| 4-SONTELARAP — 1 Haziran 1938 : n Aaaa A aA ae aa ee D — BİR FACİANIN Erkânıharbler iş başında!HİKÂYE : ı Muhakemesi | Gelincikler | | ingiliz ordusu gelecek harblerde igöreceği işi şimdiden hesablıyor Erkânıharbiye müttefiklerin kuv- vetlerini ölçmekle meşgul.. Söz dönüp dolaşarak İngilizlerin a “harebeye gi enin çarelerini âtı- silâhlanması bahsine geliyor. Şim « yacaktır. Böyle olunca müstakbel | diye kadar yanı bir senedenberi İn- harbde meselâ Fransanın yalnız te- gilterenin yeni programlarla kara- dafüi vaziyet alması kabil olamıya- | Karısından epeyce yaşlı Yazan:FİLE olan bir koc d.. O00... Bana p_eıiınak';d—e:;msl Bir gü;na NwM etmeyiniz. Onlar incecik dallarının) Beylerbeyini anlattım. Üa üstünde hayatımın en acı ve ağır| görlarının önünde boyüf hatıralarını faşırlar, Bana gelincik-| ken, sallabaş gelincikle İlerden bahsetmeyiniz. — Anlata - tim. gel | yım mı? Necdet Bevlerbeyinde ö-| — Aman ne güzel? bi tururdu. Öyle ya o zamanlar Bey- — Kararlaştırdık. * N* lerbeyi âdeta bir kibar yatağıydı.|öğle yemeği - yedil A ) gelir, bir hafla kalır, ben| Beylerbeyine gidecektilk Ö ona gider bir hafta kalırdım. Âde- Saatini tayin ettik y yatımız müşterek geçerdi. Bm' Onu mektebin bahi Genç karısının kendisini sevmediğini sanarak kendini fena yollara atarmı Londra — cinayet mahkemesinin hul etmiyorum. Adam şuürsuz bir meşgul olduğu muhakemeden dün üldeydi. Nasıl olur da kendine ta- cağı gibi büyük İngiliz kuvvetleri-| bahsedilmişti. Yeni gelon İngiliz ga- banca sıktı?, erinde buna dair görülen taf-| - Bundan sonra müddelumumi ya- şöyle hulâşa etmek kabil ola-, pılan keşifleri, hazırlanan raporları hulâsa etmiş ve demiştir ki : — Bundan başka Çaplin'in oda - cak: Eskiden bir şirketin müdürü ©- da, denizde ve havada yeni baştan silâhlanmağa kalkışması dünya mat buatında ne kadar devamlı bir su - rette mevzuu bahsolduğu malüm - |dur. O zamandanberi «Son Telgrafs nin mutlâka Avrupa toprağına çı- karılması da zaruri olacaktır. Böy- le olunca İngilterede mecburt asker- lik usulünü kabul etmek lâzım ge- Mahkemenin çahidliğe lan Kaserley isminde elli sekiz yaş-| larında bir adam artık isten çekil - miş, hali vakti yerinde olarak güzel üşkü var, orada otuz sekiz yaş-, larında kad: gene karısı ile yaşamaktadır. Y: yordu. Uzun zanı olduğu için bir ha rada uzun zaman kend yor, köşke döndüğü zaman bir müd- de 'a yine hastalanıyordu. Cenc| k. ım.bir de gene hizmetcisi var- dır, Bu kiz köşkün ilerisinde yapıl- mak olan bir binada çalışan işçile; rin başında bulunan bir genc usta ile tanışmış, bundan gene kadına da bahsetmiştir. Artık kararlaştırıyor-| lar: Ustabaşıyı eve çağırıp çay içi- riyorlar, hastaneden gelen yaşlı ko-| cası bunu görünce sas çıkarmıyor.| Ahbablık devam ediyor., Fakat bir| gün yaşlı adamın ölüşü bulunmuş- tur. Kendini mi vurdu, yoksa öldü- rüldü mü?, Burun muhakemesi o- luyor. Ustabaşı mazatındur. | Muhakemeyi dinliyerek vicdan ka | naati ile raücrimı tel'in edecek olan | jüri heyetinde üç te kadın aza bulu- nuyaordu. Çaplin ismindeki ustabaşı otuz beş yaşlarındadır. — Kasetley'i| öldürmekle- maznundur. - May Ka- serly İsmindeki gene kadın da bu genc erkeğin cürmünde - ortaklıkla | mâznun bulunuyor. Fakat kadın ige- bedir, Onun için mevkuf bulunmak- la beraber hastanede yatırılmakta, karnındaki çocuğun bir kazaya uğ- ramamasına “dikkat - edilmektedir. |ha görüştüğümüz zaman bana artık İkuvvetinden bahis açıklığı zaman İbatıra gelen deniz kuvveti değil miydi? Fakat İngilizler - hava kuv- i arttırmak için olan gayret ve fanliyet malüm - karo kuvvetle- rini, ordularını sanki yeni baştan yük bir azim ve faaliyet gösteri - yorlar, Nazarı dikkati celbeden hu- susiyet buradadır. <Taymis» gazetesinin askeri mu- tahassıs muharriri Lidet Hart'ın u- zün uzadıya teşriyatından anlaşı - ç bA Z lan bir cihet vardı ki c da İngiliz- cA0AĞa Mtertel lerin çoğunun şimdiye kadar hop sında yapılan araştırmalar yapıldığı| şu kanaatte bulundukları idi: zaman üzerinde kan lekeleri bulu- — İngiltere hiçbir suretle münaka- man kalın bir haston bulunmuştur; şa kabul etmiyecek derecede büyük Sonra Çaplin daba maznun olarak| bir deniz kuvvetine malik olmalı. yakalanmazdan evvel tahkikat es- | 1— Eğer Avrupa kıt'asında — bir Nasında verdiği ifadı ak'a ge-| harb çikar da İagiltere buna kariş- tesi Kaserley'in köşkünde olduğunu|mağa iâecbur - olı da söylemiştir. bebi de Kaserley —<—<——maaaaaaaa çi | ile kendi vaziyı 1 amış midir?, Vir adamdı. konuşmak istemesidir. Bunun üze-| Köcü mayı rinedir ki aralarında kavga çıkmış-| — Kaserley tır, Fakat Çaplın hiçbir mes'uliyet'! Bununla be: kabul vetmiyor. Kaserley'in ölümün- £ de hiçbir medhali olmadığını söy-| kabul etti: , mıydı? Müddelumumi iddiasını bitirdiks| — Evet. ten sonra mahkeme şahidlerin eeibi.| Vifemezdi. öe İ0i Hördüştür. Bundan sonra diğer bir şahid din- Kaserley'in kayınbiraderi; yani leterek bu da Kasteley'in bülundü-i karısının erkek kardaşı şahit sıfati-. Bü Şirketteki vazifesine dair malü- le dinlendiği zaman şunları söyle - Tft vererek demiştir ki: vlglle — Küzerley, sihhitirbozuk olduğu, — Kaserley sol elini'de sağ Gti gi-)İSİN nihayet martın 9 üncu , günü bi kullanmağa muvaffak olan — bir| Karapanyanın. divektörlüğünden 'is- adamdı. Onun için yaraların vazi-| *VA ederek çekildi yetine göre kendini sol elile de ya-| ralamış olması ihtimali vardır. ©- /97 *YAli sormuştur. nunla birkaç defa uzun uzadıya has. || — PU Möselede mürükün öldüğu bilial ettiğimiz oldü. Bana birkaç de, Kadar nazik olmak isterim. Pakat fa vaziyetinden, hastalığından bah-|DiTSEY sormak, istiyorum; Kaserley setti. Şubatın 23-ünde: bir defa. ga. Paştalığından Golayı mı kendiliğin- den istifa etti, yoksa çok içki içiyor. diye mi onu'oradan istifayr mecbur ettiler? Bunu kabu! - edemem. - Benim bildiğim” kendisinin hastalığı 'dota - |yısile arzusile keçilmiş olmasıdır. Bundan sonra Kaserley'in komşu. e Tikrinden çe- Tü hep hastanede yatmaktan bıklığını söyledi ve hayatın bu ıztırabına ni- hayet vermek için kendini öldür- meği düşündüğünü söyledi. Bunun üzerine Çaplin'in avukatı vücude getirmek için de ayrıca bü-| akkında otraflı muhabbet beslemediğini görünce bu | Fakat Çaplin'ia âvükâli o zaman aliyeti donanmasını bir kat daha 'Tıbbi muayeneden evvel yıkanma | kuvvetlendirmek içim olmalı. 2— Fakat İngilterenin azami de - recede kuvvetli bir hava donanma- sına malik olması için hiçbir sirgenmiyecek. kuvvetlerini göndermekle karışma- h. 2— İngiltere Avrupa kıt'asına as -| ker gönderip Almanlara karşı çıka-| .2 1o iniz tayyare kuvvotlerinin cak kadar kara kuvvetine malik de-|bir kısmı Avrupa kıt'asında Fransız| |gildir, toprağında bulunataktır. — Bunların lincikleri işte o zaman tamı- dim. Tam vaktınde ı'”. 4 dım. Boylerbeyinin moşatlığa giden| bir acayiplik vıvdıI: an gelen yaramaz| —— Fenayım, beni 6 kırmızı| - Hayatından şikâyet diT bu r, sallanırdı.| kiz gihi kom .i B J'da vesile düştükçe bu mevzu etra- '"I'““" ŞÜ 1 göbekli papatyalara meydan| çeken, köl , |fındaki neşriyatı hulâsa ederek va- İşte birbirina aykırı iki nazariye. | aa Te ea Te ea e İ mektebli bir ı BPE ON ziyetin kişaf ettiğini gösler- Şimdi lıuııuı'ı ikisi ortası bulunarak arla saatlerce eğlenir dururdum. | İşte o kadar foci, <8 a | meğe çalışmaktadır. bunun taraftarları - çoğalmaktadır. N © (Ç0 hee Çkaşeala | Gi alelkde 'dE . | Fak 4 dikkat bir hususl- Buna göre: onları gi m ki: yağı kon mdiye kadar İn; enin I— İngilterenin asıl gayret ve fa- lar gelin olsular beyaz gi-, gelen bir tiksi Bunlar zavallı birer gelin onlara gelincik den- rmızı fistanla bezenmiş -| nezaket ve muhabbel lemediği bu hitab & ladı ve bana «sterbiye far etti. Neler yapmallt ee miş ve ler, Necdet gülerdi bana, ları bir genç kıza söy- j B " tel k ile şiirin birleştiğini biz de / olduğunu söyliyerek görelim bari, lükırdilâr söylerlikten M»'”' 1 Necdet aşka inanmazdı. Ben biraz| — Beylerbeyine Bi! $ p 3— Zaten İngiliz ordusunun Av- bulunduğu yerin muhafazası için daha hayalperesttim. Amma, amma | yiz? rupa toprağında böyle bir hareketel oralara İngiliz kıtdatı gönderilecek-İ hiçbir gene kızla da bir kalb oyü-| Diye sordu: |geçmesine lüzum yoktur, Çünkül tir. nuna girmiş değildim. Bilemem, izah edemtffi Fransız ordusu Alman hududunda-| 4 Bu kıt'alar molörlü olacaktır. ki meşhur Majino hattının arkasın-| Fransadaki İngiliz kara kuvyetleri- da mükemmel suretle siperlerine'nin arttırılması harb uzadığı tak - girdikten 'sonra dayanıp gideçektir.| dirde düşünülecektiz. Onun için İngiliz kuvvetlerinin| Dikkat edilirse bundan anlaşılan | | İngilterede orduya girmek için müracaat eden gençler gönderilmesi fazladır. bir cihet vardır ki o da mecburi as- A— Halbüki harbdemr sonra uzun | kerlik usulünün kabulünü İngiliz - zaman hüküm sürdüğü " anlaşılan|lerin şimdi düşünmek istemedikle- bu'kariaât artık esaslı surette'değiş-| ri. müstakbel bir harbde bunun na- iş görünüyor. Çünkü buna büsbü-| Zarı dikkate alınacağıdır. tün aykırı olan bir noktal nazar var| Tamamile İngilizlere aid olan böy df ki gerek İngiliz parlâmentosun-|le meselelerin yabancılar tarafın - |da ve gerek İngiliz ordusu imehâfi-|dan münakaşa olunmıyacağı ma - ilinde kendini göstermektedir. lümdur. Yalnız İngilisletin silâhlan- | Küvvetli bir deniz donanması,| ması, yeniden kara kuvvetlerini art- | küvvetli bir hava donanması ol -| urip arttırmıyacakları bahsi şu iti- İmakla beraber karada uzun zaman| barla Avrupa matbuatını meşgul e- İtedafül bir vaziyette kalmak kat'i| diyor: 935 senesinin ilk aylarında git zaman biz de bir nazlı güzele a- bayı yaktık. caklarının üstünde titremeden du-| ramıyan harikulâde ince yapılı, ge- lincikleri sallıyar. rüzgürın önünde| bile tutunamıyacak kadar tüy gibi| biz gene kızdı. gün buluşur. İki saat, başbaşa demi- ——— şu suali sormuştur: — Onun böyle memyus olmasında | acaba karısının tesiri yok muydu? Karısının kendisi için hararetli bir Kadih yeniden muhakemeye geti - rildiği Zzaman sıhhi vaziyeti dolayı- sile muhakemenin neticesine kadar hastaneden — çıkarılmıyarak — orada beklemesine karar verilmiş, Tekrar hastaneye yollanmıştır. Çaplin mah| kemeye sonra getirilmiştir. Müddeiumumi iddlasında Kaser- ley'in başından yaralanarak öldü- rüldüğünü, fakat silâhıa bulunama- dığını anlatarak tahkikatı uzun u- zadıya izah ile Çaplin'in niçin maz- nun olduğunu söylemiş ve demiştir ki: — Çünkü mahkeme görecektir ki bu kodın Çaplin ile tanıştıktan son- ra onunla münasebata - girişmiştir. Kocası hastanede yatârken onların ikisi beraber yaşamışlardır. Kaser- ley'in mücadele ederek öldüğü de anlaşılmaktadır. Ölü adamın çehre-, sinde bir takım bereler vardır.. Bun- ların bir silâh ile yapılmış olduğu | tahmin edilmektedir. Başının ar - kasında da üç büyük yara vardı. Bu| yaralar vurularak açılmıştır. Vu - rulmağa sebeb de adamın sersem e- dilmesi maksadiledir. Öylece taban- ca sıkılmadan evvel bu odam ser- Kai — Söz ver, diyorum.. — İmkânı yok. — Söz ver, ısırırım!, dudakların da kanayacak! Bükük bir boyun ve yalvarış: — Yapma Nimet. Dahâ sonra, bir çığlık: — Oof... Koptu billâhi. İmtidadı: Acy a.y. Yopmasana Nimet.. Ceval Yine söylemiyecek misin?, — Çabuk süyle... Ayaki lenişi, omuzların kavranışı, bülün sılışı ve ayni Sualin devamı. Faka! sem edilmiş, kendinden geçmişti. A- n mi damın boynutdan kurşun ge-| lesene?.Gözlerin yalvarışı, sesin tit çerek duvara saplanmıştır. Bu yaşı | Va vhası: Düşünmeden rasıl söyliyeyim lay şey değil ki: Isırıyorum., hafiftir. Fakat bunu Kaserley'in ken di elile yapabiteceği ihtimalini ka BİRİNCİ KISIM Söylemiyor. musun?. Isırıyerüm. - Kolların gibi İşaret parmağının ileriye uzanışı ve tehdid: yerde tepinişi, gözlerin büyüyüp ateş- tutuldu?. Niçin söylemiyorsun, söy- larından bir erkek dinlenmiştir. Bu| muvaffakiyet için — kâfi . değildir. da şöyle anlatmıştır (Devamı 7 inci de) 'direrek kısa kesmek için kat'! mu- Edebi Roman No. 1 — Haydi söyle.. Söyle, diyorum dana.. İmkânsızlığın inadı: — Mümkün değil... - Yal, Dudakların asabi asabi uzanışı, boynun, yanakla - tın, ağzın, rasgetirilen her yerin isırılışı ve genç er- Keğin tazallümü: . Yap...ma.. Allahını seversen yapma... bir vücudün sar. Bırak d! t, daha hirçin: kah... ta, bundan daha uzun bir kahkaha.. Ne oldu şimdi? Beyeniyor musun bu diş yara- ni? ururun daha şiddetle gö: — Güleyim bari., hah, reyişi ve biryal - H N'metelğim? Ko- lar l Düşman uzun zaman beklemiye -| Habeşistan meselesi İngiltere ile İ- — Kaserley'in eşi 23 mart sabahı| cektir. Bir an evvel harbi neticelen-| talyanın arasına açmamış iken, ya- İtalya ile Fransanın arası iyi iken, ni daha Berlin - Roma mihveri or- Etem İzzet B — Çok fena., Sokağa nasil çıkacağım?. Müstehzi gülüşlerin ıstarı. Dudakların kıvrılışı, omuz silkiş ve İhmal: — Karım ısırdı dersin! — Sarmıyanlara?, Bir gülüş ve bir nükte: — Cevab vermezsin!, — Maşallah... — Hah... Hah... Hah... dım. Hangi mei'un bir (l hisle — Hayır diye covab ""’ Daha çok şaşırdı V&? — Hani bana başlart , UŞ Geneliğin bir çağı vardır ki, o yaşta büyük söylemeğe gelmez. — Ben sevemem derdim. Kendini o kadar maddileştirmeğe| çalışan Necdet bile bu sözüme gü- Belincikleri — göstere | İlerdi. yalan mıydı? iy — Yoo, Ezbere fâkırdı ölmaz. Di-| - Bilmiyorum, izah T UU ğ lerim Allahdan hem de bir süntur-| anlatamıyacağım DU h lusuna çat ta görürsün. Derdi. nereden geldi yinet 4i — Evet! dedim. HEP' Necdetin ahı tuttu. Gel zaman, Başka?, | Başka -;.v:.w-u—MAw ; danmak çok feci imiş. W / ladık. Dedi ve ik adım # ra geri dönerek ; çe A aA — Pişman olacaksın bir Bu, ince, tül kadar ince tenli, ba- sin, Ne kadar pişman GÜL yir Öğü dedi. Arkasından ;e?'? | kaha fırlattım. O işitii /hızlı hizli merdivenleri V © Necdete müjdeledim. İden kayboldu. » | — Artık seviyorunu dedim. | Niçin niçin yepmıştır Fakat bu, bana hayatımı zehir e-| Fakat bu bana hayatımı zehir e-| yorum. ı' J decek gibi görünmüyordu. Bir kele-| - Bir hafta-sonra habtf bek kanadı kadar inec kollarını -| tebin taraçasından, PRR vüclarıma aldığım gibi onu toz ha-| tifadan — atlamış, ; line koyabilirdim, gibi geldi bana. | Pârça olmuş. 4 Hastanenin — kapıcıfh yg ? «Tam bugün W’”' diye gömdüler» dedi. Kıztaşında büyücek, bahçeli bir. konağın biricik kızıydı. Hemen her yeceğim, kalb kalbe konuşurduk. Tatlı bir sesi vardı tada yokken İngilizler için müstak- * Bana artık 'Mud“, H meyiniz. Onlar da, bel bir harb halinde Almanyaya pir 8€ ye” |) karşı Avrupa toprağına asker çı - xm_'_î% S karmak mevzut bahis değildi. Çün-| v : kü İtalyan ve Frafisız orduları Al-| ““*> .. manlara karşı koymağa kâfi gele -| cektir diye hesab ediliyondu. Şimdis | Yarın ki vaziyete göre Berlin - Roma mih. MA y veri devam edecekse hesaplar baş- Zuleyhamn gi ka türlü olacaktır. İngiliz ve Fran- sız erkânıharbiyeleri ona göre dü Yazan : Sa! şünüyorlar, —AL Ve.. Veda: — Allaha ısmarladık.. — Söylemeden gidiyorsun?.. — Düşüneceğim.. — Yarın bekliyeceğim. İyi düşün.. # gi Şehvet kuduzdur! Bir kadın ısırılabili": Şi koparilabilir. Bir gerdan mmıııııııü“':wıı uçu nar çiçeği gibi öbek öbek kızartılabi patk bir vücud gül gibi kızıllaşarak açılabilir j ların hepsi ancak bir erkek şehvetinin | , Nimete bunun için hayret ederiz. İsteksiz genç ne kadar ateşsiz. al€V' kadar yangın! K ENİCE ge | * — Retik Bey... Refik Bey... ..... aA4) li Yi vap yok. harrir bey dal£ü- Amma tuhafsın!. Hena ısır, hem de z et — Xihe cevap yok. Muharrir bey G4 P < cali a Karı kocalıkta bu da ve sarışın başı masanın üzerine kapatın e m gel e Gi D harıl harıl yazıyor. Kimbilir. Ne?, HIKÂY' çet T sal mm, siyasi bir havadis mi, yoksa 'T Z — Aşıkınım, karın da olacağım!. mesi mi?, eei g — İnşallah. Gazetecilik bu: Her telden nağttt Tef ğ Kısa bir düşi essür: — Bari biraz kolonya, krem ver.. $ Aynadan moractıları görüş, te - Yazı işleri odasının kapısına "d.:ı':"' Âi eei Ö yapılı ressam bu dalgınlığa hem zü!ü(