(— Adil Nüri kimseye şu kadarcık zararı dokunmuyan, kendi halinde uslu puslu bir delikanlıdır. Çalış- 'tağı dairesine her zaman vaktinde gider, üzerine aldığı vazifeyi &- öürü ürünüşünü rağ - gnen, içi pek — ateşli idi, Bilhassa sevmek İhtiyacını duydu. Fakat Kimi sevsin ve ikendisini kime sevdirsin? Böyle çekingen huyu ile bir ke- marda kaldıkça, hangi genç kız- dan, hangi kadından iltifat göre- bilindi. Şimdiki genç kızların öyle Bessiz, sadasız erkeklerden hiç de hoşlanmadığını biliyordu. Beyoğlunda arasıra uğradığı bir pastacı dükkânında — isminin Makbule olduğunu üğrendiği bir menç kız vardı, Her müşteri gibi, “Adile de çay getirir, pasta getirir, YAdil devamlı müşteri olduğu için bazan tatlı sözler söylerdi. Fakat YAdil kızarır, bozarır, şöyle doğru dürüst bir iki cümle ile bir türlü genç kızın kendisine karşı alâka- smı uyandıramazdı. Nihayet karar verdi. Madem ki yüz yüze söylemesini beceremi - yor. Hislerini mektupla ilade et- mesine de bir mani yoktur ya! Adil Nuri bu kararla o gece e- dasına girdiği zaman, — üzerinde sanki büyük kararlar vermiş in- sanların hali vardı. Bir kadının hoşuna gidebilecek nefasette bir mektuop kâğıdı ve zarf da almıştı. Masasına oturdu. “Evvelâ baska bir küğıda mektu- bun müsveddesini yazdı. Okudu, tekrar okudu, birçak cümlelerde tashihler yaptı. Ve en nihayet yazdığı müsveddeyi — kendisi de beyendikten sonra, özene bezene nefis mektup kâğıdını doldurdu. Çekingen insanların, — dillerile değilse bile, kalemlerile hislerini daha iyi ifade etmeğe muktedir Devlet Demiryolları ve Limanları U. idaresi ilânları korkusu ile hiç sesini çıkarmadı - dikten sonra, bir de randevu isti- yordu. Pastanede konuşmaktan çekindiğine göre, başka bir yerde, daba ferah ve asude görüşebilir- lerdi, Beyoğlu tarafında belki görür- ler diye İstanbul tarafında, Çem- berlitaşın altında bir randevu tes- bit etti. Filân gün akşam daire - bulenin eline sakıştırdı. Tam nndıvu sati yaklaştığı nıdı idi ki, civarda bir imalât- haneden çıktıkları anlaşılan bir menç kız kafilesi vevda okdu. Hep- si de kendi aralarında gülüşe oy- Taya gidiyorlardı. AdIl Nurinin, elinde çiçekle bekleyişi filhakika bu genç kız - ların gözlerinden kaçmadı. Onlar da bu delikanlının bir kızı bekle- diğini derhal anlamışlardı. Adil elindeki ciçedi arkasına sakladı. Fakat tam o sırada önün- den gecen genc kızlardan en cür- etkâr olan bir tanesi, işi şakaya getirip Adilin elindeki çiçeği al- d ve kahkahalarla güle güle yü- Tümeğe başladı. Adil Nuri de arkasından... Genç kız, delikanlının kendi - sini takip etmesinden memnun vardıkları zaman orada bir kane- pey otmdulır ve uzun uzun gö - o zun bugün Adil Nuri bu kızı seviyor. * Ya Makbule? Makbule Adilin mektubunu ©- kuduğu zaman, kendi hakkında kullanılan cümlelerden çok mü - tehassis olmuş, randevuya gel - Devlet Demiryolları : 9 uncu İşletme Müdürlüğünden : kış servisi dolayısile Yeşilköy - K. Çek- oldu. Hatta Sultanahmet parkına | Lssıı,m 4126 Edirnekapı refüjleri için 100 metre mikâbı micır. Kadıköy Mubammea Muvakkat semil mahailesi sokağı bedeli teminatı LK LK 187 50 13 Gi Üsküdar — Atik vakle Osman paşa n 00 47 02 detle pazarlıkla satılacaktır. İsteklilerin 13 Mayıstan 20 Mayısa kadar Muhtelif hatlara kalkacak vapurların isimleri, kalkış gün ve saatleri ve kalkacakları rıhtımlar l-ıl-lllılü- Salı 12 de (Tarı), Perşembe 12 de (Cumhu- * >» Tiyet) ve Pazar 16 da (Ankara). Galata yundan. e Bartın hattıma İamit hattına — BSalı 18 de (Ülgen), Cumartesi 18 de (An- talya). Sirkeci rılıtımından. — Salı, Perşembe ve Pazar 930 da (Uğur). 'Taphane Tıhtamandan, yıca Cumartesi 14 de ve Pazar 19 da (Ma- rakaz). Galata rıhtımımdan. Bandırma hattına — Pazartesi, Çarşamba vecuma 8.15 de (Mara- kaz). Galata rıhtım n dan. Ayrıca Çarşamba 20 de (Antalya), Cum artesi 20 de (Ülgen). Tophane rıhtımından. Karabiga hattma — Salı ve Cuma 19 da (Seyyer), mhtımından. Tophane —Pazar 9 da (Teyyer). Tophane :&mııîi;n. — Çarşamba 15 de (Kemâl), Cümertesi 15 de Ş—..,.) Sirkeci rıltımından. İzmir sür'at hattıma— Pazar 11 de Çİzmir). Gaketa rıhtımından. Morsin hattıma — — Sabı 10 da (Çanakakle), üznı 10 da (Dum- lupınar), Sirkeci rıhtımından, İmaroz hattına Ayvalık hattına NOT: Vapur seferleri hakkında her tartü malüâmat aşağıda telefon numaraları yazılı Acentelerimizden üğrenilebilir. Galmta Başacenteliği — Galata rıhtımı, Limanlar Umum Müdürlüğü binası aktımda 42382 Galata Şube — » — Galata rıhtımı, Mintaka Liman Retsliği binası altında. 40133 Sirkeci —» » — Sirkeci, Yolcu Salonu 22140 3830) Tahmin — lik bedeli — Teminatı 2000,00 - 150,00 Edirnekapı refüjleri için alınacak 400 metre mikâbı çakıl, 200 metre mikâbı kum. 'Tabmin bedelleri ile ilk taminat miktarları — yukarıda yazılı işler yra ayrı açık eksilimeye konulmuştur. Şartnameler zabıt ve muame- hât müdürlüğü kaleminde görülecektir. İhale 16/8/940 perşömbe günü İsaat 14 de daimi encümende yapılacaktır. Taliplerin ilk teminat mak- buz veya mektupları ve 940 yılına ait ticaret odası vesikalarile Bünü muayyen saatte daimi encümende bulunmaları. (3517) w» 'Taksim belediye gazinosunda yaptırılacak soğuk hava odası tesi- isatı açık eksiltmeye konulmuştur. Keşif bedeli 5300 lira ve ilk temi- natı 897 lira $0 kuruştur. Keşif ve şartnamce zabit ve muamelât mü- idürlüğü kaleminde görülecektir. İhale 23/5/940 perşembe günü saat 14 İde daimi! encümende yapılacaktır. Taliplerin ilk teminat makbuz veya İmektupları, ihaleden 8 gün evvel Fen işleri müdürlüğüne istida ile ihale İmüracaat ederek alacakları fenni ehliyet ve 940 yılına ait ticaret odası Vesikalarile ihale günü muayyen saatte dalmi encümende bulunma- ları, (3756) Vakıflar Direktörlüğü Hace Hesna hatan — Eşref efendi Yüukarıda cinsi ve mevkli yazılı gayri menküllerin mülkiyeti 11/5/940 gunundcn ıhbıren bir ay müd- nıınunthn. l | İSTANBUL BELEDİYESİ İLÂNLARI I* İstanbul Banliyösünde mece arasındaki seferleri lâfvedilmiş bulunan İstanbuldan — kalkan 1, 22, 26, 32, 34, 44, 46, 52, 54 ve K. Çekmeceden kulkan 28, 27, 31,37, 20, 49, 51, 56, 57 numaralı katarlar mayıs 1940 sonuna kadar yalnız 12, 19, 26 tarihlerine rastlıyan pazar günleri ve 1 haziran 1840 cumar- tesi gününden itibaren de her gün Yeşilköy - K. Çekmece arasında yeni bir iş'ara kadar seyrüsefere başlıyacaktır. 3912 Sahip ve neşiryatı idare eden Başmuharriri ETEM İZZET BENİCE — - Basıldığı yer: SON TELGRAF Matbamsı No.219—57 Frenk Süleyman gemicilerin meyhanesine gider, orada kız oynatırdı Nihayet, Süleyman Bey, bir Ve- | medikli kaptan ile buluştu. Vene- e mal gi türen gemilerden birinin sün idi. Açıkgöz olan kaptan her türlü tehlikeye kendini atmağa hazırdı. Yalnız bolca para Vâx Frenk Süleyman Bey, limana gelip giden gemilerin kaptanları- ni hemes uzaktan ve yakından kontrol ediyordu. İşte; bir gün Süleyman Bey Ve- medikli kaplan üzerinde takılijı kaldı. Ba Venedikli kı.plan korsan kıyafetli kulağı kesık bir herifri. Gece gündüz sarboştu. Bol şarap içiyordu. Frenk Süleyman Bey ekseri - yetle gemicilerin bulunduğu mey- hanelere gider. Orada kız oynatıc, şarap içerdi. Süleyman Bey, hemen her va- kit gemicilerin eğlendikleri yer- lerde bulundağu için artık muha- fızları olan şövalyeler ondan o kadar şüphelenmez olmuşlardı. Za- ten, Cem Sultan daimi denecek | surelt; muhafaza ve kayıt altında İ âdi, Frenk Süleyman Bey, gözüne kestirdiği kaplanı uzaktan takip &- divordu. Kaptan yük, almak için beş on gün limanda kalacaktı. Süleyman Bey, kaptanın bulun- duğu meyhaneye dadandı. Akşam sabah meyhaneye gidiyor.. bolca şarap iciyor.. Yine bolca para sar- fedivordu. Bir gün Venedikli kaptanın 'Türk Beyi nozarı dikkatini cel - betti. Cünkü, Süleyman Bey Türk kıyafetinde idi, Fakat, Venedikli kaptan açıkgöz olduğu için herkes gibi Cem Sal- tanın Nisde olduğunu ve vüvalye- ler elinde esir bulunduğunu bili- yardu. Gördüğü Türkün de mu- hakkak Cem Sultanın adamların- dan olduğuna emindi. Birkaç gün sonra, kaptanla Sü- leyman Beyin göz âşinalığı çoğal- mişte Yalnız konuşmuyorlardı. Bir gece, Süleyman Bey yine meyhaneye gelip şarap içmeğe başladı. Meyhanede Sicilyalı genç kızlar oynuyordu. Müşteriler de para yapıştırıyoz, kızlarla eğleni- yorlardı. satın alınacaktır. dürlük binasındaki Devlet Denizyolları İşletme Umum Müdürlüğü İlânları İdaremiz ihtiyacı için muühtolif eins «45> kalem malzeme pazarlıkla İsteklilerin bu malzemenin miktar ve cinslerini malzeme şubemizden aldırmaları ve mevcut malları ile Hiatlarını gös- teren tekliflerini en geç 15/5/940 günü saat 14 de kadar umum mü- komlayona vermeleri lâzımdır. gösteren listeleri 304 Hânları Nos .Clasi 217 — ahşap bahçeli ev 4/8 » » DABKOVİÇ ve şürekâsı Hellenic Medeterranean Lines olarak Andros ve Thraki Birinci sınıf vapurlarile doğru Musur, Filistin, Suriye ve Kıb- Tıs hattını takip edeceklerdir. 'Tafsilât için Galatada Prank hanımda umumi acentasına Te- lefon: 44708 ve Galata rahtı - mında 25 No. gubesi ANDONA. RO yazıhanesine müracmat. 'Telefon: 43777 1940, Ay 5, Gün 134, Hıdır 8 13 Mayıs rAzAB'rıS! Vakitler | SııDı.Sı. samamas )OKTOR — aa Feyzi Ahmet Onaran Cildiye ve zühreviye mütehassısı Adı Babılli Cağalağlu yo- mık Hokinl r. Ahmed Akkoyunlu Taksim - Talimhane Palas No, 4 Pazardan masda her gün saat . den sonra. Tel: 401 Diş Tabibi Ratip Türkoğlu Adres: Sirkecide Viyana öteli sıram birinel kat No, 26 #Maayene saati: Öğleden sanra 14-20. Süleman Bey, kızlara bol para veriyordu. Venedikli kaptan da hovardameşrep bir adamdı. Fakat, Süleyman Beyle yarış yapamıyordu. Çünkü, Türk beyin- de para boldu. Bir aralık Vene - dikli kaptan, olduğu yerden kalk- tı, Türk beyinin yanına gelerek: — Türk beyi yaşa! dedi. Kaptan Lâtince konuşuyordu. Süleyman Bey mükemmel lütince biliyordu. Cevap verdi: — Kaptan sen de yaşa!, Bu suretle, iki taraf arasında ta- mışma hasıl olmuştu. Birbirlerine toprak çömleklerinden şarap ik- ram etmişlerdi. © gece, iki kafadar içtiler, kız eynattılar.. eğlendiler.. kaptan sa- baha karşı gemisine yatmağa gi- derken Türk beyine şunları söy- lüyordu: — Türk beyi, bizim gemiye ge- lirsen şarabın âlüsını içersin? Süleyman bey de mukabele e- diyordu: Ne şarabı?, ernev'i var, Fıçılar dolu. — Kaç senelik? — On seneliğe kadar var.. Kıbris şarabi. var mif?, — Olmaz olur mu?. Hem de pestilleşmiş nev'i var, Deyince, Süleyman Bey içini ıekü ve sustu. Kaplan bunun ü- - Tıvk beni ne ©!. Kederin ne- — Birşey aklıma geldi de. — Süyle be canım?, var) | Yazan: Rami AĞIZ N Donanma Geliyor “Kurtulmak ümidğ kalmayınca, Sârimi ve arkadaşlarını öldüreceksin!,, — Uğurlar olsun!. Sârım kapıdan çıkacağı sırada harp zengini yeni bir seslenişle dalkavuğunu durdurdü, sordu: — Hemen işe başlıyor musunuz? — Derhal velinimetim!. — Mustafayi bulduktan — sonru bana gönder. Ona söyliyeceğim bazı şeyler var. — Başüistüne efendim! Sârm kulüpten çıktı. Kapının — Seni beyefendi yukarıdan di tiyor. Cık bak!. dedi. Şoför Bay - adenin yanına çıkınca efen- — Birkaç gün Sârım Beye hiz- met edeceksin. O ne söylerse onu yavacaksın.. Şimdilik elendin o- dur. Emrini verdi. Bir dakika son- ra Sârum, harp zengininin otomo- biline kurularak köşkün yolunu Sürim uşak Mu: ile arabacı Pavliyi köşkte buldu. Onlara Bay- ramzadenin emrini tebliğ eti!. Mustafa klübe gidip harp zengini- nin huzuruna çıkınca Bayramza- | de uşağına uzün boylu talimat verdi. Sade dikkat kesilmiş bir ta- vırla efendisinin sözlerini — harfi harfine belliyen uşak ayrılacağı vakit Bayramzade ilâve etti: -- Bu iş başka şeye benzemez Mustafa.. Çocukken elime geldin. Seni bu yaşa getirdim, büyüttüm. Ümmeti Muhammed - cephelerde can verirken sen rahat ve huzur içinde her tehlikeden uzak yaşı- | yorsun.. Herkes bir lokma ekme- ğe muhtaç, açlıktan kıvranıyor, | sen, saray adamları gibi tokluktan göbek bağlıyorsun.. — Allah ömürler versin elen- | — Dur, dinle', Sârumla beraber yapacağınız iş, şimdiye kadar Yağ- | tıklarınızın hiçbirine benzemez. Kaçıracağınız kadın çok nüfuzlu | bir adamın metresidir. | — Anlıyorum efendim. — Senin vazifen, Sürim Beyin söylediklerini yapmaktır. Fakat | bundan başka benim vereceğini ı emir de şa: Emir, Sürım Beyle bu işi başarırken ele geçeceğinizi an- lar, isin yarıda kalacağını kesti - | Sırasile Sârımı, arkadaşlarını, hat- Saç Eksiri Komojen Saçları besler, köklerini kuvvetlendirir. Dökül- mesini önler, kepekleri giderir . İngiliz - Kanzuk Eczahanesi Beyoğlu - İstanbul Toprak Mahsulleri Ofisinden: Hâlen sahipleri elinde bulunan 1939 ve daha evvi sulü afyonların toptak mahsulleri otisince aşağıdaki para ile mübayaasına karar. verilmiştir. A — Afyonlar 1940 senesi mayıs nihayeline kadarf suna teslim edilmiş bulunacaktır. B — Bu müddet zarfında getirilen afyon depoya £i neye tâbi tutulacak, ince ve kabası tefrik ediklikten S0f? " | iresinde nümunesi alınarak tahlil ve bunu müteakıp tesellürmü yapılarak bedelleri ödenecektir. C — Hikemi muayene neticesinde mağsuş bulunan yaa edilmiyecektir. D—Buı.fymlı!idntıkdkıdikvıhvmdinu ların beher morfin derecesi «40» kırk kuruş ve kaba rın beher morfin derecesi «Sür otur. kuruştur. cekleri bir mutemedi vekil teyin TÜRK TİCARETBANKA KUPONLU-VADEL Mm nı—ıı.-ı ne )ıpnhın thoı mu- — Hayır efendim.. Bayramzade kurulduğu koltuk- tan kalktı. Tuhaf adımlarla uşağı- man yanına yaklaştı.. Cebinden çı- kardığı bir rovelveri Mustafaya u- Zattı.. Yılan ıslığını andıran — bir sexle ilâve etti: — Kurtulmak ümidi kalmadığı zaman ele geçmektense Sârımı ve diğer arkadaşlarını öldüreceksin.. Anladın mı?, Mustafanın tüyleri diken diken kesilmiş. Hayretten gözleri fincan- kaşarak nutku tutuhnuştu. Harp zengini uşağının büyük bir şaşkın- hğa düştüğünü görüne omuzla - zandan tuttu, sağlam yapılı deli - kanlıyı olanca kuvyetile - sarstı, söylendi: — Ne oldun be., Daha bu işin Tükırdısı ile kendinden geçtin.. Be- — İyi ya.. Bu sefer dene!, Yapa- cağın iş basit, Baktın ki yakayı e- Hemen tabancayı dokunuverirsin.. tü kadını da temizler, gürültüden istifade ederek bir tarafa savuşur- sun. Sonra gizlice küşke döner - sin. Ben, seni ele vermem. Ele geçsen bile nasıl olsa bir kulp ta- Kkar seni kanunun elinden kurta- yırım.. ustafa susayordu. Bu teklif- | edebilirler. SI ME ten İ zengini yene dağmadı ya.. hâdiselerin sevki, cabı yüzünden biref sildiler.. Halbuki iş gayet basitlir. taracağıma dair &€ .gııl'- anladı.. Yarım yaffakiyet versilk ceri büyüktür, İ tereyağından laylıkta başarırsılır meğe lüzum olsun evlâdıme Mustafa ıl::flıı'“_ tihak etti. Pav' Tabor alan dalkavtY yerdi: — Zincirlikuye'*TT F M ınsn" aiyorli “;.—*: 7 — İstsübal haricimde bulunun mutavasmnt vöya Nİ bulunan afyonlarını bizzat İstandula getirmedikleri nan iptidai ve kat'i teslim ve tesetlüm muamelesi, b için noterden musaddak bir vekâletname ile İstanbılda takdirde * yi A? «gönür I_ıonlııııııbi' — Kitnklu'aj/ zaman elinde ııııv";'_ tov yoktu.. Bunlar ”;/; A ni aebiy