5 Eylül 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

HADiSELER HABİLLE KABİL l ARASINDAKİ HARB Avrupa harbi, gecen büyük har- bin 25 inci yıldönümünde patlak verdi. Demek, dünya, en fazla, bir Tubu asır rahat oturabildi. Bugün- kü harb ne olacak, nasıl bir yol tu- tacak?. Netice ne çıkacak.. Allah bilir. Demek, insanların yapılışın- da harbetlik var. Bir türlü rahat duramıyorlar. Ebedi sulh sözleri. bir fanteziden ibarot kalıyor. Esa- | Ben askeri ve siyasi tarihlerin çok | güzel ifade ettikleri gibi, yer yü- | zünde, insanların yasadığı müd - | detçe, boğazlaşmanın, harbin önü- | mne geçilemiyecektir. Vuruşmak ar- zu ve Ahtiyacı beşerin yaradılışı ök-! tızasıdır. Harb, bir takım İMtiras- ların tahakkuk sevdasından doğu- 'yor, İhtirası, insan ruhundan sö- küp atamazsınız. Atamayınca da, harb, nasıl ezelden gelmiş ise, öy- lece, ebede kadar sürecektir. İlk barb, Habille Kabil arasında ol « mustur. Bu, tarihin kaydettiği ilk cinayettir. Zaten, harb de, cina - vetten başka nedir ki? SİNİR HARBİ BEYHUDE OLUYOR Harb lâkırdıları çıktığı günden- beri, herkes gibi, ben de ajans tel-| büyük bir tehlike ile karşı karşıya olmasına rağmen, yer yüzü insan- larının gösterdikleri soğukkanlı - lığa hayranım. Demek ki, yıllardanberi, harb lükırdıları ile o kadar gözümüz doymuş, öyle kanıksamışız ki, Hü- tün gürültü ve patırdı vız geliyor. Filvaki, büyük harbdenberi 25 se- ne geçti amma, bu yirmi beş sene-| yi huzur ve sükün içinde geçirme- | dik ki.. Dünyanın şurasında bu - rasında, zaman — zaman, ne kanlı muharebeler oldu. Demek ki, si- mirlerimiz stajını yapmaş bulur Alışığız.. Bu vaziyete göre, insanların sinirlerini yıprat- mak için sinir harbi açmak zah - met ve külfetiri itiyad edenlere şaşıyorum. Bugünün insanlarında, sinir, â- sab, his denen şey kaldı mı ki, yıp- ratmağa çalışıyorlar?. İZMİRDEN İSTANBULA GELEN SABIKALI Evvelki günkü gazetelerde oku-| dum: Tam bu-heyecanlı günlerde, GU güzel zabıta vak'asına bakınız: Meşhur sabıkalılardan Mustafa, hırsızlık yapmak üzere dün İzmir-| den şehrimize gelmiştir. — Fakat, & Limanlar umum müdürü Ra- ufi Manyas Münakale Vekâletile temasta bulunmak üzere Anka- raya gitmiştir. Yarın dönecektri. Y İktisad Vekaleti deviet iab- rikalarının istihsalâtını arttırmak için cumartesi günleri — öğleden sonra da çalışmalarını münasib çik 3çn vaşiyet dolayısile harie- dön gelemiyen ham maddelerin dahilden tedariki imkânları aran- maktadır. * Bazi eçnebi. mekteblerde! öğrel Avrusadan dön- medikleti için bu mekteblerin a- gılamıyacakları yazılmıştı. Mek - teb müdürleri buradan öğrelmen tedarik edecekleri kaydile mek- teblerinin açılacağını alâkadar makamlara bildirmişlerdir. v Haliçte Dursün ismin bir a- damda TI0 parça kaçak dinamit yakalanmıştır. * Şehir plân saha oları colojik andaki & İshi an- No. 87 Selin birdenbire sapsarı kesildi. Balihin aşifte dediği kadın ken- disiydi. Ve hanım hanımcık diye tavsif ettiği kadın da ablası Pe- linden başka biri değildi. İnsan- ların bazan görüşleri ne kadar yanlış, ne kadar aldaticidir.. Fakat bu hakikati Salihe an - latmak kabil değildi. Feridun derhal lâfı değiştirdi., Balihe bir hHastasından bahset - miye başladı: — Dün hastalarımdan biri gel- mişti. Geceleri rüyasında korku- yormuş. Anlattığına göre, gözle- rini kapar kapamaz, üstüne bir kâbus çöküyor ve kuvvetli bir el sarıhyormuş. — Bu, bir nevi vicdan azabıdır, 2—SON TELGRAF-S EYLÖL1s “FLÂNI VE MÜDAHALELER | Yazan; İskender KARŞISINDA Son> Telgrof- sebze hali civarında marifetlerini gösterirken ilâh... Bu hâvadisin sonunu insan şöy- le bekliyor: Mustafa limanda, İs- tanbulun ileri gelen sabıkalıları ve) hırsızları tarafından — karşılanmış- tır. Kendisi, doğruca filân otele inmiştir. Mustafa. seyahatinden çok memnun görünmektedir. Ken- disile görüşen bir muharrimize şu beyanatta bulunmuştur: «— İzmirden İstanbula geldim. Şehrinizi çok beğendim. Birkaç gün kalarak husus! işlerimle (!) meşgul olacağım. Güzel İstanbu - lunuzun âb ve havasından isti - fade (!) etmek isterim. Dünya si- buhranı karşısında vaziyeti- sorüyorsunuz. Meslekdaşlar arasında tam bir birlik ve anlaşma vardır.> İSTANBULUN İMAR. Şehircilik — mütehassısı Prost, Mecidiye köyü ve civarını sayfiye yeri olarak tefrik etmiş, plânı ona| Röre yaptırmıştı. Halbuki, Bele - diye, şimdi burada, büyük bir has-; tane inşa ettirmek üzeredir. Say- fiye yerinde hastane nasıl olur?. İmar plânında bazı tadilât yapı- lacakmış! Doğrusunu isterseniz, su İstan- bulun imar plânına bizim bir türlü aklımız ermedi, Bir mütehassıs ca-| Bardık. Plân yaptırdık. Fakat, yi- ne, şehirde inşaat ve imar bakı - | mandan biz kendi bildiğimizi o- kuyoruz. Plân da belki doksan do- kuz defa defiştirildi. Sonra da, her| önüne gelen, plân üzerinde mü- essir oluyor, tadiller yaptırıyor. O halde, bircok masraf ederek, ne diye Prost'u getirdiniz?. g%mmom SA OLAMAZ Bizim sayfiye yeri telâkkimizi şuracığa yazıverelim: Evvelâ Me- cidiye kövü sayfiye yeri olamaz. | ünk huraya bir hastane yapı- lacak. Sonra, burada, esasen bi likör fabrikasmı var. Bundan başka,| Mecidiye köyü ilkbaharda güzel- | dir. Sonbaharda da fen değildir. Yazın burası çok sıcak olur. Say- fiye yerinden murad olunan şey, yazın giddetli sıcağına karşı se- rinlik veren mahal ve vasıtalar demektir. Bugünün modern say - fiye yerlerinde şunlar olmak Tüzım- dır: Deniz, plâj, çam ağacları ve serinlik.. Bunların hiç biri Meci- diye köyünde yoktur. Mecidiye köyü olsa olsa, şirin ve) asrt bir köy olarak imar edilir. Vücude getirilecek birkac güzel de eder. AHMED RAUF IKÜEÜK HABERLVI:.R—I Rın yerindeki arsâların islim'âki #htiyaç var için altı yüz bin liray dir.  recamtla va istimlâke baslarıma Sıhı, yahud inşaata müsaade edik medni istemişlerdir. v İnşaatı ihaleye konulacak - lan süt fabrikası şartnamesinin tetkikatında bulunmak üzere Be lediye iktisad müdürü Saffet An- küraya titmiştir. * Atatürk köprüsünün inşası - na Jâzim olan bazı malzeme ile bir kısım tahta parkeler gelme - miştir. 29 teşrinevvelde açılması mükarrer- olan köprünün inşks- na devam edilmektedir. Malzeme Relmezse ona göre tedbirler alı - nacak ve mukarrer tarihte köprü açılacaktır. *e Mısır askeri heyeti Ankara- dan hareketle Eskişehre gilmiş - tir. Heyet ayın yedisinde İstan - bula gelecek. sekirinde de Mısıra mütevcecihen hareket decektir. * lacak beledi doktorcuğum! Yaptığın bir fena- liğın manevi cezasını çekiyor de- mektir, Böyle hastalara sen ilâç yerine nasihat vermelisin! Feridun bu sırada arkadaşının yazına iyice sokulmuştu. — Sana antr parantez bir şey söylemek isterim, Salih! - dedi Ailevi bir sebepten dolay) ves. sam Necdeti nikâlımıza davet e- Tayyare | Postası Kalktı Almanya İle Hava Yolu Kapalı # Alman hava yollarının şehri - mizde bulunan direktörlerinden Fon Luks dün Türk hava yolları- na müracaat enerek — Ber - lin - İstanbul hava — seder - | lerinin tamamen fatil edildiğini Teşmen bildirmiştir. Halen burada hiçbir Alman tavyaresi — yoktur. | Ancak ihtiyatta bekliyen bir pi - | lotla bir makinist vardır ki bunlar| trenle derhal Almanyaya avdet emrini almışlardır. Direktör Fon Luks İstanbulda daha bir müddet kalacaktır. Bükreş ile İstanbul a- rasında seferler muntazaman ya - pılmaktadır. Dün kalkan tayyare — postasile Alman iki yolcu Romanyaya git- mişlerdir. Ecnebi memleketlerle — vapılan hava seferlerindeki bu durgunluğa| mukabil dahili turizm bugünlerde, çok artmıştır. Gerek Ankara ve gerek İzmire kalkan fayyafeler dolu olarak gidin gimktdir. Hatta dün Ankaraya giden postada bulamıyan birçok yolcular bugü- ne kalmak mecburiyetinde kal - mışlardır. Halen Akdeniz yolu da kapan - dığından İzmir hava postalarına da rağbet fevkalâde artmıştır. İstimlâk İşi Uzun Sürdü Bugün Muamelenin Bitmiş Olması Lâzım Kanunun adesizliği ve for- malitenin ağır gitmesi yüzünden bir türlü başlanamamış olan Emi- Bönü ve İstinyedeki istimlük iş - lerine bugün baslanacaktır. İstin yede kıymeti takdir. edilecek 80 parça emlâk vardir. Bunlar müm-| kün olan sür'atle ve ağlebi ihtimal bir hafta içinde başarılacaktır. Eminönü istimlâk mıntakası çak! geniş olduğundan buradakı istim-| lâk musmelesi dah& uzun sürecek-| tir. —— Kadının Kolunu Isıran Beyğir Büyükadada oturan Karamus - tafa adında bir arabaemnın beygiri sokaktan geçmekte olan Mukadı der adında bir kadını kolundan asırmaıştır. Bir Sandal Yük Boşaltırken Devrildi Mehmed oğlu Rafe'in idaresin- deki üzüm yi köprü - Bağaziçi iskelesine yükunü boşal- tirken devrilmiş, sandalcı Refat ile Hüseyin kurtarılmışlardır. Kurt Köpeği Bir Çocuğu İIsırdı Büyükadâda Nizem caddesin - 'de Tahsit adında bir komisyöücü- 'ya aid büyük bir kurd köpeği ay- ni semtte oturan Apostol oğlu İspiroyü kalçasından fena halde asırmıştır. serrerererALALALAALALALALA yi için ayrılan yerin istimlâki - çin yarım Milyon liraya ihtiyaç vardır. İnşaat için de bır buçuk milyon lira sarfedilecektir. Pro - desi hazırlanmaktı Başka bir sebep var. Yalnız ka - lınca anlatırım sana, Selin bu konuşmayı duyma - makla beraber, Necdetin hastane. den iyileşip çıktığım duyunca, bir ay onu bekliyememenin tevla ettiği bir .ztırabla başını önüne iğmiş düşünüyordu. Salihin karısı: — Haznmetendi) neden durgun- sunuz, z önce sızı de kendi - miz gibi neş'eli bulmuş ve se - sünmüştik. — BBirdenbire neden sustunuz? Diyerek, Selini tekrar neş'elen girmeğe çalıştı: — Sizi çok sevdim. dedi biz de burada komşuyuz.. Sizinle iyi bir arkadaşlık yapar, hoşca vakit ge- Ççirebiliriz. Sinemayı — sever mi- siniz?. Selin ca'li bir gülüşle başını> salladı: — Evet.. Çok severim. — Âh, ne iyi. Ben de severim. İyi filimler gelnikçe beraber gi- deriz. ği K S S ELTEOYKAMS | Eğazeleler e.j Ebüzziyazade Velid «Bu badi- rede bize düşen vazifeler» baş - lıklı yazısında, beşeriyetin üzeri- ne semavi bir üfet gibi çökmüş bu yeni haile de bize de bazı va- zifeler düştüğünü yazıyor ve di- yor ki: «Bu vazifelerin taahhüdlerimize, sözlerimize se- dakat gelir. Bu namerd. devirde dahi biz bunu yapacağız. Çünkü 'Türkün ahde vefası ecdaddan kal- | ma en büyük hasleti, en şerefli | vasfıdır. İkinci vazife harb ateşinin müm- kün mertebe memleketi: S- rayetine meydan vermemektir. Bundan sonra milli müdafaamız- | da frdlere düşen vazifeler gelir ki, herkesin her işı yaparken u - mümi menfaati vatan müdafaası- M düşünmesini âmirdir. Bütün millet elele vermeli, onların sar- sılmıyan yeni bir (misakı milli) leri olmalıdlıır. Hükümet de milli müdafaaya ald olmıyan her işde tasarruf etmelidir. Hattâ «yüksek bir iktısad ve tasarruf şürası» leş- Kü etmelidir.» ı İ CUMHURİYET: Yunus Nadi eşimdiki halde Av- Tupa harbi>. başlıklı başlangı Avrupa harbi olarak gi ni âfetin bütün dünyada uyandır- dığı alâkayı tahlil ettikten sonza diyor ki: «#Versay muahedesinin hatalarını düzeltmek — maksadile küvvete müracaate medbur kal- dığını söyüyen Almanya ile, bir Avrupa, hattâ elinden gelirse dün- ya Üzerinde bir hâkimiyet tesis eylemek hırsında olduğunu söy- Biyen demokratlar arasında baş- hyan harb dünyaya şamil bir ge- nişlik kazanmağa namzeddir. Biz ancak hakkın ve adaletin muzaf- feriyetini temenni edebiliriz. Ken- dimize taallük eden kısmında bu hakkı ve adaleti yani kendi hudud ve hukukumuzu en ileri kahra - manlık'arla ve behemehal mu - vaffakiyetle müdafaa edeceğimiz de ise kimsenin şüphesi olmuya « cağını sanırız.» TAN: M. Zekeriye Sertel «İtalyanın vaziyeti ne olacak?» başlıklı ya- zısında, İtalyan gazetelerinin Al- Fiaatlarda Düşüklük Başladı Buğday fiatlarında son günler - de 10 - 15 para kadar bir düşüklük | kaydedilmiştir. Şehrimize bugün 65 vagon kadar Trakya we Ana - dolüdün buğdüy gelmiştir. Bu ka> dar fazla mal gelmesi piyasadaki fiatları 10 para daha düşürecöği | tahmin edilmektedir. Toprak mah-| sulleri ofis de piyasaya muntaza- man mal arzetmelii olduğun un Hiatları normal sürettedir Mecidiye ÇiftiiğiArazisi Köyilüye Verilecek Safraköyü asfaiş yolu civarın « | dak, Mecidiye çiftliği arazisinin | hükümetçe istimlâk — edilenek o , ivardakı . topraksız köylüye tev- zitne karar verilmiş ve muamele- ye başlanmıştır. İstimlâk işi te- mamlandıktan sonra arazı, nüfus ve ihtiyaçları nisbetinde köylü: tevzi olunacaktır. Ve Feriduna dönerek: — Doktor Bey müsaade ederler, değil mi? Dive güldü Feridun: — Süphesiz. hanimefendi! dedi, Müsaade ne demek*! Her zaman birlesir konusur kararlaştırı. ve | birlikse gideriiniz Sath kaşlarım kaldırı karışti: — Bazan biz de refakatinizde götürmek Jötfunda bulunmaz mı- K lüla sınız, banımefendi? * DOKTOR FERİDUN, ÇOCUKLARİLE BAŞBAŞA Feridun © gün Pesaltıdar aldığı bir 0da takımını apartımana gön- derdikten sonra Beyoğlu Beledi. ye dairesine uğradı.. Nikâh rTunu gördü. — Ne var, ne yok, beyefendi? Nikâh memuru defterim; açtı: — Üç gün sonra askıyı - kısmet| olursa - kaldıracağız. doktor bey! Zahmet — olmazsa, üç gün sonra tekrar uğrarsınız.. Bir gün tayin ederiz. manyaya sedakat izhar etmelerine Tağmen İtalya hükümeti bu seda- kati teyid eder hiçbir harekette bulunmamaktadır; diyerek İtdi- “yanın vaziyetinin ne olacağını so- Tuyor ve diyor ki: «Musolini harb devamınca bitaraf kalarak iki ta- Tüfa da ihracat yapmak, bu su - retle mali vazivetini düğeltmek fikrindedir. Bu suretle kuvyetle- nen İtalya sonunda galib tarafa iltihak ederek kendi emellerinin tahakkukuna teşebbüs edecektir. Fakat iki taraf da İtalyadan yar- dım istiyebilir. O vakit dünya ne yapacaktır? İşte muamma. Fikri- mizce İtalya bitaraf ve mütered- did kalamaz, Garb devletleri şim- diden bir ültimatom vererek va- ziyetini tasrih etmesini İtalyadan istemelidirler.> VAKRİT Asım Us «Almanya ve İtalya he-i sablarında — aldandılar; — başlıklı yazısında diyor ki: «İtalya sulh teşebbüsü yaparken Almanya Po- Jonyadan istediği yeri isgal edecek böylelikle Almanya” ikincı bir Münih muzafferiyeti elde edecek- 11 Fakat beklemedikleri bir. ne- tict ile karşılastılar. Röma ve Berlin müthiş bir sukutu havale uğradılar. Bunun üzerine İtalya bitaraflığını ilân etti. Akdenizin emniyeti noktasından bu çok mü himdir.» e Ka flüsevin Cahid Yalçın «Alman moktâai nazarıs başlıklı yazısında bir efkârı umumiye karşısında davasını kaybeden Almânya ay- hi davayı muharebe meydanların- da da kaybedecektir mütüleasını | tebarüz ettinerek diyor ki: <Al - manlar, demokratların tü Versay muahedesindemberi — hiç 'bir işi sulh yöliyle halletmek istemedik- lerini ileri rek harbe girdik - lerini beyan ediyorlar. Seneler - denbeti geçen hâdiseler bu iddi ann asılsız olduğunu meydanda sutmaktadır. Türkiye — de dettifi muahedenin barı kısım larından şikâyetçi idi. Fakat tel - kin cettiği itlmad ve hürmet siya- setinin dürüstlüğü ile her iste - ditini sulhan kazandı. Bizce Ver say muahedesinim yeğkne kusuru Almar istilâsına kâfi derecede sed çekmemiş almasıdır.. Bugün İki | Bin Göçmen Geliyor Bulgaristandan göçmen nakliya- yatına tahsis edilen Nâzim vapt- T buglin 2.000 göçmeni hâmil o- larak Varnadan Umanımızs hare- et edecektir Son siyasi karışık - lıklara rağmen göçmen naklıystı norma! şers:? altında cereyan et Mmektedir. Nüzim vaparu — bu . göçmen - leri getirdikten sonra tekrar Var- naya hareket edecektir. Muallimlik - İçin İmtihana Girenler Orta mektet mivüzive musallim muavinliği imtihanlarına bu sa: bah saat dokuz bucukta başlan muştır ve bü imtihana üçtle biri bayan olmak üzere kırk kişi gir - Miştir, Tarih Coğrafys ve Türkçe ile ecnebi dillerden yapılan imtihan lara ai evrak henüz tetkik edil - mektedir. Tetkik ak | Feridun sevinerek Belediye da- iresinden ayfıldı. gecen akşam sana bir şey rica et- miştim Unutmadın değil mi? Salih göbeğini hoplatarak güldü: — Nedir o yahu? Hatırlıyama - — Canım- şakayı bırak! sonra nikânımır olacak müsun? * — Ey. Onu biliyoruz. Biz de ni- Karım ter — Hayır. Çapraz geliyor orası. Sik sik gidemivoruz. Zaten yaz mevsimi de geçiyor. Artık Sua - diyenin tadı kalmadı, Feridun seniş bir nefes aldı. — Sen çok geniş yüreklisin, dedi.| haniya ben sana o gece gizlice bir sev söylemişlim.. Necdeti görür- Belediye | işleri Çok Fazla Kalabalık Şubelere * Muavin Verildi İslanbul içinde Belediye işleri- nin arzettiği güçlük dolavısile şu- inin takviyesme karar il Bilhassa Beyoğlu, E- minönü ve Fatih mıntakalarında üfusun kesif olması dürü ile işi çevirmek çok zorlaş- mıştır. Belediye bütçeye yeni bir yük olmaması için elindeki mü - fettişlerden ücünü bu mıntakalara| sube müdür muavini olarak tayin etmiştir. Bunlardan Kâzım Beyoğ-| luna, Kâmil Fatihe ve Dilâver E- minönünde calışacaklardır. Müfettişler yeni vazifelerine bu- Rün başlıyacaklardır. Mahkemelerin Yaz Tatili Bitti Bütün Mahkemeler Yarından itibaren Faaliyete Geçiyor Mahkemelerin yaz tatlli bugün bitmiş olduğundan bütün mah - kemcicr faaliyete başlamışlardır. İstanbul hâkimi münlerid teş- kilât kadrosu da yüksek tasdike | iktiran etmiştir. Bu teşkilit da yarından itiburen işe başlıyacak- | tur. Hakimi münferidiklere İstan- buldakı hâkimler tayin edilmiş - | lerdir Yarın gabahtan itibaren İstan- | bulda ik) ağırceza mahkemesi ile, | Mmüçtemi hâkimlı kiml: seki altı asliye hukuk mah- kemeleri fasliyete geçeceklerdir. Bunlar elyevm adliveye tahsis e- dilmiş olan Yenipostane binasın: dadırlar. Beş asliye hukuk mah - kemesi de tapu dairesinde ayrılan ve tamirat. biten dairelerde ça - hışacaklardır. İkincı ağırceza mahkemesi de, asliye ikinci ceza mahkemesinin vezifesgördüğü salonda çalışacak- tr. ge zi İstanbul Emniyet Direktörlüğü İstanbul —Emineyt irektörü Sadri Aka Burdur valiliğine ta - Fin edilmiştir. İstanbul Emniyet Direktörlüğüne valı muavini Mu- zaffer Akalının tayin edileceği baber alınmıştır. Emnivet müdür musvini ile bi- rincı, ikinci, üçüncü şube müdür lerinin de diğer vazlelere tayin edilecekleri söylenmektedir. Yok! ga Günleri Değiştirildi Fatih askerlık şubesinden; 335 doğumlularla bunlarla mu- ameleye tâbi eratın - yoklamaları T eylüi 939 gününden itibaren cu- aa. pazartesi, çarşamba, günleri | yapılacatı evvelce ilây edilmişti. Bugünlerin değiştirilmesi zaru- geti, hasıl olduğundan — yoklama (| lik şubesi binasında devam ede - ceğinden alâkadarların bugünler de müracaatları ilân olunur. tın öğleden sonra bitecaği ve ne ticenin alâkadarlara derhal bildi. dirileceği tebliğ olunmuştur. sen bızim nikâhınızdan bahsetme demiştim. — İyi ya. Bon de ne gördüm, de bahsettim. - Fakat, unutmussun! Ya gör- seydin. derha) gevezelik edip söye liyecekdin demek?! — Yok canım.. O zaman hatır - lardım Merak etme. Ben zannet-| tiğin kadar geveze değilim, Maa- mafih şimdi bana bu işin iç yüzü- ü anlatır mısın? Pek merâk ct - tim doğrusu.. Ferldun derhal bir yalan ıydıı1 | dü: — Katımın allesinin onlarla a - at çok açıkmış. Bunun için, nikâh olunetya kadar, Necdetin bu işi nuymasını İstemiyoruz. Başka bir sebeb yok. Malüm ya, böyle hayırlı, işler arasında dedikodu yapmak, Mühendis Salih elini Feridwnün| omzuna vurdu: — Yahu, nekadar derin düşü: yorsun! Küçüklüktenberi ihliyatı elden birakmazsın! Haydi, işine ulran vt İngiliz Harb Kabr bır Yazan: Ali KEMAL SU Olmaması için o kadar çalışılal hayet alda. Alman devlet relşinlir fi cevabları arasında yine bir yolu arandı. Fakal şimdiki AlMANIN yamız küvvele müracaatla iştal BÜ7 mek isledi. Netioo ise malüm - Alman Harietye Nazıri Fon BÜ mun noktai uazarı Almanyanın Mf kadderalını idare edenin üzerinde MK essir olmuş. Hakikaten geçen sene AF manya islediğini kolayca elde eti AF man kıtaalı Çekoslovakyaya M& Giler. Avrupa da bu emrivakti KAP ekti, geçti. Bu sefer Lehistan İçİt özle olacağı zannedildi. Pakat Befik min hesabi yanlış çıktı. ; Çünkü İngillere 23 ağuslasta LAt tanla akdettiği misak Üüzerine ııl' tanhhüdlerine sadık olduğunu nihefli Almanyaya karşı kendini harb hatf uarieitf rada sefirlik eden Fon Ribbentrof : gilteresi ve İngilizleri iyi tanınsıt © makta şöhret kazannıştı. Gecen arlarda İngilir kabinesitir bazı mühim değişiklikler Ğ 've Cörçilin kabineye girecettadei sedildiği zaman yine Markciye NASA Fon Ribbenirop Alman devlet n'* b temin etmiş ki artık Çörgilin siyasi handa faal bir rol oynaması / af — Zeçiiştir. onun için c_ııwl; binesine girmesine de imkün ve mal yoktur diye. Çörçül gerek umumi karbde, SÜ Sonraları kabinede mühim nerarctii) de bulunmuş eski bir meb'ustur. O Mmuhafasakâr fırkanın üleri gelenletiğ dendir. Şimdiki Almanyaya karti Doktor Feridun, Salihden aYf1” hr ayrılmaz, doğruca . kelesine indi., Telâşlı bir yürüze yüşle bekleme salonuna girdi- atine baktı. * — On beş dükika erken gelmi sim. ğ babısının atelyesine bir zarak, kızkardeşile birlikte diköy iskelesinde bekliyocediti ” İ Mektubun Sonunu su çüzale İT — —oymara aAn<v ea W