16 Mayıs Almanlar ne yapmak İsti Alman ordusunun cenubi Belçika hareketlerile Majinoya karşı icrasına kalkıştığı taarruzun manası nedir ? L Buyazı dün akşama kadar gelen malümata göre yazımıştır “| YAZAN —- —— i&Emekli general H. Emir Erkilet; Holandada: Holanda ve Belçika muharebelerinin başladığı ilk günlerdenberi hep tahmin ettiğ gibi, Fe teslim olmuştur. Topyekün asi veti 8 fırkadan ibaret elan ve bu da tamamile seferber edilip edilmedik- leri bilinmiyen Holandarın. su taşırma- Yarile takviye edilmiş bir tahkimat siste- mine malik olsa dahi, büyük bir Alman İaarruzuma kârşı yalnız kendi kuvvetle- Tile kendini uzun müddet müdafaa cde- i maddi imkân yoktu. Holanda- istilâsma mukavemet edebil- iktiza ederdi. Yoksa Ho i kıt'a ve i mansabı ilerisine ve Anversin $ batısına düşen Holandanın bir takım del ta adalarından. mürekkeb Zeland adlı vi- lâyetini işgal-etmeği tercih etmişlerdir. Onun için Almanlar, şimal ve cenub Ho- landayı zaptederek ordusunu da silâh- » Yarını teslime mecbur ekiikten sonra, İn- ettikleri, bu batı Felemenk eyaletine teveccüh mişlerdir. Holandanın bu suretle onda nun 5 gün içinde zapt ve istilâ doküzu- Mesinin başlıca sebebi onun tam ve kuv-| Veti bir yardım görememesidir. Mütt: fiklerin burayadenizden ve karadan bü- yük kuvvetler göndermek imkânında 0- Yap olmadıkları ve bu imkân var idiyse &skeri bakimdan gönderip göndermeme» | leri icab edeceği meseleleri de Bu hususta 'yaltız şunu söyliyelim ki Al- Manların Külliyetli uçak fi'olarile bu de- Tece yakından Râkim oldukları Holanda 8ahillerine büyük kuvvetler çıkarmak Ancak muhtemel olan pek büyük zayiatı göze alarak mümkün olabilirdi ve bu s€ beble beklenemezdi. Fransa ve Belçika| Üzerinden kara kuvvetleri (yetiştirmek bahsine gelinep,, Fransız - Belçika budu- Hündan ve meselâ Lille'der Arnhem'e ka- dar havadan 250 ve Rolerdama kadâr da 180 Kim. ÖK biç mesafe vardir. Halbuki Arnhem Alman hududünden Yalnız 20 Ve Roterdâmda 120 Km. uzaktadır. Bun. dan başka Almanlar Holandaya taarruz hazırlığında müttefiklere fevkalâde ta- kaddüm etmişlerdi. Bu vaziyette artık Müttefikler Holandanın yardımına ancak uçakla ve motörlü kıt'alarla koşabilirler- di. Onlar gerçi uçakla vardım ettiler; fa- kat, Almanların Belçikadaki şiddetli ile- ti hareketleri yüzünden o'acak ki, » W kıt'alarla Yardımları tesirli bir şekil- w olmamiışsveneticede tahminimiz veç- dile Holânda yardımsız kalmıştır. Holanda harekâtının beş gün gibi pek az bir zamanda ve Alman'ar için tam bir Mmuvaffakiyetle neticelenmesinde. Alman hava kuvvetlerinin kara kuvvetlerine İevkalâde yardımlarda bulunmaları, baş- ica âmil olmuştur. Alman hava kuvvet- lerinin inme kıta'ları (gerek paraşütle ve gerek uçakla) Holanda harbine. şimdiye kadar görülmemiş bir ölçüde ve kat'i ma- hiyette müdahale etmişlerdir. Çünkü bunlar Hölandanın gerilerinde Roterdam We La Haye gibi mühim noktaların hava Mmeydanlarını evvelden zaplederek bun- Tarı uçuşlarda kullanmışlar ve Alman Kara kuvvetleri gelip yetişincive kadar dn elde tutabilmişlerdir. Anlaşılan, Al Manlaf harbin başındanberi, yani 8 ayda, warğır.| . “Son Posta,, nın askeri muharriri müteaddid havadan inme taburları yetiş tirmiş bulunmuktadırlar. Felçikaca : Belçikada ilk mühim Arman ımuvaffa- kiyeti Maastricht'in garb cenubunda E ben-Emael iştihkâmının zaptı olmuştu. Bu muvaffakiyet Almanların müstahkem Albert kanalının bu civardaki im öşesini geçebilmelerini mümkün kılmış İve Diyej şehri de, anlaşılan gene mükem- | mevkilerini aldıklarını bildir-jmek bir baskınla ve Möz - Meuse nehri- nin garb cihetinden, zaptolunmuştur. 1914 de olduğu gibi Liyeji evvelâ içinden İzapta muvaffak olan Almanlar şimdi Li- yej etrafındaki münferid, kuvvetli ve modem tabyaları, tıpkı 1914 de olduğu gibi, birer birer ve en ağır topçu yardı İmile ıskata çalışıyorlar. İ Jyejin şimal batısında Lanlen ve Lünsen tabyaları ayın 13 nde düşürül- düler. Lünsen istihkâmı, 1914 de cebri taarruzunun ancak 12 inci günü (yani 15 Ağustos) şişman Berta denilen 42 santimetrelik en ağır Alman havan mermilerinin tesirile tahrib olunarak |zaptolunmuş ve kalenin kumandanı ge- neral Leman bunun için esit edilmişti. İBu defa ise gerek bu tabya ve gerek şi mal şarkındaki Lanten tsbyası Belçika- ya vaki taarruzun dördüncü günü düş- müş bulunuyorlar. Ağlebi ihtimal Liyej şehrine bun'arın sukutu üzerine Alman tar girip yerleşebilmişlerdir. iyejin şimelinde ve Möz nehrinin garbındaki Horlaromen ve Pontis tabya- ları susturulmuşlardır. Diğer şimal, şark, cenub ve garb tabyalarının biribirini mü- teakıb ıskatı en ağır topçu İle bu işlere larmın bir işidir. Demek istiyoruz ki Ak man o*dusu şu anda Liyej İ'e meşgul ol- mayıp. bunun şimal ve cenubundan Möz nehrini garba doğru geçerek Brüksel u- mumf istikametinden ilsrlemektedir. Daha cenubda Alman zırhlı kıt'aları /Namurun şimal şarkında müttefiklerin İzirhili kuvvetlerile çarpışırken diğer AL İman kuvvetleri Namur müstahkem mev- kiini zaptetmekle meşguldürler, Alman- lar bu mevkiin harici muhitinden şimdi» den 2 tabyayı zaptettiklerini bildiriyor- İlar. Namurun cenubundan Mözeli geçe. rek garba doğru yürüyen ve 1815 muha. rebesinde şöhret bulan Ligny'yi alan Al man kuvvetleri Brükseli cenubdan iha. tayı istihdaf ediyorlar. (Ligny Namurun, 23 Km. şimali garbındadır). Bu suretle bir Alman ordusu Liyej - Namur hattı üzerinden umumiyetle gar- ba, Brükselin şimal, şark ve cenubuna doğru yürürken diğer bir Alman ordu- sunun Albert kanalmın şimal ve cenü- bundan Anvers üzerine ihalavari yürü- düğü görülüyor. Bunun Albert kahaknın Majino hattının önünde Dir gözcü müfrezesi faaliyette tahsis olunan isthkâm ve piyade kıt'a-! SON POSTA Onlar? şimalindeki kolu şimdiden Turnhout ve Gherl civarına varmış bulunmaktadır. Yukarıda, Holanda cenubunda, Breda ve Rozendaal mevkilerine “vardıklarını yazdığımız Alman ordusunun cenuba doğru yürümesile de Anversi şimalden 4- hata edilmiş olacaktır. Almanlar Belçikarla ne yepmek is'iyor'ar ? Almanların şu ana kadarki bareketle- rinden anlaşılabikliğine göre, Belçikada yapmak istedikleri şey, aşağı yukarı Le- histanda yapmış oldukları veçhile, An- vers ile Brükseli ayrı ayrı ihata ederek ve kabilse biribirlerinden ve Fransadan ayırarak. bunları içerilerinde ve etrafla- rında bulunan Belçikalı; İngiliz ve Fran- sız kuvvetlerile birlikte ele geçirmektir. | Ma'ümdur ki Almanlar Lehistanda tek! büyük cepheli ve imtidakilı meydan mu- harebeleri vermek yerine düşman kuv- vetlerini parçalamış ve bunlar: muhtelif adalar halinde çevirerek esir etmek vo- tunu tercih ve takib etmişlerdi. O vakit, dü ve modern müttefik ordular vardır. Bununla beraber Almanlar Felemenk- nın şimal ve cenuburdan flerliyen ordu- larla Anversi şimalden ihata ederek bu İlki mevkiin arasına girmek ve Liyej - Na- İmur hattı üzerinden yürüven bir ordu ie de Brükseli doğu ve cenubüan kavramak | istiyeceklerdir. İ Eğer müttefikler Belçikaya büyük pi-| İyade kuvvetleri getirmişlerse » k: gelip gelmediklerini ve ne derece geldiklerini | bilemiyoruz - bunlar şw anda Balçikale | kıt'alarla birlikte hem Anverste ve hem de bilhassa Brüksel doğusunda Dyle neh- reci gerisinde bir müdafaa hattı kurmakla meşgul oldukları anlaşılıyor ve işte Al manların Anverse ve Dyle hattına taar- ruz etmelerile ancak, ik! tarafın asıl kuv- vetleri arasmda beklenen ket'i meydan muharebesi vukubulacsktır. Yoksa şim- dive kadarki mubarebeler bu mevdan İmuharebesinin mukaddercesi olan büvük hava ve öncü zırhlı ve motörlü kıt'aların muharebeleridir. Muttefirlerin mükabele imkânları: Alman plânına karı müttefiklerin mukebele imkânlarını yarın izah cdcce- ğim, Cenubi Belçikada: Almanların ayni zamanda. bir eonubi (Devarm 8 inci sayfade) iHayvanat bahçelerinin oburları Köprü boyanırken «Karaköy "köprüsü boyanacaktır.» Gazetelerde çıkan bu havağisi tram - vay arabaları gö: : — Darısı başımıza! Dediler, Yakın sahillere işliyen Denizyolları vapurlarının lü parmaklıkları gördü- ler — Darısı başımıza! a cereyan veren ğu direkler gördüler: Darısı başımıza dediler Şehirdeki resmi binaların hepsi gör- düler, pek çoğu — Darısı başımıza! Dediler; On dört, on beş yaşındaki yanmıyan kız çocuklar gördüler; — Darısı başımıza! Dediler. ii Havadisi yaşlı bir kadın gördü: — Benim kadar boyanamasın, dedi, ne tellerin /* olsa on, on beş yaştan fazla genç görü - mez. isi tuvaletine fazla düşkün orta yaşlı bir kadın gördü. Dikkatle okudu; | kocasına seslendi: ete yazıyor, ded: köprünün bo ân altı bin lira sarfedilecek « Meğer köprü kadar bile olamıyor - nuşum hal Havadisi yeni köprü gördü — Çok fena, dedi, şimdiye kadar gi - kâyet edilmedik bir boyam kalmıştı. Ka- raköy köprüsünün boyanmast mevzuu - bahs olunca benim de boyama bakacak - ler bulunur. Belki 4 tarafımda da bir fal |90 vardır. O da göze çarpar Havadis, bizzat Karaköy köprüsü gör dür — Hani ne derler, dedi, ayaltında çora br yok, başma fesliğen takar, ben de iş te onlardan oldum. Ayaklarım çökmüş, yüzüme boya sürüyorlar. p, Cİamei İletisi | Bunlar biliyor mu idiniz? | Vinsen hayvanat bahçesinde bulunan #1 senede 15.000 kilo saman, 7500 kilo ke- pek ve 5000 kilo arpa yemektedir. Ayni bahçede bulunan maymunlar da senede İki yaşındaki amiral Termenua Ran- tu faridö Bur» ban iki yaşında iken Fransa ami- / 8 ton meyva, 42 ton havuç, o kadar pata-| tes, bir o kadar da lâhana, sâlalâ, elma | yemektedirler. # Bir mabed duvarındaki yazı Vaşington eyaletlerinden Pveret'in bir mabedinde; bir papas tarafından şu yazı yazılarak duvara asılmıştır: «Cenaze merasiminizde papasa kabil olduğu kadar az yalan söyletmek için! rüst olunuz.» * Sıcaktan ve soğuktan müteessir olan taş'an öküz Hindistanda Benares'teki omabedde Leh askeri sevk ve idaresi bu Alman plâ- bulunan taştan mmikaddes öküz hey - nının tatbikini kolaylaştırmıştı. Şimdi ise kelinin. taşdan olmasına rağmen cani Alman'arın karşısında ağır top, tank ve|olduğuna inanan Eindiiler, kışın üşü * bol uçakla mücehhez çok daha kuvvetli memesi için heykelin üzerini örterler ve yazın da su şenperek sıcaktan mü - ten gelecek olan ve şimdi Albert kanalı. tesir olmasınm önümü alırlar. aramama rss masama emir DE GON Okuyucularıma Cevablarım Sevim, Mektubunun son beş satırını ne ben okumuş olayım, ne sen yazınış ve hat- tâ aklından geçirmiş ol Gelelim bu beş satırdan mek icab eder. Yapacağın mukayeseler neticesinde sende bir fikir hâsıl olacaktır. Ve noktaları merak ediyorum: Onların kusurları var?.. Haklarında biraz taf- silât verirsen sana fikrimi daha açık olarak söylemek imkânını bulurum. * A.B M. rümuzile mektub yazan o- LİŞLE evvelki kısma: İyice düşün kızım, onları bir- birlerile, ve onlar arasından fa'k gör- düğünü, diğer tanıdığın insanlarla mu kayese et. Şu noktayıda gözönünde bulundurmalısın ki, hakikat hiç bir za- man hayale uymaz. Hayalin yaratlığı- nın hakikat olacağına inanmak yan - lıştır. Hakikati daima hakiketle ölç - cali olmuştu A - miralık emirna - melerinin oOonun tarafından imza - lanması icab e- derdi. İmza ata - madığı için parmağını tutarlar. mü - rekieebe batırırlar ve kâğıda basar - İlardı. * En eski sebza bezelyedir! İnsanların — ilk ri : tanıdıkları ve ye- a dikleri sebze be - KELILDB. zelyedir. e Bunun böyle olduğu taş devrine aid taharri - yatts bulunar eserlerden istihraç e - dilmektedir. * Ütü meraklıları kimlerdir? Amerikalılar ütülü pantalon © giy - ; İmekte diğer memleketlerde yaşıyanlar ra nisbetle daha fazla meraklıdırlar: Amerikada ütü ütüleyen büyük mües- seseler vardır. Bunların seyyar aklam - ları müşterilerinden muntazeman pan- talon toplar. ve ütülenmiş pantalonu i- ade ederler. Amerikada İyi ütülenmiş pantalon için kullanılan «bıçak ağzı ü- tülenmiş» tabiri, pantalonun ütü çiz - gisinin bariz surette göründüğünü ifa- de eder. vaeseseresamear saa sasi sansanasasasasanasan sne sassasaseasasamanan AN kuyucuma: Gönül işleri sütunu gazetenin ilân sütunu değildir. Burada çıkan mek - tublar ve cevabları hiç bir Gerete tâbi tutulmaz. Mektubunda bahsettiğin meseleye gelince, niçin ölüme mahküm olasın, Aşk ölüm için değil, hayat içindir. İn- san sever, bazan çekinir, sevdiğine sev diğini söyliyemez, kendi söyliyemezse bumu bir vasıta ile de söyletebilir. Sev gi de bir izdivaç bağile her iki taraf için mes'ud bir neticeye beğlenır. * «İH. Vs yet Dünyada bulunabilecek kadınların en güzelinin bulunduğunu farzedelim. Bu en güzel kadını noksansız addede- bilir miyiz? Ya ahlâkı çok fenaysa, ya güzel olduğu kadar abdalsa, ya bayağı huylu ise, ya eşi bulunmaz bir geçim- sizse,.. O zaman ne olacaktır? Kısa mektubunda Teyzenin ne di- yeceğini kısaca sordun, Teyze de işte kısaca cevab verdi. TEYZE ş ne