1 Miuyıs General diyor ki 1 inci sayfada) Fakat İngütere bilir ki, Alman- Yanın gittiği yol cihangirlik yolu- dur, Varmak istediği hedef te düm- Yada, bildiği gibi, yeni bir nizam Ye yeni bir hâkimiyet kurmaktır. Bu ise İngiliz imparatorluğunun #onu demektir. Çünkü İngiliz ci- hühgirliği yıkılmadan o Almarınki lamaz, İngütere bu sebeble, Yani kendi cihan imparatorluğunu küsüftan korumak için, Alman €mellerine sed çekmek medburi- Yetini duymuştur. Bugünkü mu- Azzam mücadelenin temel ve ma- hiyeti işte budur; veni Alman - İngiliz rekabetidir. Geçen harb de, sırf bu rekabet #ebebile büyümüştü. Eğer İngilte- re, Alman cihangirliğinden kork- masa idi ve nihayet Avrupa kara- larile dünya deniz ve müstemle- kelerinin Alman eline geçmele- rinden ürkmese idi Almanların ne birleşmelerine ve ne de donanma İnşa edip müstemleke edinmeleri- Be kan dökülerek mâni olmağa çalısmazdı. İngiltere harbi kazanacak mı? O, bunda Amerikanın kuvvetli yardımının ve hattâ bir gün harbe girmesinin büyük âmil olacağını düşünüyor ve ümid ediyor, Evet| İngiltere, Amerikanın harb hazır- hklarının bütün meyvalarımı ve- Yeceği 1945 yılında, Almamlam ge- ebe çalmağı düşünebilir. Pakat zaferin istihsalinde baş rol Amerikanm olacağı için barb- den en çok onun İzydalınması ta- biidir. Bu takdirde, harbden son- Ta, İngiliz cihan hâkimiyetinin Birleşik Şimali Amerikaya geç- Mmesinden korkulmağa mahal olup Olmadığını şimdiden kestireme- Yiz; fakat, 4 yıl sonra, dünyanın en kuvvetli donanmasile en bü- yük hava kuvvetlerinin ve en mü- terakki ve geniş sanayiinin sahibi olacak olan 1302 milyon müfuslu Şimali Amerika devletleri birliği- Bin İngilterenm Almanyeya kanı pahasına kaptırmak istemediği ci- han hâkimiyetini eline ogecirmeği döşünmesi imkânsız bir hareket sayılamaz. Bahusus Birleşik Sima- H Amerika halkının “e 41,4 ünün İngiliz kanından olduğu dikkate ahınırsa bunların varmak ( istiye- €ekleri asgari hedefin İngiltere ile bir federasyon teşkil etmek olaca- Ki anlaşılır. Eihasıl Amerikayı bugün İnmi- tereve yardıma sevk ve tahrik e- den sebeb ve Âmilleri artık anla- mak güç olmaz. Bu sebeb ve İmil İer arasında Alman ittihadı tehli- kesine karşı bir Anglo-Sakson bir- liği ile mukabele etmek fikir ve arzuları da seçilir. Filhakika İn- giltere ile şimali Amerikayı Al man birliğinin tahakkümünden kurtarabilecek yegâne bir çare 0- larak birliğe karşı birlik kurmak Prensipinin kıymetlendirilmesi müessir olabilir. Nitekim Çözçilin, * Londra radyos'le vaki son beys- natında, 70 milyon Hüne karsı 200 milyonluk İngiltere ve Amerika.| dan bahsetmesi ittihada doğru #i-| den fikir ve arzuların bir tezahü- Tünden başka bir şey değildir. Çörçilin o Hünlerinden (maksad Almanlardır. Filvaki milletlerin, artık para We ordular tutarak, yalnız siyaset oyunları yaparak veyahud kollek- &if emniyet muahedeleri imzahya- rak kendilerini koruvamavacak'a- rı bir daha anlaşılmıştır. Milletler ve devletler, diş garantilerden zi- yade ancak kendi milli kuvvetle- rine güvenebilirler ve ancak bu! kuvvetle kendilerini koruyabilir. der, Mili kwvvetleri vücuda getiren Amillerin başında ise sayı gelir. Onun icin mi'letler her şeyden ev- vel birleşerek sayılarını artırmak #htivaeile vanarlar. Bir kısmı müs. takil ve hür ve diğer kısımları va- bancı hâkimiyetler altında bulu- nan milletlerin kurtulme ve birlik hareketleri işte bu tabi Türumdan Merj getir. Üilletlerin birleşme hareketle- rinin bir hedefi de vaşama alanla- rını artırmaktır. Çünkü geniş top- raklar yalnız bir milleti yaşatmak kin değil, müdafaa için dahi el- zemdirler, Az sayı ve küçük mem- Jeketlere sahib olan küçük millet- sında SON- POSTA Sayfa 7 Ankara Polis Enstitüsü Kesik kol ve bacak cinayetinin esrarı tamamile çözüldü Enstiti Direktör Muavini Sebati Tüporusu, tetkik ederken, (sağda) Erstitlildeki kriminoloji lâboratuarlarından biri kılâblar vücude getirmiştir. Devletin merkezi Ankara, ayni zamanda fikir hareketlerinin mer. keri olup, buradaki merileşme ruhu tedricen bütün O memlekete yayıl - maktadır. İsviçre, bilhasa kanunlar saha - Türkiyeye baz! ilhamlarda olduğundan iftihar duy- bulunmuş maktadır, Bir çok İsviçreli mütehas sıslar, teknik müşavir sfatile Tür - kiyeye davet edilmişlerdir. Son zamanlarda Türkiye, bilhas. si nümene teşkil! edebilecek bir po- Bu kuvveti vösuda getirmek arzu - mında idi. Müstakbel polis memur- ları, Ankaranın dışında (o kurulmuş olan enstitüde ciddi bir tahsil ve tetkik devresi geçirmektedirler. Ayrca, emniyeti umumiye teş - kilâtina mensub memurlar da va » Bir doktorun günlük rotlarından Gözlerimizin Muhafazası Harici tesirattan rüzgâr, yağ - mwur, güneş ve tozlardan gözleri, mis muhafası etmek meesburi — yetimdeyiz. Esasen labia, kaş ve kirpiklerimizi bunun için yaraf- İtir. Ataman (solda), başkomiseris, İsviçreli mütehassıs Mare Payot kit vakit Ankaradaki enstitüye ge- lerek, burada hususi kurslara devam! etmektedirler. Bu kursdaki dersler! İsviçreli o mütehassıs Oo kviminalisi Marc Payot tarafından verilmekte- dir. Polis enstitüsünde bir çok sene - ler çalışacak olan Payot, talebeleri nin harikulâde #irak ve seri kavra. yış kabiliyetlerinden fevkalâde mem mun kalmıştır. Payot'nun ifadesine göre Anka- radaki poli enstitüsü dünyanın en iyilerinden biridir. Talebeler gerek fikri, gerek bedeni mühim gayretler sarfetmeğe mecbur. tutulmaktadır - lar, Burada, kriminoloji sahasina aid en medern metod ve makineler hakkında da malümet verilmekte - dir. | Türk polisi hâlen 6 bin kişiden mürekkebdir. Zamanla bu mevcud iki misline çıkarılacaktır.» Konya Halkevinin köy gezileri Konya | (Hususi) — iz Halkevi üyeleri Yarma nahiye mer kezile buruya bağlı iki köye gide- rek bazı tctkiklerde o bulunmuşlar” dir, Çok senk bir hava içinde cere- yan eden bu gezi cidden istifedeli folmuş, kafile aramadı bulunan sh. İhi ekip, nahiye merkezils Karaka- yad Göçü köylerindeki hastaları muştir. Kaşlarımızı şiddeti; rüzgür İlmuayene ve güneşte bir sevki tabil üe çala. ra, gözlerimizi kıpramz böylece bu «ibi harci mumr vesirlerden ko- runmuş oluruz. Umumizetle faa güneş fazla rTürgür ion ve toprak gözlerimin çok tahriş eder. Ve kızaztır. Bun- dan başka fazla ve seri güneş şebekiye tabakası Üzerine de mu. sir tesirler icra eyler. Bu #öbeble yetinde olanların muaddi) gözlük nun için de renkli gözlükler kul Yanılir, Bunların içinde en sihhi olan sar olanlardır. Tabi sar. nın açık veya boyu renkl; oluşu şahısların gözlerinin rengie bağ- Tor, Açık mavi, açik yeşil gözlü olanların koyu renkli sözlük kul, lanmaları muvafıktır. Mavi veya. hud toyu mavi veya vapur duma- Bi koyu renkli gözlükler sarı ren. ge nazaran dahs as tercih edi - İer dalma istilâ ve esir edilmek tehlikesine maruz kaldıkları gib: yarın da ayni tehlikeve maruzdur- İer. Büyük savı ve büyük yurda| malik olan milletler tefrika ve ih-| lâf yüzünden o parçalandıkları takdirde her parca küçük çayılı milletlerin tehlikesine maruz bu-| nur. Onun icin Almenlar itti- haddan evvel dalma zayıf idiler. Napolvonun Alman devletlerin! &yrı ayrı vurabilmesi #tihadsızlık | yüründendir. Bugün ittihad sebebile kuvvet- ererek sahlanmış olan Almanlara karşı İngiltere ile'simali Amerika- nın” Anglo.Sakson halkının birleş- mek istemeleri bir tah.ffur mesa lesidir ve pek tabiidir. Pancerma- melidir. Ve pek muvafık değildir. izö Cevab istiyen okuyucularıansı posa pulu yol amalarımı riaa © derim. Aksi takdirde istekleri mukabelesiz kalabilir. ae nizme karşı ingilizce konuşan mi- letlerin ittihadı zaruridir. Şimdiki harbin bir Alman - İngiliz savs- sından tedricen bir Cermen-Anglo Sakson mücadelesine istihâle et mesi işte bu sebebendir. Diğer taraftan nahiye merkezin- deki ilkokulda tahsil gören fakir ço cuklara defter ve kalem hediye €- dilmiştir. Öğle yemeğini toplu bir halde nahiye merkezinde yiyen balkevi mensubları, tobumluk ve yemeklik buğdayların son sistem sayıma ma kinelerile ne tarzda ayıklandıkları- nı gözden geçirmişlerdir. Bu mem- nuniyet verici müsahedelerden son ra nahiyenin ve köylerin istek ve ih- tyaçları tesbit edilmiştir. Yarma nahiyesine bağlı Sok Ba- tan köyü yakınlarındaki yolun ya- pılması ve civardaki kanalın taşma s1 halinde de burada bir köprü in. şam için teşebbüslere geçilmiştir. Adanada tek tip ekmek Adana (Hususi) -— Adanada da tek tip ekmek imali meselesi üzerin de vilâyetle belndiye mesgul bulun maktadır. . Haber alındığına göre, tetkikler bitmistir. Bu hususta bu. günlerde bir karar alınması beklen. mektedir. Ateş Ağneı — Aşk bu imiş Batmıyan “Gün, Mabedde bir gece isimli eserleri. İnin edebi, felsefi ve hikemi kıyınat- İlerile kendini matbua£ fleminde tanı, tan Sâmiha Ayverdinin bu dela sA- teş Ağacı» isminde bir ramanı Gayret Kitabevi tarafından tabedilmiştir. Bir tefekkür ve aş ökrneği olan eseri okü. iyucularımıza bilhassa tavsiye ederiz. (Baş tarafı 1 inci sayfada) maxi namı diğer Ahmed adında bir işçi olduğunu tesbit etmiştir. Mak- #ulün bu suretle hüviyetinin tes- bitinden sonra bu cinayetle alâka- dar görülen Kâzım isminde bir gençle metresi Ayşe yakalanmış- Okuyucularımızın batırlıyacak- ları veçhile, Kâzım yapılan sorgu- Su sırasında Ahmedi kıskançlık yü zünden bıçakla yaralayip öldür. düğünü ve ayni gece içinde de | maktulün cesedini muhtelif par- çalara ayırarak bunları öteye be- riye gömdüğünü söylemiştir, Kâzmin bu sarih itirafı karşı. şında zabıta bir haftadanberi Re- şiktaşın muhtelif o semtlerinde 8- raştırmalar yapmış, Ahmede ad gövde ve baş buralarda bir türlü bulunamamıştır. Fakat her türlü Mtimalleri gözönünde iutan cinm- yet mâsası memurları ile tahkika- tı idare eden müddejumumi mua- vini Tahsin Okur, Kâzımın bu iş- de yalmz olmadığı, diğer cürüm ortaklarını kurtarmak kasdile su- çu tamamen üzerine almak istedi- Ri neticesine varmışlar ve bu s€ beble de tetkiklerini genişletmiş- ir. Tahkikata yeni bir veche veren alğkadarlar, evvelki gün Şevket namı diğer Mustafa adında bir a- mele ile Zehra ve Sa' rinde iki kadını daha sorgu altına al. mışlardır. Zannaltına alınan bu üç sıkı bir sorsuya çekilince vak'a bütün telerrüat ve vuzuhile mey. dana çıkmış, zavallı #melenin bu beş kişi darafından tertib edilen kasde kurban gittiği anlaşılmıştır. Katil, Karahisarlı 28 vaşlarında Şevket namı diğer Mustafa Kuloğ- lu ile, Boyabadlı 18 yaşlarında İ Kâzım Temeldir. Şevket ve Kâzımdan başka bu müthiş cinayet vak'asında derce, derece alâka ve mes'uliyetleri tes- bit edilen üç te kadın vsröir. Bunlar da Kâzımın karısı 18 yaşlarında Ayşe ile, Beşiktaşta! Abbasağa mahallesinde İsmailiye| sokağında 12 numaralı evde otu- ran ve dört çocuk anası olduğunu söyliyen Boyabacilı Zehra ve öyni| ev sakinlerinden 35 yaşlarında Sa- tı adındaki kadınlardır. Bovabadlı Mahmud namı diğer Ahmed. evvelce de kaydettiğimiz gibi, kaşla Abbasağa mahal- Tesinde iliye sokağındaki 12 numaralı evde öldürülmüştür. Sevket ve Kâzım tarafından müştereken boğulmak suretile öl- sürülen maktul Ahmedin bir tür. Tü bulunamayan başile gövdesinin bir çuvala konarak ayni gece Be- şiktaşta Çırağan sarayı civarında- ki hâli arsalardan birinden denize atıldığı tesbit edilmiştir. Tahkikat evrakını dün bu su- retle tekemmü! ettiren zabıta, fa- illerin beşini de müddeiumumiliğe teslim etmiştir. Suçlular, bir müd- det sonra sorguları vamılmak üze- re birinci sulh ceza hâkimi Celâl 'Kureymenin huzuruna çıkarılmış- Tandır. İkisi erkek, ücü kadın olan maznunların sırasile hüviyetleri tesbit edildikten sonra hâkim Kâ- za: «— Mahmud namı diğer Ahme- di boğarak öldürdüğün iddia olu- muvor, ne diyeceksin?» dive sor- HAYAT YARIŞININ DİREKSİY! Küçük tasarruf hesapları 1941 İKRAMİYE PLANI Keşideler; 4 Şubat, 3 Bayım, 4 &- kuston, 3 İkincileşrin tarmlernde yapar. 1941 ikramiyeleri Setecuu Çok haşin tavırlı bir adam olan Kâzım hâkimin bu sualini; «— Evet hâkim bey...» mukad- demesile cevabiandırdıktan sonra! vak'ayı şu suretle anlatmıştır: *— Ben maktul Mahanud namı diğer Ahmedi tanımam, Bir müd- dettenberi amele olarak (tamıdı-| Çırağ ım Şevket vak'adan iki gün ev- vel Beşiktaştaki kahveye gelerek bir arkadaşile birlikte bizim evde yakı içmek niyetinde olduğunu söyledi. Fakat ben o akşam Sev- ketin bü arzusunu kabul etmedim. Aradan bir gün geçti. Gene kahvede oturmakta olduğum bir akşam üstü Sevket (o beraberinde maktul Ahmed olduğu halde kah- veye geldi. Haydi kalk, rakı icme- ğe sizin eve gideceğiz dedi, Kabul etmemek istedim, faket ısrar etti. Beraberce dısarı çıktık ve bizim evin yolunu tuttuk. Yolda giderken Sevket bir bek- kaldan 4 şişe 35 lik rakı ve bir ka- sabdan da pirzola ve kıvmalık et aldı. Elimizdeki onevslelerle bir- likte Abbasn; mahallesindeki «12 numaralı eve geldik. En üst kattaki odaya rakı şofrasını kurduk Bir aralık Sevket benim kulağı- ma şunları fısıldadı: «Bu Ahmed bir vakitler benim karımı ka hı, bü adamdan intikam almak İsti yordum! Doğrusu Şevketin bu sözlerinden ben bir şey anlama mustum. Bize köfte ve virzola yanan kâ- rım Ayse ile ev sakinlerinden Zehra ve Satı adındaki kadınlar da işret soframızda bulundular ve bizimle birlikte rakı içtiler. Sevket fırsat buldukca kaş göz arasında Ahmedin kadehine siga- ra külü atıyor ve mütemadiyen ©- mun bardağını rak: ile dolduru- yordu. İki saat sonra Ahmed tamamen sarhoş olmuş. kendinden goçmisti. Bir aralık Şevket süratle verin. den fırladı ve cok ani bir hareket- le Alhmedin üzerine atılarak olan- ca kuvvetile gırtlağını sıkmağı basladı. Bu vaziyet karsısında hepimiz şaşırmı&, onlara bakıyorduk. Bu emada Sevk gözüne duvarda asıh durmsv'a olan bir ipi ilişti ve bana bağırdı: «— Ulan ne duruyorsun, İpi ba- na uzatsana'» İpi Sevkete vermekte tereddüd ediyordum. Fakat birdenbire bi- cağını cekti ve «yoksa seni de ge- bertirimi diye üzerime yürüdü. Korkudan ipi duvardan cözerek kendisine verdim. İpi büyük bir ilmik yaparsk verde yatmakta o- lan Ahmedin boynuna doladı ve çekmeğe başladı. Diğer taraftan kendisine yardım etmem icin be- ni de yanına çağırıyordu. Belki beni de öldürür korkusile venma gittim, Ahmedin boynuna takılan #pi onunla birlikte cekmeğe bas- Iadık, Bir müddet sonra Amed boğularak öldü. Onun cesedini, Ayse, Zehra ve Satının yardımile odadan aşağıya mutfağa indirdik. Sevketin gözleri dönmüstü. İki- de bir bize «sakın bu isleri bir ver. de söylemevin, hepinizi geberti. rim!» diyordu. Şevket mutfağın delikli tasın. da, beakla Ahmedin evvelâ basi- nı, sopra da kollarfle bacaklarını kesti, Zahradan bir çuval istedi çıkarak, Zehranın getirdiği bir çuvala be sik başla gövdeyi koydu. Kojlaria bacakları da bir çimento torbası na yerleştirdi. Böşla sövdenin bu jlunduğu çuvalı omuzlayan Şevke beni de beraberine alarak sokağı çıkı, Tenha yollardan yürüyerek jan sarayı civarındaki sehil. lerden birine geldik. Çuvalın içi ne iki büyük taş koyar a fırlattık. Eve dönünce Şevket hı bıçağını yıkadı, bu defa bana: «— Kol ve bacakların bulundu- Bu bu torbayı da sen götür atk dedi. Şevketten korkuyordum, tor - bayı kucakladım, evden çıktım. Tenha bir yere torbayı gömmek üzere sokakta ilerlerken, karsıma bir bekçi çıktı, Elimdeki torbayı İparka fırlattım ve süratle oradan uzaklaşarak eve kaçtım.» Bu esnada hâkim suçluya sualleri sordu: «— Bıcağı ne yaptınız” 4 Bıçağı Şevket o vikadıkterı sonra, yanına aldı. Ne yaptı bik miyorum.» «— Ahmedin elbiselerini dı?» «— Eibiseleri Şevket aktı gö türdü. Satmış olacak ki ertesi gü- nü bana getirip 150 kuruş verdi; «— Şevket sana bu adam benim karımı kaçırmıştı. Ben bu herifi öldüreceğim demiş öyle mi?» «— Evet. Eve girdiğimiz zaman söyledi, «— Poliste verdiğin ifadede ka- dınlar da boğma işinde yardımcı- lık ettiler demişsin, doğru mu «— Evet, biz Ahmedle boğe- İşurken, Zehrs, Satı ve Avge de a yağından çekiyorlardı. Hattâ bir aralık Ayşe lâmba tutuyordu. Kâzımın bu şayanı dikkat iti. raflarından sonra hâkim vak'e et- rafında ne âlyeceğini Şevketten sordu, © da tamamen cürmünü inkâr ederek şu ifadede bulundu: «— Ben maktul Ahmedi, ne ts- mrım, ne de bilirim. Bu işle alö- kam yoktur, Kâzım bana iftirada bulunuyor.» Müteakiben o sorguya © çekilen Ayşe de, beriber vaşalığı Kâzı- min mahkeme huzurunda söyledi- ği gibi hâdiseyi bütün tafsilâtile anlatarak Ahmedi, Şevketle Kizı- min boğarak öldürdüklerini gör- düğünü söylemiştir. Beşiktaşta Abbasağa omahelle- sinde cinayetin vukubulduğu - 12 numaralı evde bir müddettenberi oturduğunu söyliyen Zehra da, bu işle alâkası olmadığını Kizımia Ayşeyi son günlerde tanımış oi- duğunu ifade etmiştir. En son olarak sorguya cek'len | Satı da aleyhindeki isnadları çu sözlerle cevablandırmıştır: | «— Ben ne Şevketi ve ne de di- İğerlerini tanırım. Bir akşam iş- den çıkmış, Zehrenın evine geli. yordum. Abbasağa varkında Ki- zımla Ayşeyo tesadüf ettim. Karı koca gizli gizli bir şevler koruşu- yorlardı. Nedir? diye sordum. Ba- na şu cevabı verdiler: «San kimseye söyleme... Elimizden bir kaza çıktı, biz bir adam öldürdük, yakalanmamak için de karadan memlekete kaçacafız. » İşte bu mesele hakkında bütüm bildiklerim bundan ibarettir; Suçluların sorgusunu müteakıb, hâkim beşinin de tevkifine karsr vermiş ve tahkikat evrakını müd- delrmumiliğe iade etmiştir. şu ktm leri umum m İDARISİNİ BİLEN İŞ BANKASINDA İKRAMİYELİ HESAP AÇAR İstanbul elektrik tramvay ve tünel işletme- üdürlüğünden 1 — Muhtelif evsafta cereyan reğüklörü mektubia tekli istemek sure - le anlı alınacakır. 4 — Muvakkat teminat «6334 Kiradır. 3 — Tekliflerin levazıamdan parası: tedarik eğilecek, şarlnamesindeki tarifata uygun olarak 12/6/94! Perşembe günü saat 15 e kadar Metro ba- ninin 4 Üncü katında levazım müdürlüğüne iman mukabilinde verilmiş Gl. ması lazımdır. 4324. T. H, K. hava gedikli namzetlerine 16 - 18 yaşında alıp da muayenede kazanmış olan hava gedikli nam , sedlerinin derhal havacılık mümessilliğine müracaatları, «3314,