8 Sayfa Suriyede müstemlekeciliğin İçyüzü Suriyenin birinciderecede gayri resmi hükümdarı !... (Baştarafı | inci sayfada) büyük memurları hep rnhtıma - gittiler, heyetler halinde, gelen misafiri karşıla- mak üzere yerlerini tuttular Nihayet, bü- yük misafir, karaya çıkmak üzere vapu- Tun merdivenierine bastı va o esnada Be- rut şanlı top seslerile çınlamıya başladı: Bir, iki, üç, on, nihayet on beş! B | Fakat, bu on beş pare topia karşılanan | büyük misafir kimdi? Acaba hangi hü- kümdardı? Daha fazla merakta bırakma- mak için artık haber vereyim: Kardinal Tappunl! Dünyada böyle bir hükümdar bı.îuıx'l duğundan haberdar olmıyanlar bu ismin neye delâlot i merak ederler onu da yam: Lüik Fransanın sol Genah hü- topları taralından selâmlanan , Antakya katoliklerinin patı yahud Suriye ve Lübnanın gayri resmi hükümdarıdır! Ruhâ üfuzunu Roma- siyasi nüfuzunu da ya- papasları Fransadan kov- muş olan Valdeck Rouzsau'nun halefleri olan radikal sosyalistlerle sosyalistlerden Mmürekkeb bugünkü zürarcden alır. * Bu muhterem misaf! nanın bu gayri reşmi hü uriye ve Lüb- ımdarı, Roma ve Parise bir seyahat yapmaıştı. Şimdi bu | seyahatten dünüyar, Onun avdetinden bir. kaç gün evvel de Kont dö Martel'in gaze- tesi olan La Syrie gazetesi, Kardinal haz- retlerinin seyahatleri hakkında bazı taf- Bilât vermişti. Bu tafs'lât da zikre değer şeylerdir: Kardinal Paris'de, ikinciteşrin ayının dokuzuncu günü Lion garında, aynı me- rasimle Fransız hariciyesi tarafından kat- gaılanmiış, yalnız, Avrupanın her tarafın- dan kolay işitilir diye, top atılmamıştır. Müteakib günlerde Kardinale evvelâ Pa- ris belediyesi tarafından belediye daire- sinde büyük merasimle bir resmi kabul yapılmış ve bu kabul resmine de, kürsü- lerinin çoğu komünistlerle sosyalistler rafından işgal edilen bir belediye mecli- sinin reisi riyaset etmiştir! Kardinal, aymı merasimle, İspanyada ele geçirdikleri papasları kesen Frente Popular'ın Fransadaki kardeşlerinin hâ- kim olduğu Fransız meelisini de ziyaret etmiş ve ziyaret esnasında kendisine tantanalı bir surette askeri merasim ifa edilmiştir. Kardinal Tappuni Paris'de | kaldığı kadar merasimden merasime do- ve bu arada -işe bir de numara ilâ- lmmak üzere. müşarüileyhin | sergideki dk kilisede ruhani bir âyin yaptığı bile görülmüştür. | Hazretin şahsiyetine gelince, Musulda | doğmuş, Fransadan kovulup Türkiyeye | sığınan Katolik cezvitlerden «feyiz> al- y Ttiş ve harb esnasında Mardin ve Ha- lebde patrik mümessili olarak bulunup Fransaya casusluk etmiş ve bundan do- layı da bir aralık Osmanlı hükümeti ta- rafından hapsedilip bu sayede kahraman olmuştur. nın kendi Üzerindeki #i'lt hâkimiyelini bu suretle kayıdsız ve şartsiz bir <bende» | olarak kabul edilen bu patrik efendiye karşı yaptlan Paris'deki kabul mera: ile buradaki istikbal ve on beş pare top, Suriyedeki müstemleke siyasetinin bü- tün içvüzünü göstermeğe kâfidir. Lübna- nin cumhurreisi kaç defa Parise gitti gel- di, zavallı Vatani reisi Cemil bey kaç de- fa bu seyahati yaptı, fakat, her dduın-ş da da, gerek orada, gerek burada, bu tarz- da merasim görmedi, Şu dakikada gene Paris'de bulunan Cemil bey, müzakeresi yeni bir bahara kalmış olan meşhur mua- hedenin peşinde Fransa hariciyesinin hu- susi kalem kâtiblerinden birini görmek için kabul odasında yarım saat bekleme- ğe mecbur olürken acaba, benimle bera- ber La Syrie gazetesindeki havadisleri ekumuş olan Berut ve Şam nasvesalistle- ri ne dü orlar? Hatayda ortalık tekrar karıştı (Baştarafı 1 inci sayfada) İskenderunda yaralananlar İskenderun, (Hususi) — Antakya- dan buraya getirilen Usbeciler reisi bu rada nümayişlere ve büyük hâdiselere sebeb olmuştur. Reis Zekiyi kurtar - mak üzere polis dajresile hapishaneye hücum edenlerden iki kişi ölmüş, bir çok kimseler de yaralanmıştır. Zulüm devam ediyor Antakya 12 (Hususi) — Mütemle - keciler Türk düşmanlarına silâh da - Bitmakta devam etmektedir. Hatayın her târafında büyük hâdi seler beklenmektedir. Türk en kötü ve haksız bir şekilde tazyik edilmekte- dir. Tazyikler en çok Kırıkhandadır. İskenderunda da vaziyet endişe verici- dir. Antakyada yalnız Türk mahalle - lerinde normal bir hava vardır. Türkçe öğrenmek İsteyenler mahkemeye veriliyor Antakya 12 ı"uıusî) — Antakya Delbosa karşı Hazırlanan sui' asd Valansiya, 12 (A.A.) — Prag'da hın:—i—l ye nazırı Delbos'a sulkasd hazırlamakla maznun Kalomanın istlevabına istintak hâkimi devam etmiştir. Kolomanın ifadesinden çıkan esaslı iki netice vardır ki © da, kendizinin mütte- him bulunduğu evvel zamanlara aid iki suikasdin âmili olduğunu :tiraf etmiş ol- masıdır. Tahkikatta Kolomanın 1928 denberi mütemadiyen Fransaya girmiye çalışmı olduğu anlaşılmışsa da niçin Pransaya gelmekte bu kadar ısrar gösterdiğinin se- bebi meydana henüz çıkarıtamamışt Paris, 12 (AA.) — Çek Lejyon E Şezinin eski efradından Havelabdel K tarafından tedhişci — Ke rilmiş olan şifreli me r €e ştir. Bu mektub, B. Delbos'a karşı Çekoslovakyada bir sulkasd - icrasının mahkemelerinden birinde garib bir da vaya bakılmıştır. On beşer — yaşında dört çocuk, Türkçe öğrenmek istedik- leri için bu hareketleri gayri kanuni görülmüş ve kendileri on beşer lira pa- Ta cezasına mahküm edilmişlerdir, ÜUsbeciler arasındaki ihtilâf kanlı safhaya girdi Haleb, 12 (Hususi) — Suriyede Vatani partisinin muhalifleri olan Usbeciler ara- sında şiddetli ihtilâflar başgöstermiştir. Bilhassa Usbecilerin Sancak'da çalışan- ları arasında Hiristiyan ve İslâm âza a- rasındaki açıklık kanlı safhaya girmekte- dir. Hıristiyan partizanlar A.—.ukyıdıl klüblerinin kapanmış - olmasına rağmen açıktan açığa atıp tutmektadırlar, Hiris- | tiyan Usbecilerle diğerleri arasındaki ih- tilâfın, Hıristiyanların bilâkaydışart Fran ı siz tarafdarlığı etmeleri, diğerlerinin ise Fransızlara muhalif bazı yabancı kay- naklarla dosjane münasebet tesis etmeleri ve onların emelinin tahakkukuna çalış- malarıdır. Lehistanla Almanyanın |Arası açılıyor Berlin, 12 (A.A.) — Siyasi mehafil, Le- histan tarafından Cermanizm aleyhinde yapılmakta olan mücadeleden acı acı şi- kâyet etmekte, Leh memurlarını ve bil- hassa yukarı Silezyadaki Leh memurları- nı Alman ekalliyetlerinin statüsünü ta- nırramazlık etmekle itham eylemekte- dirler. ssen'de çıkan Natlonal Zeitung-ki B. £ ile münaşsebetleri malümdur- tler hakkındaki Alman - Leh iti- lâflarının, bazı Leh mehafilinin siyaseti İy iden tahrib edilmiş olduğunu yaz- adır. YevrENENERKEemELeceRebene gensaSüLESeEKEsEN Na eneeeeammEEaAa müutasavver ol ğunü ve Cezalr valil u- e Mumisi B. Le Beau'ya karşı da bir sulkasd yapılmasının düşünülmekte bulunduğu- nu teyid etmektedir. k iken ye- .. Dört ., kardeşi vardı. Hepsi * kendisinden kü: | kardeşlerinin Mmülşet- | garsonluk> SON POSTA Dünyanın en iyi kalbli artisti Eddie Cantor hagattan büyı_'îk sıkıntılar çektikten sonra bu mevkie geldiği için fakirlere daima yardım Şimdi büyük bir şöhrete erişmiş >bu. lanan Eddie Cantor, vaktile büyük zaru- ret çektiğini, sihemg. ya pek büyük müş külât ile intisab etii. ğini hiç unutmamış- üur. Bundan dolayı fırsat buldukça düş- künlere, fakirlere yardım etmekti New Yozk'un fakir bir mahallesinde dünyaya gelen Eddie lerini temindi. Gü- nün birinde eşarkıcı vazifesi. ni görmüş Bu aşarkıcı garsonluks, Amerikaya has bir meslektir. Güzel sesli olan ve garsonluk yapmak istiyen, servisten sonra diliyen müşterisine güzel şarkılar okur, İşte bu vazife sayesinde Eddie istikbalini temin etmiştir denebilir. Şarkıcı garsonlukta şöhret edinmeğe başlıyan Eddie'yi ilk defa angaje eden radyo kumpanyası olmuştur. Radyodaki vaffakiyetleri - üzerine — Nevyorkun yük bir müzikholü kendisine parlak bir mukavelename imza, şettirmiştir. Mü- zikholden sonra sıra sinemaya gelmiştir. Halen Eddie Cantor evli olup yetişmiş beş kızı vardır. Daima fakirlere yardım yazları fakirlerin temiz hava almaları - nı teminen büyük bir kamp kurmuştur. Bundan maada, gerek sinemaya, gerek san'at âlemlerine intisab etmek arzusun- da bulunanlara yardımlarda bulunmak- tadır. Bugün pek meşhur bir kemancı olan Rubinoff, şöhretini Eddie'ye med- yundur. Amerikadaki radyolarda bugün büyük bir :tibar kazanan iki şarkıcıyı da Eddie yetiştirmiştir. Hollywood'un en tanınmış Bgazetecile- rinden bulunan Einstein dahi kendi ye. tiştirmesidir. 1987 senesinin yeni yıldızlarından olan küçük Bobby Breen ile güzel Deanna Durbin'i Eddie bulmuştur. Boyuna iyilik yapmakla uğrâşan Ba. die Cantor, sinemayı dahi ihmal etme- mektedir. En son çevirmiş olduğu (Ali Bâüba - Arabistan Geceleri) filminde yeni sosyal kaideler ortaya atmıştır. İyi para kazanan bu san'atkârın kazan. cınır. yarısından fazlasını fakirlere dağıt- tığı tesbit edilmiştir. Tabil hayatında çok eder. Hususi hayatında çok Eddie Centor son çevirdiği «Ali Baba - Eddie Candor'un bir poru sıkılgandır. İtibardan hoşlanmaz. Daima nazarı dikkati celbetmekten Bundan dolayı kendisine « en temiz kalbi» lâkabı verilmiştir. mahcubdur Arakistar. Oeseleri » filminde Bu (Ali Baba - Arabistan Geceleri) fi minde dahi böyle uçan hali görülecektir. Eddie Cantor uçan halısının üzerinde bir orduya hücum ediyor ve onu kovalım yor. Filmin en güzel sahnelerinden birt olan bu halı hücumu için dokuz hafta çalışılmıştır. Bu sahnenin muvatfak ol- ması için çevrilmiş olan filmin uzunluğu 2500 metredir. Bundan yalnız 850 metresi beğenilmiştir. Eddlie Cantor için Bir Jübile yapılaı Eddie Cantor'un san'at âlemine intisa- Bının yirmi beşinci senesi münasebetile Mensub olduğu Fox stüdyosu kendisıne mükellef bir ziyafet vermiştir. Holiy- wood'un bütün sinema mensublarının İş- tirak etmiş oldukları bu ziyafet 400.000 frank sarfedilmiştir. içi için Fred Astaire “Nijinsky,, filmini çevirecek Bir vakitler Avrupada pek büyük bit şöhret kazanmış bir Rus san'atkârı var« "e | di. İsmi Nijinsky idi. Yaman bir dansör olan bu adam bilâhare hastalandı. Elân *kik da hastanede bulunmaktadır, Eddle Cantor uçan Halı üstünde Uçan halıyı ilk defa olarak, bundan bir hayli sene evvel Bösterilmiş olan Douglas Farrbanks'ın «<Bağdad hirsite filminde görmüştük. Eddie Cantor'un en sot çevirmiş oldu- Kai «Ali Baba - Arabistan Geceleri» filmindas hi saka. Hollywood'un büyük stüdyolarından biri, bu san'atkârın hayatını filme al- * mağa karar vermiştir. Bu filmin çevril- mesine yakında başlanacaktır. Nijinsky rolünü yapmak için meşhur san'atkâr Fred Astaire'e müracaat edilmiştir. Kabul edip etmediği henüz anlaşılma- Amerikada sinemalar fiatlarını arttırıyorlar Hollywcodda yapılmakta olân filmle » rin mMav3et fiatları son zamanlarda e . hemmiyelli surette artmağa başladığın - dan, sinemalar iyi filmler alabilmek için fiatlarını yükseltmeğe başlamışlardır. Mesele crada büyük bir hararetle mü - hakaşa edilmektedir. Sinemaların büyük bir kısmı bu kararı beğenmemişler ve ikinci dizyon olan filmler Bö-termeğe ka- rar vermişlerdir. Film çevi mek ko'ay iş değil Büyük Fransız stüdyolarından biri Tamara adında bir film çevirmiştir. N Filmde Mogolistan çarşısı gösterilecek- ti Kar yağışını göstermek lâz V Sun'i kar rmak için 4 ton asidbö- rik, ve evlerin damlarını karlı göster - mek için de 200 büyük pamuk paketi kullanılmışt: