21 Ekim 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

Çok Orijinal Bir Röportaj : bir komedi oynandığını biliyor muydunuz ? İhtiyar kadın haykırdı : — Hu oğlum polis efendi!. Galatadaki çivili geçitler- de her dakika bol eşhaslı - AÂk 'Yeni bir Yıldız doğdu Yeni bir yıldızdan bahsediliyor: Kızım Nadire karşı tarafta Ekp edebilirsinizlkaldı. Pek korkaktır,kuzum beni de öte tarafa geçiriver, hâmiledir, geçtim başına biriş gelir !.. Yazan ; Nusret Safa Coşkun :'“H gün bir tanıdık soruyordu Müagydbu, gazete başlıklarının iki inda lb*dı Son günlerde moda olan i- hep çocuk arabası sşatan we ların reklâmi çıkıyor. Nüfu- Nmu artıyor, yoksa çocuk &- -H 1 da moda haline mi geldi?.. layır, dedim, ne öyle çocük a> B kartıyalı artacak iködar nü- de ç Müzda garip bir tezahür var, ne Stcuk arabası kullanmak moda ol- %i e sırtta yük taşımak mene- u('hll'n. bu sözlerimden bir şey an- y_mıjını, bün bön yüzüme bak » İ ifade etti. l ettim: , Belediye, sırt hamallığını kal - Yyay Şimdi yakın mesafelerde nak- lş,“:*'îük €l arabalarile yapılıyor. ı&,“.' içinde genibi seb'ai Alemden Yak lecek iki tarafına iki )nmak “b,, Becirilmiş odun bir din; î keğ, Türtulmuş dütçu (ahlasından İK 8 Tükay, '9Y boy, Hiçim biçim çocuk a- HOA ""ııı Na, ayakları siyatik olmuş St ayaktan mahrum İnsanları ıı,, Fdikleri acaip 1810 modeli Fort- lran modelsiz nesnelere ka- :;“; T yok, neler... Fakat şüpha — Ellerinde paketlerle, bavullarla bir sürü kala- balığın üçerle kolla yürüyüsşe geçmeleri pek hoş bir mMmanzara teşkil eder.. galatada, bir ucu da sanıyoruz ki, | Sultanahmettedir. Kâdıköy vapurun- dan, rıhtıma yeni yanaşan Karade » | niz postasından çıkan kalabalık bir halk kitlesi, Ziraat Bankasının ö « nünde âöectâ bir delta yapmaktadır.» Şahıslar: Bir eli Napolyon gibi göğsüne s0- kulmuş, bir ayağı ilerde düdüklü bir zabıtai belediye memuru... Kendilerini tanımak şerelile mü: bahi olmadığımız. kadın, — erkek, e htiyaca en ziyade . tekabül ç ök arabahaırı.. Lâstiği pat - 5_" *'lt(r[('-—(rllPxıh.ııulıIıı k knlu;ğ—n bunlara olan taleb art- genç. ihtiyar, çocuk.. tan müteşekkil ı._" basit bir iktısat kanunu- Polis IKi kişiyi karşıya Ge- bir kalabalık. “"au P artınca İğalır. Bir. Çirmek için vesaiti naklk — Memur — «Yirmi lira asli maaşla ıThu:: çocuk rına karşı yeyi Gurdurdu, böyle yüzlerce vesalti nakliye ve ,. ada u görünce ellerindeki | B Ş arabaları elden çıkarıp Di almıya başladılar. Bu su - | iş,_.::cuk arabaları piyasasında bir .uha ladı. Anladın mı şimdi?.. Bıı M kadar bu izahatı, belki siz ı%_ bulacaksınız ve böyle bul - lu..ı Yerden göğe kadar hakkı - ":İ.' ın!u:ıu itiraf ederim. Yalnız Bl, bakın şimdi asıl me- &j ızıı“..,g,m ZZ &, şimdiye kadar sağımızı k. Köşe başlarına : :'xdıx.ım biribirimizi itele- | “iştırmadan yürümiye a- İbinlerce insan durdyrahilmek kud » retinden ve salâhiyetinden gelme bir güururla elini kaldırır ve düdüğü ül- ler.» — Haydi yürüyelim... Geçidin iki tarafındaki halk, sarı çiviler arasından yürümiye başlar, Paketlerle, bavullarla bir sürü kâ» labalığın böyle üçerle kolla yürü- yüşe geçmeleri, pek cazip bir man- zara arzettiği için, bu befer kaldırım- lardaki halk da bunları seyretmek için toplanır. Yürümek, ayak ata - eak bir yer bulmak âdeta âpartman- sız bir doktor bulmak kadar mü ÇİVİLİ GEÇİTLER Fâakat şüphe yok ki, bunlar içinde en entecesamı, en faydalısı çivili ge- İçitlerdir. Artık köprü üstünde. Ca- lata meydanında Eyüp camisinin avlusuna düşmüş acemi bir güver - gın gibi dört bir tarafa yalpa vurup otomobil, tramvay altında kalmak tehlikesine maruz bulunmuyoruz. Bu geçitler, hakiki bir ihtiy kabül ettikleri kadarf gay celidirler de, Oradan heyamula ile ve dar bir köprüden geçer gibi etra- |fı kollaya kollaya geçmek cidden ö« *nıur hi b.?'“%ıy Dün, vaktimin boş bir şaatinde Ga-| Fü! bir vaziyet arzeder. Bu hengâ- vilea :v bilhassa — hususiler; İlet£daki geçidin bir başında dura - :ı":vl :folc:îırd:n î»"ıîı sî: ch;:âcri'n tomobildeyim! gibilerde İrak yarım sast kadar her an dcğü” P ezletne çılmmıştır:. Polje Urtur'edeie ien glâkson çalar, kulağı: Memur — Doğru yoldan yürü.. ko- şen çeşitli sahneleri seyrettim. Ş R d şm“—" bir gürültü hasil e- | - Maksadım burada her dakika baş- |" ŞU AA BERİ “Ndi çit y ” Sırtında havı dökülmüş bir bon « Üi ka eşhasla oynatılan oyunu size nak- |. E k ĞSÜ B seyyüilt bir tarafına beynel - İletmek... 'T Daşında, ktölot #aDia, , eulunağı n(" .yolcu polisi selâmlar: işaretleri - kondu, BİRİNCİ PERDE w'llğın Tengi bir örnek, esnaf | Sahne: Galata meydanını (ve çi- 2dan al kadar bağırıp aklımızı |vili geçidi) gösterir. Tramvayların, | Miyor, ilh... İ İotomobillerin, kamyonların bir ucu 'ı.î'" — Affetmişsinizdir, sayın bay po- hN lis... Zatım acele ettiyse, hip deyi |Jtramvay burnuma gelmişse şaşırmı- şımdır. Ağnoorsunuz?.. Bu sırada, ikinci bir düdük çalar. Kaç saattenberi yerlerinde durduk - Jarı ancak cenabı vacibülvücudun ta- yin edebileceği vesaiti nakliye ha - rekete geçer.- Fakat yolcuların bir Te (Devamı Yedinci sayfada) TEKDÜĞME Bizin İçin düşünen bir öyar otomatiğidir PHILİPS " HeMur Hsabl Seslen ğ H?Ydl Yürü iyor * Aino Bergo ismindeki bu yıldız şi » malden doğmaktadır. İsveçten, İs - tökholmden başlıyarak şöhretini dün- yanın her tarafına yaymak emelin « | |de olduğu anlaşılan bu sarı yıldız, | yııu bir mukavele ile İngiliz film mücsseselerinden birine bağlanmış- |tır. Bergo için şimdi en büyük meş « İguliyet, İngilizceyi öğrenmek imiş. Bu Jisanı bilmiyor değil, fakat İngi- lizceyi bir İngiliz gibi söylemek eme- kü her İngilizin ayrı bir İngilizcesi vardır dense mübalâga edilmiş ol - miyacağından belki de bu yıldızın İçeni işinde istediği muvaffakiyeti Velde etmek için karşılaşacağı en bü- yük müşkülât, dil meselesinden çı- |kacaktır. Maamâfih, Aino Bergo İn- giliz film âleminde de büyük bir ar. İtist olmak emelinden hiç bir enge - din karşısında vazgeçecek görünmü: yor. Bakkalın felsefesi X General Miller işinde parmağı bu- lunduğu zanendilen General Sko « bilin'in Pariste harıl harıl arandığı- nı yazmıştık. Şimdiye kadar polis, General Skobiline benziyen 3 kişi tevkif etmiş ve bırakmak mecburi- yetinde kalmıştır. Son defa tevkif edilen bir bakkale dir. Polislerin: — General Milleri sen mi kaçır - dın? sualine şaşırmış ve: — Vallahi baylar, bugünlerde Pa- riste, o kadar şeyler oluyor da insa - nin haberi olmuyor, demiştir. Değil General Milleri kaçırmak, insan Eif- fel kulesini bile dalgınlıkla farkında olmadan aşırılabileceğini umuyor. “|Bir haftada binlerce dolar kazanan yıldızlardan... Bu resimde gördüğünüz resimlerin ker biri bir yıldızındır, Bunlar, geli- şigüzel resimleri alınmış, tesadüfen l& görülmüş, yahut durarak re- ini aldırmış kadınlar değildir. Her biri Holivut denilen sinema pa- yitahtında geceli gündüzlü uğraşa uğraşa san'atkâr olmak istiyen genç artistlerdir. Bunların her biri vasati bir hesapla, haftada 50 İngiliz lirası simle TÜyelim.. kadar para kazanmaktadırlar, Fakat ı Olimp Bravna... linde imiş. Fakat hangi İngiliz?.. Çün- Afrikaya devam Şimdiye kadar Afri- |kaya yani Mısır hu- iduduna 20000 as- ker gönderildi İtalyanlar, yeniden Şimali Afri - kaya asker göndermiye başlamışlar- dır.Evvelce gönderilen kıtaat yer - lerine gittikten sonra geçen çarşam- ba günü de üç büyük vapur Napo - | H | larından | len asker yüklü olarak hareket et- mişlerdir. Bu vapurlardaki asker de |Trablus sahiline çıkarılarak oradan Libyaya, Mısı duduna sevkedile- İcektir. Bu gemilerle 138 subay gun- |derilmiş ve 2,044 asker yollanmış - |tır. Bunlar 85 ve 225 inci piyade a- Diğer taraftan Mançester Guardi- yan namindaki İngiliz gazetesinin yazdığına bakılırsa İtalya Hükümeti | Libyaya yeniden asker, gönderecek- | |tir. Fakat bu asker şöyle böyle al » mayacak, yeni bir kolordu olacaktır. 'Bu suretle yeni bir kolordu daha yol- lanacaktır. | İtalya Hükümeti buna katar ver « |raş, fakat İtalyan Başkumandanlı; henüz bu kolordunun nasıl teşkil &- dileceğini tesbit etmemiştir. 21 nci kolördu Libyaya gönderilecekse de iki mi, yoksa üç mü fırkadan teşkil edileceği belli değildir. Eğer bu ka- lordu iki fırkadan teşkil edilecekse, u takdirde şimdiye kadar İtalyan- ların Libyaya yollamış oldukları kı- taat, Fransanın Tunustaki kuvveti - İnin dört misli ziyade olacaktır. | , Oymadıkları oyuna, rollerinin iyetine göredir. Kazançları 50 lirada kalacak değildir. Öyle ki bunu haftada 500 İngiliz lirasına çı- karan artistler verdir. Bunlar da on- lardan biri olabilecektir. Fakat bu, kolay değil, çok çalışmıya vabeste- dir, Bu yıldızların hepsi de henüz pek genç yaştadirlar ve artist olmı- ya böyle genç yaşta azmetmiş bu e Junuyorlar. Meselâ bunlardan Judi Garland, ©n dört yaşındadır. An Miller, iki senedir, film &le » minde çalışmış, fakat son zamanda Sâan Fransiskoda başka bir İş bulmuş- tur, Lâkin, tekrar film âlemine dön- mesi mümkündür. Jan Çatburn Holivi mektebini! bitirmiş, büyük roller oy- namıya başlamıştır. Jan Fönten... kendisinden büyük İbir hemşiresi daha vardır ki, ârtık lartistlik şöhretini kazanmıştır. İki kardeş de sinema âleminde meşhur ya de Ha |kat o d tir. Glorya Dikson. Bu kız, zengin bi: bangerin kızıdır. Amerikanın İdaho şehrindendir. Sırf kendi arzusile film âlemine girmiştir. diye tanınmıştır. Fa- mini Fanten'e çevirecek « Bu kız Fransanın | —e ——— ——— yorlar, Jan Fonten'in ablası Oliv- | |liz nTALVA ; asker ve silâh göndermekte edıyor Afnkanın İtalya tarafından teh. didi İngiltereyi ve Fransayı kor- kutacak mı ? Mısır hududuna gönderillen İtalyan batarya- bir kısmı Vatikan, kuvvete müra- 'Caat edenlerin aleyhinde Papalığın resmi gazetesi olan «Ob- se 'adore Romaino» gazetesinde 14 İteşrinievvel günü çıkan bir yazısın. da, gazetenin direktörü Kont della Torre'ye müracaat eden ve harp e- den ve etmek istiyen bütün devlet- İlerin aleyhinde bir yazı alıyor - ve |Mister Ruzvelt'in ve Chamberlain'in nutuklarını alkışlamaktadır. Della Torre papanın düşüncelerine tercüe man olarak şunları yazmıştı! «Harp, daima müthiş ve gayri in- sımıiır İnsanın başka bir insanı öl- düzmek için araması, bir çoklarını mümkün olduğu kadar çok öldür - me, ona ve ait olduğu aileye fenalık etmesi gibi gayri insi biribiri aleyhine silâh istim; kardeş kanının akmasına sebep ol « mak günahların en büyüğüdür. Biz, kendi milletlerini böyle büyük, kanlı bir bâdireye atmak istiyenlerin dün- yada bulunabileceğini zannetmiyo « ruz.> ! aa a e aimmyemlem ı eee ae yisei batirimenne b hlmre li irinmeninine aei nnni mfkimei e üNi imirenıdiirani NN BerizErm Ni NErelNNiNE Na HöraANAnAN. BiLi YOR MUSUNUZ Güzel figüranlar Nasıl yıldız oluyorlar ? Haftada 25,000 Ingiliz lirası kazanan ar_tistlerin ilk kazancı ne kadardır ? OÖnce figüran olurlar... maruf bir aktörünün kızıdır. Paris- teki Olimpiya tiyatrosunda sahne - neye çıkmıya başlamış, sonra Amc- rikaya Holivuda gitmiştir. Kendisine Amerikadaki arkadaşlara (Olimp) di- yorlar, Çünkü (Olimpiya) tiyatra « sunda ilk dela san'ati öğrendiği için. Bu kızların kazançları 2,000 İngi: lirasından başlıyarak 25,000 İngi- liz lirasına kadar çıkacaktır.