İZMİR HİKÂYESİ: 1 Ji FATO Hatuniye caminin karşısından Namazgâha çıkan yokuşun sol ta- Falında iki katı harabe halinde bir evleri vardı, Saltme Kadır. iki Kızı, domadi ve iki torunile bu evin alt katında otururlardı; üst katında da her vakit bir kiracıları olurdu. Yıllardanberi yukarı Katın kiracısı adın İzmirin, hele T'iki. ik, Çorakkabı, Çakmakfırını; Yo. kuşbaşı mahallelerinin pek tam - Jan pek sevilen bir siması idi, Sima denirken onun güzel bir kadın ol. duğunu farzetmek doğru değildir. Gençlikten epeyce uzaklaşmış ©- İlan bu kadınck yaşından çok da. ba ziyade nliyarlığa o yaklaşımı kavruk, pörsük, ulacık vücüdi! kucakta taşınacık kadar Küçük bir çocuğa benzerdi. Kır düşmüz sa larının altında çehresi kızışıklarla güzellikten ziyade çirkinliğe Ya - kındı; hele bebeğine bir leke GÜZ müş olan sağ gözünün Tensi sönük nin me e lem veren bir Hağesi vardı: fakat wi gözünün içinde cvil cv kay- nayan; hayaftan memnun, Jâkirdi ederken tutuşan şeteret nıRnASIN-! da öyle bir neş'e vardı gi onu din- Üyenlere, görenlere sirayet etmek. ten hâli kalmazdı. O civarın büyük evlerine devam ederdi; Lâtif . Sulu han -| cların, arın konaklarında onu küçük kızı Fato ile günlerce alakorlar, o bir yanda gergelni ku bir tülbeis h'ssb rargk gerilmiş işle bir ipek kenar yeperken: Haydi bakalım! Salime kadın, söyle de dinliyelim'> denilirdi, O. nun böyle bir tekife ihtiyacı dı yoktu, bir yandan #ülbendin iplik. İerini sayıp ayırarak ipek sapını çirirken bir andan hatıraları damadile ük kızına ve on- larin toraman iki oğluna, yahud, yukarı katta ihtiyar ime yi İak hasta karısının aşağıdan tama- mile işitlen kamgalarına dair hikâ. yelerinin makarasnı çözerdi O “Şem dali in z semesine: «İlâhi! Salime kadın! Sen ölmiyesin, emi?.s o demesine YA ON 2 ane olayim b HALITZiYA tün hususiyetlerine vukuf hâsıl o- lundu, «Rahmetli!» dive andığı ve küçük kızı Fato doğduktan ik: sonra kaybettiği kocasının pek iyi kalbi bir erkek, evinden, karısın. dan, çoluğundan çocuğundan başka bir şeyler düşünmiyen bir aile ba. bası olduğu bilinirdi, Uzun seneler) yemiş çarşısında bir tacirin kâtib. UŞAKLIGĞIL mür geçirmiş olan Cemal Efendi rhayet dişinden irnağından arti. rilms bir para ile ve iyilik ysp- maktan zevk duyan dostların delâ, letile şu harab evi mahlülden satın abnca nasıl sevinm'şlerdi! O za » manâ kadar kira köşelerinde sü - rünmekten » bir dâd, bin feryâd. türü sıkıniılara giriftar olmuş iken: «Bh! Şimdi başımızı sokacak bie-yerimiz var. Kiracılıktan kur - tuldırk, biz mal sahibi olduk, bizim de kiracılarımız var. Şu imam © fendi ile karısının her saat bağır bağıra kavgaları olmasa... Buna da şükür. Yattığı yer mut olsun, rahmetlinin gsyesinde kendi köşe. mız var, mutfağımız. o kilârmız; xömürlüğümüz imam efendi ile müşterek amma, şikâyet etmek günah olur, bize hiç bir sikin: vermezler, Zaten bizim yediğimiz onların yedikleri nedir ki... m tık kendisinin ve karısının yiyece- âlni lâhzada pişirir, büyük Kızım Emine de hamarat mı hamarattır, İhtiyar adamdan pek kaç göç de aramıyoruz, şöyle yarım yamalak örlünüvermekle şeriati: i ye rine geliriliyor. Böylece olup gidi- yoruz. Kirayı da hemen &y başında turng verir, Galiba iMiyar adamm bir yanda birikmiş parası var. Ya - sayışı, giyinişi hep yolundadır. Da. ha aykasında eğkimeğe yüz tutmuş bir cübbe, başında yıpranmış, kir. ienmiş bir sarığs raslamadım, A - damcağız çamaşırını de kendi ek ceğizile yıkar...» * Böyle gır gır devam eder, bazan da karı kotanın kavgalarını üönla- tırdı; amma çekiştirmeden, yerme ne kadar 1. Bu sesl üzerine Saime kağın gergefinm üzerine abanır ve Dek relhim bir muammanın halli çaresini tülbendin sayılan iplikleri arasında aramağa koyulurdu San'atkâr harikaları gösterird:. O-| büyük bir ustalıkla muvaffaki un için İzmirde onun işlediği na.jler (gösterdiğinden behisedenler DUZ bezlerinin ber kürlü rekabet.) vardı; fakat o faaliyetini ten âzade bir şöhreti vardı; Bun.İnamaz bezlerine hasretmişt!, Ken. dan bahsederken: («Allah binbir)disine başka neviden iş vermek is berekek versin. Eh!... Şöyle böyle) tiyenlere: «Artık o kadar yaşlan - bu yüzden rızkırmız “çıkıyor. Da -İdım ve yoruldum ki bunlara cesa. med:ma pek yük olmuyorum, kim.İret edemiyorum. Namaz bezlerine seye de yüz suyu dökmeğe muhtaç| gelince onlara o kadar alışılmış ki değilim der ve böylelikle ken.İöbür gözümü de kapasam büsbü. jisini misafir eden harımefendilerİtün karanhıta işliyebileceğim» di. den bir şeyler dilemek zaruretirde| yerek özür dilerdi, olmadığına işaret etmiş bulunurdu. Bir yandan parmakları işlerken, bununla beraber arasıra Kendisine) için için iplikleri sayarken, bir yan hediye edilen ayalekabierina, kul -İdan da yan yarıya düşmüş dişle - Ism:İmmş entarillere, hattâ ramezan.| rinin arasından, Şipir şıpır suyu bayram vesilelerile bir küçük çıkın| akan bir musluk gibi hikâyelerinin inde eline tutuşturulan beşlikle.| arkası gelmiyen ırmağı boşanırdı; re: 4A! Ne için zahmet ediyorsu.| ve bunları anlatarken de dinliyen. nuz? İşte bu fazla...» diye teşek.İleri tsandırmayan bir san'atı var. kür etmekten de geri durmazdr. |dı. Her vakit değiştirerek, bazan Onun namaz bezlerindeki ime -|tek gözünde bir istihza, bir şeka, hareti ya'nız hisab islerinden ibz.| sanki açık söylermekten çekinil » ret değildi, gene tülbend üzerine| miş de göyle gizli bir ima ile ge -| kadar olsa hafız suzen! işinde, sonra ipek kumas -|cistirilmiş zannını veren bir fadeldet sahibi bir Tarda sarma, hattâ sırma islerinde bulunur, ve dinliyenlerin gülüm.'küyesine son V: hiddet ederse etsin lütir nü arttığından dem vi mizde barınıp. gidiyoruz. ÜÇ mz sederken onu övmelerine son gel. mezdi. Böylece herkes kamtırcı Osman Efendinin pek evine, karı - sına, çocuklarına düşkün; ihtiyar analığile küçük baldızına şefkatle davranan hâlis bir adam olduğ öğrenilmişti, Halâ hayatının ta. sliğuna bile vukuf hâsıl olmuştu. İzmir çocuğu o'an bu Osman E - fendi gene bir kanlarcının oğlu imiş, Kurası çekilince babası be. del vermek istemiş, o bunu Kabul etmiyerek asikerl yapmış. Bir) dıvörlardı; büyüğü, r.mdi. Osman Eföndinin güne ile iz - divacı da Cemal Efendinin yemiş çe mda tüccar kâtıbliği yapar. Xanlarc İle tanışması netice - de vukua gelmişti. Şöyle böyle kaç sene oluyor? Ömerie Bekir on Gn Mi yaşına doğru koşuyorlar. Saijme Hanım gergelnden başını kaldırarak tek gözle torunlarının yaşım tavanda arardı. Bügün kisi de Tilkilik mahalle mektebine gi Örer, yakın. kere Yemende âsllerle, bir kere de| ca rüştiyeye geçecek, Salime Hâ, Giridde çarpışmış, biri öteki sol bacağında iki derin kur. şun yarası kazanmış. Göğsünde - Kinin yarası hâlâ soğuklarda sz larmış, bacağında da ufak bir ak. saklık kalmış, Bereket versin to. pa! denecek derecede değil... İşi. nin pek ehli imiş. Askerlikten dö- nünce babası öteki dünyaya göç- müş, Osman onun yerine kantar - cılığa geçmiş, Yemiş çarşısından rıhtım ambarlarına, oradan oraya sabahtan akşama kadar incir, üzüm palamut, somak; afyon tartar du - rurmuş. Kantara şöyle bir topuzu «örünce sanki asıl kantar gözle rinde İmişçesine hemen tartıyı gös teren çizginin üzerinde durur, «38 yehnd 62: diye bağırırmış: Onun doğruluğuna o kadar emin imişler ki bütün tüccar çekfirilecek mal ları için Osman Efendiyi seçerler. miş. «Kazancı da yolunda' Çolu - başka para da sa insan ölümlük dirimük bir ke. nara bir para koymalıdır! diye Salime Hanım bir mü beyan ettikten sonra damağı hakkında mlerini İcmal eden bir tabir «Doğrusu, babayiğit bir göğsünde, İrtm: «Biz, diyordu; rüştiye ma. bale mektebinin arssınds, yam yoldayız, Çocuk için bugünkünden fazla yorgunluk olmıyacak Asi mesele Fatoda... Emine ile Fato. wün arasında on yaştan fizls fark ver. İkisinin oarasında üç çocuk köybettim. Şimdi Fato günden gü. ne büyüyüp serpiliyor. Haspâ ol - sukça da güzel Ana pöz'le değil, şöyle yabancı gözile bakıyorum da cnu âdeta beğenilecek bir kız gibi görüyorum, Eh!... Kulağından çe. Kip uzalıyorlarmışçasına boy at tıkça elbette bir gün onunda ö. nüne bir kısmet çıkacak. Biz bu. si üç odada barmıyoruz. Oda » larm ikisi damadımla karısının ve cocukların... Yarın ikinci bir da. mzd zuhur edince ya dıl: kızdı. a, ayı eve vermek, yahud ben mutfağa, kilâra taşınmak 20. runda kalacağım. İyi kizd.:, hoş Edir amma delicedir. Ayrı evde nasıl olur?» bu sual üzerine Sa - lime Hanım gengelinin üzer'ne 2. barır ve'pek mühim bir muamma. wp balli çaresini tülbendin sayı - lan iplikleri arasında sramağa mo. yulürdü. (Arkasi var) H.Z. Uşakhıgğil 1008 aded Sephiye şamandırasına ali 10/7/342 tarihinde yapılacağı ilân edi. den kapalı zari eksilimesi görülen küzüma binaen dardurulmuşlur. 7 aded yemek kazanı * 2 » kevgir 2 » Tencere io » Küzine «200 kişlik» ı » #lötie Oksijen kaynağı “küçükse Yukanda yâzıh 5 kalem maizemenin 11/7/942 Cuma günü saat İl de KA, sımpaşala bulunan Deniz Gerazım Satinalma Komisyonunda pazarlığı yapıla, cağından İsleklilerin belli gün ve saatle mezkür komisyona müracaalları, m