XU mahfuzdur: k. Korktuğuma uğra. BNN kırdılar. Helbrook mi, Sikarmadı.. Tahtelbahir “* ile bir kaç metre deri. b gi fükat öbjektifte param- Uğtu. Helbrock Tabura- t =ubu bir defa mu. &n â yeni bir cür'etle d Şdan çıkardı. - Etrafına D ğp SA bir şay göremedi. Vç SöN içinde dikilen iktn. SI B'hııusmg. koyuldu ü Stop emri ver Hil! iten!.. Sonra durdu. TleTbrock A kalmış, üzeriade pusla, We daha bir çok alet- | maduğu masaya doğru N Preskobu — kaybettik be X Objekif yok değil - Ha v ct Bi ÇöYcut değil kapiten! Bste, komodü, _;ı!kmnodnr broday: ti Yü kadar gitmek az mese- Simdi biri bu hale koyan Ümey, Tihhesiz bu meseleyi w vereceklerdir... SD dönanma bizi arama- ler çıkaracaktır. Bir halimiz çok müşkül. bir tarafa bırakalım, larımız ne olacak- —"'— belki taarruza devam Yüpsa iyidir ya... Os. ç nması şimdi. tertibat Ne gikışiki vaziyette kendimiz için de- ımız için de büyük * meydan verdik. Ya 'Sikarmadan süvariyi Helbroek masaya 20- YA baktı. Hille ko- (& Gevam etti: İHtibaren yalnız değ- Mtağ Hlünü Seçen bir amâdan Gdi Dün gece size tevdi etmiştim. dlıkcı kızını ldüren kim ?.. Vesika, resim, malâmat ve net verenler; Eski Osmanlı donanmarı erkâ. sundan miralay Remzi, İskele ve limanlar umum kumandanı albay Şükrü Pala, komodor başkâtibi İhsan, batan gemi kaptanları, eski armatörler. Ve bugüno kadar gizli kalan vesikalar Mmanlı donanması şimdi tertibat alacak... goye bakmadan yola çıkalım. Ben de gemi jurnalina bu hödiseyi geçireyim... Hiül rota tebdil kertelerini verdi. Artık tek gözünden mah. rum kalaa B7 karanlık içinde yü- zen bir âma gibi yolu tuttu... Komodor Brodey, İstanbula yapılacak baskına başlamış, gün doğarken limanın ağzına varmış- tı. Burada gemiyi durdurarak de. nizaltı filosu komodüörü etralı ta. Tassut etmek, İtmanın vazi: ü gözden geçirmek için bir mola wermeğe Jüzum gördü. Brodey kendisini tuzla istikametinde ta- kip eden E12 ile birlikte limana baakın yapmak için evvelâ Yedi. iule sahillerine gönderdiği ve çok. tan hareket mıntakasına varmış olması Tâzimgelen Fransız tah- telbahiriTriton'nun ilk ateşini görmek istiyor, Treyton başla- dıktan sonra o sahilde kıyamet koparken kendisinin de limana baskın yapmasını kararlaştırmış bulunuyordu. Fakat dakikalar geçti, Tryto. nun fasliyetinden eser yoktu. Uzakta, bir berzah, bir şerid gibi Marmaraya doğru uzanan — sahil | boyu sakin sakla uyukluyor, or- tada ne bir torpito infilâkıma, ne | de bir top atılışına delâlet ede- cek dumana, ateçe ve korkuya âzir bir iz belirmiyordu. Brodey kararını değiştirmek mecburiyetinde kalmaktan üzül. dü. (Devamı var) Birbuçuk milyon kişi silâh altında (4 üncü sakifeden devam) İşte İngiliz gazetelerinde görü. len yazılar. Fakat Alman manev- ra hazırlıklarının dikkatle takib edildiği bir yer varsa o da Çekos. lovakyadır. Pragdaki mehafil, Al. manyanın kime karşı olursa olsun herhangi aşkert hareketi hazırla- ymasına ihtimal verm'yarlar. Yal. mız bunu bir askeri nümay'ş sa. yarak bu nümayişten bir maksad da Çekoslovak'yoyu korkutmak olduğu söy:«uyor. Alman gazateleri son günlerde şiddetli neşriyata girişmiş olduk- sarından bu hal de Prag matbuat ve mehafilinin nazarı dikkatini celbediyor. Pragda gerek siyasi mehafil ve gerek matbuatta söy. Tenenlerin Kulâsası şudur: Alman- ya istiyor ki Çekosluvakya hükü. ymeti, Henlâyr: tarafından iler: sü. ıülmüş olan bütün talebleri ka - bul etsin. Yani Çekoslovakya bir. Teşmiş devletlerden mürekkeb bir Gevlet olsun ve harici politikasını da ona göre değiştirsin. Almanya istiyor ki böyle hazırlıklar karşı. sında İngiltereile Fransa hareke- te gelsinler de Prag hükümeti nezdinde teşebbüslerde — bulun - sunlar ve: — Sulh tehlikeye girecek, Onun için Almanların istediğini veri - niz! desinler!.. Evvelce Helnlâyn Prag hükümetinin müzakereleri | /| Çeviren: F. SAMİH 2el?... Büya görüyorsunuz gali. Dadının vengi sarardı, Piyer Popre'ye döndü: x — Bu kızın ya aklı başında de- #il, ya da yalan sörlemiye memur | edilmiş Emiliye, verdiğim pakette bir paket | 'Mösyö Röneye aid elbiseler var. di. Ve kan içinde idi. Röneyi kur. tarmak için bunları yoketmek İs- | tedim. Fakat bubasının başını der. | de soktum. Şimdi onu kurlarmak Madmazel... filör haberim B E Yok Mu? Nasıl olur ada keti denize atmanı a Mi? Bin frank da m, Madma. lâzım, Röne'nin masumiyetimi is. bat için kendini itham ediyor, cür- mü üzerine alıyor. Ne müthiş, ne Müthiş şey bu! Ne yapmalı şim. di?... Cinayet gecesi Röne'yi gör. düm. /— Üzerinde bulundurduğu anah- tarla kapıyı açtı, çıktı. uzattığından — şikâyet ediyordu. Şimdi ise kendis? müzakereyi te- hir etmek istiyor. - Fakat Çekler, evletin dağılmasına varacak her hangi bir şekli kabul etmiyecek. lerini tekcar ediyorlar, İşte Prog böyle düşünüyor. Diğer tataftan Pragda — İngiliz Mmüşaviri Lord Runsimanın faali- yetinden müsbet neticeler alın - dığı söyleniyor. Amerikadan ge- len malümala göre Almanyanın hazırlığı örada da dikkatle takib edilmektedir. Cümhurreisi Ruz - welt ile Hariciye Nazırı Hul ara- sında buna dalr görüşülmüş ve şuna karar verilmetir: Alman ha. zırlığım - dikkatle takib etmek. Fakat Avrupa işlerine karışma. mak. Yalnız Amerikalılar Prag - daki İngiliz müşavirinin bir ta . Taftan Çekoslovak hükümeti ile, diğer taraftan da Çekoslovakya. daki Almanlarla olan tetmasla - rından Mmüsbet neticeler çıkacak diye ümlâ ediyarlar. 'Yeni gelen Avrupa gazetelerin. de görülen malârnatın — hulâsası olarak yukarıdanberi yazılan sa. fırlara şunu da ilâve ederek bu - günlük bu bahse nihayet vermek Tüzimgeliyor: En şayanı dikkat a. lan cihet, İtalyanın almış olduğu waziyettir. 21 Mayısta Çekoslo . wakya meselesi ortaya çıktığı ve onu takib eden günlerde de orta- — Hangi anahtarlaf... Anahtar Selestin'de değil mi idi?... — Röne fiine: bir #nahtar yap. gerenin dışına mihladığı çiviler vamtasile istediği gibi çıkıp gir- Dufli sustu. Ne cevap vereceği. ni bilemiyordu. Piyer: — Bana kahrsa üçüncü bir şa- his Röne'nin elbiselerini — aldı, gitti ve kızı öldürdükten sonra getlidi, Maun dolaba koydu. Ne dersiniz?... Belki de bu üÜçüncü şahıs sizsiniz... Çünkü boylarımız, vücutlarımız bir. Dadımı acı acı güldü: — Ne diyorsunuz? Buna im- Kân var mı? Odamdan çikabil. mek için Lüsilin odasından geç. mek lâüzım. O, bir şey görmodiği- (3 inci sahifeden devam) | Daveti - karşısında — kalırsınız. | | sizi, kolunuzdan tutup zorla içeri almadıkları kalır. Bir şey almak niyetile bir dük. Kâna girersiniz. Satıcı, önce ga- et mültefittir. Sizi ellerini uğuş. turarak güler yüzle karşılar, et- rafınızda pervane gibi döner, Fa- kat sizin dükkândan alışveriş et- miyeceğinizi sezdi mi, derhal ren. gi döner, suratı asılır, kaşları ça- tılır, ve: — Bu mal, size yaramaz! Tahkirile bakar ve sizi kolunuz. dan tuup kapı dişarı etmediği ka- lır, Bazıları, nezaketsizlikte: — Almiyacaktın, ne diye çikar. fıyorsun? İşimiz yok ta, seninle mi uğraşacağız? Diyecek kadar ileri gideler.. Seyyar satıcıların - yine ağzım dan çok ağır bir söz kaçırmamak için - nezaketsizlikleri tahammül edilmez bir derecededir. Hele ka- dınlara, ve ihtiyarlara karşı! Gürültü ile mücadeleye rağmen Kkapımızın önünde, pencerenizin altında, avaz avaz bağırır, hün- gürderler.. Evde çocuk mu uyur, hasta rm var? Bunu akıllarına ge- tirmek şanlarından değildir. Şa. yet, pencereyi sürüp hatırlata- cak olursanız, şu cevabı verirler: — Biz de ekmek yiyeceğiz! Evet o, başkalarının maddi ve manevi zararları pahasına sekmek yiyecek» tir. g Sabahları, şehzin ara sokok. larında — dolaşınız; — gırtlaklarını yırtarak bağıran seyyar — satıcı- uğultu halinde kulaklarını sağır eder.. Caddeden veyahut ge bir yerden bu sesleri dinleyi- niz; şehri su basmış, mahakeler tutuşmuş, bir panik var, sanırsı. nız. Bir seyyar satıcyı çağırmak, onunla slışvriş etmek gibi zaru- Tf bir bahtsızlığa düşersiniz. Göz. terdiği mostradan vermerz; — Geri kusurumu kime sataca- ğim. Çarşı fiyatından fazlasın: ister: lığa ne kadar keyecanlı haberler yayıldığı henüz unutulmamıştır. O zaman anlaştimıştı ki İtalya ta. rafından Almanyaya karşı bu me. stlade tarafdarlık gösterilmekten geri kalmmıyacağı temin edilmiş, fakat silâhlı bir kavga çıkmamak İçin İtalya tarafından yine Berli- nin nazarı dikkati celbedilmişti Orta Avrupada çıkacak bir kav. gaya Berlin . Roma mihveri na - muna İtalyanın kerışmasında ken. disi için doğrudan doğruya bir menfsat olmadığı daha 0 zaman- lar söylenmekten geri kalınma - mıştı. Şimdi Mareşal Balbonun, Berline giderek salâhiyet sahibi olanlarla temasları sırasında da yine İtalyanın bu noktai nazarını tokrar etmiş olduğu anlaşılıyor. Geçenlerde Rüslarla Japonlar a- rasındaki gerginlik arttığı zaman 'Tokyodaki Alman we İtalyan E- çilerinin Japonya hükümetine iti. dal tavsiye etikleri anlaşılmıştı. Şimdi de Romanın Berline itidal tavsiye ettiği anlaşılıyor. ni, bir şey duymadığını söylüyor. Halbuki uykusu çok hafiftır. — Evet, fakat bir şey unutu. yorsunuz: O gece kendisine münevvim Yalnız alazamadığım - bir şey war: Balıkçı kızını niçni ve me se. beble öldürdüğünüzdür. Dadı artık inkâra lüzum gör. medi: — Müösyö dö Roskoet bu izdi. waca vazı değildi. Fakat kendisin- den şüpbe olunzcağına ihtimal O... Ses titriyordu. Piyerle Mimi bi. ribirlerine bakışıyorlardı. Piyer: — Onu çok mu seviyordunuz? Karısının masüm olduğunu bil. diğiniz halde aleyhinde bulundu- nuz, zevallı kadınım kahırdan öl. düğünü gördüğünüz halde haki- kati söylmediniz. onu memnun etmek için zavallı bir kızın yüre. ğine hançeri sapladınız. Bütün bunları, kendisini sevdiğiniz için yaptımız değil mi?... #evdiğim Baptım bunları... — Evet... Hep onun için... Onu Dükkân- sahiplerinin, çırakların, | ların avazları, hiç dinmiyen bir | | dilemez mi? pazarlık usuli Pazarlıksız alış veriş — Bunun hammallığından kâr ediyorum, şu akşn terlerime bak! Cevapları hazırdır. Bunları da, kafa tutarak, dik d.k bakarak söy- ler. Bütün bunlara boyun eğiniz; o, yine trazide parmak oynatır, ve sizi aldatır. Bazıları, saygısızlığı haddinden | fazla aşırırlar, kapıyı çalarak yal- varır: — Şurada bir ahba Alın, ne olur. Alın, ne olur ama, bir alacak nöbranlaşır. hik kaldı. İar. Bu fiyat ihtiyar ede gelmez, sokakta yürür: pencereden, yahud kapıdan İç; çeki Fakat satıcı, zavul yakasını birakmaz, ya peşi sira giderek, yahud kapı — önünde, pencere altında dikilerk bağın — Sakallı, sen, ne veriyorsun? İhtiyar, seg de kir fiat söyle... — Ayıptır yahu! Diyen olsa, bu sefer, ona büla. Bir kadın, seyyar satıcıdan bir şey alacaktır, Kaflın, ağzını açma- dan, sattcı, onüm yaşına, kılığına kıyafetine göre diller döker: — Haydi al, Sana, ucuza vere. ceğim, Eğer pazarlıkta uyuşulmazsa dil döken satımı, ağız dolusu tah- kirler, küfürlerle kadıncağızı bom. bardıman eder. Pazarlıksız alış veriş, çok - iyi, çok yerinde ve çok faydalı bir usül. Acaba, esnafın ve bilhassa sey. yar satıcıların, müşterilere karşı biraz saygılı olmaları da temin Bdi bunun da önüne geçilse, bem halk rahat eder, hem de esnaf.. Çüakü, onların saygısızlıkları, küstahlıkları yüzünden, ehaliden birçoğunun bazı alış verişten vaz geçtiklerini görüyor, —duyuyor, biliyorum. Artık pazarlıkla alışveriş olma. yacağı gibi hoyratlıkla da alış weriş olmamalı! MAHMUD YESARİ LRADYO| BUGÜNKÜ PROGRAM Akşam neşriyatı: ğ Saat: 19,30 Plâkla dans musikisi 19,15 Konferan: Doktor Baktriyo. log: Fethi Erden. 19.55 Borsa ha. berleri. 20,00 Saat ayarı: Grenviç rasathanesinden naklen: Radife Neydik ve arkadaşları tarafından Türk musikisi v halk şarkıları. 20,40 Hava rapyru. 20,48 Ömer Rı. za Doğrül tarafından arabca söy- dev 21,00 Saat ayarı Örkestra: 1— Tschalkovveky. Piegne dam. t— March> slove, 3 — Relikof : Valse. 2230 Fasil saz heyeti: İbrahim ve arkadaşları tarafıandan. — 22,10 Muhtelif sololar (plâk), 22,50 Son haberler ve ertesi günün progra. mı. 23,00 Son. Bir kaç gün sonra Müsyö dö Ros. koet tahliye olundu, şatosuna gel- di. Çocaklarını ağlıyarak göğsü. ne bastı. Madmazel Adölin, balıkçı kızı. n öldürdüğünü itiraf etmiş, Röne nin elbiselerini giydiğini, ev bi- çaklarındaa birini alarak zavallı kızın kalbine sapladığını tafsi. anlatmışıı. Bopre, büyük bir şöhret kazan. dı, bütün gazeteler resmini bastı. Güzet pola ile Selestin şatoyu terk etmek için oşyalarını hazır- larken Mösyö dö Roskoet oğlunu kolları arasında sıkıyordu. Mimi eğildi, yavaşça kocasının kulağı. Fakat doğrusunu söyliyeyim mi, Madmazl Adölin'nin sevda uğru. na yaptıklarımı yapamam. Bere- ket versin hakikati çabuk mayda. na çıkardıa. Yoksa bu kadın, sev. da uğruna dünyayı biribirine ka- tacaktı. — BİTTİ — 2—SON TELGRAF — 9 Ağustos 1938 HİKÂYE | — DEVREDİLECEK İHTİRA B arae BERATI Vlnnı «Devvar satıhlı tayyarelerde veya *.- e. ti Ve Duku kındaki (4 üncü sahifeden devam) &ğustos/1934 tarih ve 1360 No. ihti. elddi konuşüruz, olmaz mı yaüv. tı& beratınmm ihtiva ettiği hukuk bu kere ba lere mütsallık islâhate hake — icat iç'n alınmış olan 1f asına devir veyahud mev- İ]ım file konmaak için icara dahi verla — Tebileceği teklf edimekte olmakla Bir halta so bi | < gKü Gabi arkadağı (, hususta tazla malümat edinmak iyoleti görünce; wi.,—uywı!çrh'ı Gelatada, Aslan Han — Haberin var mı? Vinmi bizi ıs inci kat 13 numaralara müracaat eylemeleri ilân olunur. —. —— Çok asil, çok zengin bir adam Bir — Dük mü?... — Evet... Gabi, başını salladı: — Alağf edelim derkön — kızın saadetine sebeb olduk. Dora duy. masın. teze yapmüsığını bırak. maz... terkediyor... — Yok canım!... | — Hatırına geliyor mu? Hani alay için kendisine bir kart ver. miştik, İşte 6 adam Vinni'yi bir Sanatoryoma gönderiyormuş. Al- fı ay sonra da evlencceklermiş... — İnanılmıyacak şey... Fakat... bu adam kim imiş?... Dur biraz, ismin! söylediler, Avrüpa ve Amerikaya Talebe gönderiliyor Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü Genel Direktörlüğünden : 1 — Avrupa ve Amerikaya tahsile gönderilmek üzere müsabaka" ile 20 talebe seçilecektir. Ü G Bunlardan 12 a( müden işleri veya maden endüstrileri ile alâkadar muhtelif ihtisasları clde etmek üzere mühendisliği ve 8 i de jeolojik ilim. ler tahsit edeceblerdir. J — İsteklilerin aşağıdaki şartları haiz olması lâzımdır. a — Türk olmak. b — Madenlerde veya saha üzerinde çalışabilecek kabiliyette ve Sihhati tam olmak, «sıhhi muayene Ankarada yapılacaktır». e— Lüakal lise veya kollej mezunu olup ölgunluk vesikasını haiz bulunmak. d — Yaşı 18 den aşağı ve 25 den yukarı olmâmak. I — Ker istekli, müuhendislik veya jeologluk mesleklerinden han. ereceği istidada açıkça bildirmeğe mecburdur. Müsabaka TV — Müssbaka şu derslerden yapılacaktır: & — Cebir — Her iki meslek için mecburi b — Hendese v ee ae lelşllr GÜŞÜ eçi e — Benebi bir dil D gn f — Nazari besab g — Müsellesat h — Mihanik i — Jeoloji 3 — Zooloji k — Botanik . - V — Açılacak müsabakada üssü mizanı kazanmış olmakla beraber, gönderilecek talebelerin, ihraz ettikler derece itibarile, mühendislik için, kazananların ilk 12 si ve jeölogluk için de ilk 8 i arasında bulunma. ları şarttır. Üssü müzanış hesabında, ecnebi lisandan kazanılan numara çift sayılacaktır. Mühendislik müsabakasını kazanan 12 kişiden ilk Bi mühendisliğin doğrudan doğruya teknik branşlarında tahsil ettirilecek ve 9 uncudan 12 nciye kadâr olari $ kişi de maden işletmelerile madeni endüstrilerin idart ve ticari vazifelerine hazırlanmak üzere «ticaret ve organ'zasyon mühendisi» olarak yetştirilecektir. VI — Tahsile gönderilecek olanlar ileride tahsil müddetleri kadar Devlet emrinde mecbur! hizmete tâbi olduklarından bu hususta mükel. lefiyetlerini tevsik etmek üzere bir taahhüdname verccekler ve bunun için de moeteber kefil göstereceklerdir. VII — Müsabaka imtihanları Ankarada yapılacaktır. Tarih ve mühlet şunlardır : a— M0T A. Enstitüsüne son müracaat tarihi: 24 Ağustos 1938. b — Sihhi muzyene tarihi: 26 Ağustos 1938 "e — Müsabaka imtihanları: 29 ve 31 Ağustos 1938. VIIi — Taliplerin, nüfus hüviyet cüzdüninı, hüsnühal varakasını, mekteb şahadetnamesini veya bunların tasdikli birer suretlerini 4 kıt' fotoğraf ve Gilekçelerini, son müracaat tarihine kadar Ankarada M, T. A. Enstitürü Genel Direktörlüğüne göndermeleri ve sıhhi muayeneleri için de tayin edilmiş olan günde öğleden evvel Bay Hasan apartımanın.. daki Enslitü merkezinde bulunmaları ilân olunur. «5291e DiKKAT TASHiİH Vilinci maddenin “c,, fıkrası şu şekilde de- ğiştirilmiştir. ğ Müsabaka imtihanları : Mühendislik için — 29 ve 31 Ağustos 938 Jeologluk için 1 ve 2 Eylül 938 Ecnebi dil için 3 Eylül 938 dir. Yalnız mühendislik için mecburi , » , Yalniz jeologluk için mecburi