< E—SON TELGRAF <İSNİSAN 1999 HÂDİSELER GAZETELERİN SİYASİ MUHARRİRLERİ NE DİYOR? on siyasi hâdiseler etrafın. da türlütfikirde olanlar var. S Kimisi: — Umumi harb hazırlığı görü- tüyor. Diyor, kimisi de: — İşler tavsadi. oldu, diyor. Hangisine inanmalı?, Bu işlerin sihhati ve hakikate en yakın olan öğrenmek için, gazetele- rin siyasi yazılar yazan muhars irlerinin makalelerini okuyorum. Tehlike zail psi, birçok şeyler söylüyorla: Ve makalelerinin sonunu, hepsi şöyle bitiriyorlar: «Bulutlar he - nüz dağılmamıştır. İstikbalde ne olacak?. Bunu zaman gösterecek. Hâdiselerin seyrini dikkatle takib etmek lâzım » Siyasi muharrirlik ne kolay şey? Mademki müsbet bir şey söyle miyorlar?. Neden bir sürü lâflar ettiktne sonra, bizi böyle bir in- tizara davet ediyorlar? Zaten, biz onu yapıyoruz, DÖKMECİLER NEREYE DOĞRU GİDİYORLAR? Dökmeciler, bakırcılar, Beyazıd civarında şimdi bulundukları ye: de çok gürültü — çıkarıyorlarmış. rında bir yere Dökmeciler gitmesinler. Bunların Haliç nakli düşünülüyor. şehirden pek uzağa Çünkü belki şeyler bulunur. Erkek beğenmiyen kadınlara ısmarlanacak yeni koca döktürürüz, noksan olanlara | akıl döktürürüz. KÜÇÜK HABERLER * Hatay millet meclisi milli müdafaa için bütçeye 200 bin lira | ilâve etmiştir. Türkiye Büyük | millet meclisi azalarının Hatay trenlerinde parasız seyahat etme- leri kabul olunmuştur. * Beyoğlunda büyük bir tu - hafiye mağazasının pazarlıksız satış kanununa muhalif olarak e- tiketsiz, İstanbulda maruf bir ku- maüğş mağtzasının da pazarlıklı sa- tış yaptığı tesbit olunarak sahib- leri-cezalandırılmıştır. * İran Veliahdinin düğün me- rasiminde hazır bulunacak olan tigiliz Kral hanedanından Lord Atholn İle karısi dün şehrimize gelmişler ve Toros ekspresile An- karaya gitmişlerdir. 4 Büyük Millet Meclisi umuml kâtibi Veysel Genya parlâmento - lar konferansında hazır bulunmak miş * Belediyece Adalara verilecek olan suyun beher metre mikâbı - nin azaml 38 kuruştan halka ve- rileceği anlaşılmaktadır. k Radyomuzdaki ıslık sesinden kurtulmak için İngiltereye sipariş olunan alet İstanbul gümrüğüne gelmiştir. Halifenin ir. No. 52 ABAH Taribi Roman: ERTESİ Elhâris, Mary anu Onun güzel- lğine ve zekâsına güvenerek mi lüman ordusunun içine kadar gir nek cesaretini gösterdiği belliydi. oldu Maryana kumandanın karşısında | o kadar korkusuz, © deröce per - ruyordu ki.. — Çadırına gizlice giren adam kimdir?. Diye sorduğu zaman, İspanyol düberi bir kelime ile: — Aşıkımdır. Demekten bile çekinmemişti. üzere dün Fransaya hareket et - | KARŞISINDA Son Telgraf Haliç sahilleri, bu esnaf için u- zak değil mi? Çünkü, zavallı Ha- liç, zaten seneden e dolmak- tadır. Dökmeciler oraya gittik - ten sonra, matem tutacak, daha beter içi dolacak.. SANDALLA GİDENLER BİR DAHA DÖNMEDİLER 37 Evvelki gün Yenikapıda üç kişi sandalla uzaklaşmışlar, bir daha dönmemişler, şimdi aranıyorlar.. Acaba nereye gittiler? Akdenize kadar açıldılar desek, bügünlerde o tarafa gitmek teh- likeli. Hayırsız adaya gittiler de- sek köpekler varmış. Büyüka - daya gittiler desek, — susuzluktan duramazlar.. Yalovaya gittiler de- sek, pahalılıktan — bar | Peki, bunlar, nereye g | huz. | MÜTEHASSISLARDAN MÜREK- üpü beatümümeilüğr eee KEB BİR GAZETE AİLESİ Son Posta refikimizin hangi sa- | hifesini açarsanız. açınız, her ya- zının Üstünde, imza yerinde bir iki satır da izahat görüyorsunuz. Meselâ: «Son Postanın deniz işleri mütehassısı yazıyor.. «Son Posta- nin tarih mütehassısı — yazıyor», «Son Postanın askerlik mütehas - sısı yazıyor.. İnsan, bir gazetede bu kadar | fazla mütehassısı görünce, akade- | diyor. Peki bütün bu makaleler | ihtısas yazısı. Hani nerede asıl gazete yazıları?. İhtisas yapmak | istiyen, o ilmin kitabını, mec - | muasını okur. Ne diye gazete o- kusun.. İ AHMED RAUF (Milli Müdafaaya 2,500,000 Lira Büyük Millet Meclisi Munzam Tahsisatı Dün İttifakla Kabul Etti Büyük Millet Meclisi dün Maz- har Gemenin reisliğinde toplan- mıştır. İsparta meb'usu İbyahim De- miralay'ın ölümüne aid mazbata okunup bazı meb'usların intihab mazbataları tasdik olunmuştur. Bundan sonra M Müdafaa Ve- kâleti 1938 mali yılı bütçesinin muhtelif tertiblerine 2 milyon 500 küsur bin liralık munzam tahsi- sat konulmasına aid kanun ruz « nameye alınarak müzakere — ve kabul olunmuştur. Bunu mütcakib «Harbjmükelle- » hakkındaki kanun iha- ehemmiyetine binaen devrede müzakere - olunabilmesi Suni için bir muhtelit encümen teşkil olunmuştur. Vekiller heyeti de dün Başve - kilin reisliğinde toplanmıştır. Sarayında Bir ispanyol Güzeli Yazan; CELAL CENGİZ a'nın bir casus | cellâdlara yan gözle bakarak, Arab kumandanına sor- du: lar yanımda neden âris şiddetle bağırdı — Yalan söylersen, boynunu vu: | racaklar.. Haydi, hakikati söyle Kimdir bu adam? Buraya dip geliyordu?. — Beni kaçırmak için ... — Şimdiye kadar kaçırmadı da, Sen düşman eline düşünce mi aklı gi? | | | | mi salnamesi oküyorüm, zanne - | bu | Plânları Yapılan Şehirler 62 Şehrin Bu İlk İhtiyacı Halledildi | Dahiliye Vekâletinin - şimdiye | kadar imar plânları tanzim edilen | şehir ve kasabalarımızın bir liste-| sini hazırladığını yazmıştık. Bu listeye göre, şimdiye kadar plân- ları tamamlanan 62 şehir ve kasa- bamız şunlardır. Ankara, Kızılcahamam, Çubuk, Afyon, Şühud, Bolvadin, Emirdağ, Sandıklı, Antalya, yukarı ve şağı Nazilli, Karaca, Aydin, Ban- dırma, Bürhaniye, Edremld, Ak- | çay, Susığırlık, Ayvalık, Tatvan, Gerede, Bursa, Karacabey, Orhan- gazi, Mudanya, Çonkırı, Denizli, | Acıpayam, Buldan, Sarayköy, Di- yarbakır, Edirne, Keşan, Gazian- teb, Mecidiyeköyü, Kalamış iske- lesi civarı, Yalova, Florya, İzmir. Bayındır, — Kayseri, Adapazarı, Çumra, Uşak, Emet, Malatya, Bes- ni, Manisa, Salihli, Alaşehir, Ak- hisar, Muğla, Fethiye. Niğde, Bo- 'Tokad. | | yabad, Sıvas, Çetinkaya, Erbaa, Safranbolu. Bir Kız Yüzünden Yaralama Fenerde oturan ve Feshane fab- rikasında dokumacı Kerim oğlu | Mehmed bir kız yüzünden çıl kavga neticesinde ayni fabrikada | çalışan Zekeriya oğlu Ahmedi bi- | çakla sol böğründen ağır surette yaralamıştır. Ahmed hastaneye | kaldırılarak tedvi altına alınmış hâdiseden sonra kaçen Mehmed aranmaktadır. ei ümez Kolundan Yavralandı | Tavukpazarında 24 numuıı! kunduracı İsmailin dükkânında mud, henüz anlaşıla- miyan bir sebebden çıkan kavga neticesinde ayni yerde çalışan Da-| niyali kunduracı bıçağile başın - dan ağırca, araya girmek istiyen Kadriyi de kolundan yaralamıştır. Adam Öldü, ralamıştır. Otobüs de hendeğe yuv: ka sonra ölmüş ise de, şoföre ve yol — Ben o na bu derece yaklaş - mamışlım. Çokta uzakta da müsaade idim. rdu| Elhâris, sopacılara emir verdi: — Omuzları kaşı di başlayın vazifenize. Sopacılar birdenbire, cellâdla- rın yardımile Maryana'yı yere ya- tırdılar. Sırtını açıp kamçı ile döğ-| meğe başladılar. | Maryana o dakikaya kadar işin Yahâmetini takdir' Tedememişti. | Sırtı okşanmağa başlayınca: | — Ben suçlü'değilim::. Ben ca- | sus değilim... Beni neden döğü - | yorsunuz?. | | p bağırmağa baş- lad inlar işkenceye mül edebilirler mi hi Maryana'nın sırtından kan fış- | kirmağa başlayınca, aci boğuk bir | yuldu; ğ | nin intikamını alacağını. Seni ya- şŞeför Remzınin idaresindeki 3072 numaralı otobüs dün saat bir| sularında Taksimden Sarıyere giderken Mecidiyeköyünde Kemalin gazi- nosu önünde Süleyman adında birine çarpmış, muhtelif yerler'nden POLİS Ve.. Mah İşinden Çıkardı Diye.. Baş Müvezzii Yumruklıyan Eski Müvezzi Mahküm Oldu| Bundan birkaç gün evvel, bü - yük postane müvezzilerinden Meh- med Özelin; işine — devamsızlığı ve bazı yolsuz hareketlerinden do-| layı baş müvezzi Muslafa Yılmaz | tarafından müdiriyete yapılan ya-| zili şikâyet üzerine, vazifesine ni-| hayet verilmişti. Evvelki gün bu meseleden dolayı Mustafa Yıl - maza muğber olan Mehmed Özel, baş müvezziin dairesine girerek: — Sen beni işimden ettin, ekme- Bime mâni oldun! Senden bu acı- şatmıyacağım, öldüreceğim! Diyerek, onu tehdid etmiştir. Dün sabah da, Mustafa Yılmaz | birkaç arkadaşile işine gelirken, Orozdibağın önünde, Mehmed bir- denbire karşılarına çıkmış ve Mus-| tafanın boğazına — sarılarak, onu yumruklamağa başlamıştır. Mustafanın arkadaşları onu bu mütecavizin elinden müşkülâtla kurtarabilmişlerdir. İ Mehmedin muhakemesine dün | moeşhud suçlar kanununa tevfikan" asliye dördüncü cezada başlandı. Mehmed Özel, suçunu ti Mustafayı ölümle te diğini ve onu sokakta döğmedi - | Bini idâla etti. Müddeiumumi Bay. Besim, di lenen âmme şahidlerinin ifadeleri| ve tabibi adli raporu münderecatı ile Mehmed Özelin suçunu sabit görerek, ceza kan 191, 456 ve 69 uncu maddelere göre ceza- sının kesilmesine karar verilme - sini istedi. Mahkeme, Mehmedi üç gün ha- pis ve 29 lira para cezasına mah- küm etti. tobüs Devrildi lanmıştır. Süleyman bir kaç dal culara bir şey olmamıştır. — Bırakınız beni.. Hakikati an- latacağım. Elhârisin — işaretile durdu.. Maryanayı gü kaldırdılar, İspanyol kamçilar | Hazreti Muhamme: «Harb, bazen kuvvet, bazan da hud'a ile kazanılır. Sözünü u - nutmuyordu. İspanyada ve En: dülüste harbin kuvvetten ziyade ve hud'a ile aldığı mu- hakkıktı. İspanyol tarafında dün- yanın bütün şeytan, hilekâr ve dessas adamları bir araya topla - narak müslümanlara karşı birle- şik bir cephe kurmuşlardı. Beri tarafta müslümanlar çok kuvvetli oldukları halde ekseriya siyaset sahasında mağlüb oluyar- lardı. g Tarık bin Ziyad, Se - lim Hayyât, Bilâl Mansur gibi ku- mandanlarır silâhları kadar ze - | Jeketten gelirken beraber getir - * evlenecektim, | meş, saçlı kemeler Metresden Hayır Gelir mi Adamının Sandıktaki Bütün Paralarını Aşırmış Salih, yanındaki kadına kısa bir müddet öfkeli nazarlarla baktık- tan sonra, ikinci — sulh ceza reisi Salâhaddin Demirelliye döndü ve yana yakıla anlatmağa başladı: ilmiyordum beyim, onun böyle nankör ve vicdansız bir ka-| dın olduğunu bilmiyordum.. Bun- dan üç sene evvel, kendisini mem- ? dim... — Ayşe, senin metresin mi? — Evet, ası) karım memlekette, Fakat inanır mısınız bay hâkim, Ben bu Ayşeyi karımdan çok se- viyordum. Çünkü o bana bir ço « €uk kazandırmıştı. Onun saye - | sinde âhir ömrümde bir evlâd sa- | hibi olmuştum. Memleketteki ka- rımdan ayrılır ayrılmaz, onunla Salih biran sustu, sonra sözüne devam etti: | Ayşeye itimadım olduğu için,| inde para bul dığın anahtarlarındar. ona teslim etmiştim.. n san - | birini de Geçenlerde, bir. akşam döndüğüm zaman, onu bulama - | sandık içindeki 280 li- | ramm ve bazı cv eşyasını alarak, | Derhal — karakola haber | evime dim. di. Kadı: paramı çaldığını i karakolda f etti ve bu paranın 21 lirasını tade etti,-geri kalanı da birkaç güne kadar ve- receğini söyledi. Ayşe ile beraber eve gittik. Hâkim hayretle sordu — Onu yine eve götürdün, öy- le mi?t. cuğum, o gittiği gündenbe ne, yordu anne'e diye bağırarak, Yavrucuğum — annesine - tekrar | kavuşunca pek se merhametsiz ka çımu sabit gördü. Ve ceza kanu- nunun 491 inci madcesine göre | altı ay müddetle hapsine — karar | verdi. Fakat suçlurun eski mah- | kümiy bulunmadığından bu ceza yarıya Hndirildi. kâları da işlememiş olsaydı, E: dülüs baştanbaşa müslümanların | eline geçebilir. miydi? Ma: Göj ftes doğruldu. ünü şişirerek geniş bir ne- Gözlerinin içi kızıllaş - 1 dimdik olmuştu. İn - liyen bir sesle bağırdı: — Benden ne — Hakik. — Hakikat budur.. Filip, benim adır. E; derhal sizin hizmetinize girmeğe ve size büyük yararlı meğe hazırdı. O zaman görecek « siniz ki, ne o, ne de ben birer caşus değil... Bilâkis, birbirini se- ven acınacak bir çiftiz. Elhâris hiddetlendi: — Bu kadar dayak yediğin hal- de, yine eski şeyleri tekrarlıyor- sun! Ölümden korkmuyor musun? Bize, Petzo'nun kızı / olduğunu sövledin... Halbuki. Filin haclea aldı. tiyorsunuz? iylemeni... lar göst | y Findiklıdı kışla arkası soka- #T onu affederseniz | Ceza Gören Talebe | İnzıbat Komisyonlarının | Kararlarına Tahkikat Evrakı da Leffedilecek Mekteb inzibat kom:syonlarınca mecburi tasdikname veya kat'l ihracla cezalandırılan talebeo hak- | kındaki kararların tasdiki — için Vekâlete gönderilen evrakın bir kısım mektebler tarafından nok- san gönderildiği, noksanların ta- mamlanması için biran evvel tet- kiki ve neticelendirilmesi gereken inzibati vak'aların -sürüncemede bırakılmasına sebebiyet verildiği görülmektedir. Maarif — Vekâleti, mekteblere gönderdiği tamimde, bundan böyle inzibat komisyonu - nun kararlarına suçlu talebenin tahkikat evrakının da leffedilme- sini bildirmiştir. Ceza fişleri ise, talebe hakkın- daki kararın Vekâletçe tasdikini müteakıb yollanacaktır. KISA POLİS HABERLERİ v Şamandırada bağlı — İngiliz bayraklı Palzergan vapurunda çe- lışan tahliye amelesinden Hasa- nın eli vapur ile mavna arasında kalarak parmakları ezilmiş, Be - | lu hastanı kaldırılmıştır. | ğında 37 numaralı — evde oturan Hamal Mustafa oğlu İiyas, bir pa- ra meselesinden çıkan kavga ne- | ticesinde Galatada oturan Yusuf | Arslanı bıçakla omuzuündan, ara- | ya girmek istiyen Hüseyin adında birini de kollarından yaralamış - tir * Hasköyde tamirde bulunan e anın yelkenlisi tayfa- müştür. * Kasımpaşada Şerif adında bi- Tinin evinden yangın çıkmış ve söndürülmüştür. * Beyazıdda Kemal ve Hakkı nda iki çocuk oyun oynarlar - ken kavga etmişler ve birbirlerini yaralamışlardır * Ayvansarayda Cıvata fab - rikasında çalışan Ahmed bir para ünden çıkan kavga netlcesinde | a $ hastaneye kaldı- ltina alınmı: Çocuk haftasında Çocuk Esir- | geme Kurumunun sizden göre-| ceği alâka ve yardım memleket. te küvvetli bir nesil, çalışkan ve muktedir bir gençlik vücude getirecektir. | Çocuk Esirgeme Kurumu | Genel Merkezi — | türlü söylüyor. — Doğrudur. Ona — göre ben; | Petro'nun kızı değilim. Çünkü o | beni bir köy evinde tanımıştı. E- | ğer hakil Petro'nun kızı ol- | duğumu bilseydi, bir daha kor - | kudan semtime uğramazdı. — O halde böyle bir serseri ile | neden dağa kar sun?. a razı oluyor» — Çünkü, onun kulübesinde dâ- ha çok rahat edeceğimden emi - nim — Ne demek istiyorsun?. — Ne demek istediğimi hâlâ anlıyamadınız mı?, Siz, Endülüsü aldınız. Yarın diğer büyük şehir- | leri de alacaksınız. O zaman biz birer paçavra gibi sizin ayakları- | nızın altında ezilip mahvolacağız. | Şimdiden dağa gidersem, ayak al- | tında ezilmekten kurtulacağım. verilen haberler Polonya DAŞPİĞÜN Kriz Azıcık Hafi Yazan: Ahmed Şükrü Arnavutluğun İtafya dan işgalinden doğan krif hafiflemişter: İtalya, Yul na karşı bir — taarruz sadı — beslemediği da en kat'i şekilde teminâi di. Yunanistan Başvekili sas da bu tem'nattan dolay! yya hükümetine - teşekkür etmiş ve tatmin edildiğini miştir. İtalyanın — İngili ayni teminatı verdiği haber V mektedir. Fakat birkaç güp hissedilen detantın sehebi, tarafından verilen bu temitf)| ziyade, İngiltere ve hınul:. deniz meselesiyle ciddi an â meşgul olmiya başlamı Almanyanın ve İtalyan! tere ve Fransaya karşı ıııe_ı".' kumalarına rağmen, mihvef hetlerinin demokrat devlrl-q bul ralından giriş'len politika rasından çekindiklerine ve he ile harbi göze alamıyacı ma şüphe yoktur. İngiltere Başvek'li Çemi Pitt'in tarihi «büyük ittifakst) bir şebeke kurmıya teşebbüt miştir. Bu şebeke ik elf devlet Polonyu oldu. Evı'ellı'İJ ile re mrasındaki anlaşmanın —hj ittifaka kalbedileceğini bildi Yüksek rütbeli bazı Polonyâ) kerleri, bu mukavelenin şart! müzakere etmek özere bu Bi içinde Londraya g'deceklerd giliz - Polonya ittifakının Polsaya' Almanyaya- kalili itilâfinin imzasından evvelki ! ziyetine geri dönmektedir. Şit laki 1934 senesinden evvel ta yalnız Fransanın illilıkılj ken bugün her iki demokrat Ö letin de ittifakına girmiş bulüf yor. Gerçi 1934 anlaşması, ya ile Polonya arasındaki mi sebetlerin nâzımı olacağı söy! cekse de İngiliere - Polonya İ fakından sonra vaziyetin | miyle değiştiğine şüphe yol Almanya, Polonya ile &l arasındaki ittifakın akdine olmak iç'n bu mukavelenin den evvel Polonyayı tehdit eti ti Polonya, İngiltere verilen muvakkat garantiye venerek Alman tehdid'ne etmeyip İngiltere ile a1 imza ettikten sonra Alman £ telerin'n lisanı derhal (ej tir. Polonyayı kazanmak. içisi manyanın tekrar bir teşebbüst rişeceğinden bile dir. Almanyanın Polonyayı ve ile bir anlaşma imzal vazgeç'rmek için takip ettiği dit politikasını, şimdi de İta| Yunanistan bakkında takip mektedir. Romadan verilen bir berde «Yunanistana — verilen Fj rantinin, bu memleketin, İng ve tarafından tasavvur edilen virme sistemine girmemesi le muteber. olduğu bi Eğer İtalya Yunanistanın isti Hine ve mülki tamamlığına hi metkür ise, bu istiklâlin İngilf) tarafından da garanti edilme$ den endişe etmemelidir. Ki devletleri — İngilteren'n etrafi toplayan İngiliz câzibesindet | yade Alman ve İtalyan dı Yani bu devletleri, İngilti | kucağına atan mihver devlet dir. Gerek Almanya ve gerek ya, son zamanlarda küçük dev| lerin istiklâllerine pek az bi | metkâr olduklarını göst. Gazeteleri de bu. devletli yasi ve iktisadi istiklâllerini dit eden müstakbel plânlat bahsetmektedirler. Bu şartlar tında orla Avrupa ve şark di leri, emniyetlerini, otoriter & letler tarafından verilen temi! tan ziyade İngiltere ile anlı a ararlarka, emniyet kaygı ve aklı selimin dikte ettiği ve zerinde yürümüş olurlar. Konferanslar Eminönü Halkevinden: donunda Üniversite P | fesörlerinden Hamid Nafiz P? Boj âl Nu tarafından — (İstanbul teşekkülü) mevzulu bi adaz