Tıb âlemimizde 50 yılın hikâyesi Tanıştırn | Namlarına jübile are doktorlarımız Mecburiyet Müstakbel © kayın. Valide, mü, , Ev sahib; evin ke. “ 7 Mi am is onar wat) Son Posta, ya halıralarını anlatıyorlar > Demek, dedi, bü. çocuk ta okşamak 18» ÜN arzunuz behim damadı i bi ım olmak öyle elini uza, ev) O Mektebi tıbbiyei askeriye şakirdanı ,, , geceleri Moana, trajedi seyretmek için mektebden nasıl kaçarlardı? Jübilesi yapılacak olan yedi dektor- #ahibi seslendi: Maktek. amaa — Aman elinizi d0 | dan biri olan Tahsin Özmutlu'yu Cingi ii vab verdi; kunmayınız. meydanındaki evinde ziyaret ettim. “ e Bütün yi — Niçin? ir li e ihtiyar olan muhata- Sİ mann m a e ld İstiyorum. Fakat kı — Sizi turmaladı.) — Tevfik Fikretin iki musrâi vardir y Znizla evlenirsem ısırmadı. ki, son sehelerde dilimden düşmüyor- yi de, nim kayınvali. — Beri tanır. du, Kr yg İ.. olacakmışsınız, — Ne olur, benide ki rm © bir tahaccürdür, o Du gp e Ber ki. ba kendisile tanıştırın da | f, e a 0 Şarnaçar kabul 4 ği i şte, on üç Mayısta yapılacak jübile, ai Me mecburiyetin. iz ciya beni de ısırmasın, tar. | artık ii unutulmanın ıztırabına ter- delme Aİ cüman olan bu beyiti unutturdu! Top kalenin önünde pil Ben, o zamanki adile «Mektebi tıb: ağ askeriyesden 1305 de çıktım. Tasarruf için Doktor Hüseyin Mazim Yey -ki o da $ Geveze: 1913 # — Bizi lleye taşınan delikanlı | JP1l€ve dahil olan yedi bekimden 5 ymm — ei e bü Mai e Tahsin Özmutlu df Mio | isk yıldızile evle- Tez “şemiz kalmışız! Halbuki sını- F li ni Bir evin penceresi açıldı. Pencereden Yiyin mız ne kadar kalabalık idi. Mektebi-| bitmeden odaya gireceğim yerde, MET vw bir kadın başı uzandı: N di z miz, © devirde Sirkecide, Demirkapıda | divenden yukarıya kaçtım Tabii el ös v m mü la ln ri Yaz eye, rl dar iğ — Be aşanın bakla, turp ta var, ie : er telebe idik. «Nazırsımız| murtap gittiler. “ GA Ya yiz nu daha görür gör- Marko pasa idi. Bir sene sonra, Marko) Gelin odasına girmek zamanı gelins ps Diye bağıran sebzeci durdu. Baz, anlak, paşayı. Saib paşa istihlâf etti. Bunların/ ce, yenge hanımın rehberliği ile içeri A — Haniya! ? her ikisi de talebeyi himaye eden, tale-| alındım. İki rekât namazı kıldım. Son» ,* — Sebteti nen var? rinde elektrikten tasarruf etmek| beyi sıkmıyan, yaramatlıklara müsa -|ra bir yolunu bulup bizim hanımın &* çöl Dün kırmızı turpla, kıvırcık salata. |İÇİR 0 parlak yıldızla evlenmek istemiş.) maba çösteren insanlardı. Fakat, Salb| yağına bastım. a ri çi 2 ii alara anlar, paşaya halef olan Zeki paşa barut gibi| — O, neye doktorcuğum? var Ak ısmarlamıştınız, geti ; in bir askerdi! Sözü söz, emri emir idi! — Âdet malüm! Karı, kocadan hangir ie nenem ez ebelik hayatımızın hatıraları ara-|si birbirinin ayağına önceden basarsa, z Er i sında en canlısı gece, mektebten katar) onun sözü dinlenirmiş. e N kle e meyi? Bi a ike halinde çıkın Şehzadebaşına, tiyatrola.| Dayanamadım, sordum: rsi e e b ra gitmemizdir! — Doktorcuğum, bari açıkgözlülü öl 7 ai e > > verey vü rk ön e ” Bundan başka, bir de arkadaşları -| ğün işi yaradı mı? pi 3 p- iple a nü iş ie ve Kp? ya mızdan bazıları şerefine tertib ettiği -| Bay Tahsin Özmutlu güldü: as! ye kg RR e rey miz jübileler... — O tarafın pek karıştırma! ikisinin yi iter dr e le, le S Dekter Tahsin Özmutlunun sözünü, | ortası olmuş, diye yazıver! ye PE Kal za > gil hayretle kestim: Aradan çok zaman geçmeden 1314 det e im? GE Ynsiz. Mİ E Gi ir — Nasıl? Jübileler mi? Yunan muharebesi başladı. Askeri veği | ” TE ep , | —Elbetteya,ne zannediyorsunuz?) sıhhiye dairesinin emrile Selâniğe gön i iri m timdir, Ç ım yerlerden çıkarken ön. | sene evvel de aramızda gizlice | derildim. Sirkeciden trene bindim. Bir ye, bezelye. iyi hatırlattın be RE ükleri birer hatıra olarak saklamak için | şübileler yapardık! Arkadaşlarımızdan | hafta Selânikte kaldiktan sonrd, aldı- evin bayanından islerim, Şimdiye kadaz | kim <âştkane» bir roman tercüme et -İ ğım ikinci bir emirle at üstünde Ala « | sakladıklarımın sayısı iki yüzü geçti, İn. Miş ise, bu el yazılı ve tek nüshadan) sonya yolunu tuttum. Yenişehir ova 4 — Bir iki tane de domates vereyim mi? ali GEO“ vlenecek olur.) jperet olan kitab, cebten cebe dolaşır-| sından geçerken mezruatın insan bo- iy — Kaça kilosu? pe vü ay me İl e yaz dı. Sonra, eserin mütercimi bakin yunu aştığını görmüştüm. Fakat dö « — Yüz yirmi! e e POLİNMSİŞM aniap Jeemdleme: GEYİK | yannan güre bir jübile yapardık. | hüşte bütün ekin tarlaarının yakıldı « — Pahah değil mi? parası yapacağım! Bakınız, nasıl: $ ğını öğrenmiyeyim mi? Abdülhamid — Pahalı amma bavan, daha çok tur. guy iye Evvelâ, pece olmasını beklerdik. Ko-İTI ve «taburlar aç!» diye telgraflar çes fanda, pek az görülüyor. Zuşlarda petrol Tmbaları yandıktan | kiliyor, fakat «erzak mebzu! değil mi?s — Peki öyleyse, iki de domstes ver! Söz dinliyen sonra - o devirde elektrik yoktu!- gün-| cevabı almıyordu! Askerler arasında düzden tedarik ettiğimiz kalın bir ipf| iskorpit hastalığı çıktı. Arkadan da ti- , an Y ver misin? ei ” Anne beni severmisin üst kat pencerelerinin birinden sarkıtır| fos patlak verdi. Yollarda, sekiz on as Sebzeci ği — Severim, idik. Bövlece mekteb duvarınm üstüne| dında bir, sineklere yuva olmuş mü « tada mendiz mak istiyen bu | ğıra pa Saat | — Kardeşimi? Ya iner, oradan da sokağa atlardık! Karam-| teaffin hayvan cesedlerine rastlıyor « elk z Karşılıklı iki kapı açıldı. Açılan kap — Onu da seve- (is RI 5 (ukta, yağmurdan bir göl halini alan) duk! Bu karışık zamanda çektiğim si a Karagöz biras bazlı yürü, bur. |Jardan biri sebzeciden enginar, bezelye, | rim. Lİ Ey sokakteki birikinti sularına beta çıka rı hiç bir zaman unutamam. RİA NR e vin angdimizi ç ) # k 3 e mm b işini dok ei W/lüie Jo devrin meşhur trajedilerini seyret -) Ayni felâketlere Balkan Harbinde de Pısı, öteki ise, sebzecinin; kırmızı turpla, | seversin? Yİ Zİ : N Wi > |miye giderdik. En hoşlandığımız oyun-| rastladım. i kmırcık salata aldıklarını söylediği evin) — İkinizi de bir. a lar şunlar idi. Fanfan Kiodine, Notr-| Arkadan Umum! Harb başladı. Ben kapısı idi, — Babamızı, dam köprüsü faciası, Kırmızı kedi mey-| de soluğu Erzurumda aldım. Oradaki Açılan her iki kapıdan çok şık birer| — Onu sizden çok severim. hanesi cinayeti ve Otello! vaziyet de tam manasile bir facin idi, kadın çıktılar, İ — O daha çok söz dinliyor da, ondan| Mektebi bitirdikten sonra #nam, ba-| Ric'atta, tabur mevcudidrinın (10) 8 ” Bunlardan biri sarışındı, gençti, güzel- değil mi? bam «ille mürvetini göreceğir!e diye| indiğini dehşetle görüyordum! Hattâ di, fakat boyanmıştı. Arkasında kA ısrar ettiler. Meğer, benim haberim) zavallı askerler, kendilerine verilen üç, terzinin diktiği yeknazarda o belli yok iken, bizin. eve gidib gelen Klâyuz. günlük peksimeti birden yiyorlar, iki Son moda bir kostüm vardı. Varırım kadın, valide mevbumu çoktan kandır. | gün ya sabur çekiyorlardı! y Öteki esmerdi. O da gençti, güzeldi, > Miş bile. Annem görücü gitmiş, müs -| Hastalık, açlık ve kış bizi öyle bir Büzel boyanmıştı. Arkasında çok şık ve| — Size bir gy söyliyecektim bayan. | gakibel zevcemi beğenmiş. Lâkin, gel -| çember içine sıkıştırmıştı ki buna şime kendine çok yakışan baharlık bir manto) , — Söyleyin, sizi gelelim benim #ksilik damarım tut -İdiki Mihver anlaşması bile karşı koya- vardı, dinliyorum. muştu bir kere. Ayak diredim: mazdı! Her ikisinin de başlarındaki şapkalar | — peninle evle — Kızı görmeden almam, dedim! Erzurum dönüşünde iki kere de ölüm biçim ve süsleri itibarile günün modası.) > Mismiz gerçi Nihayet ona da çare buldular. Kum:-| tehlikesi atlattım. na uygundu. zengin değilim e kapıdaki kahvelerden birine oturdum.| Bir defasında mukabil istikametten Birinin Şepkasındaki süs bir demet kı.) >», bebem S9 karar veçhile, müstakbel zevcem yol-| gelen serseri bir kurşunla yere serile- varcık anlala:ile bir demet kırmız trup; m e ndat dan geçecek, ben de görecek idim. Az) cek idim: Fakat, bindiğim hayvanın diğerinin şapkasındakı süs te iki baş en.) “ 2:27“ Ez sonra yolun bir ucundan tç kişiltk bir | birdenbire ürkerek şahlanması, hayatı. 5 Binar, ki domates ve birkaç kabuklu be.) — Evet Val kafile sökün etti. Önde kaympeder, ar- | mı kurtardı. No fayda ki beygirim cans ij zelyeden ibaretti, — Kendisine kada kayinveflide, daha arkada da bi-|sz olarak yere serildi. Zavallı, kurşu- kkk İcna varırım. zim refika... Fakat Nedimeyi. bayan |nu tam alnından yemiş, kafatası par Tahsin Özmurlu-ç kadar babayani bir çalanmıştı.! çarşdfın içine sokmuşlar, yüzüne de) Bir defasında da, gene at üstünde gi- o kadar kalın bir peçe örtmüşlerdi ki) derken, birdenbire sol bacağımın ade- gözünün ucunu bile seçemedim. Üste-| ta kavrulduğunu sendım!. Ynıma dü Tik o, beni bol bol seyretti. şen bir misket tanesi kaputumun ucu- Fakat artık itiraz imkânı da kalma -| nu parça parça etmişti! mıştı. Züfaf gecesi giyindim, kuşan «| Kenet kendime: dım, kayinpederin evine gittim. Ananel «— Hak oyunu üçtür! Tahsin, dikkat mucibince, imam kapıda dua edecekletb sonra odadan içeri girilerek mahallel Dedim. büyüklerinin elleri öpülecek idi. O şı-) | İste görüyorsunuz ya, hak oyununun reda, damad da bol bol serima yum -| üçüncüsü kısmetimde yokmuş! Sizin ile! ruk yiyecek idi. i böylece tatlı tatlı konuşmak da nasib. Ben nikâhtaki Okerameti, dayakta|te varmıs! N bulmadığım için imamın duası daha Yazan: Sahih Alaçam