27 Ekim 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

27 Ekim 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 Sayfa «Son Posta» nın zabıta romanı; o 29 Nükleden: Hatice Hatib zkspresle gelen yolcular Avukatı hürmelie selâmlıyarak nöbeti ba- gına gitti, Buriy kendini çok yorgun (hissediyordu. “Yolun ort #urdu. Onu böyle bitkin bir hale getiren biraz evvelki çılgınca koşusu değildi. Bu daha mü- him, daha korkunç ve dabn üzücü bir gey $al, — Aşkın ölümü, diye düşündü. Sonra acı Acı güldü. Günün birinde Eve bir polise ta- 'kib ettireceğini hiç düşünmemişi. — Ne yapalım, diye düşünüyordu. Şimdi © artık her şey bii Şu Marrayd'yu meden ta. mıdım. Bundan yirmi dört saat evvel e © tından memnun, müvazeneli bir adamdım.. inde bir ölü bulundu vel Sonra bir dolap iç ben güzel bir genç kız tanıdım. Ölüm ve aşk... Polisin sözleri beynini tarmalıyordu: «Edindiğim kanaat bu kadının öldürülmüş olduğu merkezindedir» O, bu kelimelerin hakiki manasmı ancak şimdi anlhyordu, kim bilir? Belki bu polisin hakkı vardı. Acaba! avukat müvekkilini müdafaa edebilmek için adaleti aldatmış mı 141? Kadın doktor Jour- 'daln'i öldürmüşlerdi. Şimdiye kadar bu hiç aklına gelmemişti. Fakat şimdi bu fikir bey.| ninden çıkmıyordu. Matmazel Jourdain öl- dürülmüstü Şimdi bir fikri sabit halinde Dunn düşünüyordu. Buriy olurduğu sıradan kalktı, İçinde yü.! TÜmek arzusu vardı. Aklını kaybetmekten korkuyordu. Birini bulmak ona bütün bun. Jarı anlatmak arzusu içini kemiriyordu. Dü. #ündüklerini, şüphelerini, sırrını anlatmak #stiyordu. Birden aklına sabık haydud Go- mar geldi, »Onunla hemen koruşmalıyım?» «Aeaba Gomarı şimdi nerede bulabilirim?» Onun bulunabileceği her tarafı dolaştı. Hiç © Bir verde yoktu, Marraud'nun Belgrad soka. © ğındaki evinde bulunabileceğini düşündü. Belerad sokağına doğru yürürken müte. xmdiyen Eve'i düşünüyordu. Onun mücrimi. elinr tamamlle kanaat getirmiş olduğu halde içinde dayanılmaz bir arzu fle bu ka- nantin aksini isbat edebilecek, hie olmassa akla getirebilecek bir deli), bir işaret arı. yordu. Tam erin önüne geldiği zaman köşeden bir taksinin kıvrıldığını gördü. Araba Za. nette'lerin evleri önünde durmuştu. İçinden | elinde bir valiz tasıyan Zanette'le genç bir kız inmişlerdi. Bu geçn kız Kve'di. * “Buriv onların kapıdan keybolmalarını bek. ledi. Sonra tekrar hareket etmeğe hazırla- nan taksiye koşarak şoförün yanma oturdu. Şoför bu garib tavırlı adama biraz emniyet. “sinlikte bakıyordu. Burly: Yüz frank kazanmak ister misiniz? di. ye sordu — İsine gre, Bu vöz frangı kazanmak için DE yanmamı istiyorsunuz? — Korkmayınız, size fena bir sev yaptıra. cak değilim. Sizden #ndece bir malümat ta- Teb edeceğim. Bu teleb edeceğim malömat belki bir insanın Bavatırın kurtulmasını ta. © min edecektir. Simdi Mdirdiğiniz müşterile. Fİ nereden bindirmis idiniz? Birkne saniye tereddtd eden 20för: — Andan size ne? dedi. Simdi hemen 6. #omehilden tniniz. veken ifk rasdeldiğim po- Mae siri teslim ederim. Parmafila karmki volum ortasında nokta bekliven polisi işaret etmisti. Bulv hiçbir > #madan — cebinden porttörünü cıkardı. İinden alı yiz frank. İk bir küğıdı şoförün eline sıkıstırdız — İsterseniz poliat cağırınız. Fakat İşte evrahıma bakınız. Pen avukatım, Sizden bi Mmalümatı da avmkathir sfatım ile istisornm. Onları büroya Lyon gwtndan getirmiyor musunuz? - Evet, Şoför cevab vermeden evvel avukatım kar. tına bir göz attı: — Evet, onları Lwon garmdan alarak Bej. grad eaddarinda getirelim, Eyon etsnresi #le| gelmislerdi. Onlar hakkında başka gey Bilmiyorum. Cok teşekkür ederim, dostum, teşekkür ederim Otemobilden atladı. Yüzü memnrnivetten aydınlanmıştı. Doğruca Gomarm meyhane- hiçbir #İne kestn. Sırtından büyük bir yük atm i gibi kendini ferahlamış hissediyordu. Şörle| düşünmekte idi: — Eve, istasyonda imiş. Herhalde Zanette programını değiştirerek ekspresle geleceği. ni ona telgrafin bildirmiş olacak. Eğer Eve garda eniştesini bekliyor idi ise ayni zaman. da apartımanda bulunamaz. Binaenaleyh ö- nümden kaçmış olan genç kız o olamaz. Onu asil teskin eden sey Eve'nin üzerinde kahverenei bir elbise ve başında da ayni yenkte bir hasır şapku bulunusu idi. Halbu- “kt kaçan kadının üzerinde gümüşi renkte bir elbise vardı, Demek ki bu kadın Rve değildi «Allaha çok şükür...» diye düşünüyordu. Memnuniyet içinde meyhaneden İçeriye Patson orada yoktm, fakat bir haber . Tezgühtaki sarsan: aki sıralardan biri üzerine o-| Gömat telefonda: | — Hemen geliniz, diyordu. Fakat acele e- mecburiyetinde kalacağım. .Daha uzun konuşmadan telefonu kapattı. Buriy otele geldiği zaman söyliyeceklerini bemen söyliyemedi. Doktorun odasında ba. kiki bir erkâniharbiye heyeli toplanmıştı. O- dada Marraud ile Gomardan başka büyük! İ Charlot bulunuyordu. Bu insan armanı dok.| İtoran yanına yatağın üzerine oturmuştu! Bunlardan başka Micky ile Polonyalı da ©- rada idiler, (Arkası, var) Almanların bize vermedixleri denizaltı mayna çarpıp batmış (Baştarafı 1 imei sayfada) yapıldığı malümdur. Almanyada yapılan de. nizaltılardan Saldıray memleketimize geti - rilmiş, Batıray ise harbin patlaması Üzerine Almanyada kalmıştı. İngiliz ve Fransızlar Almanyaya katşı harb jin ettikten sonra Almanlar Balıray de - İnisaltı gemimizi deniz kuvvetlerine Hhak et mişlerdir. Şehrimize gelen habeslere göre Ba- ıray açık denizlerde yaptığı bir sefer esma - İsmda bir mayna çarpmış ve batmıştır. Amanya Holandayı işyal mi edecek? (Bastarafı 1 inci sayfada) Burdan #onra telefon muhavereleri askeri kontrol tabi tutulacaktır. Holanda işsal mi edilecek ? Amsterdam 26 (AA) — Telegraf gazete. shin Nevyork muhabirinin yarı resmi bir Amerika kaynağından öğrenerek bildirdiği - ne göre, Holandanım (Almanlar tarafından işgali endişesi Amerika efkârı umumiyesini pek ziyade rahajsız etmektedir. Muhabir, B. Ruzveltin Finlandiya Jehinde. Ki müdahalesinin Almanyaya bir ihtar teşkil etmesi İcabedeceğin! ilâve ediyor Gaete, bu telgrafın altında neşrettiği bir notta Holandanın işgalini zannettirecek hiç- bir emare mevcud olmadığını bildirmektedir. Alman gazetelerinin hücumları Amsterdam 26 (A.A) — Alman gazeteleri Almanyaya komşu olan bilaraf memleketle. re karşı tehdidleri tekrar ediyorlar, Erzümle Berliner Börsen Zeltimg gazete- si diyor ki: İngilterenin yanında yer alan herkes, mii. letine karsi deruhde ettiği mes'nliyetin ge. nisiği hakkında hiçbir şüphe taşıyamaz. Alzemeen Hendelsbiad gazetesinin Berlin muhabiri, bitaraflara yapılan bu ihtarı kay-)ş, dederken, banun açık bir tehdid olduğunu ve Almanyanın ebitaraf. kelimesine 1914 te- kinden başka türlü bir mâna verdiğini anlat mafa matuf bulunduğunu bilhassa tebarüz ettirmektedir. İngilterede bir buçuk milyon asker hazır (Baştarafı 1 İnel sayfada) 8.25 yaşındakilerin müracaatı İlunaecsktır. Sevkiyat, Teşrinisaninin 15 inde baştıyacaktır. Şimdiye kadar silâh altına a - İnan ve muntazam surette talim gören as- kerin sayısı i buçuk milyondur. Bahriye nezareti, Kent sahili açıklarında bir Alman tabtelbahirinin lâkeletini bulmuş olduğunu bildirmektedir. Hava nezareti de, son defa ticaret gemi - leri kafilesine yapılan hava akını neticesin. de 7 Alman taşyaresinin tahrib ve imha e » dildiğini tasrih etmektedir. Nöbetci eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler şunlar. dir; İstanbul efhetindekiler: Şehzadebaşında: (Üniversite), Eminö. nünde: (Bersason), Aksarayda: (Esref), Alemdarda: (Abdülkadir, Bayazıdda: (Cemil), Fatihte: (Vitali), Bakırköyün- de: (Merkez), Ryübde: (Byübsultan). Beyoğlu cihetindekiler: İstiklâl caddesinde: (Galatasaray, Ga. rih), Cümhuriyet caddesinde: (Kürkçi. yan), Firusağada: (Brtuğrul), o Sişilde: (Asım), Taksimde: (Kemal), Beşiktaşta: Gidin). Boğaziçi, Kadıköy, Adalardakiler: Kadıköyünde: (Sıhhat, Rifat, Üskü. darda: (İttihad), Sarıyerde: (Nuri), A. dalarda: (Şinasi Rıza). diniz, yarım saata kadar buradan gitmek! kabul 0 -| SON POSTA Birinciteşrin 27 Türk-İngiliz-Fransız mali müzakereleri yakında sona eriyor (Baştarafı 1 inci sayfada) yasta devam etmektedir. İngiliz bölge - sindeki müdafaa batları mütemadiyen takviye edilmektedir. Tayyare taarruzları Muharebe tayyareleri tekrar faaliyete Reçmişlerdir. Avam Kamarasına malâm olduğu üzere, Alman bombardıman tay- yareleri 21 Eylülde sabahleyin çok erken doğu sahili açıklarında bir kafileyz ta - Mevcud bombardıman tayyarelerinin adedi altı idi. İkisinin tahrib edilmiş ol- ması muhtemeldir. Öğleden sonra bom - bardıman tayyareleri, biri 12, diğeri 9 tay yareden mürekkeb iki grup halinde tek- rar isarruza başladılar. Bunlardan da dördü, hattâ belki beşi tahrib edilmiştir. Ertesi gün'iki bombardıman tayvaresin - den biri Kafile yakınında, Saint Abbs ka- fyalığı civarında düşürülmüştür. Düşman tayyarelerile çarpışmak üzere ibizim ta; elerimizden hiç birisi kulla- nılmış idir, Kafilenin refakat 8 ri bu işe kâfi gelmiştir Gerux refskat e- dilen gerek refakat eden gemilerden hiç se» | birisine düşman tarafından isabet v mamıştır. Tahrib edilen tahtelbahirler Sahil kumandarlığı devamlı faaliyettedir. Bazı defalar bu faaliyet fev kalâde bir manzara arzelimekle ve tama- mile göze çarpmaktadır. Bazı defalar kiın senin dikkatini ce surette yarelerimiz deni: a gemi Mlelerimizi tehdid. eden maynları vaktinde keşfede- gemisinden hiç olmazsa birinin ra uğradığı muhakkaktır. Diğer bir de- nizaltı gemisi de tavvarelerin kâdise ma- haline celbettiği harb gemileri tarafın - dan tebrib olünmustur. Muharebe baslamadan birkaç gün ev vel vazife basma gerin devamh surette uyanık bulunmakta olan tavyare dıfi tep cularımızın ksvda değer faalivetini de sevinele yâdederim Rosyth ve Scapaflowdaki topçularımı- zın iki Alman bombardıman tavyaresi düsürdükleri ve diğerlerini de memleket üzerinde wrmslarına da mâni oldukları wen malümdur. Deniz harbinleki üstünlük Denizde Almanlar denizaltı harbini siddetlendirmislerdir. Bunu beklemekte idik. Sizi temin ederim ki, bu sahada da düs st etmekteviz. Düsmen ta iki muvaffakivet kazanımstır. Faket harebenin beslane:emde torpilliyebilediği miktarı bir daha elde elmiye muvaffak olamamıstır, Deni: iü den ve deniz vol mınta - kalardan eittikce daha uzeklarda fasli - vette bulunmıva mecbwr olmuslardır. Bu suretle denizaltı vemilerinin fenlivet *İ halarında ticari seferler vok sibidir. Di man denizaltı semilerinin tahribinde den süne elde etmekte elduğümuz daha büyük muvaffakivetler sünün hirinde ti- enretimini tehdid aden bu silâhın orta - dan büsbütün fesldırlabileceğine dair bi-| vermektedir. dan sorra sen günlerde bes İnciliz earünin bedir ekart MOM 6 Tp olmadığı bircok meb' dan sorulmustur. Cemberlayn ki» Patı-ılan ve z»pte“ilen gemiler Bu batırılan vapurlardan biri £ land namındaki Alman ceb kruvazörü ta- İ rafından bir müddet evvel batırılan İsta Nesatn #emisidir, Fakat nü da yeni öğrendik. Beş vapurun tonaj o mecmuu! 22.715 tondur, Diğer taraftan birenk Alman vapur - ları deniz kuvvetlerimiz tarafımrlan zente İdilmletir. Bunlar #R63 tonluk Föbus, 5806 tonluk Glerva, IX75 tonluk O RBitearka, (5864 tonluk Poseidan ve 6919 tonluk Bis- kave vanurlarıdır. Avn! zamanda 474 tonluk Gengenhavn vapurunu da takib ettik. Fakat süvarisi zemivi bize birak - mektane» batırmavı tercih etti, Düeman bu sirefle esm'en 23 bin ton, vani bizden #W bin ton fazla kavbetmis oldu, Bü va » kamlar bahri eanimetler mahkemesince kontrol etilmelidir. Almen denizaltılarının gayri meşru hareketi Şuramnı kaydetmek gerektir ki, Al - man denizaltı gemileri, zittikçerdaha gay ri meşru sekilde hareket etmektedirler. Gemileri, habersizce batırmayı usul itti- ler denilebilir. Ekseriya batırı- lan gemilerin yolcuları ve tayfası, ufacık tekneler içinde dalgaların keyfine ter - kedilmektedir. Bilhasss, Yorkehire vapu- ru batması asker karılarile, asker çocuk- larmın ölümlerine «sebeb oldu. Bu kadm Jar ve cocuklar Uzakşarktan memlekete dönüyorlardı. Buna benzer diğer bir vak'a da, Bretagne Fransız vapurunun batmasıdır. Bu vapur da habersiz batırıl- mıştır. Vapurda pek çok kadın ve çocuk vardı. Bunlardan 14 kişi kayıptır. Bu e)- çakça harbediş tarzmı takbih derecede kuvvetli kelime bulamıyacağız (alkışlar) Türkiye ile muahede Bundan evv tir için kâfi| rici siyaset sahasındâki en şayanı dikkat hâdise, Türkiye ile muahedenin imza - lanmış olmasıdır (şiddetli alkışlar). Mua- hede, Büyük Britanyanın ve Fransanm her tarafında çok derin bir memnuniyet- le karşılanmıştır. Bu muahedenin dünya- nın diğer pek çok yerlerinde de ayni de- recede memruniyetle karşılanmış oldu - ğunu öğrenmek bize büyük bir cesaret vermiştir. Bu memnuniyetin sebebi biç şüphesiz şudur ki, bu muahedenin hiç kimseyi tehdid etmiyen ve yezüne hedefi tecavüze karşı mukavemet göstermekten ibaret bulunan bir müdafaa vasıtası ol - duğunu bütün dünya anlamıştır. Bu mü- ahede ile, İngiliz milletinin ve Türk mil letinin, adaletin mes'uliyetini müştereken taşımakta bulunmaları bizi ıftihara sev- ketmektedir. O Türk milleti ki yurdse - verliği ve doğruluğu hürmete âyıktır. Bunlar, bizim daima taziz ettiğimiz hai letlerdir. (Sürekli alkışlar). Türkiyeye mali ve iktısadi yardım Bu vesileden isti ifade ederek meclise majeste İngiliz âmetleri mali ve iktisadi yardım mesele: mi zekere etmektedirler. Bu yardım bilhas- su harb malzemesine mütealliktir. Bu hu- susta, Londrada, bir Türk askeri heyeti » konuşmalar yapılmaktadır. General Orbayı İngilterede aramızda görmekle ve samimi bir hava içinde cereyan et mekte ve neticelenmek, üzere bulunmak- 4 ederim ki, faydalı ve müessir bir > İnetiee elde edilecektir. Ribbentrop'un nutku Berlinin, 12 Teşrinlervel tarihli beyana - tımda fsah ettiğim vakıalar hakkındaki Al İman hükümeti noktal nazarma ei? hiç bir iş" bulunmadığım, geçen hafta Avam Kamarasında bildirmiştim. Bugünlerde, Ber- nde, Nazi şefleri arasında usun istişare - ler yapıldı. Muhtemeldir ki, Alman hariciye nazını tarafından söylenen nutuk, bu gö - rüşmelerin neticesidir. (Gülüşmeler). Almınn narrnm bü nutkundaki mütecdeld tefer - rünti tefsir ederiem, Avam Kamarasına va. kit kaybettirmiş olmaz mıyım? (Gülüşme - Von Ribbenirop'un dinyadak! bitaraf mü gahidleri aldatmak teşebbüsünde de muvaf. fak olamadığına dair elimizde bircok deli ler vardır. Doğrusu ben şu ümidi besliyo Tum ki, Almanyadaki bütün imhaları ve tahrifere rağmen, hakikatin gerede bulun. duğunu gören müşahidierden birkaçı hâlen mevcuddur. (Alkışlar). Harbi kim istedi? Hatibin başlıca teri şu idi: Harbi latiyen ve tertibiiyen Almanya deği, İngüteredir. Bütün dünya büliyor ki bu doğru değildir. (Aa)kışlar). Bütün dünya biliyor ki, harbe mâni olmayı İngiltere hükümeti kadar şid. detle istemiş ve sulhü siyanet etmek için onun kadır muhataraları atılmış hiçbir hü- kümet yoktur, (Alkışlar). Vesikalar Harbin sebebine müteallik olen esaslı bü. İtün vesikaları fam bir samimiyetle neşret - tik. Hüdiselere göre hakkımızda hüküm ve - rilmesinden ve bilaraf müşahidlerin asim -Jekseriyetinin lehimisde olmasından mem - İ Dunuz. İ Neville Henderson, Berlindeki misyonuna dalr verdiği son raporda von Rihbentrop'un, İmtleri Polonya aleyhindeki kararlarını ver. jmepe teşvik ettiğini <zikreylemektedir. Von Ribbentrop, İngilterenin harb etmiyeceği - ne, Hitler'i, son dakikaya kadar iknaa çalış. İmiş, İngiliz siyasetinin 1943 tenberi, Al - m sleyhine harb hazırlamaktan ibaret olduğunu söyliyen de, şimdi ayni adamdır. (Gütüşmeler, akışlar). Möslakbelin «tarihçileri tarafından - tetkik edilecek meselelerden biri şu olacaktır: Von Riöientrop'un, gerek bizim siyasetimizi, ge. rek İngiliz milletinin seciyesint anlamak hu- suzundaki kabiliyetsiziiği, devrimizin büyük hallesinde ne dereceye kadar âmil olmuş - tur? Alman hariciye nazırının nutkuna dair birşev daha söyliyeceğim. Öyle görüyoruz ki, von Tibbentrop, Sovyet Rusyayı, Britanya İmparatorluğu aleyhindeki harbe iştirake davsi etmek arzusundadır. Nasil ve ne de- receye kadar muvaffakiyet fhttmalilo? Von Ribbentrop, 1938 senesinde İngiltere. ye ilk geldiği zaman matbuata verdiği be - yanattan alınmış Pi sözünü smüsaadenizle okuyayım. Komünist meb'us Gallacher, baş- vekilin sözünü keserek: Ribbentrop kimin gözdesidir? O tarihte, enibbentrop sizin gözdenizdi. demiş, işçi partisi meb'usu Mac Gaven; imdi de sizin gözdinizdir» iye mukabele etmiştir. (Sürekli kahkahalar). Çemberlayn, Almanyanın Büyük Britan - ya ile dost geçinmek İstediğini söylüyor. Ben #annediyorum ki, İngilik milleti de Alman. Jarın dostluğuna talibdir. Führer istiyor ki, Avrupa için olduğu ka- dar Britanya İmparatorluğu için de yegâne hakiki tehlike, komünizmin, bütün hasta - Yiklerın en mütbişi olan bu hastalığın ot - rafa yayılmasıdır. (Gülüşmeler). Çünkü in - sanlar, tehlikeyi, iş işten geçtikten sonra hd. rak ederler. bir müddettenberi Türk yal büyük bir zevk duyduk. Görüşmeler açık! -İkomşu arasındaki iyi münasebetlerin devam Ter). Riibenteop'un hakisati tahrif etmiş ol-| .İtehdld etmemektedir ve ancak bir tecavüz kundan, Alman hükümetinin, benim 12 Teş rinlevveldeki teklifim üzerine, bir tereih yap tığı nelleesini çıkarmaya davet ediliyoruz. Alman hüzümeti bu tereihin sonuna kadar mücadele etmek ve mücadeleyi bütün kuv - vetile ve bütün enerjisile yapmak olduğunu bildiriyor. Almanyaya verilecek tek cevabımız Eğer kararı hakikaten böyle ise ona vere- cek bir tek cevabımız vardır ve bu cevabi vereeğiz, Pakat Almanyaya meydan okumuş, İngil- tere değildir. Müteaddid ihtarlarımıza ku - Jak asmayıp, taarruz üstüne taarruzda bu- Tumarak, bizi slâha sarılmaya nihayet mes. bür eden, Alman bükümetinin kendisidir. Sözünden dönen, öleki milletlerin hukunu ve hürriyetini iNAI öden, Alman hüküme — tldir. Bu harbin mes'uliyeti ve akıbetlerini yüklenmek mecburiyeti, sözünden dönen, ö- *eki milletlerin hukukunu ve hürriyetini ih- Jâl sden Alman hükümetine racidir. Lord Halifaksın beyanatı Londra 26 (A.A) — Rewter ajansı bildiri. Lord Halifex, Lordlar Kamarasmda son Türk - Rus müxakerelerinden bahsederek de miştir kiz Müzakerat görünüşe, müsbet hiç bir netice vermemiş olmakia beraber, her iki hükümet, an'anevi dostluklarını ilâh etmiş. der ve umumi surette münasebetlerine ha - Jel gelmediğini bildirmişlerdir. Bu !ki böyük ettiğini görmek arrısunda bulunan | İngilir İhâkümeti için bu, büyük bir memnuniyet ve #ileridir, kaldı ki, şimdi, bizi 'Türk hükü - metil husus! ewretle münasebete götüren "Türk - Fransız - İngiliz anlaşmasını skdet- miş hulumuyoruz. Sağlam bir garanti Tord Halifax, Türkiye e yapılan anlaş. madan bahsederek bu anlaşmanın, Büyük Britanya ile Türkiye arasında, urun aene « lerdenberi mevend el birliği arzusunu fiilen tahakkuk ettirmiş olduğunu ve dünyanın bu kısmında tecaviie karşı sağlam bir za. ranti teşkil ettiğini söylemiştir. | Britanya hükümeti tarafından akdedilen İdiğer anlaşmalar gibi bu anlaşma da sırf tedatğidir. Hiçbir devleti islihdaf etmediği gibi, hiç bir devletin meşri menfaatleri İ vakvunda harekete geğebilecekiir. Türkiye e Bürük Britanyanın müşterek ve birbiri. nin ayni menfaatleri 'htiva eden hedefler Win müsavi şartlar dahilinde birleşerek ak. —İdettikleri anlaşmanın mütekabii ve esaslı mahiyetini tebarüz ettirmek istiyorum. Çemberlayn'in Avam Kamarasındaki be - yanstında olduğu gibi, Lord Halifax da Tür kiye ile yapılmakta olan iktsadi ve mali mü sakereleri mevrmbahs etmiş ve müzakere edilnekte olan bütün meseleler üzerinde Ge. nere! Orbay ile arkadaşlarının gösterdikleri anlavış eserini siteyişle anmıştır. “ Atatürkün üstad eli, Lord Halifax, Büyük Britanyanın, Türki - ye Anstiuğuna verdiği büyük kiymeti belirt. tikten sonra şu sözleri ilâve etmiştir; Türkiye tarafından son seneler zarfında başarılan berakkilâri hepimiz derin bir tak- dirle takib ettik. Milletimiz. Türk ırkının yüksek meziyetlerini ve seciyesini takdir mekle her cihetle haklıdır ve iki memleket arasında devamlı dostluk esasına dayanan temenni ettiğimiz münasebatın yeniden te - essileii, hepimize büyük bir memnuniyet bah, şetmektedir. Türkiye ile dostluğumuzun, Ke. mal Atatürkün üstad elile atılan temelleri, İnönünün münevver idaresi altında, durma- dan inkişaf etmiştir. Ribbentrop'un nutku Lord Halifax, Ribbentrop'un mutkundan bahsetmiş ve demiştir ki: İnelitere ile Fransanın arasını açmak |- çin yapılan bu teşebbüsten daha becerik - sizin! asla görmedim, Fransa ile aramızda. ki itimad hiç bir zaman bu derece tam ve Samimi olmamıştır. Rusyanın vaziyeti Halfax, Sovyetler İltihadı hakkındaki beyanatında, Bowyet hükümetinin Baltık “devletlerine karşı olan son vaziyeti endişe uyandırdığını ve bu endişenin sadece, en yakın alâkadarlar muhitine münhasır kal - madığımi söyliyerek demiştir ki: İhdas edilen vaziyet hiç de aydınlık de - Eüeir. Sovyet Rusya We Finlândiya arasın. daki müzakerelerin mahiyeti, elbetteki, sa- ribtir. Sovyet Rusya İle Finlândişa arasın - da, tashihi inkânsız hiçbir'imenfaat ibti - lân bulunamaz ve bubdan, dolayı, İngiltere hükümeti Pinlândiya - Sovyet müzakerele - rinin bir meliceye İzğlanabileceği ümidini baslemektedir. 21 Amerikan Vapuru muayene edildi Vaşington 25 (A.A) — Hariciye Nezareti tarafmdan bildirildiğine göre, 1 Eyitiden - beri muharibler 21 Amerikan vapurunu mu- ayene etmişlerdir. İngilizler 12, Fransızlar 6 * ve Almanlar 3. Posta başmüfettişleri Ankara 28 (Hususi) — Posta Umum Mü - dürlüğü başmülettişliklerine muhasebat di- vanı murakıblarından Şükrü Tevfik, MU Müdafaa Vekfileti deniz muhasebe müdürü (Gülüşmeler). elki beyanatımdanberi ha-| Öyle anlaşılıyor ki, von Ribbentrop'un nut.| forahın Arsan tayin edilmişlerdir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: