21 Aralık 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

21 Aralık 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i İ 8 Namık Kemaldir. Ne kadar yazık ki, İl ia İ ki onun mensub olduğu zümrenin MW dir ki halen, Namık Hergün Namık Kemalin Yüzüncü doğum Senesi münasebetile Yazan; Muhittin Birgen çaba, bundan yüz sene ev- velki anneler, daha özlü, daha feyizli bir batının mı mümes- sili idiler? Çoktanberi bizim içi - mizde, © zamanki nesiller arasından fıykırmış kuvvetli ruhlara pek en- der tesadüf edildiğine göre belki de zihnimize böyle bir sualin o gelmesi haksız değildir. O zamanlar, bizim aramızda büyük, kuvvetli, doğur -| gan ruhlar daha bol çıkıyor ve mek-| teb kurup devir yapıyorlardı. Zamanın nankörlüğüne, devrin galiz tahakkümüne rağmen şahsi -| * yetlerinin kudretini nesiller arasında şan ve zaferle yaşatmıya muvaffak olan bu nevi insanlardan biri de bugünkü nesil, Namık Kemalin kül İiyatını okuyup anlayıp tar zevkini tatmıya kadir değildir. Zaten bu külliyat, yeni harflerle tabı dahi e dilmemi; bunun için, bugünün gençleri Namık Kemali bizim ya- larımız: okuyup, belki büyük bir adam olarak tanırlar; fakat, onun neden dolayı büyük olduğunu ne anlarlar ve ne de duyabilirler! Evet, o zamanki anneler, Numık Kemal gibi, mekteb kurup devir yapıma ve kendilerini nesillere üstad ve mürebbi olarak tanıtmış insan - İnn daha kolay ve daha mebzul doğuruyorlardı: Ziya Paşa, Ah -| med Vefik Pasa, Abdülhak Hâmid, Namik Kemal gibi isimleri sayar - İ ken. bunların her birinin bir başka| bakımdan kuvvetli birer şahsiyet sahibi olduklarım düşünmemek ve bugün etrafımıza baktığımız za - man, o zamanki ölçüde ve © tarz- rah kuvvetlerinin bulun: görerek müteessir olmamal klinsızdır. Hele fevi>li kafalara ve kendisini millete vakfetmin kuv «| Yetli seciyelere - his va fikir haya- « Adeti tesadüf edilmez ok olmazsa simdilik böyle dü- günmeğe mecburuz. * Namık Kemal, Avrupanın bir devrinin Türkiyede yetişmin bir mü- #messikdir. Fakat bugünküler (gibi daha ziyade şekli takhd eden ku- ya bir mümessil değil, dünya me - deniyeti tarihinin bir devrini ken- di ruhunda eritmis ve ken | maletmiş olan feyizli bir insa ti insan ki odünva kültür tarihi öcin-| de bir devri bütün kuvvetile anla-| iş ve duymuş ve sonra da onu bu! memleketin o zamanki bir ferdi, bir vatandas olarak kendi muhiti icinde | yapmıya muvaffak olmuş. Bence| Namık Kemalin ictimai bakımdan İ tehlil ve tesbite değer en kuvvetli tarafı budur. | Namık Kemal doğduğu sıralarda | bundan Asir evvel, Avrupada ro- hâlâ vasvordu. Namık Kemal, insanları en derin he- Yeranlarla bir takım idenllere doğ- Tü sevketmis elan bu devrin bavra- ğini elinde tutarak dünvava gelmiş Ye 6 bayrağı, memleketimizin n - fuklarında bütün hayatmeca dolaş - tırın herkese sevdirmis ve herkesin | Hi kalbinde coşkun heyecanlar uyan - dirmistir. Namık Kemal sair midir?. Evet. Romancı mıdır? Evet o Politikacı yn, evet, idare adamı mı? İktsader| İ mı? Evet, evet Namik Kemal bü - İ tün bunlardır. Fakat, bütüz bunlar. dan evvel Namık Kemal o adamdır türkçemizde heniz herkesşe malüm bir ismi bile teemüs etmiş değildir: Namık Kemal, bir eiçtimal adam», bir «cemiyet adamın dır. Biz. bu ne- vi inan #plerimi o devirlerde gör dük, fwkat, bilhassa Ziya Gökalptan #oura, o devrin ölçülerine yetisecek İkodreite tipleri görm: olmadığı için, bunlara kendi dili - mizde bir ad tukmanın lüzumunu i hissedemedik. Bundan dolayi- Kemalin asl şahsiytini ifnde etmek için, türk: ge bu nevi insanları ifadeye mah - a veherkesçe maldır bi: isim ve- ya bir tabir bulamıyoruz. Namık Kemal, o va adama, © «cemiyet adamı» ki, içinden <oşup gelen bir takım duygularla kafannda mütemadiyen O kaynıyan bir takım fikirlerin tasri altında, kendisini müsyyen bir devrin haya- tını değiştirmek için mütemadi bir şehsi gayesi bir zevktir. pındığı cemiyetin yeni bir hayat ze doğru yürüdüğünü görmek zevki! Şür yazmışsa, farkında olarak i veya olmiyarak, wrf bu gaye için yazmış, roman yazmışsa, bu da o- ” İsişi bile vardı | İ veri Kemal, ölünceye kadar böyle gün Resimli Makale: «Hakikatu in bu dünyada yaptığı yaptığı fenalıktan azdır. LEDE Namık Yazan : Halid Fahri Ozansoy Doğumunu Marmaranin sahüleri f.| sıldadı, ölümüne Akdenizin dalgı ağladı. Fakat bu suların üstünde O nun kalbi yarım asırdır hiç durma - dan çaypiyor. Bu çarpış ebedidir ve ö. iümdin bile susturamadığı bu muci - ze, ulu bir ruhun r mille onun için Namık Kemalle öğü. nür. Öğünmekte de haklıdır. Evet, Namık Kemalle öğünüyoruz. Çünkü bütün bir nes), kalbimizi yok- tadığımız zaman, Onun kahraman se. sinden, rulme, esarete isyanla hay kıran sesinden sonsuz (aklsler duy maktayız. O akilerdir bir milleti, mletlerin O&n kahra ve isubdada karşı imanla, ga yızla, ve kurtuluş hamlesile şahlan - dırdı Ne menfalar, ne nl, boğazları şikan pençeler ari lanları ürkütmedi. Çünkü O, bir let fedaisi, bir millet oihtlâleisi olan O, biç durmadan, hiç yılmadan ken.| di sındanından bile baykıriyor ve sinl Türk ülkesinin en ücra köşel e İbe duyuyordu. Bu seste bazan bi peyenmber edası, bir peygamber 2e -| Ne yarı can imisin ah ey ümmlidi! istikbal Ciramı sensin âzad eyliyen bin yes mihnetten O istikbal ürüdi yalnız O bürriyet miydi? Hayır, ondan daha büyük bir şeyi duyuyor, müjdeliyordu. Vâhâ a7-| ni «Vatan kasıdesisnin son mızranda; Uyan ey yöreli şiri jiyan bu hâbu gafletlen Diye feryad ederken, hürriyetin tekrar gasbedidiğini, görüyor, biliyordu ve fakat hesiz, ebedi hürriyetin doğacağı gün- leri de düşünüyor, o büyük yünleri de yidediyordu. Ne yazık ki o günle re erişemedi. O günler, İstiklâl Har - binde, İnönü, Sakarya, Dumlupınar #aferlerinde doğacaktı, Onun daha genç yaşında özleyip e erişemediği idenlini, zamanı gelince, Atatürk, İs met İnönü ve ve onların kahraman Arkadaşları tahakkuk ettireceklerdi Arkasından da, en büyük inkiüâb, Türk inkilâbı doğacaktı, İşte Kema), büyük Türk şâir ve Türk vatanper - Jeri beklemiş, me'yus olduğu anlarda ise, yalnız: Ölürsem görmeden millette ümmid ettiğim feyzi Yanisım sengi okabrimde vatan mahzun, ben mahzun! Diye inlemişti. Hayır, Kemal! Artik omesarında kurtuluş günlerine kadar her gece ©- lemli ruhların gölgelerle yazıp güneşin #k solgun ııklarile sildiği o beyti sen de ruhundan #ilmelisin, Çünkü mü - iletin şimdi biç çaahzun değildir, en büyük bir saadef içindedir, ismini, şa. nini dünyaya yeniden duyurmuştur. İSTE İstanbul Belediyesi şehrin nakil almak istedi, Avrupanın muhtelif memleketlerine başvurdu. Muhabereye giri: ti, müzakereye girişti. Gördü ki, Avrupa yare yapmakla meşgul, içlerinden taahhüd eden yok. latanbul Belediyesi hedefine va beraber hakikatte en kısa yol olan Amerikayı düşündü, hükümetten İstediğini aldı. Şimdi serbest döviz istedi. — Getirteceğim, hem de kısa Yapabilir eni, yapar. Amerika gibi günde «10.000» SON POSTA Birinc'kânun 21. iyilik, «Hakikat gibi, gösterilenin Ber sarı maden âltın değildir, her —em / s Tetkik et, sonra inan £ | söylenen söz de mutlaka doğru el - maz. İnanmadan önce incelemek vazifendir. Sıhhi Bahisler : Kış günlerinde alınacak tedbirler uasının tavsiye'eri İYATI Kemal O halde sen de artık mahzon ola - mazsın. Zaten bir gün, oğlun Ak Ek. reme şu sözleri söyleyen de sen deği nn Bir Avrupa mecm e «Ben bu memlekette millein padı.| Kı# geldi. Soğuklar başladı. Neredi başlıyacak... şah, hürriyetin kanun olduğunu gö -(i9* Mârak e remiyeceğim, fakat sen bunu mutlak) cak mevsu değildir amma, soğu - güreceksin.» ğun dn bahsedüccek tarafları var » ördü 1 İdır: Evet, o gördü, Kemal, oğlun bu günleri gördü ve ölürken mes'ud aıdü. |, SORUK deyip geçmemelidir. Soğuğun n *, ikeleri Sen de artık mezarında mes'ud i | bem mahvurları, hem de svğ yumalısın! vordır. Bir Avrupa mecmması hâsebelle okuyucularına bazi tavsi - * yelerde bulunarak diyor ki: Namık Kemali, bugün, doğumunun ı İyözüncü yun anarktn hiç şüphesiz| Nezle insanı sıkar, öksürük üzün - daha derin, daha açık ve tesiri iti, Yü verir, bel ağrıları mür'iedir. Fakat arile daha şümullü anlıyoruz. An - soğuktan mütevelkd hastalıkların ba mıyanlar, yalnız, ruhları karanlık şında gelen zatürreelerden berhalde veya görüşleri sakat olan biçarelerdir.| korkmak icab eder. tkr, ne büyük! Soğuktan, soğuğun tevid eylediği bühassa btyük rahatsızlıklar o ve tehlikelerden ko - yoktur. Bunlar eldden kolay gevler - alev dolü demokrat şiir Namik Ke - Bu tedbirlerin başında: Vücudün male, küçük Burjuva şuiri diyenler | hararetini daim! surette ayni derdcede ve onu küçültmekte marazi bir zevk | muhafaza eylemek gelir. duyanlara sadece bir tek isim verde.) Siki giyininiz, boynunuzu, omuza ? Nankör. Fakat Türk milleti, ta. İrmizı muhafaza ediniz. Fakat se hin hiç bir devrinde ulularına karşı |bir yere gelince hemen bunları Çıka böyle hezeyanları affedememiştir ve |TniZ. edemer. Size soğuğa karşı bir nashat vere. Numık Kemal bir şairden de büyük |0©biz: Her vakit karnınızı iyi bir ku - bir sembol, valan sembollerinin en |$akis muhafaza ediniz. Belki bir çok. gözellerinden biridir. Hangi Türk ga, |ları9ız bu nasihate omuz süker... Fe. iri. onun Kadar beybetle zalime kar. | kit Unutmamak gerektir ki karın in. $i haykırdı? Hangi edebiratta milet 90” Vücudünün soluğa karşı en sa. sevgisinin, halk sevgisinin Ondaki cog 7'İ noktasıdır. Karından gelen *. kun ve isyankâr kükreyişini buluyo ,£vX algınlıkları boş geyler değildir. ruz? Şu kıt'aya bakın: Yün, lâstik, mantar... Kurban edip vöcedümü ben rahal yün don iyi bir şeydir... Fakat ba millete! çıkı olmamalıdır, Vücudün aıkışık ol. Terkeyledim hayatımı fikr.l hamsiy -| mania lâzemdır. yete; | Soğuğa karşı en mühim tedbirler - Cismim ademde olsa da bunum boğar |den biri ayak ve bacakları her an si. seni, |cak tutmaktır. Yermem mecaj ben sana (o halka) Kunduralarınıza dikkat ediniz AR. eziyyete, |lârı sağlam köseleden, iç tarafı we Hakikaten Abdülhak OHâümd ne|bir mantar Je kaph olmalıdır. Man - doğru söylüyor: İtar en iyi rütubet koruyucusudur. Kış Cengüveranedir edebiyyala | hizmeti, mevsiminde yün çorap kullanmalı. Göslerdi till 0s , Pz. Yün çorabın is'tması için kabile alına ince bir çorap giyiniz. Bugu. ayaklarınız fazlasile ısınmış o - lar. Sayfiyelerde, köylerle iseniz brhçe. lerde dolasmak için muhakkak su - rette tahtadan yapılmış kundura Kul tanımz. Bacaklarınızı muhafaza ediniz. Sehirde Weniz suow - boot yahud Mistik kullanınız... Eldiyenler de faydalıdır. bir alışkanlık meselesidir. Gıda ve ilâclar bahsi Fazla soğuk havalarda sokağa çi - karken tedbirli davranınız. Bühassa gıda bahsinde... Mideniz boş olarak sokağa çıkma - yınız. Soğuk ve muhalefeti o havaya karşı duracak makineleri kömür ile beslemek icab eder. 1 eee a hakikate yaklaşmış olurlar. İçi Ticaret heyetimiz Macaristana Salı günü gidiyor Macaristanla ticari o münasebatın genişletilmesi maksadile, Budapeş- teye silecek ölan tezset heyetimiz önümüzdeki Sah günü hereket ede- cektir. Heyet Hariciy Vekâletinden Zeki Zeybekoğlu ve Merkez Ban - kasından Adnan Enerden mürek - kebdir. Diğer taraftan, Macaristanda ya- pılacak ticari görüşmelerde hulun- mak üzere Macar ticaret ataşesi M Czeki bugün Budaapeşteye hareket edecektir, Fakat bu R iNAN, yamtalarını çoğaltmak için otobüs büsü bir günde tedarik edilir, Bir wemleketleri top tüfek, tay - kısa bir zamanda otobüs vermeyi İ Firemtiza tatifade; öderek be rmak için zahiren uzuk görünmekle Bunu bu defalık yapabilir miyiz, bir zaman içinde, deyip duruyor. otomobil yapmağa muktedir fabri- Gıda olarak gunleri tavsiye ederiz: Bicak bir çorba; kış (mevsiminde fazlaca ete cevaz verilir. (Yumurta peynir, şeker, Şekerden ayni zaman. da maksad tatdiinr. kompostolardır. Boğuklarda çocuklarınız mekteblere aç karnina göndermeyiniz. Barabın akış içkisi. olduğunu söy - tıcı bir içkidir. Yemek aralarında öi şarab ve mutedil bir suretia içüse fay dalıdır. Bicak şarsb dahi içi Sienk şarab birinci sıf bir kalori kaynağıdır. Kahveye gelince, soğuğa çıkmadan evvel bir fincan sicak (kahve emek pek faydalıdır. Fincanın ufak olma - sı bahsinde ısrarla duruyorum. Ağzınızı kapayınız Boğuğa karsı sre çok mühim na - isihatlerde bulunacağız: Soğuk hava barun deliklerinden ve ağızdan girer, Binaenaleyh sıcaktan soğuğa çıktığınız vakit hemen konuş. mağa baslamayınız. Dudaklarınızı ka. payımız. Hava rötubetli ie burun deliklerinize bir parça merhem sürü - nüz. Bu merhemi gomevollü bir merhem olması iyidir. Kâfurulu va - gelin de çok iyidir. Bu merhemler 40. uğa karşı bir sed teşkil ederler. Mik. roblar bu sedleri aşamazlar. Ara sıra ellerinize ve ayak bilekte - rinize vazelin sürünüz. Çatlaklardan, mayasıllardan kendinizi kısmen ol — sün korursunuz. Hareketsiz durmayınız Bokağa çıkar çıkmaz hareketsiz durmayınız. Mümkün mertebe hare ket ediniz. Ayaklarınızı sert basınız. Ellerinizi, kollarınızı hareket ettiriniz. Ne derlerse desinler. Aldırmayınız. Ü Bu hareketleri yarmak imkânsızlığı İNANMA! kaları düzüneyi bulan bir memlekette İstanbul Belediyesinin 100 oto- haftada yapılır, işden değildir. Amerika harb mıntakasına vapur yollamıyor, fakat Umman denizi- ne gelip hamulesini Basraya çıkaracak Amerika vapuru bulunabilir. pura Amerikadan diğer eşyayı yüklemek de mümkün ve kârkdır. Fakat: Tüccarca hareket etmek ve işi öyle tutup yürütmek şertile, getirtebileceğimiz yapamaz mıyız, bilmiyoruz. fa - kat elektrik gibi, tramvay gibi, deniz vasıtaları gibi, fabrika gibi pa- ra getiren resmi dairelerin de bunu her vakit yapamamanın bir ek - siklik olduğuna inanıyoruz, ey okuyucu sen: İrar verdiği cihetle ellerinden b” lerler, Doğrudur. Şarrb en fazla w .! Sözün kısası Dilenci gazetesi E Ekrem Talu D Deni vapurunu bilirdim #88” ma, dilenci gazetesini yePi vi Ştüm ve bir yaşıma daha girdi” Meğer, hakikaten bu da varmı$ de bir değil, iki değil, birkaç İlki Rusyada çıkınış, kapanmış. ra sonra başka payitahtlarda, ez0Ö”” le Pariste, emsal türemiş. ili İlk gençiiğimizde «Viktor Hüg““ «Notre dame de Paris. romanınö” Pars diencilerinin hükümet ri hükümet teşkü ettiklerini okurduk p o tasvir bize şhirin omuhayyüesi” doğmuş bir mübalâga gibi gelirdi, Halbuki, dilencilerin bir de Pİ efkâr bulundurucaklarını büyük Bö go belki aklından bae geçirmiyor. Ne de olsa şu sayın refikimizi i merak ettim. Zavaih Parisin iler W tar yeri kalmış olan, biraz dei meraklı şeyler okumak için © EA ye abone olurdum. Kim bilir ne ols şeydir? Bir ayni de bizde çıkacak ÖL. bunun mündericat başlıklarını vur ediyorum da kendi kendime *ö” niyorum. Bühassa dânlar; Devredi lecek köşeler. Ücret mi inde lencilik dersleri. icabında kör, Üğey sakat, siracah görünmenin yol”. öğreten muallim veya metoğlar- yn rahk çocuklar. makyaj levazımi- ha ds kim bilir neler olurdu?! 3 Havadise gelince, şu kabilden 5 ralar tasavvur ediyorum: «BusÜ” lerde belediyenin takibatı teka semiş bulunduğundan, meslekdai imizin evvelce işgal eylemekte o ları geçid yerlerine peyderpey "Ü, eyledikleri memnuniyetle haber * miştir.» art Şu da, gene saym o meslekön” ikaz yalla bir Hân: «Saltanat #872, nından kalma nikel yirmi paran rı, hükümet ortadan kaldırmaf” kelerden külliyeti miktarda bul”. duran #eelet kiramm onları Vİ 4, evvel tebdil eylemeleri kendi m5“ teni iktizasındandır!» » Alın, bir de açık muhabere DÜ! nesi? «Asımusluk sokağı Din a med oğlu İbişe: Yanındıki bir #* la sinirli siniri okonuşarık vole çıkmakta olan bir erkeğe, Allah “4 bağışların demek aksi tesir yap$” turduğunuz yer iyidir. Akşar © beşten itibaren o her geçen YOY Anah sürümünüzü arttırsın, da Çoğu gazeteci olduklarından bU hoşlarma gider ve kolayca ceplerine götürürler.» * Başmakale merrularını da BÜİL, de göclük çekmiyorum: wDünYR, romisinde dilemelerin rolü; " ve sadaka; «Biz niçin çalışmal” Vessire... e oda meli ei Tefrikaya gelince, «Âmâ Hizir efendinin hatıratin * telik peşinde.» kabilinden şeyl” cak. gp Maamafih, bizim dileneler Kİ? aç rica gazete naşrine ne (htiy8$ Kendilerine biz sira (o yeldikdt > derecede reklâm yazmıyor mujU” a. Geli varsa biç olmazsa şu çok müh İreketi yapınız: Çok derinden nefes | alıniz Ty“ mümkün mertebe tekrarlayın vayı ciğerlerinize derinden çeki yavaş yavâş hava çıkarınıs. BU “y# de ciğerleriniz, vücndünüsün a » Taret derecesinde kalmasını 1” deceklir. Ara sıra alık su fle gargara İL y$ Bu suyun içe yarım Simon * af Bu suyun bir bardak olmasi “4# ga içine 12 damla tentürüyod mk f; mi aydalıdır. ie Belediye Afifey€ esaslı yardım yap. Hastaneden çıktıktan sonf# ş Kındığı yer odasında muhtaç “if Bİ bir halde yardım bekledigi sonra Darülâcezeye sevkini MİLLİ mek mecburiyetinde kalan #9” yp” Afifenin vaziyetile belediye 7x4" dan alâkadar olmuştur. Re "Ağ vini Lât& Aksoy, beledi : feye esalı yardım yapacağın! Bir muharririmize söylemişti.” pk e Gİ EEE SESE pa li il ELE

Bu sayıdan diğer sayfalar: