31 Ekim 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

Üai aBai BarELR AA ae d eli e a ddd üA Üa aa AD ada BAAT DĞ BEr e l y d eyel 2 Sayfa * Resimli Makale: Hergün Hâdiselerin hazin Tarafları J Yazan: Muhittin Birgen mnanistanın durup durur - ken uğradığı tecavüz, büu iki yarımada memleketi arasında tarihin ilk kaydettiği hâdise değil - dir; bugünkü zayıf Vunanlıların es- ki kwvvetli dedeleri de, günün bi - rinde, komşu yarımadadan gelen böyle bir taarruzla karşılaşmışlardı. o lar henüz kendilerine Ro- malı ünvanını yeni vermiş bulunan Lâtin kavimleri, Akdeniz medeni - etinin en ileri mümessilleri olan açtılar. O tarihte Roma, henüz me- deniyet merkezi değildi; iptidai bir kabileler ittihadını temsil eden bir istilâ kuvveti, Yunanistanın vücude getirdiği medeniyetin parlak haş - metine karşı gözlerinin kamaştığını hissetmiş ve yürümüştü. Bütün me- “—’ı-_, di istiha le, 'Yunanistanın servet ve san'at ha - M ana aa Balley diyor ki: güzel — En çok yaşayan kimse en çok düşünen, en asil hisleri duyan, hareketleri başaran di 5 ) HS & z Sözün kıs İşe yara_m—ı'__qîz_n Yll'-'ıhnhm mi yunca sordum: En büğük ü İ ri, hem de ameli ders diploması aldım. Kafan düşünmüyor mu, kalbin duymuyor mu, elin başar mıyor mu? en —Beni gören hayatta bir vücud sanabilir, fakat cemiyet hesabına varlı - tamamen müsavidir. ğın ve yokluğun zineleri üstüne atılan bu Lâtin ih - dirası, gene — bütün medeniyetleri tahrib eden iptidai cemiyetlerin isti- lâ kuüdretini —temsil — ediyor - du. Romalılar Yunanistamı isti- lâ ve onun bütün medeniyet esetle-| rini, hiç olmazsa bidayette, tahrib ettiler. Vâkıâ, sonradan Romalı için Yunan san'at ve medeniyetini tak- Hd bir moda olmamış değildir; fa- kat, hamle iptidai bir kavmin bü- yük bir medeniyet merkezini tahrib eden hamlesi olmuş ve bu bakım - dan tarihin bütün bu nevi hareketle- rinin l bir nü ini teşkil etmiştir. Bu defaki taarruz ise hiç öyle de- ğildir. Bu taarruzu yapan kuvvet, en büyük milli serveti iki milyon tonluk gemi teknesinden ibaret o - lan nibayet yedi milyonluk bir küt- leye karşı, ileri medeniyeti ve bü- yük serveti ve cesim kütlesile, mo-! dern medeniyetin mümessillerinden biri olan bir milleti temsil ediyor. İşte, bu müharebenin son sürprizle- rinden birini teşkil eden tecavüzün hazin olan bir tarafı da budur. Bundan iki bin küsur sene evvel, Jhbemen hemen gene ayni yollardan Yunan milletinin kapılarını zorluyan kuvvet, — tarihin — bir medeniyeti yağmaya sevkettiği bir iptidat ka - ili idi Bugün zengin, millet, fakir bir tekme ile AD ve medeni bir he " taya ' zat —kendisi — tarafından or - taya atılan fikirle taban tabana md YA K | F < Tef ü. kabule mecburdur. Bugünkü iddiacı İtalya diyebilir ki, bir fikrin tahakkuku için siyaset hayatında çiğnenmiyecek — mümla yoktur. Belki, fakat, bütün iktısadi lığı, denizler üzerinde — dolaşan teknelerden ibaret bir memleketi, adalet devri tesisini i bir davanın hiç bir unsurile telif e- dilemez. Bu bakımdan, hâdise bizatihi ha- zindir. Fakat, daha hazin olan te- ııfıpdıırkîbupuv-ıhınket.o kadar tantanalı iddialarla ortaya a- (TiYATRO ) Şehir tiyatrosunda: BİR ANA Eser yedi tablodur. — Muharriri Tristan Bernard... Birinci tablo: Bir kütübhanede geçer. Kitabcı bir kadındır. Kadının kocası ölmüştür. Genç bir oğlu var. Bu genç bir kadını sever, kadın on- dan para koparacak. Genç parayı anasından ister... ÂAna, paranın ne- reye gideceğini anlamıştır; vermez. Genç, anasının mümanaatine — Tağ- men parayı amcasından istemek ü- zere kütübhaneden çıkar. İkinci tablo: Bir lokanta.. lokan- ta müşterileri birbirlerini tanıyorlar, Bir havadis duyuluyor. Amca öldü- rülmüştür. Ama da lokantada acaba amcayı öldüren oğlu mudur? Üçüncü tablo: Gene kütübhane.. amcayı öldüren kitabcı ananın oğ- kadur. Genç cinayetini annesine an- latır. Annesi onu kaçırır. Dördüncü tablo: Katil yakalan- mıştır. Cürmümü itiraf etmiş... Mu- bekleniyor. Ana muhal de din- eni Yunan - İtalyan muha- rebesinin başladığı gün Yu- a a ft akbarikk inn ettiönifzııetdeıde okuduk. Fakat gene ayni kaynaklardan — öğrendik ki, Yunanistanın Arnavudluk hu- duduna karşı bulundurduğu — ordu vaktile hazırlanmıştır. Bunun ma - nası şudur ki Yunanistan İtalyanın türlü asılsız bahaneler — uydurarak Arnavudluk cihetinden Yunanistanı tehdide başlıyalıdanberi yalnız kıs- men hazırlanmış, yani belki kısmi seferberlik yaparak asıl umumi se - ferberlik tedbirine ancak İtalyan ülümatomunun verildiği 28 Birinci- teşrinde müracaat etmiştir. Halbuki İtalyanların, epey za - mandanberi Arnavudlukta lıulunux:lı âmdi Yunanistana taarruz eden ve| ilizlerin verdiği malümata naza-| ran 10-11 tümenden teşekkül etti-[ ği anlaşılan orduları tabiatile sefer- ber bir hâldedir. O halde “Yunan ordusu, tümen sayısmca — İtalyanın Arnavudluk ordusuna muadil bu - kınuyorğa da, tamamile — seferber olmığığmdın şimdilik madun vazi- yettedir. leniyor. Beşinci tablo: İdam hükmü ve - rildi. Altıncı tablo: Ana, oğlunun sev- diği kadına bir kere olsun oğlunu hapishanede görmesi için yalvar- yor. Kadım teddediyor. Yedinci tablo: Katil hücrededir. Vakit gece.. idam hükmü ertesi sa- bah infaz edilecek. Ana geliyor. Ço- cuğunu görecek, Katil onu sevdiği kadın zannediyor. Ana, böyle oldu- ğıı_ daha iyi, diyor. İdam saat gel- * Ada; on; Mübeccel Necmet- tin Yarar ındır. Vak'a İstanbulda geçirilmiş. Şa- hıslar Tüörk. Yalnız tablolar değiş- tikçe düşünüyoruz: — Böyle bir kütübhane, bir kitabaı var mı? *.* Böyle bir lokanta var mm? »» Mahkemelerde bu tarzda şe- hadet dinlenir mi? Muhakkak vardır. Demek biraz güç... Belki vardır. Belki olabilir, diyoruz. * Temsil: Eserin ağırlığı san'atkârların o- muzlarına yüklü.. bu yükü taşıyabi- lecekler mi? —Uğraşıyorlar. Esere can, ruh vermek için her biri kendi janrında bir varlık göstermek isti- yor. Bu arada çırpınan, ağ'ıyan, böyle h&n-ı&ııvîviıörümı()ka—b'h' Yunan ordusunun ne kadar za- manda seferber olabileceğini bile - miyoruz. Fakat bu müddeti Yuna- mistan için bir hafta olarak kabul edebiliriz. Ancak bu, demek de - gildir ki Yunanistan bütün askert kuvvetlerile bir haftaya kadar taar- ruz eden İtalyan ordusunun karşı - sında hazır bulunacaktır. Peloyonez ve Atina bölgelerindeki üç Yunan tümenile Gümülcüne, Drama, Se- lânik ve Vodina bölgelerindeki dört tümenin ve diğer askeri kıt'a ve teşkilâtın, seferber olduktan sonra, muharebe mıntakasma gerek de - miryolu ve gerek kara yollarile na- kil ve tahşid edilmeleri de bir haf- ta kadar tahmin olunabilecek ayrı bir zaman ister. O halde Yunan ordusunun bütün kuvvetile İtalyan- lara karşı komaya için en az 15 gün İâzımdır. Yunan ordusu tamam seferber olduğu zaman İtalyanın şimdiki Ar- navudluk ordusuna muadil olabile- İngiliz haberlerine göre, — İtalyanın Arnavudluk ordusu 1011 — tümen olup, adalara icab eden kuvvetler ayrıldıktan sonra mütebaki kalacak Yunan ordusu da 10 tümenle 2 sü- vari İivasından ibaret bulunacaktır. 7 huduüd taburile müstakil —Efzun taburundan vesaire ihtiyat teşkilâ - tından da iki seferi tümen — teşkili kabil olursa o zaman seyyar Yunan ordusu azami 12 piyade tümenile iki süvari livasından mürekkeb ola- Yunanistanın Türkiye hududuna Genera_l_ğ.i Yunanistana karşı bir yıldırı harbi beklenme Emekli general H. Emir Erkilet «Son Postasnın askeri muharrir! EETT T ee elaleielek etmek mecburiyetinde — kalacakları ve ancak bu müddetten sonra İtal - yanlara karşı belki muadil bir kuv- vette olacakları anlaşılır. Ancak İtalyanlarn Amnavudluk ordusunu İtalyadan yeni sevkede - cekleri daha 5-10 tümenle de tak - viye etmek imkânına malik olduk - ları unutulmamak iktiza eder. SŞim- dilik bunu bir yana bırakarak İtal - yanların 15 günde üstün kuvvetler- İe ne yapacaklarını ve nerelere ka- dar ilerliyebileceklerini tetkik ede - lim. Bununla beraber peşin söyliye- yor ki lim ki, bunu şimdiden kestirmek imkânı yoktur. Buna rağmen İtal - yanların bu müddet zarfında Pre - — Evet amma, zık olmuş, şu halde. — I oş_rendiğnn veze, Arta ve Yanya bölgelerind. ilerliyecekleri ve bu iki mevki de alarak istilâ hareketlerini Pindos dağlarına kadar — vardırabilecekleri kabul olunabilsin. Fakat ondan son- ra bütün Yunan ordusu toplanarak İtalyan ordusunu karşılamak vaziye- tine gelmiş olur. Bu vwaziyet, İtalyan — ordusunun doğuya serbest yürümesine mâni o- labilecek sevkülceyşi güzel bir yan vaziyet olacaktır ve İtalyanlar Yu- nan ordusunu bozarak bunun en - kazını cenublara atmadan evvel diğer bir işe giremiyecektir. Yunan ordusu iyi bir ordudur ve kendinden bir misli fazla olsa da büyük bir İtalyan ordusunu, kendi dağlarında ve kendi - topraklarında aylarda oyalıyabilir. Yalnız uçağı az ve tankı yok gibidir. Fakat bu hu- sustaki noksanların telâfisini de İn- gilterenin yardımlarından umabilir. O halde bu şartlar altında, Yuna - nistanda baş döndürücü bir iyan yıldırım harbi 'beklenemez. (A A Bursada Yeni fidanlıklar ve tohum temizleme evleri kuruldu Bursa (Husust) — Bölğemizde zi- raat işlerinde, son sene içinde hayli önemli işler başarılmıştır. Bu cümle- Bir cingene kavgası adliyede Fatihde çingeneler arasında geçen garib bir kavga dün, adliyeye intikal etmiştir. Hâdise, şudur: e Dilber isminde genç — ve güzel bir kıpti kızı komşusunda yüzük oynar - ken, mahali kıpti delikanlıların - den olarak birçok yerlerde yeniden fidanlıklar tesis edilmiş, tohum te - mizleme evleri meydana getirilmiştir. Faydalı tohumlar tevzi edilerek muh- telif toprak mahsullerinin islâhı te - Diğer taraftan çiftçilerin fazin to- hum ekmelerini temin maksadile vi- Jâyet tarafından, ayrıca zürraa tevzi edilmek üzere tohum mübayaası ka- rarlaştırılmıştır. Fakat — bölgemizde arzu edildiği kadar tohumluk bulmak imkânı olmamış, hariçten getirilecek tohumluğun ise mahzurlu olduğu dü. şünülerek şu çare bulunmuştur: Çift. çiler yemeklik olarak ayırdıkları zahi. reyi ekecekler, diğer bölgelerden alı - nacak hububatı da yemeklik yerine kullanacaklardır. Halkevinin faaiyeti dan Ali kendisine haber göndermiş ve genç kızı Güzel'in evine çağırtmıştır. Orada Dilbere ilânı aşk ederek, izdi - vaç teklif etmiş; kız ise buna aldırış etmemiş ve babasının evyine dönmüş- tür, Bunun üzerine Ali de yanına Ce- mal isminde bir arkadaşını aldıktan sonra ayni eve gitmiş — ve zorla içeri girmek istemiştir. Dilberin babası de- likanlıyı kovmuş, hâdise gürültülü bir çingene kavgası halini almıştır. Nihayet, vaka'ya polis müdahale e- derek, Aliyi haneye taarruz suçundan adliyeye sevketmiştir. Fotograf sergisi büyük rağbet görüyor Eminönü Halkevi salonunda Münif Fehim, Hüsnü Cantürk, Suad Tenik, İlhan, İhsan Erkiliç tarafından açı - besi yanıma kâr kaldı. Bu zatın nev'i, bizde, şahsına münhasır değildir. sıs bir ormancının, gazete nelerinin birinde idare raat tahsil eden diğer bir hca sebebi evlâdlarımıza lığımızdır. Çok defa istid ğu mesleği icrası için M bulup bulamıyacağını ö yoruz. Okusun, öğrensin. elbet açıkta kalmaz!» lerimizin hâlâ hükümet mesleklerden üstün tü delildir. derdiğimiz zaman onun hangi bir çiftlikte çall#_aî leket iktısadını istifade değil, Ziraat Vekâletinin minde olsun - defaten_!“ hğa geçeceğini düşünüy İşte o vakit iş sarpa vazife teklif edilse, laşıyor. leğinde serbestçe çal ona kâfi bir sermaye * yeceğimizi de bieyylh.ı katmak lâzım gelir. Bazı ihtısasların hede? önüne ancak bu sur! kanuntipdeyim. E. Ekvem Bulgaristanda vesikâ, v Sofya 30 (ALA) — ' İhtisaslar E. Ekrem Talt #ij 'H sebeble bu işe döküldüm. ” değil, kâr yılı. malüm yâ? ettiğini bildiğim gibi, Avx':'â* elindeki «ziraat mühendisi? j masını çengele asıp, rizkini cimlikte aradığını hatırlarım Heder olan bu ıhnııd":g. leket hesabına ıcımımık,md. çerken ciddi ve titiz davf:d düşünmeliyiz. Bence, bu #t şünmeliyiz. Bence, m;'l?’ ü etmediğimiz gibi, tahsilit den sonra, gencin, seçmiğ id şünmüyoruz.. «Adam, 8€f Bu: «Açıkta kalmaz!» gö olduğuna, hâlâ memuriytb Oğlumuzu ziraat mhgilınfp ak Pi nı kazanacağımı ve İ:ıiİg'l”“dd bir şubesinde - isterse 9';:&' grsk V kâletin tıklım tıklım VHW ni talibe yer veremiyor : yi o)lıl v MKĞN hassıs» kendine lâyık bulır ; 4 sas mesleğinden vaza'“t'b SN Onun için, cocn&ımwr ğ ağır fedakârlıklar muW— rupada ihtısas yaptı dl'v man avdette kendiıinew sından hariç münasib ; zırlayıp hmrlıyumyıM y verif hi A /6'" | rinin bir münasebetle, çok manca konuştuğunu hayretlt — a EE TELiz 7? SAi &. — Ne demek - istediğinisi Şf müteahhidliği di y afiş bet görmüyorsunuz değil Ka Mîı yapayım? Bu iş daha kârli | tlı. Sermayem yoktu ki fabi 4| & & ZZ Za VA ZZZ WLŞ 4 SFT Lf LA ÜÇ gel L SAT ELEELEŞEEEİTE - LAŞ LAELAN / Ş ai di Binüz ÜLpemine DA aa Kai pei İbuy, biş bir. kayret bunbesna âl tograf sergisi çok rağbet gö Milletler içi i bir Z. vin Kemal to iç bir kuvvet bırı â - : çene |lan fo r - YAT 4 delv:i .ç._x"'îı";. bir _w.deı..'" nü ne kadar tatlı bir eda ile yapı-|zım değildir. Gümülcüne bölgesin - ŞTi DÖN h'.lh"m mektedir. Her gün bir çok ziyaretçi / elddi ve mücbir bir sebeb olmadık-| Yür. 'Talât mahkeme tablosunda | de de Bulgarlara karşı mühim bir çalışmalarına devam etmektedir. Son yi ve tekdilemal ) N pkMünMMMWWW' kuvvatherkotmı.-ıiiagbeüııu:çün-aluıımmmmnd&nü"'g p 15 gün müddetle (h Güsten kendisini; her ne © ©.| — Saziye, çok hoş bir Celile hanım. |kü Türk - Yunan ittifakı mucibince vüreterem üaü glll (B iande <|T N? kırsa olsun, menetmekle mükellefti. Hepsi teker teker fena değil... b_'f vı.z_ıfeyı Mbmdğ T".Yk ordusu | Lanslarda 12845 dinleyici hazır bulun- halka-açık p h İtalya, böyle yapacak yerde, bilâkis * Ş”ebg':; E:;: diı:r:nîekl Bulgar ve | yuş 4 konseri 1405 kişi seyretmiş, 53  / ş kendisini kör bir ihtirasa kaptırdı. aç d na karşı ise aza- | oe r Ü ema gösterilmiş, 26500 seyirci Bir yangın ti Seyirci: mi bir ihtiyat tedbiri olarak iki tü- n 4 M da, K öraük: O , Bu. sade YM"“ değil, belki Seyirci eseri tahammülü derece-| men bıraktığ kabul olunursa, Yu -| bulunmuş, 34 temsili 14500 seyirci T ğ , Kuloğlu 1; istikbale aid bit'îın iyilk ümidlerinin | <inde i. Hattâ bu tahammül- | nanistanın Ğıiya.n!ara karşı kulla - seyretmiş, bir resim sergisini 58300 hanese aid apartımanın 10 sayılı da-||| Rumi sene 31 li —z de birlikte tahribi demektir! de o kadar hüsnüniyet gösterdi ki, | nacakları nelâyıf ordunun — kuvveti| kişi ziyaret etmiştir. 32 ht 193 den dün, y çıkmış ise de, î“; e I;— ı .. 2 son tablo bitip perde kapandıktan | 9-10 tümenden ibaret olur. Fakat | yira nakid liralık yiyecek veril -|itfaiyenin vaktinde müdahalesile ateş | || Birinciteşrin Resıni M“LM "ZL' sonra da tiyatrodan ::kmadı. Niha- îmhrmkn l;luhnrebe km):ntıkılımdı ::ı Ö4 © Nl ıı giyecek hediye olun -| büyümeden söndürülmüştür. 18 19340 / q yet tiy d : azır olmaları için iki hafta lâzım 8 ” Bir motör tutuşdu <ç bitti. olduğamız yukıaıda eödüke Çi aai ç| b V3 HSA KO CON ADĞ sigortalı t:ı:hkat uğundan, PERŞİ & Dün Ortaköyde — Gerze li Diye bağ k iyetinde | de Yunanlıların bu müddet zarfın- ayrıca 294 liralık diğer yar-| yangın etrafında zabıta yap CÜNEŞ 5Va N zensub ve Abmed. kapt id Laldılar. İsmet Helüsi da çokluğa karşı azlıkla muharebe dimlar yapılmıştır. maktadır. v Ramazan m N ginde bulunan 180 tonluk Hüda adlı ; 6| 28 29 j q tör dün makine kıszmında bir â - * Tiza yapmıştır. Motör tamir edilmek ESGTER İNAN, — İSTER>- N ANMAİ i| » K üzere kaynak yapılırken benzin bir - ; Öğle | Ikindi PDT E P: | alârak motörü tabağtir: Yunan - İtalyan muharebesi karşısında iki tarafın kuvvetlerini tah- | dusunu — icabında — 1,250,000 - kişiyi bulablecek — sayıda — &d - - T- i :;:mı a mmwmmummmuwım detmesine mukabil kendi mütehassıs arkadaşımız —her — iki — tarafın s.|p. î;lî-ıt"o',l" nıd.' lerini görmüş ve farkın bu Ğ büyük ol hayret etmiştik. Şaş- | da — takriben — (180) er bin kişi —ile — çarpışacaklarını — SÖy - v. Jir | 58 ni 21z deuzziktf“uyeü“nwnk'wı mwmw_ makta biraz acele göstermişiz. Zara dün bir arkadaşımızm Yunan or - | lüyordu. E.| ©|so | © şerek yangını söndürmüştür. ANMA! Ankaraya göre SASt Yi SRe —a T A A BAA US SAA A SF S a f İmsarı ASA tti