24 Mayıs 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

erkek tipleri hangileridir! Beğendiğim erkek tipi: Boyu: Orta veya uzun, sıkleti: Normal ve göbeksiz. Esmer, kumral veya sarışın olmuş bence ehemmiyeti yok. Yeter ki güzel gözlü, müşfik ve temiz bakışlı ol- gin. Yüzü, elleri ve sesi kadına benzeme- melidir. Ahlâkı: İnce ruhlu, dürüst ahlâklı, iz- zeti nefsi yüksek, kadınlara karşı ciddi ve hürmetkâr görünmeli, fakat alâkadar olmamalı, yalnız eşine şefkat ve alâka göstermeli, hissettirmeden ona hâkim ol- malıdır. Yaşı 30 dan aşağı, boğazına ve rahatı- na düşkün olmamalı. Yuvası namına hiç bir fedakârlıktan çekinmemelidir. Mes- Orta tahsil kâfi Hayalimde canlandırdığım erkek tipi ÇŞudur: 1 — Vücut: Orta boylu, yakışıklt, çehre değirmi, kaş ve göz siyah. 9 — Tabiat: Aile yuvasında şen. Yav- rularına ve ailesine bağlı ve sadık. Ken- disini herkese sevdirmeyi bilmelidir. 3 — Bilgisi: Şimdi orta tahsillere iş ol- madığına göre her halde lise veya yük- sek mektep mezunu bulunmalı. Maama- fih zengin olursa orta tahsili de kâfidir. Elverir ki kendisini beğenmesin. Bence bu şartlar mevcut olan erkekle evlenmek insanı mesut eder, Zile kazası N, S. (Sarih adresinin neşrini istememiştir) —- 38t — Kadın kocasına emniyet etmeli! Vücud esmer veya beyaz tenli olmuş, bunun hepsi birdir. Çünkü gönül kimi severse güzel odur. Çünkü gönül ferman dinlemez. Bütün dünyaya hâkim olan bu gönüle hâkim olamaz. Napolyon gibi... Tabiati: Bence bir kadında kocasına karşı büyük bir emniyet olmalı. Çünkü bizim kadınlarımızda kocalarına karşı emniyetsizlik göze çarpar. Sonra bir ka-| bir yüzle süslenen bir baş, kremle yumu- dın çok gezer olmamalı. Kimseyi taciz| şatılmış bir ten, zamanına göre sert veya etmemeli ve dışarıya sır vermemeli. Bir kadında orta tahsil kâfidir. Ev ka-| bir kadın... Saadeti parada aramadığım dınında büyük tahsile ihtiyaç yoktur. Gümülcine Odos Leoforos 4 Ağustos Ar. 89 Şükrü İbrahim —— Son Posta'nın Tefri' ası: 43 O gün Lebibenin de berabey gi- deceği tuttu; olacak bu ya, orada Kâmıranla karşı karşıya geldiler, Tur- han da acaba beraber miydi? Yüreğini çarpınlıran ilk korku bu oldu. Çekilip gitmek de işine elvermedi. Kâmiran hem onu çekemiyor, hem de haline a- cıyormuş gibi yapmacıklarla ikide bir- de baştan aşağı süzüyordu. Lebibenin de onu çatlatacak kadar — durgunluğu, sessizliği vardı. Akşama doğru Kâmiran, herkese işit- tirecek kadar yüksek bir sesle: — Saaât k&ç oldu acaba, diye sordu, bizimkiler beni almıya buraya gelecek- | lerdi, Nerede kaldılar, bilmem ki... Lebibe, bunu sanki hiç duymadı. Oyuna dalmış gibi gülüyor, konuşuyor- du. T TLENBİK»o İSTANBUL DA - Mayıs - 987 - Pazartesi Öğte neşriyatı: 1230: Plükla Türk musiklal. 1250: Hava- |* düs. 13,05: Muhtelif plâk neşriyatı. ları lâzımdır. Mmrnmn'he-—- li $e Akşam neşriyatı: diyelerini posta ile adreslerine gönde- Tilir. Feripaşa şube S1 şefi Ai kımı / ÇÖKÜM 1830:, Plükla dans musikisi, 1930: Kan - Siverek J. AD — 383 — ferana: Salt Balâhattin. Cihanoğtu: — Afrita ilşidııl—u —._'._.ı—::':_._m.”“_ Kadının şurası şöyle, burası — |av hansalın. 2000. Sal ve sumdagerı ta-| — öetanbul eckek ilsesi 1/B den Orhan Ziya. ae Hüti """:.:.ıl höylnlsıııdııııkhnşşeyd'ır 2030: Ömer Rıra tarafından Arapça söylev, _—'mm_m_n-n—ı—un——.w 2045: Saflye ve arkadaşları tarafından Türk eıııııııııdr.—ıı.ı-ıı_" Bence kadının şurası böyle olsun, şus a N ilari (aat âyari) u.“’—_.m“'uuu—ı—_ühm“““ rası şöyle dursun sözleri hep boştur, ha- " B 'o——h_ım—ı—ıı—ı—"—m—du—_w bamgeer ht Orkestra, 22,15: Ağjans ve borsa baberleri, 'yer Baymen, Ankara merkez posta memur — gekti” yalperestlik tezahürüdür. Hayatı muhte- | 22 39: Plükla sololar, opora ve mperet parça- | Hazmdi Keten kardeşi Tahsin Er -| birinci sınıf A dan 58 Hikmet, Burst ie lif şekillerde kabul edenlere karşı (Gö- | 1arı. _.m___u“__hdwll—% nül kimi severse güzel odur!) darbımese- Yalıya, Ankara Hacıhalit mahallesi Tekin (tanbal kız Nsesi 710 Adalet, Karaman Ü. LMİ“M_MWĞİ: İSTANBUL “"":m —a—ı——-—qü-’:: “vıhlir.cünli geyler heş 25 Mayus 937 : Salı B ae -——_mııhnlıı—ınıı—wü_ oyununun neticelerinden ileri gelir. meklep hallesi Yeniyal Na 47 de Sabıhaddin Esas itibarile kadın bir eş de- | — Ülte meşriyatı: İstanbul Ence mektep VA dan 33 Kemaaaa ı . L L D N üşehir Karanfli sokak Öf hayatta Ki 1230: Filkia Türk musikliei, 1250 Hava - |din, İstanbul 40 uacu mektep 106 &. Muen, | O e a a a Kara Samanpasifi moktir. Bu hayat eşinin soy, sima, ahlâk | gi 13-Muhtelif plâk meşriyatı Ankara Cumhuriyet mektebi 1 den Cahit, ae L D Go Tmla Özsöz, İSTİ maddi güzelliklerini artırdığı gibi kadın- | Akşam meşriyatı: Karklareli Kacahimir. jmektebi ıa—ı_._—v._m».p lığındaki manevi güzelliklerini yükselt- | 1830: Plâkla dans musikisi, 1030: Kan -| Türkün Kunyar, Bürkaniye _'l————_mın—“: mesi için de kocasına merbut olması ve | ferans: Eminönü Halkevi neşriya: kolu na - | Meydamı Bu;&'z“; Haai yecisi Hüseyin oğlu Sabri, wınıı:’ı:" kuracağı yuvayı saadete götürecek bilgi | mına, Nusret Sefa, 20: Bolma ve arkadaşları Skalu SAB den 186 Gabih Alpadlan, AĞ ĞĞ ..wı.___._'î tarafından Türk müsüei ve helk garlaları,| HSNŞ DN menep Lölamn DÜ N |Ulus fik eui â/B den 6sö Şadi, Kökür N B 'du leyazım birinci kısını &: Böyle bir kadının hayattaki zevk ve kıy- | 20:30: Ömer Riza tarafındaa arapça süylew, İmozanat Özüeğ, İstarbul kız Tsesi Muazzez| Musatafa Karahan Bayrami meti yüksektir. 204$: Cemal Kâmll ve arkadaşları tarafm- İ gıyyer, Karagümrük 976i m. 'T Mosllâ Kurç.İMül #afer okulunda dördüncü aımftan $ Yozgadda Dul çarşıda kunduracı: | S Tütk musikisi ve halk şarkıları: (aat İ mekat 3 Ker. L t. 4 ânci n ümüri Niyazi| ayçın Alabay, Uşak octa ölkml 2/A dan İL “Jayamd, 2115: Radyo Tonik dram (Madamjfağlu Şeref Kaynak. , Royhan, İslatbul Kasımpaza N. Tanır Hüter Fley), 22,15: Ajams ve borsa haberleri, KÜÇÜK SULU BOYA 'No. da Gülser, Ankara İlleki: oııuıll= — 2A d 2230: Plükla aololar, opera ve aperet par-| Ankara Cebeci Kutlugün sokak Ünsal a -| 258 Türker, Ankara Kırıkkale nakeri 330 çaları, gartımanı 6 da A, Bülant Yüce, Ankara Er-| Rrbaş okulu aon sınıf 62 Öz Şentüre, AĞA m—— kadın ——— —— | İzarum mahatlest Yamcı o$. sokak No. 9 Asım | Cumhuriyet ük ökulu mınıuğ 5 Konuralp, İstanbul Haseki hastanesi eczacı| Düven, Ayvalık Mektepliler — pasarı 'Tahsili olsun biraz, Bir ata yıldırım çarptı Hayrı kın Emver, Mardia cezaevi direktörü | Öçal yazında Ali Eıza Tolon, Sivas AmSifti Severken etmesin naz, Milâs (Husust) — Sürekli yağmurtar cent- | Vahit oğlu Sahahatdın. Yeşiltöy Umran s0-| müdürlüğü feinei komiseri Bekir Çevik Y& ” Bu kederli dünyamda, sında Danişman köyüne yıldıram düşmüş, bir |kak di de Hüseyin Alpsan ğenl Ahmet, İzmir Falkpaşada Kırımlı Ab” Kai mek ata çarpımış ve öldürmüştür. DİŞ MACUNU “ımmnu—uusnıl'" Olmalıdır — S ee Çemberlitaş Peyktune sokak 28 de Meh - |Yecek, Marmara adası ilk okul amıf ',ı * met 'Tüncer, İstarbul erkek İlseri 854 Nefat ;BU;:. Mzumı:nıht:ı::ıı dömmı.'nw' Beni sanıp budala Do erkek isesi 6/A dan 385 Ek- n Tmahallesi IJçm.ımıM:ıldeı Bif l(torıın İrem Olguner, Bdirne Osmanlı Bankası Mes-|konak sokak 18 de Demet Kunt, H ğ Günlük Parartesi tan kızı Şükriye Yalçıner, Çerkceköy llk mek-| Davulpaşa arta okul 3/A dan 69 Hüsnü, T Eğer böyle olmazsa —— — İltep 5 ten 232 Nazmi Trak. kat orta okul 1/C den 408 Saadet Yetkin, İ Ben koşarım o bala, Notlarından €) DİŞ FIRÇASI mir Karşeyaka Ankara okulunda 431 SUNl * Eköanomik olmalı, Yüreğime dolmalı, Karım olacak kadın Benim için solmalı. * Ben tembulu severim, Bana kulu severim, Kavga etmerse eğer, Bulundu dengim derim!. Çalışanlarda Cümlei asabiye Yorgunluğu Devamlı yorgundukların bilhassa be- den ve likir yargunluklarının arada kı - sa İstirahatler yapmaksısn devamı u- hakkak ki cümle azabiyede derin bo - sukkuklar tahriğler meydana getirmek - tedir. Bilhassa yirmi beş sene mütema - Bursa: Kirazoğlu şemenin muayyen zamanlarında biç öl- (Sarih adresinin ve isminin mezrini || mazsa 1ki defa Birar ay tamamean şçehir- istememiştir) den uzaklaşmaları kesdi menfsatleri 1- —N — cahidır. Çalışmak çok güsel bir şeşdir. p Çalışmaktan güzel bir aevk yoktur. Fa- aa kat her çalışma — bir vücut - effartunun Saall eti parada aramam | ,, sartalınmasına sebebiyot verir. İşte bu İki yıldır eş seçmek hakkına sahip bu-|| eftor yorcunlukları meydana — getirir ve lanuyorum. Beğendiğim kadın tipı şu-)| Sümlel asabiyenin zehirlenmesine sebe - dur: İ Mütenasip bir endam üzerinde sevimli yumuşak tabiatte, yuvasını sever, dürüst için gelirine pek bakmam. Kilis: C. Eğlence (Sarih adrer ve isminin meşrini (istememiştir) diyan çalışan ve iyi çalışan ansurların || ; |i $. Aytuğ kızı Sacide, 40 ancü bulunan — okuyucularımızın — pazartesi, | ,,, 191 Müceste, Mardin gümrük taburU Kayseri Nsesi 1/C den 866 Müzeyyen, Beyoğlu 6 nci ilk mektep yanında Y. C. O., Çerkesköy H1ik mektap 5 den 182 İbrahim |Poşpaş, İnegöl Kaszımetendi caddesi 161 de Ahmet Laçin. Dayid Copperfielâ — Meşhur İayiliz mancım Charles Dickens'in bu en gilatl büyük romanı Siracettin tarafından ye çevrümiş ve güzel bir geklide tır. Hilmi Kitabevi bu eserin tab'ında bilDüF” 3a büyük bir titizlik göstermiş ve har f0f İzt. erkek Nâssi 3/A dan 82 Alzmet, Kazım- CA paşa orta ökul 177 den 30 M Breliş, Tokat P. T. T. merkezi memurlarından TâtÜ kanı, “Caviğan Yığit, Ankara İçcebeci İltekin lk Diyaribekir San'at okalu sınıf 1 den 127 Yü- h gut Çelikörz, İstantal 42 inci x okul $/B den | lemiştir. İngiliz edebiyatının en 250 Salih Dizer. örneği olan bu roman ber Türk MUHTİRA DEFTERİ için lüzumlu bir kitabtr. Eserin başına AF7 İstanbal Hcaret <isesi 1114 — Cemaleddin. |A hayatı ve eserteri nakkınd İKurtutuş pir Tüsameddin C. Yuzuf, İstanbul | ÖEĞtTÜ ve Küçük Dir etüd konmuştur. İbirinei mektepten 377 Nes'ut Olyar, Kayserl| — Siyasal Bükgiler (Mülkiye) — İçtimi, Si |ötsosi 1Ç den 584 Macit Güneç, İstanbul Sal- |Sİ ve iklsadi Ülmler sahasında memieketl Zayaepsultan sokuk No. 3 de N. Büzilef' Dr. Hayri Ömer öğleden sonra Beyi karşısında No. 133 T:,u.!ıon: 43580 ——— 2 ao İi — Bir genç, evlenmeden evvel her| yardu,wonra tam yola çapkınlığı yapmış olabilir. Fakat ni -İben yalandan hastalarırım, gitmekten şanlısına karşı daha ilk gününden say-İvaz geçerim. Onlar giderler; biz seninle gıyı unutan, ona denk olmadığıni ilk|burada başbaşa kabrız, olmaz mı?. önceden belli eden bir adamla yaşan - n bir Yazan: Komal Ragıd Diyordu. Anneleri brice dalmıştı: — Sen ablanı ai güt, dedi, ben şu par- tiyi bitireyim. İki kardeş çıktılar. Kâmıran hep öy- le yapmacıklı, şımarık bir bakışla ar- kalarından onları süzüyordu. Gece yemekten sonra idi; Nüveyre sblasının odasına girdi: — Anneme sordum, diyordu, biz çık- tıktan biraz sonra Kâmmranın — kocası gelmiş ama yalnızmış... Yanında baş - ka hiç kimse yokmuş... * Lebibe artık sesini çıkarmadı; her| — Levi ile Nâhat şu bir ikâ ay içinde zamanki gibi: |'Turhana epeyce para kazandırmışlardı, — Aman, neme iâzım, kim ölursa ol-|Kâmiran artık onu açıktan açığa be - sun!.. nimsiyordu. Genç kadının buna benzer Diyemedi. hevesleri belki pek uzun sürmezdi. Fa- Onlar artık Bülende de eskisi kadar|kat onun Arif Paşalarla yeniden barı - Yüz vermiyorlardı. Lebibeyi bu kadar|şabilmesini düşündükçe büsbütün düş- mez. Kendini bilen, ilerisin! g baba kızının o adamla geçinip geçine- miyeceğini, kızından önce kendisi an- Tamalı, hemen yol yakın iken geri dön- mMeli... Yoksa bunun günahı © babanın | boynuna dolanır. Günün birinde o kız bir felâkete uğrayımca buna başlı ba - şına kendisi meydan vermiş olur. Diye bir felsefe tutturmuştu. Lebibe, Bülendin böyle kendisini Sadri ile ba - rıştırmağa kalkuğinı — duyunca - arlık ona büsbütün düşman oldu. maz; böyle bir evlenmenin sonu gcl_- Bitmeyi pek istemedi. folmayız!.. Onun yerine sinirlenen, hırçınlaşan |kıran üzüntüyü, ne de olsa, hep ondan | künlük gösleriyordu. Bir gün ortaya çıkacağımız gün| — Ben de beraber giderim! Diye tutturdu. Nihat, belli belirsiz dudaklarını küyor, hiç sesini çıkarmıyordu. Genç kadın bir aralık öfkelendi: — Merak eltmeyiniz; diyordu, yol 3t Tafımı şirkete yüklerim diye korküy" sanız, istemem; benim param var. O akşam gene bir komşuda MPI’ ıgı—ı.şlırdx. Kâmiran önüne gelene anlat bür Levi, nedense Küâmiranla beraber Genç kadın gülüyordu: — Neden sanki?.. Masraftan mı kar- küyarsun?,, Merak etme biz sana yük Nihadın ortağı başımı sallarken: — Ben seni bilirim!.. Demeğe getiriyordu. Nihat, dayana- madı; Turhana anlatmıya başladı: — Biy kere daha gene böyle Ceno- Vaya gitmiştik, bizi orada bıraktı; ken- disi (Sanremo) ya gitt. Sözüm ona| "beye c pirlanta bir hilezik slacaktı. Onun için |Sit bütün bunları inadına ayrılan parayı o akşam bakarada kay- —i2— M betti. Haş gene bileziği almadan İstan-| Turhanın yol hazırlıkları 0 bula dönemedik ya... Pasaportu çıkmış, biletleri .ınmü"',,ı. Levinin hiç durmadan başını salla -|akşam yola çıkacaktı. Bir aralık masına bakılırsa bütün o bileziklerin, nin yazıhanesinden fırladı. — Turhan, bizim şirketin işleri P İtalyaya gidizor, Belki ben de Yağ Ç ini L Diye herkese yaydı; sanki hepsifi Bibeye duyurmak, onu M yapıyord” bakarada kaybedilen paraların nereden —Neolmoımn,birw"g çıktığı pek kolay anlaşılırdı. edeyim, diye söyleniyordu. Hiç Adamcağız: nMurhhmm.Öth — Nihat, İstanbuldan ayrılamaz, di-|olsa Avrupadan gelirken ona Nüveyre oldu: biliyorlardı. Bülent, bunu pek iyi sez -|büyük bir iş lâkırdısı çıktı. Levi, bu iş| yandu, yazıhaneyi kime bırakırız?. Ben, |ısmarlanabilir!.. Hiç haber M — Bizimkiler dediğin kim?. Birisi|mişti. Onun için şimdi daha ziyadeliçin İtalyaya gidecekti. Kâmiran: Turhanı alıp giderim, daha iyi... gitmek daha çirkin olacak... Kendisi kocan, ya ötekiler?.. yüzlerine gülüyor, hele en ziyade Arif| — Bizi de beraber götürsene... Son günü birdenbire başka bir işini bulamasam bile annesine M Diye kendi kendine söylendi. Sonra | pâşaya sakulmaya Bir ara-| Diye tutturmuştu. Sonra Turhanı bir | çıklı: bir emniniz var mı, derim!.. bir baş ağrısı tutturdu; oyun biter bit-|lık doktor Cevat Rıza ile aralarını bul-|köşeye çekiyor: — Çaresiz, dedi, Turhan yalnız gi -| Telefonu açtığı zaman karşısınâ mez ayağa kalktı: mak için de uğraştı. Paşa buna hiç ya-| — Şimdilik Nihatla beraber üçümüz | decek!.. kan Bülent oldu: — Ben gidiyorum, artık! naşmıyordu. gidecekmişiz gibi hazırlık yaparız, di-| Kâmiran: ( Arkası e