ŞN ( TELGRAF—27 ? ci Teşrin 198 — ictimat meseleler Kısırlaşdırma Bu usulün tatbiki lâzım mı, memleketimizde tatbi- kine imkân var mı ? Dr. Ruscuklu Hakkı bu hususda ne diyor ? Yazan: — Doktor Ruscuklu Bay Hakkı- ı görmek istiyorum., Beyaz gömlekli hademe kapıyı ardına kadar açarakı — Buyurun.. Salonu göstererek: — Biraz bekleyin.. — Kendileri yoklar mı?.. — Yok.. ama, şimdi, nerde Be gelir. Yarım saatlik bir İntizardan sonra doktor geldi; fakat vakti Pek kıt olanlara mahsus — telüşli bir tavırla odasına girdi. Doktoru müteakiben muayene odasına gi- ren hademe biraz sonra ve yanı- ma yaklaşarak ayni mütelâşi ha- reketlerle: — Haydi, hemen giriniz ama çok kısa konuşunuz! «Başüstünes der gibi başımı salladım ve odaya girdim. Muhte- rem bekimin halinden — vaktinin pek dar olduğumu hissettiğim için ben de ayni istical ile kelimeleri ağzımda yuvarlarcasına meseleyi anlattım. Hafifce gülümsiyerek: — Ben,( dedi. İki kelime ile si- ze fikrimi söyliyeyim: Kısırlaştır. mağa aleyhdarım!.. — Tabif bu kanatte bulunmanı- za muhtelif sebebler vardır?.. — Evet, ama, bu uzun mese- le... Ben, ferdlerin hayatına bu süretle el uzatmayı vicdani bul - muyorum. Kısırlaştırma ameliya- tını tatbik etmekle ortaya bir «hukuku şahsiye» meselesi çıkar. bu çok mühimdir.. dünyaya ge - len her ferdin olduğu gibi yaşa- mak hakkıdır.. bu hakla istediği- miz gibi oynamak doğru olmasa gerek... sonra: —e «Bu adam kısırlaştırılmalı - dirl. Diyebilmek için, o kimse hak- kında bir-«tıbbi teşhise koymak lâzım gelir; bukünkü bilgimizle bunu yapabilmek kolay madır?... Nasıl, ne derece kuvvetli bir teş- kilâta ihtiyaç vardır?... Bu usul, iyi bir teşkilğtla, Iâyıkile tedbir alınmaksızın tatbik edilecek o - kursa, hiç şübhe yok ki, birçok yü- rTek sızlatıcı baksızlıklara meydan verilmiş olur, Ben, bu ameliyenin İspartalılardak! şeklini de daima derin bir merhamet ve iç acısile hatırlar ve düşinürüm. Başkala- rını bilmem, bence störilisation Ansan! ve viodani değildir.. bina- enaleyh mevkil tatbika konulma- malıdır.. — O halde, neslin islahi için — İkisi de olabilir. — Hayır. İkisinden biri. kudurmuştur, ya çıldırmış. — Bence ikisi de varid. İnsan çıldırmayınca kudurmaz... — Yanlış düşünüyorsun! Evve- lâ kudurur, sonra çıldırır. — Bu nazariye hayvanlar için doğru olabilir ama, insanlara ge- Vnce değişir... Cahide birdenbire ağzını tuta- Tak kısık bir sesle bağırdı: — Ah, boğuluyorum... — Ne oldun? — Boğazıma bir elin sarıltığını duyar gibiyim, Yüreğim ağrıma geliyor. Reşad cebinden eter — şişesini ya RECAİ F— Gökyüzünde Aşk yarışları AŞK VE MACERA ROMANL 42 SANAY başka çareye başvurmak - kabil midir?.. — Kabildir... Meselâ dejenere- leri evlendirmemekle.., — Bu nasil tatbik edilebilir?.. — Bittabi, evlenme - esnasında yapılacak siki ve esaslı bir mü- ayene ile... Şimdiki muayene kâfi değildir.. evlenecek çiftler, nikâh- tan evvel, tam teşekküllü bir tıb- bi heyet tarafından muayene edi- lerek, kendilerine esaslı sıhhat ra- poru — verilmelidir. Bilmuayene sterlize edilmesi lâzım gelecek şekilde mâlül olduğu anlaşılanla- rın evlenmekten menedilmeleri suretile neslin tedricen ıslahı pek âlâ mümkündür. — Bu tarzı hareket de hukuku şahsiyeye dokunmaz mı?. — E. artık, bu derece mühim bir keyfiyet için o kadarı hoş gö- Tülebilir... Bu esnada beyaz gömlekli ha- deme içeri girdi; bir bana, bir doktora bakarak: — Hastalardan biri acele edi- Doktor: — Peki peki. deyip hademeyi savarken ben de Mıduı elini sı- Kuluçka Makineleri Çoğalıyor Kümes havyanları besliyenler fazlalaştı Son yıllarda İstanbul - vilâyeti içinde ve kazalarda tavuk, hindi, horoz gibi kümes hayvanları bet- lyenlerin sayısının çok arttığı görülmektedir. Köylerle beraber vilâyet dahi- Hnde 1 milyon kadar tavuk ve 400 bin kadar da horoz bulundu- Bu tahmin edilmektedir. Zirsat müdürlüğü köylülerimi- zin ellerindeki tavukların islâin için kuluçka makineleri kullanıl- | masını teşvik etmektedir. Bu su- retle son 2 yıl içerisinde köyleri- miz 800 den fazla kuluçka maki - nesine sahib olmuşlardır. Kümes hayvanları besleyicilerini teşvik için bu sene mükâfatlı bir sergi de açılacaktır. Yazan: İskender F. SERTELLİ gıkardı, Cahidenin burnuna gö- türdü. — Merak etme.. şimdi geçer, Küçük bir hava boşluğunu atla- dik, — Bu ne sarsıntı böyle..? Bar. kopuyordu az kaldı. Reşad siyah plâka üzerinde ir- tifa aletine şöyle bir göz attı: — Bin dört yüz yetmiş beş Metredeyiz, — Ne diyömün.. bu kadar ça- bük mu yükseldik? — Nihadm Mehareti bu. — Bin boş yüzü tamarilıyacak galiba? — Ben de öyle sanıyorum. — Çiftler ne halde? — Başımı kımıldatmıya meca- 'nin salın alınma- sına doğru Onlar 15 milyon lira istiyorlar Biz bir milyon lira veriyoruz Tramvay şirketinin satın alın » ması için cereyan edecek müza - kerelerde takib edilecek - esaslar | tarafımızdan — tesbit edilmiştir. Bu esaslara göre, her nekadar şir- ket bütün tesisatı için bizden 15 | milyon lira istemekte ise de on | senedenberi şirketin yeni hiçbir şey yapmadığı, meveud tesisatın eski olduğu, bunların ıslah edil - meleri için en a7 on milyon lira- ya ihtiyaç bulunduğu besap edi- lerek bu miktar tarafımızdan bir milyon lira olarak tesbit edilmiş- tir. Binaenaleyh yakında Anka rada başlıyacak olan müzakere - lerde hükümetimiz satış bedeli 0- larak bir milyon lirada ısrar ede- cektir. Gelecekalan mrahhaslarla bu vaidde ilk temaslar yapıldıktan sonra bir mukavele projesi yapı- lacak ve bunun kat'i şekil alarak imzalanması işi şirket idare mec- Hsi reisi Spesiyol'ün memleketimi-| ze gelmesinden sonra yapılacak - tır. — Sabun Sanaylimiz Canlandırılaçak Çukurovada büyük bir ehem - miyet taşıyan ve merkezi Adana ile Mersin olan sabun sanayilnin ruhu çiğit yağıdır. Adanada sabun çiğit yağından istiksal edilmektedir. Bu sabun, umumi evsaf itibarile zeytin ya- Bından istihsal edilen sabunun kalitesinden pek farksızdır. Mevcud fabrikalar Çukurova istihlâkâtını temin ettiği gibi, do- ğu Anadoluya da büyük mikyas- ta ihracat yapılmaktadır. Maa - mafih, Çukurovada, bilhassa A - denadaki sabun endüstrisi teş - kilâtı, sabunun yapıldığı mevaddı iptidaiyenin çokluğuna nisbetle mahduttur. Bu darlığı gidermek için milli bankalarımızın serma- yelerini sabun endüstrisine teş - mil etmek ve bu suretle mevaddı iptidaiyenin kâffesini — işletmek icabettiği ileriye sürülmektedir. Bu takdirde hem şehrin iş ha- yatında daha büyük mikyasta bir canlılık ve refah ve hem de Gahili istihlâk ucuzluğu temin e- dilecektir. Ayni zamanda, ihraç maddelerimize esaslı - bir kalem daha ilâve edilmiş olacaktır. —— 1—— * Almanyada Yahudilerin ti - caret yapmaları ve dükkân aç - maları yasak edilmiştir. * Karakulak suyu membamnda asri tertibat yapılacaktır. — İnsariların ihtirasları yükşel- dikçe artıyor. — Nerden anladın? — Şimdi seni kafamdan ziyade kalbimde hissediyorum da. Artık kimse kimseye bakami- yor, Herkes kendisile ve ancak ken- di eşile meşgul Perihan baygin gibi. başını annesinin sağ omuzuna dayamış. Bayan Pakizenin başı da Hurşid Abbasın omuzunda dayalı. İnce bir ses yükseldi: — Bire Nihad.. yeter artık. Bizi Hristosun yanına mı çıkaracak- sın?! Bu sesi tanıyanlar, Doranın ba- Bırdığım anlamakta güçlük çek- mediler, Kara plâkada bir işaret.. «Bin beş yüz metredeyiz. Şim- di tayyarenin burnu düzeliyor. | tarif ve tavsif etmek için dünya ]Tramvay Ğİ FIKRA Atatürkü anlamak bir borçtur Harikalar yaratan Atatürk'ü dillerinde kelime bulmak imkâ- ni yoktur. Bütün bununla bera- ber Atatürk'ü anlamak biz türkler için milli bir borc ve bütün dün- ya milletleri için de elzem bir Mmocburiyettir. — Atatürk yalnız kudretli bir inkılâbeı, yüksek bir asker ve kumandan, belâgatli bir hatib, büyük bir feylosof, kahra- | man bir vatanperver, faziletli bir ahlâkcı, derin görüşlü bir devlel ve siyaset adamı değil, başlı ba- şına bir devir ve bir tarihtir. Bi- macnnleyh Atatürk tarihini tahlil etmek, onun nüfuz eylemek, onu öğrenmek, onu benimsemek her türk için farzdır. Ferdler ve milletler en kara, en ümidsiz gün- lerinde, enerjilerinin zâla düçar | olduğu dakikalarda — Atatürk'ün aşığından, onun tek bir süzünden yeniden ümid, cesaret ve kuvvet alacaklardır. Bir millet, bir me- deniyet ve başıl başına tam ve kâ- mil bir tarih yaratan Atatürk'ün devrine yelişmekle ne kadar bah- tiyarız. Onun teneflüs ettiği ha- vayı teneffüs etmiş, onun — yaşa- | dığı mubitlerde yaşamış olmakla payansız bir saadete mazhar ol- muşuzdur. Dünyaya örnek olan © büyük adam dünyanın kuruldu- Bu günden buglüne kadar yaşıyan ve ölen ve bugün yaşamakta bu- hanan büyük adamlarda olmuyan yüksek bir vasfa —malikti. Ata- türk'de Ego yoktu! O, akıllara hayret verici inkılâblarını yapar- ken daima Türk milletinin asil ve necib duygularına hitab etmiş, türk milletindeki yüksek karak- ter ve meziyetleri tebarüz ettire- rek ondan kuvvet almıştır. İnsan- lığın ve tekâmülün en son ve en yüksek zirvesine ermiş olan Ata- türk'ün bin bir büyüklükleri için- de başföndürücü şekilde hayran biraktıran yalnız. bü. erişilmez vasfını tahlil etmek insanlara, in- kalâbelara, — devlet adamlarına göstermek başlı başına bir mev- zudür, Hissile fikrini bu derece meharetle mezcederek — insanları kendine bağlayıp en — olmuyacak, en yapılamıyacak gibi görünen işleri yapmak ve kabul - ettirmek tarihte ancak bir dela bu müstes- na yaradılışla görülmüştür. Sözleri, vecizeleri öyle sehli mümtenilerin sehli mümteniidir ki, geniş ve derin ufuklar açan mâna ve mefhumlarını kavrıya- bilmek için, bugün, kelimelc zerinde günlerce durmak güç gö- rüncn bir. hakikatlir. Atatürk'ü anlıyabilmek, emanet - ettiği ni- metlerinden istifade edebilmek ve münevver gençlik her sahadaki adımlarında onun ışığını rehber tutahilmek için Üniversitedeki in- kılâb derslerine bir Atatürk kür- üsü ilâve etmelidir. Bu, öyle bir kürsü olmalı ki yalmız Atatürk'ü, yalnız o koca fakat kocumaz tari- hi anlatmalı.. ve Atatürk'ün harb, ilim, san'at, edebiyai, ahlâk, içti- maiyat, inkılâb ve daha pek çok bakımlardan olan cebhesini ve mevcudiyetini anlatabilmek için bu kürsüde birkaç —mütehassıs profesör yer almalıdır. Tâ ki bu suretle ebedi olan Atatürk'ün ©- bedi ışıklarını daima — ve cn iyi Cahide mırıldandı: — Bu çıkışın bir de inişi var. Allah kuvvet versin sinirlerimi- ze, Reşad, tayyare doğrulunca ge- niş bir nefes aldı. — Yılmaza dikkat ediyor mu- sun, Cahide? — İyi göremiyorum. İçimde bir bulantı var. — Bulantı şimdi geçer. — Biraz #ter kokla! — Yılmaz ne yapıyor? — Hurşid Abbasla uzaktan u- zağı pek meşgul oluyor. — İstediği kadar meşgul ola- dursun. Hurşid Abbas acemi bir avcıdır. — Nerden anladın? — Bunu anlamıyacak ne var? İyi bir avcı olsaydı, şimdiye ka- dar Pakize teyzemi çoktan avla- mişti. — Böyle avlara tesadüfün de Süt ve mekteb çağında! ların müayene ve teda' iyük bir fayda temin olunduğu dan yeniden mühte- de bu kabil dispanser- ler açılması kararlaştırılmıştır. Bu meyanda mevcud - dispan- serlerden bazıları da genişletile- cektir. Diğer taraftan köylü çocukla- rımın da bunlardan istifadesini te- mih maksadile «seyyar dispan- ser» ler vücüde getirilecektir. fik defa Almanyada tatbik olu- nan bu usulün çocuk vefiyatına karşı büyük faydası görüldüğün- | *& İngiliz bandıralı olup Kana- da hattında çalışan iki geminin Denizbank - tarafından satın a - lınmasına teşebbüs edilmiştir. Bu gemiler yalrız yolcu taşıyacak - tır. Yük ve yolcu vapurlarının ay- rılması etrafındaki tasavvur da bu suretle tatbik edilmeye başla. nacaktır. w Balkan erkâmı harbiye relis- leri Atinaya varmışlar merasim- le karşılanmışlardır. * Dün Halk Partisi kaza kon « grelerine başlamış ilk olarak Be- yoğlu, Sarıyer, Kartal ve Beşik- taş köngreleri yapılmıştâr. * Papa çok hastadır. * Naha Vekileti, şehirler ara- sı telefon şebekesinde mükâleme miktarı çok artmıştır. Mevcud | hatların ekserisine yeni kuran - portörler konulacaktır. Ankara - | İstanbul, Ankara - Kayseri ve İz- | mir - Bursa hâtları üç, Kayseri - Adana ve Eskişehir - Bursa hat- ları da birer kuranptörle takviye edilecektir. * Kızılayın maske - fabrikası yakında halk için de maske ima - line başlıyacaktır. ik Matemimiz münasebetile in- kitaa - Uğrıyan Türk - Amerika ticaret muahedesi müzakereleri - ne yarın başlnncaktır. v Donanma - için satın alınan ve İzmit ismi verilen su gemisi limanımıza gelmiştir. ee mermam e A anlaşılmış şekilde kendimize bü- tün hayatımızda, ve hayatımızın her safhasında rehber olarak bu- Tabilelim. Muzaffer Güral yardımını inkâr edemezsin — Yeni tanışmıyorlar ki.. - Tayyare yolculuğu herkes — Ben Pakize teyzemi çok iyi tanırım, Reşad! Nihad gibi genç ve yakışıklı damadını bırakıp da şu saçı sakalı ağarmış adama gö- nül verecek değil ya. — Fukat, yengemin de saçları goktan ağardığını ve Perihan gi- bi koskoca bir kız anası olduğunu unutma! — Ne do olsa, teyzemin gönlü senden benden daha tazedir. — Sen ne dersen de. Ben yen- gemin Hurşid Abbas tarafından iylep avlandığını sanıyoram, Hem sana hakiki duygumu söyliyeyim mi? Nihad artık yenğemin ne bakmaz, — Niçin..? — Niçin mi? Kızını aldı.. alış Seyyar dıspan serler vücude getirilecek Bu dispanserler sütve ; mekteb çağındaki ÇO- Ankarava cukların tedavilerile meşgul olacak | 'Bu dispanserler en hücra köy- lere kadar gönderilecek den oradaki seyyar dispanserler teşkilâtı todkik edilmektedir. Bu teşkilât memleketimizde de | vücude getirildikten sonra bütün köylerimizdeki süt ve mekteb çocuklarının hepsi esaslı bir mu- ayeneden geçirilerek her biri için teşhis karneleri hazırlanacak ve todavisi ieab edenlerin bütün ilâ; ları köylüye meccanen verilecek- tir. Seyyar dispanserler vilâyet tak- simalı Üzerine — yapılacağından bunların en hücra köylere bile sık sık uğraması temin edilmiş o- lacaktır. KUÇÜK HABERLER W Abkapı's Şişbüne keama « da açılacak yem caddedeki istim- hazırlığı bitmiş - *& Düt Kabataş açıklarında bir motörde yangın çıkmış, kaptan - lar tayfa güç “zle kurtulmuşlar- dir. * Londra sefirimiz Fethi Ok - yar vedanamesini vererek Lon - dradan ayrılmıştır. Kendisinin memleketimize avdetinde meb'us olacağından bahsedilmektedir. * Birinci umumi mütettiş A- bidin Özmen bugünlerde Anka - raya gidecek oradan memuriye - tine gidecektir. 2 inci ve 3 üncü umum! müfettişler de Ankarada- dırlar. Yakında Dahiliye Vekili - nin riyasetinde toplanarak yeni direktifler alacaklardır. * Kızılay bir senede 1.438.051 | deste oyun kâğıdı satmıştır. Bu- nun tutar bedeli 1.131.037 liradır, * Amerikaya keçi derisile sa - faş artmıştır. * Hükümet belediyelere yeni varidat membaları bulacaktır, 4 Nahiyelerin sayısı — dokuz yüzden yirmi bine çıkarılacaktır. * Şehrimizde flk partide ya » pilacak imar faaliyetleri için 19 mallyan liraya ihtiyaç olduğu tes- bit edilmiştir. * Nevyorkta — şiddetli bir kar fırtınası oldu, 34 kişi öldü, 50 bin kişi karları kaldırmaya çalışıyor. * Mekteplerde ziraat dersi o - kululması için tedkikler yapılı - yor. v Şişli - Ayas ağa yolu asfalt olarak derhal yapılacaktır. veriş işi bisti. Bundan sonra ona ne diye iltifat etsin..? — Fakat, bu derece mucerape- rest bir adamın akla gelmiyen şeyleri yapabileceğine benden ön- ce sen inanmıştın! Şimdi fikrini değiştirdin mi? — Nihadın korkulacak bir ze kâsı var. Buna inanıyorum. Fa- kat, ondan ötesini havsalam al- miyor vesselâm. Nikâh memur usöyleniyor: — Demin şuradan bir kadın se- Si yükseldi.. Hristosa mı çıkıyo. Tuz? dedi. Çok hoşuma gitti bu 8öz, Dahâ uzıyacak mi bü yoleu Tuk Allah aşkına..? Bayan Pakize cevab veriyor: — İçiniz mi sıkıldı, Bayım? Bu seyahati kendi kendinize yapabi- lir miydiniz? — Evet ama.. ben bu seyahatte bulutlardan başka bir şey görmi« yorum, (Devamı var) İhtilâf —— Mürahhaslaf? talimat almâak Hatay - Suriye dide memur Türk - yetleri çalışmalarına derken, Hamam Kköyü ki bir hudud noktası ÜRE tilâfa düşmüşlerdir. Bu sebeble, tal muvakkaten ara vermek ? riyeti hasıl olmuştur. Öğrendiğimize gört V haslarımız, tulimat aP birkaç gün evvel det etmişlerdir. İsviçre'deki | | Talebeleri 08 And içler — Lozan, 26 (AA) — Jansının hususi mi yar: Büyük Şefimiz A! ze merasimi mü Türk talebe cemiyeti Öj salonunda bir toplanti tir. Toplantıya — Lozâi (i erkânından bazılari, J profesörleri, g.mıa“ Türk dostları, Cenevff Lozan ecnebi talebe CÜ iştirak etmişlerdir. T sus kürsünün arkasında (Ğ rağının üstünde Atat0r deri asılı idi. Talebe reisleri talebe cemi) #us reami elbiselerile V rı mateme bürülü yorlardı. Türk talebe isi Ferzan Aras cel hazirunu bir dakikâ etti. Ve ilk sözü Ünü rüne verdi. Rektör, Lozan Ü! mına Türk ziyetler sundu. Ve d «Siz Türk gençleri BU yük Şefinizi kaybe layı nekadar ağlasanık Üniversite sizin bu b minize iştirâk etmi türkün, bu büyük ci ağt) nı, burada az bir VAW dirmiye imkân yoktuf isterim. Türkiyeyi mizin bu en büyük #i mı en derin hürm Tâmlarım.» Bundan sonra pft Osmanlı İmparatö tundan başlıyarak T rtyetinin ilânmı, Türkiyeyi nasıl tı ve Atatürkün hül zun bir söylev Mütcakiben prof Atatürk Türkiye kuki vaziyet ile yeti uzun boylu © ziruna Türk Cüm sistem hukuki bundan sonra faziyetlerini b Rundan sonrâ sın daveti Ti Türk Cümhurt tiklâlini ilelebet dafan ed—ooıl-'”’ v |