Yugoslavya Hâdiseleri Muhittin Birgen aha kim bilir ne kadar sür- prizlerini göreceğimiz bu| harbin en yeni bir hâdisesine de Belgrad sahne oldu, — Tevetkoviçin | Viyanada üçler paktı altma Yuzos- lavyanın da imzasını koyup © dön-| düğü gün, Belgradda bir hareket vukun geldi. Ancak bir kısmı hak- kında malümat sahibi olduğumuz bu hâdiselerin açık veya gizli yegâ.| ne manası, o Yugoslavyanın üçler| paktına imza koymuş olmasının bu| memlekdtte mühim bir ekseriyet tarafından hoş görülmemesidir. Her ne kadar, yeni hükümet vukuatın sırf dahili sebeblerden ileri geldiği- | ni söylemiş ise de bunun böyle ol- madığı, bütün alâmetlerile meydan- dadır. Daha birkaç gün evvel bu sü tunlarda yazdığımız gibi, sabık Bel- grad hükümeti, Viyana paktımı iste- meye istemeye imzalamıştı. Geçir- diği uzun tereddüdler, yaptığı mü.| temadi. temaslar, daha evvel, ken-| , harbi başladı iblerin mukabele görmek SON POSTA ği zaman birçokları; korkusile büyükşehirlere hava bombardımanı yapmaktan çekineceklerini sanmışlardı. disini icabında müdafaa için almış!... olduğu tedbirler, * göstetiyordu -ki bütün Yugoslavya değilse bile, mü- him bir kısmı yeni nizama ve üçler naktına muhaliftir. Bununla bera- ve Tsvetkoviç, Yugoslav. her taraftan kuşatılmış bir| tte bulunduğunu görerek, ni- hayet imza kararını verdiler, Karay vermekle beraber, o Mih verden de, Yugoslavyanın tamami» yetine ve hükümranlığına riayet €- deceklerine ve ayni zamanda Yu- goslavya arazisine asker sokmaya- cağına veya oradan seker geçirmi- yeceklerine dair imzalar aldılar, Sade bu hâdise, gösteriyordu ki ya- pılan işte bir gayri tabülik ve hatta manasızlık vardı: Yugoslavya, hem |kından alâkadar eden mühim bir!sinden talebde bulunacak Mihverle mukadderat birliği yapi-! yor, hem de ondan bir takım temi) nat istedikten maadi; bu teminatın mahiyeti de, yapılan paktı, tmbi| katin hükümsüz bırakacak bir şartı ihtiva ediyordu. Anlaşılıyordu ki her iki taraf ta, sırt, aralarında mevcud. olan bir meseleyi şeklen halletmiş olmayı) , görmüşler, ötesini de son ra düşünmeğe karar | vermilerdi Çok muhtemeldir ki, Belgrardaki Kilise, İşte, maoseleniz bu emonray: sını düşünenler ve sonradan Fund. pılmış olsun, Fihhakika, Al lavyayı işgal e Yy nek istemiyeceğine ve bu sözünü tut- ıgoalavyanın, | dair söz verz ması, bizzat hangi bir ihti böyle bir işgali İste.) mesine bir ihömal de, yeni bir emri vaki kar-| ıda kalmamak için, şimdiden ümeti ele almak istiyen kuvvet. rh zümresinin harekete ge | ai adan ın azdı. Böyle ğunu kabul etmek, hüdi lerin en makul bir izah: gi nüyor. Bununla betaber, v mahiyetini tamamen anlamamız £ çin, biraz daha malümet sahibi ol-|” Belgrad hüdisel ri manalari yok değ paratorluğunun bu e çok zamandan r Slavlık ve da vü Çetin bir ruh sa- hibi olan bu eski Sırblik duygusu kendisini tehdid edi Cermenlik line karşı her va detli renksiyoni Sırbların Osmanlı im- ki büyük hareketlerini teşvkite ilk teşebbüsleri yapmış o. lan Habsbourg imparatorluğu, bu hareketleri, ayni zamanda kendi nüfuz ve hükimiyetini öşarka doğ ru» yaymak maksadile körüklemiş birinde, Bel olduğu için, günün gradda Obrenoviç sülâlesi Sır krallığından iskat edildi ve onun yerine bugünkü Karayorgeviç sâlü İesi geçirildi. O hareketi yapmış o- lan Sırb masyonalistleri, o tarihler-| de arkalarını Çarlığa dayayan kuv- vetli bir zümre idi ki, bilâhare bun- ların içinden, uzun zaman Sırbista. mı idare etmiş olan radikal fırkası çıkmıştır. Bugünkü hükümetin esas) azaları arasında da bu fırka men-| sublarının ekseriyeti teşkil ettiği gö süldüğüne göre son hâdise hin bu eski vakiim aromnda bir, benzerlik we münasebet | görmek| yanlış olmaz. * Şimdiki halde, “Belgrad hüdisesi- nin & ve ihtiyati mahiyette! bir hareket gibi görünmesine rağ:| men, bunun, icabında. kat'i karar. lar verip yarın fena sartlarla arı bir vukuatın gidişini henüz 5 tercih etmek İ8- zundır. Fakat, şöyle veya e, Yugoslavya, yirmi s6nelik tarihinin en mühim noktasında bulunuyor. Muhittin Bisgen her)if Vereme Hekikatte bu zehaba kapılmış olanlar harb piskolojisini hiç an- karşı aşı Dişçilikte altın ve pilâtinin yerine kullanıl- mak üzere tabii diş renginden farksız renkte bir madde bulundu Madridden bütün beşeriyeti ya haber alınmış - tor Madridde «Farmakoloji a- kademisis hu - zurunda Dr. Flo “ o Bustin?a; Japon doktor - ları tarafından eremin teşhi - ve te ni tatbik edilen yenilik hakkında miştir, o hakkında malümat' vermiştir. Japon doktorları (| tarafından icad edilen usul Bir b buz içinde tamamile edilen ve insanlardan alınan; Koch basilleri ile yapılan aşi Bu aşı, tıb âle die kulla makta olan diğer aşılar gibi muafiyet ı haiz bulun - maktadır, : Aşıyı tatbik etmeden evvel has tanın kanında bulunan İökositle -| rin miktarı tahlil neticesinde te$ t edilmektedir. Bu Tök rin) niktarı tesbit edildikten sonra aşı) apılmaktadır. | Basilleri OK malümat ver- sene sinde ifr: i | e bir) hiyet arzetmektedir. Bundan onra lökosit adedinin çoğalıp ço » ik edilmektedir. kta - Lökositler çoğalı | apılan adamın ılmaktadır İı takdirde bast etmektedir. Bu aşiyı keş torlarının ve ğu al tezahür İ Lük alık insana tatbik etmişlertâ torların İfadelerine nazaran, bu 5 sayesinde Japonyad adan kalkmasına pek az bir müd- det kahsıştır. İ Doktor Arima ve doktor Sos ra'nın aşısı İspanyada tanınmış doktorlardan Füstanz6 tarafından tecrübe edilmiş ve müs ler elde edilmiştir. neticesi İSTE İstanbul belediyesi mühim bir Sayfiye yerlerinde ev kiralürir şikâyet edilm Yalan değil, şöyle böyle bir ev 700, 800, 1000 lira diyorlar, daha yede 4, yahud 5 « ğı 200, 20 Dünyanın en lüks p Gazeteler yazıyorlar: Belediye hâdiseyi öğrenince he gönde z kaymakamlıkların aldıklar Japon doktoru Arima, kendi - gi bir memlekete kâfi miktarda aşı vermiye âmade bulunduğunu bildirmiştir. Doktor, aşı muvaffakiyetli ne »| ticeler verdiği takdirle halkı & layabilmek için lâzım gelecek rumun kendisinden alınmasını Almanyada altından diş yapılmıyacak miştir, 2 ile a neti ısile Alman - e yapılacaktır. Bu maddeye he - verilmemiştir. Pek za ve sağlâm bulu - nan bu maddenin ber tarafta kul lanılmıya başlanacağı muhakkak addedilmektedir. nüz bir isim » Singapurda altı aylık Fransız gazetesinin kıymeti Harb v ti dol sile Fran - r arasında münaka- € çok uzun bir zamana tevak- tandan alamam, brlar. Bİ ledikleri gaze - teler 1940 se - nesi Mayıs ga - zeteleridir. Bu «yeni!» gazeteleri de getirtebilen bir ticarethane vardır. Adı «Kelly et Wulsh> dir. R INAN, i el koydu. wn arttıkça artmakta olmasır görüyor yok değil in kapısını. çalıp fazlaya çıkanlar da ur, vereceğiniz k geliyor s otellerinder kayn erek önüne geçilmesini istemiş. Haj 1 emri çok zorluk çekeceklerinden güphe edilemez. İstanbul içinde olsa bir ev, yahud apartıman sahibi kirayı ar- İğ İŞTE iNAN, ,İsile de 7 İraklar bir s Korku bir sabun köpüğüdür & Muharebede korku bir sabun k ye, bir dakika, bir saal için vardır, muharibe muvaffak olmak imkânını veren de bu sükündur, o sü - ü ik arzusudur, n doğan | Oğluma Dair Liyalgi il YAZAN” Halid Ziya Uşaklıgil Than) İ İlk önce kulağına, yüksekden w-| çan bir kuşin kanad hışıltı gibi an! İcak his olunr bir fısıltı halinde gel di; derin uykısının arasında pek| fark edemedi, sonra emmliğinin | sisleri dağılınca anladı; içinden ken kendisine: — Nasl © küçük kız... ne abuk evlenecek çağa gel-| miş), Zihnen hisab etdi. Bu kız doğ dığı zaman o babasile beraber İs- kalmışlardı... de- İmmek yirmi sene alıyor. Hattâ tehat- tur etdi, yine onlarla beraber İsviç büyük babası» ilk torunun is koymuşdı. Ne di viçrede mahsur İrede mahsur kalan nın ricası üzerine bu i kendi babası 1c2 ayan hâdize, kendisinin, kendi şah-| kıl ns neler, neler İ beklenmeyen, İler arasında, i hayatını evvelden önüne 5 | geçilemeyen vak'alar cereyan et-| fi. uhakkak bu mes'ud gün t ziyafı i Mi İbir şenlik yapılı İrilecek, © vesile ile yeni çiftin etrafında linde dönecekdi. Yine o fınltı, kulağına: — evet, bu akşam!.. dedi, kızın babi nun imeslek refiklerin i te ziyafet Hariciye ki . Ozaman, bun anlayınca, dudak-| larında bir tebessüm b fikrin- den bir düşünce geçdi. Eğer o da dünyada ve Ankarada olsaydı, © da elbette bütün Hariciye ile bera- ber orada bulunacakdı, Halbuki şimdi)... Fikrine gelen garib düşünceyi sil kip atmamak için bir lahza durdık,| sonra kıpırdandı.. Tabutnın tahta- İlani çatıdayarak ayrıldı, vücudünü İkaplayan kurşun tebaka ( çatlayıp! İ çözüldü, kabrinin üzerine yüklenen! ağır taşlar füsunkâr bir elin tema. ip bir kenara yığıldı, top-| kasırgaya uğramış pa! muklar hafifliği ile savruldu Ve imdi gecenin karanlığında bem be yaz kefenile ışıldayan vücudü sil. kinerek mezarının üzerinde dikildi. Evet, oraya gidecekdi: oda bu şen likde 'diklerile sevinediklerinin, | kendisini sevenlerle sevmeyenlerin arasnda bulunacakdı.. On: kimse kimse görmeyecek, tnevcudiyetini duymayacakdı, Fakat kendisi her. kesi görecek, aralarında dolasarak, ü için bir halka hâ- elbet “ STER : gi b 1 mahkemey uharebenir b 5“ ER Mart 30 Yugoslıv donanması | Londra 20 (A.A. jansının deniz muharriri yazıyor: Yugoslav donanması ufaktır, fakat çok iyidir. Mürettebatı 6.390 sübayla aske Japonyada haftada bir gün et satılmıyacak Tokyo, 29 (A.A.) — Ziraat na. Zir bir emirname neşretmiştir. emirname mucibinen bütün Jap | yada haftada bir gün et satılmıya caktır. | Alman propaganda- cılarına yeni direktifler verildi Berlin, 29 (A.A) — D.NB, bildiriyor: Alman propaganda sazın dok- ter Göbbels, Cuma günü, Alman propaganda idaresinin merkez bü. roları şefletini ve muavinlerini ka» bul etmiş ve bu konferansta, Al man milletinin nihat zaferi için müs cadelede partinin ve | teşekkülleri. nin müstakbel propagandası buh- sinde dir r vermiştir alnız bir sani- ne terkeder öpüğüne benzer, sonra yerini sül geri düşünülmez, 060ESİ İngilterede hava kurbanları New-Castleoniyne, 29 (A.A.)— Şimdiye kadar İngiltere üzerine ya- pılan hav ahücumları esnasında ö- len sivillerin adedi 28.859, ağır ya- alıların adedi 40.166 dır. Ayni hava hücumları esnasında ölen askerlerin miktar, | sivillerin miktarna nazaran 50 de bir nisbe tindedir, yanlarına sokularak, hayat denilen şeyin, bu, riya ile, yalan ile, desise ve hiyanet, hased ve garez ile dul beşer hayatının içinde tekrar bir kısa am'at geçirecekdi. Efsanelerde oldığı gibi kimseye görünmeyen fa- kat herşey'i gören bir hayal... Buna karar verince ufak bir cehde bile Tüzum görmeyen bir hamle ile yükseldi ve uçdı. Tayyarelere nasib olmayan ve hiç bir zaman için mu- kadder olamayan bir sür'atle, an- cak esiri bir dalçaya, üfkı * başdan başa yaran bir şimşeğe benzeyen bir hızla denizi, sahraları, yayinizı.| yalçın kayalıkları aşarak indi. an b Ahl. ve ne'acı Vergiler temyiz komisyonu azalığı Ankara ne I “İler temiz komisyonunda açık bulu. larla doh idit İnan azalığa yedek azadan Vahid Şenliğe böyle kefenile mi gide-| Sayın, açılan yedek (aralığı da cekdi? Mademki om kimse görmir! Merkez Bankas murakıblarından yecekdi; hattâ bir arahk ziyafeti) Akk tayin * edilmiştir. en sürurl, neşveli bir zamanında sanmam böyle sap sarı simasile, solgun ke. fenile, mücessam bir husranm mah-| fetin germâ germ zamanim g #un hayalile acını haykıran biridir diye haber verdi Aynanı: heyüla gibi görünseydi, bütün © eğ şısında kendisine uzun uzun bakdı, lence havasının içine ölüsünün 80- kendisinden memnundı. böylece bü ğuk nefesini üfürerek bu eğ bitresseydi... Bu düşünceyi hemen Ne İlizumı var? dedi, gülüp oynasınlar, benim onlara kar kıskanacak hiç bir sebebim yok. Bil'akiz oraya giyinip kuşanıp, ba yatda iken nasıl idiyse, Hariciyenin Da öyle meyecekti, Fakat bunı kendi çahsi itmi'nanı için yapmak (istedi, Ve Ankara palasa, örada kendi odasi- na gitdi Önünde bir hâ'il kalmayor, dıvar lar yanlıyor, merdivenler siliniyor, kapılar açılıyordu. Odasında hala kendisinden kalma bir rayiha var dı, buni ciğerlerinin . olanca kuv öle yutdı. Sonra aynanın karşısın- du kendisine bakdı. Hala güzeldi.! O vakit süslenmek, giyinmek, bu| ziyafet için etrafın gıbtasın: tahrik) iştiyak ve tehassürle, edecek kadar zarif olmak i-İyek öpüp koklayacakdı Zaman, mesafe, eşbah mal düsün-ikiler de vardı. Sonra celerine ram oluyorsa bütün #TZU-İne bunlardan olmaya kendisi larına münkad olan eşya öyle gelip /için bir hususi ma'rası bulunmayan üzerinde toplanıyordı. Ayaklarına|jar vardı; onların arasından, sokak parlak iskarpinlerile siyah ipek ço-İda bir kalabalığı yanıp geçercesine raplan, arkasına platin düğrelerile! sıyrılıp uzaklaşacakdı. znrif gömleği, genis göğrünü küşade| © Dolaşmağa başladı. şurada bura bırakan yeleği, maibu' endemımi terİda ayakda toplantılar vardı; kö sim eden frakı, hepsi tsmamdı, hat (Devamı 8 inci sayi: cak Burası hi 29 (Humisi) — Vergi- tâ kolunda bilezik sa'ati bile ziya- terk etdi. eğlensinler, etdi, birden bunın ne oldiğ şünmedi, fakat düşünüp bulma vakit brakmadan tek gözlüğü siyah kordon ile beyaz Yel üzerinde sallandı. Buna lüzüm gd. rüyord ndan meyecek, büyük kü. çük, bütün simalara bakarken bu nazarının bütün ifade kuvvetini et- rafına serpişdirecekdi Bu simaların içinde ne sevdikleri, takdir eltikl. muhabbet iht dost yapdıkları “varı gözlerini gözlüğünü endi gözü. le emaşa ede- fukat öte uzun, iINANMA! $ vukuunda alâkadar mâ - tir, Ufukta adı işidilme- na kadar oturmak gibi bir alnız... İstanbul sayfiyelerin- bir evin geçen seneki kirasını nani m mukavel tenilen K veleyi ele & dolaşıp fakat bunun önüne