dahiliye Ve- böylece anlatılmış ve suç sabit gö- | kâleti devlet daire ve mücsmesele- rülmüştür. Mahkeme: Yusuf Var | rinde istihlâk edilen kâğıtlardan hakkında sarhoşluk ve asayişi ih- | yüzde on mizbetinde bir tasarruf Tül suçundan 2 lira para cezasına mahkümiyet kararı vermiştir. yapılması hakkındaki kararname Son Telgrafın Edebi Tefrikası: 38 BİLLÜR KÖŞK BÜYÜK AŞK ROMANI SELÂMİ Bir tek kelime ile o kadın onu yerin dibine sokup çıkarabilirdi. Bundan sonra Zehranın yüzüne nasıl ne cesaretle bakacaktı? Ar- tik o da Zehranın emri ve hükmü altına girmişti. İ Düşündükçe kat'i kararını veri- yordu. Artık bir köşede yalnız ya-, gamağa, kimseye — sokulmamağa, bilhasta komşularla ahbaplığı ket. meğe mecburdu. Bundan sonra Şe- fiğe ümit vermek namussuzca bir hareket olurdu. Mademki birşey söyliyemyie - cek, hakikali ortaya koyamıya - gaklı, hiç değilse komşularla ra- Bıtasını keser, köşesinde namu » İzZZET sile yaşar, beyhüde. yere bir gence| Üümit vermezdi, O günden itibaren Zekilere git memeğe, davetlerini kabul etme - meğe kat'i karar vertli. Bu onun için büyük fedakârlıktı, bu fedakârlığa da katlardı ve an- nesinin yardımı ile bunu da ba - şardı. Cemal ile Leman Zekilere | giderlerken, onlarla beraber git . | memek için bahaneler — icat etti. Zekiler misafir geldikleri zaman, hastalandığını söyleyip odasına kar pandı, Fakat en güç şey, yürüyüşlere iştirak etmemesi oldu, bunda çak güçkük çekti, Onlar hiçbir bahane tanımıyorlardı. — Yürüyüşü onun tensip edeceği güne bırakıyorlardı. Bir gün bizzat Pertev Dayı gel- di ve onun kararını bozmağa ca - daştı. — Yarıa Alemdağına gideceğiz. Fğer gekmnezseniz bizi çok yüş yapmanın ke Afife başını salladı. - İmkânsız Pertev Dayı, hâlâ iyileşemedim. Yürüyemiyeceğim, yarı yolda kalacağım, Bu da hoş birşey olmaz. Bütün bütün key ; finiz kaçar. - Evveli yavaş yavaş yürürüz, yürüye yürüye açılırsınız... Zehra söze karıştı: — Afife Hanızın hakkı var dedi; insan durup dururken dağ tepe tırmanır mı?., Deli derler insana yahul.. Hele bir genç kız için hiç | yakışık almaz doğrusu. Pertev Dayı işi şakaya bozdu, gülümsedi: — Hanunefendi dedi, insan ya- Şanı başını aldıktan sonra hakika- tan dağ tane turmanın manası yok- ! tur; Afife —hanım gibi bir genç kız için bundan daha büyük, daha faydalı, sihhate daha yararlı bir zevk olamaz!. Gözlerini Afifenin gözlerine dik- ti — Zebra Hanımelendinin bul - | duğu mazeretlerden Gaha ma daha kuvvetli mazeretlerin sa söyleyin, yoksa bir gâyret edip yarın bizimle beraber gelin , teki arkadaşlara da söyleyin, beni mazur görsünler. Pertev Dayı mırildandi: — Repimiz müteessir ve müte- essifir doğrusu. | Giderken, genç kızın endişeli, muztarip hali gözünden kaçma - mişti. Afile bir rahibe hayatı sürmekte devam ediyor, kimse ile görüşmü- | yor, bir yere çıkmıyordu. Onun bu | haline Cemal e svalde hanıme - fendi» şaşarlarken, yalnız Leman, işin iç yüzünü bildiğinden, harap aluyordu. z Geceleri Afife erkenden odasına | kalbi çarpar, Alemdağından dön- kapanıyor, penceresinin örüne o- ; turup karanlığa gömülen manza - rayı seyrediyordu. Ta uzaklarda, Marmaranın gölü andıran yerinde Akırkapı fenerinin, kâh parlıyan, | küh sönen aksi oynuyordu. Afife | düzünüyordu; bu ilk bahar gecele- rinde Şefikle kolkola kırlarda gez- Tmek ne höş olacaktı!.. | Bazan yollardan, ormandan, ar- ka yamaçlardan türkü sesleri du- yuluyordu; | — Ay doğar mini gini | — Öpsem ağzın içini... | Bugün ayın on dördü, Kız saçını kim ördü... Bu yürüyüşten — dönen Pertey Dayının sesiydi. Afife kendi ken- dine marıldanarak, boğuk bir hıçkır rığı andıran titrek sesle türküyü tamamlardı: Ördüyse efem ördü, Ay karanlık, kim gördü?.. Bunu söylerken gözleri yaşarır. dükleri akşamı hatırlardı... O gün Şefiğin koluna girmişti, © gün Şefik onu kucağına alımıştı, © gün Şefik ona sevdiğini söyle - mişti!.. Bunları düşünürken, gay- ri ihtiyari tatlı bir ümide kapılı - yordu... Şefik onu hakikaten se - Bütün gün yağmur — yağmıştı. Gökyüzü hâlâ kapalıydı. Bütün vadi, tâ Marmara kıyıla- Yena kadar bir sis perdesi altında ürperiyor, haziran güneşinin ay - dınlığı bu ince sise bürünüyordu. Şefik üstünde gümüşü renkli fa- nilâ bir kostüm, ayağında kırmızı iskarpinler, başı açık, yolun dö- nemecinde göründü, Billür köşkün önünde durdu. Ckzkaaa Wer) PSa S iy GAĞ maktan geri kalmamışlardı - sera aa a € lara uğramıştır. Yunanlılar, Ramalılar, Bizans Arap devirlerinden sonra bir ne kadar macera peşinde koğtl İKalyan varsa onların gelerek dos da hüküm sürdükleri olmi tar, Fakat Papanın talebi üzci mühayet Kudüsün meşiur Sen Şövelyeleri gelerek adaya >a ikesilmişler ve ilk işleri burayt Aanması mümkün olmuyacak sü Telte bir kale haline getirmek dukları ticarete ortak slarak ke dilerine dünyalık tedarik ediyot” Yerdi, Mulüsadur ki Sen gan şöval yeleri Ekblisalip seferleri sırası da vücude getmeş bir teşkilâta F- öcjEünE.” KA ” EĞFRESRÜ e-? öyle müstalikem bir bale get! kendi menlaatleri iktizas ma da şüphe yok, Çüukü aradan oruya dolaşarak ke rine emin bir yer aramıi Tiyetinde kalmışlardı. 1308 dan senesine kadar Rodes bunları b rındırdı. Onlar da adayı san de zece müslahkem bir kale hai koydular. Şark âlemi ile İstanbul arasıt da Redosun wevkli ilanal etlü Kibi değildi. Onun için Fafil fından 1480 senesinde — Rodosutli muhasara edilmesi şövaliyeleri deşj Romadaki Papayı da şoşırtu. Bu nunla beraber şövalyeler gayret ve mukavemetlerini yarak bu muhasaraya karşı koy * muşlardır. Adanın zaplı ister temez sanraya kalıyordu. — Vi maksat gözönünden kaçmış de ib dir. Onun için aradan xaman mekle beraber Kanuni Sultan SÜT leyman devrinde asıl bi hasaraya girişilmiştir. Bu n rebe çök çetin oldu. Samıma MAf dar mükavemet eden şövelyelef kendileri için şerefli bir surcttf CRrVe A VAS , Sc . böyle unutulmıyan safhalar vaf” der. Oraya bir kere sahip olmuf! bulmnanlar onu kolay kolay baf kasına vermemeğe azmediyorlaf. Ne pahasıma olursa olsun. Velev Kİ neticesi en ümitsiz bir mücedelt Sle di ü kadar mukavemet etmişterdir. GE) mtral Amelyo Rodosta idareyi €K de aldıktan sonru da bu mukav?| met durmamıştır. 3 mayısta ta " arruz eden İlalyan kuvvetleri I7 - U aara çin ayrıca İtalyadan küvvet ge * tÜrtmeğe mecbur kalmışlardır. desun içerilerinde, tepelerindel mukavemel hareketi daha devatf etmişti. Nihayet General Arnel$ff aleyhine bir suikast vaki elmü$ fakat bu akim kalmıştır. İtalyaf) vali ve kumandanı 29 mayısta talyanca, Rumca ve Türkçe olat meşrettiği bir beyannamede işgalif| muvakkat olduğunu, adaya iletf de muhtariyet verileceğini, fa Üa Rye gy gel yee