SON POSTA k ’—îlh Mmektebde, akşamı iple çek - .,__Vı Mektebden çıkar çıkmaz, doğ- S Horhordaki merkeze gittim. ; dığım emir, şu: Mi Umum! harb esnasında, istihba - ğ ..n[:"’hdı bulunan bazı kimseler var. k Tdan bâzıları, mütarekeden son - |*h"ltmlekeı:erine çekilmişler. Bazı - : İa, daha hâlâ faaliyette devam e « tlar, Bunların kimler olduğu ma - —E&.Bhu kolayı bulunarak hepsi de hnhmın Anadoluya kaçırılacaklar. %l Göztepeye gidiniz. Fener yo - n“üı&lmıt eden Rıza beyle temasa K —d. Size verilecek talimat daire - hareket edersiniz. u'“'enden. çıkörken fena halde ser- '.'—:'hnişım Hiç şüphesiz ki ben de, | Sti dinin tevkifine memur edile - * *:';:Hm_ ertesri sabah erkenden Gö> IM:H' gitmez anladım ki, bu dü isabet etmişim. 'b::" bey, bana fikrini uzun uzadıyı €ttikten sonra; N; Acele etmeyiniz. Temas halinde fduğunuz Nizameddinin emniyet ı—.î':'lldmı bir kat daha kazandıktan a #ünün birinde tayin edeceğimiz i Eetiriniz. Sizin — vazifeniz, orada ı» h!dLbu)ur. Öğvm ki, artık Allahın takdiri, ye- z lecekti. b o * Akşam eve avdet ettiğim zaman, | :Ğ"m!ddmdeıı şu kısa mektubuü al - ? ( Cök mühim bir meseleden dolayı w #tilen görmeme lüzüum var. Yarın n " erkenden ziyaretinize gelece - bel Lütfen bir fedekârlık gösteriniz. O bekleyiniz.) $ Attık hadisat, süratle çarpışıyordu. * tlg?moddin. büyük bir telâş ile gel- İh esmer çehresi, adeta limon sa- " Bibi bir renk kesbetmişti. c.îğ;îr şey söylemeden, cebinden çı- bir telgrafı gösterdi. İngilizce #ina olan bu telgrafin mühteviyata "'h ibaretti: B “ldenize, mühim bir ameliyat ya- n'n Serian geliniz.) k' telgrafı okuyuncaya kadar sü - ifh:qen Nirameddin, melül ve muzta- İt sesle: Ma, Müşkül bir vaziyette kaldım... O- . " ânnem.. burada siz... Bu vaziyet- ç * yapabilirim?. Rica ederim, bana K Ğl“""’"*" z Nî" tek sözümle onu burada alıkoy- “Mümkün olacaktı. Fakat o anda, whd:“i karşısında kalan o zavallı kadın gözlerimin önünde can - -_huî"’l fevdi edilmiş olan bir Vardı. Pakat şimdi bu vazife, her | H* İle karşılaşmıştı. dir bir pençenin, kalbimi kopardı l..':“'ıetıim Varlığımı ezen bir acı e İgrah Nizameddine tade ederken; Âzizim.. hiç tereddild etmeyi Vapura binmelisiniz. hl"'de'm. ellerime sarıldı. Kirpik- ; <P Yaşlar parladı. » fakat, sizi nasıl feda edebilirim?. İlnga' Mic olmazsa istikbal hakkında bir "'bb:"!nîı. i %hîvır—h. ık_n bir an evvel İstanbuldan uzak- S 8) İçin cevab verdim. ı"vb'"*.x. bir adre« bırakınız. Dü- n Mr:_m' size yazarım. S t % kudaf olan insant ve vicdani bir Derm; NO gü * Ah pib Mektebten cıkar çıkmaz, doğ- 3 *mırbmd'“ merkeze gittim. “A bevi, Asabım o kadar bozul- İ ' hiç olmazsa bir kaç av istirahnte 4 day A var. Biraz dinlenmek için çi O bi Dı,. 'Ya geçeceğim. B Tita ederek bir vesika istedim. iz.. |lattığım mühirı sevkulceyş durumu ve Yazanı Ziya Şakle Ilahın takdiri yerini buldu Nizameddin ellerime sarıl Ve, ertesi gün de İneboluya hareket eden vapura binerken, şu kısa mektu- bu postaya tevdi ettim: (Azizim, Mister- Nizameddin!.. Si dar büyük bir fedakârlıkta bulunduğu- müu takdir edemezsiniz. Bu, ölüm dö- şeğinde babama ettiğiniz yardımın mu- kabelesinden başka bir şey değildir. Bu fedakârlığın kalbime ve vicdanı- ma tahmil ettiği acıyı dindirmek için, şu mektubumu postaya verdiğim saatle da, kirpiklerinden yaşlar aktyordu ben de Anadoluya ahreket ediyorum. Eğer, vaziteniz tekrar İstanbula av- detinizi icabettiriyorsa, ona,, karışmam. | Fakat benim için avdet etmek islerse- validenize sevketmekle, ne ka-|niz, beyhude yorulmayınız... Size bir defa daha söylemiştim; Bir daha tekrar edeyim. Allahın takdiri yerini bulsun!... Ziya Şakir Cemberlitaş 16/12/928 SON Almanya niçin yeniden harb gemisi yapmıya başledı ? (Baştarafı 7 nci sayfoda) ! — Almanya İngilterenin her cins gemisinin yüzde otuz beşi kadar gemi yapacaktır. Yani Almanya İngiltere - nin kruvazörlerinin yüzde otuz beşi ka dar kruvazör, muhriblerinin yüzde o - tuz beşi kadar muhribe malik olabile - cektir. Yalnız Almanya meselâ: Çok muh - rib yapayım da huna mukabil kruva - zörlerimden kısayım derse; o zaman ye ni bir anlaşma yapmak şarttır. 2 — Rusya veya Fransa kuvvetleri - ni arttırırsa, veni bir nisbet tayini hu- susunda ikinci bir anlaşma yapılacak- tir. 3 —. Yalnız Almanlar, denizaltı ge - mist bakım'ndan, İngilizlerle müsavata malik olacaklardır. Bu muahedenin meriyet geçtiği tarihte Almanlar faragat vösterdiler. 1 - İngiltere ile müsavi bir denizaltı filosu yapmak hakları iken, yüzde kırk | beş mikdarı ile iktifa ettiler, 2 -(5) büyük kruvazör yanmafa hak kazanmış iken (3) tane inşa etmekle iktifa ettiler, Bugünkü durum İşte Almanyanın bugünkü hedefi fa- aliyetinin hedefi; vaktile yaptığı anlaş- maları tecavüz değil, yukarıda da an - mevkiine iki noktada Rusların yeniden kuvvetler vücude ge- tirmeleri Golayısile, kendilerine vakti- | le verilmiş hadlerden istifade etmek - ten ibarettir. Yani: | - Büyük kruvazörlerin mikdarım üçten beşe çıkaracak, 2 - Denizaltılarını İngilterenin tona- jına vükseltecektir, Bu iki arzu bugün için — İngiltereyi tehdid edemez. Çünkü İngiltere, vasi, | deniz ticayeti dolayısile, denizaltında aleyhtar olan bir millettir. Binıcnaleyhl kendisi de pek az denizaltı — silâhı ile| iktifa eder. Bundan dolayı Almanlar, 1935 anlaş masına sadakat gösterdikçe, Büyük Harbdeki faciayı meydana kadar çok gemi yapamazlar. Zannedi - yorum İngilterenin mecmu — denizaltı sikleti 35,000 tondur. Bu mikdar sik - let büyük olmak şartile 40, küçük ol - getirecek ||. mak şartile 100 kadar geminin yapıl - masına müsaiddir. Halbuki Almanlar rlarsa maksadlarına u- laşamazlar; büyük gemi yaparlarsa va- si Atlantik sularında geniş bir faaliyet gösteremezler. Eğer Büyük Harbde de nizlerde (200) Alman tahtelbahrinin faaliyette bulunduğu ve gene — İngiliz tlcaretinin kesilmediği göz önünde tu- tulursa (40) geminin ne dereceye ka - dar muvaftak olacağı meydana çıkar. Şu halde ne bu kadar denixaltı, ve ne de Alman filosuna ilâve edilecek Iki kruvazör İngiltereye bir korku ika e - der. Elverir ki evvelce söylediğim gibi bundan sonrg vapılacak Alman deniz silâhları bit yüzde otuz beş haddini te- cavüz etmesin! Bir doktoru günlük netlerida Çocuk ların Boyunlarındaki Bezler Hali tabilde bu bezlerin ne elle tutu - larak hissedilmesi, ne de gözle görülecek derecede büyüklüğü vaki değildir. Bez - lerin el ile tutulması ve gözle görülme - &İ asla normal değildir. Bu bezlerin bü- yümesi ıçin dalmu sebeb aramak lâzım- dır. Burunda, eaçiar arasında, yanakta ve dudaklardaki bir takım çıban ve ta « nelerin boyundaki bezleri şişirmek sure- tle akaf teairi görüldüğü gibi ağızın İçin- de dişlerin çürükiüğü ve her nevi diş eti, boğaz ve ağız iltihabları da boyundal bezleri şişirehilir. Bunların hiç birlsi yoksa o zaman (za- fiyet bezleri) denllen verem — başlanğıcı Arazı ile alâkadardır. Bunların — gitgide büyümesi veyahud iki tarafında — paket halinde bezlarin fevkalâde dahame kes- betmesi sarasca denllen hastalığın ta ken- dizldir. Bu çok vahim ve korkunç âki - betler yaratan bir hastalıktır. Burada mevzuubahsolar mesele verem mikrop - larının ukdel lenfaviyeler üzerinde otur- ması ve onü hasta etmesi — keyfiyetidir. Bunun hakkında tekrar yazacağız. Cevab leleyen — okuyucularımızın — posta vula yelnmalarmı tica ederti. Aksi tak. dirde istekleri mukabalesia kalabilir, Eski Şehremini Sayfa 13 operatör. Cemil — Topuzlunun hatıraları (Baştarafı $ inci sayfadı) Rifat Bey ile mutabık kaldık, Nazır mesele ile bizzat meşgul oldu. O esnada diğer iki banka da müracaatte bulun - dular, Fakat, Rifat Bey Periye bankası- nın teklifini muvafık gördü. Mukavele suretini, gizlice, o sırada mazulen köşe- sinde oturan eski maliye nazırı Cavide gönderdi. O da keyfiyeti tasvib etti. On beş gün içinde muamole bitirildi, vükelâ meclisinden geçirildk ve paraları lıldık_ Şimdi gelelim, mülyonun hesabına: (330,000) altını, yukarıda ismi geçen em- lük mukabilinde hazineye verdim. Şehre- maneti kasasına, muamele vesaire için sarfolunan masraflar çıktıktan Bonra tak- riben (850,000) küsur altın girdi. Bilâha. re (80,000) altına satın akdığımız Gaz - haneyi (40,000) fazlasile, yani (120,000) Jaltına sattık. Böylece kasamızdaki ye - kün (770,000) altına baliğ oldu. Lâkin, maalesef bu para'da çok durmadan eriyi- verdi! — Nasıl eriyiverdi? — Yangın yerlerinin istimlâk bedeli ve salr masraflarından devredilen (280,000) altınlık borç ile o seneki (250,000) altın- hk bütçe açığı kapatılınca; milyondan Bncak (240,000) altın kaldı. Bunun ile de |Emanette bulunduğum iki sene içinde ve cemiyeti umumiye: belediyenin kontrolü altında şu işleri yaptım. Sizi sıkmazsam, bunları, kısaca arzedeyim: 1 — Çırçır, Aksaray, Sultanahmed yangın yerlerinin sokaklarını tesviye et- mek; kaklırım, kanalizasyon yapmak ve istimlâk bedellerin! vermek, (ki paranın "mühim bir kısmı bu hususa sarfedilmiş tir), 2 — Ayasoafya ve Sultanahmed cami- lerinin arasında bulunan arsaları istim - lâk etmek, Burada, evvelce kocaman bir mahalie vandı ve her iki camiyi kapatı « yordu, Bir gece, bu mahalle kâmilen yan- dı. Hattâ, benim, yangını söndürtmedi - ğim rivayetleri bile çıkarıldı! Halbuki, bu, yalandır. Yalnız yandıkları sonra se- vindiğimi söyliyeceğim! Oralarda yeni - den inşaata müsaade etmedim. Bütün arsaları, şimdi meydanda gürdüğünüz hamam da dahil olmak üzere istimlâk et- tim, Oraya, mimeri estetikten mahrum, adi. biçimsiz bir bahçe değil, Paristeki «Plâs de Lakonkur» gibi ortasında mu - azzam bir âbide bulunan asfalt bir mey- dan yapmak istiyordum. Projeler hazır- Tattım, bunu Avrupada meşhur mimar ve şehircilik mütehassasları arasında konkura kaoydum. O esnada orta yerdeki hamamı yıkmak için çok uğraştım. Fa - kat «Muhafazal asarı atika camiyeti» ba- şında eski sadrazam Said Paşa olduğu halde arzuma muhalefet ettiler. 3 — Ayasofya meydanından Salkımsö - Yüde Inmek ve Karaköyde nihayet bul - mak üzere (20) şer mtrelik; Şehzade ka- rakolundan Fatihe, Koskadan Aksaraya kadar gelmek üzere (30) ar metzelik caddeler açmak, 4 — Gülhane, Sultanahmed, Fatih ve Korsikanın tarihi (Baştarafı 9 uncu sayfada) parladı. İşsiz kaldığı ve Türkiyeye ge- lçrek topçuluk teşkilâtı yapacağı sı - tadâ yeniden göze girdi; yirmi yedi ya- şında general olarak İtalya ardusu baş kumandanlığına geçti; konsül - seçildi; imparator oldu; on sene saltanat sür - dü; Avrupayı altüst etti; Moskova yo - lunda baş yüz bin Fransızı karlara ve çamurlara gömdü; nihayet Sent Elen adasında öldü. Son zamanlarda İtalyanlar Napol - ( yon Bonapartı kendilerine mal ettiler. Milliyet meselesi acaba yalnız mikros- kop meselesi midir? Bu nokta üzerin - de duracak değiliz. Bir tarihci de şöyle |3 demiş: Korsikaya Arablar akın yap - (8 tıkları zaman buradaki bütün erkek - lJeri kesmişler ve kadınlarile evlenmiş- |& lerdir; bu itibarla Napolyon Arab ka - nındandır! Fransa ise milliyet — meselesini her |Z şeyden evvel his ve kültür meselesi ©- |£ larak kabıl eder. Korsika meselesinde de öyle yapıyor. Korsikallar, ateşli, hareketli, haris, cesur insanlardır. Fransızcayı İtalyan- Üsküdardaki Doğancılar parklarını yap- mak ve Çamlıcadaki Kısıklı bahçesini yeniden tanzim etmek, 5 — Kasımpaşa deresinin açıkta kalan yerinin mühdm bir kısmını kapatmak, üs- tüne bulvar yaptırmak. 6 — Kadiköyünden Ihlamur ve Fener- fbahceyı: Haydarpaşadan Kuzguncuğa ve | Bağlarbaşına kadar olan yolları paket ta. şile döşetmek, İstaribul ve Beyoğlunun bir çok sokaklarını keza Arnavud kal « dırımlarından kurtarmak. T — Yemiş iskelesindeki sebze halinin arsalarını istimlâk etmek, 8 — İstanbulun ecnbi mühendislere büyük mikyasta olmak üzere 30 bin al- tına şehir haritasını yaptınmak ki Möd- yö Prost bu harita sayesinde imar işine başlamıştır. Yoksa şehrin imarmmı sene- ler seneşi beklemek lözımdi. | 9 — Şehrin muhtelif yerlerinde akar İsu ile yıkanan, kokmıyan — ve elektrikli |müteaddid (100) numaralar inşa ettir « mek. Ayni zamanda, yer altında yirmiyi mütecaviz abdesthane yapılması için &c nebi bir şirketle bir de mukavele ak » detmiştim ki haleflerim bunu da kwvve- den fiile çıkanamadılar. 10 — Yolları yıkamak, sulamak — için ondan fazla arazoz ve hasta arabaları, yüzlerce tanzifat arabası ve bunlar için Rusyadan 200 aded kadana beygiri al - mak. Az, çok sıhhi temizlik ahırları inşa etmek. 11 — Fatih ve Kadıküöy belediye bina» larmı tam kâgir olarak yapmak ve Üs küdar, Anadolubhlsarı ile Büyükadada belediye daireleri için konaklar satın al- mak, 12 — Sokaklardaki çöp ve gübreleri kaldırmak için otomatik el arabaları ve yüzden fazla çöp ve küğıd sepetleri yap- tırmala 13 — Hoseki ve Cerrahpaşa hastanele- rine paviyonlar ilâvo ettirmek. | Bütün bunları saymaklığım nefsimi methetmek, övünmek içinm değildir. Ben, ancak vazifemi yaptım. Fakat, Şehrema- netini borca soktuğumu zannedender, süe se k'npıldılımı vehmedenler bu suretle hakikat! anlamış bulunacaklardır. ka « naatindeyim, İcarastımı, © zaman kılı koörk yaran cemiyet! umumiye! bekliye azası uzun ve zadıya tetkik ettiler. Neticede ikinci relag —— olan Polis Müdürü Bedri Bey, cemiyeti umumiyel belediyenin bir içtimaında are kadaşları ve şehir namına bana teşek « kür etti. Bir milyon Jiralık istikraza gelincet — — Belediyemiz, halen Fransız frangının pek düşük almasından dolayı gerek resülmal, gerekse faizi pek ehven bir fiatla ödü « yor. O istikraz ile maliyeden satın aldı. ğım Borsa hanı ve Kadiköy rıhtımı çayed elden çıkartılırsa, Periye bankasından a) — dığımız borç tamamen itfa edilir bile! Böylece, yukarıda saydığım hüsuslar da şehre bedavaya kalmış ölüur, caya kaçan bir şive ile konuşmalarıni — rağmen Fransaya bağlıdırlar, Yüksel devlet adamları ve hattâ nazırlar ara » sında her zaman birkaç Korsikalıya tes — sadüf olunur. Yrser eee casesanerelenen denecaesanAnE L öeEESRALA SAA DERSEN — £ OSMANLI BANKASI TÜRK ANONİM ŞİRKETİ TESİS TARİHİ : 1863 Barmayesi: — 10.000.000 — İngilia lram Türkiyenin — başlıca — şehirlerile £ Paris, Marsilya, Nis, Londra ve Mançester'de, Misir, Kıbris, İIrak, İran, Filistin ve — Yunanistan'da Şubeleri, Yugoslavya, Roamanya, | Suriye ve Yunanistanda Filyalleri Z vardır. — 2 Her türlü banka muameleleri