6 Mayıs 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

Beylerbeyi « i l Beyoğluspor maçından heyecanlı bir safha Ankaradaki milli kü ma.ola.rı Lörd Renelerbirliğine lllllllllll Altay . GÜCGİle berabere kaldı At uarışları dolayısile sabahleyin yapılan maçlar büyük bır alâka ile takıb edildi Ankara 5 (Hususi) — Mil$ küme maç-|: larını yapmak üzere şehrimize gelen Al- tay ve Altınordu takımları ikinci oyun - larını bugün sabah saat onda oynadılar. Öğleden sonra at yarışlarının başla « ması dolayısile maçlar günün erken sa - atine alınmıştı. Ge çlerkirliği 5 - A'tınordu 0 İlk maç Genç'erbirliği ile Altınordu, ikinci maç Munarızgücü c Altay sında yapıldı. Havanın yağmurlu ve vak- tin erken olmasına rağmen sahada beş bine yakın seyirci top!lanmış bulunuyor- du. Gençlerbirliği . Altınordu maçı Genç- lerin hâkimiyeti altında başladı ve böy - lece devam etti. Gençlerbirliği güzel ve hâkim bir oyunla Altınorduyu 5-0 gibi a- çık bir sayı farkile yendi. Altay 2 - M:hafıizgücü 2 Altay - Muhafızgücü maçi on bir kırk beşde hakem Refikin idaresinde başladı. Bu oyun 2.2 berabere bitti. Muhafızgücü ara Mıllî kümed3 puan vaziyeti : Meği |ÜL :B M Pu...ğ Gençlerbirliği YS Tef PW eç : ğ Fenerbahçe Ü rşiker, l 1 T; Muhafız LK ai F e elkal, : hi Altay gi a K AAT I Galatasaray üÜ 4 1 2 16? Altınordu D 8. LSR 01 Beşiktaş v aK di alalk ) t SY Vefa T z z 3 13 Va rakibine nazaran zaman zaman iyi bir 0- yun gösterdi. Fakat son penaltı fırsatı kaçırıldığı için maç beraberlikle netice - lendi. Gençlerbirliği Altaya karşı mağlüb mu addedilecek ? Haber aldığımıza göre burada yapılan Galatasaray - Gençlerbirliği maçı netice- sinde hakemin verdiği rapor üzerine bir birliği santrhafı Hasan Cumartesi günü :| mektebler atletizm müsabakaları ay müddetle boykot cezası alan Gençler. | | )apılan Altay maçında oynadığı için Al- taylılar Gençler takımının hükmen mağ- lüb olması icab ettiği yolunda alâkadar makama müracaat etmişlerdir. Vaziyet tetkik edilmektedir. Yül.sek mektesler atletizm müsabakaları İki gündenberi devam eden yüksek niha - yetlenmiş, neticede Gazi Terbiye Ensti - tüsü birinciliği, Mülkiye mektebi ikinci. liği, Konservatuar da üçüncülüğü almış- lardır. Selim Tezcan Ankara Güneş klübü ile Genç'er- birliği bileşiyo- mu ? Gençlerbirliği ile, buradaki Güneş klübü - nün birleşecekleri hakkında kuvvetli bir şa- yia dolaşmaktadır. Bu tahakkuk ettiği tak - dirde çok dar bir kadro ile lig, şild ve milli küme müsabakalarına iştirak eden Genç - lerbirliği takımı, daha verimli bir şekle gi - recektir. Demirspor dü Şişliye mağlüb oldu de Ankara Demirspor takımı dün ikin- ci liğ takımlarından Şişli ile karşılaş- t Bir gün evvel Beyoğluspora mağlüb olan Demirspor dünkü maçta da 4 - 3 mağlüb oldu. İlk devreyi 3-2 kazanmış olan De - mirsporlular, ikinci devrede büyük bir gayret sarfeden Şişli karşısında mağ- lâüb olmaktan kurtulamadı. Demirspor oyuna iyi ve güzel baş - ladı. Altıncı dakikada ilk sayıyı yapan Demirsporlular 24 üncü dakikada bir gol yiyerek berabere oldular. Bu sayıdan 2 dakika sonra Demir - sporlu Orhan takımının ikinci golünü, Arif 33 üncü dakikada üçüncü golü aptı Şişli takımı 40 ncı dakikada bir sa- yı yapınca oyun 3-2 vaziyete gindi ve devre böylece bitti. İkinci devre iki taraf için ciddi bir mücadele halinde geçiyordu. Demirspor bu arada mühim bir iki fırsat kaçırdı. Şişli takımı ise iki gol yapmak fırsatını buldu ve maç 4-3 Şişlinin galibiyetile bitti. İkinci küme final maçı: Beyoğluspor 2 — Beylerbeyi O İkinci küme final maçlarından bi - rincisi dün Şeref stadında yapılmıştır. Beylerbeyi ile Beyoğlusporu karşılaş - tıran bu maç çok heyecanlı ve zevkli olmuştur. İki .grup üzerine yapılan i - kinci küme maçlan sonunda grup bi - Fincilerinin birinci kümeye terfi etme- si için iki defa kanşılaşmaları esas ko- nulduğundan ikinci maç . önümüzdeki hafta yapılacaktır. Dünkü maçın birinci devresi cidden güzel oldu. İki tarafın mütekabil hü - cumlarile oynanan bü devrede Bey - oğluspor çok güzel fırsatlar yakalamış, fakat topun direklere çarpması yüzün- den gol yapamamıştır. -Beylerbeyi ka- lecisi de birçok güzel kurtarışlar yap- mıştır. Devre 0-0 beraberlikle bitmiş- tir. İkinci devrede rakibinin yorgunlu - gundan istifade eden Beyoğluspor, © - yuna tamamile hâkim olmuştur. Sağ açık 10 uncü dakikada kalecinin tuta- madığı topu kaleye atarak ilk golü yap «4 İkinci küme finalinde Beylerbeyi Beyoğluspora yenildi hususi maçta Galatasaray da Vefayı 4 - 1 kazandı Demirspor - Şişli maçında oyuncular top peşınde miştır. Bu gölden sonra büyük bir he« yecan kesbeden oyunda — Beyoğluspor forvedi Beylerbeyini hayli sıkıştırmış- sa da iki müdafiin çok güzel oyunu yü- . zünden netice alamamiştır. Buna rağı men oyunun bitmesine pek az kals Beyoğluspor sağiçi kale önünde yaka ladığı topla ikinci sayıyı da kayde mur vaffak olduğundan maç Beyoğlusporun 2 -0 galibiyetile sona ermiştir. Beylerbeyi: Hüsamettin - Muammer, Refik - Boris, Receb, Hasan - Naci Ah- med, İbrahim, Cemal, Bedri. Beyoğluspor: Koço - Hristo, Civı lek - Efistras,.Çimçoviç. Canbaz - Ta- lea, Culâfi, Vasil; Koçö; Todori. Hakem: Tarık özerengin. İstanbul - Ankara mekteb muhtelitleri İstanbul ve Ankara mektebleri a « rasında muhtelit takımlar maçı 12 Ma- yısta şehrimizde yapılacaktır. Bu maçtan evvel İstanbul mekteb - leri şampiyonunu tayin edecek Ga - latasaray - Boğaziçi liseleri takımları maçı oynandcaktır. Galatasaray 4 - Vefa | Gdlatasaray, Vefa takımları dün Taksimde hususi karşılaşma — yapti - lar. N İlk devreyi 1-0 kazanan Galatasa « ray ikinci devrede bir gol yedi. üç salyı yaptı ve maçı 4-İ kazandı. Evvelki ve dünkü kısımların hulâsası Bir kaza neticesinde ölmüş bulunan ta - nınmış tayyare fabrikatörü Nusret Çelikka. nadın kızı Zeynebin yirminci yıldönümü... Kocasının ölümündenberi derin bir mateme gömülü bulunan Zeynebin annesi bu yıldö. nümünün kendi evinde tes'idine tahammül edememiş ve samimi ahbablarından Nemi- de hanımın ısrarı üzerine onun Şişlideki ko- nağında —bir süvare — tertib - edilmiştir. Zeynebi ve annesile —kardeşini — kapıda karşılıyan Nemide haniım, yeğeni Handanın genç kızla meşgul olmasını söylüyor. Fa - kat Handan güzelliğine mağrur ve soğuk bir kızdır. Handan gerçekten garib bir kızdır. Çünkü sözlüsü olan tayyareci Halük ile hiç alâka- dar olmuyor. Halük kendisini çılgınca sev- diği halde o bigânedir. Salonda başkalarile dansediyor. Zeyneb İzzet isimli bir gençle dansederken onlar hakkında tafsilât alıyor. Halük vaktile babasının fabrikasında çalı . şıyonmuş, dürüst, cesur bir gençmiş. Onu tarışyoarmuş: «Zaten onun kalbindeki hakiki bir aşk yaşatması da beni ona yaklaştırıyor» diyor. Çünkü İzzet Zeynebin mekteb ar?ıdaşı ddi ye mektebi bitirince onunla evlenmek is. temiş, reddedilmişti. — Roman devam ediyor — DARAd Bu son sözleri söylerken derin bir sevgi ile yanındaki genç kıza bakıyor, fa kat kalbinden geçenleri ona tekrarlama. ğa cesaret edemiyordu. Zeynebin. bir ihtiyatsızca kelime üzerine kendisin- den ebediyen yüz çevireceğini biliyordu. Nitekim, bu imalı sözleri ve bakışları bi- le onu hafifce hiddet'endirmeğe kâfi gel Mişti. — Müânasız şeyler söylemeğe başlama İzzet; bu meseleyi kat'iyen gömmeğe ka. rar verdiğimizi pekâlâ biliyorsun. İzzet son bir cesaretle cevab verdi: ufak | «Son Posta» nın edebi tefrikası: 3 —— GARİB BİR İZDİVAÇ — Bu karfarı yalnız sen verdin- Zey - neb..., Cidden benimle evlenmiyecek mi- sin? — Bunu en aşağı elli defa söylemiş « tim. — Evet amma, ben hâlâ biraz ümid - — Hata ediyorsun İzzet, — Ne yapayım, his'erime hükmede . miyorum, Tâ mekteb sıralarındanberi.. Sözünü bitiremedi. Zeyneb birdenbıre durmuştu. — Devam edeceksen dansı yarıda bı - rakmağa mecbur kalacağım. Bu mevzua avdet etmiyeceğini vâdetmiştin. Zavallı genç, titrek bir sesle* — Bu vâdimi tutamıyorum - Zeyneb dedi, Seninle karşılaştiığım dakika - ira . dem elimden gidiyor, bütün kararlarım altüst oluyor. başka çare yok... — Cezanın ne olacağını bilmiyorum IZeyneb. fakat sakın beni bırakıp başka- Isîle dans etme, bir rezalet çıkarırım. — Behim!e dans etmek istiyorsan bu | | mevzua avdet etme! — Peki.. vâdediyorum.. bir daha sana karşı olan hislerimden bahsetmiyeceğim, lâkin benimle dost kalacağına sen de söz ver! Göz göze bakıp gülüştüler ve birbiri. — ©O halde sana bir ceza vermekten' Nakleden: Muazzez Tahsin Berkand nin kolları arasında-dönmekte devam et-. tiler. Zeyneb, Halük Gökalpın yanından her geçişinde onun ayni mahzun gözler- le Handanı takib ettiğine dikkat etti ve bir müddet sonra onun ortadan kaybol « duğunu farketti. Gece yemeğinden sonra ev sahibi genç- ler için bir oyun tertib etti. Bu oyunun| kahramanı bittabi Zeyneb idi. Genç kız, * |birkaç saat evvel Nemide Hanıma verdiği | yirmi gülden mürekkeb buketi eline alâ- cak, göz'erini bir mendille kapadıktan sonra çiçekleri etrafında bir halka teşkil edecek olan delikanlılara birer birer ata- cak. En sona bırakacağı en iri gül, yirmi yaşının bir sembolü olarak gene gözü kapalı olduğu halde atilacak, çiçek han. gi erkeğe isabet ederse 0 gecenin kralı seçilecek ve Zeyneb'le danstmk hakkını haiz olacağı gibi dansın sonunda da ken- disine Zeyneb namına Nemide Hanım ta- rafından bir hediye verilecek.,. Basit, fakat eğlenceli olan bu oyun İherkesln hoşuna gitmişti. Zeynebin gö - |zünü ipekli bir mendille bağlıyarak sa . lonun ortasına getirdiler, üç defa olduğu yerde çevirip istikametini kaybettirdik - ten sonra, en küçük gülden başlıyarak çi- çekleri lâalettayin bir tarafa fırlatmasını söylediler. Beyaz gül kimin önüne düşer veya bir tarafına çarparsa onun malı ©- luyor ve büyük bir kahkaha ve alkış tufa- İnı ortalığı çınlatıyordu. En son gül elinde kalınta, gönç kız kalbinde garib bir heyecan hissederek bir 'saniye bunu atmakta tereddüd etti ve ba. şının üzerinde bir kavis çevirdikten son- ra onu da fırlatip gözünü bağlıyan men- dili helecanla çözdü, gülün takib ettiği ııstıkııı'nete baktı. | © dakikada salonun kapısından Halük | Gökalp giriyordu. Çiçek, onun acı bir ma jna ifade eden dudakları üzerine çarptı. Genç adam hiddetle gülü yakalıyarak a- vuçları arasında sıktı ve bu garib şaka- yı kimin yaptığını anlamak için ölke ile etrafına baktı. Bunun bir oyun olduğunu ancak herkesin kendisine bakıp el çırp. masından anladı ve o zaman ortada du- |ran genç kızı gördü. Birçok sesler birden öna oyunun ma - hiyetini ve gecenin kralı ilân edildiğini anlattı. Birisi bağıriyordu: — Kraliçe ile dans edeceksiniz.. Ça - buk onun önünde diz çökün... — Durunuz, evvelâ onları birbirine takdim edelim. Ve bu suretle, Handanın bastığı top - raklara tapan genç adam, hiç tanımadığı Zeyneb Çelikkanada doğru itilmeğe baş. ladı. Nemide Hanım önları birbirine tanıt- mak için birkaç adim i'erledi A — Zeyneb, müsaade edersen sana... Fakat sözünü bitiremedi, bir hizmetçi koşarak gelmiş, telâşla bağırmıştı: — Haniımefendi çabuk, çabuk geliniz! Aman Allahım ne felâket! Saide Hanım- efendi.. şey.. çok hasta... Ortalığı derin bir süküt kapladı. Bir - denbire bir çığlık işitildi ve Zeyneb, göz- leri korku ile fırlamış bir halde etrafın . dakileri iterek hizmetçiye yaklaştı. — Nerede? Annem nerede? Çabuk söy- e. .. a: — Saide Hanımın üzerine bir fenalık geldi. Onu hanımefendinin odasına gö« türdüm, Kendisini bir koltuk üzerine at- tı. Bir bardak su getirmek için koştum.. geldiğim vakit o... Aman küçük hanım, aman hanımefendiciğim, başımıza ge « lenler nedir? Zeyneb, Naciye ve Nemide Hanım hiz. metçinin arkasından koşarak merdiyen « leri çıktılar. Zeyneb odaya girdiği zaman annesinin başını koltuğun arkasına dayamış, elle- rini dizlerine kavuşturmuş, sakin bir hale de gözlerini kapamış olduğunu görünce helecandan boğulan bir sesle: — Hayır, annem hasta bile değil, ba« kınız ne kadar rahat uyuyor, dedi. ! Genç kızın hakkı vardı; çünkü Saide Hanim sakin bir uykuya dalmış gibi ölü. mü bulmuş: çok sevdiği kocasına kavuş- muştu. * Hiç beklenilmedik bir zamanda ve neş'eli bir cemiyet içinde birdenbire vü« kubulan bu feci felâketi takib eden gün- ler Zeyneb için müthiş bir kâbus içinde geçti. (Arkası var)