28 Ocak 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

28 Ocak 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ema Z sayra —— Hergün Mücadele Balkanlar Sahasına intikal Edebilir mi? Muhütin Birgen acaristandan İstanbula ka - dar bütün memleketlerde bir takım dedikodular (dolaşıyor. 941 senesinin ilkbaharı, bu seneye! mahsıs olan hüsüsi çehresile, Mih- ver » İngiltere harbinin yeni bir saf- haya girdiğini gösterecektir. Bu noktada herkes müttefiktir. Muh -| rib veya bitaraf, bütün dünya ef-| kârı, yeni başlıyan senenin ilkba - harını bu bakımdan gayet ehemmi. | yetli bir mevsim olarak karsılıyor: harbin yeni safhasınm önümüzdeki Marttan sonra başlıyacağında ve bu! ın, iki taraf arasında çok şid- edeceğinde kimsenin süphe ettiği yoktur. Şüpheyi, münakaşayı, ka - rarsızlığı mucib olan cihet ise, yakın bir zamanda kızışacak olan müca » delenin yeni sahasını veya sahala » rim tayin meselesidir. ie İstanbula okadar deceği mütaleasına daha farla kıy - met verenlerin fikirleri, mütalcaları veyabud da şayinlarıdır. Halbuki, siddetlenece » ğime dair fikirler, kanaatler ve şa - yialar dolaşıyor. Dün bu sütunlar- da yazdığımız yanda, bizim, daha ziyade harbin garb sahnesinde in - kişaf edeceği mütaleasına meyletti. #ömizi gösterdik. Bugün de Balkan- İar özerinde hüküm süren sinirli, gergin ve dedikodulu hava üzerin- de durmak istiyoruz. * Harbin Balkanlar üzerine Yyayıl- ok trol ödecek üsleri ele geçirmek, Ak- denizin ortamına doğru sokulmak, Mosra doğru hava üslerini ileri gö- türüp halen İngilterenin elinde b: lunan ehemmiyetli üsleri onun den almak ve daha da burnum gibi birçok hedefler bu sebebleri teşkil eder. Fakat, bütün bunların Balkanlar yolile tahakkuk edebilmesi icin, Al manyanın Romanyada mühim bir kuvvet toplaması kâfi değildir. Bu kuvvetleri orada toplayıp, oradan Balkanların üstüne bir hamlede at- rank için evvelâ kâfi yollar yoktur, saniyen de, hiç olmazsa Bulgarista « nın bu harekete iştirak etmesi ve- yahud muvafakat göstermesi Tâzım- dır. Halbuki simdiye kadar geçen hâdiselere ve bunların arasında Bulj garistanm tuttuğu siyasete göre, bu komşunun böyle bir harrkete işti « rak veya muvafakat adeğeğine inan mak müşküldür. Yugoslavya yoluna gelince, bu memleketin siyaseti da Bulgür si . yasetine çok benzer. Her iki taraf da, bugünkü mücadeleyi, büyük pillivarlar mücadelesi şeklinde te - İâkki ediyor. Bu mücadele içinde, küçük devletlere iştirak ve hareket sahası mevcud olmadığını her iki memleket de kendi ( topraklarım, kendi hükümetlerinin bitaraf mü- SON POSTA Hayatta öyle bilgiler vardır ki; toplanması, eğinimesi uzun zamana fayda ise hem Gpiaywdedir, hem de uzun zaman sonra buhakkuk eder ve mübdud bir zümreye munhakır kalır, bu gök bilgüer bir bakımdan Yâzım olabilir, fakat bu Jüzum önimalüks halinde kalacak bir lüzumdur. Amerikanın mali ve iktisadi kudretinin merkezi Wall Street Wall Street bir sokak olmakla beraber sokak değildir. O dünyanın hatırı en çok sayılan manevi şahsiyetlerinden biridir > Nevyorkun merkezi havadan böyle görünür (Walt Street beyaz ok ile işaret edilmiştir) Hadson ve East River mehir -| Street'tir. Dünyanın en büyük bor. leri arkamda sıkışmış karışık sokek-| sası, en mühim piyasası buradadır. ları ile meşirur olan Newyork şehri .| Wall Street ismini dünyada bilmi - nin alçak kımı geceleri koca be! -| yen yoktur. denin en sakin, en sessiz mahallidir.| o Bu muazzam borsayı kim bilir Sokakları tenhalaşır, mağaza ca-İne kadar gürükülü bir yer sanırı - mekânları kararır ve muazzam bi .| niz... Halbuki hiç de öyle değildir. malar korkunç gölgeler saçar. Bu| Wall Sireet ehemmiyeti ile mite - sırada öralarda dolaşanlar kendisi-| nasib olmayacak derecede sakindir. ni devler için tesis edilmiş olan birl Orada bağırışmalara, gürükülere şa- şahidliği altında, ecnebi ordulara yeçid sahası yapmıya razı değildir ler. Her hangi bir cebir ve tazyik, maddi ve füli bir sekil almadıkça, ne Bulgaristan, ne de Yuzoslavya, kapılarını cenebi ordularma açmı ya taraftar görünmüyorlar. Demek oluyor ki, harbim Bal - kanlara, Balkan devletlerinin iştirak veya muvafakatlarile sirayet etmesi ihmalleri çok azdır. Su dakikada hiç bir sey hakkında kat'i hüküm ve rilemez olmasına sağmen, bu ikti - mali kuvvetli olarak mütalea et - mekte hata nisbeti çok azdır. Kaldı ki, Yunanistann karsı tasavvur edi. lebilecek hareketin mutlaka Balkan memleketleriaden gecmesi icab. ci- mez. Arnavudluk yolları da mevaf- fakivetli bir tesrüheve müsaid gö - rünür. Hattâ. son zamanlarda, Ar. navudlukta İtalyanların yeniden bö yük kevvetler tahsid etmekte ol - dair çıkan saiyalar da bu manalı görünür, Bi “Yunanistana karsı tevcih o edilecek veni biz taarruz için, ö İâtma rağmen, en nz ihtiva eden ve en basit yol, Arnavudluk yoludur. a Fakat, bütün bunlar bos sözler. dür. Bu işlerin nasıl bir istikamet a- İacağını uzaktan bilmeğe ve hatâ! imkân voktur. Bunun kendi selâmeti bakı - ifkbahar hâdiselerini tam bir dikkatle takib etmeğe ve - her tirli ihtimallere karsı hazır bulun - mıya mecburdur. Fena ibtimallerin azlığı, ne ihtiyatsızlığı, ne de hazır. lıksızlığı mucib ol Hâdiseleri ikânetle seyredip şehirde sanır, üstelik (sessizlik ove|bid olamazsınız. Wall Streetten ge- yalnızlık iasamı ürpertir. çerseniz orsmn dünyanın Fakat sabah olunca manzara ta-|rı olduğumu bile sanmazsmız. Yal mamile değişir. Metrolar her dn .|niz faal bir sokak manzarası srze - kika binlerce ve binlerce halk ta -| der Cadde demiyoruz. sırlar, binaların elektrikleri Wall Streetin bir dönemecinde mağazalar acılır, sokakları, cadde-| maliye dairesi vardır Ağırbaşlı bir keri otomobiller kaplar. bina, Bu binanın sütunları arasın Tam on saat müddetle Nevyor .| da büyük Amerikalı Georges Wa: kun bu alçak kısmı nisbeten dar o-| bington'un bronzdan muazzam bir lan sokaklarında, saysız ebuil -| heykeli vardır. Maliys binasınm kar dinge lerinde hemen hemen Now .| sısmda meshur Morgan bankasının york halkımın dörtte birimi barmdı. | binası görülmektedir. Bu koca ban- racaktır. kanın kapısı etrafında zece gündüz Dairelerde, bürolarda yazı maki-| detektifler dolaşmaktadırlar. nelerinin tıkırtılarından insan sesleri| (o Diğer cihette ise Stock Exhan - işitilmez, telefon zilleri durmadan) ge'in klâsik tarzdaki binası görül - çalar, muhasibler sütunları kaplıyan | mektedir. yakamların üzerlerine âdeta #ba - mırlar, telgraf müvezzileri mekik | Sireeti Nevyorkun alçak mmtaka - dokurlar. En küçük memurdan en) sının i bir sokağından ayırd büyük şefe kadar herkes Amerika | etmek güçtür. Orada da adamlar maliyesi, sanayii için çalıştığına, bu-| telâşla yürümektedir. vun bir vatan borcu olduğuna, biri tahtadan levhalarda kınm — mes'uliyetlerin o kendilerine | esandviç» adamlar el arabalarında raci bulunduğuna kanidir. portakal, ceviz, badem, buzlu mes. Nevyorkun bu alçak kısmında, | ubat satan satıcılar görülmektedir. muarzam binalar urasında sıkısmış| Yüzlerce ve binlerce gazete mü — kalmış küçük bir sokak vardır.) vezzii mevcuddur. Brödwaydan başlıyan ve East Ri -| | İşte Wall Streetin harici manza - vere varan bu sokağın adı Wall'ram... o (Devam 6 ıncı sayfada) Hayat tarı bakımından Wall iNAN, karşısında ve kadar muazzam bir ordunun bulunduğunu anlar anla - maz ildihaz edeceği ik tedbir de diğer yerlerden mümkün olduğu kadar ISTER iNAN, İS TER ISTER 28 aci asrın en tehlikeli, biri diğerine uymıyan Yevakkuf eder, sahibine ve sahivinin mensub olduğu cemiyete verecek (o yaşıyoruz, gelecek yılların da daha ishiikeli, daha Diliyoruz, böyle devirlerde imsana lüzum olan bilgi hiç yümıyscak bilgidir. Ç€uklarımıza prutk olacak, derhal fayda verecek, her yerde ve her zaman geçecek bilgi veriniz. —-—5».— Ötedenberi türkcede sarf na- mile tamlan İzan kaide kitabına #ramer denildikten sonra onun mü. temmimi olan ve nahiv namile ta - mlan ilme sinlaks o denilmesini! beklemeliydi. Bunu beklemekte hiç aldanmamışız. Lâtin harflerinin ka- bulünden ve arabendan kurtulmak kaydından soara nasılsa revaç bu - lan bu garb yatılahları ve tabirleri! merakı tabi'i görülmek icab eden! bir sirayetle kılavuzun mürettebi o- lan genç âlime de te'si; ederek na- hiv kelimesi atılmış ve yerine bizim| telâffuzumuza uydurularak yukarı. | daki sekilde yazılmış olan syntaxe kelimesi alınmıştır. Yunanca iki kelimeden alınan bu! syntaxe ta'biri şu yolda teşekkül e-| diyor: Beraber demek olan sun ile| | ve intizam, intisak demek olan taxis| İki ikisi beraber «intizam ve intisak| İilen manasını ifade etmiş oluyor. Sarfta münferid hallerinde tanılmış elan kelimelerin ns yolda bir usule tâbi olarak muntazam bir ifade teş- kil etmesi Kizemunu gösteren na . hivden maksad da bu olduğu için syotaxe da bunu ifade ediyor. Biz| Türkler, aslı arnben olsun, çince ol- | sun, ne olursa olsun usırlardanberi | binlerce emsali gibi türkeeye yerleş- | miş, hattâ aslınm menşe'i unatula - rak türkce diye telâkki edilmiş olan, (kalem, #âc, hisab, hükümet, mec- Nia v.s. kabilinden) kendi dilimize bırakıp Av -| için syntaxe kullanıyor diye nahiv kelimesini a. tıp yerine yunanca bir kelime alımş| huyoruz. Arabın mı, Yunanın mı boyunfuruğu ? Garb dillerinin yunanca ile olan sıkı münasebetinin onlarca pek ta bi'i olan bu neticesi bizce hiç bir ma'kül sebebe istinad etmez. Yek, mutlaka ağır gelen fakat alışılmış olan bir boyundaruktan kurtulmak için yeniden daha ağır, ve boynu - muzda tekrar başka bereler ve na- sırlar yaparak eza verecek bir başka esaret boyunduruğuna girmek, na. sılsa zuhur eden bir raarazi merakın neticesi ise bunun önüne geçmek bir vazifedir. Fransızca bir messlde Lc micux est Tennemi da bien denilir, ki daha iyi yapalım derken iyi olanm feda edilmemesini tavsiye eder, eğer A- rab kelimesi türkes için bir maraz ise oru tedavi etmek için daha mü- him bir marazı aşılamağa kalkış - mak, anlaşılmaz, nasıl bir rwentığım icabıdır. Kılavuzun sarf tetkiklerinde cid. ba mevkilerin her birinde bekliyerek, birini feda ederek, çarpışmayı tercih etti, eğer gelen haberler doğruya iyi tedbiri şimdi düşünmüş oluyor, fakat ordusunun üçle ikisi, kaybet. tikten sonra bu tedbirin Tayda vereceğine: INANMA! Lisanımıza hangisi uygun ; Nahiv mi, sintaks mı? Yazan: Halid Ziya Uşaklıgil İ pacak surette kalın ve fr IiNANMA! süratle çekmek diacaktı. Soltümü, Bardiyayı, Tobruğu hemen bıraka . Gaktı, bemen irişlemiyecek Xodar wzaklara şidecekü, halbuki o, bütüm Sözün kısası Tünelin kayışı E. Ekrem Txu Gene bugünleri? bahset! Gbarek! kendisinden başladı. Halbeki mekânı yerin artımı &s, yizü suratı da kapkara olduğ Jiçin bayağı vakit hiç kimsenin aklın İbile gelmez. Onun iki tek âşinası TÜ nelin alt ve üst methalinde küçüş İcük birer kulübede oturan l memurlarıdır. l İ — Yer slanda yağlı kayış, nedir at /Bat Sunline muhatab kalan çocuk bf syılanı 1 butarlar da: — Tünelin kayışı! demeğe dili yaf maz. İ Bununla beraber o, İstanbulun SX yık antikalarındandır. Rahmeti şi ket bu kayışı galiba bir ;ki defa yes nlemiş, şöyle böyle: Bir asırda, b İçok görülemez. Onun için, mübareğii dayanıklılığına hayran olmaliyın. O E p Yarı yola varmadan biraz evvel, ö” İse bir gıcırtı duyduk, sonra bir kütledi ve baş döndürücü bir kri gerisin geri uçmağa başladık. Bu, y8 rım dakikâ sürmedi. Allahtan ekili Yavbetmiyen gardiren bütün kuyr& tile frenleri sikabimişti, O adurncağı. Xt sayesinde, süratimiz azaldı. Gent de esağiya tosiadık, hareket meri runun Kölübesini yiktık, en öndeki ci bir vukuf göstermiş olan müellif Vagonu parcaladık, yerlere serilip hir nahiv tetkiklerinde de (ki bu nok - fif6e Yaralandık berelendik om taya avdet edeceğim | ciddi ve teb- |l6imizde ölen cmadı zike şayan bir nüfuz ve tahlil fikrine! O zaman bilfiğ harb hande idi malikiyetini izhar etmiştir. bundan ÖYle iken şirketin aleyhine gözleme dolayı kendisinin isbat ettiği mezi- döimisi bırakmadık. Şimdiki hari yetlerden hiç bir zerre nez'ine insaf disndayız ve Tünelin mukaddera'si hissinin mani" olmas lâzımdır, yal © sirket deği de belediyemiz hâkime nız bu astılah meselesile diğer birkaç dir. Mahud kayısın gene İstanbul noktaya ilişmek de doğru zannedi - larin hayatımı teh etmesi, birgoli lenin açıkça söylenmesinden bizi a. hemterilerimle berâber benim de hikoymamalıdır. İlk önc> bu ıstılah 'accübümü mu&b oluyor. işine dair fikirlerimi icmal edeyim: > Şazi, bahislerinde de bana dal) yer pa yara kayış ikramı yazi iişilecek noktalar bulunmuştu, kita) ane gan a Gras ya bın nahve aid olan kısmı, fki asl 5 de vr kitabın dörte birinden az bir yer (08 | de 3 işgal etmektedir) hacminin küçük, |9€1İh şakaiarile arada bir beni # öğüne mukabil bu yabancı ıstılah «|*d07 fas dostum (Topluiğne) lar hususunda ibzal ile, israf ile gark | 97 Gurbetten bahik bir fıkrama dillerinin taklid edildiğine şehadet |, demek istiyor ki: Vatanın Eğ ediyor. hangi bir bucağında yanyan bir 8 Müellifin bashen me'haz olarak | dam &urbetten bahsetmemelidir ö i eserler almanca ve fran «| Topluğne, gurbet sözünün sızca olduğundan onların 'tesiri al - | e #ümulünü çok iyi bilen bir zat tında kalmış olması farzedilemez, | Hassaten edebi mahfuratı çok zen$i zira onlara müracant ederken sarkı (dir. dn ihmal etmediğine ve daima pek! O bazinenin içinde: .Gâh olu: sevdiği muhakkak olan türkeeyi de (bet vatan, gâhi vatan zarbetleni iltifat nazarından mahrum eyleme , | Deroestesi acaba yok mu? Hayır! diğine her adımda dikkat ediliyor. |minim, vardır amma, 6 kalabalıkta Meselâ: Tertibli cümle o derken!l9 geNiremedi galiba. anina coordonnâ, atıf cümlesi der- 5 bk m copulatif, terdid cümlesi E. Vay Sie gi ; İzmir, makarna fabrikasında BE derken yanına disjonetif, | istidrak cümlesi derken yanına oadversatif yazmağa hüzum görüyor, hattâ tilrk- geleşmiş olan bu ta'birleri göze çer- rinin halini odâöşünüyorum: o Vâkİ Türk çocuğunun her çesid higati Biffaz kabiliyeti olduğuna e ederim, lâkin onua dilini evirip virip hiç ülfeti olmıyan bir lisan dan alınma bu kelimeleri etmek için çabalayısın ve şekillerini de bir keskin çivi ile kedercesine zihnine İ sğrasis, kendisi böyle na mümkün mertebe müctenib bir şekilde ince harflerle işaret ediyor. Bu isbat eder ki kendisi türkce 18 - tılablam tercih etmekte ve diğerle- rini bir nevi tefsir, izah makamında zikreylemektedir. Bu zehabda bizi aldanmak veh - mine düsüren emareler de yok değil, Meselâ K'il cümlesine miua! ge «Ahmed simdi bağceden se tirdin cümlesini tehkil ederken şöyle görüyoruz: Subjet adverbial Pi e | ha Teen (| Başka baska lisanlarla sepeti getirdi konuşan bir baba oğul Bu misalde artık hiç türkec kay-| N di yok. Bütün ıstılahlar fransızcadır. | o Hele kitablarmı yüklenerek Hele Mitince sarfmın hususiyetlerin- | yorgun argın avdetinde, © den ıstılah olan gerondif ke-| derslerine dair kendisinden izi İimesinin türkçeye girmesini icab et. | almak istiyecek olurs babusile tirecek hiç bir sebeb de yoktur. (Devamı 6 ıncı sayfada) * Ve Kılavuzda sıkça kullarılan bu garb ıstılahlarının karmsında henüz mekteb havatında bulanan Türk ço- cuklarım, hattâ gerb dillerine velli onların ıstılahlarına vâk:f olmama” İarı pek muhtemel olan mesllimle- her birinde en canl: parçalarından

Bu sayıdan diğer sayfalar: