15 Mart 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

e- l MAHKEMELERDE l Yetmişlik ihtiyarın cinayeti Para için tabancasına sarılan Âdem Vaba yaşından cüreti Nnas umulmıyan - bir ıl edinmiş ? Dün, Ağır Cezada yüzlerce kişilik kalabalık bir halk kütlesi önünde bu cinayetinin hesabını vermiye Ağırceza mahkemesinin önündeki kalabalık bütün koridoru — kaplamış iğne atılsa yere düşmiyecek dedik - leri hal burada! Mubhakeme — pek — haklı o - larak herkesin alâkasını celbediyor. Adliye tarihinde nadir rastlanan, eşi ne Türk adliyesinde belki de tesadüf edilmemiş bir vaka bu! Okuyucularımızın — hatırındadır: geçen sğustos sonlarmdaSirkeçide bir yaralama hâdisesi olmuş, 70 yaşların- da Adem baba isminde bir — ihtiyar Bahrisefid oteli sahibi Reşadı taban- getirildi. Jna göre oda yok, burada, dedi, yata -| cak Yer bile vermedi, Para istedim, İyok dedi, ne yapacağımı şaşırdım ... Bir kazadır oldu işte, — Polise neden silâh çektin? — Polise silâh çekmek değil, ben po İlis görmedirt bile, polis kahvenin i - çinde imiş, o tarafa dönünce ben, po- lis ona silâh atıyorum zannetmiş, a . feş etimiş, — yere düştüğüm zaman bile tabancamı polise teslim ettim, Reis tekrar sordu: | — Peki, ne diye tabanen taşıyor - ]m sen? Bu yaşta? | tarak geçmiş senelerden bir ca ile vurmuş, üstelik tabancasını tes| — Ben, o tabancayı 313 Yunan mu, lüm etmesini söyliyen polis memuru harebesinde ganimet olarak düş - Cevada da silâhla mukabeleye yel .|mandan almıştım, 0 — zamandanberi tenmiş, bu azgın ihtiyar nihayet ba -| bendedir. Yola çıkarken — sepetime cağından yaralandıktan sonra tutul- koymuştum... İşte dedim ya bir ka - muş, adliyeye verilmişti. , zadır oldu ... Carih fle mecruh Cerrahpaşa has -| Bundan sonra, şahidlerin dinlen - tahanesinde tedavi gördüler, Adem Mesine geçiliyordu Adem baba, otur- baba hastahaneden çıkınca tevkifha-|duğu yerden tekrar seslendi: neyi boyladı ve ... dün muhakeme ö-| — Bay reis, bana Ali beyin eşi Fat. nüine hesap vermeğe çıkarılıyordu , |ma dedi ki: Adem baba, sen o Reşadı| Jandarmaların önünde elindeki öldür, ben sana hem paramı veririm değneğe dayanarak bir kaç saniyede bem de etelde bir odâ veririm dedi. bir adım ata 'ata ilerleyen ihtiyarın| Ben ona kandım. hali hem acınacak hem de iğrenile .| Fakat, matuh sözlerine benzeyen EBANUN Berlin - Viyana Kaç gündenberi okuduğunuz tel - /graflar; Avusturyada neler olduğunu gösteriyor. Vekayiin birbirini takib ledişi karşısmda değme kehanetlerin ine yaman bir tekzibe uğradığını gö- Böyle hallerde; maziye bir göz a- çıkarmak, bir noktal nazara İçok defa daha kârlıdır. 19 uncu asrın 2 inci yarısındaki meş hur Avrupalı devlet adamlarının için İde Bismark'ın istyikbali görmek hu- İsusundaki keskin nazarile tanınmış İbir diplomat diye kazandığı $0 Prusya ile Avusturya İmparatorluğu harb ederek mağlüp olunca Prusya genarellerinin hatırına ilk gelen şey bu zaferi, o kadarla bırakmamak, i- lerlemekti. Fakat Bismark bir an €evvel sulhu yapmak istemişti. Çün . kü o zamanki Fransa, Avusturya'nın Prusya hükmü altına geçmesine razı olmıyacaktı! Bunu Bismark bilirdi. İ- kinci olarak, belki daha mühim Bis- mark Avusturya-İmparatorluğu — ile iyi geçinmenin istikbalde pek kârlı olacağını hesab ediyordu. Bu meşhur Alman devlet adamı - nın siyasi fikirleri ve hatıratı arasın- 'da şu mühim nokta da vardır, A - vusturya'nın mağlübiyeti üzerine ak- “dedilecek sulhtan Prusya kralına bah sederken Bismark demiştir ki: Al - man - Avusturyasının Prusya ile bir- leştirilmesi olacak gibi değildir. Viya- na kendisini Berlin'e tabi olarak i - dare ettirmez » 1866 Sadova harbinden sonra Prus- ya-Avusturya münasebatının, daha sonra da Almanya imparatorluğuyle Acı sdğuk fırlına devam ediyOr 8 —- SONTELGRAS — 15 Mart 1938 r, kar ve İstasyo ı i1ca terbiye Bugün senenin ilk sisli günü idi| 1.x dt g türdinlerine Bir kaç gündür kışı andırır şekil- de çok şiddetli ve soğuk giden ha- va bu sabah kırılmıştır. Hava boy - razdan lodosa çevirmiştir. Yalnız Ka- ders|radenizden gelen yıldız poyrazın hâ. göre,|!â esmekte olduğunu ve hafif bir fır- istikbal için kehanette bulunmaktan |tifanın da devam etmekte bulundu- ğunu bildirmektedir. Mamafi bütün vapurlar seferlerine devam etmekte- dirler, Limanımız bugün senenin ilk sisli ü yaşadı, Saat 6,5 da başlıyan sis gittikçe kesafetini arttırarak Mar- mara ve Boğaz'ı tamamen sardı. Sis beyhude olmasa gerektir. 1966 da fazla kesif olmadığı için 'e ü ferleri ufak taahhurlarla beraber se- ferlerini yapabildiler, Alâkadarlar bundan sonra — sisli günlerin toplanacağını görerek ted - Bugün ölçü ve tartı âletlerinin muayene- lerine başlandı Ölçü ve tartı âletlerinni muayene - | lerine bütün mıntakalarda bugünden fazla sokulmuşlar, biraz sonra kalka- cak trenle birbirlerinden belki uzun bir zaman ayrı kalacaklar, bunlara İarkadaş deyiniz, mişanlı deyiniz, sev- gill! deyiniz, elbasıl iki kalb arkada- şL.. sadece el ele konuşuyorlar, Ce- birler almıya karar vermişlerdir. Bu arada bazı nokta yeni sis düdükleri konacaktır. Ayni zamanda eskilerin de biç bir ârızaya uğramamaları i - çin de tamirat yapılacaktır. — Yeni sis düdüklerinden birinin Kınalı A- daya konması muhtemeldir. Geçenki fırtınada Sinopta karaya o- turarak yaralanan deniz yollarının O- İgençliklerinin coşkunluğıyle birbirle- rinin boynuna sarılmıyorlar, kucak- : olacak birbirlerine fazlaca sokulmuş. 'dan kıç tarafına doğru mühim #i — L biy oli terbiyeli oturuyorlar, rette parçalanmıştır. Bu büyük yara- İK gilerini bekliyen hasret günleri- ELAR S A D erai GAf nin hicranın avuçlarının içinde sım- ':;,",,:ğm“’v'_"pu“rmm ;:;"_f;'g" 1 Nİçıkı tutuyorlar. O kadar, K B "| Biraz sonra bir polis geliyor. Bu samca değiştirilecektir. Bu tamiratın a geri Karakbla davet Tabln y biriki ay kadar süreceği tahmin e -l Ikacak Fakat kanun karakola gel dilmektedir. melerini emrediyor, Gidiyorlar. A- Kubilây — bamammar ihtifali muş bir vak'adır. İstasyon, ayrılık Önümüzdeki Pazar İdurağa, <tanıdık gidenlerin yabancı döndüğü» yer. İstasyonlarda kucak- laşıpalara sik sık tesadüf edilmesi İmuhtemel olan mantakalardır. Eğer 'bu bir ahlâk meselesi ise sinemada be- itibaren başlanmaktadır. Bunun i - için bütün belediye dairelerinde â - yvar memurlukları ihdas edilmiştir. Günü memleketimizin Ymayene meledeti 1 Abısosa tader Her taraf.nda yapılacak ölçü ve tartılar muayene edilmiş o-| 20 Marta tesadüf eden önümüz « lacaktır, deki Pazar günü Kubilây ihtifali gü- İnüdür. İspirto ucuzlüğu | SYA S Kulir a a Bgil bugün başladı — kubüly âbidesi önünde büyük - bir İspirto fiatlarında yapılan ucuzluk (htifal tertib olunmuştur. lar bugünden itibaren tatbik edilmi- | e başlanmıştır. Bilhassa halkı alâ - 'yaz perde üzerinde bol bol kucakla - şıp öpüştüklerini gördüğümüz artist- ler daha yüz kızartıcı manzaralarla İkarşımıza çıkmıyorlar mi? Bümem hangi Fransız müellifi bir romanında birbirlerine doyamıyan iki sevgiliyi bir günde Paris'in bütün istasyonları ma dolaştırır.Çünkü orada büyle bir ya sak yoktur. Bize öyle geliyor ki sev- gi ve hasretin, kanun tarafından is- tasyon gibi ayrılık durağında biraz müsamaha ile karşılanması lâzım ge- lirken mevzuubahs bu iki gencin us- Bu. ihtifale muhtelif — şehirlerden ,, o oturarak kaderlerini biraz son Avusturya imparatorluğunun itlifakı- beyetler iştirök edeceklerdir. O gün, |/ y y acak trene terk etmeleri gibi cek bir vaziyetti. » Bir bardak suyu bile zorla içebile - cek kadar amelimanda olmuş — bu yclmişuk:"::mnın nasıl olup da ta - banca idığını kendi — ağzandan Şöyle dinliyoruz: Mahkemenin basamaklarını kolu - ile ve pek güçlükle çıkan ihtiyar maz - nunlara mahsus havuzun içine gi- rince m'»ükl tahta sıranın üstüne çöküverdi... Derin nefes alışları ile soluklanmıya başında genç kızların koydukları biçimde kulaklarını örten ve çenesinin altından bağlı kirli koca bir bez var, Sırtında da eski ve har . maniyemsi bir palto! Reis Refik suçlunun hüviyetini tes bitten sonra sordu: — Ben otelci Reşadı tabanca İve garip bir iddia şeklinde olan, ilk tahkikatta teeyyüd etmeyen bu söz - |ler bir mana ifade etmiyordu ve ta- |bil muhakeme seyrini takip etti. | Diğer şahidler birdenbire otelden İçıkarak kapı önünde oturmakta o - lan Reşada habersizce arkasından a -| teş ettiğini, polisin: Silâhmı ver, h- tarına da tabancasını — tevtihle ce - vap verdiğini söylediler,dinlenen şa- hidlerin arasında polis Cevad da var dı... O, bir tahkikat için , karşiki © -| telin alt katında iken birdenbire duy duğu silâh sesleri üzerine — sokağa fırladığım bu ihtiyarın elinde taban- 'ca bulunduğunu ve sağa sola atoş elti Bini, bir de yerde yarlınım yatmakta olduğunu görünce silâhımı teslim et- mukabil si. ini görünce Wn. tütmağa gelen poliso de|zararsız bir yerinden yaralamak mec silâh çekmişsin... Anlat bakalım na -|buriyetinde kaldığını anlattı, sıl oldu? Adem baba, oturduğu yerden her Adem baba ayakta duracak halde şahidin ifadesine: olmadığı için reisin müsaadesi — ile, oturduğu yerden anlatıyor: — Bu otelin eski sahibi Ali — bey| vardı... Ona vaktiyle ödünç para ver Miştim, 800 liraf bunun beş yüz lira- Bını o, sağlığında ceste, ceste ödemiş- ti... Sonra Ali.bey öldü... Bu Reşad ben varislerine müracaat ettiğim za-| Man: Sen, dedi git, —memleketinde, Bodrumda otür, ben sana her ay on lira gönderirim: Eh, ben de inandım, Gittim! Aylarca bekledim, zaten dar da idim, Reşad on lira değil on para — Arkadaşlarla iki saattenberi istişare ediyoruz. Siz de farkında ol lur elbet.. Tirajda hissedilir derecede bir tenezzül var, Herhangi bir sullze_ « eskisi kadar itinalı ve gü zel çıkmadığı değildir. Bilâkis, ar- kadaşlarla işaret ettiğimiz gibi, ga- zetemiz her zamankinden daha zen- gin mündericatla ve daha canlı ola. rak intişar etmektedir. Ancak,. Durdu. Dinlenmek ister gibi bir nefos aldı. e Sonra önündeki kâğıtları düzelt . ti Kaleminin tersile masanın üze - F — Kabul etmiyorum, Cevabını veriyordu.... Şahidlerden Fatma ile üç — kişinin, daha gelmedikleri anlaşılmıştı. Bun -| ların da çağırılıp dinlenmeleri ka - rarlaştırıldıktan sonra muhakeme 11 inisan pazartesi günü saat 14 de talik Adem baba jandarmanın yardım ile sopasına dayanarak salondan çı - kacağı zaman reise: — Bay reisi, benim bir battaniyem vardı, vaka günü karakolda kaldı, o- nın ne şekle girdiğini burada anlat- mak zaten mevzuun haricindedir. Bismark o zaman bunu kestirmiş. atmış Viyana'nın Berlin'den idare e- dilemiyeceğini söylemiş. Zaman bun İdan sonrası için de, Alman birliğini kuran bu devlet adamının Avustur- ya'nın istiklâline riayette haklı oldu- ğunu teyid mi edecek, yokâa?, Aradan 70 sene geçmiş fakat Bis mark'ın mülahazasını, bugünkü ve- kayi, yeniden — düşündürmektedir. Umumi harbin galibleri, 919 da ka- 'bul ettirdikleri muahedelerle Al - manya ve Avusturya'ının birleşmesi ihtimallerine karşı kuvvetli engel- ler çıkarmışlardı. Muahedelerin sa - hifelerindeki bu engeller Avrupa vu kuatının karşısında uncak 20 sene zar zor dayanabilmişlerdir. Bugün Orta Avrupa'nın vaziyeti, © muahedelerin temin edemediği bir höle gelmiş bulunuyor. Aheamd Rauf —a ğini anlatmasını bir dürlü anlamak istemiyordu .. Battaniye talebini mırıltı halinde tekrarlayarak ağır ağır salondan çı. karken bu azılı ihtiyarı görmek içir toplanan yüzlerce kişilik kalabalığır gözünde acı bir teessüfün bariz ma nası okunuyordu.. Ve şu muhakkaktı ki, para için & dam öldürmeğe kalkışan bu — malü! ve — cani ihtiyara acıyan — yoktu Çünkü o bir kaza ve kader kurbanı d Zil engerekleşen kart bir ihtirasın ci- nayete kadar uzayan bir — kaprisir mümessili bulunuyordu... kadar eden yakılacak ispirtolanda ya- pılan tenzilâtla bu ispirtolar buguıw den sonr toptan olarak 45 kuruşa sa- ılacak bayiler de ollerindeki malı bu. fiyattan ancak 10 kuruş fazlasına sa- -abileceklerdir, İstanbul İikinci İera Memurluğun. dan: Mukeddema Ortaköyde Fırıncı i - ken halen nerede olduğu bilinmiyen Yani Nikolaya: Yorgi Haci Dimitriyadis İstanbul| Asliye Birinci Hukuk Mahkemesin - le 936/788 sayı ve 22 ilâm No. lu ve 3/11/937 tarihli flâmla 757 lira 95 suruşun 21/9/936 tarihinden itiba - ren 96 5 faiz ©, 5 ücreti vekâlet ve 1883 kuruş masarifi muhakemede ve Joğacak icra masraflarile birlikte vahsili için açtığı takip Üzerine na - manıza göndenilen iera emri ikamet-| şâhanızın meçhuliyeti hasebile tab -| ig edilemediğinden bir ay hakkı iti-, bütün Halkevlerinde ve bu meyanda bilây'ın hatırası anılacak ve büyük merasim yapılacaktır. şehrimizdeki Halkevlerinde de Ku - masum hareketlerinin böyle haşin bir. mukabele görmesi hisleri rencide e- dici bir tedbir olsa gerektir, HALK FİLOSOFU İ ——— —D hulâ);ı :;:;n";ıı mm 'ıî:, İstanbul İkinci tera memurluğun- etrafında tanzim olunarak — açılması| dan: kararlaştırılmıştır. O civardaki bütün| Mukaddema Adanada çarşıda elbi- binalar yıkılacak ve meydana muaz-|seci iken halen nerede olduğu bili zam bir tak da yapılacaktır. nemeyen Mustafa Türk Alpa, Kaneti biraderlerin 16/6/937 ta - ok"l “ıfpı avlan- rihli cirohu bir kit'a emre muharrer ması yasak isenetle 204 lira ve protesto masrafı olan 490 kuruş ecm'an 206 lira 90 Memleketimizin nadir hayvanla .|kuruşun faiz ve ücreti vekllet_vc İta 'ından olan oklu kirpilerin neslinin|Ta masraflarile birlikte. tahsili hak- tükenmekte olduğu görülmüştür. — |kında verdiği takip talebi jzecine Bu münesebetle Ziraat vekâleti |Ramınıza gönderilen emri i « dün Ziraat müdürlüğüre bir — emir kametgâhınızın meçhuliyeti hasebile göndererek bu hayvanların katiyen teblig edilemediğinden bir ay hakkı ewtanmasını yasak etmiştir. ra bildirilmiştir. Vekâletin bu kerarı bütün avcıla-|Hen ildi: rar saz tayin suretile tebliğatin ilânen| Ayni zumanda ekinlere zararlı ha- itirazı tayin suretile tebligatın ilâ - ierasına mereli hükimliğince ka- verilmiştir İşbu ilânın teblig tarihinden iti - icrasına karar verilmiş işbu ilânın sebliğ tarihinden itibaren bir ay i zinde borcu ödemeniz ödemezseniz tetkik merelinden veya temyiz ve- vahut iadi mahkeme yolile ait oldu- ya mahkemeden İcranın geri bıra < sılmasına dair bir karar getirmedik- se cebri iera yapılacağı ve yine bu müddet içinde tera ve iflâs kanunu- dun 76 incı maddesini mucibince nal beyanında bulunmanız ve bu - unmaz iseniz hapis ile tazyik oluna- ağınız ve hakikata muhalif beya - İ İbaren bir ay içinde borcu ödemeniz /Şaratı imha eden ve faydalı bir hay - !MMĞW"M_WMM borcun — tamamına işebbüs eden evcilardan ceza alına -| YEYA bir kısmına veyahut ulacaklı- caktır, nın takibat icrasına dair bir itirazı - K nız varsa yine bu müddet içinde is- İngiltere halıların güm- |tida ile veya şifahen icra - dairesine rük resm'ni arttırdı. — jbildirmeniz ve bildirmiyecek olursa. Muhtelif memleketlerden son za - 'nız,yine bu müddet içinde icra ve iflâs 'manlarda İngiltere'ye yapılan halı it-|kanunun 76 mncı maddesi mucibince halâtı çok artmıştır, Bunun üzerine|mal beyanında bulunmanız dâzımdır. şehrimiz Türk Ofisi de bildirildiğine | Beyanda bulunmazsanız hapisle taz- göre İngiltere hükümeti, — halıların ' yik olunacağınız ve hakikate muha - gümrük resmini arttırmış 9 peniden | lif beyanda bulunduğunuz - takdirde yatta bulunduğunuz takdirde hapis- 1 şiline çıkarmıştır. Esasen son za - hapisle cezalandırılacağınız 37/3259 e cezalandırılacağınız 938/470 sayılı manlarda İngiltereye az halı gönde -| Nolu ödeme emri makamına katm cra emrinin makamına olmak üzere (rilmekte olduğu için halı gümrük fi-|olmak üzere tebliği keyfiyet olunur, 937/3259 keyfiyet ilân olunur, ELİ GONLÜM YAZAN NUSRET SAFA COŞKUN EDEBİ ROMAN:TI yüzüne bakarak sesinin tonunu de- — müzakere etmek ihtiyacını duy - kuyucuları arasında birer ikişer ay- rılanlar © yeni gazetenin müşteri- lerini teşkil ederler - Yani, her çı - kan gazete bir tane olsun yeni oku- yucu temin etmek muvaffakıyetini gösteremez, bunu siz de benim ka- dar belki benden çok iyi bilirsiniz, Bunun için yeni intişara başlıyan arkadaşlarımız tablatile, diğerleri- ne olduğu gibi bize de bir haylice zarar vermiş bulunuyorlar, Binaenaleyh kalabalıklaşan ra « kiblerimiz karşısında bizi daha çok müşkül — mevkide bırakacak bir “duruma düşmek endişesile bazı ted- birler almıya Hizum gördük. Petron, burada arkadaşlarının ğiştirmişti. Bu tedbirler müzakere edilirken, gâzetenin yazı işleri mü. dürü sıfatile; Suad'ın: — Niçin, beni de çağırmadılar, bu hususta benim de bir fikrim o- labilirdi, şeklinde bir zehaba düş- mesinin önüne geçmek için lâfın seyrile beraber sesinde de bir çe- virme bareketi yapmak lüzumynu duymuştu: — Bir takım fedakârlıklar yap - mak icab ediyordu, Yapacağımız bu fedakârlıklar bir imkân mese - lesi, imkân meselesi de bir madde işi olduğu içindir ki, evvelâ arka- daşlarla bu işin ekonomik tarafını duk, Yapacağımız kalkınmanın ka- sa ile olan alâkasını bir gözden ge- çirdik. Arkadaşların iki teklifile karşı karşıyayız şimdi... Birincisi : Gazetenin sahifeleri- ni arttırmak, tanınmış iki muhar- ririn romanını temin etmek... İkincisi,, ki en ziyade bunun ü- zerinde ısrarla durmuş bulunuyo - ruz. O da şudur: — İtalya - Habeş harbi en çetin safhalarını yaşıyor. Eikâri umumi. yenin bu harba Lurşı gösterdiği a- lâka malüm, Yalmız ajansın verdi- ği malümat ve yabencı gazeteler - den yaptığımız iktibaslar maalesef okuyucuyu döyurmuyor, Roma'ya bir muhabir yollamak. bunu, bir arkadaşımızı Roma'ya yolladık, en doğru baberleri en çabuk olarak gazetemizde bulacaksınız!» tarzın « da şişirmek her halde satış Üzerin- de tesir yapacaktır zannındayız. Yalnız İtalya'ya gütndereceğimiz arkadaş için harcıyacağımız para okuyucu tarafından tesviye edile « cek midir, elilmiyecek midir? Bu biraz bizi düşündürüyor, Suad, patronunu gözünü kupma » oan dinlemişü, Patron wSzünü bi - tırdikten soara arkadaş'arı ile be. zaber kendisinin cevabını bekledi- ğini imâ eden Lir şekili. yüzüne 938/470atlarının arttırılması halı tüccarları| bakınca kımıldandı, fikrinı hülâsa etti: — Bana kalırsa, Birinci teklil bi- raz bayattır, her satışı düşen gazete- nin baş vurduğu bir çaredir. Bundan bizi güldürecek bir nes tice ummam! *İkinci teklif hayli cazib ve mü. him.. ilk defa Avrupa'ya muhabir gönderen gazete biz olacağız. Son- ra İtalya . Habeş harbi bütün göz- leri a noktaya çevirmiştir, İyi bir arkadaş giderse, tirajda biraz kırıldanış hissedebiliriz. gi- bi geliyor, 'Yalnız bir mesele var: Madem gazete bu kadar külfeti göze ahyor. Biz muhabirimizi ni- çın harb sahasına Habeşistana gön- dermiyoruz da İtalya'ya yollıyo « Tuz? Ortaklardan biri gülerek b vecdi: — İşte ona gazetemizin istitaatı maliyesi, maalesef müssid değil, a- zizim Suad Sadi bey!... (Dovamı var)