Tefrika No: 23 Yazan: M. Süleyman Çapan —e e İ —X00 Ta.ciime ve iktibas hakkı sıahfuzdur Kozalaklı, baldıranlı bir mahal_(g : Mezarlıklar *Kaba etimden Ööyle fena ısırdı ki, hâlâ sızlıyor. Korkuyorum, oğlanın dişi zehirli olmasın ! ,, bil duğunu bilme — Sen artık fazl ladın. Geviş getirmek san (elile kıçına şak ağzına bir sakız verey Babarm ben bilmiyor r. tuzlayım da k vurarak) vey oldukl, N tan bile duydu. Seni katmerli ve- ledizina seni!'.. Seni iki kavrulmuş fahişe kızı fahişe seni!.. Yüz kara- na bakmadan ötemi berimi viyor- sun, Dürüp dürürken ana Tâğımı Bgibi ne taştın bilmem? — Ben taştımsa, sen de ağzınla temizliyorsun işte ! Bu şekilde devam eden ağız dala- gının, çingene kavgalarına benze- , bestesile davul zurnası eksikti. Kavgacılar, kendilerini ağız dalaşına o kadar kap ılar ki, icad ettikleri kül lerine Avuç avuç sıvamaktan, serpmek - ten utanmazlar, ne cenazeye hür- met ederler, ne kaları düşünürlerdi Bir âananın, babanın, kardeşin, bir sevgilinin, bir oğlun, kızın çi - demetlerine bürünmüş hürmet e tahassür nşanelerini görmiyo imkân olmıy, fakat vefakâr ta- biatin, kayıtsız lığını, nisyanını borcun lamak, da ödemek için, yıkık taş- ların, çökmüş mezarların aralıkla- şillikler, sarılı, kırmızılı, pembe, mor çiçekler fışkırttı vili, kozalaklı uhreviler mahalle - sini bir panayır yerine çevirmek- vie « rından namı, en suntur sunu, en yakası açılmamışını te- mekten geri kalmazlardı. z dalaşı, bazan yumruk, ma kadar dayamır, dınlar saç saça, baş başa dövüşür- lerdi. Kavgi ati sopa sopaya dövüşürken, bunlar - d k, onu savaşta galip çıkarmak çenesinin olanca kuvvetile ö- kadının kıçını isırdiktan son- ra, bütün kuvvetini bacaklarına vererek dört nala kalkan bir at gibi na taban savuşur, mezar taş- larının arkasından iki elini biribi- rine ekleyerek burnunun üstüne kör, haykırırdı — Na sana gügük!,, Kaba etine geçen dişlerin acısile | gözleri yaşa yumurcak!.. z ileride duran yerimt kaparlar... 0l!.. Bir şey si leyeceğim... Söyleyeceklerini kendine sak- la.. Sonra dinlerim. Her halde çok mühim bir şev değildir söyleyecek- lerin — Valahi mühim, tallahi mühim? İki gözi üme aksınki mühim! İşte yemin ettim, inan. — Anladım, anladım... Yine dedi- kodu yapacak, mahallede olan bi- ten şeyleri anlatacaksın değil mi? Yine kim bilir kimin ırzını parmak- | liyacaksın?.. — Billâhi bunlar değil... — Ya ne?. — Uzaktan olmaz. Bir şey göste- | Teceği — Gelemem ayol!.. Yerim,çok iyi, | Burasını kaçırırsam, ıskat dağıtılır- | ken hava alırım sonra... n sel- | ekseriyetle yer kap- | ma meselesinden çıkar, iki kadın | rleri, müstekreh | alacakları sada- | ların unutkan- | alsam, göz mü Okka ekmek a ekmek lâfını dü- kadının yanına ösle konu - Demin dün weledizina Jan ısırdı. Öy r ki ma!, N ak ediyarum, oğlanın dişi di asın?.. Eve kadar redemiyeceğim. — şöyle bir kenara gidelim de bul Emine hayre Rakayım mı?,. — Nasil Hem antı rinin, üs.Enden belli olmaz ki — Çözeceğim kız !, İki yakasını ısırarak Ne yapacaksın, ne y sın?.. Çözecek N nunu mu?.. T yaşıma daha girdim. Üstüme iyilik sağlık, sen çıldırdın mı karı?.. Elâ- lemin karşısına üryani eriği gibi ç?.. Utanmıyor musun?. ki? 6el.. bakılir donun tmadı mı? Tanrı yaratır mı hiç?.. Hem çıplak Mustafa gibi me; cak, salına salına gezinecek deği kem. Bun- bakamam anırım mezarlıkta panorama seyretmiye Srar eder, yalvarır, niha- nine dayanamaz, iki okka ek- meğin hatırı için Mmuayeneye razı olur. Kalabalıktan — uzaklaşırlar, şöyle bir ter Te giderler, Bu- rada iski bunlar olmamakla — beraber, yine etraftan tek tük İnsanlar geçer, ce- nin dibine çöme- unu siyirirken Emineye: — Aman büyük mü, küçük mü?, Diye sorar Emine, ısırılan yeri olanca dik - katile tetkik oder, elile yoklar, bas- tırır, sonra* -Biraz morarmış. —Yalnız tek bir diş izi var. Akşam, üzerine çiğ et bastır, iki günde birşeycikler kalmaz. Ekmek çiğneyip koymak faydalıdır, ateşini alır! yesinde bulunur. (Devamı var) Tefrika No. :18 Venedikli şövalye başına gelen - leri kısaca anlattı: Gemimiz fırtınaya Bir kayaya çarpıp parçalandık. zımla ben (İssız Ada) ya iltica et- tik. Halbuki Türk korsanları araya gelmişler.. bizi yakaladılar. Demek o da Türl öyle mi? — Keşke Türklerin eline düşsey- di, Anivas! Kızım Kara Mihalın eli- — Ya Tozetta. lerin eline düşt: ne düştü. Onu kardeşin dağa kal- | çırdı.. Beni de bir mağarada hap- setmişti, — Vay alçak vay... Sona hürmet | etmesi lâzımdı. Neden hapsetti se- ni? Neden olacak?! Bunu unlıya- madın mı? Kızım için.. — Bilirim alçağı.. güzellere bayı- lır. Jozettayı görünce dayanama- du. Fakat, Ciyovani kızını hatırla- | ak ağlamıya ve Kara Mihala | küfretmiye başlamıştı: — Türkl ünde öcümü aldılar.. — Kim düştü Türklerin eline.? rin eline düştü de, gö- | Halkevi ve Kız sporları Mecmle şayanıdikkat alâka uyandıran Be- etimiz kızları arasında | yoğlu Halkevi #por kolu hararetle çalışmaktadır. Fasliyet ayni hara- reti muhafaza — ederse müsabaka ve Avrupa olimpiy rında mühim rol oynıyac şikâr bir meseledir. pek kısa bir 7 tererek ortaya ç Kızlarımızı sılmr yan gözler ri ve kırılmıyan | sar an cesare ümitleri etrafın yardımile Avru - p üyor fal mimiz, cesaret ve gayre' Vesi Onlar bizden — ileridirler, bi miz hensinden vakit kıtltğına Mü sizliğine rağmen iki atlik arkadaş ziyaretini fedi larından ne bekliyor ileridir. rTağrnen teaesıp ana ve babaların izin - atlik istira- | K hatini üç s: renmanlarına k kı Halkevimizin kiymetli - başkanı bize rk ve faal hocalarımız sayesindi müstakbel ri denilebilir. tereddüts kız rekürtmen Hacer Hertcan ! . o | İSVEÇ GÜREŞÇİLERİ DE | GELECEK Bundan bir müddet z gi hiç vel de yazdı| yın spor bay- ramında İsveçin tanınmış gür | lerinden mürekkep bir kafile bura- ya gelerek iki müsabaka yapacak - |€( lardır. Buraya gelecek — güreşçiler nda son Berlin olimpiyatların- yi dereceler alan ve dünya şam- bulunan Sw u on gibi t | rdır reş Fede at ederek iki maç yay reşçileri Gü va dir. Güreş Foderasyonu Balkan olmak üzere lif etm 1 Eylülde yapılacak olan güreşlerine hazırlık bu müracaati kabul etmi: Her iki federa: bir anlaşma olurs vyon arasında tam Macar güreşçi- | stosun ortalarında | gelerek iki müsabaka yapacaklar - dir, At yarışları bu hafta baş'ıyor Her sene Temmuzun yirmi dinci günü yapılan at yarısları bu | sene de 25 Temmuzda yapılacaktır. Bu seneki yarışlar da Veliefendi ça- | yarında yapılacaktır. Yarışlar tam bir ay süreceklir. | Bir ingiliz atlet 800 —| metrede dünya rekorunu | uırdı Son yapılan bir atletizm müsa - | Wodroffe 800 metrede dünya rekorunu egale bakasında yeni yetişen etmiştir. Yeni tekör 1 dakika 43 saniyedir. SAA —— ir, Mezarcılar, şunlar, | — Utan uraklara gitme kemik. | lerini kırarımıs. — Baba Ben mi daha ağırım,2 Korsan Patates Con gemisini | İspanyollara kaptırdı İf)'ıf.u).l sularında işi silâh ka - çırmıya döken me lardan Patates Con'un ist tildi. Bu zat «Yedi denizin yıldızı» adındaki 2300 tonluk vapura diğer beş vapur daha lakarak teşkil ett ği bir kaçakçı pilotile şimdiye ka- n ükümetçilere mütemadiyen h ve harp malzemesi kaçırmak- şıyordu. çen gün âsilerin Amiral Ser « vera adındaki kruvazörleri uzun an sonra « li denizin ele geçirmiye muvaffak Patates Con'un kumandasındaki küçük İngiliz ka panya sularına girdikten sonr neral Frankonun karşılaşmıştır kçı filosu İs - | Ge- kruvazörlerile u filo İngiliz bandırasını iğı için o taraflarda dolaş - makta olan Bazilik ismindeki krı vazör tarafından himaye edilmi: ti. Buna rağımen, |: denizin yıldızı> ge ye muvaffak nisini zaptetmi- ır. Diğer dört a ve bir tanesi de S: anına girmiye muvalfak 'Tefrika No: 119 Sana ne kadar kuvvetli bir büyü y;ıpuğ"’" gözünle gördün ya..! Artık Şaona kavuşacaksın * AAA Süleymanın LT Ya Dağlaraa yaşayan şair (Envereno) yu gözdesinin kolundan tutarak ba - kardı: — İşte, görüyorum, Sahra! İç yü- zünü ve kafanın içinde örümcek ağı gibi yerleşen en gizli fikir ve dü- şüncelerini görüyorum . Sen sara - yımda çok tanınmış bir erkek se- viyorsun! Haydi, inkâr etme sakır le bana: Kimdir bu erkek? Gördünüz mü, mellâ? Rsb çar- çabuk dileğinizi kabul etti. İçimde sakladığım en gizli emellerimi bile bir derdini söyle bi kimdir? um, bu sevdiğin er Diye sordu. | ni zâhire; Ti Şaon'u ) er bert onunl! lend iz, hem ölüncl sarayınızda kalırım mem, hem de bugüne kadar dene- diğiniz uğurumdan yine eskisi gibi etmiş olursur sız rlıkları dokür sevimli ve cesur gözde e bi y Şaona bir şartla veririm, da sarayımdan i için gid Kabi - bir saat için ol- | sun gelmeni istiyorlarn babanı nında kaldık: tekrar Kudüse dönersin Sahra sevinçle nından Sah marifetli bir kadın Sahr Bir gece | ta ihirbaz bulmuştu, Bu Ben Türklerden öç almasını bilirim. Madamki (MuratReiskardeşimi öldürdü.. alacağı olsun on n y sonra... Sonra ne oldu? Mihâ-Türklerin eline kolay kolay I düşm di.., | — Öyle bir iştü.. ve Murat Reis onu öyle bir vurdu ki., Sen de görsen alkış — n Murat Reisi. — Kardeşı.> yendi demek bu a- dam? — Yendi — mek de lâf mı? Kok- ş gibi yere vurdu.. ve Mi- ' yerden kalkmadı. — | — Ne oldu sonra? 1 Ne mi oldu?! Cesedini marti- | ler yesin diye denize attılar.. | Bir müddet ses kesildi. | Murat Reis Rüstemle birlikte am- | barın ağzında duruyordu. Rüstem: ziyot! dedi- hâdiseyi mübalâgasız anlattı. Murat Reis yavaşça başını sal'a- d - Kendisini tekrar ambara atlı ğımız halde bizim aleyhimizde Ani- vasa şikâyette bulunmadı. Onu hi- maye etmeliyiz. Mikro adasından altın alıp ayrıldıktan sonra ır (Issız Ada) ya uğramak fik- indeyim. | — Fena olmaz... | — Jozettayı da bulup babasına | teslim ederiz. Rüstem birdenbire titredi dilerimiz dururken, babasına veri- lir mi? — Bu adama bir İyvilik vacmdk . | yapılamaz. Ciyovani kıtım çok se viyor. Amba; dan kaptan Anivasın sesi | işitildi: — Murat Reiâ, kardeşim Mihalı öldürmüşse, Hristos şahit olsun.. | ben de ondan kardeşimin intika mını alacağım. Demek Mihalı yere vurdu.. ve cesedini denize attılar, vle mi? — Neden şaşıyorsun? Korsan - lıkta kim kuvvetli ise, hâkim odur. Mihal da senin gibi yirmi otuz ki- şinin kuvvetine güvendi do başı ve sırtı yere di — Ben Mihal değilim.. benim sır- tırm kolay kolay yere ler, SAA Sarayında IKUDÜS KIZLA © gün saraydan ziyererse ,ıııııı.v!""l mak gerekte Demişti. Şimdi Sahranın ref sant» hakkında rin nasıl uydurulduğu du. Sahra, Süleymamın yanından ©" kar çıkmaz ihtiyar sihirbuz. kadif koştu. — Her şey 1 Şaanla evle anlaş; ., Hi miye razı oldu. bana inanmıyacaktın, değil " — Elbette inanmazdım. Çür ni bütün sihirbazlar aldatı di an sıkıcı bir habif yim şin ledir o? aonun kalbini y viyor. Hakika asına Âşıktır Sahra birdenbire şaşaladı: Ne diyorsun, Dibn? Şaon befi? candan sever görünüyor .. Öyle görünüy binde de bir siz bir kadı aba Enverano bu Sft v vari OHALK OPERETİ 24 Cumartesi akşaml Bebek Pelediye Bahçesinde ĞF a va 25 Pazar akşemi Üsk F 26 Pazartesi akşamı ks dür İaşirah ahçesinde starcı ç bir $ seni T anu unutmadın, deği k eçmişte olup biLeP” leri. Demek Mihal öldü ha.?! AlW” onu öldürenlerin. Be vurdu, ün Türklerin elinde &İf vas! Böyle Ol * halde neden atıp tutuyorsu?” Kapana kıstırılmış bir farenin K& dilerle döğüşmek istemesine DEt” zer bizim bu halimiz..! — Ben Türklerden öç almasıf! çok iyi bilirim. Adamlarımı göN " derdiler altın Halbuki onların getirecekleri altınların h€P” aramı si sahte, yaramaz madenlerdir. Türkler bunları alıp adadan uZAk” laşırlar... Ben de bu suretle hef? n elinden kurtulmuş, hem d€ klerden intikam almış olurum: — Türkler sahte altınları anlt” mazlar mı? — Hayır. Onları herkes ayırt © demez. Geçenlerde Amiral Alv#” roya Ga böyle bir torba yalancı Mü”