Korkunç bir cinayet Makedonyalı, Türkün karnına ateş etti ve kendisini yere yıklı, Bunun üzerine karşısındaki Türklerin seksen e YE e, BATTAL GAZİ ? Battal Gazi teslim ol Yazan: ZIYA ŞAKIR uyor! Paklan per Aşkar, kurulup kurulup be a bir yay gibi orada oraya temağıı, elindeki kıpkızıl kılıcını mü Ye heyi sevuran Battal Gazi, o gür belir sesi şte; Dye rün. sürün... Aki ğinyordu. Kam'a (0) şı saflarını, Hipod - Tüksey g, Soğru sürüyorlardı. Oradaki Rg duvarlarla, Bizans maliye na - Üruyonlarer! arasındaki başluğa dol - Boydan, yi Hiç şüphesiz ki bu küçük li bizans askerlerine bir mak - ka Yanyof, , MEN O sirada, —şimdiki (Di 03) tarafından — bir velvele işi kalan İslâm süvarileri a tün korkunç çehresi » Dinler al Gezinin bütün atlıla - ae *zans askeri tarafından İ- Yü; va a Şimdi müthiş bir ölüm ği Sikişıp kalmıştı. "Tepeden hr der xrh giymiş olan kumandasındaki askerleri; düşmanlar... Vurun! Jar, ellerindeki uzun kung birer. kütle ha - bir anda can acısile memeleri, kan süvarilerin hr Parçalıyor. i anların İaryayı yerlere > eki atlı - verip gi- birdenbire Ba larındı ttal Gazinin 2c1, fakat manalı bir te belirdi. Çünkü *d Dura aklına, vaktil v. söylediği bir söz gel 2 * Bu Ün, Sehur Bizans pehlivanı bi: a konuştun 5 ı bir beyhude yere can , biri de cesaret - İŞİ, Ar » Mâdemki başı sıkıldığı ıldığı za. > Yapmak Bizamsilarea âdetti. e Sü Dag *trafındakilere: ben Da yaparsam, siz de o- emrimi, kulaktan tin arkadaşlara söyleyin, ndeki ye, Aşkarı sürerek Teri lara lt in kaldırarak, a, bableri. Hiiesmu bi - u birda - gin. Beni dinleyin. Bu halde ne istenir?.. Canımıza kıy - mazsanız, teslim olmayı istiyoruz. — Birkaç dakika, sabredin.. haşmet- Wi imparator hazretleri, uzakia değil... — Kılıçlarınızı kınlarına koyun. İsi gider, vaziyeti kendilerine anla- kıpırdamadan durun.. haşmetlü impa-| tırım.. ve, silâhlarınızı bize teslim et - rdlor hazretlerinden sorayım... Fakatlmek şartile, hayatınızı bağışlatacağımı evvelâ şunu bilmek lâzım. Bu askerle-| umarını. rin en büyük kumandanı kimâir?.. Diye, bağırdı. — Benim. — Açılın.. yol verin... — Adın ne?. Diye haykıra haykıra, Bizans asker - — Battal... lerinin arasına daldı. Şi ay mi? Bizanslılar, hücumlarını durdur - ee muşlardı. Korku ve ihtiyat ile, mızrak» larin:n uclarını daima ileri tutarak bek liyorlardı. Zabit, askerlerin üzerinden atlaya rak, imparatorun nezdine gitti. — Haşmetmeabi.. Size, çok mühim bir tebşirde bulunacağım. Maiyetim - deki kuvvetle, Battalı o kadar meha - retle sıkıştırdım... ve bütün mukave - metini öyle bir kırış kırdım ki; artık, | kımıldayacak hali kalmadığını bizzat itiraf etti... Bütün maiyetindeki efrad ile teslim olmayı teklif ediyor. Ne fer- man buyurulur?, Onu huzurunuza ölü olarak mı, yoksa, diri olârak mı geti - reyim? Battalın verdiği bu son kısa cevab, yalnız Bizans zabitini deği sözlerini işitenlerin hepsini dehşete garketmişti. Battal, teslim ölmdk jstesin.. bumu, hiç kimse aklından geçirmiyordu. Kı - lıçlarını kınlarına koyarak, — atlarının başını çeken şu adamların, artık Bi - zans mızraklarının çemberi içine gir - miş olmalarına rağmen, oradakiler da- ba hâlâ kalblerinde derin (o bir korku hissediyorlardı. Birbirlerini ite ite ge- ri çekilerek, âdeta Battal Gazi ile ara- İarında bir mesafe bulundurmak isti -| yorlardı. Zabit, ilk hayret dakikalarını geçir - dikten “sonra, içinde büyük bir meser -| “Dedi: ret dalgası kaynadı. Demek ki, Battal) İmparstor Deon, maşını yanındaki se- Gaziyi kendisi teslim #lâcaktı. Ve bu | ray erkânma çevirdi: umulmaz hâdisenin kahramanı olarak| — Bu zavallı zabit, ne zaman çıldır - da, dünyada eşsiz ve emsalsiz bir şeref | d? Çakuk bunu geri çekiniz. Yerine, kazanacaktı. aklı başında bir kumandan gönderiniz. Bizans zabiti, sevincinden Diye emir verdi. bir sesle: Nafıa Vekâletinden: Eksiltmeye konulan iş: 1 — Adala regülâtörü inşaatı keşil bedeli «378027, lira «02» Kuruştur. 2-— Eksiltme 17/6/9399 t. ine rastlı yan Cumartesi gi saat 11 de Nafia Ve- kâleti Sular Umum Müdürlüğü su eksiltme komisyonu odasında kapalı zarf usü- Hile yapılacaktır. 3 — İstekliler eksiltme şartnamesi mukavele projesi, bayındırlık iş leri genel şartnamesi, fenni şartname ve projeleri «18» lira «89, kuruş mukabi linde Sular Umum Müdürlüğünden alabilirler, 4 — Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin «187913 bira «10» kuruşluk muvak- kat teminat vermesi ve eksiltmenin yapılacağı günden en az sekiz gün evvel el- lerinde bulunan vesikalarla birlikte bir dilekçe ile Nafi, Vekâletine müracaat ederek bu işe mahsus olmak Üzere vesika almaları ve bu veşikayı ibraz etmeleri arttır. Bu müddet içinde vesika talebinde bulunmıyanlar iştirak edemezler, 5 — İste rin teklif mektublarını ikinci maddede yazılı saatten bir saat ev- weline kadar Sular Umum Müdürlüğüne makbuz mukabilinde vermeleri lâzım” onun bu hayret ve titreyen (Arkas, vav) eksiltmeye Postada olan gecikmeler kabul edilmez. o «1841> İstanbul Defterdarlığından : 434003 Senelik (o Kira müd- muhammen odeti kirâsı ira Tophanede: Necatibey caddesinde kışla altında 345 dükkân 'Tophanede: Necatibey caddesinde kışla altında 357 dükkân, 'Tophanede: Necatibey caddesinde kışla altımda 337 dükkân, Büyükçamlıcada; Setler kahvehanesi, Maslak civarında Zincirlikuyuda Levend çiftliği müştemi- lâtından Büyükdere yolu üzerinde 252800 metre murabba - hık arazi, 400 İstinyede Balaban derede 5870 M2 tarla. u £ Yukarıda mevki ve numaraları yazılı gayri menkuller hizalarında (yazılı müddet ve muhammen senelik kira bedelleri üzerinden icara verilecektir. Sene- Jik kira bedelleri nakden ve peşinendir. İhale 29/8/939 Pazartesi günü saat 14 de yapılacaktır. Taliblerin 54 75 teminat akçelerini vakti muayyeninden evvel ya- tırarak mezkür gün ve saatte Defterdarlık Mill Emlâk Müdüriyetinde müteşek« kil komisyona (3313) İstanbul Defterdarlığından : Beyoğlu, Şişli, Feriköy ikinci kısım mahallesinin Hacımansur sokağında kâin 25 mükerrer eski, yeni #İ sayılı apirtıman (7500) lira muhammen kıymetle ve kapalı zarf usulile satılacaktır. Satış bedeli nakden ve peşinendir. Mezkür apar tımanın 935 ilâ 938 vakıf icaresi borcu olan (112) lira (44) kuruş ile bina ve buh- ran vergisi ve fener ve çöp resminden borcu olan (991) lira (56) kuruş müşteriye aiddir. İhale 29/5/9899 larihine müsadif Pazartesi günü saat 14.30 da yapılacaktır. 'Taliblerin $6 7,5 teminat makbuzlarını havi teklif mektublarını 20/5/999 günü saat 14 de kadar Defterdarlık Mit Emlâk Müdürlüğünde müteşekkil komisyo- na tevdi etmeleri, ( (3313) saydı 200 sayılı 7 sayıh 0 600 ı 3 Bu iş ile iştigal henüz bitmediği sırada, | vezirler geldiler, İlk işleri ilk taşın ko - nulması için işaret etmiş olduğum nok - taya gitmek oldu. Taş ta ve harç ta ba- zırlanmıştı. Defterdar bir elinde münec- cimin kâğıdını. diğer elinde saatini tu - tuyordu. Dakikalara gayet mutekidane bir itina ile bakıyordu. En son saniyede Allahın ismi telâffuz edildi, Şu gülünç merasimi nihayete erdiren işaret bu oldu. İlk işim zemin ile meşguliyetten ibaret olmak icab ediyordu. Zemini düzeltmek ve hisarların inşaatı için iktiza eden mal- zemeyi oradan tedarik etmek lâzımdı. İnşaat oyerine de bin beş yüz Me kadonyalı topladım we bunları burada barakalara iskân ettim. Makedonyalılar Türkiyede Fransanın suvergnatları işi- ni görürler. “Topçu şefi, dökümhane ve yeni hisarı her gün bunları birbirinden ayıran altı fersah mesafeyi katetmeme lüzum gösteriyor * lardı. Padişah bana saray okayıkçılarını vermesini, böstancıbaşıya emretti. Devlet İ hazinesi bu kayıkçılara ayrıca bir para verecekti, Artık benim kayığım tersane - de padişahın filikasının yanına çekilmeğe başlandı. Yeni dökümhanenin ilk işleri Türklerde mevcud olmıyan sahra topları imeline inhisar edecekti. Veni teşkil edilen topçu kuvveti bunları kullanacaktı, Veziriâzam ordudan yazdığı bütün mektublarda bu yardımı talebden bali kalmıyordu. Padi. şah beni kundakları ile beraber dört çap ık 50 top imaline memur etmişti. Bunlara mektebde yetiştirilen üç yüz sürstçi refa« kat edeceklerdi. Araba imali fazla bir iş| teşkil etti, Hisarların inşaatı büyük bir is- tical ile devam ediyordu. Çönkü padişah alçak bataryaların bitirilmesini ve topla- İrmin yerleştirilmesini görmek için pek sabırsız davranıyordu. Fakat, zeminin tesviye edilmesi, malze- me temin etmesine de bu taşların ihtiva ettikleri porkır kütleleri en keskin âletle- re bile mukavemet ederek işlenmelerini pek zor hale sokuyorardı. Maamafih, Ma. kedonyalıların yorulmak bilmez kolları bu müşkülün uhdesinden geldiler, Padişahın gösterdiği büyük asticale rağ- men, bir istirshat günü kararlaştırılmış ve amelelere Pazar günleri civar köye gi- derek eğlenmelerine müsaade etmiştim. Rumeli tarafındaki kalede çalışanlar bu serbestiden istifade ederek OFanaraki - ye (1) gidiyorlardı, Yirmi iki Makedonya- h. tüfekler omuzda, oraya gitmişlerdi. Bir meyhanede oturarak İskenderin za - ferlerini terennüm ediyorlardı. Bu sırada, Varna için cephane ile dolu büyük bir ka- yık, muhalif rüzgür dolayısile, köyün ö- nünde bir kayanın siperi arkasında de - mirlemiş bulunuyordu. Kayıkta bulunan doksan Türk askeri karaya çıkmışlardı. Amelelerden biri biraz hava almak için arkadaşlarından ayrılarak kıyıya yaklaş- fı. Orada, tepeden tırnağa kadar müsel- Jâh bir halde karaya yeni çıkmış asker - leri gördü. Bu askerlerden biri, kalabalığın temin | ettiği üstünlükten mağrur bir halde, Ma-| kedonyalıya yaklaştı ve bütün kuvvetile | suratına bir şamar indirdi, Makedonya-| Tı uğradığı hakaretin intikamını bir silâhtan mahrumdu. Türkçeyi de iyi| bilmiyordu. Kendisine hücum eden ada- ma biraz beklemesi için işaret etmekle iktifa eyledi, tekrar geleceğini anlatıyor- du. Makedonyalı oradan hemen meyha - neye koştu, arkadaşlarına hiç bir şey söylemeden ve onlara belli etmeden tü- feğini yakaladı, Türklerin bulunduğu ta- rafa doğru gitti, Bunların arasında, ken- disine tecavüz eden adamı farketti, Ona yanağım göstererek tecavüzünü tekrar etmesini işaretle anlattı. Tabancası elinde bulunan Türk hemen ateş ettiyse de isabet ettiremedi. Make « donyfü derhal kurşununu düşmanının karnma yerleştirdi ve kendisi de diğer €W) Avrupa, tarafında, boğazın ağzını tdş- kil eden burun üzerinde bir köy. İsmi oraya konmuş olan fenerden alınmıştır. alacak /f kurşunu vücudünü delik deşik etti Tercüme eden: Hüsiyin Cahid Yalçın 'Türklerin tevcih ettikleri seksen kurşun altında helâk oldu. Fakat bu' yaylım & teşi yirmi bir Makedonyalının dikkatini celbetmişti, Arkadaşlarından bir tane eksikti. Silâhlarına sarılarak sahile koş * tular. Oraya varınca arkadaşlarını bih Türkün yanında yere serilmiş gördüler Bir şey sormadan, düşmanlarına hücum ettiler. Dokuz tanesini vurup yere dü « şürdüler, diğerlerini denize doğru sür » düler. Bunlar o kadar telâşla kaçıyorlan dı ki kısmen yüzerek, kısmen sandallara binerek kayıklarına iltica ettiler, zincir) kestiler, denize açıldılar ve ancak bu sus retle yakalarını kurtarabildiler, k Bu macera pek ciddi olduğu için den hal bana haber vermemezlik edemezlen di. Murahhas olarak bana gönderilen (Mg Makedonyalı işi anlattı. Vezire vuku bu* lacak ihbardan evvel ona keyfiyeti ken * dim hikâye etmeyi istediğim için, dorhak birinci vezirin nezdine gittim, Kale ame Jelerine vukubulan tecavüz ve hakaret « ten dolayı davacı ve şikâyetçi vaziyetini aldım. Vezir sözlerimi dinledikten sonr baridane şu cevabı verdi: — Pekâlâ, artık bu işten bahsedilme « sin. Vak'adan haberdar bulunduğunu bil : mediğim için, bu cevabı kâfi bulmuyor * dum. Israr etmeğe kalktım. Bunun üze rine, izahat vermek mecburiyetinde ka Jan vezir heyecanlı bir surette! — Ne istiyorsunuz? dedi. Yere serilmif dokuz müslüman sizce bir kâfirin i kamını almak için kâfi kurban teşkil et miyor mu? Bunun üzerine yumuşadım. Her halde inşaatın rahatça devam edebilmesi içit gayet şiddetli emirler verilmesi lâzım ol duğunu söyledim, Gülerek: — Pekâlâ, dedi. Bin beş yüz Makedon yalınız ile memleketi fethedeceksiniz Kendinizi muhafaza hususunda malik ol duğunuz vesait benim temin edebilecek. lerimden daha çok iş görür. Bunu ben de vezir kadar biliyordum Ben ondan yalnız Makedonyalıların bil cezaya uğramamasını temin etmeyi düşü nüyordum. Müzakereden memnun bh halde çekildim. Lâz ortasının tehdidleri. ne rağmen, işin neticeleri hakkında ta « mamen müsterih olmuştum. Lâzlardan hiç biri tehdidlerini icra cür'etini kendi « sinde bulamadı. Padişah kendi hesabına kiralanmış biz köşkte ikamet etmemi temin lütfünde bie Tunmuştur, Bu köşkü 'Tarabyada deniz kes Darında idi. Yazın oraya taşınıyordum. Köşkün mevkiini İstanbul ile yeni hi - sarlar arasındaki mesafeyi kısalttığı için mükellef olduğum seir işlerle meşgul ols mağa vakit bulabiliyordum, Ankara borsası Açılış - Kapanış fiatları 10- 5.039