27 Nisan 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

27 Nisan 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

2 Nisan Norwveçteki asi SON POSTA eri harekâtı tetirilr N A ve şimal batı sahillerine asker ; aralı 1? gün oluyar; fakat ihraç grup- lamak yekdiğerile temas edememiş ve işlerdi. a 28 iki sebebden ileri geliyordu, biri- li #ıraç gruplarının zayıf olma- Ve diğeri Norveçlilerin, Alman tah - erinin hilâfına, kendilerini süratle “iyarak mukavemet etmeleridir. Müt- tefikleri Norveçe asker çıkarmağa sevk VE İs$vik eden asıl sebeb de bu müka - Vemet olmuştur Almanların bu 17 günde Nörveçe gö Sirebildikleri kuvvetlerin miktarını bile- Miyvruz. Narvikte 25000 Almanın bulun- dan bahsediyorlar. Bu takviye edil. MİŞ muhtelit bir alay (yani 3 tabur pi- Yare ile topçu vesair fen ve keşif kıt'ala- tından mürekkeb bir müfreze) demek - ki epey bir kuvvettir. Onun için de Müttefikler Norveçlilerle bir olarak bun-| bir şey yapayımoylar. Hattâ öyle Zahnediyorum ki, müttefikler bir kısım (| Kuvvetle bu mınlakadaki Norveç kıt'a - lârını takviye ve teşkil ederek ve bunları ra karşı birakârak kendileri en tiyade daha cenubda, Trondhelm ve Oslo Mmmtakalarındaki Almanlarla uğraşmayı tercih etmişlerdir. Bu da doğru bir karar- dir, Çünkü eğer müttefikler Namsos ve Trondheim bölgelerine hâkim olurlarsa Narviktekl Alman müfrezesinin cenubla, Yahni Norveçteki Alman kuvvetlerinin büyük kısımlarile muvasalası kesilmiş Ve bu suretle teslime icbar edilmiş olür. Verilen haberlere göre de Narvik fi - Yorduna giren İngiliz filosu 13 Nisan de- Miz muharebesinde Narvik şehrini bom * dardıman ederek buradaki Alman kıt'a - Sın dışarıya çıkarmağa mecbur etmişse de mütlefikler bu havaliye mühim dene- <ek bir kuvvet çıkarmamışlardır, Buna hazaran Almanlar Narvik şehrini bir kı- #im kuvvetleri'e tutarak mütebaki kuv- 'vetlerini şehir civarında ve gerisinde ica- bunda muharebe edecekleri o mevzilerde tutmaktadırlar. Müttefiklerin (o Narvik müfrezesi de, anlaşılan teşkil olunan ye- Nİ Norveç #uvvetlerile birlikte, buradaki Alman müfrezesinin doğu (yani İsveç) ve Cenub yollarını keserek şimdilik onu gö- zetlemekle iktifa ediyorlar. Yoksa müt »- *efik'erin buraya asker çıkardıklarını YAZAN: Emekli general H. Emir Erkilet! “ Son Posta ,, nın askeri muharriri issn bms e sna 41480 amm diğ, üldiğez İİ RE Narvik fiyordlarında müttefik kuvvetler karaya ihraç edilirlerken laşılmaktadır» deniliyor. Hattâ bir Al -| verun üzerinden Oeloya veyahud İsveçe man radyosu müttefiklerin bu mıntaka- gitmektedir. dan tardedildiklerini bildirmekte idi. Bü- İşte bu demiryolu üzerinde, Trond- tin bunları toplıyarak bir netice çıkar *İpeim'in takriben 100 kilometre cenub mak İstersek anlarız ki müttefiklerin Röras adı bir istesyon Namsosa çıkan kuvvetleri henüz büyük ik hee Sarih kile Sizldolen bin: bir şey değildir ve bilâkis bu bö'gedeki erine göre Almanların burasını da ele Ma a ln e e N Oslo bölgesinde şimal ve Trondheimin önünden tâ Stenkjira ka - Halkevlerinde tiyatrolar nadolunun muhtelif vilâyetle- rinde temsiller vermek üzere hazırlanan Eminönü Halkevi temsil kolunun umumi prova mahiyetinde verdiği iki temsili seyretmiştim. Bunlardan biri Arlâsienne tercüme- si, diğeri de İbnürrefik Ahmed Nuri - nin Hissei Şayiası id Her iki piyesi evvelöe Darülbedayide o zamanin en değerli artistlerinden o seyretmiştim. Onlar iyi oynamaışlardı. Şunu da söyli- yeyim ki Eminönü Halkevinin amatör san'atkârları d4 hiç fena oynamadılar. Muntazam dekorlu sahnede eserleri te- miz ve pürüzsüz yaşatıyorlardı. * Halkevlerinin tiyatro faaliyetine ka- rışmaları bahsi üzerinde fazla duracak değilim, yazımda bilhassa turne mese- lesini mevzuubahs etmek istiyorum. Halkevleri mademki tiyatro saha - sında çalışıyorlar. Bu sahutla azam! müfti olmalıdırlar. Bunun için de: | — Şehirde turneler, 2 — Mıntaka turneleri. 3 — Büyük turneler yapmaları lâ - zımdır. İstanbulu misal olarak alalım. Bu şehirdeki © mütenddid Ha)kevlerinin| | Bunlar biliyor mu idiniz? | Kokteyl nasıl icad edildi ? | Kekteyl ismi verilen içki bun - den yüz sene ev - vel San Framsis » ko'lu bir bar sa - höbi tarafından i - cad edilmiştir. Bu ber sahibi biç bİr|den sonra üç Taddelerinde mordur, ve şey ziyan etmek istememesi yüzünden | gurup zamanı koyu mavi renkte görünür. şişe diplerinde kalmış içkileri de bir - birine karıştırır: — Yeni bir içkil Diye müşterilerine verirmiş. * Hattı üstüvanın altındakiler ve üstündekiler Dünyada yaşıyan insanların yüzde be- Sayfa 5 temsil kolları, bunların verdikleri tem sillerde bulunanlar tiyatro ihtiyaçları- nı nisbeten tatmin ediyorlar. Fakat temsil kollarının faaliyeti pek mevzil kalıyor. Yani semte münhasır kalıyor Halbuki ayni şehirdeki Halkevi tem» sil kolları Evler arasımda! turnelere çık. salar daha çok müfid olacaklardır. Halkevleri temsil kollar: ayni eserleri oynuyorlarsa bu turnelerin bir man sı olmaz. Fakat niçin ayni eserleri oy- nasınlar. 2 İstanbuldaki Eminönü OHalkevinin temsil #olu üç eser. Şişli Halkevinin temsil kolu diğer üç eser. Şehremini Halkevinin temsil kolu da diğer üç eser, velhasıl hepsinin başka başka eserler sahneye koyduklarını farzedelim. Halk evleri temsil (kolları turneler yapınca, Eminönü Halkevimin temsillerinde bu-* Yunan kimse ayrı ayrı truplardan yir» miden fazla terosil seyredecektir. Şehir tumelerini, mueyven mıntska furnelerine, memleket tumelerine ge- nişletirsek “Halkevleri temsil kolları memlekette tiyatro hayatına büyük yardım yapmış olacaklardır. Sİğmnt Ml lü Saat çiçeği Meksikada yetişen bir çiçeğe, saat çi « Bu çiçek şafak zamanında beyazdır. Vakit geçince pembeleşir. daha sonda dns ba koyu bir pembe renk alır, tam güneş zevale geldiği zaman kırmız: olur. Öğle- * | Londra polisindeki parmak izleri 1922 senesinde Londra polisinin pars mak izi dosyalarında 520566 iz mevcud- du. Bu izler senede 20.000 kadar çoğal- maktadır. * dar uzanan fiyordun nihayetinde bulunan İyer hafif kruvazörle 2 muhribden mü - rekkeb bir Alman deniz filosu Stenkjir şimal batı istikametlerinde vaki ilerle- melerinde Norveçlilerin mukavemeti - ne rasgeldikleri ve bir müddettenbe- şi hattı üstüvanın cenubunda, geriye ka- Otomobilliler sineması ri Norveçlilerin yalnız kalmıyarak İn- Alman müfrezesine *k topları ve çileli Bi giliz kıt'alarile de doğrudan doğruya rek silâhendazlarile yardım etmiştir. Fakat lan yüzde doksan beşi hattı Üstüva gi - malinde bulunmaktadır. * Amerikada, Nevyorka yakın bir mesi- re yerinde, koltuksuz bir sinema vardır, Bu sinemanın salonu çok geniştir. Kapısı Trondheim cenubunda Andalesnüs li - bildirdikleri 11 gündenberi, Narvikle iki|manına çıkan İngiliz kuvvetlerinin baş- Muharib küçük kuvvetler arasında kat'illtca iki hedefi olmak gerektir; Biri, der- bir muharebenin cereyan etmemesine |hal cenub balı, yani Lillehamer istikame- maddeten imkân yoktu. tinde ilerliyerek Norveçlilere doğrudan Gelelim daha cenwbdaki Norveç muha-| doğruya yardım etmek ve diğeri Trond- Teba sahalarına: helmi cenubdan ihata ile şimelden. yani İ Müttefiklerin Trondheimin şimalinde | Namsosdan gelen müfreze ile birlikte | Namsos ve cenubunda da Andelesnüs Ti-|'Trondheimdeki Alman kıt'alarını mağ - | O Manlarına askeri kuvvet çıkardıkları ma-/lüb, muhasara ve esir etmek. Bu her iki © Mimdur. Fakat şu anda ne bunların ve nelmaksadın ifası için Andalesnâsu çıkarı- | Tröndheimdeki Alman kıt'alarının kuv-İlan müttefik kuvvetlerin her şeyden ev- © Vet ve terkiblerini bilemiyoruz. Yalnız) vel demiryolu boyunca cenub batı isti - © Andalesniis limanına çıkarılan İngiliz | Kuvvetlerinden bir kısmının derhal Dom- bas üzerinden Oslo bölgesine, belki de trenle, nakledilmiş ve bu suretle İngi - izlerin Oslo imalinde Lillehamer et - Tülındaki muharebelerde Norveçlilerin bir İngiliz müfrezesile takviye edilmiş e) duğunu biliyoruz ki bu. müttefiklerin tebrike şayan, çok güzel, seri ve <ür'etli bir hareket olmuştu. Namsos Trondhetmin 180 Km. şimal doğusunda bir limandır. Buradan baştı- Yan demiryolu sahile müvazi olarak doğruca Trondheime gider. Ancak bu hattan ve Trandheimin 20 kilometre şar- Kindaki bir noktadan diğer bir demiryolu daha ayrılarak şarka gider ve İsveçe gi - ter, Onun için Namsosa çıkan müttefik kuv- Vetler (galiba Fransız kıt'alarıdır) derhal Namsos - Trondhelm demiryolu boyunca İlerlemişlerdir. Tronüheimdeki o Alman de - belki azami bir fırkadır ve Muhteme'en daha azdır - şüphe yok ki müfreze ayırarak Namsostan cenub ” batı istikametinde ilerliyen müttefikleri karşılamağa göndermiştir. İşte bu müfre- Zenin takriba yarı yoldaki Stenkjür mev- | Knl zaptettiği ve bugün bu mevkle hü - 4 bulunduğu anlaşümaktadır. İngiliz Barbiye nezaretinin 26 Nisan tarihli teb- > de «düşmanın (yani Almanların) “Sündi Storikjârm şimalinde ilerlediği an- kametinde yürüyerek Damlasas telâki is- tasyonunu ele geçirmeleri lâzımdır. Çün kül gerek Oslo ve gerek Trondheim isti- kametlerinde giden demiryolları bu nok- tadan ayrılırlar. Dombasas mevkiine bâ- kim olacak olan müttefikler Lillehamer dolaylarında savaşan Norveçlilere yar - dım edebilecekleri gibi Trondheim üze- rine harekât yapabilirlerdi. Dombaas ile Lillehamerin arası 125 Km. kâdar olduğu gibi Dombaastan Trondheime (kadarki mesafe takriba 175 Ka. dir. Bunun için İngilizler de Anda'esnâsa çıkan ilk kuvvetlerile hemen e Dombaas| telâki istasyonuna yürüdüler ve burasını ele geçirdiler. Fakat Almanlar da bu mev kiin ehemmiyetini takdir ettikleri için paraşütçülerle burasını İngilizlerden ev- vel işgale veya dinamitle tahribe çalış - tılar; fakat anlaşılan tamamile muvaf - tekviye edildikleri snalümdur. anlaşılan, Oslo'daki Alman Koru son günlerde ehemmiyetli surette takviye İkıt'aları almış olacak ki, Lillehamer - deki müttefiklerin mukavemet cephe- sini bozarak Gudsbrandstal boyunca Dombaas istikametinde ilerlemeğe mu vaffok olmuşlardır. 25 Nisan Londra resmi tebliği buradaki vaziyeti şöyle ifade ediyor: «Oslo bölgesinde düşma- van tazyiki arttığı için, İngilizler Lil - lehammer civarında işgal ettikleri yer- leri terke lüzum görmüşlerdir.» Al manlar ise Oslo mıntakasında şimal ve simal batı cihetinde yapılmakta olan süratli hareketlere devam ettiklerini ve Alman kıt'alarmın. hava kuvvetleri » nin yardımile. düşmanın karada tesi - sine çalıştığı sabit bir müdafaa hattı- »r ve mukavemeti kırdığını ve düşmüt ni ric'ale mecbur ettiğini bildirmekte- dirler. Eihasıl Almanların Norveçe umu - miyetle takviye tat'aları göndermekte oldukların, anlıyoruz. Müttefikler de Namsos ve Andalesmâs Jlmanlarıns kuvvet sevkinde şüphesiz devem ede ceklerdir. O halde yakında, Norveçte Almanlarla müttefikler arasında bü - yük kara muharebeleri vukuuna inli - zar etmek icab etmektedir. Bu muha- rebelerde kimin kazanacağı meselesi - Jince bu babda şimdiden söylene- sebebı isi .Jne ge fak olamadılar ve br gedeile ii İsta —| ae sz hangi taraf daha büyük yonu uçak bombalarile yaktılar ve yık - tılar (Berlin radyosuna nazaran). “Trondheim Alman grupu yukarıda yaz dığımız veçhile şimale Levanger üzerin den Stenkjüra bir müfreze gönderdiği gi- bi Dombaas istasyonuna da bir kuvvet gönderdi. Fakat bu kuvvet ancak Hegra adlı küçük bir Norveç kalesini çevirerek Trondheimin 50 Km. kadar cenubundaki Stören telâki İstasyonunu ele geçirebil- di. Bu istasyon da mühimdi, çünkü bu - rardan İkinel bir demiryolu ayrılarak Bl- Üner) eker yn İğ dk Lİ İİ küvyetleri daha #z zamanda getirebi - Tirse Norveçte harb talihinin ona te - veccüh edeceğinden #barettir. GÖMLEK ve PİJAMA MERAKLILARINA: En nefis ipek ilumaşlaria son nda desen ve genkleri, Beyoğlunda, Gslatesaray Lâsesi karşısında 118 No. meşhur DAVİD amağam.. sında bulacaksınız, A AŞ da büyüktür. Sinemaya otomobilden in- memek istiyen otomobilliler otomobille - irinin içinde oldukları halde seyrederler. * Bir fildişinin ağırlığı | Orta konşoda yapılan bir fil avında X vurulan fillerden birinin tek dişi 35 ki lo 500 gram gelmiştir. i 1935 de ne kadar Ama vardı? X | 1935 senesinde yapılan bir istatistikte Kulaklarına pamuk koyanlar Dünyanm her tarafında kulağına pa muk koyanlar mevcuddur. Bunlardan bir takımı, kulak'arının soğuktan rahatsız olduğunu iddia ederler, Fakat yüzde dok-| san dokuzunun iddiaları gayri variddir. dünyadaki ümâların sayım 3.000.000 ola- rik tesbit edilmiştir. Üç milyon âmânm yüzde altmış beşine Çinde ve Hindda te-|lisindeki bir içtimada azadan Huey on beş saat süren bir nutuk söylemiştir. sadüf edilmiştir, ESNGLİSLER İZİ Oğuyucularıma Cevablarım Hopada Bay «B. K.s ye: — Bana sorduğunuz sualin cevabi benim bilgi çerçevemin dışında kalı yor, muhütinizi de bilmiyorum, faydalı olabilecek mahiyette herhangi bir tav- siyede bulunamıyacağım için müteeş- silim. * Kemahta «M. Ce ye: — Bahsettiğiniz genç kız bana bir mektub göndermişti, sütunuma koy- dum, kendisine bir sürü teklif geldi, kimdir, nedir, samimiyetin'n derecesi- ne ne dereceye kadar İnanılabilir? Bi- lemem, mes'uliyet altına giremem. Hu- susile bu sütunda meseleden bırkap defa bahsettiğim halde çıkıp görün- SA A MR AŞ NN 15 saat nutuk 194 senesinde Vaşington âyin mec i medi, namına gelmiş olan mektubları iki üç gün daha alıkoyduktan sonra Yırtıp atacağım. manda size de verilmiş bir etmenizi Tica ederim. * Bayan Rasimeye: — Altın bilezik, evet bizde moğa baline geldi, nihayet bir kıymettir, a- leyhinde bulunamam. fakat gözü çe- kecek kadur çok, kalabalık olmamak Şartile, Unutmayınız ki, bir tek beyaz taşın kıymeti bazan yüzlerce sltn bileziği sütin alır. TEYZE

Bu sayıdan diğer sayfalar: