k BİR SÖYLEDİKLERİ —— ÖTEKİNİ TUTMUYOR. Alman devlet adamlarınıp söy- lediği nutuklar da — başkalarına benzemiyoş. — Hitler'in muavini Hess'in son söylediği nutukta, ba- cud, harice verilenlerde mevcüud imiş.. Geçenlerde de böyle olmuş- tu, Bir diğer Nazi şefi — radyoda başka türlü söylemiş, kendi ajans- ları bu nutku başka türlü vermişti. Peki, neden bu zevatın bir söy- ledikleri bir söylediklerini tut - muyor?. BOYALI BACAK —— NASIL Na Holivuddaki sinama yıldızları, ipekli çorablara boykot ilân et - mişler. Buna mukabil bacaklarını | sanlıyamadık., İstanbuldaki gibi, orada da mı çürük çorab imal edi- liyor?.. Orada da mı pahalıya sa- tılıyor, Bacak boyatmak modasma ge - lince; bu, pek de cazib olmâsa ge- rek. Çünkü, kadın bacağı esasen Bgöz boyayan bir vasıtadır. Yazın, ekseriya, çıplak kadın bacakla - rına bakıp aldanmıyor muyuz?, 21 DAKİKA DURAN SYRÜSEFER VE BİZ Evvelki gece, Harbiyede, bir o- tobüsün tekerleği çıkmış.. Bura- da, seyrüsefer tamam 27 dakika inkıtaâ uğramış. Nihayet teker - lek tamir edilmiş, tramvaylar ve DAİA R Ai i S GA aA | KARŞSŞISINDA | Kİ | da gazeteler hiç asabiyet göster- miyorlar.. Sanki, adi bir vak'adan bahseder gibi yazıyorlar, Bir oto- büsünün tekerleğinin çıkması, ne- den yoldaki tramvayları 27 daki- kika bekletiyor? Bizde, seyrüselerin inkıtaa uğ -- raması nekadar ehemmiyetsiz te- lâkki ediliyor, yarabbi?. Bu şe - hirde, saatle işine gidip gelmek mecburiyetinde olan kiç kimse yok mu?. 'YENİ KELİMELER VE YENİ TERİMLER «İstanbul atletizm ajanlığı tara- #ından tertib edilen dekatlon Fe- mer stadında dün ilâh.> Yukarıya aldığım ibarede dört | tane, dilimize yeni girmiş yabancı kelime vardır. Korkuyorum, bir gün, gazeteler, yalnız fransızca yazarak, mekteblerde çocuklar da yalnız, yeni tecimlerle yazarak, bi- gi, okuma yazma bildiğimiz iddia-| sından mahrum edecekler.. O va- kit ne yaparız?. TELEFONLAR KESİLİNCE... Evvelki gün telefon şebekesine bir ârıza olmuş.. Saatlerce, birçok gantakalarda teğefon muhaberatı | kesilmiş. Bundan dolayı, üzülen, kızan aboneler olduğu gibi, mem-| un olanlar da bulunmuştur. Çün-| kü, telefonla mütemadiyen rahat-| sız edenler, angaryadan konuşan | lar, ricada bulunanlar dalka - | wukluk yapanlar öyle çoktur ki, bu'gibi muhaverelere muhatab o- lanlar, birkaç saat için başlarını dinliyebilmişlerdir. Bize gelince, bu muhabere in- kıtamdan ne üzülkdük, ne de mem- mün olduk. Çünkü, fakirhanede otobüs da yoluna devam etmiş.. Bu havadis üzerinde, bakıyorum esasen telefon yoktur. AHMED RAUF BU ta bul da SS LLER'KARS || Istan ğ AZ Hayvanat Bahçesi Bu Bahçenin Kaça Malolacağı Tedkik Ediliyor Şehrimizde büyük bir hayva - nat ve nebatat bahçesi kurulması için tetkikler yapılmaktadır. Esasen M. Prost'un plânında bu iş için Sultanahmedde bir yer ay-, rıldığından bu bahçelerin bir an evvel tesisi faydalı görülmektedir. İlk tetkiklerle — Londra, Peşte hayyanat bahçeleri müdürlükle - rzinden izahat ve kataloğ isten - miştir. Ayrıca böyle bir bahçe için icabeden bütün hayvanların kaça| mal olabileceği ve bahçenin tesisi masrafının neye baliğ olacağı da hesab edilmektedir. Bu iş pek masraflı olduğu tak- dirde evvelâ yalnız hayvanat bah- çesi kurulacak, nebatat bahçesi bi-i lâhare tesis edilecektir. Nevyork Sergisinde Satılan Sıgaralar Amerikaya Yenden Sigara Gönderildi İnhisarlar umum müdürlüğü ta-| rafından Nevyork sergisinde sa - | tışa çıkarılan sigaraların 3 üncü partisi de bittiğinden 4 üncü parti| Bigara gönderilmiştir. Buna sebeb; sigaralarımızın A- merikada pek büyük — bir rağbet görmesidir. Sergide Türk sigarası satın a - lanlar, mektubla sergi komitemi- ze müracaat ederek bu sigaraları Nevyork fuarı haricinde nere - * Almanyadan gelmekte olan «Tarhan» vapuru on güne kadar ltmanımıza gelecektir. *& Eldivenciler bugüa Sanayi birliğinde bir toplantı yapacak - lardır. (& Koza fiatları 54, 55 ve 64 ku- “Tüştür, * ğında havacılık küre- larını 25 kişi ikmal etmiştir. ** Vali, dün Beyoğlundaki in- gaat mahallerini teftiş etmiştir. *& Hasan Ecza deposu yangını fahkikatr son safhasına girmiş - gü vti & Türk - Yugoslav Afyon an- lTaşmasile merbutlarının tasdik - deri hakkındaki kanun lâyihası meclise verilmiştir. * © derecelik incir rakıları yüıııdı piyasadan kaldırılacak - *& Bugün Amerikalıların milli bayramlarıdır. Bu münasebetle sefir Mak Moray Amerikan kolo- » nisinin tekrikâtını kabul edecek- n : tir. Y Şahir mütehassısı Prost Fran-| saya gitmiştir. Ağustos nihaye - — tinde gelecektir. ———————u———____——__ .No.24 * — Hakkınız var, hanımefendi! Burada tanımadığınız kümnselere şarkı söylemenin hiç de manası yoktur. Fazla tevazu insana da - | ima zarar verir. Haydi yüzelim., | — Arkamızdan gelen yok mu? — Ne münasebet. Hiç kimse ben varken cesaret edemez. Burası Sü- adiye değil. Floryada bulundu - ğümuzu unutmiyalım. — Yüzmek her yetde bir de - Bi mi? Sahilde kum.. Deniz.. Ve nihayet dalgalar... İnsan, plâj de- yince bunlardan başka bir şey ha- tırlar mı? | * Bone Fransanın Ankara se - firi Massigli'yi kabul etmiştir. * Adliye Vekili Fethi Okyar Londradan Parise gitmiştir. * Eski Çekoslovakya Reisicum- huru bir nutuk söylemiş ve ne - tice olarak «Çekler, hazır bulu- nunuz, Diktatörler ergeç düşe - ceklerdir» demiştir. * Hitler Hamburgdan Berline dönmüştür. « Mareşal Çakmak 8 | ün İzmirde Kalacak Büyük Erkânıharbiye Reisimiz | Mareşal Fevzi Çakmak, bügün | Çeşmede mierasimle karşılanacak- tır. Ordu birliklerinin faaliyetini | teftiş edecek olan Mareşalımız, akşam İzmire dönecek, Güzel Ya- bda karşılanacaktır. Mareşalın İzmirde 8 gün kala - cağı anlaşılmaktadır. — Muallimlere Ev Devlet memurlarına ucuz ve taksitle yapılan evlerden mual- limler de istifade edeceklerdir. Yazan: İskender F. m'l'll.lıl | ——— rüyor da yine su dizlerinden yu- karıya çıkmıyor. — O halde iyi yüzmek için adam akıllı açılmalıyız.. Konuşarak ilerlediler, Ve iyice açıldılar, Celâl, çocukların yüzdüğü de - rinlikten bir türlü ayrılamıyor - | du. O da Süadiyedeki ressam Nec-| det gibi yüzmekte çok acemiydi ve iyi yüzmeğe hiç de istidadı; ce- sereti yoktu. Arkadaşının arka - sından gıpta ve hayranlıkla ba - kıyor: | yen talebelerin kayıdlarının he - Jerden tedarik — edebileceklerini sormuşlardır. Şimdiye kadar Amerikada bir bayilik ihdas — edilemediğinden bunlara müsbet cevab verileme - miştir. Fakat ahiren İnhisarlar idaresi; bu hususta maruf bir Ametikan firması ile anlaşmış ve sigarala - rımızın Amerikada satışını bu fir-| maya vermiştir. —— Etmiyen Talebeler Mazeretsiz olarak 1 veya daha fazla yıl mekteblere devam etmi-| men terkin olunması dün Maarif Vekâletinden maarif müdürlüğü- ne bildirilmiştir. Bu emir bütün ilk, orta ve lise | müdürlüklerine tebliğ edilecek ve bu kabil talebelerin künyeleri ye-| ni der$ yılı defterlerine devrolun- mıyacaktır. —— Bacalar Sık Sık Temizlettirilecek Belediye talimatnamesi muci - bince bütün ev sahibleri bacala - rıni sık sik muayene ve temizlet- meğe mecbur oldukları halde bu- 'na ekseri semtlerde riayet edil « mediği görülmüştür. | kadın olduğunu da uzaktan sez - memiş değildi. Fakat, parası var-. di — Yapsa yapsa biraz paramı çe-| ker, diyordu, fakat Sremedi yol- mağa bağlarsa, o zavallının yolu- nacak bir şeyi yoktur. İki gün i- çinde tüyünü dökmüş kaza döner, Selin, görünüşe bakılırsa, Sc: medi daha münevver ve yolunma- ğa daha müsaid görmüşe benzi - yordu. Çünkü, Selinin fikrine gö- | re, münevver bir erkeği yolmak daha kolaydı. Bir gün evvel sahil- de konuşurlarken, Selin, Sermede: — Ben Külhanbey ruhlu cahil erkeklerden çok korkarım, de - müşti. Onlar sefahet âleminde piş-| mişlerdir. Celâl, Selinin ne demek istedi - | ğini anlıyordu. Fakat bütün konuş- — Kâtir oğlan, bu kadını elim- den alacak.. Bana koklatmıyacak, mâlara ve bu anlayışlara rağ- men, iki arkadaş, Onun temiz bir aile kızı olduğuna hükümetmiş - Se- | * Zaten insanları aldatan dâ bun- İKDAM: Ali Naci Karacan bugün «Tür- kiye ve İtaylanlar» adlı başmaka- lesinde Türk - İngiliz ittifakından sonra Alman ve İtalyan gazetele- rinin memleketimize karşı yap - fıkları neşriyatı mevzuu bahse - derek diyor ki: «Böyle kahraman bir milletin dostluğü tehdidlerle tecavüz et - melerile kazanılamaz. Bilinmeli- dir ki, Türkiyenin dostluğu kadar düşmanlığı da kuvvetlidir.» A, N. Karacan yazısını şöyle bi- tiriyor: Hulâsa; İtalyan — gazetelerinin neşriyatı beynelmilel siyasi vazi- yetin bugünkü icablarını sulh cep- hesi namile kurulan muazzam bi- nayı düşünmeden tertib olunmuş mugalâta ve hezeyanlardan ileri geçemez. ÇUMHURİYER Bugünkü başmakale sahibi Yu- nus Nadi «Hatay davamızda te » lâkki tarzları» yazısı ile totaliter devletlerin Hatay meselesinin hal- linden sonra aldıkları — vaziyetl mevzuu bahsederek diyor: ki « Totaliter memleketlerin daha düne kadar 'Türkleri haklı göster- dikleri bu meselenin mes'ud halli karşısında — bugün — mügalataya sapmaları, onların siyasetinde sa- Mmimiyetten eser - bulunmadığına canlı bir delildir.. Yunus Nadi makalesinde Almın. İtalyan matbuatını tenkid ve Ho- tay davasını izahtan sonra maka- | lesini şöyle bitiriyor: sAkdepiz ve Balkanlar emni - yetinin takviyesi kendilerini kız- dıran ve Hatay işi gibi en haklı bir. davanın adalet ve medeniyet yol- larile halinde gülünç mügalâtalara sevkeden bir sebeb olmuştur. TAN. Başmakale muharriri Sadri Er - tem «Neden kabahatli aranıyor) adlı yazısında diyor ki: «Hakikatte Almanyanın tabif hayat şartlarına mâni olan, kendi, politikasından başka bir kudret yoktur. Kendi politikasının ken - disine yaptığı fenalığı hiçbir Av- rupa devleti ona reva görmüyor.. YENİ SABAH: Hüseyin Cahid Yalçın «Hâlâ o dert» adlı yazısında sulh cephe - gine iltihakımız karşısında Alman- ya ve İtalyanın aldığı vaziyeti izah| ettikten sonra yazısını şöyle biti- riyor; «Berlin ve Romadan taşan hirs ve hiddet, kin ve düşmanlık teza-i bürlerine bakınca — nekadar iyi yaptığımıza bir kat daha kanaat getiriyoruz.. le': Asım Us «Yeni buhran alâ - ran vaziyetini izah ediyor ve di- yör ki: «Sulh cephesi memleketleri Av- Tupa milletleri arasındaki anlaşa- mamazlığı sulh yolu ile bertaraf edebilmek için mümkün olan her şeyi yaptılar ve yapmaktadırlar; bütün bu gayretlere rağmen harb tehlikesi gene bertaraf edilemez ise bundan mütevellid ağır mes'u- liyet Almanya ile İtalyaya aid ola- caktır.> l Turistler İçin Beynelmilel Konforlu Oteller| Tütün ı Kongresi Bekârlar İçin de Ucuz Oteller Yapılacak Türistler için şehrimizin muh- telif semtlerinde konforlu oteller Eylülün 25 inde Bremende Toplanıyor Eylülün 25 inde Almanyanın Bermen şehrinne birinci beynel- mliel tütün kongresi toplanacağı tesisini düşünen Belediye reisliği| beynetmilel tütün ilmi birliğinden. | diğer taraftan bekâr işçiler, me- | | murlar ve alelümüm bekâr ser- | kümetimizin de iştiraki temenni | ve başmüdür bir haftaya kadar 1 Yıl Mektebe D""“î best meslek erbabi için de ücuz | ücretli ve büyük bir otel inşasını muvafık görmüştür. Şehrimizin merkezi yerinde 500, yataklı bir otel tesis edilerek bu- rada 10 kuruş mukabilinde bir ya-| tak ve otelin lokanta kısmında da; yine ucuz bir ücretle her gün ye- mek verilmesi düşünülmektedir. Bu şekilde kurulacak 1 İnci ote-| Gir, Tin kazanacağı rağbete göre de he- men 2 inci ve üçüncüleri inşa o- hunacaktır. Bazı büyük şehirler belediye - ticare odasına bildirilmiş ve hü- | olunmuştur. | , Köngreye şarki Afrika, Brezil- | ya, Bulgaristan, Güba, Romanya, | Danzig, Mısır, İspanya, Fransa, Yu-| nanistan, Macaristan, Hindistan, İtalya, Japonya, Hollanda, Polon- ya, İsveç ve İsviçre hükümetleri iştirak edeceklerini şimdiden bil- dirmişlerdir. Diğer wvletlerden henüz iştirak etmiyenler de ayın 15 ine kadar müracaat edecekler Hükümetimizin bu - kongreye resmen iştirak etmiyeceği bazı tü- tün tüccarlarımızın şahsan kon « grede hazır bulunacakları tahmin leri tarafından açılan ve çok u- | olunmaktadır. euz bir ücretle bir bekârın yatma, —— iaşe ve çamaşır ihtiyaçlarını temin| Silivrinin İmar Plânı eden yurdlara mümasil buluna - cak olan bu otellerin; bugünlerde inşa ve idare masrafları tetkik o- Tunacaktır. lin serbest büyümüş, hür fikirli, hatta Avrupa görmüş, biraz da şı-. marık bir kızdı. Başka bir ak - sayan tarafı yoktu. Sesi, sözü, bo-| yu bosu, yürüyüşü, bakışları.. Ha- sılı her şeyi güzeldi.. Her hareke- ti cazibdi. Çok sempatikti. Göz- lerindeki kıvılcımlar insanın kal- bini bir anda tutüşturabilirdi. Celâl ona çok vurulmuştu. Selini, Sermed de seviyordu am- ma.: O biraz daha tecrübeli, biraz daha soğukkanlı bir erkekti.. Hiç bir zaman olduğu gibi görünmez ve muhitine düşündüklerini söy- lemezdi, Galiba Selini aldatan da onun bu tarafıydı. O parasızdı.. Halbuki Seline paralı görünmüş- tü. Sermedin uzağı görüş kabili. yeti de vardı. Halbuki Selin onu çök tecrübesiz ve bilhassa hiç bir şeyin ötesini göremiyen bir adatm olarak tanımıştı. Silivrinin imar plânı hazırlan - mıştır. Mimar Sabri dün valiyi zi. yaret etmiş plânı etrafında izahat vermiştir. lar değil miydi? Olduğu gibi gö- zünmemek, Celâl kendi kendine söyleni - yordu: — Yarın kokusu çıkar amma.. Neye yarar? Selin işi anlayınca: «Bunlar kokoz kimselermiş.. di- | yip benim de semtime uğramı - | yacak, Bu kadar güzel ve kendi | ayağilı ayağımıza gelmiş bir ka- | dini kaybetmiş olacağım. Bir aralık, sahilde Selin'e şarkı göyleten gençlerden ikisi Celâlın yanına sokuldu. Bunlardan birisi gülerek sordu: fendinin... Akrabanız mı? Colâl birdenbire tereddüdle: — Hayır, dedi, niçin sordunuz? İki genç gülüşerek - ördek gibi /suyun içine dalıp çıktılar - ve ilk | önce konuşan genç başını sallıya- | rak ilâve etti: — Biz, sizin akrabnız sanıyor- metleri) adlı yazısında Avrupa - | — Ne güzel sesi var, hanıme - | Beden Terbiyesi HŞ ' Kanunun - Tatbikine Trakyadan Başlanacak Yeni kanun ile halkımıza tah - mil edilen «Beden terbiyesi mü- kellefiyeti» nin tatbiki etrafında esaslı hazırlıklara geçilmiştir. Bunun memleketimizin her ta- rafında birden yapılması çok ge- niş bir teşkilâta ihtiyac gösterdi - ğinden kısım kısım tatbikata gi- | rişilmesi kararlaştırılmıştıf. Öğrendiğimize göre ilk olarak Trakyada işe başlanacaktır. Bu süretle evvelâ Edirnede «Beden terbiyesi mükellefiyeti» tatbik e- lunacaktır. “Bunu müteakıb da İstanbul ve Akdeniz mıntakasında — mocburi beden terbiyesi teşkilâtı kurula - caktır. Eminönünde İmar İşleri Karaköy Köprüsü 20 Santim Yükseltilecek Eminönü meydanındaki yıkmı' fasliyeti durmuş gibidir. Beledi - yeler bankasından alınacak beş milyon liradan bir kısmı belediye- nin eline geçtikten sonra tekrar fa| aliyete hız verilecektir. Karaköy köprüsü yirmi santim| yüksltilecektir. Pros Eminönü mey danının müstakbel projesini hazır- larken bu noktayı gözönünde tut- miği, meydanın ona göre daldu- rularak yükseltilmesini — muvafık| bulmuştur. ——— Gümrük Muhafaza Komutanının Teftişleri Gümrük muhafaza teşkilâtirı-| nı tetkik etmek üzere Trakyaya giden umum kumandan general İbrahim Lütfi Karapınar ve mu- hafaza başmüdürü Hasan Koper hudut mıntakalarındaki teftişleri-| ni bitirmişler ve Çanakkaleye geç mişlerdir. Sahil ve deniz teşkilâ- tı da teftiş edilecektir. Kumandan ( | şehrimize döneceklerdir. anğiniü Beynelmilel Kayak Müsabakaları | Almanya beden terbiyesi kayak | sporları müdürlüğü, hükümeti - mize müracaat ederek M40 senesi ikincikânununda Garmiseh - Par- tenkishende yapılacak olan bey - nelmilel kayak — müsabakalarına Türk sporcularımı da davet etmiş- tir. -Türk-Fransız Ticari Anlaşması Uzatıldı 'Türk — Fransız ticaret anlaş - ması temmuz sonuna kadar temdit edilmiştir. Yeni anlaşma 1 ağustostan itibaren meriyete ko -| nacaktır. duk o hanımı. Demek onunla hiç bir alâkanız yok.. Celâl müşkül vaziyete düşmüş- tü. Gönçler sonunla alay etmeğe başlamışlardı. <Akrabamdır» de- seydi, belki bu kadar — küstahlık Böstermiyoceklerdi, Fakat, Celâl da herkesin bu derece alâkadar olduğu bir kadına nasıl «akra - bamdır» diyebilirdi? Celâl o za- man da ayrı bir alay mevzuu olmu-| yacak miydı? Delikanlılar Celâlın fazla durmadılar. — Hakikat anlaşıldı şimdi.. Böş | yere telâşa düşmüşüz. Florya bül- bülü buralarda tek başına dola- şıyor. Kimin başına konarsa, talih ona gülmüş olacak. Dediler ve denizde çırpınarak, oynaşarak açılmağa başladılar. O gün, Selinin plüjda tek ba - gına dolaştığını ve hiç bir erkekle| alâkasını olmadığını herkes anla- yanında | zeme yığılmıştır. Geçeni | da böyle bir işaret, bir Avruj ”ı&&ı hln. Tehlik el oktası — Yazan: Ahmed Şükrü Südet mıntakasının ilh sindeki siyasi atmosfer içi şamıya başladık. Geçen yazil miz hatırlarız: Almanya, mıntakasını ilhak etmeğe rir “ermez, Çekoslovakyayal bir p.opaganda harbi açıadi.| Almanlaının zulüm ve tında inledikleri ve Hil aslâ razı olmıyacağını gürül dünyaya ilân edildi. n) hevra» bahanesiyle askerf h yaptı. Bir takım kıtalar çek dutlarına yollandı. Südet kası içinde «gönüllü» müfre teşkil edildi. Ve nihayet ti Südet mıntakasının teslim _//'Oı in er Mas K sini istedi. Avrupâ bir harb fesinde iken, İngiltere tarihi uçuşlarını yaptı, ve mıntakası Almanyaya tet Şimdi de aymı tabiyeye yoruz. Almanyanın askeri İrkları almış yürümüştür. Si diğine göre bugün Almany! milyona yakın asker silâh dır. Alman matbuatı, Danziği ) vatana ilhak, için çok ştddet propagandaya başlamıştır. D de «gönül'ü» kıtaları teşkil yor. Statüye muhalif muhaliöğmi. Tak sorbest şehre tap, silâh bels Danzige giderek Hitleri «Alman şehrini» Almanyayâa: etmeğe karar verdiğini bildiri halde herkes soruyor: — Acaba Almanya, g Südet meselesinde yaptığı gi di de bir emrivaki yapmıya kışacak mı? Ve bunun olacak, İtiraf etmek i beynelmilel münasebetlerin İ (orında ne olacağını tahmin zordur. Hattâ denilebilir ki kün değildir. Çünkü her adamın takip edeceği h 'tına bağlıdır. Hitlerin ne ğını anlatmıya yardım bir unsur da yoktur. Matb Meclis yok. Bf ' Şu muhakkaktır ki Hitlerin # şaretiyle Danzig âyanı, seri rin Almanyaya ilhakına recektir. Bugünkü şartlar İn Çöllbir. binin başlangıcı olabilir. Danzig meselesiyle Südet n Si arasında zahiri manzara İ riyle bir benzeyiş olmakla bugünkü şarclar geçen senekli lara benzememektedir, Bu sene İngiltere Polonyaj ge en kat'i tashhüde girişmiş V nuyor. Ehemmiyetli bir farl dur: geçen sene Almanya Çi Tovakya ile karşılaşıyordu. dünyanın bu millet hat duğu sempütiye rağmen, bir defa geçen eylülde, bir d geçe nmartta — göst istiklâllerinin müdafaası larını akıtınıya hazır Halbuki polonyalılar, topraklfi y silâhlariyle müdafaaya hazır gerefli bir mullettirler.. Bir de bu Danzig bahsinde' tulmaması lâzım gelen bir Şudur «&i, hakikatte Danzig &İ dediğimiz dava, bir D selesi değil, bundan çok bir Avrupa politikasıdır: Danzig üzerine yaptığı sulh cephesini dağıtacağıni ediyor. Filhakika eğer bu herhangi bir sebeple, Polom manyaya karşı koru; ğilir. Ve o zaman otoriter d ler, Avrupada istedikleri yayı kurarlar. Bunun önül bilecek olan yegâne kuvvet, Bi kurulup da tedricen kuvvel te olan sul ve mukavemet sidir. Hitler, Danzig üzer maya başladığı tazyik ile Poli ya değil, bütün cepheye dan okumaktadır. Bu mej kuma ile, tecavüz ve sulh leri arasında Avrupanın ratını tayin edecek der mövetli bir mücadele başlal dunuyo İ e n -a Kd e) A