10 Sayfa Son Posta'nın tarihi tefrikası: 17 SON POSTA ÜÇ BOZ ATLI Yazan: Ziya Şakir Sabahleyin kale bedenlerine koşan Urkent halkı, Mogolların ordugâhında hafif dumanlar tüten ateş bakiyelerinden başka birşey görememişlerdi. Cihangirin beş bin atlısı ortalık ağarmadan evvel sessizce avdet etmişti Harzemlilerle bu dostluğu temin et-| Bugün, Semerkandden iki atlı geldi tikten sonra, artık öteki düşmanları -İmi? mızla ri rahat, uğraşabiliriz.. Ne dersin, M Diye mırıldandı. Mirke; endişeli bir tavırla cevab ver- miş: — Büyük bir kervanla, Içok yolcu geldi... Senin sorduğun yol- cular, tüccar mı? — Hayır. İki noyan. — Sakın şu, boz atlılar olmasın. At: ayrıca bir — Evet, muhterem Hanzadem... Yal-|larının rengi, tıpkı senin atının rengi- mz, bir şey benim nazarı dikkatimi cel- ue benziyor, betti... Bilmem, siz de dikkat ettiniz mi?.. Yusuf Sofu, oğlu Argonu beraber getirmediği gibi, noyanları arasında, boz atlı Sarıboğa da mevcud değildi. Demişti. Fakat Cihangir, o kadar memnun ve neş'eli idi ki; o anda.dımağını saran parlak hülyi arasında, casus Mi kenin söylediği bu eri işitmemişti. Ertesi sabah kale bedenlerine koşan Urkent halkı, Mogolların ordugâhında, bafif dumanlar tüten ateş bakiyelerin- den başka bir şey görememişlerdi. Cihangirin beş bin atlısı, ortalık a- garmadan evvel sessi İer; şehir halkının gün tikleri korku ve helecana nihayet ver- mişlerdi. o GÖKTEPE KERVANSARAYI lık bir gece idi. Bardaktan bo- ina yağmur yağıyordu. Küçük bir kuleye benziyen Göktepe k sarayının camiinde yalsı namaz Jan misafirler, dağılıyordu. Kervansarayın büyük Kapısı, acele acele vuruldu. Karanlıkta bir yolcu bağırıyordu: — Hey. kapıcılar!, Kapıyı açın.. ge- berdiniz mi?. İşitmiyor mMusunüz?. Hey. kapıcıla! İçerden bir ses, cevab verdi" — Kimsin?. — Yolcu. — Bu vakit, kervansarayın kapısı a- ılmaz —E, ne olacak?,, — Sabahı bekle, — Bu yağmurun altında mı?.. — Bana ne? ı kı l Yolcu, gırtlağını parçalarcasına ba-| gırdı: — Vay, köpek oğlu!.. Sana mı ne?. Demek, kapıyı açmıyacaksın?.. — Yasak. bu vakit, kapı açılmaz. — Pekâlâ. ben, sabaha kadar burada beklerim. Fakat; sabah olup da, kapı âçilır öçılmaz; bir Harzem noyanını bu yağmurun altında bekletmenin neye ğını da sana gösteririm. Eğer kapını açıldığı anda, seni şuraya yatı zıp da bir it gibi gebertmezsem, boz a- tımın kuyruğu baha sa olsun. Kapıcı bir an süküt Kısa bir te- reddüd devresi geçirdi. Ve tekrar ses- lendi: — Adın ne?. — Sarıboğa, Noyan, — A mübarek.. bunu evvelden söy - Jesen e, Kapıcı, arkadaşlarına seslendi. De- mir sürgüler çekildi. Bir kale ka - © pisını andıran, büyük kapının bir kas! nadı, ağır ağır rezelerinin üzerinde ha Tekete geldi... Tepesinden topuklarına kadar sırsıklam kesilmiş olan Sarıbo -! ğa, üzengilerile boz atınin karnını mahmuzlıyarak bir hamlede içeri gir- di. Kapıcı, hemen atın başına sarıldı; — Kusura bakma, noyan. ne olduğunu bilirsin... Hele bu sırada hırsızlar, eşkiyalar çoğaldığı için, ak - şam namazından sonra kapıların açıl- ması büsbütün yasak edildi, Sarıboğa, çevik bir hareketle a - tından yere sıçrarken, cevab verdi: — Hakkın var amma, baba.. hele şu halime bak. Yağmurdan, sırsıklam ke sildim. Onun için sert söylemekte ben de haksız değilim... Neyse, sen de ku- yavaş yavaş odalarına |” Yasağın ç osura bakma... Evvelâ, şunu o sorayım. — Hah... Ta, kendileri. Nerede on - lar?.. - Üst kattaki odalarda. Çabuk.. atımı ahıra çektir. Beni 'e onların odalarına götür. Kapıcı Sarıboğanın atını, kervan - asayın at uşaklarından birine vererek hira gönderdi. Genç noyana da: — Arkamdan gel. Dedi, Kış me i olduğu İçin, kervansa- ray kalabalık değildi. Öyle (olmakla beraber, Semerkandden gelen kervan kalkı gene kervansaray ukça mü - bim bir şenlik vermişti. 1 Üzeri keçeli bir taş merdivenden hirinci kata çıktılar, Burada sıralanan odalardan, türlü türlü sesler geliyor - cu. Henüz uyumamış olan o yolcuların bir kısmı, hep bir ağızdan türkü söy - lüyorlardı. Odaların birinde de elleri- ni çırparak köçek oynatıyorlardı. Baş-! kabir odada, yüksek sesle Kur'an oku yonlardı. Onun yanındaki odadan, gü- lü kahkahalar taşıyordu. Kervansarayın ortası boştu. Adelâ iş bir meydan teşkil eden bu böş - Bir Doktorun Günlük Notlarından Dahili ifrazat Guddelerinin intizamı Vücudumuzda bazı Azamız vardır ki, me- selâ yumurtalıklar erkeklerde hüsyeler, mahfasai fevkalkilye, guddel varakiye, sudüel muhamiye, pankreas vesaire gibi kanımıza bir takım maddeler ifraz eder ki bunlara ümümiyetle Ifrazatı dahiliye guddeleri diyoruz. Bu guddelerin Hrazatı dahiliyeleri muntazam devam ettikçe vücud normal bir halde fiziyolojik vezi- felerini yapmakta devam eder, Fakat bunların irazı, hormonlar az mikdarda ve yahud hiç ifraz olunmayınca umumi tagayyürat ve bozukluklar başlar. Ve ih- tiyarlık da bundan ileri gelir. Çabuk ih- tiyarlıyanlarda bu hormonların ifrazında bozukluk ve ademi kifaye vardır de - mektir. Şüphesiz bu umumi inhitat üze- rinde cümleli asabiyenin çok mühim te- sirt vardır. Beyin- yorgunluğunun, hid- det, şiddet, asabiyetin, ruhi sadamelerin devamı, fiziyolo - Jix vezalfin bozulmasına ve iMrazatı da- hiliyede tezorrüşata en büyük âmildir. Çabuk çökmemek için çok muntazam ya- şamak, suiistimallerden kaçınmak, bil- hassa ruhi ve asabi her törlü teheyyücat ve iblirasattan nefisleri korumak lâ - zımdır. Pazartesi © ————— ©) Bu notları kesip saklayınız, yahnd bir albüme yapıstırıp koleksiyon yapınız. Sıkıntı zamanınızda bu notlar bir dokter gibi imdadınıza yetişebilir. Nöbetci Eczaneler Bu gece nöbelçi olan eczaneler şunlar - dır: İstanbul cihetindekiler; Aksarayda: (Ziya Nuri), Alemdarda: (B- sad), Beyazıdda: (Asador), Samatyada: (Rıdvan), Eminönünde: (Aminasya), E- yübde: (Arif Beşir), Penerde: (Vitali), Şekremininde: (Nuzım), Şehzadebaşın - | da: (İ. Haklı), Karagümrükte; (Ke » mah, Küçüzpazarda; (Hulüsi), Bakır - köylinde: (Merkez) Beyoğlu cihetindekiler: Tünelbaşında: (Matkoviç), Yüksekkal - dırımda: (Vingopulo), Gelatada; (Mer- kez), Taksimde: (Kemal, Rebul), Şişlide; (Pertev), Beşiktaşta: (Süleyman Receb). Boğariçi, Kadıköy ve Adalardakiler: Üsküdarda: - (Ömer Kenân), Sarıyerde! (Necat), Kadıköyünde: (Moda, Merkez), suktan, birbirine saldıran azgın deve * serin homurtuları işitiliyordu. Kapıcı, bir odanın önünde tevakkuf etti — İşte. buradalar, Ded Sarıbe kapıyı açtı, Başını içeri uzattı. Aradığı iki noyan, ocağın ke - narlarına geçmişler, oturuyorlar.. ses - sizce kon orlardı. Bunlar, Sarıboğayı görür (o görmez, yerlerinden fırladılar.. neş'eli bir ses - |le bağırarak, onun üzerine atılarak boy nuna sarıldılar, — Vay, Sarıboğa?.. Nasılsın, Adil Şah.. Sen nasılsın Hutay Bahadır?. Birbirlerine karmakarışık sualler soruyorlardı. Uzun zaman birbirini örmiyen .insanların, ilk karşılaştık - yaptıkları gibi, söze nere- klarını şaşırmışlardı. Bu karmakarışık konuşmalar ve su- (aller, epeyce zaman devam etmişti. İk senedenb Sarıboğayı görmemiş ol, i arkadaş; bu müddet fında onun get macerayı dikten sonru, bâyatı nakletm zar - öğren- bu eski iki Bahadır, dişlerini $ı- karak: : — Esiriz, esir... Yalnız, boynumuzda bir zincirimiz eksik... Timurl in ibed çehresini gördükçe, cennet kadar güze! olan Semerkand şehri, bize zin * dan oluyor. — Arkası var — |İZABDYO)J| Eugünkü procram 7 Şubat 938 Pazartesi İSTANBUL Öğle neşriyatı: 12.30: Plâkin Türk musikisi. 1250: Hava- dis, 1305: Plâkla Türk musikisi, 1330; Muh- telif plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: 17: İaktlâp dersi: o Üniversiteden Mahmud Esad Borkurd tarafından , 1830: Çocuklara masal: Bayan Nine tarafından, 19: Bayan İnci: Şan piyano ve keman refa- katile, 1930: Memleket şarkıları: Malatyalı Fahri tarafından, 1959: Borsa haberleri, 20: Rifat ve arkadaşları tarafından Tütk mu- kisi ve balk şarkıları, 2030: Mava raporu, 2033: Ömer Rıza tarafından arabca söylev, 20,45: Belma ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları, (Saat Ayarı), 21,15 Fasıl saz heyeti: Okuyanlar: İbrahim Ali, Küçük Safiye, kanun Muammer, klarnet, Hamdi, uf Cevdet Kozan, tambur Salâhad- din, keman Cevdet, 2150: Radyo fonik tem- İsi: Btüdyo orkestrası orefakatile (İoulse), (2145: Ajans haberleri, 25; Plâkin sololar, o- bera ve operet parçaları, 23.20: Son haberler ve ertesi günün programı ANKARA 7 Şubat 1938 Pazartesi Öğle neşriyatı: 12.20: Muhtelif plâk neşriyatı, 12.50: Plâk; Türk musikisi ve halk şarkıları, 13.15: Dahi- li ve harlei haberler, Akşam neşriyatı: 1830; Plâk neşriyatı. 1835: İngilizce ders: Azime İpek. 19: Türk musikisi ve halk şaş Ikları (Makbule Çakar ve arkadaşları), 19, 130: Sant âyarı ve arabca neşriyat. İTürk musikisi ve halk şarkıları (Servet Ad- İnan ve arkadaşları). 20.15: Spor konuşması | Vildan Aşir. 2030: Plâkla dans musikisi, Ajans haberleri. 2115: Stüdyo salon orkeş- İrası. 21.55: Yarınki program ve İstiklâl mar- İş naklen DOYÇE ORİENT BANK Dresdner Bank Şubesi Merkezi: Berlin Türkiyedeki şubeleri? Galata - İstanbul - İzmir Deposu: İst, Tütün Gümrüğü * Her türlü banha işi * Devlet Demiryolıarı ve Limanları işletmesi Umum idaresi ! — Muhammen bedelleri ve muvakkat teminatı ile mikdarları man liste muhteviyatı kayın traversler 22/2/1938 Salı günü saat 1530 dA usulü ile Atkarada idare binasındasatın alınacaktır, nak e Bu işe enlerin her liste hizasında yazılı muvakkat temi vesikaları ve Nafia Müteahhitlik vesikası ve tel gün saat 14530 a kadar Komisyon Reisliğine vermeleri lâzımdır. Şartnameler 474 kuruşa Ankara ve Ha ydarpaşa, Eskişehir, İzmir satılmaktadır. o (726) Eksiltme listesi, No, 1 2 eyi Muvakkat teminat Muhammen Cinsi Mikdarı bedeli Adet 111.000 33.000 1611480 ye 5985,50 * Kayın > 324.120 94.710 A Muhammen bedeli 4825 lira olan Afyon Döner köprüsü çukur ikss ” 4/3/1938 Cuma günü saat 15/30 da kapalı zarf usulü ile Ankarada ider da satın alınacaktır, irmek istiyenlerin 361,87 liralık muvakkat teminat ile kann ırı ve tekliflerini ayni gün saat 14,30 a kadar komisyon vermeleri lâzımdır. Şartnameler parasız olarak Ankarada Malzeme dairesinden, Ba; Tesellüm ve sevk şefliğinden dağıtılmaktadır. (612) | 15/2/1988 tarihinden itibarei; 15 günlük, bir ve iki aylık halk eydi leri, sür'at trenlerinde munzam Ücret verilmek şartile, mer'iyet müd e hilinde, Devlet Demiryollarının idaresinde bulunan bilimum hatlart * g# lerde yapılacak seyahatler için muteber tutulacaktır, Avrupa, ri sun « Çarşamba ve Mudanya - Bursa hatlarımızdan da halk veni # ( z atl bit Ağaç kömürü nakil ücretleri, ton başına olmak üzere, yeniden tesi tir. Yeni tarife 20/2/1988 tarihinden itibaren tatbik edilecektir. FAJ# için istasyonlara müracaat edilmelidir. (310) (670) Çünkü ASPİRİN senelerdenbi her türlü soğukalgınlıklarına v8 tesiri bir nlara karsı şaşmaz olduğunu isbat etmiştir. AS Pİ R İ N in tesirinden emin olmak iğ” lütfen markasına dikkat ediniz. b 2 Senelik muhammen kirası 40 lira olan Arnavudköyünde Lütfiye mah Küçükayazma #okağında 17 No. ev 937 veya 938 ve 939 seneleri MAY y*, i kadar kiraya verilmek üzere açık arttırmaya konulmuştur. Şartna! <a »m Müdürlüğünde görülebilir, İstekl: olanlar 3 liralık ilk teminat Be ii makbuzu ile 8/2/9398 Salı günü saat 14 de Daimi Encümende bei ağ —— kari ; Çatalca kazasının Karaburun köyü #ahillerinden kum ve çakıl G af üçık arttırmaya çıkarılacaktır. Talib olanların ilân tarihinden itü e hir hafta zarfında İslanbul Belediyesi Riyasetine istida ile mi lüzumu ilân olunur. «B» «724 Annelere müjde S.M. A. geldi Fazla istek karşısında piyasada p mevcudu kalmıyan büyük kotu Sİ fgare Merkezi : İSTANBUL net » net 450 Gr. e vs j S.M.A. Türkiyedeki Şubeleri * Amerikadan geldi. Ni Sayın çocuk doktor İSTANBUL (Galata ve MERSİN, ADANA Bir larımız ana südünün eşi olan ve AveD M2... i Yunanirtandaki Şubeliri SELANİK - ATİNA vitaminlerini (mubtevi (bulunan S.M, A. yı annelere ehemmiyetle o di Her nevi banka mans Kiralık kasalar #97“ ge” — SELANİK BANKA Tesis tarihi : 1889 tavsiye etmektedirler. Her eczanede bulunur. Tafsilât için : Galata P. K, 1097 ye müracaat