İzmir kumandanı Rasim Aktoğu kazanan atletlere madalya takıyor ir, (Hususi) — İzmir Erkek ei yıllık spor ve atletizm bayramı Al- İsancak sladında beş bin seyirci huzurun- dm yapılmış ve parlak dereceler alınmış- tır, Mor ve sarı ekiplere ayrılan genç at- letlerin, etletizmin her şubesinde yaptık- Tarı toplu ve ferdi karşılaşmalar, tam bir spor rekabeti içinde cereyan etmiştir, El de edilen rökorlar âtmalarda mükemmel, #lamalerda vasat, sürat o koşularında kötüdür. Tahammül koşularında ve' bil- hassa İsveç Balkan bayrakta iyi neticeler elde edilmiştir. Atletizm müsabakalarından sonra, de- race alan atletlere İzmir Komutanı Tüm- general Rasim Aktoğu tarafından madal- yalar tevzi edilmiştir. * Gençlik ve Spor Bayramı yurdun her yerinde olduğu gibi İzmirde de parlak te- #ehüratla kutlulandı, 2500 kız ve erkek #tlet ve gporcunun Kızıiçullu sahasında, yirmi binden fszla seyirci önünde yaptı- p. t eden #areketler hareket leri takdir ve gururla “Edebiyat: Tercüme deyib de geçmiyelim ! (Bastarafı 8 inci sayfada) mütercim ne yapacaktır? Yapacağı, sa « o nevi kelimeler ve tabirlerin bir islesini çıkarmak ve bundan sonra ta - Hıdığı Fransızlar varsa onlar vasıtasile # harb siperlerinde bulunmuş olan as » kerlerden mektubla veya diğer vasıtalar. Ya bütün bu argoların mukabillerini so Pup tahkik etmektir. Aksi takdirde o ki - tabı tercümede ) bir Zaman için vaz- geümek en doğru ve en namuskârane bir hareket olur. Çünkü yanlış veya gelişi! güzel manlar vererek herhangi bir eseri başka bir dilden dilimize çevirmekle mad. ği veya manevi hiç bir kazanç temin ede- meyiz. Neticede yalnız gülünç olurur. Na. İ sil ki, bir takım mütercimlerin böyle ya- * pamıyacakları işleri yapmağa kalktıkla - Tını ve bu yüzden hem emeklerin, hem de masraflarını havaya ( savurduklarını! sik sık görüyoruz. İleride te&râr g Bim bu buhsi ka - pamadan, tercümenin - teşbih uygunsa - Dir nevi atmosfer yaratmak olduğunu id-| Gia edersem gülmeyiniz. Hakikaten öyle - âlr. Bir mütercim, her şeyden evvel, ter. Güme edeceği eserin havasma, öslübuna gi rebilmelidir. Yoksa ortaya tercüme edil - miş bir eser çıkarır smma, bu eşer niha « yet aslının solgun kumaşı bile değildir. yalnız astarıdır. Astar tercümeler... İşte yarn için milli! kütübhanemizden uzaklaştırmamız lâzım gelen zavallı kitablar! Benee bir Tenkid gâzetesi en fazla bu çirkinliklerle müca dele edecektir. ve bu mücadele, idest ter- Gümelerin yolunu açacaktır. Sanki telif gibi temiz bir türkçe ile başarılmış ter - Bige Liseli atletler geçid resminde seyredildi, Fotograflar, İzmirdeki Obay- ramdan intibalardır, Leh mütehassıslarına göre sovyet ordusu (Baştarafı T inci sayfada) Bu mülâhazalar Leh matbuatına göre doğru olduğundan, bunlardan Ruslarla bir ittifakın ya beyhude, yahud da bilâ- kis muzır olacağı neticesi çikar. Çünkü onlar bir müttefiğin arazisine ona yardım için değil, ancak kendi ihtilâl rejimlerini sokmak için girerler, O halde Stalin bir harbe ancak bu son hede! için, yani dün- ya ihtlâline bir adım daha ileri atmak ll İiçin, karar verebilir. İşte Leh mütehassıslarının Kızılordu - nun muharebe kıymeti hakkındaki mü - lâhazaları. doktor A. Loessnere göre, bun- lardan ibarettir. Birçok kimselerin mü - talealarına göre de bu şekildeki mülâ » baza ve hükümler gerek Rusların İngiliz garanti tekliflerine hemen muvafakat et- memelerinin ve gerek Lehlilerin Sovyet Rusyanın yardımına güvenmek şöyle dursun bu yardımın esas itibarile kendi topraklarında olmasını bile istememele- rinin hakiki sebeblerini izah ederler, Bu düşünce ve hükümlerin yanlışlık - larını birer birer bulup çıkarmak bize düş- mez, ancak bunlarda birçok mübalâğa 0- labileceğini şimdiden beyan edebilir ve Rus ordularının yeni sulh cephesindeki hakiki kıymet, tesir ve hizmetlerinin ne olabileceğini tetkik etmeğin başka bir yazıya bırakabiliriz, H. E, Erkilet cümeler... Telif gibi fakat aslma uy - gün, hiç bir kıymet değişlirilmemiş, her fikir ifade edilmiş, her kelimenin muka - bili verilmiş, berrak, düzgünğ Açaçıcı mü kemmel tercümeler... Ah, bu tercümelere ne kadar muhtacız! Halid Fahri Ozansoy “ YENİGÜN ,, mecmuası; şim- diye kadar hiç bir mecmuanın; hatta gündelik fadakârliğa o katlanarak, YENİ GÜN namına RIZA TEVFİK le görüşmek, onun hayatını tesbit eden Fotograflar almak Üzere LÜBNAN'a gönderdiği ar kadaşı (KANDEMİR) den aldığı ilk yazı ve resimleri bu hafta Cumartesi günü çıkacak fevka- lâde nüshasında eziz okuyucula- rinin arzularını yerine getirmiş olmanın verdiği büyük bir se- vinçle sunuyor. Genç ve taze görünmek isterseniz PUORANIZA BİR KAŞIK DED koyunuz VE CAZİP SEMERELERİNİ GÖRUNÜZ | kü, pudranız elldin (tabif yağlı ifrazatını masseder. Yeni bir güzellik ted- biri sayesinde ba halden kurtulacak sınız. o Kullandığınız pudra kutunuza bir kahve Kaşığı mikların- da «krem köpüğü » ilâve ediniz v6 karıştırı- nız. Bu sayede püdranın cildin tazeliğini masselme- sine mani olur ve yumuşak- lığı mübafaza ve idame eder, Halihazırda gayet ince ve son derece nefis ve sizin için tam matlub nisbette «krem köpü- gü » karıştırdmış pudradan te- darik edebilirsiniz. O da; Yeni Tokalon püdrasıdır. Tokalön Pudrası terkibindeki krema köpüğü sayesinde saatlerce sabit kalır, ne rüzgür ve yağ- mürdan, ne de terden kat'iy- müteessr olmaz, tende temin ettiği « Mat » tazelik ve sevimliliğini bozmaz, Tokalon pudrasını tecrübe ediniz ve birkaç gün zarfında teninizde temin edeceği güzelliği görü- Düz. ZAYİ — Adapazarı Emniyet Bankasında sahib olduğum aşağıda yazılı hisselerimi sa- yi ettim. Yenilerini çıkaracağımdan eskil - rinin bükmü yoktur. 6670 - 6052 sayı (190 liralık taahüdatı Gu Gri - 0138, 074/930 İ HA gazetenin göze yakın alamadığı — bir FİLOZOF RIZA pa» HAYATINI YENİGÜN'E ANLATIYOR. gieim bir ek e — —— FİLOZOF'un Cunyada Relikası ve muharririmiz Kandemirle alınmış bir resmi © Bu yasi serik Filozof'un 17 ** nelik hayatı” anlatıyor» ile © Bu yazın tarihi? hâdiselerini ilk defa olarak bf kâye eden RIZA TEVFİK bir kım yeni hakikatler ortaya atıyo © Bu yazı zevkle neş'e ile okuya gımz yüksek bir dehanın, memleketi, vatanı İçin düşündükleri” pl, hasretini anlatan bir şaheseri” © Ba yazı Filozofun 17 sene eyni İstanbuldan nasıl çıktığını anin0yo” © Nibayot bu yazı Kandemirin leminden çıkmış olmakla da büyük bir kıymet ve ebemmiyet taşımi” tadır. Hergün: Sanayi ve iktısad meselelerimizi hasa ve rakam üzerinde mütalea etmek lüzumu (Bastarafı 2 nci sayfada) a Hesablar yapılırken 'cürulmakta olan devlet sanayünin yanı başında çey- rek asırdanberi mevcud olan opemuklu İsbrikalarının kâr ve zarar hesabları, in- kişaf dereceleri üzerinde ne gibi tesir-| ler yapmıştır? 3 — Bu himaye gümrüğü sayı İlilen bu fiat iktısadi rejim umumi surette fiatlar üzerinde yaptığı yükseltici şartlarla birleştiği zaman mem. lekette hâsıl olacak pahalılık ve bu pa- khalılığın doğurabileceği meseleler tetkik edilmiş midir? Edilmişse, kim ve nerede tetkik etmiş, hangi neticeye varılmıştır? 4 — Devlet fabrikalarımız, en modern makine sistemlerile bu himaye duvarının inde, bu himaye ile mütenasib olan a- mi kazanç randımanını vermiş midir? im bir kısmı da ecnebi. sermayesils ç an busust fabrikalar, bu himaye gümrüğünden ne dereceye kadar istifade v ifadelerin memleketi im sürmesi İizım gelen «iş ve ve adaleti bakımından mevkii nedir?) — Bu müfrit himaye, memleketin iş- leri üzerinde, umumi surette, ne gibi te- sirler yapmıştır? İşte, problemlerin en mühimleri bun- lardır, Bugün bu suallere hiç İkimsenin, hiçbir teşekkülün sıhhatle cevab verebil. mesine imkân olmadığına göre, pamuklu mensucat ganayfimizin karanlıkta el yor-|f damile yürümekte olduğunu etme- mize hiçbir mâni tasavvur etmiyorum, * Bilirim, bu yukarıdaki hesablar ve bil hassa mukayese esasları bugün bir hayli iştir, Meselâ 1 — Devlet fabrikaları, bir takım umu- mi mülâhazalar neticesinde, ne kömür ve ne de pamuk mmtakaları ole'ıyan yerlerde kurulmuşlardır. Bu hal pamuk ve kömür nakliyatından mütevellid mü-|! him navlun farkları yapar. 2 — Gerek kapitülüsyon Oo gilmrükleri devrinde, gerek bizde sanâyi hareketi başlarken mevcud olan dahili Iptidet madde piyasa rejimi, dünyanın serbest rejimi idi. Halbuki, bügün iptidaf madde dahilde pahalı ve hariçten de ithal edi- lemez. (Fekat, unutmıyahm ki hali ha- zırda himaye rejimi sade gümrükten iba- ret değildir. Yüksek takas primleri de bu- na ilâve edilmek lâzundır.J 3 — Sade pamuk deği, kömür de o za- mana nisbetle pahalıdır. 4 — Tesirleri daha az olmakla beraber, şimdi memlekette içi pahalandıran daha başka âmiller de vardır. Fakat, eski ile yeni arasında yapılacak bir mukayeseyi basit olmaktan — çıkaran bütün bu &millere rağmen, ben o kanaat. teyim kt, himaye duvarı çok yüksektir ve bu yirikeklik memleket hayatında çok gayri tabit bir flat kompleksi vücude ge- tiren Amillerin en başında geliyor. Bün- dan sarfınazar, şu yukarda ortaya ati- Hım meseleler Üzerinde, şimdiye kadar hiçbir ciddi tetkik yapılmış değildir. İs- tediğimiz şey de bu tetkiklerin yapılması, bunların meydana konmasıdır. Bu suretle, münakaşa imkânları bâsil olur ve o zaman havada konuşmaktan kurtulup madde, hesab ve rakam Üzerin- de görüşmenin çaresini buluruz. Halbu- ki, bugün, her bakımdan havada kanuzu- yoruz. Şu kadar var ki, bu lar da - siyasi vazifelerde olanlard#” Bil, teknik ve idare ihtisas rında oturanlardan bahsediyorum derin, temiz, tamam hesablı bir 8 Şıkarmak yolundan gitmiyorlar. eski hesablarının yanlış tarafları meydana çıkar, düşüncesile mi? sade ihmalden mi? Acaba, bu yapabilecek ihtısas ve teşkilât ri yok ta ondan mu? Bunları Fakat, bugün memleket efkirmdi Büm halinde duran ve her tarafla cerred aklın mücerred mazfıkı e MÜZ yy dilmesine - beyhude! - çalı Mir dava, tam bir muamma munasiEii muhafaza etmektedir, Meçhulât SU yiz ve burdan dolayı da, herhan&i ed | in, BİTSE kat”! karara varmazdan evvel, bö kiki borsası aydınlatmaya mecbürüz. Açılış - Kapanış fiatları 24. 5-0 ÇEKLER Apılış Türk borcu I peşin İ — MAR m AA İİ SELÂNİK BANKASİ Tesis tarihi : 189 e Merkesi : İSTANBUL (GAVİ © Türkiyedeki Şubeleri? İSTANBUL (Galata ve Y: MERSİN, ADANA Bürosi | Yananistandaki Şubeleri! * SELANİK - ATİNA e Her nevi banka Kiralık kasalar servisi A “