2 Ekim 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

—.— Vuzuh beklerken Yazan: Muhittin Birgen i B undan bir hafta evvel, umumi vaziyeti N ve bihasen Rusyanın vaziyetini mü - Ai İalen ederken, her şeyden evvel, ortada bir vüzuh peyda olması lizım geldiğini söylü - yorduk. Bilhaasa «Büyük meçhul. olarak Ç Masvir ettiğimiz Rusyanın vaziyeti tavazzuh © #tmedikçe, no harb, ne de sulh Wüikametin- de kati adımlar atılmıyacağı mütaleasında bulunduktan sonra «evvelâ vüzuh, sonra! harb veya sulhi» diyorduk. Geçen bir hafta içinde, birçok (o sidiselef cereyan etti. Bu arada Rusya ile Almanya a- rasında, yeni bir anlaşma safhasının vazıh maddeleri Bununla beraber işler- de henüz tam bir vüzuh ve sarahat yoktur. Rusya, Almnaya İle birlikte, İngiliz - Fran- #z cephesine karşı sllâha müracaat edecek İİ mi, etmiyecek mi? sualinin henüz sarih bir İN cevabı yoktur. Bunun için, ortada görmek istediğimiz vümuhu göremiyoruz Ove buda (| bisi merakda bırakıyor. | Bununla beraber, bütün hâdiseler devam ettikçe biz bu sabırsızlıktan bir türlü kurtu- lacak değilia. Her şeyi bilmek ve bugün sey- xe meşgul olduğumuz büyük dünya dramı- İİ Bun neticesini görmek için herkesin hale - canlı bir merak içinde bulunması one kadar üklörle - kendi hesablarına bir oyuma yardır. Onlar, bilhassa dra » Uk perdesinde, oyunlarını kabil olduğu gizlemeğe ehemmiyet (O vereceklerdir. halde, bizim o kadar merakla beklediği- vüzuhun çabuk gelmesine imkân ola - an git kadar var ki, bugün, bir hafta evveline daha vamh bir vaziye: içinde bu - şöphesindir: Almanya e Rusya sulh taarruzu yapmak hususun- kalmışlar ve ounu esaz itibarile kten sonra, İaarruzun o sahneye için son harırlıklariz inesguldür- u hazırlıklar, hemen bugünlerde bite - taarruz yapılacaktır. Bu suretle, biz ılar da, hiç olmazsan bu büyük müca- bir sahnesini daha görmüş ve onun © neticesini almış olacağız. — Acaba bu sulh taarruzu nasl yapılacak, © ve ne gibi bir m-s- verecek? Hemen bir iki İşinde beyaz örtünün üserine düşeesk saçlara bakarak traşın ak mi, kara mi « olduğunu güreceğimize nazaran, bu dakikayı bekleyip şimdiden tahminlere (o girişmek, herhalde biraz sabretmekten daha kolay bir değildir. Beklemek yolle merakımızı ina - Ye etmek varken, kafamıza bin bir türlü 'beşablar yaptırmak üzere zahmete düşmeğe Tizum yoktur. Eğer, Fransız ve İngiliz mat- a), bustanın dillerine bakacak olursak yapıla - AÜ cak sulh taarrımı, İngüters Me Frsnsanm «ateşe devam» #zmini kıracak gibi görün - müyor. Bununla (berber, bu gibi ahvalde matbuatın düne bakarak hüküm vermek kâfi değildir. Matbuat böyle (söyler, fakat, hükümetler başka türlü düşünebilirler, Yan nım üstünde bütün dünyaya harb iha muharrirler için şok kolay bir iştir. tekim, bunları bizde bile görüyoruz. Pa - “Yat, bir miletin mukadderatı hakkında hö- kim verecek olan devlet adamları, giriştik - Teri mücadelenin milletlere getireceği aki - betleri urun nun öleüp biçmekle mükeflef - dirler. Nitektm, İngilterede Hay Chamber - nin, bu meseleye dalr söz söylemeği bugüne tehir etti; belki büyün de #ikrini tama söy - İemiyecektir. Bunun gibi, Fransa - hükümeti de, Fransanın ileri gelen askerlerile ve z ii s n HİZAR RYAEŞE Li g kı e. Egör BİRİ n. olitikn adamlarile ehemmiyetli konuşmalar | akanda yaptı. Bütün bunlar, Berlin . Moskova sulh İsarruzuna karşı mukabil cephede © yapılan Uç dört sene evvel Fransızlarla Almanlar arasında bir yakınlık temini teşebbüsüne gitişilmişti. Bir yaz eyı bin - lerce Alman çocuğu Fransaya, binlerce Fransız çocuğu da Almanyaya yollandı. Birer ay kalıp döndüler, sonra ilk kafileyi bir fkinelsi, bir üçüncüsü takib etti. Çocukların başlarında öğretmenler: de vardı, iki taraf birbirini görüp tanıdıktan sonra şunu söylediler: — Fransada Alman, Almanyada Fransız kini koktur, #ki memleket arasında anlaşmamak için hiç bir sebeb kalma - SÖZ AR Bir mayn larlası Ortasında Bir Amerikan gemisi AYA e 4 biride? kaçan boksöre bir — Maçların yapıldığı yere girer - ken herkesten dühuliye alırler, siz » den alırlar mı? Boksör cevab v — Benden almazlar, fakat bir kere benimle boks yapan bir boksörden al- maşlardı. — Niçin? — Maçım yapıld girmişti. Fakat Hz sonrd ben ona bir tum. Meğer o kadar hızlı vurmuşum ki, hasmam yumruğu yeyince hava - landı, stadın haricine düşmüş, maça | devam etmek için tekrar stada gire - $ ceği zaman kapıdakiler onu biletsiz içek sol mamışlar. Tayfalar neden Yüzmeği sevmezler ? Alman torpilile batan Coüragcus tayya-! re gemisinden kurtulanlardan biri İngiliz gazetelerine verdiği — Tayfaların, İsevmem: İmumu yapıştıran bir Baltıkta, mayn döşenmiş bir deniz mın ginlerine müracaat ederek fikirlerini sor- bir Amerikan gemisinin her - muş ve şu cevabi almıştır: angi bir kazaya uğramamasını temin! Hergün bir fıkra Biletsiz içeri sokmamışlar | Yaptığı boks maçlarını, tanıdıkla- rına anlatırken çok fazla mübalâğaya denizcilerin ri gerib!, demişti, Buna bal - — Bir denize! gayri şuur! olarak de - Dört haftadanberi Fransız - Alman hududunda kan dö- külüyor. Bu müddet zarfında her geçen dakika bir evi yık- mış, bir kadını dul, bir çocuğu yetim bırakmıştır. Bu yıkı- lan ev, kocası için ağlıyan kadın, yetim kalan çocuk belki de dün karşı tarafın bir çocuğunu misafir etmişti. Bugün matemdedir, ve yarın tarih bu, büyük facianın sebeblerini araşlirirken milletleri değil, milletleri idare edenleri mes'ul tutacaktır. Fakat manlesef dünya böyle kurulmuştur, hata mülleti idare edendedir, fakat cezayı millet çeker. ASINDA pl İngiliz kadınları Saçlarını nasıl Koruyorlar ? gün sormuşlardı: ığı stada bedeva maça başladıktan yumruk vurmuş - İ / izahatta: yüzmeği gazeteci, ruh bil -İmev y kadınlari ona göre hazırlanmakta, ondüleli saçlarını hareb etmemek resimde hoşlanarak seyrettiğiniz kuku leteler gi: ir. Kenarları bızbız ile * İvel, İngilterenin ve Fransanın Sözün kısası Erzincana varan tren E Ekrem Talu H arb edebiyatından gına geldi. Bize taallüku oluuyan meyzuların içinden, bir gün için olsun çıkalım da kendimize ba kabm. Şu mübarek yurdumuzda, inkılâb bü tün hizile devam ediyor Her gün onun bir türlü tecellisine şahld oluyoruz. Cümhuriye« tin feysine o kadar alışkanlık peyda eltik ki, artık terakki yolundaki muvaffakiyetler ls İyık olduğu ehemmiyetle nazarı dikkatimizi celbetmez öldü. Hulbuki hükümetimizin ba - şarılarını azınsamamalıyız; çönkü onlar ge zınsanacak geyler #eğildir. Meselâ Erzuruma varan trenin askeri, ike tısadi, içlimai bakımlarından ehemmiyeti ğe zerinde durmalıyız, Erzürüm, şimdiye kadad, yurdumuzun en uzak bölgesi sayılırdı. O gile gel ve önemli vilâyetimize memur edilenleri |dalma derin bir düşünce alırdı. Zira, bilhase en çoluk ve çocuk sahibi olanlar için iptide denizde, sonra da karada uzun ve sıkıntılı, mevsimine göre bazan tehlikeli bir yol « culuğu göze almak epeyce zordu. Geçen Umumi iarbüe askerliğimi kısmen oralarda yaptım; bilirim: Trabzondan Erzuk ruma giden çetin yolda. ben ve silâh arka * daşlarım enerjimizin bir kısmını kaybetmiş« tik Vakıâ, gene cümhüriysi idaresinin o yücd himmeti (le o yol, son senelerde İyice 1 « lah göilmiş, meşekkâtleri hiçe indirilmişti Gidip gelenlerden duyuyorduk; Şase tamir edilmiş, Tizmm gelen yerlere tamir ekipleri konmuş, uçurumlarin Kenarlarına Korkuluk lar yapılmış, bayırlar traş edilmiş, virajlar genişletilmiş, konak yerleri tesis o olunmuğ hasılı yolculuğun tehi'keleri ve zahmetleri ortadan kaldırılmış, Lâkin mesafenin uzun» luğuna ve karda. kışta tablatin yarattığı em geilere tabiatile çare bulunamamıştı ve bu Tunamazdı. Tasavvurunu Mili Şefe, tatbik o mevkiind konmasını da gene onunla beraber, kıymetli ve asimkâr Münakalbt Vekilimiz Al Çetin « kayaya borçlu bulunduğumuz demi yasamız meseleyi közünden balet geçen ay nihayetinde uzak Erzurum vilâ » yetlmiz da medeniyetin şimendifer denilen bimetine kavuştu. Bu mes'ud bâdisenin her Türk kalbinde w- yandırmış olduğu serinci dünya buhrani bastırmamalıdır. Bilâkis, o buhran içerisinde büe cümhuriyet bükümelimizin üzerine ak mış olduğu ödevlezi, bıkmlaz, usinmaz, şaşı maz bir azimle ne türlü başarmakta bulun duğunu görmekle inşirah duymalıyız. Hele yurdumuzun böştan başa, ve her i& tikamette demir ağlarla örülmesini, vatanız selâmeti ve müdafaası noktalarından sevinge Je ve minnetle karşılamalı ve bunu temi edenlere karşı İlelebed mütşekkir kalmalıyın €; Eksom ali Sabık Leh Gümhurreisinin beyanatı Belgrad 1 (AA) — Polowya sabık Resi « cumhur B, Möselekl, dün akşam Subotlka- da Yugoslar hududunu geçmiştir. B. Mos « cieki, Purise gitmektedir. B. Mascleki, gazetecilerin suallerine ceva * ben, kın hir beyanatta o bulunura şunları söylemiştir: Polonyanın bütün hakları verime! yapılı M sulh teşebbüslerini zaddedeceğinden © minin. için, bir Alman mayn gemisi kaptanla -İpizden korkar. Zira deniz onun dajma rından birini geminin motörüne yolli - mücadele ettiği bir düşmandır. Onun için yani İml i gevkettirmiştir. Hu Fefin de bu düşmana gelebe çalmek için, çalış- Hakika » cak, çabalamak mecburiyetindedir. Yüzmeği öğrenmek ıztırarında öluşunu teslim etmek, dalma denizin merhame - Otuz yedi dakika süren harbine itiker ettiğini kabül etmek demek kapanan kukuleteler pek revaç bul - maktadır, © hazırlıkları gösterir, Bü hazırlıklar arasında bilhaasa fki nokta- yı tesbit etmek bizim için kolaydır: 1 — Şu günlerde, bütün büyük Avrupa kvvetleri arasmda, yer altından muhteht| PCOPAKANĞASI olarak Gia kal * iamaslar veya temas tecrübeleri vukua geli -|tin ne olabileleğini artık siz kestirin. tin İİ yar. 'Temesların veyahud temas tecrübeleri” Yeni Alman - Rumen ticaret anlaşması Berlin 1 (A.A) — B.N, B. 1035 Almun-Ru men ekonümik anlaşması hükümlerine göre, Bükreşle yapılmakta olan senâlik görüşme « İmzalar borsası Kevyorkta garib bir borsa vardır: Vali Street.. Burada esbam ve tehvilâta, nin neticesi ne olacağını bilemeyiz. | Fakat, bunların hiç biri dışarıda açıktan — başka tarsda konuşmalar veyahud konuşma yolları aramfılardır. 2 — Eğer, hazırlanmakta olan sulh taar - rupuna mukabil verilecek cevab kati bir | eateşe devami» dan ibaret olacaksa bu reak-/lan İngiltere hükümeti derhal harekâta| sarayının üzerine beyaz bayrak çekil - başlamasını 1 de, sur fikri, muayyen bir sulh siya - gemisine bildirmiştir. Harb gemisi der- siyonu çok kolay görebiliriz. Hayır, böyle miştir. «Otuz yedi dakika süren bir harb de)olâcaktır.» | söylenen sizlere benzemez. Bunlar büsbütün İglur mu?» diye şüpheye düşmeyiniz. 1898 senesinin Ağustos ayında «Zengi-| birkaç mermi isabet bar» sultanı İngiltereye harb ilân eyle -|de sultana ald bulunan bir gemiye isa- bet ederek batırmıştır. Sultanın bu kararından haberdar o -| Bunun üzerine sul bulunan harb | miştir, © setinin manevraları ile karşılanacaksa 0 YA-İhaj endahta man beklediğimiz vüzuh tekrar gecikecek - biç olmazsa kafalarımizın a - küvreetlerini bir dereceye kadar sıh - kullanabilmemizi mümkün kılacak 6 - hAdiselerin pek yakinindeyiz: Birkaç Ik bir sabir kafldir. Muhittin ( Bia en sunyansasmasananassaasasasanananassenanvssasansamma © Bir Alman ekonomik heyeti Moskovâya gidiyor Moskova 1 (A.A). — Sanıldığına göre, Dr. Behnurre, kalabalık bir Alman ockonomik heyetinin başında olarax vek yakında bura- ya gelecektir. İSTER İNAN, Muhterem bir meslokdaşımız yapılan ve-yapılmakta olan sulh teşebbüslerinden bahsediyor. Makalesinin son cüm - lesi şudur” «— Sulh, çok iyi Buna herkes hazır. Fakat sulh?» Muhterem meslekdaşımıza sualinin cevabını verebilecek mevkide değiliz, fakat dünya gazetelerinde okuduğumuz | yazılara bakarak küçük bir tahminde bulunabili Farzediniz ki, Almanyanın yerindesiniz. Sulh göyle olacaktır: 4— Lehistan, Çeke-Slovakya Almanyada kalacak, Al - manyanın eski müslemlekeleri geri verilecek, bu memle - kete iktisadi mübadele imkânları temin edilecek, bütün İSTER İNAN, ne şartla şartları | 37 dakika devam eden bu harb İSTER iSTER evrakı nakdiyeye kıymet konulduğu gi- bi bu borsada Ozamanımızın meşhur #- damlarının imzaları da piyasaya arzedil- mektedir, Bugün bu borsada en fazla eden imzalar Hitler'le Mussolin!'n'nkflerdir. Hitler'in imzası 100, Müssolininin de 75 dolar tutmaktadır. Gene eskiden Blum ve Eden'in im- zaları 60 dolardı. Bugün her biri ancak 3 dolar tutmaktadır. INANMA! dünyanm gümrük kapıları açılacak.ş Farzediniz ki, garb devletlerinin yerindesiniz, sulh şart- ları şöyle olacak: «— Lehistan, Çeko-Slovakya ihya edilecek. Almanya or- ta çağlarda olduğu gibi kırk elli tane dilkalığa ayrılacak, bu dükalıklarda do silâh namına hiç bir şey bırakılmıya - cak, Ve hepsi birden yekün !le de tayin edilecek bir taz - minata mahküm edilecek.» Avrupa gazeteleri — Sulh güçtür, diyorlar, İki taraftan biri yenilmedikçe veya tam bir zafer elde etmenin zorluğu karşısında bir orta yol bulunmadıkça bu- na biz de inanıyoruz, fakat ey okuyucu sen: INANMA! eylemi tan firar etmiş ve ler nihayete ermiştir. (o Muallâkta bulunan bütün meseleler dostane bir surette hıalledike miş ve | Teşrinlervel 1999 dan 30 Eylül 19608 kadar olan müddet zarfındak! ticaret mübüm deleleri tesbit olunmuştur. 6 noral Veygandın tetkikleri Berut 1 (A.A) — Pransanin şark ordular başkumandanı General Weygand, son hafi zarfında, bir tetkik seyahati yapmış ve Hala