21 Ağustos 1942 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
âi 4/2 Sayfa SON POSTA Burdurda | Şehrin güzelleştirilmesi için Bir cemiyet kuruldu, bu sayede Burdar ileri bir memleket haline getirilmiş olacak Burdur (Husesi) — Son günler. de Burdur'da büyük bir hareket ve canlılık göze çarpmaktadır. Mem- lemektlerini çok seven Burdurlular, «Burduru güzelleştirme e Cemiyeti» adında bir cemiyet kurmuşlar ve EL bir harartle işe başlamışlar. ie, Henüz yepyeni bir tecessüs olma- sina rağmen balkin fedakârlığı sa. yesinde hâlen altmış bip lira gelir temin edilmiştir. Cemiyet şu İşlere başlamış bulunmaktadır: Fsasen parke olan İstasyon cad- desinin Antalya Şoşesi istileametine Natamam orta okul binasinin meydana gelebilmesi için kirk sekiz. bin liraya ibtiyaç vardır. Maarif Ve kiliği, on. on İlel bin fira kadar bir para verebiletektir. Üst tarafını gü:| hazirianmıştır. İhale © yapılmıştır. Faatiyeto hemen bu günlerde geçik * Cemiyet aşağıdaki İşleri de ramina koymuşlar: 1 — Şehrin plâninin yaptırılma- e yeller te 3 — Burduru Göle bileştirecek! olan dört buçuk kilometrelik tesvi- yenin yapılmasi, 4 — Elektriğin islahi, 5 — Şehre içme ve kullanma için tazyikli su getirilmesi, Çok meşkür bir mesai İle m-nle- ket davasını o benimsiyerek çelişan bu teşekkill, halktan ve dokumacılar dan çok yardim görmekte ve vilâ. yet makamınca da kolaylıklara mazhar olmaktır, . prog. İ çıkmıştır, Valiye ziraat müdürü de refakat İzmirde Bucadaki gençlik kampı çok faydalı oluyor, her çocuk 15 gün zarfında süratle kilo alıyor gocuk a Cemil İlin çocukların sağlı! durumları, 15 gün zarfında kamp- tan istifade dereceleri hakkında mü dür Nuriden malömat almiş, tetkik. ler yapmiş, duş yerlerini, temizlik işlerini görmüş, çocukların gidelari- na verilen ehemmiyet derecesi hak. kindaki izahat dinlemiş, çocuklar- dan her birinin 15 gün zarfında 1,5. 45 kilo arasinda siklet kazan- memnuniyetini istifadesi temin edilecek ve bunla. rin masrafı Ege vilâyetleri gençlik teşkilâtmdan temin olununca Kızıl. ay gençlik başkanlığı Bucadaki bah çede 80 yataklı bir prevantoryom inşa ettirilecektir. Bu da gelecek s2. ne açılacaktır. Adana valisinin tetkikleri Adana (Hususi) — Adana Vali. sl Bay Akif İyidoğan dün Ceyhan. Feke, Saimbeyli; Kadirli kazalarin- daki iaşe durumunu tetkik etmek üzere bölgede bir teftiş seyahatine etmektedir. ——e- İzmit Halkevinin temsilleri | İzmit ( Hususi ) — Halkevi temsil kolu gençleri Cumartesi; ve Pazar akşamları halka 2 tem- sil vermişlerdir. — — Kandıra kaymakamı vefat etti İzmit ( Hususi ) — Kandıra kaymakamı Fehmi Öbakın Kan- dırada ölmüştür. . hatma o ana kadar bu Asyanın içy uzu (Baş tarafı 3/1 de) meğe götürmüşlerdi. £ Gandhi Şarlonun oturmakta olduğu ote- lin etrafını çevreleyen kalabalı- ğa işaret etmiş, adeta hayretini izhar etmişti. Aktör ile, modern peygamber gayet samimi bir su- tette konuşmuşlar, görüşmüşler- di. Otelden ayrıldıkları sırada Gandhi, yanındakilere: — Bu hoş adam Ne iş yapar? Diye sormuştu. Gerçekten Ma- ök kub- be altında Şarlo adında bir ak- tör bulunduğundan haberi ol. mamıştı. Bir keresinde aşık kemiğine bir yılan düşmüştü. Candhi iste- miyerek irkilmiş ve ayağını hız- la sallıyarak yılanı yere atmıştı. O gün bugündür Gandhi bu ha- reketi yaptığından dolayı pek pişmandır. Zira inanışça bu su- necidir. İretle «ademi şiddeti akidesinin henüz lam manasile kıvama gel- mediği anlaşılmış olmaktadır. Gandhinin, Londraya gelmesi şerefine, şehirde bulunan Hind talebeleri 200 tane keçi toplayıp liderlerinin istikbaline gitmek is- temişlerse de, 200 keciyi bulmak mümkün olmmış, polis işe karış mış, mesele Hindistan nezareti- ne aksetmiş, nezaret te o böyle bir nümayişi tasvib etmemiş. Gandhi de keçilerin istikbaline gelmemesinden dolayı çok canı sıkılmıs, 1931 de kongre icrai komite. si, Gandhi ile Lord İrurin ara- zat bu kararı Lord İrurine bi dirmek üzere umumi vali miş. Saat 2.30 da geri Gandhi kendisini bekliyen arka-| daşlarına umumi valinin taleble- rini kabul ettiğini bildirmiş, Ar- kadaşları müthis surette şaşır mış, telâşlanmışlar. Bunun üze- rine Gndhi meseleyi anlatmış ve demis ki: «Müzakerelerimizin en hava- retli bir noktasında lord döne- rek bana! Mister Gandhi, dive hitab etti. Neden benim samimi- vatima — İnanmayarıınnz?. Nas ettiğim den ben sizinkileri kabul gibi, sözüme inanmayorsunuz?.» Tabii ve elbette ki, muarizımn benden daha az çerefli, haysiyet sahibi olduğunu düşünemezdim. İ Onun için taleblerine boyun eğ- rini, ağaçtan meyva koparmanın şiddet hududuna» yaklaşan bir hareket olduğunu israrla bildir- miştir, Gandhi müteassıb bir mecusi- dir. Hıristiyan akidesine uyarak utemel günahı» kabul etmekle beraber, (ohiristiyan (o değildir. Kur'an, İncil, Tevrat, Zendam vesta, gibi diğer bütün din ki- tablarmın da Tanrı kelâmı oldu- ind balkınasyeni bir ruh veren, yeni bir birlik iman aşılayan Hind peygamberidir. İbrahim Hoyi Sn gidek Petrol ofisi Ankaraya taşınıyor Petrol Ofisin Ankaraya nakli ta - karrür etmiştir. Bundan böyle LD Tunacak, ve da birer Bro (çalışacaktır. Ofisin kadrosu daraitilacak, bütçe 40 bin liraya indirilecektir. İstanbul borsası idim...» Gandhi, bir gün yanın da (o bulunan müridlerine, İmeyvayı oOancak yere düp tükten sonra alıp yemele -İf An-)i bu - Ayağında belinde solmuş ve yırtık bir kır- mızı muhacir kuşağı eski bir potur,'şimdi ben, gözlerimi dör » Sefil velaçtım. Oturak kündesi nedir bi pejmürde kıyafeti ne zaruret i-|liyordum. Bakıyordum, Mavuna çinde olduğunu bize gösterirdi. ekmeğin tam okkası oluz cı Mehmed, oturak kündesin şin garibi şudur ki: O zamanlar) tam almıştı. Oturak O kündes ledir. etin ekkklme yil yesağ En Ee ek : Yerde uzanmış bulu iki ayakları arasın kuruştu. Böyle bir ucuzluk de-|dan kolları be virde Hergeleci, sefildi. Çünkü| ve hasmı Kalde mek a » cemiyetin hali malümdu. Ba-| öbür bayiğitlerini / unutmuştu. Hergeleci, buğün sağ olmuş olsa idi böyle mi olurdu? Şurası da- ba garibdir ki, Kara cihan peblivanlığını aldığı halde öldüğü zaman bile ya- pan olmadı. Tefrikamızda sırası geldiği zaman yazacağım... Ka. ra Ahmedin, Eyübdekı mezarını eshabı hayırdan birisi yapmıştır. Kara Ahmedin ustası H İbrahime, başpehlivan lü Cemal Bey arasıra derdi. Ramize idman lergeleci! gümrük- virde her pehlivanın bildiği ds yardım €- budur, Meğer bunun bir dalave tarafa aşırmak. Fakat otu Eğerlrak Okündesinden kurtulmanır yolları vardır. Mukabelesi olar oyunun adı da sayvantur. Say vant şöyledir: Oturak kündesi ni yiyen pehlivanı hasım aşırı ken bir ayağını hasmın göğsüne doğru ve üzerinden biraz aşır» rak kündeyi vuranı altta birak mak ve sırtüstü olarak yenmele tir. İşte bu, mukabelsye sayvani derler. Bizim bildiğimiz ve o de resi varmış... Hergelecinin lâf gittiği zaman opa harçlık verir, beni dikkate sevketmişti. Fakat, öteberi götürürdü. H, ihtiyar halinde oyun gösterdiği- Wi Daha bugüne kadar ayatımda bu derece usta, derece zeki bir pehlivan görme- dim. Bu ihtiyar, ne cevherli bir adamdı. Kendine mahsus birçok oyunları vardı. Bir keresinde Sa- rı Hafızla, Mavunacı Mehmed pehlivan idman © yapiyorlardı. Ben de Hergelecinin yanında İ- dim... O devrin başpehlivani ©- lan Mavunacı Mehmed, idman güreşinde Sarı Hafızı bastırdı ve bir oturak kündesi vurdu. Hiç unutmam; Hergeleci bulunan ihtiyar ve Sultan Aziz yanımda | ledi: ergelecinin | Hafız kündeyi sayvant atmadan soyunup O nasili bozdu. Çünkü Hafızın aşağılan çok kuru idi. Duramadım, Her zeleciye sordum: — Usta!... Mavunacı Mek med, ustalığını gösterebildi mi? © Allah rahmet eylesin güle rek: — Hayır... Hiçbir sey bilmi yor... Buna vurmuş olsa idi, © oturak kündesini ben, ona yapa cağımı bilirdim. — Eksikliği mi var usta?. — Var yal... Dedikten sonra şunları söy- — Ben, şimdi Cemal Beyle devri başpehlivanlarından © Po) soyunacağım. O vakil dikkat et mak Deli Murada dönerek: — Bu, herifin usta madığı şimdi belli olacak!.. ve gör... Bak oturak kündesi ol.| nasıl vuruluyor. Dedi. Cemal Beyle idman gü- Dedi. Pomak Deli Murad da|reşine çıktılar. Hergeleci, Cemal seksenlik br ihtiyar olmakla be:| Beyi, bir sira altına aldı ve otu- raber çok usta bir pehlivandı. Olrak kündesini vurdu. Ben, göz- halile bazan soyunup ( gençlere|lerimi dört açtım, bakıyordum. güreş gösterirdi, Hergeleciye ce-| Hergeleci, oturan kündesini vur- vab verdi: duktan sonra bir dakika kadar —i böyle (şeyleri! nefes aldı. (Arkası var)
