: İ*Tarihden Yı Tetlerinden Yalancı şahidlerin sayısı oldukça ka- — barmıştı. B Osmanlı saltanatı devrinde en “nümtaz sınıf şu idi Softalar! Bunların elinde ateşten bir kam- ©1 vardı: “Din! Padişahlara göre, — “ezirler, rical, tebaa ve nihayet bü- tün halk «Bendegân» dan ibaretti. — dalkın kiymeti yoktu. İşçi, köylü, mker, hep <merkum» du. Bir ko- “yun sürüsüydü bütün bunlar... Hal- — buki softalarae«dâimiz>derler,yobazla FM daziletlür, «semahatlür, «reşa- Getlür diye hitap ederlerdi. Çünkü devlet, kurulduktan sonra fıkıh ile _duııklmmqu_ Fıkıh ise softanın 'sahsında toplanmıştı. *Kaza» padişahın, fakat <fetva> sadrâzamlar, Şoftalarındı. Bunlar, nüfuzlarını pa- dişahların nüfuz ve kudretlerile at Daşi yürütmek için, halkın ortasın- dan fışkırmış ve sivrilmiş bir smıf- H ki, istedikleri gibi atlarını oyna-| tırlar ve padişahları daima kendi gözlerile harekete sevkederlerdi. Kulaç kulaç sarıklı softalar ne buyururlarsa o olur; fetva nasıl “sudur» ederse <maslahat» o şekil - 'de «tedvir» edilirdi. Bunun içindir fikıh ahkâmı düstur halini al- «İzni sultan» kaza icabıydı. Memleketin mutlak âmiri padişah- yJar olmakla beraber, hakiki idare- — tileri softalardı. © Fetva! Padişahların en çok korktuğu bir — ŞEYdi. Bir ummacı, kara koncolostu Softalar, fetva ile padişahları tah- tından atarlar; öldürürlerdi. Buna tağmen, yine onların önlerinde ze- H, makhur, iki büklüm olurlardı. “Eğer padişahtan ümit kesseler, sa- fay entrikalarına âlet olarak «H: Vel müslimin> | bal'etmek, öldürt ikle, yerine gelecek olanın Zzama- 'da daha fazla kudret ve nütuz| çhlhl olacaklarını anlarlarsa, der- al burunları büyür, hindi gibi ka- barırlardı. Kudret padişahta ise, fetvalar pa- (ma dişahın istediği gibi Saray kadınlarının l::' istedikleri, emrettikleri gibi fet ÂVA verirlerdi. Yeniçeriler, zorbalar ayaklandı Mu, hemen onların - tarafına geçer- n Eğer açlıktan, zulümden, acı- Canı yanan halk ayaklanmı; ,derakap halk saflarının en ömı:i:; Yüfrüyerek «İrz ve canın ademi em- u_lyıu'r.des.. «Din ve devlet gayre- (H kalmadığından dem vururlardı. İşte saftalar, bu küdretlerile, da- ima her yeniliğe, her içtimaf di ıi_kllau, kalkınmaya karşı gelmişler- dir. Her bakımdan memlekete za- Tarları dokunmuştur.. Siyasi hare- ketlerde, kıyamlarda, mendi roller Oynadıkları gibi, içtimai nizamı bo- Zacak işler de yapmışlar, hak - ve adaleti hiçe saymışlardır.. Softaların menfi oynadıkları baş- hca sahalardan biri: kemelerdir. Buralarda, para, hedi-| YE mukabilinde haklıyı haksız, çı- karmaktan çekinmemişler, kararla- TINI daima kanuna, vicdana aykırı olatak vermişlerdir. Birkaç para, bitkaç koyun, bit keçi mukabilin- de Suçluyu, baksız tarafı iltizam eden, onlara akıl öğreten, yalancı Şahit ikame etmesini söyliyen bin- Jerce ve binlerce kadılar, mollalar / Börülmüştür. Hattâ, Yıldırım Baye- — zıd bunların bu kötü hareketlerin - en © kadar müteessir oldu ki, bir n bütün kadıların yıhlıı.ILınııı ığardı. Nüfuz de ise, onla- n — hükümlerine ülhıqm ŞER Yalancı şahidler klübü! ldırım Beyazıd kadıların reza- okadar müteessiroldu i, hepsinin yakılmalarını emretti. F — 30 Mart 1938 Notlar: unların reisleri de vardı. Yazan: Münir Süleyman Çapan Haksızı haklı çıkardığı için birkaç)Kim gelecek! Jitiraz sözü söylemek isteyen hak| Diye bir teklifte bulunmaktan çe- İsahibi davacının sözüne: kinirlerdi. Bunun için yalancı şahit- — Kitapta yeri varl ler şu usülü bulmuşlardı: Diye baykırdı muı, zavallı birşey| Yalancı şahide ihtiyacı olan adam söyliyemez; hele arkasından: onların toplandığı kahveye - gelir, — Şahitler de maalkasem mesele-|kahvecinin çekmecesi Üüzerine bir İyi tasvir etti, daha ne söyleniyor-|çeyrek kor, birşey söylemeden dı- sun?... şarı çıkardı. Kahveci bu çeyreği ya- İtab ve hitabını savurdu mu, büs-|lancı şahitlerin reisine götürüp ve- | bütün afallaşır, ağzını bir daha aça-|rir, reis hemen yerinden kalkar, pa-| maz, hükme razı olurdu. rayı bırakan adamın arkasından gi- Kadılar, şahitlerin yalancı olduk-|der, seslenir, tekrar kahveye döner-| (5 inci sahifemizden devamı) — |aya karar verdik. Bu haritalarda, Alman lisanı ko-| Fakat, umumi hissiyat şu merkez nuşan bütün memleketler, kırmızı|de: «Alman kıskacının bizi sıkma- bir çizgi ile iş: umuştu: sına müsaade odecek. müliniz? .. Polonyada, Dani elA, ' Foi İAlman askerleri Avusluryaya gir - sada, İtalyada... Çekoslovakya, or -|diği saatte, Fransız kabinesi tada, adeta bir kıskaç içinde sıkış - teşekkül etmemişti. Paristeki sefi mış kalmıştı, İki genç nazinin — şu Timize verilen teminattan şüphesiz sözleri kulaklarımda çınlıyordu : SOk mütehassis olduk. “Ben, Her Hitlerimizin İsviçrenin| — Vaktile Avusturyaya da — buna lmanlarla meskün kısımlarını da| behzer teminat verilmişli, Bunu u- alacağına eminim...,, İnutmamak meeburiyteindeyiz, Bir gün, Avusturyan'n akibetine uğra - — İtalyanlara ald kitimlarını da n a n yalnız ken Masolkılyü veresdk. kar «/dimlz için değil, Bütün Avrupa için MayOR YAt dünülür Bon panda ga | Nasyonal - Sosyalistlerin kuvvetlen Maase l MlSüal ! mesini tehlikcli görüyoruz ı"m“;îî"ml ıl:.:: Ü /evesi bekerle> Avusturyanın ilhakı A'vırupıııuı iz. Sodet de bulunan ırkdaşları.! Söteğinde 200 milyonluk bir impe- ni ;::tl[ı':rl'ı : Çokll komat |Fatorluk teşkiline doğru atılan ilk mızı arsınlaj ler kimil -| ŞEC |danamazlar, Biz çok — kuv iz, g ü İ BARE Va Hi e e KDA Mi Romm | T yanın petrölleri, ve bizim zirai ve| kiliseleri | SAi ve madeni servet kaynakları - iliseleri şey PRAGDA Prag, yüksek kuleleri, Alman kıskacı altında. İrinde icrayı nüfuz ederek vasıtala- BUĞÜN Akşam neşriyatı 17 İnkılâp t: Üniver 'teden naklen Yusuf Kemal Teng şenk, 18,30 Fatih Halke kimyonlu ekmek, kuru balık ve da-|kolu tarafından bir temsil, ha bir çok mezelik şeyler satıyorlar|Konferans: Doktor Fahrettin dı, rim. Durgun tipler, 19,55 Borsa Yanımdaki masada oturan bir a-|berleri, 20 Nezihe ve arkadaşla dam, kocaman yaprak sigarasından rafından Türk musikisi ve derin bir nefes çektikten sonra. — İşarkıları, 2045 Hava raporu, — Bizi hakkiyle tanımak isterse- Ömer Rıza tarafından Arapç, niz, nasıl yaşadığımızı tetkik edi -|lev, 21 Klasik Türk musikisi niz. Çekoslovak cumhuriyetinin gek/Hali! ve arkadaşları tarafında"ı. lihazırı İle uzun müddet yaşaya -| ») J. Ö RKESTRA: cağını hemen anlırsınız, Harbe ihtimal veriyor musu-| 1 - Stork: Titanen marş. 2 - Mous İsorgsky; Gans de persan, 3 - Kal man: Sirküs prensesin, 4 - Boredi Kör de peyzant, $ - Aylenberg; Ba © Jarden. 22,15 Ajans haberleri, 22,30 Plük la sololar, opera ve operet perçala rı, 2250 Son haberler ve ertesi gü inün programı, 23 Son YARINKİ PROGRAM Öğle neşriyatı: Saat 1230 Plâkla Türk musikis |1260 havadis, 13,5 plâkla Türk m 19,) — Hayır!... Vatandaşlarımdan ba zıları, Alman ordularının hudud - larımızda tevakkuf etmiyeceği zan nında bulunmuşlardı, Şimdi, bizler,| Fransanın ve Sovyet Rusyanın im - dadımıza yetişeceğini ümid ediyo - ruz. Fakat, dahili politikamız üze - ra maliktir. — Evet, biliyorüm, Çekoslov: yada üç milyondan fazla — Alman var. mız Almanların eline geçtikten son ve şatoları İle mağrur ve sakin Te aA DA temin edecek koru - rihile jermen, fakat ruhan Slav bir şehir, Sokaklarda caddeleri nün her saatinde büyük bir ka İlik var. Asker pek az. Bayrak da h gibi. Ne sükün: Merkezi Avrüpada, Fransız — ve| İbilhassa gazete muhabiri olarak laşmak pek hoşa gider bir şey de- ğü, baş| — Bu on beşinci yüz yıla ald büyük lrlgi b eeti k"'î’""'d_”“;“' birahanede meşe tahtağı ile yapıl- orku husure getirecek bir şey gö YE zZun masalarda adeta omuz ©- enaiydEcin. ORKULyanikaç Yaşadı ” ::îu“ gibi oturan, biralarını — içen orkular k, a ü y ıhiî;:de abilş ,,:::;m:,_b' yüksek kahkhalarla gülen — halkm KĞ Te *7 "İyeşesini görünce hayatta bir endi- mak,.. Fakat, yavaş yavaş, bu sa -| n Pi ikin milletin kalbini ezen endişeyi| eleri olmadığına — hükmedeceği | farkediyorum, —P-smi lar: |geliyordu. ai Mütteliklerimizin söderine iti -| Köylü kadınlar, küçük hasır se - madımız var, Ve hürriyetimizi, is- petlerle masaları dolaşıyorlar: Kır - tiklâlimizi ölünceye kadar müdafa-İmız turp, ve tuzlu badem, — ceviz, — . İDovetlerve toplantılar|| u, KONFERANS Bu akşam saat (20,30) da Eviml- do| Manyi varlığımız lacaktır, — Şu balde Eodet Almanları ile bir itilâf çarelerini atamak — daha makul olur, Onları, çekiştirmeye çalışmaktan bu daha iyidir Ona ne şüphe... Hitlerin — bu ek baş Dolfüsün Öldürüldüğün larını bile bile dinlerlerdi. Yalancı|ler, şahadetin nevi hakkında konu- şahitlik çok eski yıllardan beri şet'i/şurlar, pazarlık ederler, pey alır- mahkemelerde başlamıştı. |lar, gün tayin ettikten sonra ayrı İkinci Abdülhamit devrinde, İs-|lırlardı. tanbulda bu işle geçinen bir sürü| 1880 yılında Süleymaniye tamiin-| insan vardı. Bunlar Süleymaniye|deki yalancı şahitler kuahvesinde caminin avlusundaki — kahvelerle,'$öyle tuhaf bir vak'a geç | Sultanahmette sıra — kahvelerinde a Horhorda c | bulunurdu. Bu kahveler, yala dında hitlerin kulüpleri, toplandıklı hit lâzım ol rdi. Sultanahmetteki yalancı şa- Si tlerin reisi Hakkı bey — adlı, c: cavlak kafalı, iri yarı bir adammdı Süleymaniyedekilerin - başkanı Ahmet efendi adında - kiza kara sakallı, enfiye meraklısı bi di. Bos- iki n| edeki Teği koydu, n Kıbrıslı hoca da| Mehmet ve arkadaşları etrafını sar- dılar, Ahmet söze başlamadan öle- kiler sordular: | — Yahu o ne edepsiz herif, hâlâ lancı şahitlerin Süleymaniye|senin alacağını vermedi mi? ve Sultanahmet kahvelerinde içti-| lerinin sebebi vardı: Sü- cevap verdi: leymaniye Şeyhülislâm kapısına,Sul| — Canım benim — alacağım yok, tanahmet (Deftec hakani) ve adli- borcum var, borcum! yeye yakındı. Burada işleri olup ta| Hepsi birden: yalancı şahide ihtiyacı olanlar, he-| — Allah Allah kaç kere verecek- et bu kahvelere koşarlar, dava-|sin? a, işin ehemmiyetine göre yalan-| Ahmet bunların — mesleklerinde €t şahitlerle pazarlık ederek, he-|hakikaten ehil (!) olduğunu anla- men mahkemeye tokarlardı. |di İşini anlattı. Paz: Yalancı şahitleri tanıyanlar doğ-| Ayrılırken dedi ki: rudan doğruya kahveye gelirler,| — Yarın Mahmut paşa mahkeme- görüşürler, —sözleşirler, mahkeme|sine geleceksiniz, sakın gelmemez- günü randevu verdikleri saatlerde|lik yapmayın? Ahmet şaşkın bir tavır Tükınarak yapıldı.. Gördüm !.. ( inci sahifemizden devam) Dedi. Ve Nâve etti: Sakın kan dökülmesine mey'- dan vermeyiniz. İçtima salonunda bulunan vekil- lerin yanına gittim ve başvekilin ar zusunü bildirdim, Bu ile bizi tehdid edi ezareti altında saa zin Cağaloğlundaki merkez salonun da muharrir ve ressam Elif Naci ta- frafından halk ve resim) 'bir konferans verilecek ve bu kon- mevzulu feransı örkestramız amatörlerinden Fethi (keman) ile Renan (piyano) ın bir konseri takip edecektir Da - ayascilerin Vetiye yoktur Herkes gelebilir: ka | - T aa hamikiet Hüllaetüde * k l ek is - temişler, fakat muvaffak olamamış lardı Evimiz — seri — konferanslarından | (Yurtta teknik tedrisata — rağbet) |mevzulusu 31/3/938 Perşembe gü - let da mü saat (17,30) da Cağaloğlundaki| merkez salonumuzda İslanbul sa -| okulu direktörü Yusuf Ziya E - “Naziler, Viyanada başv iresini işgal eder ve başvekili öldü -| rürken bir çokları Ca telsiz istas - yonunu ele geçirmişlerdi. timan tarafından verilecektir Da - “İspiker, rovelverle tehdid olün- vetiye yoktur, Herkes gelebilir. du ve kabinenin istifa ettiğini bü -| e tün dünyaya ilân etmek mecburi - ASKERE DAVET saftkde, kaklı, Üsküdar askerlik şubesinden : “Bu sırada hükümet — kuvvetleri . n » faaliyete geçti, Asker, polis ve| İ — 938 Nisan celbinde aşağıda nazilere sınıf ve do, yazılı olanların askere Jandarma ve gönüllüler, y karşı koymağa başladılı , Ve saat Sağırılacağı cihetle gimdiden hazır- b " lanmalarını ve tafsilât almak isto- 10 buçukta kıyamın önüne geçme - |yenlerin şubeye müracaatları. ğe muvaffako oldular. Başvekilin vasiyetnamesi 2 — Davete icsbet etmeyenlerin Sükünet iade edi'di Fakat, ya -| mükellefiyeti askeriye kanununun zık ki başvekil öldü €za maddelerine çarpılacağı ilân o -| lunur. Kendisile son konuşan — bendim. ni ——— aa Bu ekalliyet, Bohemya mese-| siki, 14 söt lesinde, ve tabil hududlarımız da -| ——— hilinde bulnuyor, Asıl felâket bu - rada... Eğer bu gağlık araziyi Al -| İmanyaay terkedecek olursak — milli tehlike — altında ka - TİYATROSU Bu gece — saat 20,30 da e arkadaşları Hakkı Rüşen, Eyüb Sabri, Rıfl birlikte Madmazel Miçe - Pençef varyete - vinin iştirâkile ... TEPEBAŞINDA SEHİR- TİYATROS J Dram ve Piyes kısını Bu gece saat 20 30 da FİDANAKİ a Yazan: Pandeli Horn Terceme eden: Fahri Ku : Pazar günü gündüz saat 1 ,30'da ... alliyetlerin süruruna payan yok, Siz Fransızlar, hülya ile yaşamayı seversiniz, Tehlikeyi görmezsiniz. Almanya Avusturyayı yuttu. Şim - di sıra kimde?..... Yeni neşriyat YEMEK KİTABI Her aile için lâzım olan, Inkilâb Kitabevi tarafından neşredilen A - laturka - Alafranga kitapda yemek- lerin nasıl pişirileceklerini sofra ların tanzimi mevsimine göre pişe- 'cek yemeklerin listesini gayet sade herkesin anlayabileceği tarzda an- latır ve öğretir fiatı 50 kuruş, ... LOKMAN HEKİM (19) uncu sayısı çıktı. (Kahve 've çaya nisbeten daha faydalı ve sıhhi (24) içki vari) (Akşam yeme- ğini yeryemez yatmamalı, sonra fe- lüket olur. Uykuya ve sabah kah - yaltısına çok ehemmiyet vermeli!) (Taze ve kuru üzüm, hem gıda ve hera de şifadır!) (Evhama kapilma- malı, maneviyatı kuvvetli bulun - durmalı!) (Hekim gelinceye kadar ne yapmalı? İnsan şiddetli -soğuk | 'nasıl alır?) (Lokman Hekimin ö -| Bütleri!) ( Yüzlerce — hastalıktan, milyonlarca —mikroplardan — nasıl kurtulmalı?) (Dilinizi, dudakları - nızi muhafaza ediniz!) gibi çok kıy- metli misaller vardır!. Lokman He- kimin bu nüshasını okuyanlar yüz- de (50) hastalıklardan kurtulurlar! Tanesi 7,5, senelik ve ciltsiz kolek- siyonu (100), ciltlisi (125) kuruş - tur. Divanyolu No. 104 Lokman He- kin Tstanbul asliye 5 inci hukuk mah Eaki' Fransiz tiya'- ssunda ŞEHİR TİYAT OSU KOMEDİ KI l Bu gece aaat 2) )da Bir kavuk devr!! Ji Komedi 3 perde Yazan: Celâl Nüsahip o3'u e Ertuğrul Sadi Tek TİYATROSU Bu akşam (Bakirköy Milityadide) büyük vodvil 3 perde Çam Sakızı çarşamba (Üsküdar — Halede) Çam Sakızı HALK OPERETİi Temsilleri KURULUŞU 106 ABTANDUL 30 Mart Çarşamba akşamı Bakır- köy Çankaya Sinemasında tehir e-| si deşer'i mah-|” bluşurlardı. Fakat, bunları hiç ta- j-|Pamayanlar, ilk defa yalancı şahit arayanlar, kahveye gelerek doğrü- 'dan doğruya: — Bana iki yalancı şahit lâzım.. Tahtelbahir (5 inci sahifemizden devam) zımdı. Amerikan istihbarat teşkilâ- tana mensup bir casus bu harita parçalarını alarak saatlerce ve n tan sonra anlayabilmiştir. Harita- lar şimal denizini gösteriyordu. Fa- kat öyle bir takım işaretler daha vardı ki bunları anlamak mümkün değildi. Bu işaretleri Amerikan ca- susları da anlayamadan kalmışlar- dı. Fakat Amerikan istihbarat şe- bekesinden diğer bir casus daha laçık gözlülük etmiş, yere düşen L 49 zeplinini hiç kimseye belli etme-, hayet bütün bir gece meşgul olduk-| Kıbrıslı hoca cevap verdi: | — BHaydi sen git, boşuna üzülme, biz yalan söyleyen adamlardan de- ğiliz. Söz bir, Allah bir! Münir Cüleyman ÇAPAN harbinin Gizli haritaları. vel işe koyulmuş ve yine hiç kimse farkında olmıyarak oradan — koca-| jnan bir kitap bulmuştu. Bu kitabın Jisinde Alman gemilerinin tayyare 've zeplinlerinin resimleri vardı. Bu casusun bulduğu kitap çok işe ya- radı. Çünkü oradan alınan malümat sayesinde evvelce — halledilemiyen işaretlerin ne olduğu meydana çık- tığı gibi Almanların tahtelbahir mu harebesine dair de birçok ip uçla- a yakalamak kabil olmuştu. — İşa- retlerden anlaşılar çu İdi: Alman: lar tahtelbahir harbine girişti giri- şeli bir hayli İngiliz, Fransız ve A- Son sözü karısına ve vatanrna aid oldu. Sakın, kafı dökülmesine mey - dan vermeyiniz... Başvekil, harp meydarında ölen bir asker ldü, Fakat hatırası bütün Avusturyalıların kalbinde ya) şıyacaktır. erikan gemisi batırmışlardı man tahtelbahirleri bundari da daha böyle bir müddet gemi ba- tırmak üzere muhtelif yerlerde va- ziyet almışlardı. İşaretler Alman tahtelbahirlerinin vazivetini, n lerdi ın) gösteriyor- İdu. Bu cihetler anlaşılınca İitabı iliz ami- AL sonra neler yaptıkla İngilizler almışlar ralleri için bu malü: makbule geçtiğini söylemeğe hacet olmasa gerektir. Alman amiralleri de çok geçme- den anlamışlardı ki kendilerinin tahtelbahir harbına dalr olan esra- rı İngilizlerin eline geçmiş bulunu- yordu. Lâkin Alman amirâlleri bu- nu anlamadan evvel İngiliz amiral- leri hemen faaliyete geçmişler - ve| Piyade : 316 - 320 Doğumlular da- bil, Jandarma, deniz, 316 - 332 do - Bumlular dahil ve lüzumu halinde| 383 doğumlara da müracaat oluna- cak, Harp sanayii sınıfından olan - lar; 316-333 dahil, Gümrük sınıfın İdan olanlar; 316 - 332 dahil. *Alman tahtelbahirl, detli bir mücadele açarak büyük bir muvaflakıyet elde etmişlerdi. İşte Azv-ıkalı casus teşkilâtının umumi hâartae Avrupa cephesinde - İngiliz ve Fransız ve daha ziyade İngiliz- Jler hesabına olarak kaydedilen mü üm bir muvaflakıyeti böyle olmuş- Şimdiye kadar neşredilen bu ya- İzilarda İngilir , Fransız ve Alman Casus teşkilâtının birbirlerine karşı akları gizli fakat şiddetli İmücadelelerden bahsedildi. Bun- dan sonra yine İngiliz casus teşki- lâtının nasıl muvaffak “olduğuna İdair yazılacak bazı cihetler vardır. Bu ciheti de yarına bırakmak 1â- izam. kemesinden: İstanbul maliye muhakemat mü- dürlüğünün Apostol Papadoplos ve dilen süvare ; 31 Mart Perşembe akşamı Kadıköy Süreyya sinemasında büyük mü - sajre aleyhine açtığı davanın yapıl- makta olan tahkikatı sırasında; İş - bu müddeileyhlerden adı geçen A-/S, Atillâ Revüsü milli danslar Halk postol Papadoplosun mukiddemağ türküleri Halk Opereti bulunduğu ve tebligatların yapıldı- Büyük operet ğt Tepebaşında Meşrutiyet cadde -! sinde 27 No, lu ikametgâhını terk EMİR ile Beyoğlu camcı Foyzi sokak Se- lâhattin odaları çıkmazı 16 No. u| y5.7 rucrf eve nakil ettiği ve halen kendisinin|| — Muharrem Mert Yunanistanda bulunduğu ve orada- 27 17 ki ikametgâhının meçhul — olduğu mübaşir meşruhutından — ve — po-|| Yıl 1938, Ay 3, Gün89, Kasım 143 lisin bu yolda yaptığı tahkikattaniİ! 80 Mart 1 Ça mba anlaşılmasına binen davcı vekilinin Üebile hakkındaki tebligatın lânen yapılmasına karar verilmiş - oldu - ğundan tahkikatın muallâk bulun - duğu 14/6/938' salı günü saat 14 deli mahkemede hazır bulunmadığı ve-| ya bir vekil yollamadığı -takdirde |/ bir daha mahkemeye kabul editmi- || yeceği ve hakkındaki hüküm gıya- ben verileceği H, U. M K. nun 1411 | samere 1354 Ruai — ci İndağ zaferi 1921 l Vakitl Vussd | Ezanl ' |a d 11 16 5 49 .2 Güneş Öğls İkindi Akşaı Yaksı 5 46 12 29 15 52 ıB 31 | 12 0) İz004| 1 33 İ aor| 937 inci ve müteakip maddelerine tev - fikan davetiye makamına kaim ol - 'mak üzere keyfiyet ilân olunur, 935