2 Eylül 1940 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

| | | ğ G e. P Y T U Y A T S NFT q altındaki - Ro velki hâdisat, O vekaylin tafsilâtı | bulanlardanız. Acaba, ça — rilmişti. bağün tekrar okumürken tarihin | sümulü icü ü müsabakalarından motörle dönen i Romaânya nihayet müstakil ol - — büyük hâdiseleri nasıl birer birer | lefler, İstanbulda tamamı tama « | su svorları ajanı Şazi Tezcan Sir- — muş, fakat Prut nehrinin sol ta- — en kücük telerrüntma kadar yek- | mına tesbit edilmiş midir?. Hepsi | keclde motörden cıkarken denize — ralımı kaybetmeyi bir türlü haz- — diğerini hazızlı rmemek | bu kadar mi ve yüze yüze sahile çı — medememişti. kabil olmuyı t Omu hıköu verdi? a ği Naran catus olamaz. | : ” ğ Dalgınlıkla mı söyledi? beni seviyor. | h Son Telgraf'ın edebi romanı: 46 - ) Casusluk mu yapıyor? Sevmese buraya gelir miydi?. $ ğ Diye düşündüm ve, sorgularımı | — Beni seven bir kadın bana fena- | İ daha zivade büyültüm, derinleş. | lık etmeyi nasıl aklından geririr. | | z Y A L tirdim: Dargınlığı kendisini - tokatla. İ — Beni birdenbire sevdi.. mamdan oldu! a ETEM İ En küçük bir bahane ile bizaktı! | — Çok nazlı. f 2 z E Nikâh istersedi! | inima kendi dediğinin olması-, İ T BENİCE En hassas ve nazik zamanlarda | mı istiyor. p T benimle beraberdi! Ben kendikendimi itham ettim: j O bovuna beni tesolli ediyordu: | — Casus töhmeti üzerimde kala- ! Mührem işlere o temas ediyor- | —— Eöer.benden çıkmış bir sşey 4 — Üzülme. u? var ise muhakkak o bulranlı gece- İ Yiğe gelirimi, itiyetimi iade edecekler | — Kolleide okumus!. Jerimde sarhoşken söyletilmişim- F Haydi istirahat eti İnsilirlere sempatisi var. diz, Kabahat bende!. E Herşev düzelecek!, Ve. en çok zihnimi kurcalayan | — Onu zabillerle gördüm!, Va. geniş bir nefes alarak ra İ | 'Tek onunla birlik olsam da hiç | sorğu yine hep oydu ve bir ta- Annesinin - hiddeti, taassubu | hatladım. Teselli buldum: P — birşey düzelmese!, neydi: söz birliği mi idi? Başlangıçtaki kuvvetini - on t — Bu haberler nereden alındı?, | — Bütün bunlar zihnisi yoran ve | misli, yirmi misli, yüz misli art- ş Bilmiyorum ne kadar zaman | — Bu sorgu kafamın içine dalı göz kavaklarımı kalınlaştıran bi- | tırarak biribirimizi gün geçtikçe — bavrım, ezçin ve. / bitkin kendi rer ince, çok düşünülecek noklây- | daha çok sevivoruz!, i dı ve kafomı zörlâya zörlaya dü- y Beliğiri zeml N A 1 ' hatarl.yor belki de | Yünmekte haklı idim. Fakat, bir Üc gün sonra. İ Tas odamın kutu içi kadar »y KEL b Keniğl sarinmbar | tüzlü onün — castış - olabilecefine | — ciem doluyor galiba. İ olgun, kırık, mavisi | Ma karsı bile onun yüzü gözleri- kendimi inandıramıyordum, Hat- Büugün içim içime sığmıyor!. ş d ay işığı sızıyordu!. | Mi dolduşgyordu. tâ, bugün kırıdmnled bu şüphemi | — Tevkifhane müdürü büyük bir ç Derin bir iç çekişile yine dalâim,| ——— Aı:lbıl'_ a ihsas eltiğime üzüldüm. | dostluk yaptı: F Ş A İ n âmkâmı voktu. Bu — Bir daha önün vüzüne hasıl | B vme Gigündüm önde d Na c hatırldira; Yine ; Bükabilirim?. Hüi gü vici? sa l aam İ © sözlerimin önüne - geldi. Yine | — Dive de kendimi azarladım. Ve | P7 N kendikendime: en nihayet sön hükümlerimi tirer - — PDedi ve. İlâve etti: | — Acaban , biner siraladım: (Devamı var) | Üi ee dÜ b ea ee E ZL AA A ZN ziT R Ai D c HADiİSELER KARŞISINDA Son Tı EKİSTE KAYINBİRADER ne vicdanlı, ne mere nbiraderler var... Ak S :. Efen- ede, bir kayınbirader, üç günlük mahkümt- enistesinin yetini, kendisi çekmeğe razi ol - muş ve enişlesi yerine hapishane- ye girmiş!, Tabi, is sonradan anlaşılınca, enistevi, bu sefer 30 gün hapse mahküm etmişler!, bu eniştenin p kayınbirader Bizzat kendi » Enişteler, kayınbira. derlerin kız kardeşlerini alırlar amma, kayınbiraderler, enişlenin bütün haklarını alamazlar ki... HALAT BUHRANI Birçok maddeler gibi, vapur ha- la an da kalmadığından bah- Vapurlar, eeki halatları ekliyerek kullanıyorlar- L Halat bulranı fena sey!. Ba- ardeliler vardır ki, halatla bile | zaptolunmaz. Bu gibilere <ipe pa- ra eder mi?. Fakat, yarın, öbür gün bir de bakarsınız ki, ortaya bir de «p> buhranı çıkıyor. Bütün ipe ihtivacı olanlar, ipsiz dolaşı- yor. Buyurun bakalım.. tİnsiz> lerin hali, halatsızların manzaraşından daha kötü şeydir. Mışi Hiecnt KİBARLAŞTIK BİR MESELE KERR. Belediyemiz, gazino, lokanta ve kahvehaneleri teftişe devam edi. yor. İsmi meşhur bir kahvehane- nin pişirdiği kahve tahlil edilmiş, halis nohut çıkmış!, Demek ki, her göhrete inanmamalı!', Sonra, üzerinde «halis şeker - den mamul» diye levha asılı bir helyacının helvasını muayene et- misler, şekerden değil, zaharinden mâmul .ılduızu —meydana çıkını AYRUPA HARBİNİN YENİ MESELELERİ Tarihi bir mülâ: - kata dair.. Yazan: ALİ KEMAL SUNMAN Avrupada bu seferki harp zeçen bıraktığı meseleleri kurcalamış oldu. Bugünkü dava da o meselelerin kat'i bir netice- ye hağlanmasıdır. arzettiği vekayi birbirine bağla- narak yukarı doğru çıktıkça bu- Kgün yeni gibi görünen ve politika âlemini meşgul eden meselelerin başladığı noktalırda göze carp - maktadır. Meselâ şöyle bir hâdise: 914 haziranında Rus Çarı ikinci Nikola bir gün Küstenceye gele- zek Romanya Kralı birinci Karo- lü ziyaret etmişti. Bir Çar ilk de- fa olarak Romanyaya geliyordu. 83 Türk - Rus harbinde Rumen- ler Ruslarla beraber — olmuşlar, Osmanlı imparatorluğunun mağ- iyeti üzerine 1878 Berlin kong- yerilmek suretile mükâfatlandırılmıştı. Daha evvel Krim muharebesinde Çarlık Rus- yası mağlüp edildiği zaman Be - Sarabyanın bir kısını da Ruslar - dan alınarak - daha Babiâlinin tâ- | sele rrkiy PAHALI MI?, -görmüyerlar; deniyordu. Sonra Şimdi, ortaya bir de hukuki me. Bu tıkları is #iş mi, belediye zabıta talimatna- mesino riayetsizlik mi, halkı iğ - fal mi, hıfzıssıhha kamınıma mu- halif hareket mi?, Evvelâ, bu ince meseleleri uzun — boylu tetkik edip ondan sonra | <icabına göre muamele» yapmalı!. | Bendeniz, gimdilik evrakı hukak | işleri müdürlüğüne havaleyi mu- vafık görüyorum. Derkenar: Avrıca iktısat müdürlüğünün mütaleası alına, SOBA BORUSU Bir gazete de, yazacak başka bir e hulımı:nıı gibi, soba borula. un 125 kuruşa çıklığını haber ıe.ıvc: ve bu hâdise, iddia- | ya göre, bir ihtikârmış!, Evvelce, 25 - 35 kurusa olan bir soba borusu 125 kuruşa çıkarta, bu, ihtikâr sayılır mu, sayılmaz mı? Bence, hayır!, Kimbilir, belki de, soba borusu yetiştiren tarlaları bu sene sel baamıs, kırağı yağmış, dalü mah- vetmistir!. Hem efendim; halkımıza ko - laylık olur. Herkes, kaloriferli a- partımana taşınsın... Ne çıkar?, Bu şuretle, soba borusu satan es- nafa da boykot ilân edilmiş olmaz gu? Herkes kaloriferli apartrmana taşınsın, diye, tavsiye edince, bel. ki, bu teklifimi garip bulanlar - ıın.uıu Fakat, takdir ve insafı - Duza sığınıyorum: İstanbulun her tarafı lüks gazino ile doldu. Kış geceleri bu âlâ kalantar yerler- den eve dönüp, is, pas, koku için- de soba yakılmaz ya.. Yahu, artık kibarlaştık ya, işte.. Daha ne düşünüyorsunuz?. AHMET RAUF ©O zamanki Rusya ile o zamanki Romanya urasında bir Besarabya | meselesi bulundukça bundan İsti- | fade eden de Almany: ile Avus- turya oluyordu; yani Cermanlık. Bununla beraber birinci Karol Berlin ve Viyana ile çok iyi dost olurak Romanyanın mukaddera- tinı Cermiauliığa — bağlamak gibi hareketlerde bulunmuş ise bu an- cak Çarlık tarafından Romanya aleyhine vukuundan korkulan bir | taarrurun endişesile olmuştur. İş- te Çar ikinci Nikola hep bu endi berlaraf elmek istemiş, fili bir delil olarak da kalkıp Kösten- ceye gelmişti. Carın bu ziyareti ile varmak İs- uızı gayeye vasıl olduğu söyle- ırdu. Çünkü ikinci Nikola ık etrafındaki diplomatlar Rusyanın | Balkanları aşarak boğazlura hü- kim olması fikrinde değildir; O- mun için Romanyanın da, Bulga- | ristamın du canlı ve kuyvetli ola- rak kalmalarını istiyorlar ve artık eski Moskof Çarlarının rivayet e- dilen vasiyetlerini kabili tatbik Romanya ile Rusyayı birleştiren bir keyfiyet olarak da iki | memleketin resml dini deks | olması hatırlatılıyordu. Hulâsa ikinci Nikola böyle bir | muhit, böyle bir hazırlık içinde o meşbuür. ziyareti yapmış, bunlar hep geçen umumi harbin vuku- undan ancak dört beş halla ev - Dnunu Kapalı duraklar Kış gelmeden enkala- bahk istasyonlarda kapalı tramvay bekleme 4 yerleri inşa olunacak Belediyemizin yıllardır. yapına- &1 tasarlayın ta tatbikat sahasına koyamadığı işlenden birini de ka- labalık yerlerde üstü kapalı tram- vay bekleme yerleri yanmak tes- | kil etmektedir. Bu kere memnuniyetle öğrendiği- mize göre Vali ve Belediye reisi B. Lütü Kırdar bilhassa, Kara - köy, Beyazıl, Edirnekapı. Samah labalık, merkezi yerlerde — kısın yağmur, kar altında İhalkımızın titveşerek tramvay beklemesinin nekadar ıztıraplı bir şey olduğu- nu takdir ederek bizzat bu mev- zula meşgul olmağa başlamıstır. Mumaileyh; kış gelmeden; en kalabalık yerlerden başlanılarak üstü kapalı durak mahalleri va - pılması için icabeden — mesrafın tosbitin! alâkadarlara bildirmi Bu masrafın yekünu tesbit olı munca icabeden tahsisat da temin olunarak hemen insaata başlarır lacaktır. Telefonlar için müte- hassıs yetiştirilecek Telefonlarımızın gittikce zeniş- Temesi ve iyeni İşatlaramızın. da peyderpey işlemeye başlaması mü- nasebetile telefon umüm müdür- Tüğu mütehassıs gençler yetiştir- meğdi kararlaştırmıştır. Bunun için sanatlar mektep - lerinden mezun olanlar arasın - dan 31 makinist, 3 elektrikçi, 10 Mmontör alınacaktır. Bunlar İs - tanbul, Ankara ve İzmir telefon atelyelerinde yetiştirildiklen son- | ra diğer merkezlere sevkoluna - caklardır. Talipler eylâlün 16 sına kadar Ankara telefon müdürlüğüne is- tida ile müracaat edabilecekler - lerdir. İratihan ise 18 eylülde İs- tambul, Ankara ve İzmir telefon müdürlüklerinde İcra olunacak'tır. Şehrin en büyük kapalı spor salonu Eminönü Halkevi ittisalinde in- sa olunan sDÖr salönu - nun açılkma merasimi 29 evvel Cumhuriyet bayramına kal- Moıştir. Şeahrimizin en modern ve bü- vük kapalı spor salonunu teskil eden - bu binanın inşaatı nihe - yetlenmnis fakat, valnız içerisine itabeden alât ve tesisatın konul- aması kalmıstı! LBİZBİZE Bize az göründü Gençli! bulda ve diğer vilâyetlerde, yeni beden terbivesi kanununa göre mükelleiler sırasma giren vatan- daşlar, haftada dört saat mocburi. beden hateketi yapacaklar. Gaze- telerin yazdığına göre, ayni ka - sümülü içine giren mükel- leflerin sayısı İstanbulda 6 bini bile bulmuyor. Mekteplerde oku- yan, fabrikalarda calışan gençler, bu yekündan hariç Ona rağmen, biz, bu miktarı az ya, Bebok, Taksim ve emsali ka | k kulüpleri acıldı. İstan. | Bugünkü manzara Dün de yazdığım gibi, zavallı Fransa, gençleşmiyor, çocuklayı - yor, bodurlaşıyor. Onu bu hale so- kanlar, istiyorlar ki, o, küçülsün, küçücük kalsın, toy, teerübesiz, bilgisiz, aklı birşeye ermez hale gelsin.. *O vakit istenen şey olmuştur. Cocuk kalan Fransanın yetişmesi, genç olması, delikanlı çağına gel- | mesi, olgunlaşması, kemal dev - resine ermesi için zaman lüzım dır. Zaman, kullanılış tarzına gi re insanın yârı, yahut, ağyarıdır. Zamanın gizli cemiyet direksiyo- nunu daima elinde bulunduracak olanlar, elbette ki, yılların küçü -« |,sük Fransaya yar olmasına fırsat | vermiyeceklerdir. Bir felâket, bir hezimet, — bir | bozgundan sonra, artık kendine gelmesi beklenen Fransa, bugün, kuvvetli bir anafora tutulmuş kı- ık bir sandal haliodedir. Milli det, milli birlik, milli feragat ve fedakârlık mahrumiyeti ile son partiyi kaybeden Fransa, bugün, | hiç de daha müdrik bir manzara | arzetmemektedir. | Berivanda, hürriyet diye bağı. | ranlar var, öte tarafta krallık is- tiyoruz, diye haykıranlar görülü- yor. Hakikatte n istendiği pek de belli değildir. Çünkü, bu bağıran- lar kendi n insanlar de- Kil, havayı karıştırmak, anafora tatulmuş sandalı daha çok allak bullak etmek için, başkaları tara- fından tutulmuş cığırtkanlardır. Çığırtkanın istediği isc, ne şu, ne budur. Onun istediği günde- R REŞAT FEYZİ gŞelueıııinlilerin Yalovış [ gezirtisi | | Sehremini çocuk esirgeme ku- Tumunan yıllık vapur tenezzühü evvelki gün Şirketi hayriyenin 66| numaralı vadurile eğlenceli ve nezih bir sekilde yapılmıştır. Kus TUM resi öğretmen Bayan Saa- det ile heveti idare azaları tenez- zühe gelenlerin iyi bir gün ge - cinmeleri için icabeden tedbir - leri almışlar ve seçkin bir incesaz takımı ile güzel bir caz da temin olunarak bunların şen nağmeleri | arasında * Yalovaya — gidilmiştir. Kalabalık vapur halkının eksşe - riyeti Yalovadan — kaplıcalardaki Ückardeşler kazinosuna akın et- | mhir ve akşama kadâr orada eğle. nikmiştir. Bilâhare aaat 19 da ha- reketle İstanbula dönülmüştür. & BU 'Dünkü spor hareketleri Dün şehrimizde muhtelif svor hareketleri Yapılmıstır: Moda koyundaki yelken müsa- bakalarının umumt tasnifinde Ga- latasaravlı Bürhan 29 puvanla bi- rinci olup İstanbul sambivonlu - | &unu kazanmıştır. Galatasaraydan Mahmut ikinci, Nedim — ücüncü, | Demirspordan Feyyaz da dördün- | cü olmuşlardır. Fenerbahce stadındaki — futbol müsabakalarında da — Fenerbah- çelilar İstanbulsporluları 4 -0 mağ- lüp etmişlerdir. Galatasaray ve | Beykoz futbol takımları da Bey- kozdaki müsabakalarda berabere kalmıslardır. | Avrıca Corlu Bugünkü toplantı Fiat mürakabe komis- yonu naftalin, kömür ve nebati yağa narh koyuyor Fiat murakabe komisyonu bu- gün toplanarak nebati yağ ve oto- mobil malzemesi fatlarını tesbit edecektir. Vejetalin fiatlarının bucün vüz-. de 10 yükseltilmesi çok muhte - mmel görülmektedir. Çünkü bun - ların iptidai maddelerinin de fi- atları yükselmiştir. Odun kömürüne kunulacak nar- hin da şimdiki yakın semtler flat- lar ayarında olacağı a in tartısız, çuvalla gö- satılması usulü de menolunacaktlır. NAFTALİNE DE NARH KONACAK Diğer — taraftan fiat mürakabe komisyonu naftaline de narh ko- yacağı anlaşılmıştır. Buna sebep bazı muhtekirler fiâtları ge - a | çen yıla nazaran 3 - 4 misli yük- seltmeleridir. ——— WBı.şvekâlet kalemi mah- sus müdürü şehrimizde Başvekâlet kalemi mahsus mü- | dürü değerli idareci ve edebiyat- çılarmmızdan B, Hasan Şükrü Adal dün akşam Yalavadan şehrimize BRelmişlir. Yeni Üsküdar orta okulu Üsküdarda yoni tesiş edilmek- te olan orta okul insaatı bir müd- dettir durmustu. Mektebin yeni ders yılında açılabilmesi için in- saatın devamına müsaade olun - mustur, Önümüzdeki haftadan itibaren bitirme İnşaaluna başlanılacaktır. Ait İmha olunan sucuklar Corlu ve civarında gayri sıhhi gucuklar yapıldığı hakkındaki ih- barlar üzerine Muratirda bir bak- kalın dükkânında ne etinden imal olunduğu anlaşılamıyan 40 kilo sucuk bulunup imha olunmustur. civarında da bir kkasapta 26 kilo sucuk imha olun- mmnustur. 'binden çıkanlar! POLİS MAHKEMELER Sarhoş müşteri hiddetlenince.. Seyyar olarak baş ve pilâv sa- | tan Bahri ütminde birinin yanına dün öğle üzeri Beyazıtta Ali adın- da bir sarhoş gelmiş ve: — Bana bir pilâv versene ah « İ bapl.. Demiştir. Bahri sarhos müşte- Tinin bu arzusunu hemen verine getirmek için tabaklardan biini 1 almış ve bir yandan pilâv doldur- Tağa başlarken diğer taraflan da Alinin yüzüne tabil bir merak sa- ile bakmıştır. Fakal Ali buna fevkalâde kızmış ve: — Yüzüme dik dik ne bakıyor- | sun öyle?. Maymun mu oynuyor? Diyerek suntuclu bir küfür sa- | yunmuştur. Bunun üzerine 'aralarında sid - | detli bir kavga — çıkmış ve biraz sonra da hâdise polise, oradan da | 8 inci atliye ceza — mahkemesine intikal etmistir. Mahkeme Aliyi haksız bulmuş ve 26 lira para ce- zasına mahküm etmisti Arzuhalcinince- Akbıvıkta oturan ve Sultanah - mette arzuhalcilik yapan İbrahim oğlu Ali Havdar — isminde birisi sarhoş olduğu halde; Tavukpaza- rında yağlıkçı banında oturan ter- likci Mustafa oğlu Kerim ile kavga| etmis ve onu büvük bir demir par-| casile basından yaralamıstır. Arzuhalel Ali Haydar polisçe | vakalanmıs ve üzeri arandığı za- “nan anahtar şeklinde bir demirle iki delikli sarı demir parcası, bir mavmuncuk ve bir de kerbeten cıkmıstır. | Sucluva bunları ne icin taşıdığtı | tsr sorukluğu vakit; kanaat verici bir| cevan alhınamamıs, tahkikata ge - cilmistir. Bakkal dükkânına aklanan hırsız Haliç fenerinde Mürselpasa cad- vapan iaminde bir zat dün dükkânının |İKLÇÜK HABERL! * Bu yıl Yunanislan üzüm re- koltesinin de geçen vıldan yüzde 25 noksan olduğu. anlaşılmışstır. * Büyükderede Mühendis s0- kağında 7 numarada oluran sülcü, Tahirin oğlu 16 yaşında — Kemal Okus dün evlerinin bahçesinde oy-, nadığı av tüfengi le kazaen yara- lanmıstır. *& Eski tekaüt kanunile maaş alanlardan yüzde 25 zamdan he- nüz istifade edemiyen dullar ve vetimler yarından ilibaren vapr lacak tevziatla bu zamenı dâ ala- caklardır. * Eskiden Edirnede — yapılan. meshur misk sabunlarının yeni - den imali icin sehrimizde bir fab- bu vıldi pamuk mahsulünün köy- muslardır. Bankalar Kalevand cins kütlü icin 20 - Ş DENİZE DÜŞEN AJAN! | Dün Modada yapılan yelken mektedirler. *W Adanada Karataş nahiyesine bağlı Yemisli köyünde oturan Mehmet Urlu iaminde bir köylü, evinin demir — parmaklıkları ile vencere demirlerini Ka , Oğlum da Cem «Şehzade harbe fevkalâde müs- tait, yavuz, ve Türklerin mahbubu bir zal, eğer mukadder olup da, ki çok sükür olmadı, Beyazıda ga- | lebe ederek Türkiyeye padişah olsa ve kendi kardesinden küçük elduöğu halde Sultan Mehmedin Dıraklığı mirasa konsaydı, bütün hiristiyaıflık âlemi, hattâ bütün dünya zararımı görürdü. Fakat, Allah herşeyi çaresini gördü de, Cem bizim elimize gecli.» Kral Şarl, bu muyaffakiyetten sonra, Reamadan çıkmıya, Napoli. ye doğru yürümeğe karar verdi. Sulfan Cemin teslimini Papa - dan talep etti. Papa Kral Şarl ile beraber, Ük mülâkatlan üç dört Kün sonra Senlânj satosuna geldi. lü elinden mübayaasına başla - | pamuklar icin Kalevand için 60, | 22 kuruş fiat ver - | önünden geçerken kilidinin açık olduğunu gönmüş ve hemne ice- riye girmiştir. Bu esnada tezgâhın altından fırlıyan bir adam üzerine! atlıyarak kacmıştır. Sabıkalılar - dan Cevdet olduğu anlaşılan hir- sız biraz sanra yakalanmış ve Cür- mümeshut mahkemesi tarafından 7 ay 10 gün hapse mahküm edil - mistir. Birimizin Derdi Hepimizin Derdi Çöp arabaları seyrel uğruyor Kasunnasada, Büyükcami mahallesinde oturan bir oku- yucumuz yazıyor: «Mahallemize çön araba - ları gün aşırı, bazan üc gün- de bir uğrayorlar. —Halbuki kavum, karpuz, mevva ve seb- ze mevsimi olmak dolayısile cöp tenekeleri pok çabuk de- luyor. Cöp arabalarının her gün mahallemize de uğratıl- le beraber gitsin Cemin dairesine girdi. Kral * karşıladı. Elini sıktı. » Sultan Cem Papa ve kral ile | musalfaha etti. Papa bütün kardi- mallara hitaben: — Efendiler, aramızda mün'akit mukavele mucibince Sultan Cemi krala teslim ediyorum.. dedi. Sultan Cem, kral Şarle I-İIıııl iyi tavsiye etmesini Pa etti. Şarl sehzadeye hayırhahane bir Tisanla cevap verdi, — Korkacak bir şey yoktur.. Si- zi daima himaye edeceğim.. Emin | olubilirsiniz?. Bunun lzerine Papa kral Sarler | — Siindiye kadar Sultan Cemi | | size göndermediğimin sebebi şu ı Sultan | va kuvvetleri | Hertaoz ve doktor Malan'ın İ|DIŞ POLiTİKE) Bu günki harpde — Cenubi Afrika Cenubi Afrika birliği parlâmenii geçen günkü celselerinden DİRE de, azadan Herizos'un Almi ile sivasi münasebetlerin dEĞĞe iadesl tedbirlerinin alınması İ verdiği bir takriri, zayıl den bir ekseriyetle reddelmisti. « Ajansın verdiği bu kısa habfi Cenubi Atrikanın bugünkü HAfP, deki vaziyetinin canlı bir (» At Br A Malümdur ki ilk cenubi ordusu birkaç zamandanberi beşsislana komşu buluna:! ya vasıl olmus — bulünmaktüi Yarın, öbür gün bu cephedt! muharebe haberleri ıeınıi“' Coktan faaliyete gecmis oli takviye edilmektedi Birlik hükümeti Baıwk neral Smuto'tm Afrikada l'mi *u kadar genişliyeceğine ıh vermediği için, hir de hazif vapmıadığı simdi daha iyi ai hyor. Bununla beraber, birlik Ak",' kada slatükonun bozulmasını istemediği için, 1935 - 1936 S lerinde İtalya Habesistanı 11, ettikten sonra, günün mmıd' n giltere ll& İtalyanın bu havalli | kapısmaları ihtimalini hısıbı mamış değildi. Nitekim öyle du ve cenubi Afrika bu mınt kendisine is çıktığı Tuin butÜlüe harnte İngiltereye bir tek [ bile göndermedi. ıı” Birlik hükümetinin bu hi tinde daha ziyade dahili poli ti nn tesiri olmuştur. Çünkü PP leketteki kuvvetli bitaralcı ' halefeti büsbültün genişlet Tazımdı. Halen Kenyada bulunan € Alrika kuvvetleri ivi techiltl ivi talim görmüş ve iklime elrattan Mürekkeptir. —: gönüllüdür. Zira kanuna lk hudutları haricinde ıncı*: nülkiler harbedebilir. —Eylül başladığı ve yağmur me' şık geçtiği için, bu ""M/ Sudanında —bundan genlv ekâta intizer edi Bununla beraber, birliğin be istiraki, evlüldenberi (G€9 vetli muhalefetine maruz Kök mıştı. Bu muhalefete rağmeti neral Smuts hükümeti toda ekseriyeti temine oldu: Alman ıılerkrînm. Afrikadaki milliyetçi muhi Almanva ile münferit bir pılması yolundaki kuvvetlendirdiğine şüpbe (General Smuts ise yetmis V olmasına rağmen, bu karsı koymağa muvaffak “ tur. ğ General Smuts biliyor kİ. giltere mağlüp olur olmaz. yetciler derhal iktidar m gecccekler, yeni bir dış SİY: kip edeceklerdir. Simdiki dâmento demokrasisi yerinf, taliter, bir rejim kalm birlik hükümeti İngiltere il€) nasebetini büsbütün kı Buna mukabil bir İngliiğ biveti ise, general Smuts'ün kiini sağlamlastıracaklır İngiltere ile Almanya daki mücadelenin vı ce, #örülüyor ki, cenubi siyasi hayatında derin X . ııD '(Gıda maddeleri :tüq ğ yapılacak £ Halkımızın mull:'kwlğ muhtaç bulunduğu pahalılasmasını önlemek üi:y lediyece vaktinde stoklar caktır. maya çok alışmıştı. rinden ayrılmazdı. Madet tan Cem şimdi sizinle hari oğlum da beraber Kral Şari, Papanın bu kabal etti, Cünkü, Papaniti Bi vi ıı.mrj;/ ndan ayrlmak istemi _'J Sullan Cem de Papann meclüptu. (1). Papanın oğlu, Sultan Ceti “raber gideceğinden, WM nundu. Bu genç Vat N kanlısı Türk şehzadesini ©* Viyordu. bir $ Ertesi gün Sultan Cem ı şövniyeler ve silâhsorlarlk A Tabire ol b aya etti. Sezar Boreya ile - İspan*f Şiyet si, muhafızları ve * di bi bulunduğu halde vecü R Su:tıı Cem de, kı'l 5 evvel, maiyetinde bulunduğu halde Sen !“'* yından cıkmış, Marinoyâ burada biraz sonra muştu. (Arkatt ğ () Vükatı Sultan Cef