1—S0N TELGRAF — 2 NİSAN 1919 | Küçük Devletlerin Düşüncesi Bir Küçük Kitab Dünyayı Korkuttu Hitler'in Kitabında |s;i#Geçen Devletler Endişede! NEOLACAK ? Diye Bekliyorlar ne nihayetine kas pacağı muvakkat kanun » lar memleketlin mali, iki ha- yatında büyük değişiklikler ya- afaa hazırlıklarından edbirlerle sadi müna- halde Pran ünasebatı da ların bu mu- sebatında yalnız sanın bu sahadaki artmaktadır. Frar kaveseden çı daha arttıracaktır. Fakat me kete para g için b ticari ve iktısadi mür rletecektir. memleketl nin halin: Almanya ile mukayese edince kendi lehlerine birçok nok- talır gi Fakat şimdi kendileri de elabildiğine s a< yoluna İKTISADİ esi iyorlar. an- | orlar demektir. MESELELER : Altınlar Amerika'ya | Belçika Kralının göçen sene Londrayı myaren esnarınaa İngiliz Kralı ile birlikte alınan resimlerinden. Onun için d zami tasarruflar yap kıstvak istiyorlar. Deledı rak parayı bükü- Gönderiliyor Normandi transatlantiği çok altın gönderilmektedir. İngiliz gazetelerinin verdiği a göre Akitanya, Askanya, gibi cesim vapurlar ge- çen salı günü İngiltereden kalka- rak Nevyorka giderlerken 18 mil yon İngiliz liralık altın alıp gö- | İ ngiltereden Amerikaya bir türmüşlerdir. Normandi vapuri- le de 2,500,000 İngiliz liralık altı nakledilmiştir. Manhatan vapu- rile de tam 12,000,000 İrigiliz lira- lik altın Amerikaya gönderilmiş- tir. Bu altınlar, Nevyorkda daha emin olarak saklanmak üzere gön- derilmektedi: metinin çıkarmakta olduğu yeni N saheda Avrup Tnt hep bu mal a po- nen bir faaliyet başladığı sız Cumüv' reisinin tahtını » voret vesiles rada Wransı damları t uzıdıya ekcüşüldüğü Yegılız Ktalının Fran v versi şeretine — verdifi söylediği nutukda di et vazci Almanyoya karşı ne yapı'«cak? | Almaryerin etrafında Lir çım » , z ve İngül: sında vaz'y 7 yeletti buna dair ber çev'imek maksale çalışıl « (Devamı 6 wet sahifer! BU | rer, çalışır. Vleraklı Şeyler SİYE Üphestr. şemsiyenin mucidi İn- tüdir. Hentye sat kaviretde aö asitema | . Ç lerde, Misırlılarda — şemsiye | yalnüz gevesler ve sediyla hat | kallenderdi. | Fransada 800 de görlülmeğe başladı. | O iarihde, Tur peskaposu — Balıburg | Alkin peskaposuna, «yağmurdan — ve | güzeşlen hendini sukafasa içine bir emsiye, Hediye sündermleti. 18 inct yüz yılın orlalarına — döğrü | Geneiye hatman maramlüşük. Yabülime Gözlerde. harkaşın. silnde bi seestre | Sörülmeğe baş | | MİNİMİNİCİK MAKİNE!, Paris gazeleleri, Üngiliz mühendisle- rinden birinin miniminiçik (1) “bir fa- kograf mükinesi yaptığını yazıyorlar, Amerikan bahriyesi ve mosahal Fazi servisi tarafından kullanılacak e- lan bu makine miniminlcik birşey de. | #i kaskocumandır. ve ağırlığı tamam | '©n dört kondur, Büyük bir (Şambr mu- * ) 1 vardır. Fetografçı, negatilleri ban- | ye etmek İçin makinenin İçerisine zi- Haritaların konulmasına mahtus kadrolar bir ton ağırlığında - dır. Camlar, makinsden deveri çıkarıl - madan banyo edilir. kurululur. | Bu miniminicik (©) makıne sayesin. de harklalar pek a bir zamanda ve az bir masrafla yapılacakmış. SÜR'AT ASRI TEniN” Varşova gefiri — Stoutz. | (Mülekayyik zaticccab - Pleuresle pur lente) € futulmuş. Doktorlar, hastanın k Breslavlı profesör Bocs taralı yapılacak bir ameliyat netcesin- kurtarılabileceğini söylemişler. Ve derhal profesöre telefonla key - fiyett anlatmışlar. Profesör: bir tayyare gönderrise- de — Reeslar niz gelirim.. Cevabını vermiş. Bunun üzerine Atr Prans tayyare şirketine müracaat dilmiş. Şirket, Prala - Varşova ara- sında işliyon tayyarenin hareket etti- #ini, elmemiş ol sa da Alman toprak- farına inemiyeceğini, bunun Alman hü- kümeti tarafından menedildiğini söy- lemiş. , Derhal, Alman Hava Nezaretine mü- racaat edilmiy ve memanuiyetin bir de- fa için kaldırılması ricasında bulu - nulmüş. — Berlin bükümeti — telefonla müsazdeyi vermiş. — Fakal — Pragdai fayyarenin çaktan hadadu geçtiği ai daşılmış. Air - Prans şirketi mümessili, tel- gizle dayyareye geri — dönmesini — ve Profesör Beer'i almasını bildirmiş. Bu suretle profesör Varyovaya gelmiş. A- meliyatı yapmaş, hastanın bayalını kur- | tarmış. Profesöre telefon edilmesi ve Varşo- | yaya müvasalatı arasında iki sazl zeç. | miştir. Tetizin ve tayyarenin terak. kisi ve Insanların göslerdiği hüsnüni- yet zayesinde bir hayat kurtarılmışlır. DANTE LARI a yar ee gendlar aa Notingham, 1936 - 1997 senelçrinde W Kalenin ihracalı da 65 müyen W b iPEK 2 Büyük Film Birden Sinemasında 1-SAHTE KONT, Baştan te kadar fevk: âde komik sahnelerle dolu büyük film Baş Rolde: FERNANDEL 2 KACA Amerika hükümeti zabıtası K ÇOLLAR an GANGSTER ye KAÇAKÇILARLA | î Müthiş MÜCADELESİ, fevkalâde HEYECANLI Büyük film | SEANSLAR: SAHTE KONT: KAÇAKÇILAR: 1245 - 3 Bugün tenzilâtlı biletler tam saat 11 - 150 - 4.30 - e 9.50 -6-845 de 1 e kadar verilir, htaplı, güzel bir. gec e her zamankin- daha şen r bahçede, ve limon ziniyorlardı. tevkalâ f erden teşek- eden tabiatin orkestr kalbleri titretiyor, — ruhları okşuyordu. Bahçenin pek yakıpından ge - hir, güz! diği altında pıril n kayıklar- arada sırada yanık kayıkçı türkü- kseliyordu. leri Bu şairane, bu enfes gece onla- | kü mon çiçeklerinin kokusı ha güzel; n kok Bu gece © ka- dar mes'udum ki | Bu sözler, Vildan'ın kalbini tit. N ı, O anda tatiı bir trik seyyelesi gibi bütün vücudüne yayıldığını hissetti. Vildan başını kıza çevirdi. Bir güzel ve sih leri hesi kadar enfes olan genç kı: bu gece hayatının en mes'ut da- kikalarını yaşamakta olduğunu anlatmak istiyordu. Fakat bunu anl: nlatmağa muvaffak olamadı; pek mahcub ve utangaç tablatli oluşu buna — engel oldu. A amadı, Bu Akşamdan itibaren Taksimde J Z Z E T Gazinosunda a SAFİYE ve arkada; arı Suriye ve Mısırın meşhur yıldızları Kiki ve Semira Muhammet Memleketimize eşi bir daha gelmiyen mezkür artisileri gör - menizi tevsiye ederiz. Ayrıca: KOZAK YAYLASI Efelerimizin Zeybek oyunları, Tel: ——— | itiraf için cesaret v Gözlerini sevgilisinin Okyanoslı kadar derin ve baş döndürücü 04 lan koyu mavi gözlerinden ayır * G, önüne baktı. Vildan, genç kızı deli gi yordu. Bu onun ilk aşkı #dam bu ilk aşkıtın temelini bir yil evvel, yine böyle güzel bir Becede atmıştı. O gece bir kıvıle cım halinde gönlünde parıldıyanı bu ilk ye temiz aşkının kızıl ate HL her gün biraz daha büyümetti n ediyordu. Bu ateş, şimdi bütün gönlünü kuşatmıştk kat ne ki, delikanlı bit Rüneş gibi yakıcı ve ısıtici olati dilber sevgilisine, sonsuz — aşkını itiraf -dem'yordu. Büyük bır ceviz ağacının altın: da, uzun çimenler üzerinde olur- dukları zaman, genç kız küçük bas şını yine delikanlının omuzuna dayadı. Bu sira: ın kalbi üstüne yaydı. Ge ince, narin parmakları ile çimen-” lerle oynarken, güzel bir aşk türe lemeğe başladı. Vil geçmiş, bülbüllerin şakrak ve tatlı nağmelerinden bi- le daha müessir olan bu nefis şar kıyı dinliyordu. Genç kız, şarkısını bitirince, gü- zel gözlerini delikanlıya çevirdi: —Bu geceyi hiç unutmiyaca. Bım Vildan!. dedi. Kız, ona aşkinı yordu. Vile dan da gayet yavaş bir sesle: — Ben de.. dedi. nt 7 inci sayfada) ) A K Ankara Radyosu xonas 11,385 Müzik (Pazar cayı » PL) 1815 Konuşma (Çocuk kaatiy. 1BAS Müzik, (Şen oda müzitl rahim Özgür ve Ateş böcekleri), 1913 Türk müziği (Fasıl heyeti). Celâl Tokses ve arkadayları. 20 Ajans ,meleorolüği haberlerk 2013 Türk müziği. Calanlar Reşat Erer, Vecihe, Ruşeu Kam, Cevdet Kozan. Okuyanları Müzoyyen Senar, Hia Recal, 1— Osman Bey « Nihavent peşrovi. t— M Nüretiia * Nikavcat şarkı - Bemsiz ey vük, . 3— Rahmi Dey - Nihaveni şarkı « Baçlarına bağlanalı 4— Şükrü Osman « Suzluak şarkı - Müpteliyi derd olan. S— Ahmel Rasim - Sazinak şarkı - Pek revadır. 6— Refik Fersan-- Mahur şarkı - Bir neş'e yarat hasta günül, T— Mahur şarkı « Wâlâ kanıyan, #— Şerif içli - Mahur şarkı - Ala - Mmam doğrüsü desti emole. $— Halk türküsü - Demireller de- mir döğer. 10— Muhayyer türkü - Kır oğlanın davanı, Zi Memleket saat ayarı Zi— Neş'eli plâklar - R. 2110 Müzik (Riyaseti Camhur ban- dösü - ef İhşan Künçer). 22 Anadolu alaus (spor servisi). 2210 Müzik (Caxband - — Güöndersem mi, göndermesem mi?, Diye düşündü. Güney; onu düşünuşlerinde öz- gür burakmamak için bayıltıcı sesile söylemekte devam ediyordu. — Kocacığım, yarım saat içinde gelirim. Ter- zide çok güzel, beğeneceğin bir tuvaletim var. Bu- nu görürsen bayılacaksın. Dedi. Dokter: — Karıcığım ben seni götüreyim. Diye bütün sözleri karşıladı. — Genç kadının yüzünde birden hafif bir renk değişmesi oldu. Se- &l titredi: — Peki. Ve birden patlıyan bir hınçla : — Fakat, doktor bilsen sana nekadar kızmağa başladım.. Diyerek devam etti: — Kışkançlığın da bir ölçüsü olmalı. Ne ister- sen, ne dersen yapıyorum. Gözünün önündeyim. | Bir şeye yormıyasın diye kaşlarımı bile oynatmak- Yine bir akşamdı. Yurttun beraber çıkmışlar- tan sakımıyorum. Dütün' bunlara karşılık aklı ba- dı. Arabadaydılar. Güney, bu akşama kadar hiç - şmda bir insanın kıskanıyorum.. demesinin anlamı kocasından ayrılmamıştı. yoktur. Üst tarafı hastalık, delilik olur. Çok 'sev- — Köcacığım sen eve git. Ben de terzime uğ- — mek; kıskanmak, düşkünlük bir kadına gurur ve- rıyayım?, rir emma, bu kadarı da sıkıyor!. Dedi. Doktar birden ne söyliyeceğini şaşırdı: YURTDA E2AS - 28 Son alana habirleti ve Yarınki program. YARIN 1235 Türk müziğt - PL 13 Memlekel ssat ayarı, Alaat - ve Metroroloji haberleri. yali5 - 210 MK (Karaçık gençeea > ). 'ÇEN GÜNLER Doktorını sinirleri gün geçtikçe daha çok sar- gılıyor, daha çok bozuluyordu. O günkü konuşma- larında Güney'in bütün söyledikleri Fazıl'ın sinir- lerinin yalışmasına, vehimle karışık kıskançlığın Biderilmesine kiç fayda vermedi. Tersine daha çok arttırdı. Ve Güney bütün bütün bu çugm artışlar- la hiçbir anormallik bulmuyor, onun suyuna gidi - yordu. Ve bunun içindir ki birkaç gündür sabahları evden beraber çıkıyorlar, yurda beraber gidiyor- lar, akşama eve beraber — gönüyorlardı. Doktor böyle istemişti. Ve onun içindir ki Güney de hiç ves çıkarmamış. onun istediğini gütmüştü. Fakat, bu uzayın duran gidiş gelişler de doktorun sinir- Terini yalıştırmadı, onu bütün bütün hasta etti. Güneyi odasında bırakıp vizitaya gitliği zaman « larda da 'bir buşka kurt kafasının içini yiyordu: — Acaba odaya genç doktorlar girip çıkıyor- lar mı? Onunla konuşuyorlar mı? 4 Birisini görüp de beğenebilir. mt?, Ve yurtta bu geliş gidişlerden doğacak dedi- koduyu da düşünüyordu” < sçeeei Hi ĞÜM BÜD el UA Bi zi : —a NO 118 gazaaamamama Yazan: ETEM İZZET BENİCE yayaaaaaamamıccı Ya, gönlünde bir kaçamak sevda varsa? Ya, beni sevmiyorsa?. benim yüzüme gülüyı Ya, ben hiçbir şeyin ayırdımında değilsem?. Ve bütün bunlardan sonra da bunaltıdan dü- güp bayılacak g'bi oluyor: — Oott. Diye gözlerini büyültüyor, dişlerini gıcırdatı- yordu. Ve kararını veriyordu: — Ben haslayım. Sinirlerim çok bozuk! XURTDAN ÇIKARKEN 1357 Hicrt Sefer 12 1939, Ay 4, Gün 92, Kasım 146 2 Nisan PAZAR Vakitler 1355 Rumi — Bu gelip gitmeleri nasıl karşılıyorlar?. Mart Neler söylüyorlar? Beni kötülüyorlar mı?, Bi halime orlar mı?, Sonra kendi kendisine kafasının içinde evi- çeviriyordu — Sariki bu kadının nesini gördüm?, Sokağa gitmesinden başka nesi var?, Beni seviyor, Bana düşkül . Benden başka bir erkeğe bakmıyor.. Hastayken bile büşımın ucundan ayrılmadı. Benimle beraber iyileşti, benimle betaber has> talandı! Fakat, bütün bu düşüncelerine içi içini yiyordu: — Ya, benim bilmediğim bir sanive içinde bir erkekle konuşuyorsa?, , rağmen yine (Devami var)