28 Haziran 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

28 Haziran 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AHAT NOTLARI : (Dünkü sayıdan devam) " Bece hiç şüphesiz ki yerimi *gayan yolcuların kendilerile M olmalarile geçen bu kısa lat, ilk iakele olan Köstence. Mceye sabaha karşı varırlar, 'âz ve sisli bir aydınlık açıldık- Müzel bir dalgakıranıff koynun. AYuyan küçük ve şirin bir şâ. Vapur rıhtıma yanaşır. atlerce yolcu çıkarmaz. "mok nkündür. Tü. Romenli timekle bu ııîımn 2 STANBUL- KOSTENCE Stence caddelerinde hınhir renkli ışıklar pek bol olan din gurüplarını daha fazla güzelleştiriyor amma.. tanbul.. emsalsiz memleket, her adımda insa- na hasret acısını hissettiriyor siz bir şey söylemaden ve bir ter. cih yapamadan kendinizi eşyanız. la arabada bulursunuz. Bizim pa- ramızla elli kuruşla bu arabalar insanı şehre götürür. Crada bir e- manetçi vardır. Bizim Sultananın kulağı çınlasın. Ondan dah: tazamdır hat.. Oray rakır ve işsiz bir inse geçirn laşmıya çık: eşyanızı bi. Bibi vakit | üzere Köstenceyi do - arsınız.. Gandi , İ, nin arkadaŞıarından- ral Nehru Javaha BARİS'de seyahat esnasında köylüIer[e temas etli. “aletlerini gördü ve lstanda, Gandiden sonra $0k gevilen, hürmet gösterilen U Parise gelmiştir. h iki sene, Hind milli kongre- fine riyaset etmişti. Bu sene nmak lye. ideceğini söz smedi. M *hru, ikinci bir «Ga: şmıştır: » dir, Hind çatina rağmen saçları bembe- '—' Fakat, çok sağlam vücud. e" Birçok kereler, <«Gandi> âenm_u maruz kalmıştır. t fikirli, açık sözlüdür. Bu birçok kereler hapse girip kaltır. Ömrünün altı senesi *ıncdc geçmiştir. İNGİLTEREDE ZENGİN h BİR TALEBE şimali Hindde maruf ve Hin bir avukatın biricik oğlu. Âllesi, aslen Kaşmirl'dir ve. Na iftihar eder, Tu, İngilterede Kembriç ve Ö- üniversitelerinde - okudu. Mânasile bir. Avrupalı ter . N KĞTdÜ, modera - bir adam li Kibar aileler arasında vakit İçYordu. Sdista 'det edince baro. ana avdet Jizddı. Babası gibi avukatlığa B Ü. Az zamanda büyük bir " kazandı. Yüksek bir hayat | VYordu. | Seyahat esnasında köylü - | nların sefalet. O günden ikanlı yaşayış yi değiştirdi Hdi Üc beraber çalışmıya 0 Köylere 4 e: Senelere Gandı,, ye hak verdi Nehrü, Hind müli harekâtını mektedir. Milli hakların elde e . dilmesi için şiddet göslermek ta. raftadrı değildir. BİR KADININ VEFATI İngiliz hükümeti, iki seneden. | beri Nehru'yu serbesi, bırakmış. tır. İki senedenberi Hind milli köngresine riyaset etmektedir. Son hapisten çıkmı y 1935 te . pek feci şerait dahilin- dedir. Kendisine san derece sa - karısının İsviçre sanataryomur - da vefat etmek üzere olduğu ha. berini almıştı. Hemen tayyareye atladı, gitti. Nehru, Hind teceddüc harekâ. tında pek milhim bir rol oyna - dır. Hindliler ve İngiliz hü. un- | rada görmek kabildir. Yazın bu. diye meydanıdır. Burası tamamen asfalt olup şehrin lokanta ve ga- zinoları buraya açılıc. Burada ak- şamları gecenin yarısına kadar | devam eden piyasalar — yapılır. Köstencenin bütün simalarını bu- gelen müşteri biraz dınları yaşlılıklarını daima sak- nak hüni malikti e L Üstü açık yanları açı! ka- zel otokarlara bir alay çıplal (Devamı 6 ncı sayfamızda) | ka gazetelerinin — verdiği | ttan anlaşıldığ merikada Alman cası nın faaliyeti giti Umumi Harb esnası: suslarının Amerikada n tıklarını gösterir pek çök t esnasında Amerikada İngiliz ca - sus teşkilâtını idare etmiş olan A. j miral Gaunt'un hatıratını geçen « lerde «Son Telgraf» hulâsa eder . ken Alman casuslarının neler yap. tığı bakkında çok iyi bir fıkir e. dinmek kabil oluyordu. Şimdiki faaliyet de harb esna. sındaki Alman casuslarını hatır « latmakta olduğunu söyleniyor. Demek ki Alman casusları Ame Tikada 938 de de pek faal bir rol oynamağa başlamışlardır. Nevyorkta ve Vaşingtonda ce. reyan eden tahkikata göre Ame. rikada casusluk işlerile moşgul o. Tan heyot haftalardanberi müza. kereden sonra Amoerikada vâsi bir Alman teşkilâtı olduğunu bildir . miştir. Bunda alâkadar olmak ü. zere on sekiz kişi hakkında taki. bat yapılması rar verilmiştir. Bunlardân üçü Sıman ordusuna mensubdür. Söylendiğine göre Umumi Harbdenberi bu üç kişiyi meydana çıkarmak için İ düzi uzu pek bü. tanın milli — n dünya meselelerin ü husustaki tahkikat rarası | mille | eti dola. | bunua tibarile nezakı BİR SIR İFŞA EDILDİ Evlâda hasret Kalmış adam Evlâd muhabbetinin bir insan. a nerelere kadar varabileceğini gösteren bir misal yeni gelen İn. Biliz gazetelerinde anlatılan — bir vak'anın tafsilâtından anlaşılıyor: Landra civarında bir yerde De. lond isminde yedi yaşlarında bir Yahudi çocuğu dünyaya geldik - tenberi Dudley ismindeki bir şo- förle karısı tarafından bakılmiş, büyütülmüş, evlâğ edinilmişti. Çocuğun annesi vaktile bu aile - nin oturduğu evde kiracı imiş. Çocuğunu orada dünyaya getir - a hasret kalan bu İn; ça dünyaya gelen - Yahudi çocu. ğunu o kadar sevmişler ki artık hdan ayrılamaz olmuşlardır. Ço. le yedi yaşına giriy Çocuğu anası senelerdi rakmış gilmiştir. Çocuk da ken. an rızası hilâfına tutamıyı ması için hi Fakat çı p a mıştir Tek hiçbir miyordu. smü. de fotoğr lürken çocuğun bir ne dayanamıyan bu, zın ölümü evlâd m h, evlâda hasret çokn gulu bir insanı net götüreceğinin acıklı bir misalidir. Alman su - bayları şunlardır: Fon - Bonin, Herman Manzel, Feygr. Bunların üçü de Alman müjli mü e mensubdur. Fon Bonin hriye nezaretine mensubdur Feygr Şimali ve Cenubu Ame. rikadaki bütün Atman teşkilâtı - Mis Vanger man başı sayılmaktadır. Bunların ellerindeki vasıfaların en mühimmi A! Merhametli bir otomobil sahibi kendilerini Barftör plâjına kadar getirip bıraktıktan sonra karı ko. ca, paralarını hesap ettiler 10 frank 78 santimleri kalmıştı. Kıvanç, Alman ordusunda ta yare makinisti idi. Bir mağazada çalışan karısı Eduig'le be kaçtı, Çekoslavakyaya geçti mdilerine yardım et. Çek, çak karı ve km.nu! Meti duğünü anlayınca - kabul istemedi. İsviçı afı | Kadın Berberler.. Amerikada en gizli devlet, sırlarını kolayca öğrenen .. Güzel kadınlar Berberlik yapmakla ne kazanıyorlardı | nanya ile Ameri. | çok uzaklara gid de bizi Alman derecekler...r raları rına müra Kumpanyalar # giderek talilerini dendi karar verdiler. Friç ki e 'a kapağı k, gitti. Ora. Amerikaya çıkabi dar güç olduğunu bilm Göçen Mart iptidasında, Barflör ka arasında işlemekte olan bi gemilerde çalışan bir takım kim - emilerda muh. telif işleri görmekte ise de asil Va. zifeleri Amerikadaki te, ile Almanyadaki meckez arasında ir, tibatı muhafazadır. -Amerikanın kara, deniz ve hava harb vasıta - ları hakkında en yeni malümi mak için bunlar böyle mühim bir şebeke meydana çıkarılmıştır. Tabildir ki bu şebekenin içinde kadınlar en mühim bir mevki al. Maktadır. Alman casus şebekesine mensub olarak bir zamandanberi İngilte - | rede faaliyette bulunah Jesi Jor. dan ismindeki kadının bundan bir kaç ay evvel yakalanarak mah. küm edildiğini «Son Telgi zamanlar İngiliz gazetelerinden a. larak etrafile yazılmıştı. Jesi Jor. dan İskoçyada Dunde'de — açtığı berber dükkânında uzun zaman para kazanmış, fakat sonra casus. luğu meydana çıkarak 16 mayısta dört sene ağır hapse mahküm e. dilmişti. Elli bir yaşlarında olan bu kadının oynadığı rolün ehem. miyeti, şimdi Amerikada yapılan tahkikatta meydana çıkmış olu. yor. Bu bir Sanders isem Jesi Jordan arasında casusluk i barile bir münasebet vardır. Ka- ti Sanderse bil. dirmektedir. Sanders de ondan öğ. rendiklerini Almanyadaki merke. (Devamı 7 inci sahifemizde) | ymman gibidir. tinde bir Alman ile TELGRAF Korkunç sergüzeşt Çaldıkları küçük sandalla Okya- ınosu geçmek isilyen bir karı koca Alman asker kaçağı karısile Amerıkaya gıimek ıshyormuş Maceraperest karı koca plâjında bulunuyorlar. 10 frank Papasın tavsiyestle bir otelde ya- tıyorlar, yiyorlar, içiyorlar. Priç: — Fakat bu böyle devam ede. z (Devamı 7 inel de) İnsan: kasabı VAYDMAN GAZETECİLERE DEDİ Kİ: “Beni bekliyen akibeti biliyorum. Aldatmak- ta yalan söylemekte ne mana var ? , Gazeteciler, - foto; Lütfen artık çekiliniz, keşif ame- liyatı bitti. Raporumuzu hazırlı. yacağız. Bizi rahat bırakını: Sorgu hâkimi bu sözü söyledik. ten sonra muavinine döndü, ya- vaş sesle bir şeyler notettirmeğe başladı. Saat altıya geliyordu. Jandanmalar, polisler mağara. nn etrafına bir kordon çevirmiş- | lerdi. Yabancı kimseyi geçirmi - Yorlardı. Bin müşkülâtla arala . Fından sıyrıldım ve kaşif heyeti- nin arasına karıştım. Mağara ve civarı yirmi polis ve yüz seksen jandarma tarafından muhafaza altına alınmıştı. Cinayet mahallinde Müddetu. mumi sorgu hâkimi, jandarma kumandanı, Vaydman. Müyon ve gazeteci olarak ta bir ben vardım Versay sorgu bâkimi, Muddel - ümümi ile konuşuyordu. — İnsan kasabının avukatı Moro dö Ciya. feri, kayalara, kestane ağaı bakarak asabi asabi dolaşıyor, siga ranın birini söndürüyor, diğerini yakıyordu. Bana gelin: avukatlar, | İhtiyata riayet lâzumdı. Çünkü kolumdan tutulunca kordonun di- şına atacakları muhakkaktı. Vaydman, Katiller prensi, in- san kasabır Vaydıman, Milyonla beraber yanıbaşımda duruyor. İ- kisinin de elleri kelepçel İki jandarmanın muhnluı;m al. tında bulunuyorlar, Yavaş yavaş Vaydımanın — yanına yaklaştım. Kimsenin dikkat nazarını çekme. den çörneldim, yanına oturdum. Bu birkaç saat içinde birçok yas bancı çehreler gören «İnsan kasa. bı>, benim yanına oturmama hiç aldırmadı. Kim olduğumu da bil- miyor. İNSAN KASABI İLE BAŞBAŞA Geçen İlkkânunda, Amerikalı dansözün ve Madam Keller'in ce- sedleri çıkarılırken hazır bulun. muştum. O zaman, bir çün katil- lerile karşılaşacağım hiç hatırıma gelmemişti. Altı ay sonra, «Haydudlar ini» kenarında yanyana - bulunuyor - dum. Vaydman çok sakin görü- nüyordu. Milyon süt dökmüş ke. di gibi düşünüyordu. Acaba bir şey sorsam cevab ve. rir mi?.. Bir sigara uzattım. Aldı. Sanki eskidenberi biribirimizi tanıyor- muşuz gibi konuşmuya başladık. — Birçök suallere cevab ver - dim. Niçin getirdiler buraya benl hapishanede rahatım yerinde. Bi- dayette pek çok üzüldüm. Fakat bu kendim için değil, ailem için. dir. «Hayale, ümide kapılacak bir adam değilim. Yalan söylemekte bir menfaatim yok, Akıbetimi bi liyorum. Hakikati, olduğu gibi söylüyorum. İnkârın, uydurup menin faydası ne?..» Vaydman sustu. Dikkatle yü. züme bakıyordu, Bakışları itiraf ederim ki beni müteessir etti. Tatlı bir sadamı vardı. Temiz ve zarif ellerine bakıyordum. Bu el. lerin nasıl olup ta kana boyandı- a şaşıyordum. Bu ince, zarif Devamı 7 inci sahifemizde

Bu sayıdan diğer sayfalar: