DISELER——— ARSISINDA A KJVII:!)! TI YATROSU Şehir tiyatrosunun komedi kısmında «Kiralık Odalar» isimli bir piyes başladı. Eser | hakkında bir fikir edinmek için, dostumuz Selâmi İzzet Sedes'e sorduk. — Nihayet bir vodvil, ce- vabını verdi. Tandaki Ulunay ise, bu &- ser için: — Bir dram, diyor. Gazetelerdeki tiyatro ilân- larında ise «Komedi kısmı» diye yazılı.. Acaba, hangisi doğru?, Gelin de, siz, işin içinden çıkın ve fikir edine- rek tiyatroya gitmek veya gitmemek kararını verin! İSTANBULU SEVENLER Turing klüpte, bir de İstan- bulu sevenler cemiyeti teşek- kül etmiş.. Gazetelere ilân ver- mişler: İstanbulu sevenler, bu hayırlı gaye için çalışmak is- tiyenler, gelsinler, cemiyeto yazılsınlar, diyorlar. Senede beş lira aidat verilecekmiş! Fakat, İstanbulu hepimiz severiz, sevdiğimizi resmen tescil için üstelik ne diye 5 li« ra verelim! Hem, bu cemiyet, gayesine varamıyacak, bilâ- kis, herkesi, güzelim İstanbul- dan soğutacak. Çünkü, ma - lüm ya, meşhur sözdür: Para isteme benden, buz gi- — bi soğurum senden! ÖLEN BİR İHTİSAS Gıda maddeleri hakkında bir nizamname çıkıyor. Artık, yiyecek, içecek şeyler, bir zapturabt altına alınacak.. Bilhassa, mahlutçuluk yok.. Yazık, İstanbula ait, büyük bir sanayi şubesi ölecek! Bu #anayi şubesi, bildiğiniz gibi, mahlutçuluk.. Bin bir gıda maddesi, bin bir garip mad- de ile karıştırılır, bu - iş için fabrikalar kurulmuştur, mü- tehassıslar, işçiler yıu,uı—ıl . Mmiştir. A GÜRÜLTÜDEN ŞİKÂYET Avrupa gazeteleri yazıyor: Elli sene hapishanede yatan bir adam, nihayet, geçenler. de halâs olmuş! 50 yıl güneş yüzü görmiyen adamın ser - semliğini düşünün! B0 yıl sonra, güneş yüzü gören a- dam.. Fakat, bu adamcağızın hâ- Tâ mes'ut olduğunu tasavvur edersiniz, değil mi?. Hayır.. Maalesef çok bedbaht.. Çün- kü, zavallı, dünyanın taham- | mül edilemiyecek kadar gü- rültülü bir. hal almasından dolayı rahat ve huzurunu kay- AHMET RAUF Yola çıkan demirler! | Zonguldaktan kalkan gemi karaya oturdu- | ğundan 1,5 aydır Ma- caristana gidemiyor ! Macaristandan gelecek olan 1500) ton çivi ve demir eşyaya mukabil bundan 1,5 ay kadar evvel Zon - guklaktan, Peşleye gitmek üzere yola çıkarılan 1500 ton Karabük fabrikalarının Pik demiri henüz Romanyaya bile varmamıştır. Demirlerin yüklü olduğu Adana! vapuru Köstence olvarında kara- ya oturmuş ve Rümen - tahlisiye şirketi tarafından kurtarıklıktan sonra 30 bin lira kurlarma parası istenmiştir. Bu para için henüz ye- ni garanti verilmiş — olduğundan vapur bugünlerde serbest bırakı- lacak ve Romanyaya varacaktır. Kaza dolayısile maliyeti artmış olduğundan Macaristandan gele- cek demir çubuklar da pahalı ola- caktır. Ancak pik demirler vardık-| tan sonra Macaristandaki mallar yola çıkarılacaktır. Bunların ge- lecek ay memleketimize geleceği Aanlaşılmaktadır. KÜÇÜK HABERLER | TİCARET ve SANAYİ: * Fiyat mürakabe komizyonu peynir fiyatları meselesini ilk — toplantısında ftetkik etmek üzene ticaret ve zahire borsasından rapor beklemektedir. Be- Tediyenin tanzim ettiği rapor dün ko- misyona verilmiştir. Buna göre fiyatla- 'Ta zam için hiçbir sebep yoktur. e Küradenizden Marmara denizine bir torük akını başlamıştır. Balıklar İz- Mit körfezine sığınmaktadırlar, Birkaç gündenberi hararetli bir surette torik tutulmaktadır. İhracat, yalnız Rulgaris- tan ve Yunanistana yapıldığı ve fazla ika epeyce miktarda otomabil lâstiği, ka-| Yuççuk, demir eşya, yün ve pammuk ipliği kimyevi ve tıbdi ecza verdir. MAARİF, ÜNİVERSİTE: 4x İlk mektep başmuallimleri şubatın 14 üncü günü toplanarak muatlimierin talebeleri çalışmıya teşvik ve mektebe muntazaınan devamlarını temin için a- Yelerle daha zıkı temas edilmesi eira- fında görüşeceklerdir. * Kimya Enstitisünün genişletilme- Gi ve lâboratuvar adedinin arttırılması takarrür etliğinden Hilâl matbaam satın alınarak Kimya Enetitüsüne ilâve edi- lecektir. Bu huzusta müzakerelere baş- lanmıştır. Maarif Vektlett talim ve terbiye relsliğine Reşat Şemseddin, güzel xan- atlar müdürlüğüne de Şişli Terakki N- wesi müdürü ve Pertevniyal lisesi ede- biyat muallimi Tevfik Ararat tayin edil- miştir. İlk tedrisat umum müdürlüğü gube müdürlerinden Fuat Bayur ile Hifzırrahman Ragit Öğmen de Gazi Ter- biye Enstitüsü müallimlüclerinde kala- gaklardır. *A Dün kız mektepleri voleybol maç- Jarına devam edilmiştir. İuöati Lisesi ta-| kımı 16-14, 15-9 Kız Muallime — galip gelmiştir. Kandilli Lisesi takımı da 15-2, 15-1 Iğik Lisesi takımını yenmiştir. Son Telgrafın Edebi Tefrikası: 12 BİLLÜR KÖŞK BÜYÜK AŞK ROMANI SELAMİ İZZET Cemal ile Leman salonun döşeniş | yıkılmıştı. Sâbire çirkin değil, hat ftarzına bir göz atıp gülümsediler; | tam bu sırada kapı açıldı, ev sa- hipleri girdi. Zeki Bey karısına yol verdi. Kadın Lemanın elini sıktı, Cemali başile selâmladı. Bayan Sâbire Zeki, k #ksi idi. Uzun boy Yunlu, esmeı damarlı, miş olduğu de asının tam zun İnce bo- güzel Mesireler. artık bu güzelli ami ile z ber mihrap da kemikli elleri mor | beğen- 'ta sakil bir kadin olmuştu. Yuvar- lak gözleri, kâlın kaşlarının altında köstebek gözü gibi Kınah saçları esmer, sert, haşin yü- züne daha katı bir ifade veriyordu. Hareketleri lâgar, sesi tokt muşurken kendi kendini dinli; müş gibi kulak kabartıyordı 'a geldiniz dedi, Zeki Bev teşrif ettiğinizi müjdelediği zaman çok sevindim. Buyurunuz, oturu- nuz. Oturdular. Kendisi mindere iyice yerleşti ve kemikli, mor damarlı ellerini uğuşturarak konuştu: kapışıyordu. | Birleşik Amerika neadine sefir tayin edilen Lord Halifaks daha birkaç gün evveline kadar Lond- rada verilen ziyafetlerde nutuk söylerken sesini duyuyorduk. Yi- Halifaks, Amerikaya vasıl olmuştur. Kimbilir, havalarda kükimiyet tayyareler, Halifaksın seyabatini Fakat, İngiliz zekâ ve azminin | sürprizi, bununla kalmayor; ayni havadisi veren kaynaklar, yep- yeni bir askeri meselenin halle- dilmiş muahedelesini de önümüze seriyorları Halifaks, «George 5» saffıharp gemisi ile bu seyahatini yapmış- tır. Bu gemi, bir iki yıl evvel tez> güha konmuş ve hali inşada bulu- nuyordu. «George 5» in tamam - landığını ve hizmete girdiğini de, Lord Halifaksın Amerikaya mu- vasalatı ile birlikte öğreniyoruz. #George 5-, ayni sınıfa mensup, dünyanın en büyük, en kuvvetli silâhlarla mücehbez beş zırhlısın> Bütün İngiltereye atılan tahrip infilâk ve yangın bombalarının sa- yısı, belki binlerce tonu bulmuş- tur. Fakat, bu hava akınları, İn- giliz sanayiinin ve deniz inşaatının muayyen ve sistemli — mesaisine halel vermemiştir. «Georgo 5- saf- fıharp gemisinin, 35 bin tonluk bu deniz devinin hizmete girmiş bu- kunması, bunu gösterir. Hava silâhı olan tayyare, gittik- çe mücssir bir hale gelirken, de- miz cüzütamları içinde vazile gö- recek gemiler, daha ziyade iyi teç- hiz edilmiş, iyi zırhlanmış saffı- harp gemileri olarak tebellür edi- yor. Görülüyor ki, İngiltere, saffı - harp gemileri filosunu - gitlikçe kuvvetlendirmektedir. REŞAT FEYZİ iddiasında bulunan — gantllı haçlı | masıl dörtgözle beklemekte idiler. | Şehrimize bol Hububat ihracı hakkında Ti - heyeti dün şehrimize dönmüşlür. Heyet azaları Ankaradaki temas- saade olunacağı vadedilmiştir. ton zahire satılması kararlaştırıl. mıştır. Bu haber üzenine piyasada, kuşyemi, susam, keten flatlarında kilods kırkar para lereffü kayde- ile aramızda mevcut olan anlaşma resmen — mer'iyele | girmemiş olmakla beraber, iki ta- Almanyadan alınan mallara mu- kabil fındık ihracaltı da artmakta- Beş Başkomiser An- İstanbuldan beş baş komiserin Ankaradaki polis enstitüsüne tah- sile gönderilmesi - kararlaşmıştır. Bunlar enstitüden emniyet âmiri olarak çıkacaklardır. Gidecek baş komiserler arasında emniyet mü- dürlüğü ikinci şube üçüncü kısım baş kordaeri Eşref de vardır. Yeni Umumi Helâlar Yapılacak Belediye, şehrin muhtelif yerle- rinde yeniden yeraltı halâları inşa etmeğe karar verrmiştir. Yeni sene bütçesine bu iş için mühim tahsi- sat konmuştur. Halâların nere - lere inşa edilmesi hakkında tet - kikler yapılmaktadır. Bazı Cins Hububat İhraç Edilebilecek Ankaraya giden heyet döndü. caret Vakâletile temas etmek üzere Ankaraya gitmiş olan hububatçılar larında bir miktar ihracat için mü-| Bu meyanda Almanyaya da 4 bin karaya gönderiliyor | zahire geliyor dar, Şimdiye kadar Almanlara 16 milyon kilo tındık satılmıştır. ŞEHRİMİZE GÖNDERİLE N MALLAR Birkaç gündenberi hububat mın- takalarından — şehrimize mühim miktarXa hububat gelmektedir.. Dün Toprak — Mahsulleri Ofisi mamına İstanbula 77 vagon buğday gelmiştir. Bir miktar buğday ve * nohut da tacirler namına gelmiş bulunmaktadır. Resmi müesseseler bububat ih- tiyaçlarının bir kasmını müteah - hitler yenine Toprak Mahsulleri O- disi marifetile temin etmeğe baş - Tamışlardır. Bu suretle ara yerdeki mutavassıtlar kalkmakta ve hubu- bat daha ucuza mal oalmaktadır. | Çekyadan ve İsveç- ten çivi getirtiliyor Madeni oşyalar birliği tarafından | yapılan teşebbüsler sonunda Çek- yadan 400 ton ve İsveçten de 40 fon çivi getirtilmesi temin edil - miştir. Bu hususta sipariş veril - miştir. Mallar serbest dövizle ge- lecektir. | Sümestr Tatilinde Talebe | Seyahatleri Yapılmıyacak Vaziyeti hazıra dolayısile bu yıl Sömestr tatilinde Üniversite ta - lebelerinin yurt içinde grup ha- Hinde seyahat yapmaları kararlaş- tırılmıştır. Bu yıl daha ziyade İstanbulu ta- nıtma esasları dahilinde hazırla- nan bir program tetbâk edilecektir. MÜTEFERRİK: — * Vali ve Belediye Reist Dr. Lütfi Kırdar şehrimizde İki süt fabrikası ku- rulmak istediğini fakat harbin mani ol- duğunu söylemiş ve bu hususta teyeb- büs yapılırsa himaye olunacağını ilâve etmiştir . a& Ekmek fiyatlarını tesbit için bu- gün narh komisyonu belediyede topla- nacaktır. Değirmenciler — ve fırıncılar kilo başına ekmeğe yirmi para zam yapumasını istemektedir. *& Büyükderede Hamam sokağında Anastasya ile kızlarının - oturduğu 11 ki kurumlar tutuşmuştur. Zamanında yetişilerek, yangın başlangıcında sön - dürülmüştür. a Topkapıda oturan 5$ yaşında Eda isminde bir mür iyi yanmadığından kömür çarp - masile ölmüştür. »4 Ankarada büyük basın süvaresi 8 #ubatta verilecektir. 4 Kiymetli gazeteci arkadaşlarımız- dan İzzet Muhiddin Apakın ötümünün 1 inci yıldönümü münasebetile dün ar- Kadaşları tarafından rubuna İttihaf e- | citte mevlüt okutulmuşlur. fet beyefendi üç seneli trat yaptığınızı söyledi. Ka - Buranın efendim?. — Orası öyle... Fakat havası İs- Dostumuz Halis Âdem Bey sene- nin altı ayını burada geçirir. Çok | Zaydasını gördü... Zeki bey bir k- dili etsin diye mi geldiniz? Leman telâşla cevap verdi: . Afifenin sıhhati yerinde- adı Afife mi?.. Afi- * Bizim de bir İ —Buna hacet kalmadı. Tenis oy- mumaralı, Üç katlı kürgir evin bacasında| Gilmek üzere Ankara caddesindeki mes-) aA — Köyümüze ne mutlu!.. Hem de| uzun zaman oturacakmışsınız. Saf- kışından korkmuyarsunuz demek? — Nihayet İstanbul kışı değil mi| tanbuldan çok farklıdır. Burası ha- va itibarile İstanbulun cennetidir. zınız olduğunu söyledi... Hava teb- — Hayır efendim, bana tavriye Sultanahbmet 2 inci sulh mahke- mesinde dün Pipina isimli bir ka- danın «genç kızları fuhşa teşvik» suçile muhakemesi yapılmıştır. lâdiaya göre Beyoğlunda Yeni- çarşıdaki evinde genç kızları fuhşa teşvik ederek, randevuculuk yap- hapsine alınmış ve evvelki gün | “le salr bazı kadınlar yabancı er - Bu kadınlardan biri on bir (!) di- ğerl on dört (!) üçüncüsü de yirmi yaşlarındadır. Dü nmuhakemesi yapılan Pipi- nanın bu suçu; tutulan zabıt ve nıyanlar yeni komşuların geldi - gini haber almışlardı. Kapı açıldı, göründüler. | annesi gibi uzun boyluydu, yalı teni ve gözleri babaya çekmişti, pek esmer değildi, gözleri babası gibi 2 yaprağı rengindeydi. Çıkan kısmetlerin hiç birini be - genmemiş, hepsini — reddetmişti; şimdi y kızdı, hali, takdim — Kızımız ...Muhterem komşu- larımız, Cemal beyefendi ile refi- kaları. & Genç kız topuklarına basa basa geldi, misafirlerin ellerini kopa « Tacakımış gibi sıktı. 'ertey dayı ile Halis Âdem yi takdim ederim | tığı ihbar olunan Pipina ile evi göz ın dün yıkanmak üzere | imak fakat mangaldaki kö- S a k yapılan âni bir araştırmada Emine, Şaziye ve Perihan adında üç genç; keklerle birlikte yakalanmışlardır. — —0 A e e Önden Faika girdi, onu Şefik, Â-! rındaydı, benzi soluk, gözkapak - | dem ve Pertev takip ettiler. Fafka| irmi yedi yaşında olgun bir. vrı erkekleşmişti. Zeki «m Şefiki tanımışsınız de-| Dayı y __C_'—’v————ı_ —— POLİS Ve ADLİYEŞ— Genç kızları fuhşa teşvik eden kadın! dinlenilen şahitlerin ifadeleri ile anlaşılmıştır. Hâkâm Salâhaddin: «— On bir yaşındaki kıza bu fe- malik yapılır mi?..» Diye Pipinaya eorunca günahkâr, kadın ellerini açarak gu cevabı vermiştir: — Ben ne yapayım? Kendi - leri geldiler.. İki gözleri iki çep me ağlayıp yalvardılar: «Biz açız. Üstümüz başımız yok. Ne olur bi- zi çalıştır. diye yalvardılar, Ben de bir savap olsun, fakirlerin karın - ları doysun diye çalıştırdım. İyilik ettik fenalık buluyoruz. Ne yapa-| lzm şimdi biz fena olduk. Neticede hâkim suçlunun tev - kifine karar vermiştir. Halis Âdem kibrit çöpü kadar zayıf, ateş böceği gibi küçük par lak gözlü bir gençti, Otuz yaşla - larile burun delikleri mordu. Te- nise düşkündü. Yürümekten de yo-| rulmuyordu. Üstünde golf panto- Jon, kalın İskoçya çorapları, halis İngiliz kumaşından koyu yeşil bir| &por ceket vardı. Pertev duyı yabancılara şöyle bir| selâm verdikten sonra köşeye çe- kildi, söze hiç karışmadı. Yalmız uzaktan Serzadeye bakıyor, Yeşib köydeki büyük bahçeyi, kulağını | çeken vardakosta kadını hatırb- | yordu. Cemal de, bir köşede sessiz otu- ran bu güçlü kuvvetli, gürbüz, e- nerjik yüzlü insans arada sırada Bir an göz göze gelâiler, Pertev inden kalktı, Cerralin ye- | muna geldi: Sifıema iptilâsı ! Bazı Beyoğlu ve | Kadıköy sinemala- rında halk yerlere oturtuluyormuş ! Beledye reisliği, bir müddet ev- vel bütün kaymakamlıklara bir ta- mim yapınış, sinemalara fazla se- yirci alınmasının ve bunların ayak- ta veya iskemle konularak salonde oturtulmasının belediye talimat - namesine göre önlenmesini bildir- Mişti. Fakat yapılan kontrollerde, gehrimizin muhtelif yerlerindeki sinemaların istiap hadlerinden faz-| la seyirci almakla devam ettik - leri ve alâkadar memurların bu işel lâzım gelen ehemmiyeti verme - dikleri, ayni zamanda Kadıköy ve Beyoğlundaki bazı — sinemalarda sinemaya müptelâ bazı meraklı se- yircilerin iskemle bile bulamıyarak; yerlere gazete kâğıdı koyarak - turdukları görülmüştür. Bir yangın vukuunda bilhassa çok tehlikeli olan bu hallerin önü- ne geçilmesi için belediye reisliği kaymakamlıklara tekrar bir ta - mim yapmıştır. İstanbul semti Aalkının gece tramvay derdi Belediyeye birçok müracaatlar yapılarak, Topkapıya, Edirnekapi- ya ve Yedikuleye akşamları saat 22,30 dan sonra tramvay işleme - mesinden şikâyet edilmiştir. Bura-) larda oturan halk, geceleri bir si- nemaya veyahut şehirdeki bir ta- nadığına bile gidemez olmuştur. Belediye, vaziyetin ehemmiyetle tetkiki için tramvay idaresine tez- kere göndermiştir. eei İi Efganistandan mual- lim isteniyor Efgan hükümeti bizden askerf liseler için öğretmen istemiştir. Kâbile gidecek olan öğretmenle . rin buradaki maaşları verilecek ve terfi hakları da mahfuz tutulacak- tır. ü Ğ Esnaf Hastanesinde Yeni Tayinler Esnaf cemiyetleri hastanesi müş- terek yardım heyeti — tarafından bastanc kadrosuna yeniden bazı ilâveler yapılmasına karar veril- miştlir. Hastane başhekimliği vekâle - tine haslane dahiliye mütehasısı Sadri, operatör muavinliğine Ha- seki hastanesi asistanlarından Me-| lâhat ve nisaiye mütehassıslığına da doktlor Akif tayin edilmişlerdir. eee DN Bugün 500 Talebeye Bir Konferans Vegriliyor Mekteplerimizde havacılık ap ikının tekmil talebeler arasında ya-i yılmasını temin için hava kurumu| İstanbul şubesince tertip olunan ımxuınsım bugün başlanılacak- auguıu flk konferans sant 13,30) da Eminönü Halkevi salonunda ve-| rilecek ve konferans muhtelif ilk akulların son sınıflarına mensup 500 talebe tarafından dinlenecektir. —— Şehire Getirilen Kasaplık Hayvanlar Son günlerde şehrimize geleh | koyun sürülerinin bilhassa Kadıköy ve Üsküdar kasaplarında cadde - lerde umumi seyrüseferi durdura- cak şekilde gündüz naklolunduk - ları hakkında belediyeye yapılan #ikâyetler nazarı dikkate alınarak kaymakamlıklara yapılan bir ta - mimde bu kabil sürülerin gündüz bulundukları yerde alıkonularak ancak gece naklolunmaları tekiden bildirilmiştir. Bi gll Üniversiteli Kayakçılar Önümüzdeki ay içinde başlıya - cak olan sömster tatilinde Uludağa bir Üniversite kayakçı kafilesi ha- roket edecektir. Şimdiden hazırlık- bar başlamıştır Y:ııoıııvy;n vaziyeti Yazan: Ahmet Şükrü ES! Macar Harbiye Nazırının arduları Başkumandanı Mal Kcitel tarafından vaki olan Üzerine Almanyaya gitmesi, & manların Balkanlardaki tasavfi ları hakkında bir takım rin ileri sürülmesine vesile etmiştir. Nazariye malümdü! talyanın —mağlübiyeti mihvif şarktaki stratejik vaziyetini | ğından Almanya, müdahale ineeburiyetini hissetmek tedir. manyanın İtalyaya yardımda lunması için iki yol vardır: garistan ve Yugoslavya Almanlar ya bu yolların birii ve yahut da ayni zamanda kisinden de geçeceklerdir. Bi ziyetle Bulgaristanın ve Yuş yanın takip edecekleri harel hattı birinci derecede ehemt heyli mesele halini almaki Macar Harbiye Nazırınn A ya seyahati bu mesele ile al gibi gösterilmektedir. Filhakika Macaristan üçlü tın uzuvlarından biridir, Bu ile Macaristan yalnız A Almanya ve İtalya tarafından Tulacak olan yeni nizanmı tar "la kalmamış, bu nizamın ku sına engel olan devletlerle ver arasında çıkacak olan bir V harebede mihver devletlerile likte harp yapmayı da kabul miş bulunuyor. — Macaristan € madde ile giriştiği taahhütl fasına davel edilecek olursa, yolda hareket edeceği malüm “ ğildir, Bununla beraber, Macüf tanın Yugoslavya ile mü leri normal ve hattâ san Geçenlerde Macar Hariciye Kont Çaki Belgradı ziyaret ve orada Yugoslavya ile Maci tan arasında bir dostluk imza edilmişti. Peşteden habef rildiğine göre, Belgratta im man bu dostluk misakı tasdik € mek üzere Macar meclisine Yugoslavya dahili vaziyeti gün her zamandan siyade KU Yugoslavyanın — Bulgi münasebetleri de çok iyidir. Belgratta bulunan Bulgar muhabirine Yugoslavya H Nazırı Markoviç şu sözleri miştir: — Bu misak buglin cın'!* 4 mekte olan hâdiseler karşi me kadar elzem olduğunu miştir. Her iki memleket isttt de bu misaka sadık kalıp d hâdiselerini ayni metanetle V lamak azmindedir. Her iki hariciye nazırının rindeki müşabebet gözden kö' malıdır. Her iki nazır da lerin metanetle karşılaşacağıf” bahsederken, şüphesiz, ayni © düşünmüşlerdir. Yugoslavyanın harp karşıs! ki vaziyeti dürüst ve dürüst © neticesinde ve çok ağır fe Tıklarla kavuşmuşlardır ve b fa istiklâllerine kavuştuktaf, milli birliklerini temin sonra bir eli orta Ar y eli de Balkanlarda uzanmış ziyette olan Yugoslavya 4' kıt'ası üzerinde sulhun ve mun âmillerinden biri Mülki tamamlığma, isti bitaraflığına hürmet Yugoslavya harpten evvelki içinde olduğu gibi, harp tiği müddetçe de böyle vi sükün unsuru olmakta devam edecektir. Fakat t şısmda nasıl bir hareket kip edeceğini anlamak içitt Tav milletinin tarihine kâfidir. Ce