SON POSTA İlalya harhe girerse... m e ağ : Eğer Mussolini harbe iştirak için kat'i karar vermiş de sırf en münasib anın gelmesini bekliyorsa harbe u takdirde Almanyanın Fransadaki tırmış olmıyacaktır Çünkü bunun için, İtalyan, ba Yüzumu olan 'Trablusuna evvelden zımdır. Elhasıl görülüyor ki, münhasırin Fransa ile harbetmesi bile girecek ve fakat b | işini fazla ğ“ anın harbe girmek ihtimallerinin çoğaldığını bundan evvelki yazımızda ah etmiştik. Bugün ise ba ihtimallerin ancak birkaç misli arttığını ve hattâ, İ- ayı harbden ahkoyacak bir ı takdirde, emellerini be k mek azminde oan harbe gireceğinin muhakkak ıhu söyliyebiliriz. evvelki yazılarımızda, İtalyan telâkki edeceği ni Fransız mü- öafaa hatlarına yapacakları yeni b ılduğu bir günde imıştık ve işte büyük taarruzu di anberi bütün hi ha ilk günde baz bulunmaktadır n (5 Ha le başl detmi rın derhal ke edemiyorum. x harbinden şimdilik uzak kalabil i hesab ve ümid edebilir. Onun anlar, ev- askeri İn başlıca te- Tunus ve hur nde Bu sebeble İtalyanın: $ rek hunlari € kat bütün bu g< tından — gökt iki etlerle işgal edildikten başka ie edilmislerdir. 4810 metreve yükselen Alp Massivi ol vermediği gibi ciğleri de taarpız' Jafsaya elverielidir. BW &ipler en es) nl i mi ka r dis ar bu geciâl terci dan ziya nla beraber inberi daima zaTARI le erdir. tajanın nam A'pteri İsa doğmadan * irekkeb 7 #iden vi Torinonun 0 at ve 1ül avı sonu parkında Mont Cenis veya > ur 1900 yılında A- nare- ede Bonapart » meşhur Marengo mü cepheli - bir ; Fnhar i 000 kizilk F etmek için, 36 00 Kişil sile Nisan nihay » gölünü ansız t ordu 4 şimald i Cenev ze â dafsada bir kolaylaş sem YAZAN Emekli general H. Emir Erkilet “ Son Posta ,,nın askeri muharriri gerersasenremanesesmmanensaş geçirtmişti. ET 1400 de Suchet fir general Melası takiben Fransa tarafından İt cihetine geçtiği ve Torinoya indiği Ten: geçidi ve sahil boyu ve daha diğer b takım geçidler hep zor! İyon ordusuna man Na Avusturyalı n zayiatlı m Ta tıza eder. Çünkü zırhlı Jağlarda dar yollar haricinde hareket açıp yayılamazlar ve sarp geçidlerde mü- enazbirt Yüksek dağl | * İller e ve hal İtalyayı tereddüde bunlar b Alplerde hi m, bunun üzerine o da “İnundan an de bulun 100 Km i aşmıyan F her iki cihetten denizden tem N e Norveç tecrübe lik Habeşistandaki9İtalyan as stlerile de Aden körfezinin batı sahilin- Cibuti limanile zaptetmek güç olmıyacaktır. Fa- anın garb Trablusundan 'Tunusa İtaarruz veyahud bem Mısıra ve hem de İburaya tasallut etmesi hayli müşküldür. Fransız - İtalyan harbine bigâne kalmı- 1 bu geçidler ve gene |KAMİ mensuh | bu müşkülâtın birkaç misli artması pek tabiidir. , İgirecek ve fakat bu takdirde Almanya- , İparsa topl r » O istiyor ki, Almanlar Fran- | DİT İ hareket etmiştir. İtalyaya giden bu kafile » İlan İtalyan işlere garb olması lâ- İtalyanın büyük kuvvetleri yığmış müşküllerle doludu gilterenin Akde şa harb nizde ve her tarafta İtalyaya hareketlerine geçtiği takdirde harbe ar vermiş te sırf en ini bekliyorsa harbe Bununla beraber, eğer İtalya rak için kat'i ks daki işini fazla kolay ıktır. Çünlrü onun, an lduğu zaman harbe girmek ve duğu görün H. E. Erkilet ştırmış k Fransa mektedir. Şehrimizdeki İtalyan talebesinden 120 kişilik bir kalile gitti İtalyan bandıralı Çita di Bari vapuru evvelki gün limanımıza gelmiş ve dün saat| 16 da şehrimizde bulunan | İtalyanlardan 120 kadarile birlikte İtalyaya müteveccihen nin ekserisini burada tahsillerini yapmakta | olan İtalyan kız ve erkek talebelerile, an- Zehirlenmemek için üt güğümüne eski ğını söylemek suretile müdafaalarım ya- koymak cürmünden mühak pıyorlar, : an ederken: | Fakat biz sbhatimizi nasl edilen sütçü. kendini müdafaa ederken: nasi eya İ edeceğiz? Aklıma şu geldi, bundan böyle içtiği miz sütün zehirli ından, emin olan bilmek için sütçü kapıya geldiği zamadı iki boş kapla karşılamalıyız ve sütten ikj yüz elli gram kadar bu boş kaplardan bi rine boşalttırıp pabuçlarını müdafağ ü e ben koyma - ndi kendine girmişler. Demişti. Bir ay yâ oldu, ya olmadı. Ge ne bir süt ve süt güğümü nün mevzuları arasına girdi. «Sirkecide bir sütçüden süt ahp içen on altı kişi zehirlendiler. Yapılan tahki- kat sütteki zehirin güğümden geldiği zan nını uyandırmaktadır.» Zehirin güğümde olduğu kal'i olarak tesbit edilirse mahkemeye verilecek sütçü için de, kendini müdafaa etmek çok ko - lay olacak: — Zehiri güğüme ben koy di kendine girmiş Koskoca pabuçlar süt güğümüne ken- di kendilerine girdikten sonra, elle tutul- mayan ve gözle görülmiyen zehir kendi kendine giremez mi? Onlar süt güğümüne giren pabucun, zehirin, kendileri tarafından konulmadı- esi gü - u iç. parası benden. ye | . İçerse ne lâ; diğer kaba istediğimiz miktarda süğ koydururuz. Eğer içmezse sütün zehirli olduğunu anlamış oluruz ve almayız, 26 hirlenmekten kurtuluruz. — Bu tarzda kontrol bu âsırda çok ge İrib olmaz mı? a Diyecekler bulunur: — Bu asırda bu'tarzda bir kontrol hah» kikaten çok garib olur. Fakat bu ası sütten zehirlenmek daha çok garib olu ee GP iyl Alsel KI — AK ŞAAEN GÖNÜL İŞLERİ “Lekeli bir mazi..,, Bir erkek oküyucumun yolladığı mek -| fakat şimdi mademki, bana müracaat ed& tubdan şu satırları çıkarıyorum: üştür, hâdiseniğ «Sevişiyoruz, evlenmek nesi lâzımdır. mes'uduz, fakat. işte bugün şahsan ben bah * içindeyim. Bunun sebebi: Bir aile dostu gelmiş, babama, anneme almayı tasavvur ettiğim kızın lekeli bir ma- ettiler, cek derecede ıztıraba düş üzereyiz, | üzerinde düşi Bay «B. Ci» ye: Kendi hesabıma ufukta bir tehlike gör- müyorum, fakat birkaç ay beklemenin bit rini olduğunu söylemiş. Beni ikaz zararı yoktur, biraz ihtiyatlı bulununuz, neleri birkaç ta muallim teşkil etmektedir. Bu talebelerin İtalyada kamp hayatı; sür mek üzere gittikleri ve bu seyahati de her ne yaptıkları alâkadarlar tarafından söy- ektedir kaç gün sonra limanımıza gelecek o- andıralı C: le| de bir talebe kafilesi İk a gi | ailele - nlardan, alebe ve ge nden başka şehrimizdeki İtalyaya dönenler yoktur. Bir çocuğa kamyon çarptı Nişantaşında Varan apartımanında oturan müteahhid Arifin 4 yaşındaki oğlu Mustafa dün Beşiktaş enddesİnden geçerken gaför Arifin idaresindeki 9719 sayılı kamyonun| çarpmasile başından yaralanmıştır. İ «Son Posta» nın edebi tefrikası: 35 * Bayan «Sevim» e: — «Bu erkeğe kendimi daha sevdirmek için ona nasl görünmeli Hayat büyük bir tetkik ettim ve gördüm ki: Bu genç kız iki defa nişanlanmış, iki defa da ayrılmış, Bu nişanlılık hayatında da nişanlıları ile şü - yade 0?) biyatrd yada burada görülmüş. Ben bu vaziyeti büsbütün bilmiyor de-| | Diyorsunuz. her ii r aktörü olal Hildim, bizzat sevdiğim kız söylemişti. Fa- | sahnesi, an da bu geniş sahnenin . Fakat ber aktörün yak vaffak ol ak lâzım. Nasılsa kat söz arasında söylemişti. Şim bunu başkasından işitince muztarib eldum...» £ |nsz kendi tipine uygun rolde mu Bu genç kızın, bilhassa tahsil görmüş, seviyesi yüksek bir genç kızm açık yer -|&örünüüz, en güzel yapılan rol en tabii lerde yabancı bir erkekle görülmesi ken -| görünen roldür. dini için mutlaka bir leke değildir, fakat hiç değilse ihtiyatsız bir hareket olduğunu kabul etmek lâzım... Bana mektubu gönderen ihbara hiç bir ehemmiyet ğunu unut ız. öyle Bergama» da Bayan «J. İ» ye: Mahlesef bu şehri tanımıyorum. Bir He delikanlı bu |kir beyan edemiyeceğim. vermiyebilirdi, İ TEYZE Bunları Onun güzel bir kadma bakar - ken ber zaman böyle! göz süz- düğünü bildiği halde bu dekikada Han- danın da toso'liye ihtiyacı olınalı ki ba- gın onun omuzuna duyadı, kalk çılan izzeti » yormuş gibi : — Beni seviyorsun değil mi sevgilim? Genç adam hara — Seni hangi erkek sevmez güzelim. Ancak, karısının maridi güzelliği k. nda cidden mütehassin olan bu ada erinin arkası üzerinde d vimli bir kadınm hayali vardı * için kecanrın evinden bahs olamazdı. Yalnız de a İs yarasım kapatnnk isti ile cevab ves nn göz bebe Artık Z ayrılmak me Handan dej çok ahbablir kendisini ziyaitte geliyrp- iardı. Bu evlenmeyi tamamile gizli tut - mağa mav k olmus oleala kalmazdı. Fakat, 7 aki ölümünü behane ererek yapmış olması herkese o kadar tabii geliyordu ki bunun altında bir facianın gizlenmiş olmasına incân veremiyor ve daha ziyade H. un ken disini teselli etmikte acele etmiş uldu - ğuna zah'b oluyorlardı. Binacrmizyh, sözde kan koen gi ayan iki gencin sırlavnı kendi dört dur ja saklayıp harice bir şey çalışmaları Bizim geliyor de, Halük da, bu hususla bir şey koruşmadıkları ve bir kayar ver medikleri halde herkesin yanında hir - birlerine ka: samimi ve yakın bir ta- wr almığa muvaffak oluyorlardı. Handanla kocasının ikinci bir ziva - retlerinden sonra orlera gitmek mülhem bir vazife olmuştu. Banu Lu gün Zeyneb kocamna hatırlattığı vakit genç ndam kolunun sargısım bahane ederek reddet- ti. Zeyneb irat edemiyor, lâkin kendi. sini kıskanç ve Wir mevkie kova» bilecek olan bu tarzı hareketi terviç et - kın zamanı #wde bir vi varla sezdir ivacını haber alan bi biliyor mu idiniz P Nakleden: Muazzez Tahsin Berkand mediğini belli ediyordu Nihayet Ha lük bunu anladı ve bir akşam yemekten beraber amcasının kızının iki çiftin sıklaştı, y yapıldı; m rek loca tutarak sinemaya, tiyatroya git- tiler, Adeci birbirlerinden | hı Ribiydiler, ui Zeyneb, güzel nın entrik srçadı ve beynin'n rüyormüş Evet, Handanı bir düziys göz hapsin- de tutuyor, ona karşı müteyakkız dav - ranıyordu, amma buna mukabil Turha- harekâtındaki garabeti farkedemi - yordu. Ki de o, oyununu daha maharetle oynadığı için Zeyneb o- mun gözlerindeki israr ve ateşi göremi - yordu: yahud da kadınları çok iyi tanı- yan Turhan, Zeynebin kendisine baktı- ğını görünce kendi bakışlarına tabii ve Bamuskâr bir mana vermeğe muvaffak oluyordu, hatti bazan eli Zeynebin eli- ne değse bile bu hareketini tesadüfe hamlettirmek için elinden geleni yapı - yordu. Tarhan tam manasile çapkın bir er - kekti, bir kadının kalbine ağır ağır, ya- vay yavaş girmesini bilirdi ve bu yolda büyük bir sabır ve sebatla yürümekten yılmazdı; lâkin maalesef Zeyneb onun varlığile alâkadar olmuyor, bütün dik - katini Handanı tetkike (o basrediyordu. Güzel kadının tekrar Halükuü pençeleri aramna almağa çalıştığı aşikârdı. İşte Zeyneb evvelâ kocasının rahat, sonra da kendi izzeti nefsi namına buna mâni olmak arzusundaydı. Bu öyle kolay bir dey değildi; çünkü Halök, esasen hâlâ sevmekte olduğu Handanm her hare - ketini, her sözünü hoş görmeğe pek mey- & onun kendisine karşı gös - sik şefkat ve alâkadan dolayı minnettarlık bile duyuyordu, onun y zünden hayatının mahvolduğunu bile u - putmuş, onu affetmiş gibiydi, Bir gece, tiyatrodan dönüş, Zeyneb İnsan yiyen balıklar ı yiyen bi- likler: büyük de ni canavarları zannetme: onun Handandan bahsederken yorgun bir tavırla: — İnsan ebediyen kalbinde bir kin ve t yaşatamıyon, Bunu O yapmak at pek kısa,. dediği haysetle rmi santimi ge halinde dola; ları zaman suda yüzen bir ir kalbinde ebedi bir kin hüsümet yaşalamaz ve azab te devam eder, ve şekmek- in tasa, m hücüm etmek- Bu sözleri, bilhama kocasının sazan dikkatıni celbetmek maksadile ve keli - meler © nde durarak söylemişti; fa - kat Halök kendi fikrini takibde devam etti, içinde bir Artistlerden fazla kazananlar Holivudda r lerimi © bildiğimiz ŞE birçok artistlerden o <3 i daha meşhur olan, ZE A ve daha çok para zi kazanan dokuz tane artist vardır ki bun. — Zannediyorum ki, başkasına ıztı - rab vermek kudreti Handana, doğduğ gün, periler tarafından hediye» edilm ti. Bundan zevk aldığı için değil, sadece kendi mevcudiyetile insana acı çektiri - yor. Amma yaptınız! Bu kısa cevabı o verirken o Zeynebin gözü karşısına Handanın sebhar bakış - lan, müşfik sözleri geliyor, onun Halü- ku tekrar kendisine çekmek için ona na- sil yaklaştığını, elini yaralı kolu üzerine koyarak sıhhati hakkında ona sualler sormasını, hattâ bir aralık elile onun çenesini okşayarak: ların isimlerini bilmeyiz ve öğrenemiye- ceğiz de. N Bunlar en tehlikeli rolü olan artis kere bunlardan dört bulunduğu bir yerde çöken bi — Zavalh Halükcuğum, çok mü ız- i dü i rü) bulunmuşlar ve dördii de kendilerine bip Demesini hahırlatıyordu. Bununla be- | #©Y olmadan kurtulmıya muvaffak olmuş rabar ikinci defa: lardır, ? — Amma yaptınız Halük! demekten kendini alamadı. Genç adamın yüzü kızarmıştı. — Acaba hâli bana azab vermek mi istiyor? * Beş bin senelik buğday Resimdeki ba- tereddüd: — Evet... dedi — O halde andece kendi gururunu okşamak için benim ona karsı duydu - ğum aşkı körüklemek istiyor. Zeyneb gene sadece: — Evetl cevabını verdi. (Arkası var) ıdistanda keşfedilen 5000 sene lik bir mezarda bulunmuştur,