8 Ekim 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Lik maçları önü müzdekı pazar günü başlıyor Çekilen km-’ayAa— 6Ğre ilk hafta Fenerle Beşiktaş karşılaşacak. İstanbul fatbol ajanlığına Altınordulu Abdullah intihap edildi Futbol federasyonunun tebliği üzerine gelecek hafta başlıyacak olan İstanbul lik maçları için dün mıntaka merkezin- de bir toplantı yapılmıştır. Yedinci hafta: Galatasaray - İstanbulspor, Beykoz - Voefa, Hisar - Süleymaniye, Fenerbahçe - Topkapı, Beşiktaş - Güneş, Eyüp - Bütün klüplerin iştirak ettiği bu top-| dolu. ya federasyon reisi Sedat Rıza ri - t etmiş ve futbol maçlarını idare e- k olan «lik heyeti» seçilmiştir. Fe- srasyon reisi evvelâ bu sene maçların iki klüp arasında bir devre olarak ya- pılacağını bildirmiştir. Ve geçen sene - sonuncusu Hilâl klübü, ikinci lik bi- rincisi Anadoluhisar klübile otomatik bir şekilde yer değiştirmiştir. Bir devre olarak yapılacak lik maçla- an sonra birden dördüncüye kadar de alacak dört klüp emilli küme» ye ayrılacaktır. Geri kalan gekiz klüp hususi bir şekil- de maçlara devam edeceklerdir. Lik heyeti bu kararı verdikten sonra lik maçları fikstürünü tesbit etmiştir. ilen kur'aya göre lik maçları on hafta devam edecektir. Programı ay- n veriyoruz: Birinei hafta: Galatasaray - Anadolu, Güneş - Eyüp, Fenerbahçe - Beşiktaş, Hisar - Topkapı, Beykoz - Süleymaniye, — İstanbulspor - p, Beşiktaş - Ana - ğ 1, Fenerbahçe - Sü- ye, Hisar - Vefa, Beykoz « İs - Beşiktaş, Topkapı - Fyüp, *« Anadolu, Güneş - Vefa, ğ balişele bti lağaa Ti Deği Y - Topkapı, Beşiktaş - Sü- Jeymaniye, Vefa - Eyüp, İstanbulspor - lu, Güneş - Beykoz, Fenerbel.çe - Galatasaray - Süleymaniye, Vefa - Top- kapı, Beşiktaş - İstanbulspor, Beykoz - Eyüp, Hisar - Anadolu, Fenerbahçe - ykoz - Topkapı, Beşiktaş - hçe - Eyüp, Güneş - Ana- Sekizinci hafta: Galatasaray - Beykoz, Hisar - Topkapı, Fenerbahçe - Vefa, Güneş - Süleymaniye, Topkapi - Anadolu, Beşiktaş - Eyüp. Dokuzuncu hafta: Galatasaray - Hisar, Fenerbahçe - Bey- koz, Güneş - İstanbulspor, Vefa - Ana » dolu, Süleymaniye - Eyüp, Beşiktaş » 'Topkapı. Onuncu hafta: Galatasaray - Fenerbahçe, Güneş - Hl- sar, Beykoz - Anadolu, İstanbulspor » Eyüp, Beşiktaş - Vefa, Süleymaniye » Topkapı, On birinel! hafta: K Galatasaray - Güneş, Fenerbahçe « Anadolu, Hisar - Eyüp, Beşiktaş - Bey- koz, İstanbulspor - Topkapı, Vefa - Sü- loymaniye. Zeki Rızadan münhal kalan İstanbul futbol ajanlığına Altınordu klübünün eski âzalarından avukat Abdullah seçil- miştir. Yeni ajana bugün tebliğat yapıla- caklır. Yeni ajan, gelecek hafta lik maç- | ları için derhal faaliyete başlıyacaktır. Altınordulular Altınordu spor klübü başkanlığından: 10/10/937 pazar günü saat 15 de kon- gremiz olduğundan kayıtlarını — tec edenlerin klüpte bulunma! rica ol Cumhuriyet balosu Dolmabahçe sarayında verilecek Cumhuriyet bayramı hazırlıklarına başlanmıştır. Gayet parlak bir program hazırlanmaktadır. Her sene vali konağında yapılmakta olan balo bu sene Dolmabahçe sarayın- da yapılacaktır. Arjantin gemisinde ziyafet Limanımızda bulunan Fragate Sar - rgiento Jemindeki Arjantin'mektep ge - misinde dün husust bir öğle ziynfeti verilmiş, ziyafette, Vali, Vali muavini, Harb Akademisi kumandanı, İstanbul kumandanı, İstanbul deniz kumandanı, deniz harb okulu kumandatı: ve refi - kaları bulunmuşlardır. Gemi, yarın li- manımızdan hareket edecektir, Arkadaşlarını çok savın bir tip 'Adanadan Müh- mud Peri karakte- rinin tahlilimi isti. yerek soruyor: 1 — Zengin ola- r cak miyem? 2 — AĞ Arzularım — yerinâ- F, Si bulacak mıf $ — V İşlerimde müuvaj- ' fak olacak mıyım? 1 — Zengin ol- masını istiyen yumuşak konuşmasımnı, hareket etmesini de bilmelidir. 2? — Makul ve meşru oldukçâ teşeb- büslere kuvvet vermek lâzımdır. 3 — İş adamları yerine göre sert va çetin olmalıdır. Şiddeti itiyad baline ge- tirmiş olanlar ekseriya geçimsizliklerle karşılanırlar. 4 — Gurur yerinde olursa kıymet bu- lur, Aksi halde husumet ve iğbirarı da- vet eder, Arkadaşperverlik duyguları bazı kusurların telâfisine yardım edebilir. B cak mıyım? Pek gözlü olan- larla, hayatın zors Tuklarına — taham- mül göstermesini bilenler için kabi- Eyetleri derecesinde muvaffak olmak ih- timalleri çoğalır. AA Aceleden ziyade sür'at lâzımdır Sivaş — okuyucü- larımızdan Ohanes Gezür soruyor: — | — Muvaffak ola *|cak mıyım? Daha derli toplu olması ve işlerine aceleden — ziyade sür'ati karıştırma« B1 muvaffakıyetle. rine yardım ede- bilir. Son Posta Fotoğraf tahlili kuponu DİKKAT İf Fotozraf tahıtli için bu kuponlardan 4 adedinin gönderilmesi gartdır. Resimli fıkra Son Postanın kış mevsimi prugramıml bit ederken sadece günün vak'ası, ma-| müsabakamız İnumaralı fıkranın V. S.) diye bildirecel 'bu fıkralar ve resimleri de gazeteden lesi, hikâyesi, romanı kâfi değil, biraz sip listeye bağlıyarak bize gönderecek- eğlence lâzım, diye düşündük, bu dü-)siniz. İşünce ile bir müsabaka tertib ettik, bul İmüsabakanın esası şudür: Müsabakanın esası Meşhur Bekti Mustafanın 40 tane fik-i rasını seçtik. Her fıkra için bir resi aptırdık. Fıkralara 1 den 40 a kadar, İraların resimlerine-de gene (1) deni Bu suretle siz okuyucularımız hem gü-|' zel bir fıkra okumuş, hem güzel bir stm görmüş, hem de bir müsabakanı verdiği heyecanın zevkini tatmış olacak- sınız. Mükâfatlar Bu müsabakada kazananlar arasındı (40) a kadar numara koyduk. Hergün bu |75 okuyucumuza para mükâfatı verece- fıkralardan ve resimlerden birer tanesi-İğiz. Mükâfatların listesi şudur: dercedeceğiz. Fakat bu resim © gün| çıkan fıkranın değil, ya daha evvel çık- yahut ta daha sonra çıkacak bir fık- resmi olacaktır. Müsabaka bitince okuyucularımızdan racağız: * — Hangi resim, hangi fıkranındır? Siz de bize meselâ (40 numaralı resim, numaralı fıkranın, & numaralı resim 17 umaralı fıkranın, 14 numaralı resim 1 kişiye 100 Hra 1 1 1 8 Fıkra :7 Mostralık Bekri, evine balık almıştı. Fakat yolda, bir kaç meyhaneye daha uğradığı için sokak köpekleri, balığa üşüştüler, Eve gelinciye ka- dar, Bekrinin elinde kuru bBir kafa kalmıştı. Kapının önünde, işin farkına varan Bekri, karısına seslendi: — Bak, eğer beğenirsen, yarın sını mostralık getirdim! erkerasana, sana bu balıktan alayım.. Kafa- Filistini karıştıran adam (Baştarafı 6 vncı sayfada) lara bol böl para dağıtabiliyordu. Şer'iye mahkemelarinden de külliyet- H para topliyan müftü, bunlarla istediği gibi oynuyordu. Müftünün gayesi yuka- rıda da zekredildiği gibi halife olmaktır. Buyuk harpten sanra Hacı Emine fırsat —— ——— 7at — E SonPoıh » Din edebi tefrikası : 55 — Elbette istiyorum. Sana bir şey söyliyeyim mi? — İki şey söyle istersen.. — Evlendik evleneli, yeni evliler gi- bi değil, ıhtıyır karı kocalar gibi yaşı- yoruz.. — Benım de isteğim gençleşmek.. — Neden gençleşmiyorsun uquıı" — BSeni mütemadiyen çalık ve ü ü görüyorüm, Bu halin beni ih- ayor. Hakkın var ama bugün çatık ve düşüheceli değilim. Bugün mes'udum, kuş gibiyim.. seninle çıkıp yürüyelim, Taksimde veya Tepebaşı bahçesinde o- turalım... — Olur canım... Kolkola, ağır ağır yürüdük. Taksim bahçesine girdik. Çamlıcaya karşı o- turduk. Oturur oturmaz Mazlum elimi tuttu, parmaklarıma avuçlarının içine aldı ve en tatlı sesile: — Sevgilim, dedi, her kadının sana benzemesini isterdim... Muhakkak ha- yat daha zevkli olurdu... Hayatı öyle bir anlayışın var ki.. — Bunu niye bugün söylüyorsun? — Bilmem.. — Sen her söylediğini bilirsin Maz- Yazan: SELÂMİ İZZET lum. Boş yere konuşan erkeklerden de- ğüsin. — Sahiden bilmiyorum Sevim. Dün- kü muhaveremiz beni altüst etti. İçim- de bir şey değiştirdi. Benim can damıa- rıma dokundun, beni müteessir eltin, nasıl anlatayım... — Büyük bir şey yapmadım. Seni ne kadar sevdiğimi herkesten başka türlü anlatmak ve isbat etmek istiyorum.. — Bu mükemmel şey sevgilim... Sa- na bir şey daha itiraf edeyim artık. Se- nin gibi bir kadının mevcudiyetine ina- namıyordum, böyle bir şeye imkân ver- miyordum. Hakikaten bana karşı bes- lediğin muhabbet bir pırlanta kadar sâf ve değerli. Konuşurken gayri ihtiyari parmakla- rıma sıkıyordu: — Senin bu hissiyatını gördükten sonra artık ayrılamam... Ne olur Se- vim, söyle, bir gün bu hişsiyatının de- ğişmesine imkân var mı? Bir gün a- caba benden soğur musun?, Her halde benim sana karşı beslediğim muhabbet günden güne artıyor... Gene bir gün evvelki endişeleri uya- nıyordu. Ben gene bir gün evvelki ce- vabı verdim: - Istıkbılı kimse bilemez, istikbalı de ne olacağını kim evvelden tahmin ede- bilir?.. O sokuluyor, ısrar ediyor. Ben de - rar ediyorum.., — İstikbaldı akkında ne sen ne de ben bir şey yebiliriz.. aşımı Öte tarafa çevirip devam edi- yorum: — Bugün mes'ud olmağa başlıya- hm. Buna çalışalım... Bu endişelerden vazgeç... Sen eskiden böyle değildin.. müvazenesiz bir insan olmağa başlı- lyorsun... — Hakkın var Sevim. Kusuruma bakma, erkekler buldukça bunarlar.. Birbirimizi gözlerle inceliyerek kah- velerimizi içtik. Mazlumun bana bakış- larını ömrüm oldukça Uunutmiyaca- ğen... Kalbim sızlıyarak srarımdan vazgeçmedim. İnad ettim. Halbuki ona istikbale dair teminat vermek, içini ra- hat ettirmek istiyordum. Ölünceye ka- dar kalbim onundu... Öğle üstü eve döndük. Pencerenin önünde oturduk, Gelip geçenden bah- sediyoruz. Ama Mazlum başka şeyler düşünüyor, anlıyorum, istikbali nüyor... Bense mes'udum. Bu pazar, hayatım- da yeri olan, yer tutacak olan bir gün- 'dü. şü- * Geçen üç hafta zarfında birkaç kere Gönüle gittim. Bazı şeyler vardır, biri söylemezse nazarı dikkati celbetmez. İÜç kere Gönüle gittim, iki seferinde Mediha oradaydı. Dört kere Gönül ba- na geldi, dört seferinde ynn.:ıdx Medi- ha vardı. Mazlum sabahleyin çıklığı için onu :o“ancdı er. Anşsm kocama geldikle- çıktı. Türkiye hilâfeti ilga etmişti. Hicaz kralı Hüseyin, Hindistan müslümanlatı- ran mMuhalefeti karşısında )ııl.Iı- olama - ştı. Kral İbnisslud bu mev yılmıyordu. Mekkenin mü. yeti de pek malüm değildi. te bütün bu noktaları göz önünde tu- tan Hacı Emin Kudüsü yeni bir Mekke yapmak istedi 1931 de Kudüste bir panislâm kon - gresi topl: ve kendisini kongrenin yük- sek diktatör ve roisi olarak tayin ettirdi. Asıl gayesi, Filistindeki Arapları kış- kırtmak olduğu için, elindeki paralar ve ©o muazzam dini nüfuzile, yahudilerle İn- gilizleri tacize başladı. Filistinde, bir. - biri arkasına patlak veren isyanlar bep onun elile olmakta ve idare edilmekte « dir. 16 senedenberi Filistini sarsan bu gizli — Hakkı var, dedi, bir aya yakın za- | elin sahibi büyük müftü Hacı Emin El- man geçti, bir gece bile beraber gitme- hüseyni, daha son günlere kadar İngil - dik. tere hükümetinin Filistindeki idaresi « — Yarın gece bizi yemeğe davet et- İnin senede 6000 İngiliz lirası alan bir me- ti, ben gelemiyeceğimizi söyledim. Mazlum pek şaştı; — Neden? — Meşgülüz ya.. — Ne meşguliyetimiz var? — Sen de çok unufkansın Mazlum. Yarın gece beraber bahçeye gideceğiz ya.. bana vüdetmiştin. Yalan söylüyordum. Kocam, böyle bir şey vâdetmemişti. Acaba yalanıma inandı mı?.. Acaba söyledi de unuttu- ğuna mı zahib oldu? Her halde itiraz etmedi, tekzib etmedi. Esasen ben ne zaman böyle bir yalan söylesem hiç bozmaz, üzerine attığım her şeyi ka- bul eder. Cuma günü ablama çaya davetliyiz. — Cumartesi günü Adaya gidiyoruz, dedi, cumaya muhakkak beklerim. Bunu reddedemezdim. Ada teklifini ü apartıman- da kalacağız. (Arkası var) ! muruydu. Müslümanlardan aldığı 60 bin İngiliz lirss: da caba!... Ganersennen Şehir Tiyatrosu N — Drram kısmı Tepebaşında Bu akşam sant 20-80 da KURU GÜRÜLTÜ Yazan: Shakespeare Türkçesi; M. Şükrü Operet kısmı Fransız tiyatrosunda akşam Sant 20-30 da TOKA Yazan: — Edvar Burda 'Türkçesi: Fikret Âdil ERTUĞRUL SADİ TEK Bu gece (HEYBELİ) de Yarın gece (Büyükde- re) de (ERKEKLER (40) ından sonra azarlar )
