bir Şevdiği kızı soyunurken görmek İstiyen bir delikanlının marifetleri Pencereden gözetlerken kız işin far- kına varınca kaçmıya teşebbüs etti, fakat camı çerçeveyi indirdi, polisler de kendini yakaladı Evvelki gece Tepebaşında bir hâdise olmuş, yatak odasında so- yunmakta olan genç bir kızı pen- geresine tırmanarak seyretmekte olan bir delikanlı kızın feryadı ü- zerine kaçmak isterken pencere - nin camını kırmış, yere düşerek başından yaralanmış, nihayot ka- çarken polisler tarafından yaka- lanarak mahkemeye verilmiştir. Hâdise şöyle olmuştur: | Tepebaşında Dibek hanında 0- | furan Çini isminde bir genç kız evvelki akşam saat 10 raddelerin- | de yereğini yedikten ve biraz da | istirahat ettikten sonra yatmak | için yatak odasına geçmiş ve so- yunmağa başlamıştır. Bayan Çini soyunup da geceliğini giyeceği sı- Tada gözü pencereye ilişmiş, dik- | 2—SON TELGRAF—İ91I ci Teşrin 1938 Amerikanvâri aşk katle bakınca oradan birinin ken- disini gözetlemekte olduğunu gör müş, feryadı bastırmıştır. Pencereye tırmanarak genç kızı| seyretmekte olan adam Çininin feryadı üzerine tırmandığı pen - cereden aşağı atlamak için pen- eerenin camını kırmış, tutuna - mıyarak yere düşmüş, başından hafif surette yaralanmıştır. Düştüğü yerden kalkarak kaç- mak istiyen genç Bayan Çininin feryadına yetişen memurlar ta - rafından yakalanmıştır. Petro is- mini taşıyan bu genç Çiniyi sev- diğini ve ötedenberi takib etmek- te olduğunu söylemiştir. Petro tanzim edilen — evrakile birlikte Beyoğlu mahkemesine ve rilmiştir. Milit Tıb Kurultay Bugün sen celsesini aktediyor Tıb kurultayı dün de Ankarada içtimalarına devam etmiştir. Dün-| kü toplantıda ırk hıfzıssıhhası gö- Yüşülmüş, bu hususta ince uzun tetkikler ve tetebbüler mahsulü olan müteaddid raporlar okunmuş, ehemmiyetli münakaşalar cere - yan eylemiştir. Bu arada bilhasaa bazı kimselerin yalnız akrabadan kız alıp vermelerinin zararları ü- “zerinde durulmuş, nihayet kısır - laştırılma işleri de mevzuu bahsol- muştur. Koöngre dünkü müzakereler ne- ticesinin hükümete arzedilmesine karar vermiştir. İçtimalara bugün de deyamoolunacaktır. —— Tıb köngresi bu akşam son top- lantısını yapacaktır. çe SAA Hukuk Fak Xrşesinde dektera imtihanları Hukuk Fakült Çade bu yıl ya- pilan Doktora kurlarının — şifahi imtihanlarına bu ay sonunda baş- Tanacaktır. Hususi bukuk grupunun imti- han jürisi 24 ve 25 birinci beşrin Pazartesi ve Sah günleri saat 1430 da, âmme hukuku grupunun imtihan jürisi de 26 ve 27 Çar -« şamba ve Perşembe günleri ayni saatlerde toplanarak namzetleri imtihan edecektir. *& İngiliz hükümdarlarile Baş- vekili Londraya dönmüşlerdir. AŞK yarışları —— ÂŞK VE MACERA ROMANI: & — Haydi sen yine gençsin ca - mım.. Galiba aramızda beş yaş fark var. Hem beni bu polis mes- leği çok yorüyar, Reşatçığım! İş- te şimdi de bir mühim mesele ü- zerindeyim. Bir tayyarecinin sah tekârlığırı haber veriyorlar. Be- nim aklım almadı amma, dünya- da olmıyan şey yoktur. Bahusus bize haber verilen her hâdiseyi bir olmuş veya olacak gibi telâk- ki ederek ona göre tahkikat ya - par, İşi inceden inceye eleriz. Reşat birdenbire kulak kabart- tız — Tayyareci mi dedin? Kimmiş bu adam.. — !uok. Orınnı sorma ıuylı.— Merinos Üretme İşleri Üç senelik faaliyet hakkında bir rapor yapıldı 3 senedenberi tatbik ve takip o- lunan Merinos tohumlama ve ü- retme işlerinden şimdiye kadar alınan netice ile bu yolda yapıl- ması ve alınması lâzım gelen ted- birler hakkında bir rapor hazır- lanarak Ziraat Vekâletine gönde- rilmiştir. Ziraat Vekâleti bu sa- hada yeni ve mühim kararlar ve- receketir. —— Eminönü Meydanı Meselesi Yeni camiin etrafı da açılacak İleride; Yenicami meydanının tam karşısına düşen sahadaki dükkân ve hanlarır hepsinin yı- kılması hemen hemen bitmiş gi- bidir. Şimdi; yalnız buradaki sumumi helâlar» ile yanındaki hanın bir kısım enkazı kalmıştır ki bunlar da kaldırılmaktadır. —Ayrıca; bir yandan da «Yenicami» in tamiri- ne başlanmıştır. Bilhassa parka bakan yüzünün mermerleri büyük iskeleler kurularak yontulmakta ve müteaddit ameleler tarafın - dan temizlenmektedir. | Yazan: İskender F. mını.u yemem; Malümya, bu vazife tıp- | kı doktorluğa benzer, hattâ on - | dan da mühimdir. Hiçbir hasta - nan adını ve hastalığını söyleme- mek nasıl doktorluk icapların - dansa, bizim de takip ettiğimiz kimseleri başkalarına söyleme - mek meslek ve vazifomiz icabı - dır. İ Reşadın içine garip bir şüphe lenüetü: — Acaba kimdir bu tayyareci? Ve birden sordu: — Bir aile faciası var mı içinde? — Hayır. Fakat, görünüşte sa- dece bir sahtekârlık var. Bir im- za taklidi ıum.üı bankadan beş işin Büyük Ziraat Kongresi Müteaddit reporlaı okunacak Büyük ziraat kongresinin tari- hi kat't olarak tesbit edilmiştir: Kongre 4 İkinciteşrin - tarihin. de Ankarada toplanacaktır. Kongrede hazır bulunacak olan murahhaslar; Cümhuriyet bay - ramını müteakip şehrimizden ha- reket edeceklerdir. Bütün zirai mahsullerimiz hak- | kında kongrede ayrı ayrı rapor- lar okunacak ve yeni kararlar verilecektir. Istanbul Ankara Yolu Yeniden imar olunuynr ruşa. 30 kuruş, ancak orta halli İstanbul - Ankara arasındaki yolun ıssız ve çorak kısımlarının bir an evvel imar olunması karar- laştırılmıştır. Aldığımız malümata göre bu iş için; evvolâ Ankaranın çevresin- den başlanarak bu yerlef göçmen- lerin iskân olunması muvafık gö- rütmüş ve bir program hazırlan- maştır. Bu program mucibince Anka- ranın çevresine 20 bin göçmen yerleştirilecek ve evvelâ Sincan- köyde 250 evlek bir mahalle kuru- Jacaktır. Burası Ankara - İstan- bul yolunun en çorak ve ıssız kıs- mını teşkil etmektedir. Mühim bir Afyon Kaçakçılığı Heybenin içinden çı- 29 kile afyen Evvelki gece saat 20 raddele- rinde İzmirde Kemerde mühim bir kaçakçılık vak'ası meydana çıkarılmıştır: Denizli tren postası ile Kemer istasyonuna gelen, Denizlinin A- cıpayam kazasının Karaoyuk kö- yünden İçağası oğullarından Hü- seyin oğlu İbrahimin elinde bir beyaz heybe olduğu hâlde istas- yondan çıktığı bir polis memuru- nun nazarı dikkatini celbetmiş ve kendisini merkeze davet etmiştir. Müumaileyh merkeze götürüldü- ğü vakit heybesi açılmış ve için- de 29 kilo afyon bulunarak müsa- dere olunmuştur. Suçlu İbrahim adliyeye veril- miştir. Kendisi; afyonların ham odlu- unu ve satmıya getirdiğini söy- lemiştir. Bu iddia üzerine afyon- lar tahlil olunacaktır. Ekmek fistı İstanbul Belediye Riyasetinden: 19/10/938 tarihinden itibaren birinci nevi ekmek dokuz kuruş otuz para, ikinci nevi ekmek do- kuz kuruş on pari francala on bin İlra alınınış. Şimdi garip bir ihbar karşısındayım. Yılmaz biraz daha tafsilâi ver- mek ister gibi, başını sallıyarak: — Sen emin bir arkadaşımsın! Dedi. Elimde birkaç tane de | fransızca mektup var. Bu mektup ları da bu hâdise ile alâkadar gö- rüyorum. İşte seni bunun için bu gece bize götürmek isterdim. — Bana bir iş mi havale edecek sin? — Haşır. İş değil. Sadece senin- le şu mektupları tetkik edeceğiz. Çünkü mektuplar Fransızca ve çok ağdalı bir lisanla yazılmış. Benim fransızcam hâlâ — bildiğin gibi zayıftır. Bir türlü ilerletmi- ye vakit ve imkân bulamadım. Almanca ve İngilizce olsaydı, sa- na bu işi açmazdım bile. — Bilirim almancan çok kuv - vetlidir. Pekâlâ. Gece hallederiz. bu işleri. Ben gideyim şimdi.. Sen bana evin adresini ver. Akşam yedide gelirim ıpımnıııı. Beyoğlundaki yeni tiyatre NAHİD SIRRI Koyu kavun rengindeki küçük el ilânı - »Türk akademi» tiyatro mecmuası ilâvesi - serlevbasını taşıyor ve tiyatro Taksim mey - danile Ayaspaşa caddesinin bir - leştikleri uçta bulunan üç katlı kahvenin ortu katını işgal etmek- tedir, Dün gece orada idim. Sera- pa eamekân olarak bırakılan ön taraf bir fümvar ve gazino halin- de. İçerisini tiyatro şekline sok - mak için çalışmışlar. Orada gali- ba vaktile de bir sahne ve ortada | bir havuz vardı. Sahne büyütül. müş ve kaldırılan havuzun ta - yanda süsleri kalmış. İki tarafta, taksimatı henüz ihtiva etmiyen loca yerleri ayrılmış, ortaya sabit ve hayli rahatsız tahta iskemleler dizilmiş ve bilmiyorum önden kuç sara iskemle 30've arkalar 20 ku- lokantalarda bir et tabağının fia- tı. Halbuki arkalarda boş yerler çok ve halbuki Othello ikinci de- fa olarak oynanıyor. Hem de cu- martesi gecesi. 30 kuruğa ve 20 kuruşa rağmen | perde aralarında üç kişilik salon, müziği de var, Hattâ, el ilânı, (Kıb- rıs perdesi) için dört kadın ismi yazınış: Rakkaseler herhalde cu- martesi gecesi çıkmadılar, — £ Kavun renkli el ilânında ismi bulunmuyan İngiliz dâhisinin bu şaheserinden daha kolay ve sade birşey oynamak bilmem daha iyi | olmaz mıydı? Othelloda birbirin- den daha çetin iki rol vardır: Kıs- kançlıktan masuma karısını öldü- zen Othello ve her saadeti kıs - kanan Jago rolleri. Ben bu tiyat- royu kuran Ertuğrul Sadi'yi beş altı yıl evvel Raşid Riza'nın ya- nında görmüş ve ilk defa bu Jago rolünde seyredip beğenmiştim. (Othello) da da iyi anları çoktu. | Fakat buzan pek ifrata gidiyor ve sözleri âdeta bir başka lisanın ke- | limelerine benziyordu. Jago ro - lünü oynıyan Vedat'da herhalde | kabiliyet var. Öteki erkekler ka- dınlardan zayıl. Çıkarken Ertuğrul Sadi sahne- *sini kudretli ve komşusun- dan uzak bir yerde, meselâ Şeh. zadebaşında, yahud . Beşiktaşta kursa daha iyi olurdu diye düşün- düm. Fakat kendisinin azim ve cesaretini tebrik ve resmi ma - kamlardan biraz yardım görme- sini temenni ederim. Bu yardımı halkımız şimdiden göstermeli, ve müşkülpesend ol- madan evvel bu küçücük tiyatro- nun bütün tahta iskomlelerini doldurmalıdır. | ASKERE DAVET Beyoğlu yerli As. şubesinden; — | Beyoğlu yerli. Askerlik şube- | sinde kayıdlı 334 doğumlu ve bu | doğumlularla muameleye tâbi kı- sa hizmetlilerden olup — tahsilini bitirerek yüksek ehliyetname al- miş olanlar 1/2. 'Teş./938 de as - kere sevkedileceklerinden şimdi- müracaatları. Gece.. Polis hafiyesi - Yılmazın | evinde konuşuyorlar: — Çocuğumu nasıl buldun? — | — Çok gürbüz.. Sevimli.. Allah ikincisini nasib etsin. | — Aman.. Ne diyorsun, Reşad? Beddua etme bana. Ben birisile başa çıkamıyorum. Yılmazın karısı çok nazik, ter- biyeli bir kadındı. O akşam neş'eli bir yemek yedikten sonra, kahve- leri içtiler. Yılmazın karısı çocuğunu ya - tırmak üzere odasına çekilmişti. | Yılmazla Reşad başbaşa kalın- | ca, dosyalar açıldı. Yılmaz bir mektub çıkardı: — Bunu, sana bahsettiğim tay- yarecinin evinde gizlice yaptığım bir araştırmada elde ettim. Haydi gel, okuyalım seninle. Ve benim | anlamadığım noktaları bana an hat. Rqıd mokıubu dlm aldı. Şöy l E ÇÜK HAE' | cezalandırılmasını istemiştir. Esnaf meseleleri En az âzası ola bir cemiyet: Müskiratcılardır Bunun tek sebebi, bir çok işcilerin bilhassa İnhisar İdaresi müskirat imalâthanelerinde çalışma Fsnaf cemiyetleri birleşik mer- kezinde bulunan - cemiyetlerden biri olan «Müskiratçılar cemiye- t> adına kâtibi umumi Baha ile Bgörüştüm. Baha ayni binada bu- lunan 18 cemiyete bakan üç kâti- bu umumiden biridir ve birkaç cemiyetin kâtibi umumisidir. Muhatabım <«müskiratçılar ce- miyeti> hakkında şöylece söze | başladı: Cemiyetimizin kuruluş ta | Fihi 25 şubat 928 dir. Derli toplu | bir şekilde faaliyetine devam eden bir cemiyettir. 614 mukayyed a - zamız vardır. Fakat maalesef bun ların 102 si bu yıl, kayıdlarını ye- niliyerek cüzdan almamışlardır. Müskiratçılar cemiyetine kayıt- h bulunması icab eden esnaf şun- lardır: Rakı imalcileri, şarap imi- lâhaneleri, konyak imalâthanele- ri, sirkeciler, turşucular, şıracı - lar, bozacılar, Konyak imalâthaneleri, bu se- ne iptidasında inhisar idaresi ta- rafından menedilmiştir. Hâlen 12 kadar rakı imalâthanesi, 6-7 şarab imalâthanesi, mevcud bulunmak- tadır. Dediğim gibi, cemiyetimiz derli toplu ve faydalı bir cemi - yettir. — Ne gibi yardımlar yapılıyor? diye sordum. Derhal cevab vere- rek: — Diğer cemiyetler gibi... dedi, Nizamnameye uygun olarak müm) * Üsküdar adliyesini yakmak- tan suçlu Nureddinin muhakemesi bitmşi, müddefumumi — suçlunun * İki İrlandanın birleştirilmesi için çalışmalara başlarmıştır. * Polonyada intihabata iştirak etmiyeceklerin 2 sene hapse atıl- maları kararlaştırılmıştır. * Sermayesinin tamamı devlet tarafından verilerek kurulan ik - tısadi müesseseleri mürakabe ede- cek heyet Şirketihayriyenin eski müdürlerinden Yusuf Ziyanın ri- yasetinde teşekkül etmiştir. *& Polonya, Mançuko hüküme - tini resmen tanımıştır. * İzmir mevziüi manevraları bit-| miş, büyük bir geçid resmi yapıl- | Muştır. * Ecnebi ve ekalliyet mekteb- lerinden bir çoğu talebesizlik yü- zünden bu sene sınıflarını azalt - maşlardır. e İtalya ile yaptığımız yeni ti- caret anlaşmasına göre İtalya hü- milyon liretlik kontenjan vermeği- milyon liretlik kontenan vermeği kabul etmiştir. * İnhisarlar idaresi İzmir adın- da yeni bir sigara çıkaracaktır. A ıdir kün olan her türlü yardım yapı- hyor. Cemiyetin senelik bütçe - si (1000) liradır. Heyeti idaresi fahriyen çalıştığı için masrafı az- dır. Yani iradı masarifatına te - kabül eden bir cemiyetlir. Böyle olduğu halde, yani mukayyed &- zası az olduğuna rağmen diğer ce- miyetler gibi, azamıza yardım hu susunda hiçbir fedâki kinilmez. Bir felâket, bir hasta- hk anında sıhhi yardım için icab eden herşey yapılır, hastanın ilâ- ct ve sairesi temin edilir. Meselâ, yapılan yardım hakkın da size rakamlarla da bazı malü- mat verebilirim: Bu sene, cemi - yet mütevazı bütçesinden 340 lira hastaneye, 55 lira da ayrıca esna- fa yardım edilmiştir. Cemiyetimiz azası diğer cemi- | yetlere nazaran azdır. Bunun ba- | zı sebebleri olabilir. Fakat kana- | atimizce bu sebeblerin başlıcala- Tından biri de birçak işçilerin in- hisar idaresi müskirat imalâtha- nelerinde çalıştıkları ve bu yüz- den cemiyete kaydolmaktan kur- tulduklarıdır. Halbuki cemiyetin esnaf namma birçok hususlarda yaptığı faydalı faaliyet gözönün- de tutularak esnaf, tek ferdine kadar, kendi arzularile gelip, a- za kaydolunmalıdırlar. Çünkü es- naf cemiyetleri esnafın kendi öz mallarıdır. — R. S. Maliyeye müfettiş B Muavinleri alınacak Her sene olduğu gibi bu yıl da Maliye Vekâleti yeni maliye mü- fettiş muavinleri almağı karar- laştırmıştır. Bu maksatla 12 Kâ- nunuevvel Pazartesi günü bir im- tihan yapılacaktır. Mülkiye, Hukuk mezunları ara- sında yapılacak olan bu imtihana girmek isteyenlerin 15 İkinciteş- rine kadar Maliye Vekâleti teftiş heyeti reisliğine müracaat etme- “leri lâzım gelmektedir. İmtihanda kazanacak olanlara 35 er lira asli mâaaş ve yevmiye verilecektir. Bilâhare bunlardan ecnebi lisa- nını iyi bilenler 3 sene sonra Âv- rupaya da gönderilecektir. Tarifeler tasdik edildi Balkan devletleri arasında yol- cu, Eşya ve karşılıklı tenzilât ya- pılması etrafında birkaç tane de- miryolu mukavelesi imza edil- mişli. Balkan devletleri demiryol- larının yolcu kısmına ait olan mukavele diğer balkan devletleri ve hükümetimizce de tasdik edil- miştir. Eşya tarifeleri için müşte- rek bir anlaşma yapımlası etra- fında yeniden ıonıqımkı- yapıla- le bir göz gezdirdi. unuttunsa bile hiç olmazsa çocu- — Bu, bir Fransız tarafından ya-' ğunu olsun hatırlamak istemiyor- zalmamış.. san, bana kat'i olarak cevab ver.. — Nerden anladın? İlk vasıta ile İstanbula gelip çocu- — Gayet kötü bir ifade bunu yazan mutlaka bir Alman olmalı.. — Emin misin?.. — Evet. Çünkü A harflerini Al- man gotiki ile yazmış. İfade de bunu gösteriyor. — Pekâlü, olabilir. — Zaten bu mektubun muhatabı da Alman « yada tahsil görmüş bir gençtir. Yılmaz, mektubun içinde geçen isimleri karalamıştı. Bundan mak- sadı Reşada bu mektubun kime aid olduğunu anlatmamaktı. Mektub şöyle başlıyordu: «-. İlk mektubuma verdiğin ce- vabı dikkatle okudum. yakında ödeyeceğini söylüyorsun! halbuki ben senden, bana burada verdiğin sözü tekrarlamanı bok « | diyordum. Eğer bana sadece para gönder- ıııliı iktifa ılocchıı. ve ld ifunu sana teslim edeyim, Çünkü, ben namuslu bir aile kızıyım.. ve babasız bir çocuğa bundan fazla bakamam!» Reşad düşünüyordu. bir de çocuk yapmış. Sonra bura- ya gelince, zavallı kadını unut - Yılmaz sigarasını yaktı: — Şimdi bütün şüphelerim bu genç üzerinde toplanıyor. Sahte imza ile bankadan para çekme - sinin ailevi sebebleri var. Yoksa, | hiçbir Türk buna cesaret ıdmu. Reşad: — Yahu, şu delikanlının ismini benden niçin saklıyorsun? Bu yeni teşkilât aylık tecrübe mahsulüdür. Denizbank Müdürlüğü | lâtında bazı değişikliklef mıştır. Muhtelif ve bizl lâkadar gruplar birlı Yeni teşkilâta göre, mum Mmüdürlüğü 1- dürlük, 2- İstanbul şubesi? mir şubesi, 4 - Trabzon Van şubesi ve 6 - Şube Bi yan yerlerde acentalard Tekkeb olacaktır. Hamdi Emin Çap'ın deki işletme dairesi © işletmesi, Akay işletmesir işletmesi, İzmir körlezi rı, Van gölü işletmesi, Ti Fenerler ve Kılavuzluk Ğ rinden ibarettir, Bütün lerin işleri tamamile tet miştir. Bundan sonra Dm.z, purları ve Akay vapurli tur. Hepsi Denizbakın © hiller ve yakm rahiller rıdır. Va işletme dairesil telif servisleri tarafındaf| edilecektir. Deniz fenerleri, Can l Kılavuzluk, Romorkörci Palamar işleri Deniz emi visine verilmiştir. Akay müdürü Cemil müşavirlik servisine nakl tir. Raufi Manyaslı, Hâ: oğlu, Yusuf Ziya Kalafat tün bu birleştirilmiş resi hususunda Hamdi Bi yardım edeceklerdir. FEN DAİRESİ Fen dairesi, Umum avini Harun İlmenin id tındadır. Haliçteki fabrika ve İstinyedeki doklar, atöl mir ve Vandaki tergane d doğruya buraya merbut! BANKACILIK Bankacılık ve mali müdür muavini Tahir merbuttur. Tahir Kefkep manda Bankacılık ve Pf bütün teşekküllerinin pi yacını gidermek vazife: kellef olan İstanbul şub dürüdür. KADRO Yeni teşkilât dolayısi kimse kalmamıştır. FORS Yeni fors için tetkil maktadır. Vapur b leri siyah ve alt kısmi yanmakladır. Fours hakkında memlel sek ressam, san'atkâri kirleri alınmıştır. İlk teti vat vapurunda yapılacı şünülen fors şudur: kadırga ve üzerindeki Yf rin çizdiği (D. B.) şekii nizbankın ifadesidir. —EJİ Millet Mecli: açık memuri)! Büyük Millet Meelisi | kaleminde 25 lira m zife ile zabit kaler me mıımıvııuıu,ü hpmndınhı