24 Mart 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

24 Mart 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Mahkemelerde... Dün İstanbu bakılan davaların en enfresanı |.. Mahkemede yankesicilik yap- mıya kalkan biri de cürmümeş- hud halin Bundan üç ay evvel Eyüb ve Ke- resteciler arasında işliyen otobüs şoförü Sabri yedi yaşında Tanaş is- minde küçücük bir çocuğu çiğne - mişti. Dün Dördüncü cerada Sab- Ti'nin duruşmasına devam edildi. Evvelce okunan ehli vukuf ra- 'porları tedkik edildi Ve yine ev - velce dinlenen den memurlarının raparları okundu. Sonra şahid ola -| rak şofür Yusuf dinlendi. — Yusuf vak'ayı şöyle anlattı: — Efendim ben orada ölen Ta- naşır elinden tutmuş çeviriyordum benti çocuğun evinin önünde idim, şıda bulunan Tanaş'ın ağabeyisi Le onidas kardeşini yanına — çağırdı. Tanaş odun sergisine koştu, odun- ları sepete koydu birdenbire geri çekildi. Tam bu sırada Sabri'nin o- tobüs'ü geçiyordu. Sabri direksi - ar - yonu sağa kıvırdı fakat çocuk çok- At, katır ve Eşek'ten vergi Alınmıyacak Tek tırnsâli hayvanların nesli ıslâhı İçin bu ted- bir başta lyor Meclise verilen bir takrirle her sene, koyun, keçi, tiftik, ve — diğer bayvanlar için alınmakta olan sa - yım vergisinin tenzili hakkındaki Proje encümenlerde tetkik edil - mekteydi. Ahiren bu hususta, mü-| zakerelerin nihayet bulduğu, — yün ve yapağı, memleketimizin — başta yürüyen, ihraç maddelerinin mali-| yet — fiyatlarında mühim tesirler meydana getireceği şüphesiz görü- len bu vergi tenzili işi encümenler- de çok muvafık bir şekilde karşılan| mış, fakat bundan az evvel hayvan | vergilerinde yapılan tenzilât gözü- orada arabam vardır, ölen | | adliyesinde de tutuldu |tan tekerleklerin altına gitmişti. De di. Bunun üzerine şahid Hakkı kap- tan çağırıldı, gelmemişti, neticede diğer gelmiyen şahidlerin getiril -| mesi için mahkeme 30 Mart saat 14 de birakıldı. Sabri'nin mahkemesi — yapıkdığı esnada dışarda bir kaynaşma — oldu halk birbirine girdi, bu suretle bi -| razsonra bu hâdisenin bir yankesi-| lik olduğuanlaşıldı. Bir saat sonra, da bu suçu işliyen Muzafefr der - hal cürmü meşhut mahkemesine ve- rildi. Muzaffer Selâhi ve, Muhiddin isminde iki kişinin arka ceplerinde- ki para cüzdanlarını aşırmış idi. Bi- Çekoslovakyaya teklif.. Çekaslovakyadaki — Almanlara muhtariyet verilmesi için İngilte renin Fransa ile birlikte Prag nc: dinde bir teşebbüste — bulunacağı bahsi ortaya çıkmadan “Gyvel Çe -| koslovak hükümeti — tdanesindeki Almanlar için hususi bir idare şek- | li bulmak üzere tetkikata başlamış tı, Prag hükümeti geçen sene ken-| di idaresindeki Almanlar için bazı| imtiyazlar vermeğe zaten muva - fakat etmişti. Şimdi bu müsadele - rin daha genişletilmesi cihetine gi dilecektir . Bir memleketin dahilt işlerinden sayılan bir takım meseleler vardır | ki bunlar hariçden herhangi suret- | le vukubulan müdahaleler çok defa aksülümeller uyandıra gelmştir. Umumi Harpten sonra — yapılan muahedelerde bir. takım — yerler;| başka başka devletlerin — idaresine geçerken oral: lkı ile yeki tâbi olacakları devlet arasında bir vaziyet baş gösteriyordu: O devlet kendi idaresine başka milliyetten olan — tobaasına m hükük — tanıyordü, Bunlara ekalliyetlerin hukuku den- di ve kaç senedir bilhassa Cenevre-. | n asıl h aldığı rinin içi boş diğerinin içinde de 60 kuruş para bulunuyordu. Suçlu Mu ' zaffer suçunu inkâr etti, dinlenen | şahitler suçlunun aleyhine şehadet ettiler neticede Muzaffer bir ay 19| İgün hapse mahküm oldu. Esnafın Takib ve Kontrolu Yüzlerce osnafın cazosı bir defalık affedildi Belediye zabıtası belediye nizam larına aykırı hareket edenleri sıkı bir şekilde takib etmektedir. Son bir hafta zarfında zabıta dilenci - lerle ve fırıncılarla mücadele et - İmektedir, Bu suretle muhtelif gı - (daların nümuneleri alınmakta — ve İnoksan görülen ve hamur pişiril - miş ekmekler müsadere edilmekte- idir. Bu hafta içinde; Üsküdar mın- Jtakasındaki esnaf da sıkı bir şekil- de kontraldan geçirilmi; Bu kontrollar neticesinde bazı sucu - ların mühürsüz teneke ile su taşı-| dıkları; bazı seyyar satıcıların üstü| açık yemiş sattıkları görülmüş |de Milletler Cemiyetinde ekalliyet İise kati mahiyette ciarak Çekoslo - nüne alınınca şimdilik başka ten- ve bunlara beşer lira ceza kesilmiş- zilâta imkân olmadığı da görülmüş tir. | tür, Mikdarı 300 e varan bu cezaları Diğer taraftan memleketimizin zira. |tasdik edecek olan makam; bu ce-| at bakımından mühim bir mevki o-|Zalardan çoğunu (esnafa bir yar- lan bir çok mıntakaların da her köy-|dım olmak üzere) bir defalik affet- lünün muhakkak bir hayvan besledi Ü. at, katır ve eşek cinsinden olan. bu bayvanların sayım vergilerin - den şimdiye kadar hiç tenzilât ya- pılmadığı nazarı itibara — alınarak toprak müstahsillerinin bu cihet - ten bir vergi tenzilâtina — muhtaç bulundukları görüşülmüş, ve büd- ce encümenince yapılan müzakere - lerden sonra At, katır, ve eşekten sayım vegisi alınmaması karar altı na alınmıştır. iraf bakımdan köy kalkınma - Sın ce verecek olan bu vergi muafiyeti Konuşmadı. Elile: — Buyurun! Manasına gelen bir işaret yaptı. Memur yol verdi, Semra tered- dütle içeriye girdi, Ayakta bekle- di. Kompartımanın kapısı kapans dıktan sonra Suad, yine konuş - mamış, elile yer göstermşi Semra asabi hareketlerle çan - tasını evirip çeviriyordu. Bir müd- det söyliyecek $öz bulamadı. Onun konuşmasını bekledi Suad bulanık gözlerile ilk defa görüyormuş gibi bakıyordu Dili ağzının içinde dönmüyor - du, Ağırlaşmıştı. Hafızasını kay- betmiş bir insan hali vardı üze - rindi Rüyadan uyanır gibi gelmeğe çalıştı, Gözlerini kırpıştırdı. Bu soğuk geçen bir dakikayı müteakip Semra gözlerini kom - partıman içinde dolaştırarak ko- nuştu: Temek İstanbuldan kaçıyor- kendine la köylüy çok faydalı bir neti -| Miş ve bir kere için esnafa ihtaı iktifa olunmuştur. |büyük bir memnüniyetle karşılan- maktadır. 'Tek tırnaklı hayvanların nesil 1s- lahı ve kan istilcsi sün yapılan çalışmalara bu vergi mua - tiyetile köylü de bizzat iştirak et -| miş olacaktır, Ve bu busustaki fa- aliyete büyük bir hız verilecektir. Bu hususta meclisin umum' he - yetine arz ve müzakere — edilecek| |kanun projesinin bugünlerde mü-| zakerestne başlanması muhtemel -| Suad, kolunu sanki — kırıkmış il ikülâtla kaldırdı. Gözlü - ir yı baştan a #ği tekrar süzdükten sonra ce - vap verdi: — Yalnız İstanbuldan değil... — Benden de... — Doğru... — Fakat bunun için hiç bir se- beb yok, — Ters söylediniz... Burada ar- tık kalmanın lüzumu yok, diye - cektiniz! s — Rica ederim Selim... Suad bey... Açık konuşalım Böyle cüm- leleri ibhama bulayarak birbirimi- mizi kırmak için - kullanmıyalım, maderaki ayrılıyoruz. — Mademki hayat sizin dediğiniz gibt uzun bir yol.Belki bir gün karşılaşırız. Dost olarak ayrılalım. Birbirimizi bey- hude incitmiyelim. Suad başını geriye attı. Kane- peye iyice yaslandıklan sonra iki kelime söyledi. -Ni in geldini: — Niçin gelmiş olabilirim? ler meselesi vakit vakit en hararetli münakaşalara yol açtı, Bu — bahsi Uzatmaksızın asıl mevzua dönmek lâzım geliyor: Çekoslovaklar esa -| sen kendi idarelerindeki Almanla - rın hukukunu tanıdıklarını daima tekrar etmişler fakat hariçte bu ve- sile ile Çekoslovak devletinin da - hil işlerine müdahale kabul ede - miyceklerini söylemişlerdir. Hariçtn müdahaleyi kabul etme -| mek demek; Almanlar tarafından i- şe karışılmasını reddetmek demek- tir, Fakat Diplomatlık âleminde her hangi suretle olursa olsun söz söylemek caiz görülmediğinden Çekler de istikbalde bütün anlaş - ma kapılarını kapamarmağa dikkat etmişlerdir. Çekoslovakyadaki Al - manlar hakkında Almanyanın mü - dahalesini kabul etmiyorlarsa — da; İngiltere ve Fransa tarafından edi- lecek bir teklifi tetkik edebilecek - lerdir | Orta Avrupada az çok emniyeti i- ade etmek, için çare aranırken, göz- ler Londraya çevriliyor: — İngiltere vakya dair herhangi bir beyanatta bulunmayı şimdiye kadar muvafık görmemiştir. ise kat'i mahiyette olarak Çekoslo- sıl vekayie gahne olacağı — endişesi devam ediyor, Ahmod Rauf Eminönü meydanı- nın yıkılması işi Belediye reisliği Eminönü meyda - nında istimlâk olunacak — entlâkin sahiplerini davet etmiş ve bina su- ri evelki gündenberi beledi - ,yeye gitmeğe başlamıştır. Kendilerile yapılacak olan pa - zarlıkta, binaların gayri safi irad- larının 10 seneliği kıymete esas tu- tulacaktır. Bu binaların enkazı bedelleri de; iyine ayni istimlâk işinde kullanıl- mak üzere mahfuz tutulacak! DELİ İsulleri olan etli büyük |F |İmtihanları ve 3 MÜHiİM BiR MEVZU Soğutulmuş et sanayii için yeni tedbirler alınıyor Iktisad ve Ziraat Vekâletleri bu maksatla esaslı surette harekete geçtiler I 1 — Sıhhat ve İçtimat Muavenet'linde ordunun et ihtiyacını temin|serve et meselesi bahse mevzu ola Vekâleti alâkadarlara şu — tamimi|etmek için, bugünden bu yolda kuv imazsa da, taze sığır etlerinin mek - göndermiştir. İvetli adımlar atmak zarureti kar - teplerde ve orduda mbzul bir şekil- Her milletin bir et yeme itiyadı şısındayız. |d sarfının muvafık olacağı kanaatin- vardır. Fakat zamanla ve alınacak | Esasen soğutulmuş ve konserve et deyim. Memleket sığır etlerinin le: müessir tedbirlerle bu itiyadı kıs -|meselesi ikinci beş yıllık sanayi plâ-|Zetsiz ve hele zevkimize uymadığ men olsun - de; kal nn tanzimi sırasında etüd edile- mütalcası da şüphesiz doğrudur. Fa| Pratik bir tedbir olarak mektep -'rek hazırlanan rapor yüksek ten -|kat bunun sebebi sığırlarımızı et | - lerde ve orduda sığır eti yedirmek İsiplere arzolunmuştur. Bu teklif|çin beslemeyip koşu hayvamı olarak ve halk arasında da bu yolda pro- yüksek - tasviplere tiran etüği|yetiştirip çift çubuk ve nakil işle - Paganda yapmak bahse mevzudur.'takdirde memlekette bir et sanayli-İrinde kullandığımızı da unutmamalı | Frigorifiye (soğutulmuş) ve kon- nin inkişafı ile ge iyız. soğutulmuş vı serve etlerimizin dahilde sarf ve| gerekse 1 ele ahınıy serve et hakkındaki sıhhi mütale: Fakat sı sÜtü ve eti larımız koşu için değ n beslendiği takdirde İileri sürülen mahzurun mühim de - i ptânının bu kısmı tatbik|recede ortadan kalkacağı muhak - İedilinciye kadar soğutulmuş ve kon- |kaktır: e gel lara da iştirak etmekle e ihracı me- İmemnleketin bol ve kayin ari ş bulunaca imize hariç i buln larda ak, ve seler h Seyyah Akını Başlıyor Belediye terciman kad-! rosuna 10 k'şi ilâve etti! Seyyah mevsimi başlamak üze - re olduğundan şehrimize sık sık seyyah kafileleri gelmeğe - başla - mıştır. Bu meyanda; önümüzdeki Pazar günü Lüzitanya vepurile 500 İngiliz ve Pazartesi günü de; Cene- ral Fon Stayben vapurile 450 Al - İman seyyahı daha şehrimize gele - cektir. E;ğaziçin de Halka ucuz Arazi verilecek Boğaziçinia imarında bü-| yükbir rol oynayacak bu iş için bir komisyon kuruldu Boğaziçinde milli ke aid o - lan arazinin ucuz fiyatla halka sa- tılması ve bu zuretle Boğaziçinin arında yeni ve esaslı bir adım da ası muvalık görülmüştür. ız malümata göre bu mak Bır kongrey;,* Daha Çağrıldık Akıl hifzissihhası köngresi Ağustosda Münihte ve arsıulu kriminiloji eyllülde Roma'da topla- nacaktır. Akıl hıfzıssihhası kor İgresinin — Tuznamesi (toksikoma dir. Her iki kongreye de hükümetimiz İdavet edilmiştir. Ve Profesör F reddin Kerim Gökay Profesör Fahreddin Kerim akı ni) | | gideci Gök kongresinde (Tür| ede (toksikomani mevzulu bir rapor okuyacaktır. Mekteblerin 1? hıfzıssıhha müc Belediye reisliği gerek bu ve ge-| e bi irek b mevsimde şehrimize gelecek İkanı ile, adliye, d:m:ı ve maliyelcian diğer seyyahlar için yeniden iletleri mümessillerinden mü - L N görmüş - tür. hazırlıyacağı rapor ü £ tarihlerde — milli Bü maksatla kadroya 3 ü kadin e geçmiş olan ve Boğaziçin -|Olmak üzere 10 tercüman ilâve o - lunmuştu. Ders kitabları | İde bulunan arazinin lâzım görülen İkısımları çok ucuz bir fiyatla s: İDers yılı sonunun yaklaşması mü- ' kısımları çok ucuz bir fiyatla nasebetile mekteplerde rir $8 At ,k";cuki“—'d S müdürlüklerinde büyük bir CA uralarda ucuz arsa ala - İstanbul asliye bi Va mahkemesinden: — SONTELGR ÂH İdında toplanıyor. —Matbust 24 Mart 1938 Halk Filozofu”— diyor kl : Matbuatın Matemi var 'Tahir öldü. Bu haber, onu tanı - onun hayatiyetini görmemiş - olanlar - için ylemez, her hangi bir ir- 'tihal haberinden farksızmış gibi gö- Tünen bu iki kelimenin ne kadar feci, feci olduğu kadar da hazin ir manası olduğunu anlamak ve anlatmak ta kolay değildir. Şüphe yok ki her ölünün ardın- dan gözyaşı dökenleri vardır. ve er ölü ardında bir boşluk bırakır € boşluğa gömülür, Amennâ. Fakat Tahir ile ölüm kelimesi 6 ikadar birbirine zıd, birbirine o ka- dar uzak iki kelimedir ki yanyana geldikleri zaman teessüründen baş- ka uyandırdığı hayrete bile taham- mül etmek güçtür. mıyanlar için, yakında bir şey $ Coşkun bir neş'e, -hudutsuz büsnüniyet Tahiri anlatmağa — kâfi gelmez. Misilsiz bir ll şimşek gibi bir zekâ, saymakla bit- İmiyecek meziyetlerinin bir nde bi - |rer katredir F'ati intikali ve muvafakiyet, larındaki çabukluk ve isabe Tahir anlatılamaz... «Maslak yolu, yanlış bir İren, parçalanmış bir otomobü, yaralı insanlar.» Bu kan kokan havadisin serlevhasını Tahir yapacaktı. Yü - zü gözü sarılı, baygın yatan arka - İdaşları da onu dizecekler ertesi gün ide hepimiz, acıklı bir faclanın taf- silâtini okuyarak yaralıların ve ya- rasına tahammül edemiyerek ölen- lerin meş'um akibetlerine sızlana- caktık. . Bugün — gözyaşlarımız, — faclanıı serlevhasını yapamadan, onları di- zemeden ölen arkadaşlarımızın ar âlen değerli — arkadaşlarını kaybettiğine mi yoksa Tahirin bir ay sonra do- ğacek yavrusunun babasız kalacağı- 'a mı yansın?. Matbuatın matemi var. HALK FİLOZOFU Beyoğlu vakiflar direktörlüğüne e vekili avukat İhsan tarafın | İ Ba aleyhlerden Nişanta İstanbul Asliyı sz : I:Udrı Nişantaşı Hacı| Mansur sokak 2 Mahkemesinden sayılı evde Ah -| | İstanbul maliye muhakemat mü- Met oğlu Halit ile yine Beyoğlunda 'dürlüğü tar lan Sirkecide Sir -| lar için bazı imar ve umran iyetle çalışılmaktadır. Bu me: ç izafet nacaktı liselerin 2 inci yazılı imt! çede ei Rird | inci Ticaret önümüzdeki ay başlanacağından ta- lebeler buna hazırlanmaktadırl Bu imtihanlar; memleketi her tarafındaki liseler de ayni gün- r izin —K İstanbul Asliye Üçüncü Hukuk mah kemesinden : Misbah Turnali vekili avukat Na- il Taner tarafından — müvekkilinin kocası, Eyüp de Alipaşa mahalle - keci hanında mahdu a alt dir numarada Hasan | arı şirketi aleyhine 43060) kuruşun tahsiline mütedair mahke- in 936/42: davanın giyaben ide ve ayni saatte yapılacaktır. Maarif Vekâleti imtihanlı programı maarif müdürlüğü vası-| tasile tebliğ etmiştir. i;u__“ numaral Bu programa göre imtihanın ö Kamer hatun mahallesinde Serkiz'sinde Kurukavak caddesinde — $4 namı diğeri eczacı başı sokak — 30'No. lu banede mukim iken hali numaralı evde Osman Niyazi aley- hazır ikametgâhi meçhul olan Hü - hin etbir talebi “davasın -|Seyin Turnalı aleyhine mahkeme - açılan ihtar davasının yevmü mu < verilen (hakemesi olan 21/3/9838 saat 13,30 KİRLE ai vel ikametgâhı bazıra >İsçin M. aleyherilânen tebliğat icra da|thrahimdı e ve muhake -|&ti meçhul olduğu bildirilmiş ol -ledildiği hâlde gelmemesi —hasebiic me masrafının iki taraftan nisbet| duğundan kendilerine mahkemece 'hakkında Biyap kararı ittihaz olu - nde 27/12/980 tarihinde gi -| İlânen tebliğat ifasına karar veril-İnarak muhakeme 25/4/938 Pazaıte- »yaben karar verildiği anlaşılmış ve miş olüp mahkeme içir. tayin kılı -İç; saat 14 e talik edilmiş olduğun - jbu kararın 2/7/937 tarihinde 2367| nan 4 - 5 - 938 tarihine müsadif çarldan M. aleyh Hüseyin Turnalı nn numaralı kanun ahkâmına tevfi gat 14 de ırahkemede|mezkür gün ve saatte mahkemede ha İyenileme suretile ilâma raptına k: İbulunmaları ile esas davaya karşı|zır bulunması veya bir kanuni ve - tah YAT verilmiş olmakla tarihi lâmdan | L A vap vermeleri velkil göndermesi, âksi halde gıyabın- aksi takdirde muhakemeye gıya -|da muhakemeye devam edilerek bir. |ben bakılacı an tebliğ makamına |daha mahkemeye alınmayacağı teb- ı " (Ş Öjden muhakeme rine mübaşir - tarafından nümüzdeki nci günü do -İdcabih 43660 k gncu $t (meşruhatta ları Abbas P tarih derslerinden İmtibanlar 13 nisaı vam edecek ve bu sön . kuzuncu sınıfta jeoloj nıfta co, 4, on birinci s onuncu sı -| ifda da| apıla - şamba günü n ilk, orta ve lise y a sil talebesine ald bütün ders kitap- İtibaren 15 gün zarfında —temyi larinın tetkikine karar verilmiş ve!dava edilmediği takdirde işbu hük- bu kararın tatbikine geçilmiştir. |mün iktisabı kat'iyet edeceği teb - Bu tetkik sonunda yeni — eserli basılacaktır, liğ makamına kalm olmak üzere i- ân olunur ( GÖNLÜM —YAZAN NUSRET SAFA COŞKUN EDEBİ — Tahmin etmiş olsaydım, sor- mazdım, Seninle konuşma kistiyor - düm, — Benim buna taraftar oldu - ğumü zannediyor musunuz? — O1, rica ederim, yalvarırım... Şu resmiyeti bırakın, yine eskisi gibi — Süheylâ ile Selim gibi candan konuşalım, Yerinden doğ- ruldu, Yüzü karma karışık ol - müştu, Tok bir sesle: — Buna imkân olduğunu mu zannediyorsunuz? İnsan hayalın- da bir kere aldanır , — Demek halâ beni affetme « din?. — Bu oyunu oynarken, size o - lan sevgim ne kadar şiddetli o - ROMAN: B lursa olsun, sonunda katiyen 'af - fetmiyecek kadar anut bir adam ol- duğumu bilyorsunuz nlede - rim. Evli bir kadının kocasina i- hanet etmesi en büyük cina; tir. Katil olsaydınız sizi takdis' e - derdim. Hiç bir sebeb, hatta önüne ) tikli bir meşru kelimesi ilâve odl- len hiç bir mazeret bir kadına, kocasını aldatmak hakkını vi mez, — Görüyorum, kocamın ıztı - rabını siz çekiyorsunuz, Pek tabti... Bu cürme ortak ettiğiniz adam benim... Evli ol - duğunuz halde başka bir erkekle münasebette bulunmak cüretini O — nasıl gösteriyorsunuz? Kadın, karısı olduğu adamın ma hdır, Siz, evinize, şahsınıza aid bir eşyaya başkasının tesahüp et- mesini ister misiniz? — Bir erkek gibi düşünüyorsu- nuz, — Kadın gibi de düşünebilirim, Evli bir erkek de karısını aldata - maz. Kocanız size ihanet etti mi? Bilmiyorum. Etseydi çoktan farkında © - lurdunuz, — Ya kocamı sevmiyorsam, ya beni tatmin etmiyorsa... — Hep ayni lâf... Hep ayni ba- hane... Bütün kadınlar kocaları - nı ezberlemiş gibi hep ayni maze- retleri tekrarlayarak aldalıyor - kalm olmak üzece ilân olunur, 937/813 lar, Sevmemek, tatmin edilme - mek... Lâf mı bu? Sizi o adam — bağlayan bağı koparırsınız. Sonra giz. kocanıza yölnız benimle ihanet etmediniz ki. Genç kadın titredi; — Eğer aramızdaki münasebe - te, kocama ihanet — denebilirse, yelniz sizinle bu suçu işledim. — Her şeyi bildiğimi söylemiş- tim gize. — Neleri bildiğinizi öğrensem, 3zah imkânını bulurum, — Bana hesap vermeğe moc - bur musunuz?.. — Evet... İtham altında kalma- mak için bu lüzumu şiddetle his- sediyorum, — Çok zekisiniz — Teşekkür ederim. Yine sustular. Suad, yumuşamak, bu çarpışmayı ketmek istiyor, fakat muvaffak o- lamıyordu, Kafasında hazırladığı cümle - ler, ağzından ağırlaşarak ve bir tahkir ambalâjına sarılarak dökü- liğ makamına kaim olmak üzere i - lin olunur. (6197) Tüyordu. Gayri ihtiyari hirpalıyor — ve bundan tuhaf bir zevk duyuyor- du, Hisleri, mantığının yakasından ftutmuş şuurunun yanına yaklaş - tırmıyor, bu mantıkları, şuur ara- sını — dolduran tahteşşuur dam- galı kinle, sevgi gibi iki ayrı yu- maktan örülmüş duygular — ona, Semraya karşı haşin davranmak arzusunu veriyorlardı, Fakat, genç kadının dolu, dolu olan gözleri, mumyalaşan benizi karşısında daha fazla ileri gitme- nin doğru olmıyacağını düşündü, Belki yine düşünmedi. Kin ye « rini sevgiye bıraktı. Konuşmanın dümenine geçen ilık hisler ev velâ suratındaki asabi hatları &il di. Sonra yavaş yavaş çatık kaş - ları kalktı. Yüzü aydınlandı. Karşılaşmamız ne ğl mi?... 5 Genç kadın dalgındı: — — Evet.., le cevaplandırdı bu cümleyi.. tesadüf de-

Bu sayıdan diğer sayfalar: